Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

BURADA HER SORUYA CEVAP VERİLİR


Önerilen İletiler

Sevgili Dayı;

 

"Soru bu" da...

Bu soruya yanıt bulmak adama kafayı yedirir... Zor da laf mı yani...

 

Yanıtını bulmak için önce "idrak eğitimi" gerekmez mi?...

"Ölmeden evvel ÖLMEK sırrına" erişmek gerekli değil mi?...

Çok uzun iş "Fena mertebelerini idrak" için bir ömür yeter mi sence?...

Yanıtını acele isteyip haksızlık etmiyor musun arkadaşımıza?...

vasat_217.gif

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sevgili Dayı;

 

"Soru bu" da...

Bu soruya yanıt bulmak adama kafayı yedirir... Zor da laf mı yani...

 

Yanıtını bulmak için önce "idrak eğitimi" gerekmez mi?...

"Ölmeden evvel ÖLMEK sırrına" erişmek gerekli değil mi?...

Çok uzun iş "Fena mertebelerini idrak" için bir ömür yeter mi sence?...

Yanıtını acele isteyip haksızlık etmiyor musun arkadaşımıza?...

vasat_217.gif

 

Peki..bekleyelim o zaman bir Ömür.. :D

 

Sn.GeceKuşu.. :)

 

HER sorunun içinde bu soruda var.. :) maksat muhabet olsun.. :)

 

Hayat bir bütündür..Ömür ise iki bölümdür..Fena ve Beka diyede adlandırılır.. :) neyse..sizinde kulağınız delik anlaşılan mevzuya.. :D bekleyelim Doğan abimizi.. :)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

 

Peki..bekleyelim o zaman bir Ömür.. :D

 

Sn.GeceKuşu.. :)

 

HER sorunun içinde bu soruda var.. :) maksat muhabet olsun.. :)

 

Hayat bir bütündür..Ömür ise iki bölümdür..Fena ve Beka diyede adlandırılır.. :) neyse..sizinde kulağınız delik anlaşılan mevzuya.. :D bekleyelim Doğan abimizi.. :)

 

Sevgili Dayı ;

 

Efendim Sizi Aramızda Görmek, Bizim İçin Ne Büyük Mutluluk.

 

Asıl Siz e Sormak Lazım, Nerelerdesiniz Diye.

 

Yüzlerce Okuyucusunu, Takipçisini, ve Hayranlarını Kaç Gündür Bekleten Siz Değilsiniz Sanki.

 

Sizin Bulunduğunuz Ortamlarda, Bizim Ne Haddimize Bekletmek Falan. Estağfur-uAllah.

 

Şu Bize Sormak Nezaketini Gösterdiğiniz Sorunuza Gelecek Olursak ;

 

Efendim, Cevaplayabilmek Bir Yana, Bu Soru ya Muhatap Olabilmek Bile Gerçekten Büyük Bir Şereftir Bizim İçin.

Mübalağa Yapmıyorum, İnanın.

 

Ama Lütfen Biraz Vakit Tanıyın Bana Olur mu ?

 

Müsaade Edinde Bu Soru Üzerinde Biraz Çalışayım.

Önce Müsvedde Üzerinde Bir Taslak Hazırlayıp,

Ardından, Gerekli Kaynaklardan Edineceğim Tüm Verileri Özenle Derlemeliyim.

 

Sanırım Bunlar İçin, Bir Kaç Güne İhtiyacım Olabilir.

 

Umuyorum ve Siz e Söz Veriyorum,

Yüzünüzü Kara Çıkartmayacak Nitelikte Bir Çalışma Sunmaya Gayret Edeceğim.

 

Göstereceğiniz Anlayış ve Hoşgörü Adına, Şimdiden Teşekkürlerimi Sunuyorum.

 

Sağlıcakla ve Sevgiyle Kalın.

 

 

Saygılarımla. Doğan Gülbudak

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Merhaba,

Ben aranızda yeniyim. Konu başlığı ilgimi çekti ama okuyunca gördüm ki benzer tartışmalardan bir farkı olmamış. Tabii bence bunun nedeni başlangıç noktasındaki yanlışlık. Bir tartışmada önemli olan insanın fikrini, savunduğu şeyi temellendirebilmesidir. Yani mantıksal çelişkiye düşmeden tutarlı bir şekilde sebeplerini açıklayabilmesi. Her fikir üzerinde tartışılabilir, her bilimsel iddia, her düşünce, her yenilik.. Ve bu düşüncenin gelişimi, insani gelişim bakımdan gereklidir de. Ancak "inanç" tartışılmaz. İnanan insanın düşüncelerine saygı duyabilirsiniz ama tartışamazsınız. Tartışırsanız hep aynı sonuçlarla karşılaşırsınız.

İslam felsefesi çok derin ve düşünce tarihinin gelişimine büyük katkıları olmuş bir felsefedir. İlginç olan şudur ki İslam filozoflarının hiçbiri "cennet cehennem, adem havva vb" konuları üzerinde durmamışlardır. Çünkü bunların tabiri caizse "avam" için anlatıldığını, akıl fikir sahibi olanların bu boş inançlara itibar etmeyeceğini savunmuşlardır. Onların daha ciddi meseleleri vardı, "Uzayda boşluk var mıdır, kader var mıdır, kötülük meselesi, Kuran yazılmış mıdır yaratılmış mıdır" gibi. Bu büyük filozoflar bugün bile ağza alınmakta tereddüt edilebilecek konularda büyük bir açıkyüreklilikle tartışmış, gerçeği aramaktan çekinmemişlerdir. ve ortak noktaları hiçbiri "inancı" tartışmaz.

Benim en sevdiğim İslam filosoflarından El- hazin, Darwin'den yıllar yıllar önce insanlığın oluşumunu evrimle açıklamıştır. Çok temel, basit bir yöntemdir tabii yöntemi ama çok inceliklidir, bitkiden hayvana geçişi mercan ile yapar mesela. Ne kadar ince bir düşünce.

Şimdi bu gerçek, bilim, düşünce aşkıyla arayışa düşmüş, yaşamlarını bu şekilde geçirmiş ve nice değerli fikirler üretmiş insanlardan yüzyıl sonra hala "inanç" üzerinde bu tartışmaları yapmak beni biraz üzüyor. Tabii inanç üzerinden tartışmak mümkün olmadığından tartışma kısa sürede kişiselleşiyor, atesitler bir taraf, inançlılar bir tarafa..

Herneyse , çok uzattım kusura bakmayın, diyeceğim o ki, her soruya cevap vermek- almak yerine belirli bir soru üzerinde tartışsak mesela. Bu "uzay" meselesi başlı başına bir konudur, üzerine kitaplar yazılmıştır. Ordan başlayabiliriz. Ya da başka bir yerden. Yeter ki tartıştığımız konuda " Allah yarattı öyle oldu" gibi tartışmayı sonlandıracak bir yorum gelmesin. Çünkü o noktadan sonra söylenecek bir söz kalmıyor.

Sevgi ve dostlukla

Zencefil

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Merhaba,

Ben aranızda yeniyim. Konu başlığı ilgimi çekti ama okuyunca gördüm ki benzer tartışmalardan bir farkı olmamış. Tabii bence .

.

.

.

Sevgi ve dostlukla

Zencefil

 

Sevgili zencefil-5637 ;

 

Daha Önce Sizi Forumumuz Adına Karşılamış ve Hoşgeldiniz Demiştim.

 

Şimdi İse, Kendi Başlığım Adına Sizi Karşılıyor, ve Aramıza Hoşgeldiniz Diyorum.

 

Nasılsınız Efendim ?

 

 

Size Direkt Zencefil Dersek, Kabul Edermisiniz ?

 

Başlığımız Hakkında Oluşturduğunuz Değerlendirmenize Geçecek Olursak ;

 

Ortak Tema Üzerine Mutabakat Sağlayabileceğimizi Umuyorum.

 

Yani, Aslında Söylemleriniz Oldukça Güncel ve Geçerli.

 

Bilmek ve İnanmak Kavramları, Ne Kadar Birbirinden Ayrı Kutuplarda Bulunmakta İseler,

Bilgi ve İnanç ın Kendiside Bir O Kadar Farklılık İçermektedirler.

 

Bu Bağlam da Sizinle Aynı Görüşü Paylaşıyor Olmak,

Tarafımızca Sevindirici Bir Gelişme Olarak Kabul Edilmektedir.

 

İlerleyen Zamanlarda Sizinle, Bu ve Benzeri Konularda,

Daha Bir Çok Paylaşımlarda Bulunabileceğimize Olan İnanç ve Ümidimizle,

 

Siz e Bir Kez Daha Hoşgeldiniz Demek İstiyorum.

 

Sağlıcakla ve Sevgiyle Kalın.

 

 

Saygılarımla. Doğan Gülbudak

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Geçen zaman içinde değişen hiç bir şeyin olmadığı, başlıktaki iddianın içinin tümüyle boş olduğu tekrar ortaya çıktı. Burada, sadece iddia sahibinin işine gelen sorular özen ve itina ile cevaplandırılır, işine gelmeyenler ise kendince süslenmeye çalışan anlaşılmaz cümlelerle es geçilir.

 

Örneğin "ezan okunurken niye her cümle iki kez tekrarlanır" gibi tadından yenmez bir soru sorarsanız iddia sahibini ziyadesiyle memnun eder ve cevaplamak için büyük bir iştiyak hissetmesini sağlarsınız. Bu tür sorular sorun ki cevaplansın. Zinhar akla mantığa dayalı sorular sormayınız, görmezden gelinecektir...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Geçen zaman içinde değişen hiç bir şeyin olmadığı, başlıktaki iddianın içinin tümüyle boş olduğu tekrar ortaya çıktı. Burada, sadece iddia sahibinin işine gelen sorular özen ve itina ile cevaplandırılır, işine gelmeyenler ise kendince süslenmeye çalışan anlaşılmaz cümlelerle es geçilir.

 

Örneğin "ezan okunurken niye her cümle iki kez tekrarlanır" gibi tadından yenmez bir soru sorarsanız iddia sahibini ziyadesiyle memnun eder ve cevaplamak için büyük bir iştiyak hissetmesini sağlarsınız. Bu tür sorular sorun ki cevaplansın. Zinhar akla mantığa dayalı sorular sormayınız, görmezden gelinecektir...

Yani bir ömürsün Demirefe...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sıcak karşılama için tekrar teşekkür ederim, çok naziksiniz. Zencefil diyebilirsiniz tabii, yeterli. Yalnız ben hangi konuda "aynı görüşte" olduğumuzu anlayamadım. Ben diyorum ki bilmek ve inanmak birbiriyle ayrı ve bağdaşmaz kavramlardır. Bilme ihtiyacı her türlü dogmaya karşıdır çünkü araştırmacı olmayı gerektirir, soru sormayı, sorgulamayı gerektirir. İnanmak ise adı üstünde dogmatik bir kavramdır. Ve bu nedenle inanç tartışılmaz, tartışılsa da bir yere varılmaz. Sizin bilmek ve inanmak üzerine yazdığınız iki cümleyi anlayamadım, çok muğlak olmuş ama "aynı fikirde" olmadığımız kesin. Aynı fikirde olmak zorunda değiliz sadece birbirimizi doğru bir şekilde anlayalım diye açıklama ihtiyacı hissettim.

Bir de "tarafımızca, ümidimizle vb" demişsiniz. "Siz" kaç kişisiniz?

Ben de daha pek çok paylaşımlarda bulunmayı dilerim.

Sağlıcakla kalın

Zencefil-5637

 

 

Sevgili zencefil-5637 ;

.

.

.

Saygılarımla. Doğan Gülbudak

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 3 ay sonra...

Geçen zaman içinde değişen hiç bir şeyin olmadığı, başlıktaki iddianın içinin tümüyle boş olduğu tekrar ortaya çıktı. Burada, sadece iddia sahibinin işine gelen sorular özen ve itina ile cevaplandırılır, işine gelmeyenler ise kendince süslenmeye çalışan anlaşılmaz cümlelerle es geçilir.

 

Örneğin "ezan okunurken niye her cümle iki kez tekrarlanır" gibi tadından yenmez bir soru sorarsanız iddia sahibini ziyadesiyle memnun eder ve cevaplamak için büyük bir iştiyak hissetmesini sağlarsınız. Bu tür sorular sorun ki cevaplansın. Zinhar akla mantığa dayalı sorular sormayınız, görmezden gelinecektir...

 

 

Ne kadar da haklısınız, yukarda dayının sorusunu hala yanıtlamadı arkadaş

 

Fenai efalin tecellisi Allaha isnad edilebilirmi

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 hafta sonra...

Sormaz olaydım şu soruyu.. :D

 

Geçmişi değiştirmezsiniz. Keşke anlamsız bir kelime değil ama işe yaramaz.

Atı kaptırmışsın artık, köprüden atla geçiş yok, Üsküdara Kırım üzerinden Karadenizi dolanıp hemen varıyorlar bu devirde.

Eskilerde ise bu soruyu soranın derisi yüzülürdü, capcanlı, diri iken. Zaman nasıl değiştiriyor insanı.

Çok şükür ki maymun oğluyuz, bana ne insandan.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yahu aylar oldu bekliyoruz "Fenai efalin tecellisi Allaha isnad edilebilirmi ?" sorusunun cevabını.

öyle hoş geldiniz beş gittiniz canım kardeşlerim gibi alakasız sözler yanıt olmuyor.

Nerdende sordu dayı şu soruyu.. :sweatingbullets:

Doğan abi, sorulacak kimse karıştırılacak kitaplar var heralde daha yanıt için.

Yoksa mehdiyimi bekliyosun cevap için. "bir an önce gelsede yanıtlasak ve sıyırsak bu sorudan diye....

Ne algıladıysan onu bari yazda fikrini bilelim sana ait olan.

saygılar...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • Admin

Forum üyeleri biraz da olsa bulundukları forumun özelliklerini öğrenmeliler, değil mi?

 

Aşağıdaki küçük bilgi bahsedilen üyenin iletilerinin yan tarafından alınmıştır.

 

 

 

 

 

  • birvarmışhiçyokmuş
  • Deneyimli Üye
  • bullet_black.pngbullet_black.pngbullet_black.png
  • user_add.png email_open.png
  • Grup: Yasaklanmış

 

Neden cevap veremiyormuş acaba..!

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Doğan abide Silivride demekki..yasaklı.. :D

 

Neyse,madem her soruya cevap verecek muhatabımız ifade etme özgürlüğünü yaptığı bir hatadan dolayı kayıpetmiş..

Ehhhh..Soruyu soran cevabını verecek bu durumda.. :D

Tek mevcud tek varlık ise Tanrı.. Bütün işleri işleyende ''O''.. B)

''O''ndan izinsiz yaprak kımıldamıyorsa bu olup bitenler ne..

Fenası ile güzeli ile yaşıyoruz bu alemde.. Tercih etmek elimizde.. Tercihimiz hangi yönde ise (fena yada güzel), sonuçlarıda yine bize...

Bu sonuçlar bizi götürmeli güzele güzelliğe.. fenasıda var güzelide.. bak sen neticeye, bu günkü haline.. :D 

Eskimeyen dostum İbni Meymun..safa geldin.. :clover:  :D

Not:Diyalektik Tevhid ile ilgilenenlere ÖM ile daha detaylı Bilgi verilir.. Herhangi bir dine inanıyor olmak gerekmez ayrıca.. :D

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

 

 

Fenafillahı bilmeyen bu şekilde bir giriş yapamaz Sn.FUZULİ.. :)

 

Şimdi siz anlatında biz dinleyelim Fena ile Bekayı.. :)

 

Soru yada sınama amaçlı değil teklifim..ZEVKİNİZİ bilelim..zevki bizde hissedelim.. :)

 

ZEVK hayata bakışın ve hayattan keyf almanın basamaklarından ibarettir..biz en alt zevk frekansındayız..sizin frekansınızdaki zevki ifade ederseniz bizde frekans ayarlarımızı yapabiliriz.. :)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yanlış bir intiba vermişim sn. Dayı.Fenafillahı aklımın bildiği, dilimin söylediği, elimin yazdığı kadar ruhumda bilebilseydi gönül isterdi ki.Benim maksadım da öğrenmekti, sizin frekansınızdaki seyrinizden aldığınız zevki.Benim frekanslarda bozukluk var ayarlara ihtiyaç duyar.Bulursam inşaallah doğru bir frekans ben de yapacağım bir ayar...

 

Muhabbetle...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bir şey soracağım:Fenafillah olanınız var mı?Yoksa fenafillah makamına ulaşmadan fenafillahı mı anlatırsınız?

Fenafillahı bilmeyen bu şekilde bir giriş yapamaz Sn.FUZULİ..

 

Şimdi siz anlatında biz dinleyelim Fena ile Bekayı..

 

Soru yada sınama amaçlı değil teklifim..ZEVKİNİZİ bilelim..zevki bizde hissedelim..

 

ZEVK hayata bakışın ve hayattan keyf almanın basamaklarından ibarettir..biz en alt zevk frekansındayız..sizin frekansınızdaki zevki ifade ederseniz bizde frekans ayarlarımızı yapabiliriz..

Yanlış bir intiba vermişim sn. Dayı.Fenafillahı aklımın bildiği, dilimin söylediği, elimin yazdığı kadar ruhumda bilebilseydi gönül isterdi ki.Benim maksadım da öğrenmekti, sizin frekansınızdaki seyrinizden aldığınız zevki.Benim frekanslarda bozukluk var ayarlara ihtiyaç duyar.Bulursam inşaallah doğru bir frekans ben de yapacağım bir ayar...

 

Muhabbetle...

Açın biraz daha şu konuyu biz de ucundan kıyısından bilgilenelim değerli arkadaşlar.

 

Hatta "Aklın bildiği, dilin söylediği, elinizin yazdığı kadar" olsa da yeni bir başlıkta ele alırsanız yararlı olacaktır diye düşünüyorum.

 

İkinize de saygı ve sevgilerimle :)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kıyıdan köşeden bilgilenmek adına ben de Google amcaya sordum. Tanrıya kavuşmak, ona erişmek, onda erimek, kısaca onunla buluşmak diyor "fenafillah" için.

 

Bunun en kestirme yolunu canlı bombalar biliyor galiba. Hem kendileri buluşuyor, hem de onlarca kişiyi buluşturuyorlar. Suç işlemiyorsak eğer meraklılarına şiddetle önerilir. Onun için bir şeyler yap bari.

 

İşte ona kavuşmanın en kısa yolu. Ne gerek onca zahmetler verip mertebe yükseltmeye. Üstelik fenafillahlık+şehitlik.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

 

Eskimeyen dostum İbni Meymun..safa geldin.. :clover:  :D

Not:Diyalektik Tevhid ile ilgilenenlere ÖM ile daha detaylı Bilgi verilir.. Herhangi bir dine inanıyor olmak gerekmez ayrıca.. :D

 

 

Dayı,

Sen söyledikten üç beş ay sonra da olsa buraya üye oldum sonunda. Sık görüşemediğimiz için en azından senden farklı sözler duymak buraya girince mümkün oluyor. Diyalektik tevhid diye bir şey yazmışsın. Nedir bu yaw, teki sıfırlama var mı bunun içinde?

 

Bildiğimiz tanınmış dinlerde, benim en hoşuma giden, tüm canlılar ruhsuz iken, yani yaşam için ruh gerekmezken; Mahlukattan birine kendi ruhundan üfleme ile, Adem'i ruh sahibi yaptı ise ve bu ruh ta nesilden nesile üfleme ile olmayıp üreme ile aktarılırken, ruhun da bölünerek çoğalabilme özelliğidir. Aynı canlı madde gibi, sadece ölümsüzlüğü apayrı bir özellik. :unsure: Bu nedenle beden mumyalama işinden cayıldı.

Bu da ilk üfleyenin çoğalması, sayısının artması demek. Hem de insanın kendi arzuları ile. Önceki cümleye ise dedim, senin kabullere göre ilerliyorum haaa. Bende öyle bir koşul yok. Ve bu yazdıklarımla seni haklı çıkartmaya çalışıyorum, artık bana dayının avukatı diyebilirsiniz. Yalnız bir koşul var işin başında, ruhundan üfleme şartı gibi beni gülümseten bir şey. :stuart:

 

Bu nedenle tekilin sayısının, şimdi 7 milyar olmasını gerektirir. Yalnız burada bizler eşeyli ve dolayısı ile mayoz bölünme ile oluşan canlılarız. Zigotta, oluşan ruh sanırım spermden geçme. Çünkü ruh sahibi erkek. Hıristyanlık başlangıçta kadınların ruhu olmadığını savunuyordu. Ruh sadece insanda yani erkekte vardı. Erkek insan, kadın ise erkeğin ruhunu ve bir damla menisini taşıyıp besleyen ruhsuz bir heyvan. Sonra ilk feministlerin baskısı ile kadınlar da bir ruh kazandı. Fakat erkeğe göre zayıf bir ruhtu. Yani ruhun güçlüsü ve zayıfı oluşturuldu. İslam başlangıçta bu fikri desteklerken çocuğun babadan anneye geçtiği ve bir erkeğin neslinin kurumaması için oğlu olması gerektiğini söylüyordu. Hala aynının söylüyor çünkü bilgin artsa da değiştiremezsin. Ama şimdiki insanlar kıvırmanın çeşitli yollarını buldu. Öğrenmeyip öyle bir şey isalmda yok demek, kendilerini kandırmak için yeterli. Kızı evlendiği adamın çocuğunu doğuracaktı, kızın babası neslini sürdüremeyen ebder olarak bu dünyayı terk edecekti. Bakınız kevser suresi. Sen aldırma onlara, kulluk et, kurban kes Asıl ebder sana ebder diyenlerdir, biz sana kevser şarabını vereceğiz.

 

Ama şimdi biliyoruz ki, insan bir damla meni değil bir damla meni içindeki milyonlarca spermlerden sadece bir tanesi+annenin yumurtasının ürünü. Zigot oluşursa; yumurta belli, o tek çünkü, sperm ise seçilmiş ya da, o sıradaki bir hareketin, bacağını oynatmanın, hapşırmanın, en küçük bir hareket değişiminin şansını arttırdığı milyonlarca spermden sadece biri. Rastlantı işte burada da var ve ilişkide başlıyor. Ve diğer milyonlarca ruh da, pardon sperm de o sıralarda sınavdan geçemeden yok olup cehennem riskinden kurtuluyor. Tüm bunlara göre hikayenin düzeltilmesini, ulemaya bırakıyorum. Buradaki her şeyi bilen arkadaşa Admin lütfen davetiye göndersin de cahil kalmayalım.

 

Ruh menide ruh yok; çünkü, bir süre sonra geliyor deniliyor, bu çelişik düşünceyi de ekleyip her soruya yanıt vereni yormayalım. Hadisin birinde bebeğe ruh 120. günde, diğerinde 40 gün sonra verildiğini söylemiş Hz. Muhammet. Bu da erkeğin ruhunu çocuğa aktarılmadığı anlamına gelir. Çünkü ilişki bitti, 120. gün veya 40. günü kim hesaplayıp da ilişkide bulunup ruhundan üfleyecek. Tanrının, dua dinlemek günah affetmekten daha zor ve onu daha çok meşgul eden başka işleri var demek. Çünkü bu boru değil, nane ruhu değil, insan ruhu. Cinsel ilişki dışında şimdi de tüp çocuklar çıktı bunların da takibi gerekli. Tövbe yarabbi.

Bunlara göre erkek sadece bedenin oluşmasında kaynak, ruhunun ucundan veremez. Yine nasıl olduğunu bilmediğimiz bir şekilde aynı kaynak ruh verecek. Erkek yine ebder, beden nedir ki önemli olan ruh. Sınavdan geçecek ruh. Allahın ruhu, kendi sınavından insan bedeni üzerinde geçecek. Öz eleştirinin muhteşemliğine bakın. Sonra kıyısı köşesi yakılarak cezalandırılacak. Sonsuza dek.

 

Aracılar dert etmesin, keyiflerine baksınlar, beden yok olup gidiyor zaten gözlerimizin önünde. Sınanan ve sınayan aynı.

 

Çok şükür ki meymun oğluyuz, insanın işlerine akıl sır erdiremeyen, aptal, ruhsuz ama kıllı, ve traş olmayan naaber?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.