Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

Daga kimin zoruyla cıkıldıysa o cocukta o zorlamayla oraya gitti.... bi daha da bu konuda konusmicam.... 12 eylülü dbakır ceza evini anlamadan kimseyi anlayamayacaksınız kendinizin yaptıgını inkar etmekten başka yaptıgınız bisi yok

Gönderi tarihi:

Daga cıkanların neden cıktıklarını ögrenmeye gerek yok PKK nın kurulus felsefesını okumak yeter buna.Bu kurulus felsefesı o cocugun elıne sılahı vermıstır.******

 

saygılarla

Gönderi tarihi:
PKK nın söylemlerine paralel söylemler söyeleceksiniz , çoğu zaman da aynısını ,

 

Onlar dağda askere , şehirde polise ve öğretmene silah sıkacak , PKK nın görüşlerine paralel görüşler de burada savunulacak.

.

.

....

Aslinda bizlerin kendimize sormamiz gereken soru, neden 30 yildan beri insanlar daga cikiyorlar? Hangi genc sadece ölmek icin daglara cikar? Hic sordukmu bunlari bizler kendimize? hadi diyelimki ilk cikanlar yasini basini almis ve terörösttü. Ama aradan 30 yil gecmis. Ortalama 17 yasinda daga cikilmis olsa hemen hemen 2 nesil gecmis, ama bizler hala bu genclerin daga cikmalarini engelleyememisiz. Burada suclu olan sadece daga cikanlarmi yoksa bizmiyiz? Evet neden sadece veya genelde dogu bölgesinden daga cikanlar varda baska bölgelerden yok veya cok az. Bu sorununda cevabi o bölgelerin cocuklarinda bir gariplik yok, gene bizde var bu gariplik, cünki bizler onlari ciddiye almiyoruz ve belkide terörüstlerin kucagina atiyoruz. O gencleri silahla vurana kadar karsimiza alipta dinledikmi? 12 yasindaki bir cocugu belkide akrabasi veya baskasi aldatip eline silah vermis olabilir, ama bizim görevimiz o cocugu bu tehlikeden kurtarmakmi yoksa üzerine sayisiz kursun SIKARAK öldürmekmi? Devlet insanlari arasinda farkli tutum izlerse ve agzini acani düsman görürse bizler daha coookkk gencleri daglarda görecegiz.

Gönderi tarihi:

Öncelikle PKK söylemleri dediğiniz söylemlerin kim tarafından ifade edildiğini örneklerle gösterin.O zaman bende diyeceğim ki evet siz haklısınız.

İlginç bir yaklaşımınız var,Diyarbakırlı çocuktan rahatsız oluyorsunuz.Neden diye soruyorsunuz;ama nedenlerinizde bile kendi anlayışınız var.

Bende Diyarbakırlıyım.Bu sürekli insanları rahatsız etti.Yurt dışında yaşamadığım öteki kavramını Ankarada çok yaşadım.

Dağlara çıkmayı bir tarafa bırakın,vicdanınız varsa Uğur Kaymaz neden öldürüldü sorusuna kendinizce yanıtlar bulmak yerine,gidin öğrenin.12 yaşında ki çocuğun ölümü medyada size ezberletilen ölüm değil,o ölüm keyfi olan ölümdür.

Gönderi tarihi:

Vicdanları susan sizlersiniz,vicdanı susturulanlarsanız.Neden küçük bir çocuğun ölümü sizi rahatsız ediyor sizi,neden onu Karadeniz çocukları ile kıyaslayorsunuz.Zulüm kıyaslanır mı?

 

Taklamakan senin söylemlerinde herhangi bir havayı yakaladığını iddia ettiğin Mavi,kesinlikle öyle biri değil;çoğunuzun yapamadığı şeyleri yapıyor.Sadece Diyarbakırlı çocuklar için değil,bu ülkenin tüm çocukları için nelere katlanıyor biliyor musun?

 

Ben Karadenizliyim,Kürt değilim ama sizin gibi öfkeme de yenilmedim,önyargılara boğulmadım.Ve Mavi hakkında yazdıklarınıza dikkat edin.Ben arkladaşıma laf söylettirmem.Nasıl anlaşılacağı da umrumda değil,avukatlık değil;saygıya davet ediyorum sizi.

Gönderi tarihi:
PKK nın söylemlerine paralel söylemler söyeleceksiniz , çoğu zaman da aynısını ,

 

Onlar dağda askere , şehirde polise ve öğretmene silah sıkacak , PKK nın görüşlerine paralel görüşler de burada savunulacak.

 

Olan budur.

 

12 yaşındaki bir fidan ın ölmesi vahşettir.

 

Ama sn politika nın defalarca tekrarladığı gibi , o çocuk oraya kendi isradesi ile mi gitti.

 

Anası babası amcası göndemedi mi.

 

yakalanırsa , hapse girmez, salıverilir diye göndermediler mi.

 

Sonrada bu çocuğa isabet eden kurşuna lanet okuyor.

 

Tutarsızlık burada.

 

neden karadenizde bir çocuğa kurşun isabet etmedi örneğin.

 

Oradaki insanlar vatanına milletine sadık , çoluk çocuğunu , isyana teşvik etmyor. Askerin polisin kaşısına çıkarmıyor.

 

ÇOCUKLARIN ARKASINA SAKLANMIYOR.

 

Bu gerçeği görmeden ve eleştirmeden , ölen çocuk üzerinden siyaset yapmak , ancak kendi vicdanınıza seslenir o kadar.

 

Kendinizi kandırır sınız.

 

Net olmalısınız.

 

Neden Rize de , Kayseride , Uşakta , İzmirde , Adanada , Edirnede , askere kurşun sıkılımıyor , onların önüne çocuklar paravan olarak sürülmüyor da ,

bu Diyarbakır da oluyor.

 

Oranın çocuklarında mı bir gariplik var yoksa....

 

Yoksa....

 

Kendilerini tarfsız görenlerin Yazdıkları başlıklara bakmak yeterli...

 

Nerdeyse bütün yazılarında Hep tek taraf mevsut her zaman devlet haksız,polis,asker haksız bir kendileri doğru.

 

Onca güzellilikler varken birgün olsun olumlu biryazı yazmışlarmı.

 

Birgün olsun terör hakkında olumsuz bir yazı yazmışlarmı.

 

Onca şehit verdik o kadar şehidin haberini buradan yazdım ,geriye dönün ve bakın bu sözde tarfsız olanların bir tane olsun kınama yazısı varmı?

 

Üsetlik pkk terörünün yaptıkları katlimları görmezden gelip, her fırsatta askerin polisin yaptığını söyleyerek roj tv ağzıyla tarafsız görünmeye çalışırlar ,geçmiş yazılardan gayet açık olarak gözükmektedir.

Gönderi tarihi:

Konu başlığı Kürt sorunu ise burda tartışılan bu olacak.Şimdi tek taraflı demeniz için bir kere burada tartışanların diğer taraf dediğiniz terörü göğe çıkarmaları gerek.Ben daha buna rastlamadım.Geldiğimden beri forumda açılan tüm başlıkları okudum,yine göremedim.Burada tartışılan zaten birey değil,sistem olacaktır.Değil mi?Varsa dikkatimden kaçan bölücü iletiler gösterin ki ben de haklısınız diyeyim.

Gönderi tarihi:
Kardesim iste BILMEDIGINI itiraf etse o zaman sorun kalmayacak. Tum DUnya kaynaklari Kurtlerden ve tarihlerinden bahsediyor bu arkadas "benim bildigim kadariyla, inceledigim kadariyla Kurt halki denen bir millet yok!" diyor. Allah Allah. Soyleyin arkadaslara "BILMEMEMEK DEGIL, OGRENMEMEK AYIPTIR" diye!

 

NE akil ne mantik yahu!

Ahmet Taner Kışlalı'nn çok güzel bir sözü vardır:

"Hiç bir millet, bir nehrin bir yerden kaynayıp sonra yerin dibine inip başka bir yerden çıkması gibi, yüzlerce yıl ortadan kaybolup, yüzlerce yıl sonra birden bire ortaya çıkmazlar."

Bu anlamı ifade eden bir söylemdi...

 

Haklarimizin HEPSINI istiyoruz. Sizin bir Turk olarak ne kadar hakki varsa onun aynisin istiyoruz Kurt olarak.

 

Ve bir sey daha diyeyim: Sizce bu dil yasagi kendiliginden mi kalkti yoksa binlerce insanin bu ugurda kendi canlarini vermelerinden sonra mi?

Öncelikle şu soruyu sormak istiyorum:

Türkiye'de Kürtlerin tanınmış hakları nelerdir?

Türkiye'de Türklerin tanınmış hakları nelerdir?

 

Lütfen belirtir misiniz?

Belirtemezseniz, sadece basit bir provakasyondan öteye gitmiyorsunuzdur...

 

Ama evet;

Madem işi "Kürt" "Türk" ayrımına getireceğiz...

Madem işi "Kürt Hakkı" ile "Türk Hakkı" ayrımına getireceğiz...

 

Bende bir Türk olarak Kürtlerle aynı haklara sahip olmak istiyorum...

 

Mesela ben Karakeçili Yörüklerindenim, benim ait olduğum boyun kayrılıp zenginleştirilmesini ve hatta diğer Kürt aşiretlerinin de benim boyuma bağlanarak Türkleştirilmeleri hakkımı istiyorum... Benim boyumun beyinde de 4x4 arabalar, x5'ler olsun... Bir kilo toz satıp bir araba almasına göz yumulsun istiyorum... Hatta bunları devletin bizzat kayırması ile yapsın istiyorum... Egenin herhangi bir köyü, "Ege'nin Parisi" olarak anılacak kadar merkezileşsin istiyorum... Yabancı resmi provakatifler gelip, ora halkına gaz versinler istiyorum...

 

Mesela henüz 100 yıl önce kurularak bölgedeki güçsüz Türk gruplarını asimile/Kürt olmaya zorlayan Hamidiye Alaylarının benzerinin, Kürtleri aynı şekilde Türkleştirecek şekilde yeniden kurulması hakkımı istiyorum... Kürt Beyleri "Paşa" ve "Bey" ünvanları ile yüceltilmiş ve kayrılmıştı, aynı bölgede bu sefer Türk beyleri ortaya çıkarılmasını ve onlarında bu şekilde kayrılmalarını istiyorum...

 

Mesela Osmanlıdan ve Cumhuriyetten beridir kayrılan Kürt Toprak Ağalarının karşısında yok edilen ve bugün adı ve önderi bile bilinmeyen Türk Boylarının yeniden canlandırılmalarını, yeniden topraklandırılmalarını, hatta silahlandırılmaları hakkımı istiyorum...

 

Mesela 1000 yıldır Sünni Kürtler kayrılarak yok edilmeye çalışılan kendi öz inançlarının ve kültürlerinin yeniden canlandırılmasını ve nasıl Türkler yok edildiyse, aynı şekilde Kürtlerinde kültürlerinin yok edilmesi veya Türk boyların tahakkümünde yaşamaya zorlandırılarak asimile edilmeleri hakkımı istiyorum...

 

Mesela PKK'yı açık açık desteklediği halde bu devletin Üniversitesinde, benim alamadığım bursları ve devlet kredilerini alarak okuyan, meslek edinen Kürtlere karşılık, bende aynı hakkı istiyorum. Bu devlete ihanet edip ama yine de bu devleti sevenlerin, bu devlete bağlı olanların sahip olmadığı kayrımlara sahip olmak hakkımı istiyorum...

 

Mesela dağa çıkıp, PKK safında onlarca masum insanı öldürüp, sonra yakalanınca "ah vah ben pişman oldum!" deyip, Türk Ordusunda şehit olupta o şehitlerin ailelerine bile tanınmayan haklara ve kayrımlara sahip olmak istiyorum...

 

Mesela Kürt kimliği ve duygu sömürüsünü kullanarak ekranlarda ve başka alanlarda zenginleşen kimseler gibi, bende bu millet aleyhine çalışabilip ama aynı zamanda da aynı halk tarafından da zenginleştirilmek hakkımı istiyorum...

 

Mesela parti kurup, toplantılarında Türk Bayrağını yere atanlar gibi, Kürtleri temsil eden herşeyi yakıp yıkmak, yere serip üzerine basmak istiyorum...

 

Mesela İstiklal Marşını bile okumayı bilmeyen adamların, bu marşı dalga geçer gibi okumaya çalışmalarına binaen, bende böyle bir toplantı düzenleyip Kürt ezgileri ile, Kürtleri temsil eden herşey ile dalga geçmek hakkımı istiyorum...

 

Ve tüm bunları yaptıktan sonra Ezik Edebiyatı yapıp "Ah ahhh, bizi eziyorlar, bizi yok ediyorlar" diye duygu sömürüsü yapmak istiyorum...

 

 

Ne o?

Çok mu şovenist davrandım yoksa?

 

Evet farkındayım, aslında bu mavilediğim düşüncelere sahip değilim...

Bu ve kimi Kürtlerin buna benzer düşüncelerinin de komik olduğunu düşünüyorum...

 

Bir Türk, bir Kürt eziliyorsa, onun hakkını savunabilmelidir...

Bir Kürt, eğer eziliyorsa "Kim olursanız olun, bu bir insanlık ayıbıdır, bu hakkı birlikte koruyalım" demelidir...

 

Ama çıkar birisi bana "Ben Kürdüm, sende Türksün. Benim Kürt haklarım var, senin Türk hakların. Ben Türklerin hakları gibi Kürt hakları istiyorum" derse, çok açıktır ki benim bir Türk olarak o adamın talep ettiği haklara saygı göstermemin hiç bir anlamı kalmaz...

Ve böyle bir hak talebi de olmaz...

Eğer böyle bir hak talebi olursa, birileri de çıkar daha önce ki yıllardaki ve yüzyıllardaki olguların ve olayların hesaplarını sorar ve sormakta yerden göğe kadar haklıdır...

 

Bilmem, buraya çıkıpta iki şey bildiğini sananlara, bir iki şey öğretebildik mi...

Kalıcı bi iz bırakabildikse ne mutlu bize...

Gönderi tarihi:
.

.

küçücük bir çocuk,12 yaşında 13 kurşun reva görülmüş...terörist diye vurulmuş;taşıyamayacağı ağırlıktaki silah eline tutuşturulmuş...o masum,küçük yürek bakın başka bir çocukta neye dönüşmüş...

 

.

.

tüm infazlar yargısız,tüm ölümler tarafsız....işte Kürt sorunu!

 

Mavi...

Sence biz "İdeoloji" denen kavramın daha tanımını bilmediği, ne içi eline silah tutuşturulduğunun farkına bile varamayan insanların dağa çıkarılıp savaştırılmasını destekliyor muyuz?

 

Ya da şöyle sorayım:

İnsanların, insan ürünü ideolojiler uğruna öldürülmelerini destekliyor muyuz?

Gönderi tarihi:

sn. arkadaşım

Öncelikle şu soruyu sormak istiyorum:

Türkiye'de Kürtlerin tanınmış hakları nelerdir?

 

demişsin,

yanılıyor olabilirim yıl konusunda 1991 ya da 1992 olabilir Kürtçe konuşma yasağı kalktı

Kürtçe kaset yasağı kalktı

 

saygılar..

Gönderi tarihi:
Mavi...

Sence biz "İdeoloji" denen kavramın daha tanımını bilmediği, ne içi eline silah tutuşturulduğunun farkına bile varamayan insanların dağa çıkarılıp savaştırılmasını destekliyor muyuz?

 

Ya da şöyle sorayım:

İnsanların, insan ürünü ideolojiler uğruna öldürülmelerini destekliyor muyuz?

 

Selamun Aleyküm

Kardeş o senin göstermiş oldugun resimde ki bayan tererist dir. o resim bende de var isterseen oonun gibi bir sürü resim yollarım sana sunu bilip sunu sölemeniz lazım ben bugun yasadıgımız ülkede bugene kadar 6 kürt cumhurbaskanı gelmiş olup kactane türk cuhmurbaskanı olmustur hesap kitabını sen yap sonra yazarsın ayrıca o kücük kızın ölümü vahsi oluyor ya o kzın kursun sıktıgı askerlerimiz onları neden sölemiyon her zaman her yerde sölenir TEK VATAN TEK BAYRAK TEK MİLLET

Gönderi tarihi:
sn. arkadaşım

 

demişsin,

yanılıyor olabilirim yıl konusunda 1991 ya da 1992 olabilir Kürtçe konuşma yasağı kalktı

Kürtçe kaset yasağı kalktı

 

saygılar..

 

1- O yasak 10 yıl kadar sürdü...

2- 1991de kalkmış bir yasaktan bahsediyorsunuz, bugün böyle bir yasaklama söz konusu değildir... Diyarbakırlı adlı arkadaş ise bugün hala bir "Kürt Hakkı" almaktan bahsediyor... Bugün için böyle bir yasaklamaya örnek gösterin...

3- Böyle bir yasağın karşısında durmamak gerektiğine dair birşey söylemedim ve önceki iletimde bu türlü yasaklamaların karşısında durulmasıama etnik kimlik açısından değilde "İnsan Olmak" açısından karşı durulmasına vurgu yapmıştım.

4- Ben o yıllarda daha çocuktum ama oturduğumuz mahalle tam bir Kürt mahallesi idi ve tek bir gün bile Kürtçe Konuşmadıklarını, Kürtçe konuştukları için kovuşturulduklarını, düğünlerinde Kürtçe parça çalmadıkları tek bir düğünlerini bile hatırlamıyorum. Uygulanabilmiş bir yasak değildir zaten...

 

Sanırım iletilerimizi Zaman ve Mekan bağlamında ele almalıyız...

Zaten 1991de kazanılmış bir hak için bugün hala mücadele vermek gibi bir eylem ya da düşünce sergilenemez...

 

Öyle mi Sayın Evdeyokuz?

 

Zaten önceki yazımın ana konusu da bu idi...

 

Sen bana gelip, 17 yıl önceki bir haksızlığı "Bize hala haksızlık yapılıyor" psikolojisi ile, sanki o haksızlık hala devamediyormuş gibi öne sürersen, bende gider 100 yıl ya da yüzlerce yıl önce yapılmış ama daha büyük haksızlıkları öne sürerim...

 

Bilmem bu sefer anlatabildim mi?

Gönderi tarihi:
Selamun Aleyküm

Kardeş o senin göstermiş oldugun resimde ki bayan tererist dir. o resim bende de var isterseen oonun gibi bir sürü resim yollarım sana sunu bilip sunu sölemeniz lazım ben bugun yasadıgımız ülkede bugene kadar 6 kürt cumhurbaskanı gelmiş olup kactane türk cuhmurbaskanı olmustur hesap kitabını sen yap sonra yazarsın ayrıca o kücük kızın ölümü vahsi oluyor ya o kzın kursun sıktıgı askerlerimiz onları neden sölemiyon her zaman her yerde sölenir TEK VATAN TEK BAYRAK TEK MİLLET

İletilerimi daha düzgün okumanızı diliyorum sadece...

Gönderi tarihi:
Konu başlığı Kürt sorunu ise burda tartışılan bu olacak.Şimdi tek taraflı demeniz için bir kere burada tartışanların diğer taraf dediğiniz terörü göğe çıkarmaları gerek.Ben daha buna rastlamadım.Geldiğimden beri forumda açılan tüm başlıkları okudum,yine göremedim.Burada tartışılan zaten birey değil,sistem olacaktır.Değil mi?Varsa dikkatimden kaçan bölücü iletiler gösterin ki ben de haklısınız diyeyim.

Şuan zamanım olmadığından geçmiş yazıları tekrar baştan alamayacağım bir zahmet tam okuyun yazıları illaki göreceksiniz Sn Tengeriin boşig bir kaçtanesini yazmış sizi tatmin edermi bilemiyorum.

Gönderi tarihi:
Ahmet Taner Kışlalı'nn çok güzel bir sözü vardır:

"Hiç bir millet, bir nehrin bir yerden kaynayıp sonra yerin dibine inip başka bir yerden çıkması gibi, yüzlerce yıl ortadan kaybolup, yüzlerce yıl sonra birden bire ortaya çıkmazlar."

Bu anlamı ifade eden bir söylemdi...

 

 

Öncelikle şu soruyu sormak istiyorum:

Türkiye'de Kürtlerin tanınmış hakları nelerdir?

Türkiye'de Türklerin tanınmış hakları nelerdir?

 

Lütfen belirtir misiniz?

Belirtemezseniz, sadece basit bir provakasyondan öteye gitmiyorsunuzdur...

 

Ama evet;

Madem işi "Kürt" "Türk" ayrımına getireceğiz...

Madem işi "Kürt Hakkı" ile "Türk Hakkı" ayrımına getireceğiz...

 

Bende bir Türk olarak Kürtlerle aynı haklara sahip olmak istiyorum...

 

Mesela ben Karakeçili Yörüklerindenim, benim ait olduğum boyun kayrılıp zenginleştirilmesini ve hatta diğer Kürt aşiretlerinin de benim boyuma bağlanarak Türkleştirilmeleri hakkımı istiyorum... Benim boyumun beyinde de 4x4 arabalar, x5'ler olsun... Bir kilo toz satıp bir araba almasına göz yumulsun istiyorum... Hatta bunları devletin bizzat kayırması ile yapsın istiyorum... Egenin herhangi bir köyü, "Ege'nin Parisi" olarak anılacak kadar merkezileşsin istiyorum... Yabancı resmi provakatifler gelip, ora halkına gaz versinler istiyorum...

 

Mesela henüz 100 yıl önce kurularak bölgedeki güçsüz Türk gruplarını asimile/Kürt olmaya zorlayan Hamidiye Alaylarının benzerinin, Kürtleri aynı şekilde Türkleştirecek şekilde yeniden kurulması hakkımı istiyorum... Kürt Beyleri "Paşa" ve "Bey" ünvanları ile yüceltilmiş ve kayrılmıştı, aynı bölgede bu sefer Türk beyleri ortaya çıkarılmasını ve onlarında bu şekilde kayrılmalarını istiyorum...

 

Mesela Osmanlıdan ve Cumhuriyetten beridir kayrılan Kürt Toprak Ağalarının karşısında yok edilen ve bugün adı ve önderi bile bilinmeyen Türk Boylarının yeniden canlandırılmalarını, yeniden topraklandırılmalarını, hatta silahlandırılmaları hakkımı istiyorum...

 

Mesela 1000 yıldır Sünni Kürtler kayrılarak yok edilmeye çalışılan kendi öz inançlarının ve kültürlerinin yeniden canlandırılmasını ve nasıl Türkler yok edildiyse, aynı şekilde Kürtlerinde kültürlerinin yok edilmesi veya Türk boyların tahakkümünde yaşamaya zorlandırılarak asimile edilmeleri hakkımı istiyorum...

 

Mesela PKK'yı açık açık desteklediği halde bu devletin Üniversitesinde, benim alamadığım bursları ve devlet kredilerini alarak okuyan, meslek edinen Kürtlere karşılık, bende aynı hakkı istiyorum. Bu devlete ihanet edip ama yine de bu devleti sevenlerin, bu devlete bağlı olanların sahip olmadığı kayrımlara sahip olmak hakkımı istiyorum...

 

Mesela dağa çıkıp, PKK safında onlarca masum insanı öldürüp, sonra yakalanınca "ah vah ben pişman oldum!" deyip, Türk Ordusunda şehit olupta o şehitlerin ailelerine bile tanınmayan haklara ve kayrımlara sahip olmak istiyorum...

 

Mesela Kürt kimliği ve duygu sömürüsünü kullanarak ekranlarda ve başka alanlarda zenginleşen kimseler gibi, bende bu millet aleyhine çalışabilip ama aynı zamanda da aynı halk tarafından da zenginleştirilmek hakkımı istiyorum...

 

Mesela parti kurup, toplantılarında Türk Bayrağını yere atanlar gibi, Kürtleri temsil eden herşeyi yakıp yıkmak, yere serip üzerine basmak istiyorum...

 

Mesela İstiklal Marşını bile okumayı bilmeyen adamların, bu marşı dalga geçer gibi okumaya çalışmalarına binaen, bende böyle bir toplantı düzenleyip Kürt ezgileri ile, Kürtleri temsil eden herşey ile dalga geçmek hakkımı istiyorum...

 

Ve tüm bunları yaptıktan sonra Ezik Edebiyatı yapıp "Ah ahhh, bizi eziyorlar, bizi yok ediyorlar" diye duygu sömürüsü yapmak istiyorum...

 

 

Ne o?

Çok mu şovenist davrandım yoksa?

 

Evet farkındayım, aslında bu mavilediğim düşüncelere sahip değilim...

Bu ve kimi Kürtlerin buna benzer düşüncelerinin de komik olduğunu düşünüyorum...

 

Bir Türk, bir Kürt eziliyorsa, onun hakkını savunabilmelidir...

Bir Kürt, eğer eziliyorsa "Kim olursanız olun, bu bir insanlık ayıbıdır, bu hakkı birlikte koruyalım" demelidir...

 

Ama çıkar birisi bana "Ben Kürdüm, sende Türksün. Benim Kürt haklarım var, senin Türk hakların. Ben Türklerin hakları gibi Kürt hakları istiyorum" derse, çok açıktır ki benim bir Türk olarak o adamın talep ettiği haklara saygı göstermemin hiç bir anlamı kalmaz...

Ve böyle bir hak talebi de olmaz...

Eğer böyle bir hak talebi olursa, birileri de çıkar daha önce ki yıllardaki ve yüzyıllardaki olguların ve olayların hesaplarını sorar ve sormakta yerden göğe kadar haklıdır...

 

Bilmem, buraya çıkıpta iki şey bildiğini sananlara, bir iki şey öğretebildik mi...

Kalıcı bi iz bırakabildikse ne mutlu bize...

 

 

Didim Belediyesinin ilçeye yerleşen yabancılara yönelik yaptığı İngilizce su faturası uygulaması varken…

 

Acaba soruyorum şimdi Diyarbakır Belediyesinin böyle bir uygulama yapma imkanı varmı?

 

Tabiki olamaz, hatta;

 

İSTANBUL (İHA)

Kürtçe suç duyurusunda bulunan Mehdi Tanrıkulu hakkında açılan dava karara bağlandı. Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakkındaki Kanun'a aykırı davrandığı gerekçesiyle Mehdi Tanrıkulu, 5 ay hapis cezasına çarptırıldı

8 Şubat 2008

 

şimdi soruyorum…?

 

Yasak varmı – yokmu ???

Gönderi tarihi:

1- O yasak 10 yıl kadar sürdü...

2- 1991de kalkmış bir yasaktan bahsediyorsunuz, bugün böyle bir yasaklama söz konusu değildir... Diyarbakırlı adlı arkadaş ise bugün hala bir "Kürt Hakkı" almaktan bahsediyor... Bugün için böyle bir yasaklamaya örnek gösterin...

 

 

DEVAM EDELİM;

 

bu da çokça yaşanan fiili durum

 

Kürtçeye Çevrilen Şiir Kitabının Cezaevinden Çıkışına İzin Yok

 

Nezir Gümüş'ün Kürtçeye çevirdiği Bejan Matur'un şiir kitabının cezaevinden çıkarılmasına izin verilmedi. Mektubun son kısmında cezaevi yönetimi tarafından düşülen not dikkat çekti: "Şiirler Kürtçe olduğundan hükümlüye geri verildi." (Zaman - 16 Mayıs)

 

 

soruyorum yasak var mı yok mu?

Gönderi tarihi:
Didim Belediyesinin ilçeye yerleşen yabancılara yönelik yaptığı İngilizce su faturası uygulaması varken…

 

Acaba soruyorum şimdi Diyarbakır Belediyesinin böyle bir uygulama yapma imkanı varmı?

 

Tabiki olamaz, hatta;

 

İSTANBUL (İHA)

Kürtçe suç duyurusunda bulunan Mehdi Tanrıkulu hakkında açılan dava karara bağlandı. Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakkındaki Kanun'a aykırı davrandığı gerekçesiyle Mehdi Tanrıkulu, 5 ay hapis cezasına çarptırıldı

8 Şubat 2008

 

şimdi soruyorum…?

 

Yasak varmı – yokmu ???

Sayın Evdeyokuz...

Hakikaten kapıyı çalıyoruz ama, gerçekten evde yoksunuz...

Tık tık tık...

Boş...

 

Size diyorum ki;

Haksız bir uygulama varsa, yanlış bir uygulama varsa, bunun karşısında duralım...

 

Lozan antlaşmasına göre, resmi dil Türkçedir...

Resmi kararlar, hükümler, bildiriler Türkçe olmak zorundadır...

Mahkeme önünde ya Türkçe konuşacaksınız ya da konuşmayacaksanız bir tercüman vasıtası ile iletişim kuracaksınız...

Hakimin Türkçeden başka tüm yerel dilleri ve şiveleri bilme zorunluluğunda bırakamazsınız çünkü...

 

Adam suç duyurusunda bulunuyor...

Ne demek bu?

"Suç Duyurusu"nun anlamını kavrayabiliyorsunuz sanırım, eminim ki o kadar eğitim almışsınızdır...

"Suç Duyurusu" Resmi bir olaydır ve siz savcılığa Türkçeden başka bir dille suç duyurusunda bulunamazsınız...

Turistte gelse, bilmem kimin sol şeyi de gelse bir Tercüman hüneri ile Türkçe suç duyurusunda bulunulur.

 

Şimdi ise sizin bağdaştırdığınız olaya göz atalım:

Didim belediyesi, ilçeye yerleşen yabancılara su faturasını İngilizce göndermiş...

 

Resmi olarak bu da yanlış bir uygulamadır...

Bu uygulama da hatalıdır...

 

Siz şunu bekliyorsunuz:

"-Haa tamam, Didim belediyesi yaptıysa doğrudur. Diyarbakır belediyesi de uygulasın!."

 

Zaten yanlış ve hatalı bir uygulamaya bakarak, size hak vermem gerektiğini, benzer ve yanlış başka bir uygulamaya olur vermem gerektiğini düşünüyorsunuz.

Mantığa bakar mısınız!?

Gülmüyorum bile...

 

Hayır, Didim Belediyesinin yaptığıda yanlıştır ve ilgililerin Türkçe olarak suç duyurusunda bulunması gerekir.

 

Ayrıca Su Faturası ile Suç Duyurusu uygulamaları çok çok farklı şeylerdir...

Birisi Hukuki bir meseledir ve yerel olarak ele alınamaz, belirli hukuki kuralları vardır...

Diğeri ise çok yerel bir uygulamadır ve Belediye hizmetinden faydalananlara yöneliktir ve belediyelerin yönetmelikleri ile düzenlenir.

 

Sanırım daha fazla yorumlamama gerek yok...

 

Ve söylüyorum:

Yasak yok...

Sizin ön yargılarınız, konu ile ilgili henüz bir birikiminizin olmaması ve konuya hakim olamama durumunuz var...

Gönderi tarihi:
DEVAM EDELİM;

 

bu da çokça yaşanan fiili durum

 

Kürtçeye Çevrilen Şiir Kitabının Cezaevinden Çıkışına İzin Yok

 

Nezir Gümüş'ün Kürtçeye çevirdiği Bejan Matur'un şiir kitabının cezaevinden çıkarılmasına izin verilmedi. Mektubun son kısmında cezaevi yönetimi tarafından düşülen not dikkat çekti: "Şiirler Kürtçe olduğundan hükümlüye geri verildi." (Zaman - 16 Mayıs)

 

 

soruyorum yasak var mı yok mu?

Seninle hakikaten bir iletişim sorunumuz var...

Bana hala yerel ve belki de kişisel uygulamaları örnek olarak getiriyorsun...

 

Piyasa da ziyadesiyle Kürtçe şiir kitabı bulunmaktadır...

İsterseniz size bir iki tane de ben hediye edebilirim...

Gönderi tarihi:
Şuan zamanım olmadığından geçmiş yazıları tekrar baştan alamayacağım bir zahmet tam okuyun yazıları illaki göreceksiniz Sn Tengeriin boşig bir kaçtanesini yazmış sizi tatmin edermi bilemiyorum.

 

Dediğiniz arkadaşın yazılarında buna örnek göremedim.Lütfen bir zahmet bölücülük ifade eden iletieri bana gösterin.Yavaş yavaş asılsız iddialar da bulunduğunuzu düşünmeye başladım.Ben göremedim,buyrun siz gösterin.

Gönderi tarihi:
Kendilerini tarfsız görenlerin Yazdıkları başlıklara bakmak yeterli...

 

Nerdeyse bütün yazılarında Hep tek taraf mevsut her zaman devlet haksız,polis,asker haksız bir kendileri doğru.

 

Onca güzellilikler varken birgün olsun olumlu biryazı yazmışlarmı.

 

Birgün olsun terör hakkında olumsuz bir yazı yazmışlarmı.

 

Onca şehit verdik o kadar şehidin haberini buradan yazdım ,geriye dönün ve bakın bu sözde tarfsız olanların bir tane olsun kınama yazısı varmı?

 

Üsetlik pkk terörünün yaptıkları katlimları görmezden gelip, her fırsatta askerin polisin yaptığını söyleyerek roj tv ağzıyla tarafsız görünmeye çalışırlar ,geçmiş yazılardan gayet açık olarak gözükmektedir.

Lütfen yorumlari iyi okuyun ve sonra camur atmaya calisin. camur atmakla bir yere varamayiz. Amac bir birimize aydinlatici yorumlar ve tartismalar ise önce samimi olalim. Ayni görüste olmasak bile en azindan camur atmayalim birbirimize. Idaalariniza ait bir tane yorum göstterin lütfen. sakin her seyi okudum ve gördüm demeyin, mesela benim yorumlarimdan bahsettiginiz sekilde bir yorum gösterin. her sey ortada gizlim saklim yok. Tekrar söylüyorum inatla camur atmaya devam etmekle hic bir sonuca varamayiz.

Gönderi tarihi:

Seninle hakikaten bir iletişim sorunumuz var...

Bana hala yerel ve belki de kişisel uygulamaları örnek olarak getiriyorsun...

 

Piyasa da ziyadesiyle Kürtçe şiir kitabı bulunmaktadır...

İsterseniz size bir iki tane de ben hediye edebilirim...

 

 

İstanbul üniversitesi ing.dili ve edb. Öğrencisi Ruken Buket Işık, 2001 yılında ünv.nin rektörlüğüne 20 kasım 2001 tarihinde bir dilekçe vererek(dilekçe TÜRKÇE) Kürtçe seçmeli ders verilmesini talep etti.

 

Bunun üzerine rektörlük soruşturma başlattı ve Işık ın ifadesini aldı.

 

Işık yaptığı savunmada amacının kendi anadilini öğrenmek olduğunu bu talebinde yasadışı bir şey bulunmadığını aksine bu talebin toplumsal bir ihtiyacın karşılanacağını belirterek bunun Türkiye nin modern çoğulcu demokratik bir toplum kurmasına yardımcı olacağını söyledi

 

15 OCAK 2008

 

OKULDAN ATILDI

 

 

Sn. bosiq

 

Yani bu yasak değil mi?

 

Demişsin ki yerel uygulama falan

yok böyle bir şey genel uygulama

üstelik bir iki şiir kitabıyla koskoca bir dil özgürdür diyemezsin sanırım.

 

Kürtçe nin ya da Kürtlerin özgürlüğü tek başına bir anlam ifade etmez diye düşünüyorum ayrıca

 

Yalnız

 

Kürt sorunun çözümü Türkiye in demokratikleşmesi açısından önemli

(Buradan demokrasi için Kürtler i kullanmak durumu anlaşılmasın..)

 

Kürtler de her halk gibi onurlu yerini almalıdır çağımızda…

 

saygılar

Gönderi tarihi:

Sn. bosiq

 

Din konulu forumlardan biliyorum,

 

Allah ın Kuran da bir ırkı diğer bir ırktan üstün tuttuğunu söyleyerek eleştiriyorsunuz.

 

Ama iş Kürtlere gelince nedense statükocu bir bakış açınız var..

 

O zaman aklıma ister istemez

 

Allah ı eleştirirken mi samimi yoksa,

 

Kürtlere nankörlük etmeyin derken mi? (yorumlarından çıkan sonuç)

 

Ayrıca,

 

Hem Türk hem de Kürt milliyetçiliğine karşı olduğumu belirtmek isterim…

Ki bu milliyetçiliği yapan Allah dahi olsa…

 

saygılar

Gönderi tarihi:
Didim Belediyesinin ilçeye yerleşen yabancılara yönelik yaptığı İngilizce su faturası uygulaması varken…

 

Acaba soruyorum şimdi Diyarbakır Belediyesinin böyle bir uygulama yapma imkanı varmı?

 

Tabiki olamaz, hatta;

 

İSTANBUL (İHA)

Kürtçe suç duyurusunda bulunan Mehdi Tanrıkulu hakkında açılan dava karara bağlandı. Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakkındaki Kanun'a aykırı davrandığı gerekçesiyle Mehdi Tanrıkulu, 5 ay hapis cezasına çarptırıldı

8 Şubat 2008

 

şimdi soruyorum…?

 

Yasak varmı – yokmu ???

 

kardeşim bunlar propagandaır, bunlar bilinçli yapılan bunlar halkı tahrik etmek için yapılan işlerdir, ,bunu yapnlar bilmiyormu sanıyorsunuz bunun suç olduğunu! bilerek yapılıyor

 

amacı bellidir bunların...

 

 

Hala anlayamadınızmı kardeşim ingilizce resmi bir dildir...RESMİ YANİ DEVLETE AİT BİR DİL.

 

kürtçe diye resmi bir dil varmı?BARZANİN KURDUĞU KUKLA DEVLET İÇİN DİYORSANIZ resmi değildir.

o nednel kanunda yasaktır bunu yanlız KÜRTÇE yazıldığından değerlendirmeyin-LAZCA VE BOŞNAKC VS yazılsada bu suç olacaktır....

 

iyi o zaman her önüne gelen kendi diliyle hatta şivesiyle dilekçe yazsın? nasıl mantık bu.

 

 

bu art niyetten başka birşey değildir.

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.