Φ mavi olmayan gökyüzü Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2008 Sayın Doğrucudavut, Oldukça doğru bir yaklaşım;anadilde eğitim talepleri bu şekilde karşılanabilir.Bunu yapmak,bunun için adım atmakta pek zor olmasa gerek.Yeter ki dürüst olalım. Kürt sorunu;siyasal olan çıkmazların askeriye ile ifade edildiği alanlarda;ekonomiyi ve sosyal sorunları da kendiliğinden beraber getirmiştir.Yani bütünüyle aynı olmayan alanlarda;bütünüyle aynı olan sonuçlar! Bu sorun sadece anadilde verilecek bir eğitim ile değil;güvenliğin vatandaş için gerçek anlamda güvenlik ile açıklanabileceği bir askeri anlayışla,kültürel haklarla,bilinçli bir toplumla,ekonomik göstergeleriyle refahı ifade eden bir toplumla;yani her yönüyle tanımlanmış ve tamamlanmış bir toplumun ortaya çıkmasıyla sağlanabilir.Tam bu noktada sizin dedikleriniz; ''Dediklerinize katılıyorum. Zaten benim de konuyu getirmek istediğim nokta bu. PKK bitirilmeden, sağlıklı bir şey yapılamaz öncelik bu, ancak bu demek değildir ki şu anda çağdaş ve objektif olma koşuluyla eğitim vermeyelim. Ben soru sordum sadece. bana göre tabii ki, güvenlik tedbirleri ve operasyonları ile birlikte, eğitimin de paralel olması gerekir. Ha bu sadece yöre halkına verilecek eğitimle sınırlandırılacak bir şey değil. Elbette, uç noktada görev yapan askere de yani alt kademeye, erlere vs. verilecek bu eğitim polise de hukuk ve yetki dışı davranışlarını engelleme amaçlı. Ancak bunların olabilmesi için tabii ki bir de dirayetli bir hükümetin olması gerekir.'' şeklinde ifade ettikleriniz;çözümün denildiği gibi çok da zor olmadığını bize net gösteriyor. PKK,bugün halk için nedir?doğruları yazmak gerekiyorsa;Kürt halkı PPK'yı,kendi içerisinde kendi zihninde bitirememiştir.PKK' onun için sadece bir terör örgütü de değil;hatta onu destekleyenler azımsanmayacak kadar fazladır. Bu benim için çok acı.Ben asla kendi halkımı kandan ve silahtan yana görmek istemem.Kan zulümdür;insana yakışmaz.Çıkar çatışmalarına dönüşen insan hayatını bu kadar basitleştirenler benim temsilcim değildir;olamaz da! Peki buna rağmen;silahtan ve kandan nasibini fazlasıyla almış insanlar,neden hala PKK diyor?Çünkü çözümü yok sayan siyasi bir arenada da çözümü üstlenmek PKK'ya kalıyor. Düşünün bundan 20-30 yıl önce Kürt dilini bırakın,Kürt olmak yasakken,bir halk kart kurt sesleriyle açıklanırken bugün Kürt sorunu şöyle böyle olsa da yazılıp çiziliyor.Devletin televizyonunda Kürtçe şarkılar veriliyor.Bunlar çok önemli ayrıntılar;sorgulanması gereken. Tüm bunlar olurken,siyasi çıkmazlar almış başını gidiyordu.Gelen iktidarlar Kürt sorununu sahiplenmedi,verilirken haklar;buyrun kardeşlerim;bu hepimizin hakkı denilmedi.idam kararını kaldıranlar,bunu kaldırırken bile yine olunmadık söylemler de bulundular. işte buyrun;size ortada kalmış bir sorundan nemalananlar,söz sahipliğinde bulunanlar.PKK orada ben muhattabım dedi;Kürt vatandaşlarımızda bunu yaşananlarla gerekçelendirdi. Çok uzağa gerek yok,geçenlerde tanıştığım bir arkadaşım,ben DTP'nin yaptıklarını onaylamayorum deyince;bana ''kardeşim benim 20 temsilcimi orada takan olmadı,bizi dağlara onlar sürüklüyor''şeklinde tepki gösterdi.Doğru ve yanlışlığını tartışabiliriz;ama bu yaklaşımın sonuçlarından kaçamayız. Az önce,bir programda Eski Ohal Valisi;yeniden OHAL diyordu.Yetkiler artırılmalı,asker,polis,koruyucu orada olmalı diyordu.Orada olsaydım sorardım;peki sayın valim... Asker,polis,koruyucu orada değil miydi şimdiye kadar, OHAL çözüm oldu mu, Yetkiler de,hangi yetkiler...? Burada yazdıklarıma bakıpta kimse bana şu bu demesin,arkadaşlar varsa bir çözüm gösterin bana.Ben asker olmasın demiyorum;asker de olsun.Güvenlik için,vatandaşlarımız için orada olsun. Askerin yanında devletimiz de orada olsun.Devletimizin okulları,öğretmenleri,fabrikaları da orada olsun.İnsanlar kendi ülkelerinde nasıl da sahiplendiklerini görsün.Keyfi uygulamalar değil,yasalar ve hukuklar da olsun. Emin olun ki alanlarda olan insanlar bizim gibi insanlar değildi;kaybedecek hiçbirşeyi olmayan insanlardı.Üstelik polise ne için taş attıklarını dahi bilmiyorlardı. Lütfen sahip çıkalım yarınımıza;kazanan silah ve kan değil biz olalım! Alıntı
Φ Dogrucudavut Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2008 Sayın Doğrucudavut, Oldukça doğru bir yaklaşım;anadilde eğitim talepleri bu şekilde karşılanabilir.Bunu yapmak,bunun için adım atmakta pek zor olmasa gerek.Yeter ki dürüst olalım. . . Dediklerinize katılıyorum. Çok güzel ve toparlayıcı bir yazı olmuş, Sn. Mavi, samimiyetiniz ve düşünceleriniz için Alıntı
Φ mavi olmayan gökyüzü Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2008 Üzülüyorum hala bazı insanlar bazı şeyleri idrak edemiyor yada işine geldiği gibi davranıyor..Sanki kürtçe konuşmak yasakmış gibi bir dil sorunu tutturmuş gidiyorlar,düne kadar böyle bir şeyde yoktu şurda bir kaç yıldır türedi bu dil meselesi.. Bir milleti bir arada tutan çok önemli bazı ortak paydalar vardır nedir bunlar mesela vatan,dil,din,kimlik,bayrak v.s v.s peki bir arada dostça yaşamanın ortak değerlerinden en önemlisi hangisidir dersiniz? Bence dil.. Bölücü zihniyetin ortaya atmış olduğu bir fikirden başka bir şey değil bu dil safsatası...Bölünme böyle başlayacak önce farklı bir dil sonra farklı bir kimlik sonra ülkenin şurası benim burası senin..Bu kadar basit.. Politika topiğindede sormuştum kürtlerin bu ülkeda yaşan diğer etnik guruplardan ayrıcalığı nedir diye.. Onların kendi dilleri yokmudur?Onların kendi kültürleri yokmudur?Yada şöyle söyleyeyim bazılarının diline doladığı gibi bu ülkede kürt sorunu vardırda onların hiç bir sorunu yokmudur?yada onlar sorunlarını dile getiremiyecek kadar acizmidir? Değildir.... Bu ülkede bazıları tarafından şişirilmiş sunni bir kürt sorunu varmış gibi gösterilmektedir,ve bu şekilde ısrar edilirse ülkede ciddi anlamda bir Türk-kürt sorunu oluşacaktır..Ve o zaman kim ne yapacak çok merak ediyorum... Sayın Süheda, İlginç olan ne biliyor musunuz,bir dili bu kadar basit nedenlerle yok saymanız.Sizin kendi dilinize verdiğiniz saygı oranında başka dillere saygı duyduğunuz gerçeğini de düşünürsek! Dili,insanı bu kadar yok saymak da bölücülüktür.Bölmek neydi bu arada? Değil mi arkadaşım,bazıı değerler vardır ki;insanları tek yürek eder!Bunların başında vatan gelir.Vatanını seven,insanını sever,insanın yaşadıklarına tanıklık eder;onlara yabancı kalmaz. Siz,bana ve yaşadıklarıma o kadar yabancısınız ki,size ne yazsam kalkıp ya duygu sömürüsü dersiniz yada bölücü...olmadı edebiyat ayakları! Halbuki ben size yabancı değilim aslında,vapurda,dolmuşta,kaderde ortaklık eden kardeşinizdim. Tek farkımız rengimizdi,tek farkımız dilimizdi. Bu ise bizi özel kılandı,ayıran değil. Kürtçe yasak edilmedi diyorsunuz,bunlar oynanan oyunlar diyorsunuz...bunlar o kadar alışılmış söylemler ki,tepki bile duymak çok gülünç olur. Yanlış olan siz değilisiniz,yabancı olan sizsiniz. Ezber olan düşüncelerle,yok edilmiş bir aydınlığı taşımaya devam edelim,herkes ötekileştirsin,kimbilir belki de hakettiğimiz için hala konuşuyoruz bu basitlikleri! Benim için milliyetçilik denilen kavrama boğulmuş olan herkes;görmeyen,duymayan,**** beyinlerdir(kimse üstüne alınmasın,sadece milliyetçiler alınsın) Kürtçe yasaklanmadı mı? Saygılar! Alıntı
Φ mavi olmayan gökyüzü Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2008 Belkide şimdi...Tüm bu tartışmalar sonucunda tam bir değerlendirme yapmanın tam sırası... Yüzyıllardır Kürdüyle, lazıyla, Alevisiyle, Sunnisiyle ve Tarkyalısıyla bu topraklarda iç içe yaşadık ve yaşıyoruz... Küllerinin içinden yeniden doğup yedi düvele karşı devrimci bir cumhuriyeti ortak kurmuşuz... Bütün Anadolu'da, Dicle-Fırat boylarında, Mezopotamya'da ortak bir yazgıyı paylaşmışız, paylaşıyoruz... Birbirimizle kız almışız, kız vermişiz, damat almışız, içgüveysi gitmişiz. vs. yani hepimiz etle tırnak gibi kaynaşmışız... Aslında bu birleşemenin tutmuş bir mayası var... O maya da Emperyal güçlere karşı tutan bir mayadır... Bugün dünya halklarının başsorunu, ABD'nin gemi azıya almış zorbalığı değilde nedir?.. Ve bunun başlıca uygulama alanı ise Irak'ın işgaliyle başlayan Büyük Ortadoğu Projesi değilmidir... Neden mi bunu yapıyorlar/yapmak istiyorlar... Çünkü bizler daha Kürt kardeşlerimizle... Diliyle barışamamış/barışmayı becerememişiz... Kültürüyle barışamamış/barışmayı becerememişiz... Kimliğiyle barışamamış/barışmayı becerememişiz... Varlığıyla barışamamış/barışmayı becerememişiz... Peki tüm bu becerisizliklerimizi kim değerlendiriyor/değerlendirmek istiyor bugün... Emperyal emelli güçler... Ve epey yol kat ettiler... Neden mi... Şöyle bir aynaya bakmamız yeterli aslında... Siz düşünebiliyormusunuz... Kürt kardeşlerimiz o kadar aptal mıdır ki Türkiye bölünsün de; İstanbul, İzmir, Ankara, Bursa, Antalya, Adana Türk'e düşsün... Mardin, Siirt, Bitlis, Hakkâri, Bingöl; Urfa da Kürt'e kalsın... Oysa bütün Anadolu bugün bizimdir, Edirne'den Hakkâri'ye kadar... Amaaaa Türkler patron, Kürtler kapıcı ve odacı; oluyorsa (işte bu) olmaz arkadaşlar, olmaz... Şimdi sözüm ona bizdeki şoven milliyetçilerine... Kendi halkını ezen bir ulus özgür olabilirmi... Olamaz!... Türkiye mutlaka kendi Kürtlerini kazanmanın yolunu bulmalıdır ve bulunacaktır... Yıllardır Kürtleri aşağılayıcı, hor görücü, düşmanlık güdücü davranışlardan kesinlikle kaçınılma zamanıdır... Etle tırnak gibi iç içe geçtiğimiz Kürt kardeşlerimizi emperyalistlerin saflarına itemeyiz / itmemeliyiz. Türk-Kürt bu topraklarda yazgımız ortak... Şimdi bir soru... Bunca yıl birlikte yaşadığımız vatanımızdan mı olacağız?... Yoksa güzelim coğrafyamızı yine başkasına cetvelle çizdirme aymazlığına mı kapılacağız?... Düşünelim lütfen!... Saygılar... DİPNOT... Sevgili Dipnot, açtığınız başlıkta yazılanları,birkez daha okudum,sonra birkez daha.Hepimizin kafası o kadar karışmış ki;bizler aynı anda çok farklı şeyler söyleyip hep aynı noktalara gelmişiz.Sil baştan,döndük başa. kimilerimiz dil olmaz demiş,kimilerimiz dil bizi böler demiş...demiş de demişiz...Kürtler kimdire kadar gelmiş,yerlerini belirlemişiz.İşte bu en acısıydı benim için;bırakın Kürdü;insan nerede olmalıydı... herşeye rağmen,duyarlı olan yaklaşımınızla size çok teşekkür ederim!Sevgi ve saygılar...! Alıntı
Φ Dogrucudavut Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2008 Sayın Süheda, Benim için milliyetçilik denilen kavrama boğulmuş olan herkes;görmeyen,duymayan,**** beyinlerdir(kimse üstüne alınmasın,sadece milliyetçiler alınsın) Saygılar! Ben de milliyetçiyim Sn. Mavi, alınayım mı ? Şuna ırkçılık yada şoven milliyetçilik desek daha iyi olmaz mı ? Saygılar. Alıntı
Φ mavi olmayan gökyüzü Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2008 Ben de milliyetçiyim Sn. Mavi, alınayım mı ? Şuna ırkçılık yada şoven milliyetçilik desek daha iyi olmaz mı ?Saygılar. Milliyetçilik anlayışımda başkalarını yok saymak yatıyor,milletini sevmek değil.Eğer yok saymıyorsanız;tabi ki alınnmayın.Kavramlar bize göre şekillenen ise ırkçılık diyelim...ki siz alınmayın saygılar! Alıntı
Φ nyx-fallen angel Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2008 Şimdi, benim bu konudaki talebim şudur. Eğitim sistemimizde İngilizce, Fransızca, Almanca verilmektedir. Hadi İngilizce artık Dünyanın en geçerli uluslararası dili diyelim. Ama, Almanca ve Fransızca İngilizceye göre çok daha az kullanılmaktadır. Kürtçe ise ülkemizdeki ikinci sıklıkta kullanılan dildir. Kürtçe'nin en az Almanca veya Fransızca kadar, hatta daha da çok kullanım alanı bulacağına eminim. Bu yüzden Kürtçeyi iyi bilen insanlar yetiştirmemiz gerekiyor. Kürtleri sık sık Türkçe bilmiyor diye eleştiriyoruz ama Kürtçe konuşabilen Türk neredeyse yok gibi. Bu yüzden toplu mekanlarda konuşulan Kürtçeyi dahi anlayamıyoruz. Ben her Türkün en azından 1000 kelime civarında bilerek, günlük Kürtçe konuşmayı öğrenmesi gerektiğine inanıyorum. Bu arada ben kendi adıma Kürt bayanlarını, bizim Türk bayanlarına göre çok daha çekici buluyorum. Sırf onlarla iletişim imkanından mahrum kalmamak için Kürtçe Dil kitabı ve sözlük aldım. Şimdiden "mavi gözleriniz çok güzel" demeyi öğrendim bile. Şaka bir yana hergün birarada yaşadığımız Kürtlerle pek çok sosyokültürel ve ekonomik birlikteliklerimiz oluyor. Okullarımıza bir an önce Kürtçenin girmesi şart diyorum. Hatta üniversite düzeyinde İngilizce eğitim veren kurumlar olduğu gibi, tamamen Kürtçe eğitim veren kurumlar da olmalı görüşündeyim. Ne yapayım mavi renk te benim zayıf noktam Size katilmiyorum. Inglizce, Fransa vs Dunya dilleri ve onemliler, ama Universtide Kurtce egittim gereksiz. Kurt kurslari yapabilirler tabiki ogrenmek isteyen ogrensin diye. Benim Berlin de yasadim zaman okullumda Almandan daha cok Arap ve Turkler vardi ve yasadigim Bolumde ayni simdi bizde Almanlara Turkce, Arapca sart olsun diyebilirmiyiz ? Almanya' da nasil Almanca ilk dil se Turkiye'nin de dili Turkcedir. Üzülüyorum hala bazı insanlar bazı şeyleri idrak edemiyor yada işine geldiği gibi davranıyor..Sanki kürtçe konuşmak yasakmış gibi bir dil sorunu tutturmuş gidiyorlar,düne kadar böyle bir şeyde yoktu şurda bir kaç yıldır türedi bu dil meselesi.. Bir milleti bir arada tutan çok önemli bazı ortak paydalar vardır nedir bunlar mesela vatan,dil,din,kimlik,bayrak v.s v.s peki bir arada dostça yaşamanın ortak değerlerinden en önemlisi hangisidir dersiniz? Bence dil.. Bölücü zihniyetin ortaya atmış olduğu bir fikirden başka bir şey değil bu dil safsatası...Bölünme böyle başlayacak önce farklı bir dil sonra farklı bir kimlik sonra ülkenin şurası benim burası senin..Bu kadar basit.. Politika topiğindede sormuştum kürtlerin bu ülkeda yaşan diğer etnik guruplardan ayrıcalığı nedir diye.. Onların kendi dilleri yokmudur?Onların kendi kültürleri yokmudur?Yada şöyle söyleyeyim bazılarının diline doladığı gibi bu ülkede kürt sorunu vardırda onların hiç bir sorunu yokmudur?yada onlar sorunlarını dile getiremiyecek kadar acizmidir? Katiliyorum yazdiklariniza. Alıntı
Φ mavi olmayan gökyüzü Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2008 Size katilmiyorum. Inglizce, Fransa vs Dunya dilleri ve onemliler, ama Universtide Kurtce egittim gereksiz. Kurt kurslari yapabilirler tabiki ogrenmek isteyen ogrensin diye. Benim Berlin de yasadim zaman okullumda Almandan daha cok Arap ve Turkler vardi ve yasadigim Bolumde ayni simdi bizde Almanlara Turkce, Arapca sart olsun diyebilirmiyiz ? Almanya' da nasil Almanca ilk dil se Turkiye'nin de dili Turkcedir. Katiliyorum yazdiklariniza. Canım arkadaşım,aslında Angelime ne yazayım diye çok düşündüm;benim için özelsin,benim için farklısın. Ama şunu da yazayım,dostluğuna güvenerek... Çözüm inan ki anadilde saklı,versinler;seçmeli olunca da isteyen öğrenebilir.Şart değil,seçenek...değerli arkadaşım,kana değil sevgiye boğulmak için(sevgiye boğulacak insanlar mıyız,o ayrı ) sevgiler! Alıntı
Φ nyx-fallen angel Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2008 Canım arkadaşım,aslında Angelime ne yazayım diye çok düşündüm;benim için özelsin,benim için farklısın. Ama şunu da yazayım,dostluğuna güvenerek... Çözüm inan ki anadilde saklı,versinler;seçmeli olunca da isteyen öğrenebilir.Şart değil,seçenek...değerli arkadaşım,kana değil sevgiye boğulmak için(sevgiye boğulacak insanlar mıyız,o ayrı ) sevgiler! mavicim kurtler zaten kurtce konusmuyorlarmi serbesce ? Dil olarak ne kadar serbest olmak istiyor Kurtler ? Bide su var Turkiye'de denisik etnikler var o zaman hepsine ayni sartlari vermek gerekmiyor mu ? Irkcilik olmasin diye ? Versinler derken dilli Universtide mi olsun istiyorsun yoksa Kurt kursumu olsun istiyorsun. Cunku benim anlamadim kurs gibi olursa Kurtlerin o kursa zaten ihtiyaci olmaz ki kendi dilleri oldugu icin yani benim bildigim Kursa birsey ogrenmek icin gidiyorsun ... anlata bildim mi canim Alıntı
Φ mavi olmayan gökyüzü Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2008 mavicim kurtler zaten kurtce konusmuyorlarmi serbesce ? Dil olarak ne kadar serbest olmak istiyor Kurtler ? Bide su var Turkiye'de denisik etnikler var o zaman hepsine ayni sartlari vermek gerekmiyor mu ? Irkcilik olmasin diye ? Versinler derken dilli Universtide mi olsun istiyorsun yoksa Kurt kursumu olsun istiyorsun.Cunku benim anlamadim kurs gibi olursa Kurtlerin o kursa zaten ihtiyaci olmaz ki kendi dilleri oldugu icin yani benim bildigim Kursa birsey ogrenmek icin gidiyorsun ... anlata bildim mi canim Canım bu ülke de ki Kürtler'in çoğu kendi dilini bilmiyor desem ve ayrıca eklesem;Üniversiteler bilim yuvasıdır;isteyen seçmeli olarak alsın.Bu arada şunu da yazayım;bütün diller benim için özeldir.İnsan özel olduğu sürece! Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2008 Yine saptırma! Kürtce kurslar acıldı hemde parasız kim gitti kac kisi ögrendi? Neden asıl amaclar degılde saptırılan amaclar yazılır.Kürtcenin secmeli lisan olması isteginin altında dil ögrenme nedeni yatmıyor,bu mücadelenin asıl amacı Kürtcenin bir dil olarak kabul ettirilmesidir,Kürtcenin bir dil olartak kabul ettirilmesi Kürt devleti icin bir önayaktır.Yapılan bütün duygu sömürüleri,fil gözyasları bu amaca yönelıktır.Kürtce yasak degildir,ısteyen Kürtce konusur isteyen Kürtceyi ögrenir bunun önünde yasal hicbir engel yoktur,bu hep böyleydı kısa bir dönem dısında Kürtce asla yasaklanmadı Türkiyede.Yasak olan Kürtcülüktür. saygılarla Alıntı
Φ Efendi Türkler Gönderi tarihi: 24 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 24 Ekim , 2008 Yine saptırma!Kürtce kurslar acıldı hemde parasız kim gitti kac kisi ögrendi? Neden asıl amaclar degılde saptırılan amaclar yazılır.Kürtcenin secmeli lisan olması isteginin altında dil ögrenme nedeni yatmıyor,bu mücadelenin asıl amacı Kürtcenin bir dil olarak kabul ettirilmesidir,Kürtcenin bir dil olartak kabul ettirilmesi Kürt devleti icin bir önayaktır.Yapılan bütün duygu sömürüleri,fil gözyasları bu amaca yönelıktır.Kürtce yasak degildir,ısteyen Kürtce konusur isteyen Kürtceyi ögrenir bunun önünde yasal hicbir engel yoktur,bu hep böyleydı kısa bir dönem dısında Kürtce asla yasaklanmadı Türkiyede.Yasak olan Kürtcülüktür. saygılarla Sayin politika' diyelim yöre şivesi olan bin bir cesitden olusan sözüm ona bir tanesini kürtce yerel şiveyi dil olarak kabul ettik, secmeli dil lerin yanina koyduk müsade ettiler her köye okulda yaptirdik!!! merak ediyorum Ana dilleri olan yani bu ülkenin ana dilini Türkceyi ögretecek ögretmenleri ne yapacaklar öyle ya secmeli dilin haftadada belli saati var Ana dil öylemi ögretmenler bütün gün Türkce egitim yaptiracaklar buna bölücüler kac gün dayanacaklar.. ozaman demeyeceklermi Kürtce anadil.. Türkce secmeli ders olsun.. olmadi o ögretmenlerinin basina gelecekleri tahmin etmek okadar zormu! Aynı dili konusan insanlar millet denilen sosyal varlıgın temelini olusturduklarina göre bunlarin asıl hedefi bu temeli yikmaktır buda Türkceyi tamamen kazimakdan gecer bahsettigin gibi Kürtcenin bir dil olartak kabul ettirilmesi Kürt devleti icin bir önayaktır.buda ilk adimi olan kürtce sivelerden bir tanesini dil olarak kabul ettirmekden gecer... amac budur. yoksa o şive lerin terbiye olmayacagini kendileride biliyor.. Alıntı
Φ dünyahepimizin Gönderi tarihi: 24 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 24 Ekim , 2008 Sayin politika' diyelim yöre şivesi olan bin bir cesitden olusan sözüm ona bir tanesini kürtce yerel şiveyi dil olarak kabul ettik, secmeli dil lerin yanina koyduk müsade ettiler her köye okulda yaptirdik!!! merak ediyorum Ana dilleri olan yani bu ülkenin ana dilini Türkceyi ögretecek ögretmenleri ne yapacaklar öyle ya secmeli dilin haftadada belli saati var Ana dil öylemi ögretmenler bütün gün Türkce egitim yaptiracaklar buna bölücüler kac gün dayanacaklar.. ozaman demeyeceklermi Kürtce anadil.. Türkce secmeli ders olsun.. olmadi o ögretmenlerinin basina gelecekleri tahmin etmek okadar zormu! Aynı dili konusan insanlar millet denilen sosyal varlıgın temelini olusturduklarina göre bunlarin asıl hedefi bu temeli yikmaktır buda Türkceyi tamamen kazimakdan gecer bahsettigin gibi Kürtcenin bir dil olartak kabul ettirilmesi Kürt devleti icin bir önayaktır.buda ilk adimi olan kürtce sivelerden bir tanesini dil olarak kabul ettirmekden gecer... amac budur. yoksa o şive lerin terbiye olmayacagini kendileride biliyor.. Kabul etmedigimiz ve icimize sindiremedigimiz istekleri sanki vermek istiyoruzda teknik ve diger bazi aksakliklardan dolayi olmaz gibi laflarla isi ne kadar ciddiye aldigimiz belli. Alıntı
Φ mavi olmayan gökyüzü Gönderi tarihi: 25 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 25 Ekim , 2008 Kürtçe bugün zaten resmi olarak tanınan bir dil! Taviz tavizi doğurur anlayışını bir tarafa bırakalım isterseniz; Korkmak çöüzm değil;anlamak ve gelişmeleri takip etmek daha doğru! Efendi Türkler ve Politika;sizi ve korkularınızı anlıyorum...Ama PKK nın elinde de koz bırakmayalım değil mi? Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 25 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 25 Ekim , 2008 Korkmak çöüzm değil Bir yandan dincilerin "korkmayın korkmayın, şeriat filan getirmeyeceğiz" demelerinden, bir yandan Kürtçülerin "korkmayın korkmayın, bölmeyeceğiz" demelerinden fena halde huylanıyorum. Korku diye bir şey kesinlikle söz konusu değil. Bu ülkeyi bölmeye kalkışacak olanlar korksun. Korkmaları gereken onlar. Buna asla izin verecek değiliz. "Taviz verirsek daha fazlasını isterler" diye bir mevzu hiç yok. Çünkü verilecek bir taviz yok, çünkü kimseciklerden gasbedilmiş, esirgenmiş bir hak yok. Bu ülkenin resmi dili Türkçe'dir. Günlük yaşantısında isteyen Ugandaca, isteyen Sanskritçe kullanır. İsteyen kendi bir dil icat eder, kelimeleri tersten okuyarak filan kelime üretir, onu konuşur. Kimsecikler bir şey demez. Siz hiç "burada Kürtçe türkü söyleniyormuş" diye baskın yapılmış bir düğün, bir müzikhol gördünüz, duydunuz mu? Yok böyle bir şey. Kürt sorunu diye bir sorun yoktur. Terör sorunu diye bir sorun vardır... Niye Laz sorunu, Çerkez sorunu, Gürcü sorunu, Boşnak sorunu yok da Kürt sorunu var yahu? Sorunlu insanlar mı yoksa bu Kürtler? Alıntı
Φ nyx-fallen angel Gönderi tarihi: 25 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 25 Ekim , 2008 Bir yandan dincilerin "korkmayın korkmayın, şeriat filan getirmeyeceğiz" demelerinden, bir yandan Kürtçülerin "korkmayın korkmayın, bölmeyeceğiz" demelerinden fena halde huylanıyorum. Korku diye bir şey kesinlikle söz konusu değil. Bu ülkeyi bölmeye kalkışacak olanlar korksun. Korkmaları gereken onlar. Buna asla izin verecek değiliz. "Taviz verirsek daha fazlasını isterler" diye bir mevzu hiç yok. Çünkü verilecek bir taviz yok, çünkü kimseciklerden gasbedilmiş, esirgenmiş bir hak yok. Bu ülkenin resmi dili Türkçe'dir. Günlük yaşantısında isteyen Ugandaca, isteyen Sanskritçe kullanır. İsteyen kendi bir dil icat eder, kelimeleri tersten okuyarak filan kelime üretir, onu konuşur. Kimsecikler bir şey demez. Siz hiç "burada Kürtçe türkü söyleniyormuş" diye baskın yapılmış bir düğün, bir müzikhol gördünüz, duydunuz mu? Yok böyle bir şey. Kürt sorunu diye bir sorun yoktur. Terör sorunu diye bir sorun vardır... Niye Laz sorunu, Çerkez sorunu, Gürcü sorunu, Boşnak sorunu yok da Kürt sorunu var yahu? Sorunlu insanlar mı yoksa bu Kürtler? Size katiliyorum ve daha once dedigim gibi Turkiye'nin dili Turkce'dir. Bende simdiye kadar hic anlamadim baska etniklerde sorun yok neden " Kurt sorunu var " ? Hic kimse kimin nasil ve hangi dilde konustuna karismiyor . Benim bildigim tek Ulke Amerika'da Kanunen bir ANA dil yoktur ne kadar ilk dil olarak Inglizce konusulsada yasada Inglizce Ana dil olarak gecmiyormus.. Alıntı
Φ mavi olmayan gökyüzü Gönderi tarihi: 26 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 26 Ekim , 2008 Bir yandan dincilerin "korkmayın korkmayın, şeriat filan getirmeyeceğiz" demelerinden, bir yandan Kürtçülerin "korkmayın korkmayın, bölmeyeceğiz" demelerinden fena halde huylanıyorum. Korku diye bir şey kesinlikle söz konusu değil. Bu ülkeyi bölmeye kalkışacak olanlar korksun. Korkmaları gereken onlar. Buna asla izin verecek değiliz. "Taviz verirsek daha fazlasını isterler" diye bir mevzu hiç yok. Çünkü verilecek bir taviz yok, çünkü kimseciklerden gasbedilmiş, esirgenmiş bir hak yok. Bu ülkenin resmi dili Türkçe'dir. Günlük yaşantısında isteyen Ugandaca, isteyen Sanskritçe kullanır. İsteyen kendi bir dil icat eder, kelimeleri tersten okuyarak filan kelime üretir, onu konuşur. Kimsecikler bir şey demez. Siz hiç "burada Kürtçe türkü söyleniyormuş" diye baskın yapılmış bir düğün, bir müzikhol gördünüz, duydunuz mu? Yok böyle bir şey. Kürt sorunu diye bir sorun yoktur. Terör sorunu diye bir sorun vardır... Niye Laz sorunu, Çerkez sorunu, Gürcü sorunu, Boşnak sorunu yok da Kürt sorunu var yahu? Sorunlu insanlar mı yoksa bu Kürtler? ''demirefe'' Bir imparatorluğun mirasını devralmış genç bir Cumhuriyet'te,farklı düşünenlerde;farklı yaşayanlarda olacaktır.Kimi şeriatı isteyecektir kimi dediğiniz gibi Kürt devletini.Bunu görebilmek çok da zor değil;bakın milli kurtuluş dönemdeki meclise...kimler var o mecliste;yada kimler yok o mecliste? İnsanlar kolay kolay değişmez;hele ki Türkiye gibi eğitimin,toplumsal bilncin,tanımlamaların eksik ve yanlış olduğu bir ülkede.Tabi ki bu demek değildir;kuralım şerii düzeni,verelim isteyene toprak. Değerli arkadaşım;tarih bugünü belirler;düşüncesiyle,siyaseti,sosyal ve ekonomisiyle.Tarih ile yüzleşilmeden,geçmiş anlaşılmadan sağlam bir yarın kurulamaz.Tarihimizde ne var bizim?Yarım kalmış demokrasi çabaları var,28 Şubat sürecleri var,kimi zaman yükselişte olan dini bir siyaset var;ister Kürt sorunu diyelim ister başka bir ad ile literatüre oturtalım;30 yıldır PKK ile daha öncesinde isyanlar ile bizi uğraştıran Kürtler var. Siz Kürt sorunu yoktur diyorsunuz,sorun terör sorunudur diye ekliyorsunuz.Düşüncelerinize sonsuz saygım var;sizin olan tanımlamada terör herşeyi ile asayişi ilgilendiren bir sorundur.Askeridir;o zaman soruyorum bunca askere,techizata rağmen neden hala terör sorunu var? Ben Kürt sorunu var diyorum;siyasi,sosyal,ekonomi ve askeri olan bir sorundur;çok yönlü olan bu sorunun çözümünde askerde vardır,sivil iradede,ekonomik açılımlarda... Aslında sorun herşeyden önce tanımlama sorunudur;bizler sorunu eksik veya yanlış tanımladığımızda ürettiğimiz çözümlerde eksik ve yanlış olacaktır.Hepimize üniversitelerde şu öğretilmiştir;bilimsel bir araştırmada yapacağımız ilk şey;konuyu belirlemektir.Konuyu belirledikten sonra konuyu tüm yönleriyle tamamlamak. Bizler daha Kürt sorunu nedir yada Kürtler neden sorunludur sorusuna bile cevap bulamıyoruz.Bizler daha korkularımızı yenip tarihimizle yüzleşemiyoruz.Yaptığımız yanlışları kabul etmeyi bir zayıflık olarak görüyoruz.Sakın PKK ile,halkın ona verdiği destk ile devlet iradesini karşılaştırmayalım;sonuç itibariyle PKK terördür;amaç ve sonuçları ile değil,eylemleri ile kendine yer edinecektir. Tüm farklılığa,tüm çalkantılara rağmen bu ülke hala ayaktaysa;bizi ortak kılan noktalar üzerinde düşünmek gerek.Dürüst olalım;bizler çok iyi bir ülkede yaşamıyoruz.Sivil iradenin bile nereye konulacağı bilinmeyen bu ülkede işsizlik de var açlıkta var cehalette var ve tüm bunlar var iken şeriati isteyende var Kürt devleti isteyende. Bunun için demokrasi derim;araç ve sonuçlarıyla işlerliği üzerinde herhang bir sorunu barındırmayan bir demokrasi.Farklı düşünenleri açık uçlu olmayan yasa ve yaptırımlarla;ulusal çıkarlarda buluşturan bir demokrasi.Sivil iradenin;tüm duyarlılık ve dürüstlüğüyle olduğu bir demokrasi. Kürt sorunu nedir yada ne değildir üzerinde çok yazdım;konu hakkındaki iletilerimi, Politika biliminde,konu ile ilgili başlıklarda herkes okuyabilir. Bu ülkenin tabiki resmi olan bir dili vardır;ama yaşayan tek bir dili yoktur.Dili ve kültürü basit algılamak kesinlikle doğru değildir;bu değerler insan için özel olandır. Neden Çerkez,Laz değil de Kürtler sorusunun cevabı da tarihte yapılanlardandır;buyrun tarihi bir daha baştan almaya... Sorunlu mudur Kürtler;bilmem belki de...Bunu tartışabiliriz;tek sorunlu olan mıdır Kürtler;kesinlikle hayır...işte bu tartışılmayacak olandır. Son olarak şunu da belirteyim ki;dün haberlere bakmış olanlar Van'da yaşanan olaylara fazlasıyla tanık olmuştur.Bu yaşananlar beni oldukça rahatsız ediyor.Alanlarda biz değil;kaybedecek hiçbirşeyi olmayanlar var,çocuklar var! DTP,kendilerini ayrıca kutlarım;mücadale ettiğim halk diyerek sahiplendiği halka;şiddetti,tepkiyi alanlarda gösteriyor.Lütfen samimi olsunlar! Ve tekrarlıyorum;sorunlar anlaşılmadıkça,tanımlanmadıkça sorunsallaşır;lütfen kendi insanlarımıza sahip çıkalım...Saygılar! Alıntı
Φ By_Demokrat Gönderi tarihi: 26 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 26 Ekim , 2008 Kürdistan diye bir devlet kurulmayacak.. Fakat Devlet Kürtlerin üzerinden baskıyı kaldırmadığı sürece Kötü sonuçlar ortaya çıkacaktır.. Alıntı
Φ FUZULİ Gönderi tarihi: 26 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 26 Ekim , 2008 Sorunlarımızın çok olması ve azalmaması önce herkesin kabul etmesi gereken çok büyük bir sorun.Sistemimiz toplumsal sorunları çözmede dünyada benimsenen daha iyisi bulunamamış en etkili doğru sistem.Laik,demokratik,sosyal,hukuk devletiyiz yasamızda bu yazar ve değiştirilemez de.Biz laik miyiz, biz demokratik miyiz, biz sosyal devlet miyiz,biz hukuk devleti miyiz?Bu sorulara evet diyebiloyorsak bu değerlerin hakim olduğu bir yaşam sunulmuşsa ülkemizde yaşanan farklı alanlardaki bunca sorun nerden kaynaklanıyor?Eğer evet diyorsak biz demokrasiyi,sosyal, laik devleti sevmiyor muyuz?Evet diyemiyorsak buyrun soruna burdan başlayın.Bir kısmımız bu sistemi hiç sevmiyorsa, bir kısmımız bu değerlerin yasada yazmasıyla hayatta olmamasından şikayetçiyse,bir kısmımız bu sistemi bu haliyle tamamen eksiksiz görüp, hiçbir değişiklik yapmak istemiyorsa sistemi korumak adına kendi dışındaki herkesi düşman ilan ediyorsa bir kısmımız, bu değerler olsa bile bu çatı altında hiçbir şekilde bulunmak istemiyorsa en başta problem var demektir kim ne istiyor,ne düşünüyor bilinmelidir.Vehimlerle,korkularla kimsenin kimseyi samimi bulmadığı bir yerde, hiçbir şey konuşulmaz, konuşulanlar hakkıyla algılanmaz ve ortak bir akıl da ortaya asla konamaz... MUHABBETLE... Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 26 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 26 Ekim , 2008 *korkularimizi anliyorlarmis*neden korkuyorsak bilmiyorum ama incelik göstermisler yinede. Kürtce, Kürtcüler icin bir sicrama noktasidir,bunu bazi kavramlarin arkasina saklanarak gözden kacirsanizda bu bir gercektir.Cünkü yasak olmayan birseyi yasakmis gibi göstermek bile takip edilen yolun ne oldugunu göstermesi bakimindan cok önemlidir.Okullarda okutulabilecek olan bir dilin özgün bir dil olma gereksinimi vardir.Ama asil püf noktasi bu degildir.Kürtce dil dayatmasinin altinda yatan tek neden ilerdeki asamalara bir taban olusturmakla ilgilidir. Türkiye'de Kürt sorunu yoktur bunu tekrarlamakta bence yarar vardir.Türkiyede kürtcülerin yarattigi bir terör sorunu vardir,terörun bitmemesini Kürt sorununa baglayip sözümona tüm Kürt halkini bu mücadelenin icine cekerken terör örgütünüde bu halkin silahli gücü olarak empoze etme cabasi var ortada.Halbuki DTP nin aldigi oy sayisi bile terör örgütünü Kürt halkindan soyutlamaktadir. Kürt sorunu var diyenlerin ve sorulan onca suale somut bir yanit verememis olmalarida onlarin bu sloganlasmis *Kürt sorunu*kavramina nasil baglanmis olduklarini ve milim taviz vermeden bu kavramda tutuklu kaldiklarini gösteriyor. Türkiyede Kürt sorunu varsa Laz, Cerkez,Gürcü,Bosnak sorunuda olmalidir.Bunlari yok sayipta Kürt sorununda bagli kalmak tüm Türkiyenin gerceklerine gözlerini kapatip sadece Kürt ayrimciligi yapmak demektir. Tekrar ediyorum;Türkiye'de Kürt sorunu yoktur,Türkiyede Dogusundan Batisina Kuzeyinden Güneyine tüm Türk milletinin sorunlari vardir ve bu sorunlar INSANCA YASAMA SORUNLARIDIR. saygilarla Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 26 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 26 Ekim , 2008 Değerli Gökyüzü, bakın ne güzel anlatmışsınız Türkiye'nin sorunlarını... İstihdam sorunu, var. Demokratikleşme sorunu, var. Çağdaş eğitim sorunu, var. Bütün bu sorunlar var ve herkes bu sorunların çözülemeyişinden nasibini alıyor. Sadece belli bir etnik kimlik zarar görmüyor. Biz de askeri yöntemler yeterli demiyoruz. Yoksa askeri dikta olsun, her sorunu şıpın işi çözsün diye meclisi kapatır, seçimleri kaldırırdık. Diktatörlükle yönetilirdik. Her zaman söylüyorum, Türk ordusu demokratikleşmeden yanadır, sistem tıkanmadıkça müdahale etmemiş ve edince de kalma heveslisi olmamış, en kısa sürede kışlasına dönmüştür. Ordu hiç bir zaman terörü ben tek başıma çözerim, siyaset geri dursun da demiyor. Siz sınır karakolunuzda beklerken, adamlar gelip saldırı düzenlerse, karşılık verir, gider inlerine kadar da izler, bombalar, her şeyi yaparsınız. Bunlar en doğal savunma haklarıdır. Onca askere, teçhizata rağmen hâla nasıl terör? diye bir konu olamaz. Düzenli bir ordu değil ki bu, karşı karşıya gelip iyi olan kazansın. İnsan kaynağı var, finansman kaynağı da var, niye sona ersin ki? Adamlar maaşlı lejyon, bunu anlamalısınız. Bunları besliyor, silahlandırıyor, eğitiyorlar. Bu bize açılmış bir savaş. Terör sorunu olan yer bir bataklıktır. Hakların ganisini, paranın tırlar dolusu olanını dökseniz, yutar gider. Öncelik terör sorununun bitmesidir. Bu da tüm Kürtlerin devletlerinin yanında net şekilde yer almasıyla çözülür. Toroslar'da veya Karadeniz'de terör saldırısı olsa ne olur? Hepsi ördek gibi toplanır. Doğu'nun orta yerinde Tunceli'de nasıl terör saldırısı oluyor? Bunlar sınırı geçip ta oraya gelmiş olamazlar. Yanıt açık: Yerel destek varlığı çok kesin. Eee? Haklar, özgürlükler öyle mi? Hangi başkasına verilip Kürtlerden esirgenmiş hak ve özgürlük konusu bir yana da, varsa da bir geçeceksiniz onu. Terör ortamında hiç bir çözüm olamaz... Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 26 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 26 Ekim , 2008 PKK'yi Kürt'lerin silahli gücü olarak tanimlamak ne kadar yanlissa,tüm Kürtleri PKK yi destekliyor gibi göstermek ve bu nedenle terör bitmiyor tarzi bir yaklasimda yanlistir. PKK taseron bir örgüttür eli kanlidir,Imralidaki karnini kasizan adamda bu terör örgütünün eli kanli baskanidir,ona sayin diyenlerde bu kanin rengiyle boyanmis olanlardir. PKK dis gücler tarafindan desteklenen bir örgüttür.Bu destegin basini ceken ülke Almanyadir.Alman yetkililerinin PKK ile belgelenmis irtibatlari ve yine Alman devletinin PKK ya yaptigi ve belgelenmis olan maddi yardimlarda bu destegi güclendirmektedir.Alman devletinin PKK ya insani amaclarla arka cikmis olmasi iddiasi bile gülünctür ve gerceklerden saptirmadir. Bader -Mainhof cetesiyle masaya oturmayan Almanya neden PKK ile gizli görüsmeler yapar dersiniz? Almanyada Türklere yapilan saldirilarin PKK tarafindan yapildigini Alman makamlari bildigi halde neden Kani Yilmazi Türkiyeye iade etmediler. Alman gizli servisinin PKK ya yaptigi ve belgelenmis olan maddi yardimlar 1977 yilindan baslayip devam etmis ve hala devam etmektedir. Almanya Almanya icersinde Türkiye karsiti her eyleme her kurulusa siyasi ve maddi destek veren bir ülkedir.PKK nin Türkiyedeki saldirilarin baslamasi ile Almanya capinda örgütlenmeleride baslamistir.Bunlari neden yaziyorum;Cünkü birileri hep bu gercekleri carpitarak dis gücler kavramini bir paranoya olarak empoze etme cabasindalar.Terör neden bitmiyor diye soranlarin bu gerceklerden bihaber olduklarini sanmiyorum. Bilgi anlaminda Almanyada faaliyet gösteren örgütlerin listesini cikarttim; -PKK Arbeiterpartei Kurdistans -ARGK Volksbefreiungsarmee Kurdistans - ERNK Nationale Befreiungsfront Kurdistans -YKWK Union Der Patriotische Arbeit Kurdistans -YXK Union Der Revolitionere Patriotische Jugend Kurdistans -YJWK Union Der Patriotische Frauen Kurdistans - YRWK Union Der Patriotische Intelektuellen Kurdistans -PUK Patriotischen Union Kurdistans -HRK Befreiungseinheiten Kurdistans -TKSP Sozialistischen Partei Turkish Kurdistans -KOMKAR Federation Der Arbeiter vereine aus Kurdistan in der BRD e.V Yine bu örgütlerden önce Almanya capinda örgütlenen yikici ve bölücü gruplar; -DEV SOL - DEVYOL - DEV GENC - THKP/C - APOCULAR Bu örgütlerin hepsi Alman devletinden maddi ve stratejik yardim görmüs ve legal olarak Türkiye karsiti calismalar icine girmislerdir. PKK nin bitmemesinin nedenlerini soranlarin bunun nedenini askere baglayanlarin bu gerceklerden köse bucak kacmalarinin nedeni acaba nedendir. saygilarla Alıntı
Φ mavi olmayan gökyüzü Gönderi tarihi: 26 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 26 Ekim , 2008 ''demirefe'' ben de farkındayım olup bitenin;bakın geçen gün açık açık yazdım.PKK yı hala zihninde bitirememiş Kürtler dedim;PKK'yı temsilcisi olarak görenler azımsanmayacak sayıda dedim. ben bunun için sadece asker suçludur demedim;hiçbir zaman tek suçlu vardır demedim. bakın arkadaşım;kendi adıma söyleyeceğim,bu ülkede ki en büyük sorun temsiliyet sorunudur. parlemantoda konuşulmayan sorunlar,belki de biraz da çağın getirdiği gelişimlerle yerli yerine oturtulurken,sahip çıkılmayan bir sorunda ki tek çözüm olsa dahi;PKK tarafından sahiplendi. düşünün değerli arkadaşım,bu yalan dolan değil;bundan 20 yıl önce Kürtçe konuşmak yasaktı;bugün devletin kanalında Kürtçe dili resmen var;bakın ne kadar büyük bir adım.Siyasilerimiz bu adımı atarken bile korktu;bu sorun benim sorunumdur,bu sorun benim ülkemin sorunudur,bu benim insanımın,vatandaşımın sorunudur diyemedi;çözümü üstlenen PKK oldu. 1984 Eruh baskınıyla kendini gösteren PKK bugün hala varsa;en büyük nedeni kendi çıkmazları içersinde tıkanan siyasi basiretsizliktir.Halkını PKK'nın kucağına atanlardır. Arkadaşım,bugün PKK için alanlarda olan köyü yakılmışlar,sokakta yaşayanlar,açlığı,sefaletin içinde boğulanlar,işsizler,mağdur olduğunu düşünenler! Köyler yakıldı diyelim güvenlik için;ya sonrası?Devlet köyünü yaktığına sahip çıkamadı. evet saydığımız sorunlar bizim olan sorunlardı;bu ülkede yaşayan herkes fazlasıyla nasibini aldı. ama bir sorun var ki;o sayılan sorunlarla gereğinden fazla bedel ödettirdi. ben doğuda doğdum,büyüdüm,hala da doğudayım. bunları yaşayan bendim;yaşadıklarım basit değildi;es geçtim. gecenin bir yarısı üzerimize doğrulan silahlar vardı;canım acısaydı ben de belki öfkeme yenilir;nerde bu devlet derdim. koruyucular beni köyden keyfi için kovsaydı,metropollerde sefalete mahkum bırakılsaydım belki ben de öfkeme yenilir;nerde bu devlet derdim..... ben sabahlara kadar can pazarında olan çocukluğumu unutmadım,sabahın bir vakti basılan evlerimizi unutmadım,yarım kalmış yaşamları unutmadım;her nevruz günü patlayan silahları unutmadım...es geçtim! uzatmama gerek yok;sadece askeri değil;sosyal,siyasal,ekonomi alanlarında birbirini tamamlayan bir çözüm. lütfen;kendi insanımıza sahip çıkalım! inanın ateşin düştüğü yerde onlar;birileri elini vicdanına koyup da ''benimsin,canımsın,halkımsın''dediği an onlar yine burada! lütfen;onları PKK ile eşdeğer olarak görmeyelim. Ayrıca silahların patladığı bir ortamda;çözümün imkansız olduğu görüşüne katılıyorum.Oldukça yerinde bir tespit.Ve tekrar ekliyorum;DTP'li vekiller,lütfen Kürt sorunun sadece bir sonucu olan PKK ben olarak göstermeyi bırakın! Saygılar! Alıntı
Φ mavi olmayan gökyüzü Gönderi tarihi: 26 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 26 Ekim , 2008 Sorunlarımızın çok olması ve azalmaması önce herkesin kabul etmesi gereken çok büyük bir sorun.Sistemimiz toplumsal sorunları çözmede dünyada benimsenen daha iyisi bulunamamış en etkili doğru sistem.Laik,demokratik,sosyal,hukuk devletiyiz yasamızda bu yazar ve değiştirilemez de.Biz laik miyiz, biz demokratik miyiz, biz sosyal devlet miyiz,biz hukuk devleti miyiz?Bu sorulara evet diyebiloyorsak bu değerlerin hakim olduğu bir yaşam sunulmuşsa ülkemizde yaşanan farklı alanlardaki bunca sorun nerden kaynaklanıyor?Eğer evet diyorsak biz demokrasiyi,sosyal, laik devleti sevmiyor muyuz?Evet diyemiyorsak buyrun soruna burdan başlayın.Bir kısmımız bu sistemi hiç sevmiyorsa, bir kısmımız bu değerlerin yasada yazmasıyla hayatta olmamasından şikayetçiyse,bir kısmımız bu sistemi bu haliyle tamamen eksiksiz görüp, hiçbir değişiklik yapmak istemiyorsa sistemi korumak adına kendi dışındaki herkesi düşman ilan ediyorsa bir kısmımız, bu değerler olsa bile bu çatı altında hiçbir şekilde bulunmak istemiyorsa en başta problem var demektir kim ne istiyor,ne düşünüyor bilinmelidir.Vehimlerle,korkularla kimsenin kimseyi samimi bulmadığı bir yerde, hiçbir şey konuşulmaz, konuşulanlar hakkıyla algılanmaz ve ortak bir akıl da ortaya asla konamaz... MUHABBETLE... işte bu Sevgiler! Alıntı
Φ mavi olmayan gökyüzü Gönderi tarihi: 26 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 26 Ekim , 2008 Türkiye'nin Kürt Sorunu The Kurdish Question in Turkey Mustafa ERDOĞAN Prof. Dr., Hacettepe Üniversitesi öğretim üyesi I. Giriş "Kürt sorunu"nun bugün Türkiye'nin karşı karşıya bulunduğu temel sorunların ilk sıralarında yer aldığı şüphesizdir. Ancak, güncel bir sorun olması, onun tarihî arka planını bize unutturmamalıdır. Nitekim, Kürt sorununun tarihi, diğer bazı temel sorunlarımız gibi, aşağı yukarı Cumhuriyet'in kuruluş yıllarına kadar geri gitmektedir. Bunu göz ardı edersek meseleyi çözme şansımız büyük ölçüde azalmış olur. Hiç şüphe yok ki, her toplumsal varoluş kendi içinde sorunlar barındırır. Esasen bu durum, daha genelde bu dünyada insan olarak varoluşumuzun doğasından kaynaklanmaktadır. Bu bakımdan, sorunsuz bir "insanlık durumu" tasavvur edilemez; aksi halde dünyada olmamızın -dünya hayatının- "Cennet"te olmamızdan farkı olmaması gerekirdi. Bu tespitten, sorunlar karşısında pasif kalmayı telkin eden "tevekkülcü" bir sonuç çıkarmak elbette yanlış olur. Bu, olsa olsa, insanî varoluşa ilişkin bir gerçekçilik çağrısı olarak anlaşılmalıdır. İnsanlar elbette hata yaparlar; insanların toplu yaşamayla ilgili kararlarından yanlışlar doğması ihtimali ise daha da büyüktür. Ama insanoğlu karşılaştığı sorunları çözebilecek yeteneklerle donatılmıştır. Bu çerçevede, bizi birey, toplum veya insanlık olarak zora sokan bütün sorunlarımızı çözemeyebiliriz, ama çözebileceklerimizi de çözme iradesi göstermeliyiz. Şimdi, her büyük toplumsal sorun gibi, Kürt sorununun da hiç şüphesiz ciddiyetle ele alınması gereken nedenleri vardır. Gerçi, bunların hepsinin bilinçli insan eylemiyle değiştirilmesi mümkün olmayabilir. Öyle de olsa, hiç değilse bilgi ve irade kapasitemiz dahilinde olan şartlara müdahale edebiliriz ve etmeliyiz. Ama önce, sorunun arkasındaki nedenleri anlamalıyız, bunu yapmadan hiç bir sorunu çözmek mümkün değildir. Bu "anlama" çabası ise, işaret ettiğim genel perspektif içinde, hem nedenleri teşhis etmeyi -ama doğru teşhis etmeyi- hem de bunların hangisine müdahale edebileceğimizi idrak etmeyi kapsamaktadır. Bu gibi büyük sorunların nedenlerini iyi teşhis etmek, ayrıca, gelecekte benzer sorunların ortaya çıkmasına meydan vermemek bakımından da önemlidir. Bu sorunu ortaya çıkaran temel nedenleri ele almadan önce, sorunun teşhisiyle ilgili iki yanlışa kısaca dikkat çekmek istiyorum. Bu yanlışların ilki Kürt sorununun özünde bir "terör" sorunu olduğuna ilişkin teşhistir. Esas olarak, "devlet" adına konuşan ve hareket edenlerin benimsedikleri bu görüş "sivil" kesimde de devletçi ve milliyetçi gruplar ve hatta bir ölçüde halk tarafından da onaylanmaktadır. Kabul edelim ki, meseleyi böyle görmek çözümü imkânsızlaştıracağı gibi, terörün bastırılması adına münhasıran inzibatî tedbirlere başvurmayı veya bunları sürdürmeyi öngörmesi bakımından da yanlış ve tehlikeli bir yaklaşımdır. Elbette Türkiye Kürt sorunuyla bağlantılı olarak bir "terör sorunu"yla da karşı karşıyadır, ama meselenin özü bu değildir. Açıktır ki, PKK terörü bir şekilde sona erdirilse bile, başka tedbirlere başvurulmadığı sürece, Kürt sorunu varlığını sürdürecektir. Teşhisteki ikinci yanlış, karşı karşıya bulunduğumuz sorunu "Güneydoğu sorunu" olarak adlandırmaktır. Bu ifade, hiç değilse ortada toplumsal bir sorun olduğunu ima etmesi bakımından, "terör sorunu" ifadesine göre daha isabetli olmakla beraber, sorunu yine de yanlış teşhis eden bir yaklaşımı yansıtmaktadır. Çünkü, bu yaklaşım da Kürt sorununu ortaya çıkaran hakim milliyetçi bakış açısından kaynaklanmaktadır. Açıkçası, burada "Kürt" sözünü telâffuz etmemek için bölge adına atıfta bulunulmaktadır. Gerçi, bu adlandırmayı tercih edenlerin önemli bir kısmı bunu "bölünme" korkusundan yapıyorlar; ama eğer mesele bu ihtimali akıllardan uzak tutmaksa, "Kürt sorunu" demekle "Güneydoğu sorunu" demek arasında özde bir fark yoktur. Nitekim, ilk terim "millet"in bölünmesini çağrıştırıyorsa, ikincisi de "ülke"nin bölünmesini çağrıştırabilir. ....... Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.