Misafir birce Gönderi tarihi: 1 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 1 Nisan , 2008 Çok büyük krizler ve yolsuzluklar atlaktık, bu satışlar onların yanında bir hiç, en azından devletin malı devlette kalıyor, fabrikayı götürüp yunanistana taşımıyorlar ! saygılar " bu satislar onlarin yaninda bir hic" öylemi Sayin Tarafsiz... eklediklerim suana kadar sadece birkac' i daha oncasi var...dedigim gibi ara ara eklekmekteyim.. Saygilar bir' de aklima gelmisken...emin olun ki tasimazlar, yikarlar ama tasimazlar... neyse orasi yine ayri konu.. Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 5 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 5 Nisan , 2008 Bagimli bir devleti bagimsiz düsünen beyinler bagimsiz yapabilirler. Mandacilik anlayisina göre zenginlik ve refah bagimsizliktan daha önemlidir. Atatürk bu görüsü reddederken söyle diyor;""Temel ilke Türk milletinin itibarli ve serefli bir millet olarak yasamasidir.Bu ancak tam bagimsiz olmakla saglanabilir.Ne kadar zengin ve refah icinde olursa olsun bagimsizliktan yoksun bir millet medeni insanlar karsisinda bir usak olma durumundan daha ötede bir davranisa layik olamazlar."" Demekki,usak olmamanin yolu zenginlik ve refahtan degil bagimsizliktan gecmektedir. Usakliga razi olan tipler,bagimsizligi ilke edinmis olan Türk milletine sömürgelesmeyi kalkinma olarak sunmaktadirlar.Liberalizm ve onun geregi olarak yapilan özellestirmeler yeni sömürgeciligin tezahürüdür. Harvard üniversitesi Ekonomi profesörlerinden Martin L.Weitzman'in su ibret verici sözleri Türkiyemiz acisindan cok önemlidir. ""Hangi yöntemle yapilirsa yapilsin,özellestirmenin sonunda bazi karanlik kisilerin zenginlesmesi ve bazi dürüst insanlarin fakirlesmesi kacinilmazdir."" Iste Kapitalizm budur..Kapitalist sistemde pekcok gelisigüzel olaylar yasanir ve bunlarin sonucunda ortaya haketmemis kazananlar ve haketemis kaybedenler cikar.Bu konuda daha genis bilgi icin (Yilmaz Dikbas,SATILIK VATAN s,233) Ekonomik acidan daha bugüne kadar özellestirmenin dogrulugu ispatlanamamistir.Bu bir ideolojik tercihtir,Yeni mandacilik anlayisinin tercihidir.Özellestirmeyi dayatan(BABALAR GIBI SATARIZ)Özellestirmeden yararlanan,özellestirmeden elde edilen paralarin faiz olarak verildigi ülkelere nakarsak bunlarin sömürgeci ülkeler oldugunu görürüz.Özellestirmenin sömürgecilik olduguna bundan daha iyi delil olablirmi? ABD nin eski disisleri bakanlarindan JOHN FOSTER DULLES *Baris mi Savas mi* adli kitabinda söyle diyor;*Eger Bati sömürgecilik icin emrivaki yaparak direnseydi karsisinda silahli devrim hareketlerini bulacak ve yenilgisi kacinilmaz olacakti.(iSTIKLAL HARBIMIZ VE BIZIM ISTIKLAL HARBIMIZDEN ÖRNEK ALARAK ISTIKLALLERINI ELDE EDEN ÜLKELER ÖRNEKTIR.) Bati bunun farkina vardigi icin yeni bir taktik gelistirmis "Sömürge olan milletlere narisci yolla seklen bagimsizlik vermistir." Kanimizla canimizla elde ettigimiz tam bagimsizligimizi 1950 yilindan itibaren adim adim kaybederek sömürge haline düstük.Menderes,Özel ve Erdogan bu mandaci hareketin bas aktörleridir,aslinda bu hareketin icinde Demirel,Ciller ve Yilmazda vardir.Mandaci yönetimlere sahip oldugumuz icin 50 yildir ABD ve son 5 yildirda AB ARTIK BIZIM IC ISLERIMIZE HUKUKUMUZA RESMEN MÜDAHALE EDEBILMEKTEDIR.5 yildir ülkede satilmayan tek bir kurum kalmadi bunun adi Türkiyenin satilmasidir. saygilarla Alıntı
Φ TARAFSIZ Gönderi tarihi: 7 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 7 Nisan , 2008 " bu satislar onlarin yaninda bir hic" öylemi Sayin Tarafsiz... eklediklerim suana kadar sadece birkac' i daha oncasi var...dedigim gibi ara ara eklekmekteyim.. Devlet, ticareti özel kurumlar kadar iyi yapamaz, yaptığıda görülmemiştir, rekabet ve hizmet kalitesi Türkiyenin yararınadır, bu satışlar hem ekonomimizi, hemde rekabet ve hizmet kalitesini arttırıyor, ayrıca şirketler var olduğu sürece vergi alınıyor, yani satışlardan çok büyük zararlar gelmez ! işeyen işleten bir sistem yasal olarak devam etmemektedir çünkü. Ekonomiyi kanser eden çok büyük zarar vern yolsuzluklar veya hortumlamardadır, bu nedenlerden doğan zarar 200 milyar olarak tahmin edilmektedir, ve bu para bir daha geri dönmeyecektir Satışlarda ise bunun gibi zarar söz konusu bile olamaz ! Yapılacak en önemli şey yolsuzlukları önlemektir, bunun için daha çok çaba sarfedilmelidir saygılar Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 7 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 7 Nisan , 2008 Devlet, ticareti özel kurumlar kadar iyi yapamaz, yaptığıda görülmemiştir, rekabet ve hizmet kalitesi Türkiyenin yararınadır, bu satışlar hem ekonomimizi, hemde rekabet ve hizmet kalitesini arttırıyor, ayrıca şirketler var olduğu sürece vergi alınıyor, yani satışlardan çok büyük zararlar gelmez ! işeyen işleten bir sistem yasal olarak devam etmemektedir çünkü. Ekonomiyi kanser eden çok büyük zarar vern yolsuzluklar veya hortumlamardadır, bu nedenlerden doğan zarar 200 milyar olarak tahmin edilmektedir, ve bu para bir daha geri dönmeyecektir Satışlarda ise bunun gibi zarar söz konusu bile olamaz ! Yapılacak en önemli şey yolsuzlukları önlemektir, bunun için daha çok çaba sarfedilmelidir saygılar Türkiye'de özelleştirme söz konusu olunca en çok kullanılan argümanlardan birisi budur. Ve hep gelişmiş ülkeler örnek gösterilir. Peki gelişmiş ülkelere baktığımızda ? Göreceğimiz manzara; gelişmiş ülkelerin tümünde enerji piyasası devletin tekelindedir. Enerji sanayinde devlet kuruluşlarının ağırlı vardır. Peki Türkiye'deki özelleştirme süreci? Enerji piyasasında faaliyet gösteren kamu şirketleri yabancı sermayeye satılmaktadır. Artı genel olarak tüm dünyada enerji sektörünün devletleştirilmesi eğilimi vardır. Fransız devlet şirketi Gaz De France , Suez ile ortak olarak dünyanın 4. büyük enerji şirketi oldu. Peki bu süreçte Türkiye'de ne yapıldı? Tüpraş, Poaş özelleştirildi. Botaş, Tedas "babalar gibi satılacaklar" listesinde ön sırada. Efendim devlet özel şirketler kadar iyi yapamaz, rekabet vs gibi masallar artık pek açıklamıyor bu durumu. Dünyanın en gelişmiş (özellikle piyasa ekonomisinin lider ülkeleri) ülkeleri enerji sektöründe devlet şirketlerinin ağırlığından vazgeçmezken, Türkiye'de enerji sektörünün yabancı şirketlere satışla özelleştirilmesini nasıl açıklayacağız ? Bu argümanla mı? Aynı şey bankalar içinde söyleniyordu. Özel bankaların halini gördük 2001 yılında. İçi boşaltılan özel bankaların devleti uğrattığı zarara değinme ihtiyacı hissetmiyorum. Kamu kuruluşlarında yolsuzluğun önüne geçmenin yolu o kuruluşu kapatmak ya da satmak mı? Tekel'in özelleştirilmesi gibi. Dev bir kuruluşu, arazi ve gayrimenkullerinin toplam değerinin altında bir fiyata satmak akıl işi mi? Satılanlar Türkiye'nin en çok gelir elde eden kuruluşları, hem direk gelirleri hemde istihdam etkileriyle yerleri zor doldurulur kuruluşlar. Alıntı
Φ TARAFSIZ Gönderi tarihi: 7 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 7 Nisan , 2008 Peki Türkiye'deki özelleştirme süreci? Enerji piyasasında faaliyet gösteren kamu şirketleri yabancı sermayeye satılmaktadır. Türkiyenin enerjisi mi varki kendi kendini yönetsin, devletin enerji faaliyetlerine ayıracak bütçesi yok, Türk şirketlerininde enerji faaliyetlerine katılacak bütçesi yok ! Mecburen bu yabancı sermayeye bırakılıyor Tabiki bu durum hoş değil ama durumumuz ortada Satılanlar Türkiye'nin en çok gelir elde eden kuruluşları, hem direk gelirleri hemde istihdam etkileriyle yerleri zor doldurulur kuruluşlar. Ben bu kuruluşların devletin elindeyken önemli gelirler elde ettiklerini hatırlamıyorum ! Ayrıca Türkiye ekonomisi ile diğer gelişmiş devletleri karşılaştırmayınız, bizim ekonomizi rayına oturmamız gerekiyor bunun için özelleştirme veya satışlara ihtiyacımız var ! Rayına otrumuş bir ekonomide tabiki devletler özelliştirmede daha muhafazakar davranır çünkü bizim kadar ihtiyaçları olmaz, bizimkisi kadar öneml bir katkısı olmaz onlar için ! saygılar Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 7 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 7 Nisan , 2008 Türkiyenin enerjisi mi varki kendi kendini yönetsin, devletin enerji faaliyetlerine ayıracak bütçesi yok, Türk şirketlerininde enerji faaliyetlerine katılacak bütçesi yok ! Mecburen bu yabancı sermayeye bırakılıyor Tabiki bu durum hoş değil ama durumumuz ortada Arkadaşım sen başka bir ülkede mi yaşıyorsun. Türkiye elektirik ithal eden değil ihraç eden bir ülkedir. TEDAŞ başka bir ülkenin mi kuruluşu? Başka bir ülkenin elektiriğini mi satıyor. Bana TEDAŞ'ın özelleştirilmesine bir tane mantıklı gerekçe söyle. Türkiye'nin elektiriğimi yok. Fransa'nın dev enerji ve maden kaynaları mı var ? Avrupa maden kısırıdır. Kendisine ait enerji kaynakları yoktur. Ama enerjide devlet şirketlerinin ağırlığı vardır. Enerji piyasasının yabancı şirketlerin elinde olduğu ülkeler ise açlık sınırında yaşıyan ülkelerdir. Dolayısıyla bu masalı gelişmek için batı standartlarına oturtmak için gibi kılıflarla süslemek anlamsız. Dünya ortada. Ben bu kuruluşların devletin elindeyken önemli gelirler elde ettiklerini hatırlamıyorum ! Ayrıca Türkiye ekonomisi ile diğer gelişmiş devletleri karşılaştırmayınız, bizim ekonomizi rayına oturmamız gerekiyor bunun için özelleştirme veya satışlara ihtiyacımız var ! Rayına otrumuş bir ekonomide tabiki devletler özelliştirmede daha muhafazakar davranır çünkü bizim kadar ihtiyaçları olmaz, bizimkisi kadar öneml bir katkısı olmaz onlar için ! saygılar Hangi kuruluşların devlet elindeyken önemli gelirler elde ettiğini hatırlamıyorsun. TEKEL'in mi? Telekom'un mu, THY 'nin mi? Bunlar darphane gibi para basan kuruluşlardı. Bana özelleştirme yoluyla ekonomisini rayına oturtan bir tane gelişmekte olan ülke söylesene. Bir tane. Yoksa gelişmekte olan ülkeler kamulaştırma yaparak mı güçleniyor ? Dünyanın ilk üç enerji devi olan şirketi Saudi Aramco Gazprom İran Ulusal Petrol Şirketi. Üçüde devlet şirketi. Yok efendim devlet özel şirketler gibi iyi ticaret yapamazmış. Bilmem ne. Öyle ya gelişmiş ülkeler, batı ülkeleri bilmiyorlar bunu. O yüzden enerji şirketlerinde devlet ağırlığı var. Türkiye elektirik enerjisinde dışa bağımlı olmayan dışarıya elektirik satan bir ülkedir. Ama şimdi ülkenin Elektirik Tekeli özelleştiriliyor. Buna mantık kılıfı geçirmek için kahvehane geyikleri yetersizdir. Alıntı
Φ Efendi Türkler Gönderi tarihi: 7 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 7 Nisan , 2008 Türkiyenin enerjisi mi varki kendi kendini yönetsin, devletin enerji faaliyetlerine ayıracak bütçesi yok, Türk şirketlerininde enerji faaliyetlerine katılacak bütçesi yok ! Mecburen bu yabancı sermayeye bırakılıyor Tabiki bu durum hoş değil ama durumumuz ortada Ben bu kuruluşların devletin elindeyken önemli gelirler elde ettiklerini hatırlamıyorum ! Ayrıca Türkiye ekonomisi ile diğer gelişmiş devletleri karşılaştırmayınız, bizim ekonomizi rayına oturmamız gerekiyor bunun için özelleştirme veya satışlara ihtiyacımız var ! Rayına otrumuş bir ekonomide tabiki devletler özelliştirmede daha muhafazakar davranır çünkü bizim kadar ihtiyaçları olmaz, bizimkisi kadar öneml bir katkısı olmaz onlar için ! saygılar ya Sayin TARAFSIZ şu Dinimizide özelliştirsek hani diyorum senin deyiminle rayına oturmazmi... Efendi Türkler Alıntı
Misafir birce Gönderi tarihi: 7 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 7 Nisan , 2008 bittigini saniyor iseniz yaniliyorsunuz..önceden ekledigimden ve bugün ekledigimden haric bu sekil de daha 17 tane var... bu arada belirtmek isterim ki..eksigi vardir fazlasi yoktur.. Saygilar Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 7 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 7 Nisan , 2008 Eger birisi son 5 yilda Türkiyenin satisa cikarildigini inkar ediyorsa,bundan dahada önemlisi,Türkiyenin hangi enerji kaynagi var diyorsa,Devlet elindeki kuruluslarin kar ettigini hatirlamiyorum diyorsa bu kisi tarafsiz degildir,taraflidir hemde Türkiyenin satisa cikarilmasindan mutludur.Bugün iktidar disindaki onlarinda hepsi degil,hemen herkesin birlestigi ortak nokta Türkiyenin satisa cikarildigi ve sömürgelestirildigidir,bu sürec 1950 DP ILE BASLAMIS VE AKP ile ZIRVEYE TIRMANMANMAKTADIR.Eger hala herkesin birlestigi bu nokta bile bile inkar ediliyorsa inkar edenlerin iktidar yanlisi oldugu süphe götürmez. saygilarla Alıntı
Φ TARAFSIZ Gönderi tarihi: 7 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 7 Nisan , 2008 Bana TEDAŞ'ın özelleştirilmesine bir tane mantıklı gerekçe söyle. para ! Hangi kuruluşların devlet elindeyken önemli gelirler elde ettiğini hatırlamıyorsun. TEKEL'in mi? Telekom'un mu, THY 'nin mi? Bunlar darphane gibi para basan kuruluşlardı. THY o kadar kardaydıki kurban derilerine muhtaçtı Tekel o kadar kardaydıki sürekli vergileri arttırıldı Telekom o kadar kardaydıki ADSL ve Telefon hizmetini sürekli yenilediler ve çok kaliteli hizmet sundular, fiber optik kablo ağı kurdular 5 yıl öncesine kadar Dünyanın ilk üç enerji devi olan şirketi Saudi Aramco Gazprom İran Ulusal Petrol Şirketi. Üçüde devlet şirketi. Türkiyenin bütün dünyanın peşinden koşacak enerjisi mi varki devlet yönetsin ? enerjimisi işleyecek gücümüz paramız bile yok ! Türkiye elektirik enerjisinde dışa bağımlı olmayan dışarıya elektirik satan bir ülkedir. Ama şimdi ülkenin Elektirik Tekeli özelleştiriliyor. Türkiye elektrik enerjisinde dışa bağımlı değildir evet doğru, güncel olarakta değişen bir durumumuz yok ! Ama bir çok ülkeye büyük oranda elektrik satacak durumuda yok, hatta yakın zamanda elektirik satacak durumumuzunda olmayacağını sanıyorum kuraklıktan dolayı ! saygılar bu sekil de daha 17 tane var... bu arada belirtmek isterim ki..eksigi vardir fazlasi yoktur.. sizde satmadan para kazanabileceğimizi sanıyorsanız yanılıyorsunuz, varsa bir yönteminiz bizede söyleyin Türkiye birdenbire süper güç olsun ! saygılar ya Sayin TARAFSIZ şu Dinimizide özelliştirsek hani diyorum senin deyiminle rayına oturmazmi... Oturmaz ! saygılar Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 7 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 7 Nisan , 2008 para ! THY o kadar kardaydıki kurban derilerine muhtaçtı Tekel o kadar kardaydıki sürekli vergileri arttırıldı Telekom o kadar kardaydıki ADSL ve Telefon hizmetini sürekli yenilediler ve çok kaliteli hizmet sundular, fiber optik kablo ağı kurdular 5 yıl öncesine kadar Türk Hava Kurumu ile Türk Hava Yolları farklı kurumlardır. Türk Hava Kurumu'nun faaliyetleriyle Türk Hava Yolları'nın faaliyetleri farklı faaliyetlerdir. Kurban derilerini toplayan THY değil THK'dır. 1994 . Ocak 'ta kayıtlı sermaye 6 Trilyon TL oldu. . Temmuz 'da New York seferlerimiz direkt yapılmaya başlandı. . Temmuz 'da, 3. A-340-300 filoya katıldı. . Ekim 'de DC-9 'lar filodan çıktı. . Kasım 'da çıkarılmış sermaye 5,5 Trilyon TL oldu. 1995 . Şubat 'ta, A-310-318 'lerde First Class uygulaması başlatıldı. . Mart 'ta kayıtlı sermaye 10 Trilyon TL oldu. . Temmuz, Eylül, Kasım aylarında B-727-200 uçaklarımızın 3 adedi kargoya dönüştürüldü. 1996 . RJ-70 'ler filoya katıldı. . 4 Nisan 'da 4 adet B-727-200 uçağı filodan çıktı. . 4. A-340-300 uçağı filoya katıldı. . Mayıs 'da çıkarılmış sermaye 10 Trilyon TL oldu. . Aralık 'da kayıtlı sermaye 50 Trilyon TL oldu. 1997 . 5. A-340-300 uçağı filoya katıldı. . 31 Ekim 'de Japon Havayolları ile İstanbul-Osaka-İstanbul hattında Block Space anlaşması yapıldı. 1998 The Qualiflyer Group. Mart sonunda Austrian Airlines ile İstanbul, Ankara ve İzmir 'den Viyana 'ya olan uçuşlarda Block Space anlaşması yapıldı . 30 mart tarihi itibariyle Avrupa 'nın 5 büyük havayolu ile "The Qualiflyer Group" adı altında yeni bir işbirliğine girildi . Haziran 'da çıkarılmış sermaye 30 Trilyon TL oldu . Swissair ile Ağustos ayında İstanbul 'dan Zürih, Cenevre ve Basel 'e, İzmir 'den Zürih 'e olan uçuşlarda Block Space anlaşması yapıldı . Ekim 'de Hırvatistan Havayolları ile İstanbul-Zagrep-İstanbul hattında Block Space anlaşması yapıldı . Kasım 'da Japon Havayolları ile İstanbul-Tokyo-İstanbul hattında Block Space anlaşması yapıldı . Kasım 'da 26 adet yeni nesil B-737-800 'lerden ilk 6 'sı filomuza katıldı 1999 . 9 adet B-737-800 uçağı filomuza katıldı . Ocak 'ta, II. Bakım üssü kullanıma açıldı . Nisan 'da, ortaklığımız 'ın tüm seferlerinde sigara içme yasağı konuldu . 6. Airbus A-340-300 uçağı filomuza katıldı . Eylül 'de Malezya Havayolları ile İstanbul-Kualalumpur-İstanbul hattında Code Share anlaşması yapıldı . Kasım 'da, kayıtlı sermaye 175 Trilyon TL 'ye yükseltildi 2000 . 7 adet B-737-800 uçağı filomuza katıldı Hostes. Mart ayı sonunda Avusturya Hhavayolları ile olan Code Share anlaşması sona erdi . Nisan 'da 7. A-340-300 uçağı filomuza katıldı . Mayıs 'da Asiana Airlines ile İstanbul-Seul-İstanbul hattında Block Space anlaşması yapıldı . Eylül 'de olimpiyat oyunları nedeniyle Sydney 'e ilk ticari uçuş yapıldı . Ekim 'de; Şubat ayı sonunda American Airlines ile imzalanmış olan ve New York, Miami ve Şikago noktalarından 10 ABD iç hat noktasına bağlantı sağlayan Code Share uçuşları yapılmaya başlandı. . Ekim 'de yeni Frequent Flyer programımız Miles&Miles başladı. . Ekim ayında Malezya Havayolları ile yapılan Code Share anlaşması sona erdi. . 29 Ekim 'den itibaren * Cathay Pacific Havayolları ile İstanbul-Hong Kong-İstanbul hattında Block Space anlaşması * Polonya Havayolları ile İstanbul-Varşova-İstanbul hattında Code Share anlaşması * Çek Havayolları ile İstanbul-Prag-İstanbul hattında Code Share anlaşması başladı 2001 . 2 adet B-737-800 uçağı filomuza katıldı . 6 adet A-310-200 uçağı İran Air'e satıldı . Sunexpress ile Antalya-Frankfurt-Antalya hattında Code Share Anlaşması yapıldı. . 29 Ocak'tan itibaren Sabiha Gökçen Hava Alanı'ndan Ankara'ya seferler başladı . Rezervasyon Çağrı Merkezi ( 444 0 THY / 444 0 849 ) uygulaması başladı 2002 . 2 adet B-737-800 uçağı filomuza katıldı . Priştina hattı açıldı 2003 Kabin Ekibi . 29 Mart 2003 tarihinde Johannesburg-Cape Town hattı kapatıldı. . 18 Eylül 2003 tarihinde Yeni Delhi hattı açıldı. . 17 Ekim 2003'de Sivas hattı açıldı. . 2 Ekim 2003'de İzmir-Adana-İzmir seferleri başladı. . Ortaklığımız ile Air India (AI) arasında akdedilen "code share" anlaşması çerçevesinde 3 Kasım 2003 tarihi itibariyle İstanbul-Yeni Delhi-İstanbul hattında Ortaklığımız seferleri Air India ile ortak icra edilmeye başlandı. . "Elektronik Bilet" yani "Biletsiz Seyahat" uygulaması 9 Aralık Salı günü uçucu ekip görev pasları ile başlatıldı. 2004 Business İkram. THY uçaklarda kalp elektrosok (Defibrillatör) cihazı bulundurmaya başladı. . Eylül ayında Boeing, Türk Hava Yolları Teknik Bakım Merkezi’yle 10 yıllık uçak bakım anlaşması imzaladı. . Honerwell firması,dünyada ilk defa acfm56-7b uçak motorlarının Yakıt Komponentleri için Ortaklığımız Bakım Merkezi’ni Yetkili Tamir ve Bakım Merkezi olarak ilan etmiştir. . Eylül ayında Türk Hava Yolları ,yolcularının görüş ve şikayetlerini iletebilecekleri ‘Müşteri İlişkileri Online Hizmet Servisi’ni ,www.turkishairlines.com.tr adresinde hizmete açtı. . Aralık ayında Avrupa Havayolları Birliği’nin açıkladığı Tüketici Raporuna göre; THY’nin, "uçakların zamanında kalkışı" ve en az kayıp bagaj olayıyla karşılaşılan tüm Avrupadaki şirketler arasında ikinci olduğu belirtilmiştir. . 2004 yılında yaklaşık 110 milyon YTL (110 Trilyon TL) vergi öncesi kar elde edildi. 2005 . 14-18 Şubat tarihleri arasında tamamlanan ABD Federal Havacılık Otoritesi’nin (FAA) yıllık denetim raporuna göre, THY Bakım Merkezi'nin birçok atölye ve birimi sıfır (0) hatalı bulundu. . 27 Mart tarihinde Kazablanka hattı açıldı. . 18 Nisan tarihinde Doç. Dr. Temel Kotil, THY yönetimine girdi. . THY, 30 Nisan 2005 tarihinden itibaren İstanbul'un Anadolu yakasında bulunan Sabiha Gökçen Havaalanı'ndan uçuşlara başladı. . 07 Haziran'da Lisbon hattı açıldı. . Türk Hava Yolları, 14 Haziran tarihinde İstanbul ve Antalya’dan Londra’da Stansted Havaalanına karşılıklı olarak seferlere başladı. . 21 Haziran’da Oslo hattı açıldı. . Ortaklığımız, 2005 yılının ilk altı ayında 27,5 milyon YTL vergi öncesi kâr elde etti. . 19 Ekim Astana hattı açıldı. . Dünya Havcılık Otoritesi JAA MAST Türkiye'de yaptığı ‘Uçuş Güvenliği İncelemesinde’, THY’ye “Teknik Bakım ve Onarımda en yüksek performansla faaliyet gösteriyor” raporu verdi. . Türk Hava Yolları, 1 Kasım’dan itibaren uyguladığı yeni modelle yolcularını farklı fiyat alternatifleri sunmaya başladı. . Kasım ayında 59 Yeni Uçakla Filosunu Genişleten THY, 23 Yeni Dış Hattı açma kararı alındı. . 28 Kasım’da, THY HABOM A.Ş., THY TEKNİK A.Ş. ve THY EĞİTİM A.Ş.’nin kurulması kararı alındı. . 15 Aralık’ta Türk Hava Yolları’nın Airbus ve Boeing’den satın aldığı 59 adet uçaktan ilk üçü olan yeni nesil Boeing 737-800, Airbus A320 ve Türkiye'nin ilk Airbus A330’u filoya katılmıştır. . 59 adet uçak siparişi verilmiştir. 2006 . 16 Ocak’ta Ljubljana hattı açıldı. . 22 Ocak’ta Abu Dhabi hattı açıldı. . 26 Ocak’ta Duşanbe hattı açıldı. . 03 Şubat’ta Rostov hattı açıldı. . 03 Şubat’ta Sanaa hattı açıldı. . 07 Şubat’ta Donetsk hattı açıldı. . 15 Şubat’ta Tebriz hattı açıldı. . 28 Şubat’ta Kazan hattı açıldı. . 13 Mart’ta Belgrad hattı açıldı. . 15 Mart’ta St Petersburg hattı açıldı. . 19 Mart’ta Helsinki hattı açıldı. . 24 Mart’ta Muskat (Doha bağlantılı) hattı açıldı. . 24 Mart’ta Doha (Muskat bağlantılı) hattı açıldı. . 31 Mart’ta Venedik hattı açıldı. . 07 Nisan’da Dublin hattı açıldı. . 19 Nisan’da Riga hattı açıldı. . 22 Nisan’da Addisababa (Hartum bağlantılı) hattı açıldı. . 22 Nisan’da Sudan Hartum (Addisababa bağlantılı) hattı açıldı. . 26 Nisan’da Ekaterinburg hattı açıldı. . 28 Nisan’da Dneprepetrovsk hattı açıldı. . Nisan’da THY, havacılık emniyeti standartı olan IOSA Programı denetimini başarıyla geçerek Türkiye’deki ilk “IOSA OPERATÖRÜ” oldu thy.com Her yıl sermayesini ve karını katlayan bir şirket. Türkiyenin bütün dünyanın peşinden koşacak enerjisi mi varki devlet yönetsin ? enerjimisi işleyecek gücümüz paramız bile yok ! Avrupa ülkelerinin hiçbirinin muteber madenleri ve enerji kaynakları yoktur. Avrupa enerjide tamamen dışa bağımlıdır. Ancak enerji sektöründe devlet şirketlerinin ağırlığı vardır. Türkiye zengin enerji kaynaklarına sahiptir. Bunları işleten TEDAŞ gibi güçlü kuruluşları vardır. Oysa enerji piyasası yabancılara satılmaktadır. sizde satmadan para kazanabileceğimizi sanıyorsanız yanılıyorsunuz, varsa bir yönteminiz bizede söyleyin Türkiye birdenbire süper güç olsun ! sende bize enerji piyasasını yabancı şirketlere satarak zenginleşen bir tane ülke söylesene. Bir tane olsun yeter. Alıntı
Misafir birce Gönderi tarihi: 16 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 16 Nisan , 2008 Sira simdi.... ~~~~~~~~ IGDAŞ ve IDO da satışta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, belediyeye bağlı şirketlerden İstanbul Gaz Dağıtım A.Ş (İGDAŞ) ve İstanbul Deniz Otobüsleri A.Ş’nin (İDO) satışı için hazırlık yaptıklarını ve 10 milyar dolar gelir beklediklerini bildirdi. Topbaş, İGDAŞ ve İDO’nun satışıyla ilgili sorular üzerine, ilk aşamada İGDAŞ’ın satışı için hazırlık yaptıklarını, ona paralel olarak İDO’nun satışını düşündüklerini, diğer şirketleri de halka açma şeklinde özelleştireceklerini kaydetti. Topbaş, bu şirketlerin hangi oranda satılacağına henüz karar vermediklerini belirterek, şöyle konuştu: "Bunların yüzde 100’ü mü, yüzde 60–70’i mi satılacak, onları değerlendireceğim ama en az bir 10 milyar dolar almak istiyorum. 10 milyar dolar aldığım takdirde, bir dahaki döneme İstanbul’da takriben inşaatı devam edenlerin dışında 100–150 kilometrelik metro hattının yapımına başlayabiliriz Alıntı
Misafir birce Gönderi tarihi: 8 Mayıs , 2008 Gönderi tarihi: 8 Mayıs , 2008 Türk ekonomisi Araplaşıyor Türk Sanayici ve İşadamları Vakfı Başkanı Veli Sarıtoprak: Türkiye’nin verimli ve stratejik önemi olan fabrika ve şirketleri Arap sermayesinin eline geçiyor SON dönemde Arap sermayesinin Türkiye’ye yönelik atağına, Türk işadamları tepki gösterdi. Sabah-ATV satışının yüzde 25’inin Katar’lı bir şirkete yapılmasının ardından, önümüzdeki günlerde, otomotiv, gayrimenkul, tekstil gibi birçok sektörde yatırım yapmak amacıyla Türkiye’ye gelecek Körfez iş adamları grubu, ‘Türk ekonomisi Araplaşıyor’ yorumlarına neden oldu. Yabancı yatırımcının, komple yeni bir yatırım yapmaya gelmediğinin altını çizen Türk Sanayici ve İşadamları Vakfı (TÜSİAV) Başkanı Veli Sarıtoprak, "Ortada bir yatırım yok. Piyasası hazır olan, kârlı ve ileri teknolojiye sahip şirketlerimizi satın alıyorlar. Türkiye’nin verimli ve stratejik önemi olan fabrika ve şirketleri yavaş yavaş Arap sermayesinin ellerine geçiyor" diye konuştu. Yatırımcıların ellerindeki imkanları üretime yönlendirmediğini ve istihdam sağlamadığını belirten Sarıtoprak, "Türkiye bu konuda kritik bir eşikte. Bizim ekonomik dengelerimizi kendi lehlerine çeviriyorlar ve Türk ekonomisi Araplaşıyor" uyarısında bulundu. ‘Yerli yatırımcı bitiriliyor’ "Bugüne kadar doğrudan üretim yapan yatırımcı çok az. Yabancı parasıyla para kazanıp gidiyor" diyen İç Anadolu Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu (İÇASİDEF) Başkanı Mehmet Akyürek ise bu durumun Türk işadamlarını zarara soktuğunu kaydetti. Akyürek, "Aynı alanda iş yapılacaksa Türk yatırımcı baştan kaybediyor. Çünkü eğer yabancı sermaye, Türk yatırımcının yaptığı işleri de yapıyorsa onlara ayrıca kolaylıklar tanınıyor" diye konuştu. İÇASİDEF Başkanı, "Her şeye rağmen yabancı yatırımcı gelsin" anlayışının yerli yatırımcıyı bitirdiğini vurgulayarak, Türkiye’nin özellikle Arap sermayesi için cennet haline geldiğini belirtti. Mehmet Akyürek istihdam oranlarına da dikkat çekerek, "Hizmet sektöründe istihdam artışı var. Üretim ve kamuda ise istihdam düşüşü var. Çünkü bu ülkenin vatandaşı, onların fabrikalarında çalışır hale getirildi" ifadesini kullandı. Akyürek şöyle konuştu: "Yabancı yatırımcı kendisine rakip olarak gördüğü firmaları satın alarak kapatıyor ve kendisine tekel oluşturuyor. Yakında, uluslararası anlaşmalar doğrultusunda bütün finans anlaşmaları, tahkim yasası, yabancı yatırımcıya kolaylık sağlayacak şekilde değiştirilecek. Türk sanayicisi ve üreticisi bitecek." Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 14 Mayıs , 2008 Gönderi tarihi: 14 Mayıs , 2008 Türkiye-Suriye sinir bölgesindeki mayinli araziyi mayinlardan temizlemek icin TBMM de görüsülmesi icin hazirlanan IHALE YASA TASARISI CHP-MHP ve TSK nin tepkileriyle karsilasti. Yasa tasarisina karsi cikilmasinin ve TSK nin duydugu rahatsizligin nedeni,eger bu ihale yasasi meclisten gecerse Mayin temizleme ihalaesine yabanci sirketlerinde katilabilecegidir.Düsünün ki bir mayin temizleme ihalesi aciliyor ve bu ihaleye yabanci ülkelerdende katilimlar oluyor.Asil önemli olan ise ihalaeyi kazanan sirketin bu araziyi 44 yil boyunca isletme hakkinida elde edecegidir.Yani siz kendi sinirlariniz icersindeki bir araziyi 44 yilligina gerektiginde yabanci bir devletin sirketine devretmekten rahatsiz olmuyorsunuz ki bu arazi Türkiye'nin güvenligi acisindan o kadat büyük bir önem tasimasina ragmen bu ihaleye yabancilarin katilmasinda bir sakinca görmemektesiniz. Dünyanin hicbir ülkesinde sinirlar yabancilara birakilmaz,devletin denetimi ve kontrolü altindadir,o ülkenin silahli kuvvetleri sinirlarin güvenligini saglar,hal böyle iken AKP iktidarinin bu kadar yabanci meraklisi sevdalisi olmasi pek ilginc olmuyormu,hadi kisisel olarak belki yabancilari cok sevmekteler olabilir ama bu devlet onlarin kisisel devletleri degildir. saygilarla Alıntı
Misafir birce Gönderi tarihi: 19 Haziran , 2008 Gönderi tarihi: 19 Haziran , 2008 İstanbul Boğazı'nın önemli bir bölümü dahil, askerî bölgeler de yabancılara satılabilecek ANKARA -ANKA- TBMM Genel Kurulu’nda AKP’lilerin, önergesiyle gündeme getirilen ve askeri bölgeler ile özel güvenlik bölgelerindeki mülklerin de yabancılara satışı öngören düzenlemeye, Adalet Komisyonu’nda Genelkurmay Başkanlığı müdahale etti. Genelkurmay’ın müdahalesi üzerine, AKP’nin verdiği önergeyle, askeri yasak bölgeleri ile stratejik bölgelerdeki mal edinimleri Genelkurmay Başkanlığı'nın iznine bağlanırken, AKP’lilerin oylarıyla özel güvenlik bölgelerindeki taşınmaz edinimlerinin taşınmazın bulunduğu yerdeki valiliğin iznine tâbî olması kabul edildi. CHP’li İsa Gök, bu özel güvenlik bölgelerinin kapsamına, İstanbul Boğazının önemli bir bölümü ile baraj ve santrallerin de girdiğini söyleyerek tepki gösterirken, CHP’liler bu düzenlemenin de Anayasa Mahkemesi’nden döneceğini söylediler. TBMM Adalet Komisyonu, Ahmet İyimaya başkanlığında toplanarak, yabancılara mülk satışını öngören, Tapu Kanunu’nun 2. maddesi yeniden ele aldı. Genel Kurul’da, geçen hafta görüşmeleri devam ederken, "Yabancılara Mülk Satışını Yeniden Düzenleyen Tapu Kanununda Değişiklik Yapan Kanun Tasarısına verilen önergeyle, Anayasa Mahkemesi’nin, doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanununda, yabancı yatırımcıların taşınmaz edinimini düzenleyen maddesini iptal kararı doğrultusunda düzenlemeye gidilmek istenmiş, ancak muhalefet partileri buna karşı çıkmıştı. Bunun üzerine söz konusu düzenlemenin Adalet Komisyonu’nda yeniden görüşülmesi benimsenmişti. Komisyon toplantısında, askeri alanlardaki mülk satışının sınırını genişleten düzenlemede öngörülen izin yetkisinin valilikten alınarak Milli Savunma Bakanlığı’na verilmesi benimsendi. Özel bölgelerdeki mülk satışının izni ise valilik yetkisine bırakıldı. Askerî alanlarda bulunan mülk satışına valilik izni, Genelkurmay temsilcisi ve muhalefet milletvekillerinin müdahaleleriyle engellendi. AKP milletvekillerinin de destek vermesi üzerine Askeri bölgelerdeki mülklerin yabancılara satışında Genelkurmay ve Milli Savunma Bakanlığı yetkili olacak. Yine Genelkurmay Başkanlığı temsilcisinin müdahalesiyle, CHP ile MHP’nin verdiği ortak önergeye AKP'lilerin de oy vermesiyle, "Türkiye’de taşınmaz rehni tesisinde, hisseleri menkul kıymet borsalarında işlem gören şirketlerin ediniminde ve kanuni miras yoluyla gerçekleşen intikallerde kayıt ve sınırlamalar aranmaz" şeklindeki düzenleme maddeden çıkarıldı. -SINIRLAMA SADECE TÜRKİYE’DE VAR- Komisyona Hükümet adına katılan Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, yabancılara mülk satışındaki sınırlamanın sadece Türkiye’de uygulandığını belirterek, AB ülkelerinde ise yabancının mülk almak için sadece adres bildirmesinin yeterli olduğunu söyledi. Şimşek, dünyanın her yerinde yabancı yatırımcıların çekilmesi için yarış yapıldığına dikkat çekerek, "Dışarda, Türkiye’de uygulanan sınırlama yok. Esas olan yerli olsun yabancı olsun, şirketlerin önünü açmak. AB müktesebatı açısından yabancılara mülk satışı herkese yapılmalı, bu benim tercihim" dedi. Şimşek, sözleriyle muhalefetin tepkisini çekti. CHP Mersin Milletvekili İsa Gök, bu düzenlemenin Yabancı Yatırımlar Kanunu’nda yapılması gerektiğini savunarak, bu düzenleme yabancılara mülk satışında sınırlamaları kaldırıyor" diye tepki gösterdi. CHP Afyonkarahisar Milletvekili Halil Ünlütepe de bu düzenlemenin Tapu Kanunu içerisinde getirilmesine tepki gösterdi. Bakan Şimşek’in, bu yöndeki baskılarını da eleştiren Ünlütepe, "Bu iş yasama işidir. Hükümetin karışmasını yadırgıyorum. Eğer sizi rahatlatacaksa yabancılara topraklarımızı satın" dedi. MHP Kırşehir Milletvekili Metin Çobanoğlu ise, Türkiye’yi ilgilendiren her konuda hükümet üyelerinin AB’yi gerekçe göstermelerini eleştirerek, "Sanki yabancılara toprak satmazsak bizi üye yapmayacaklar. Zaten bizi almayacaklar" diye konuştu. -"GENELKURMAY’IN ÖNERGESİ"- Bu arada, Genelkurmay yetkilisinin uyarılarıyla hazırlanan önergeler komisyonda benimsendi. Komisyon Başkanı İyimaya'nın AKP ile CHP ve MHP’nin önergelerini oylamaya sunarken, sık sık, "Genelkurmay'ın önerisiyle hazırlanan önerge" ve "Genelkurmay'ın önergesi" ifadelerini kullanması komisyonda tebessümlere yol açtı. Öte yandan; Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, yabancı yatırımcıların taşınmaz edinmesine yönelik yapılan düzenlemedeki amacın, "cari açığın finansmanı için toprak satmak olmadığını" belirterek, böyle bir politika ve anlayışlarının bulunmadığını" söyledi. TBMM Adalet Komisyonunda, Genel Kurulda görüşülen Tapu Kanununda değişiklik yapan tasarıya eklenen ancak, komisyonca geri çekilen madde üzerindeki görüşmeler tartışmalı geçti. Komisyona düzenlemeyle ilgili bilgi veren Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanununun, yabancı yatırımcıların taşınmaz edinimini düzenleyen maddesinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiğini anımsatarak, iptal gerekçesi doğrultusunda düzenleme yapıldığını belirtti. Yabancı yatırımcılara, taşınmaz edinmeleriyle ilgili sınırlama getirilmesinin "zor" bir konu olduğunu, iyi değerlendirilmesi gerektiğini anlatan Şimşek, Türkiye'de iş, aş üreten, istihdam sahası açan, Türkiye'nin ihracat kapasitesi arttıran birçok firma bulunduğunu anımsattı. Mehmet Şimşek, "Dünyada herkes, şu anda yabancı yatırımları çekmek için yarışıyor. Bugün bir çok ülkede araziyi bedava veriyorlar, Çin de dahil olmak üzere. Dolayısıyla dışarda bir sınırlama yok. AB müktesebatına uygunluk açısından da öyle" diye konuştu. Alıntı
Φ FUZULİ Gönderi tarihi: 20 Haziran , 2008 Gönderi tarihi: 20 Haziran , 2008 Vakalar aşikar.Bu alandaki yapılanların hissettirdiği niyetler hususnda farklı görüşler var doğal olarak.Peki bir soru soracağım:Yaşadığımız ekonomik bunalımdan kurtulma adına devletin tekelinde olan özellikle zarar eden(Zarar etmeyenleri hariç tutalım...) ve bir türlü bunun önüne geçilemeyen müesseselerle ilgili ve ekonominin yaşanılan küresel ekonomik şartlarında ne yapılabilirdi?Özelleştirme olsun mu olmasın mı?Olursa yabancı sermaye buna dahil olsun mu olmasın mı?Akp'yi bu şekilde görüyoruz ve eleştiriyoruz diyelim buna mukabil karşı bir yöntemi olan felsefesi çalışması olan var mı?Şu an sadece ve sadece eleştirileri duyuyoruz partilerden ve de vatandaşımızdan.Biri ben şunu yaparım desin de dinleyelim.Bu arada bu halden bizi hemen kurtaracak cümleler cümle kuran herkesin ağzından dökülür ve bende de var bu cümleler...Bunları yaşamadan nasıl düze çıkabiliriz ayağı yere basan bir açılımı olan var mı bu açılımı sunan parti var mı söyleyeceğiniz? MUHABBETLE... Alıntı
Misafir birce Gönderi tarihi: 24 Haziran , 2008 Gönderi tarihi: 24 Haziran , 2008 AKP bizim yaptıklarımızı satmakla meşgul' Eski Başbakan Yardımcısı Esat Kıratlıoğlu, 1980 yılına gelinene kadar köylerin yüzde 75'ine elektrik ve su getirildiğini kaydederek, şu anda Türkiye ihracatındaki büyük paya sahip önemli firmaların da bu dönemde kurulduğunu söyledi. (ANKA) - Kıratlıoğlu, "Bu eserlerin hepsinin altında bizim imzamız var. Onlar bizim yaptıklarımızı satmakla meşgul" dedi. DYP'nin 25. kuruluş yıldönümü nedeniyle Dedeman Otel'deki kutlamalarında konuşan eski Başbakan Yardımcısı Esat Kıratlıoğlu, Türkiye'nin tarihine dikkat çekerek 80 ihtilalin birçok konuda demokratik gelişmenin önüne engel olarak çıktığını kaydetti. Kıratlıoğlu 1980 yılına kadar köylerin yüzde 75'ine elektrik ve su getirdiklerini kaydederek "Şu anda 120 milyar dolar ihracat yapan büyük firmalar o zaman kuruldu. Şu anda 125 milyar dolar ihracat yapılması temelinde biz varız" diye konuştu. 1980 yılına kadar yapılan birçok yatırımın kendileri tarafından yapıldığını savunan Kıratlıoğlu, AKP'nin ise hiçbir şey yapmadığını iddia etti. Kıratlıoğlu AKP hükümetine yüklenerek "Bu eserlerin hepsinin altında bizim imzamız var. Onlar hiçbir şey yapmadı. Onlar bizim yaptıklarımızı satmakla meşgul" dedi. -KIRATLIOĞLU'NDAN SOYLU'YA DESTEK Kıratlıoğlu DP'de son dönemde yaşanan genel başkan krizine de işaret ederek, "Genel Başkan ve arkadaşlarını destekleyiniz. Tereddüt etmek başarısızlık getirir" diyerek Süleyman Soylu'ya destek verdi. ~~~ İstanbul Boğazı`nın kuzeyine yapılacak olan 3. Köprü icinmi…para gerekli de devamli durmamacasina satilip durmak ta hersey... yoksa Moskavayi mi simdi de özeniverdik te...İzmir’e Kızıl Meydani getiriliyor..ve oncasi yikilip yeniden yapilacak…onun icin mi Yoksa 2012'de İnternet Çökecek deniliyor eger ki alt yapi icin 150 MİLYAR $ YATIRIM yapilmaz ise… bunlar icinmi gerekli onca satis acaba Kaldi ki yine medialar da sayfa sayfa dünyanin sonu geldi diye yazilar yer almakta.. Acaba bunlardan kendileri haberdar mi.. artik kim ne satiyor, kime satiyor ise... Saygilar Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 25 Haziran , 2008 Gönderi tarihi: 25 Haziran , 2008 Vakalar aşikar.Bu alandaki yapılanların hissettirdiği niyetler hususnda farklı görüşler var doğal olarak.Peki bir soru soracağım:Yaşadığımız ekonomik bunalımdan kurtulma adına devletin tekelinde olan özellikle zarar eden(Zarar etmeyenleri hariç tutalım...) ve bir türlü bunun önüne geçilemeyen müesseselerle ilgili ve ekonominin yaşanılan küresel ekonomik şartlarında ne yapılabilirdi?Özelleştirme olsun mu olmasın mı?Olursa yabancı sermaye buna dahil olsun mu olmasın mı?Akp'yi bu şekilde görüyoruz ve eleştiriyoruz diyelim buna mukabil karşı bir yöntemi olan felsefesi çalışması olan var mı?Şu an sadece ve sadece eleştirileri duyuyoruz partilerden ve de vatandaşımızdan.Biri ben şunu yaparım desin de dinleyelim.Bu arada bu halden bizi hemen kurtaracak cümleler cümle kuran herkesin ağzından dökülür ve bende de var bu cümleler...Bunları yaşamadan nasıl düze çıkabiliriz ayağı yere basan bir açılımı olan var mı bu açılımı sunan parti var mı söyleyeceğiniz? MUHABBETLE... Rusya bile Milli Ekonomiye gecti kurtulusu milli ekonomide buldu,biz hala AB ve ABD kapilarinda onlarin inayetini bekliyoruz.Bize inayet edenler babalarinin hayrina etmezler bu inayeti,cikarlari olmadan kimseden kimseye fayda yoktur.Türkiye bir sömürge ülkesidir son 5 yilda ise sömürge oldugumuz tescillenmistir.Kurtulus savasi ile Kapitülasyonlar kaldirildi AKP ile tekrar geri getirildi.Inaninki baska bir iktidar AKP den daha kötü olamaz.Türkiye batiyor ve battikca AKP yalan söylemeye devam ediyor. Özellestirme AKP nin aldigi kredilerin faizlerini ödemek icin yapilmaktadir,vede tüm satislar yabancilara yapilmistir.Rusya özellestirmede yabancilarin ihalaye girmelerini yasakladi,yoksa Rusyanin ihtiyaci bizden dahami az. saygilarla Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 29 Haziran , 2008 Gönderi tarihi: 29 Haziran , 2008 Asagida Cumhuriyet tarihimizin en utanc verici bir sahifesini dile getirmeye calisacagim;AKPM(Avrupa Konseyi parlamenterler meclisi)gecenlerde bir rapor görüsüldü," AKP kapatilirsa Türkiye denetim altina alinmali karari"cikti bu rapordan.Yani AB kendisinde Türkiyeyi denetleme yetkisi görmektedir,sömürge olmadigimizi iddia eden AB ve AKP YANDASLARINA ITHAFTIR. AB kendi kendine istedigi karari alabilir tabiiki karsisinda adam bulamayinca herkes kabadayi olur. Secildiklerinde ülkenin cikari icin"seref ve namus "yemini yapan AKP li komisyon üyesi milletvekilleri Türk tarihine en büyük ihaneti gerceklestirmislerdir.Tam 8 AKP milletvekili AKPM de Türkiye karsiti oylamaya EVET oyu kullanmislardir.Asagida isimleri yazili milletvekilleri Türkiye icin degil AKP ve AB icin oy kullanmislardir. -Mevlüt Cavusoglu(AKP Antalya milletvekili, -Lokman Ayva(AKP iSTANBUL MILLETVEKILI) -Nursuna Memecan(Istanbul milletvekili) -Özlem Türköne(AKP Istanbul milletvekili) -Mustafa Ünal(AKP Karabük milletvekili) -Mehmet Tekelioglu(AKP Izmir milletvekili) -Ruhi Acikgöz(AKP Aksaray milletvekili) -Erol Aslan Cebeci(AKP Sakarya milletvekili) Kürsülere ciktiginda mangalda kül birakmayan AKP nin basbakani Erdogan biz parti icin degil Türkiye icin variz diyordu.Yukardaki taze belge AKP nin asla Türk milletinin iktidari olmadigini birkez daha ispat etmistir,bakalim AKP ´liler buna ne kilif uyduracaklar.Onlarda kilif coktur,nekleyelim görelim. saygilarla Alıntı
Φ onuronur Gönderi tarihi: 30 Haziran , 2008 Gönderi tarihi: 30 Haziran , 2008 oyak bile sattıkdan sonra... eregliyi almak için az nutuk çekmemişlerdi. demek ki para işi başka iş... Alıntı
Φ Senyour Gönderi tarihi: 30 Haziran , 2008 Gönderi tarihi: 30 Haziran , 2008 Tek bi cümle... Demirel mi bunları söylüyor...Deniz Gezmişler asıldığında hani 3 karsılık 3 diyen... Alıntı
Misafir birce Gönderi tarihi: 2 Temmuz , 2008 Gönderi tarihi: 2 Temmuz , 2008 BIR SATIŞ DAHA AKP iktidarı, Başkent Elektrik Dağıtım A.Ş’yi 1 milyar 225 milyon dolara Sabancı Holding ile Avusturyalı ortağı Verbund Grubu’na sattı. Yapılan ihale tek turda bitti. Türkiye Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi’ne (TEDAŞ) bağlı bölgelerden ilki için özelleştirme ihalesi yapıldı. Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nda (ÖiB) gerçekleştirilen ihaleye Hema Endüstri A.Ş., Akcez Ortak Girişim Grubu, Hacı Ömer Sabancı Holding A.Ş.–Avusturyalı Österreichische Elektrizitatswirtschafts–Aktiengesellschaft (Verbund)– Enerjisa Enerji Üretim A.Ş. Ortak Girişim Grubu, Doğan Şirketler Grubu Holding A.Ş.–Saray Halı A.Ş.–Kantur–Akdaş İnşaat ve Ticaret A.Ş. Ortak Girişim Grubu, Park Holding A.Ş katıldı. ÖİB Başkan Yardımcısı Ahmet Aksu’nun komisyon başkanlığında yapılan ihalede elemesiz ilk turda en yüksek teklif 900 milyon dolar oldu. Elemeli ilk turda ise en yüksek teklif 1 milyar 6 milyon dolara yükselirken, Doğan Şirketler Grubu Holding A.Ş.–Saray Halı A.Ş.–Kantur–Akdaş İnşaat ve Ticaret A.Ş. Ortak Girişim Grubu en düşük teklifi vererek ihaleden elendi. Elemeli ikinci turda ise en düşük teklifi veren Park Holding A.Ş. ihale dışı kaldı. Tek turda bitti Ardından geçilen açık artırmada başlangıç tutarı 1 milyar 200 milyon dolar, artırım aralığı da 5 milyon dolar olarak belirlendi. Açık artırmada ilk teklifi 1 milyar 225 milyon dolar ile Sabancı Grubu verdi. Süreç tamamlandıktan sonra Başkent Elektrik Dağıtımın lisansı başlangıç tarihi olan Eylül 2006’dan itibaren 30 yıllığına Sabancı ve ortağı Verbund’a devredilecek. Sabancı Holding Enerji Grup Başkanı Selahattin Hakman ihale sonrası yaptığı açıklamada 2015’e kadar enerji sektöründe yüzde 10 pazar payına ulaşmayı hedeflediklerini söyledi. Hakman, bu çerçevede enerji üretimi için 6.5 milyar dolar yatırım yapacaklarını kaydetti. Türk–İş konfederasyonuna bağlı Tes–İş Sendikası Genel Başkan Yardımcısı Murat Aytemiz, Başkent EDAŞ’ın özelleştirilmesini eleştirerek, "Elektrik zamlarının yürürlüğe girdiği bugün, dün geç saatlerde kamuoyuna duyurulan ve bu çerçevede gizlice ‘kaptı kaçtı’ mantığı ile yapılan bu pazarlık, ülkemizin geleceğinin pazarlık masasına konması anlamına gelmektedir" dedi. Sendikadan protesto Başkent Elektrik Dağıtım A.Ş’nin (Başkent EDAŞ) blok satış yöntemiyle özelleştirilmesi Tes–İş tarafından, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖiB) binası önünde protesto edildi. Sendika temsilcileri, ihale görüşmelerinin tamamlanmasının ardından bina girişine siyah çelenk bıraktı. Tes–İş Genel Başkan Yardımcısı Murat Aytemiz, enerji özelleştirmelerinin Türkiye’nin çıkarlarına aykırı olduğunu belirterek, "Elektrik zamlarının yürürlüğe girdiği bugün, dün (Pazartesi) geç saatlerde kamuoyuna duyurulan ve bu çerçevede gizlice ‘kaptı kaçtı’ mantığı ile yapılan bu pazarlık, ülkemizin geleceğinin pazarlık masasına konması anlamına gelmektedir" dedi. Aytemiz, sözlerini şöyle sürdürdü: Aytemiz, Tes–İş’in, özelleştirmeler sürecinde toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan haklarını kullanarak, üretimden gelen güç de dahil her türlü yasal eyleme başvuracağını, hukuki süreci de devam ettireceğini bildirdi. p Selim Ayanoğlu Alıntı
Φ cırakıbrahım Gönderi tarihi: 3 Temmuz , 2008 Gönderi tarihi: 3 Temmuz , 2008 en ulusalcı ordumuz bile sattıkdan sonra gerisi hikaye... oyak kazandıgı paralarıda dışarıda degerlendirecekmiş.. iş başka dostluk başka diyen bir söze itibar eden toplumuz biz.. Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.