Radya

Kaz Dağı eteklerinde köy konseri verecek olan senfoni orkestrası, traktör üzerinde gazlambaları eşliğinde etkinliklerini sunacak. İzmir Devlet Senfoni Orkestrası (İZDSO), Balıkesir'in Edremit ilçesine bağlı Mehmetalan Köyünde, traktör römorku üzerinde, gaz lambaları eşliğinde çok özel bir konsere imza atmaya hazırlanıyor. İZDSO sanatçılarının, şef İbrahim Yazıcı önderliğinde, dünyaca ünlü flüt sanatçısı Şefika Kutluer'e eşlik edecekleri konseri, Mehmetalan Köyü sakinlerinin yanı sıra, civarda bulunan Çamcı, Tahtakuşlar, Hacıaslanlar, Kavlaklar, Arıtaşı, Doyran, Kızılçukur ve Yaslıçalı köyleri sakinleri de izleyecek. İZDSO'nun sosyal sorumluluk projeleri kapsamında 17 Haziran akşamı hayata geçireceği ''9 Köy, 1 Konser'' projesinde, İZDSO sanatçılarının yanı sıra, bir bağlama sanatçısı, bir tenor ile resim ve heykel sanatçısı Cahit Koççoban da görev alacak. Koççoban, konser esnasında Kaz Dağı efsanesinin kahramanlarından Sarı Kız'ı tuale resmedecek, resim, konser sonrası bu özel gecenin anısı olarak Köy Muhtarlığına hediye edilecek. Konserde, Mozart'tan Aşık Veysel'e, Vivaldi'den Yunus Emre'ye uzanan geniş bir repertuvar, 9 köyün sakinlerinin beğenisine sunulacak. İZDSO'nun konseri türkülerle, danslarla renklenecek. İZDSO ekibi, konserin ardından geceyi Mehmetalan Köyünde geçirecek. Sanatçılar, ikişerli-üçerli gruplar halinde köy sakinlerinin evlerinde ağırlanacak, sohbet ve müzik keyfi gecenin ilerleyen saatlerine kadar sürecek. İZDSO Müdürü Kenan Gökkaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İZDSO olarak köyleri bir araya getirip, her köye en az bir kere ulaşmış olmayı hedeflediklerini belirterek, ''Türkiye'de bir tek İZDSO'nun yaptığı bu konserler, insanlarda yerleşmiş birçok ön yargıyı yıkıyor'' diye konuştu. Konserde farklı bir repertuvar ile izleyicilerin karşısına çıkacaklarını ifade eden Gökkaya, insanların zannedildiği gibi sanata duyarsız kalmadıklarını, köylerinden arabalar, traktörler, at arabalarıyla konseri izlemeye geldiklerini, kendilerinin de sanatçı olarak halkla bu denli kaynaşmalarını sağlayan etkinliklerden büyük bir tatmin duygusuyla ayrıldıklarını söyledi. Global bir dünyada, köyde yaşayanların birçok şeye bilgisayar aracılığıyla kolayca ulaştıklarını dile getiren Gökkaya, şöyle konuştu: ''Artık birçok şey, bilgisayarın ucunda. Köylerde pek çok şey var, ama kentte olup da köyde, ilçelerde olmayan tek şey sanat. Köylü üretir ve her zaman ürettiğinin en iyisini kente yollar, yolculuk hep köyden kente olur. Kentin de yılda hiç değilse bir kez köye bir şeyler sunması gerekiyor anlayışıyla yola çıktık. Her sanatçı yılda en az bir kez köylere ulaşmalı.'' Köy sakinlerinin geleneksel Türk misafirperverliğiyle kendilerini gece evlerinde ağırlayacağını, bunun da ayrıca heyecan verici olduğunu dile getiren Gökkaya, İZDSO'nun köylere yönelik çalışmalarının aralıksız süreceğini söyledi.

Shaking ile bir saatte 600 kalori Fonda eğlenceli bir müzik, biraz çarliston, biraz hiphop, biraz da salsa figürleri ve bütün bunların birleştiği bir egzersiz. Çok eğlenceli olmalı değil mi? Bir saatte 600 kalori yakılabilen, hem eğlendiren hem formda tutan “Shaking” son günlerin gözdesi. Sporu rutin ve sıkıcı bulanlar için eğlenceli bir alternatif... Formda kalmak ve sağlığımızı korumak için pek çok spor türünü deniyoruz ama itiraf edelim, çoğumuz uzun süreli ve düzenli olarak egzersiz yapmayı pek başaramıyoruz. Çünkü, aerobic, step ile fitness türleri, bir süre sonra ister istemez rutin ve sıkıcı bir hal almaya başlıyor. Spor yaparken bu tekdüzelikten kurtulmayı amaç edinen Metrocity'deki Essporto Health &Fitness Club eğitmenleri, hem eğlenip, hem de formunuzu koruyabileceğiniz yeni bir ders oluşturdu:Shaking. İspanyol kaynaklı bu dans-fitness diyebileceğimiz yeni moda egzersiz bir kardiyo çalışması. Yani ham bir vücutla hemen başlayabileceğiniz değil de kendinizi bir kaç hafta geliştirdikten sonra girebileceğiniz bir ders. Eğitmenlerin söylediğine göre Shaking ile bir saatte yaklaşık 600 kalori yakabiliyorsunuz. Strese karşı yüksek enerji ve motivasyon kazanıyorsunuz. Dansı sporla birleştirmek bünyeyi de güçlendiriyor ve pek çok hastalıktan da korunuyorsunuz. İnsan daha ne ister ki, değil mi? Dünya danslarıyla form tutun! Biraz da Shaking'in nasıl bir egzersiz olduğuna bakalım. Spor ile dansın birleşiyor olması özellikle vücuda belli bir form ve kondisyon kazandırıyor ve değişimler de kısa sürede gözle görülebiliyor. Dolayısıyla egzersizde yeni trendlerin arasında dans öğelerinin yoğun olduğu çalışmalar artık başı çekiyor. Essporto Health & Fitness Club'de, içeriğini İspanyol dansçıların belirlediği Shaking; çarliston, funky ve hiphop gibi birçok dans stilinin kombinasyonundan oluşuyor. Afrika ritimleri ve cazdan da öğeler taşıyor. Kendinizi müziğe kaptırmamanız zaten mümkün değil! Figürler, neredeyse doğaçlama olarak kendiliğinden akıyor. Yaklaşık bir saat boyunca İspanyol dans ve spor eğitmenleri Salan Alanso ile Jesus ALveres'in eşliğinde kardiyovasküler egzersiz temeline dayanan Shaking'de farklı dans stillerinden figürler de öğreniyorsunuz. Saatte 600 kalori yakabilirsiniz Spor ile dans birleşince ortaya enerji dolu bir çalışma çıkıyor. Derste kimi zaman salsa ağırlık kazanırken, kimi zaman da rockn roll'un veya hip hop'un ritimleri ön plana çıkıyor. Dans eğitmenleri bu ritimlerin bazen yorucu da olabildiğini söylüyor. Ancak kendinizi dansın ritmine o kadar kaptırıyorsunuz ki yorulduğunuzun farkına bile varmıyorsunuz. Vücudunuzun yağ yakarken, formuna da kavuştuğunu söylemeye gerek yok herhalde? Özellikle bacak, kalça ve karın kasları üzerinde etkili olan hareketler, tüm vücudunu sıkılaştırıyor. Koreografi ve ritimli egzersizler fiziki kondisyonu güçlendirip bölgesel sıkılaşmayı desteklerden bir yandan da denge ve estetik duygusunu güçlendiriyor. Ayrıca spor grup sinerjisiyle birleşince ortaya çıkan pozitif enerji, kendinizi daha zinde hissetmenizi de sağlıyor. Dans ve spor eğitmeni Salan Alanso, dersin koreografisine göre değişmekle birlikte bir saatlik dersin sonunda ortalama 400-600 kalori yakmanın mümkün olabildiğini belirtiyor. Ne sağlıyor? • Kalp ve dolaşım sistemini olumlu yönde etkiliyor. • Vücudun yağ yakmasını sağlıyor. • Uyku düzenini iyileştiriyor. • Tansiyonu düzenliyor. • Depresyon ve psikolojik rahatsızlıklara iyi geliyor. Yağ yaktırıyor Fazla kiloların büyük bir kısmı, vücudumuzda depolanmış aşırı yağlardan oluşuyor. Dolayısıyla sağlıklı kilo verme programının hedefi, birikmiş yağları yakmak olmalı. Bu amaçla yapılan egzersiz ise kardiyovasküler egzersiz. Kalp atışını artırarak kan dolaşımını hızlandıran, kandaki oksijen miktarını artıran egzersizler kalp damar sağlığı için çok yararlı. Bu tür sporlar kasları şişirerek şekillendirmek yerine güçlendiriyor ve yağ yakma enzimlerini aktive ederek fazla yağların erimesine yardımcı oluyor. Egzersizin ilk 10 dakikasında ağırlıklı olarak karbonhidrat harcanıyor. Daha sonraki dakikalarda ise enerji kaynağı olarak yağ kullanılıyor. Bu nedenle egzersizlerin süresi minimum 20-25 dakika tutuluyor. Shaking, tıpkı kardiyovasküler egzersizler gibi vücudunuzdaki yağ yakan enzimleri harekete geçirerek fazla kilolarınızdan kurtulmanızı veya formda kalmanızı sağlıyor. Vücut bir saatte en az 400 kalori yakıyor, daha hızlı koreografilerde ise bu rakam 600'e kadar çıkıyor. Metabolizmayı hızlandırıyor Düzenli olarak diyet yapmanıza rağmen bir türlü kilo veremiyor musunuz? “Su içsem yarıyor” diyenlerden misiniz? Kolayca şişmanlayıp, zor kilo vermenin nedeni çoğu kez hep aynı metabolizmanın yavaş çalışması. Bu sorununuzdan kurtulmanızın yolu da metabolizmanızı hızlandırmaktan geçiyor. Yaşımızın ilerlemesiyle birlikte kasların yağa dönüşmesi kolaylaşıyor. Genç yaşlarda ise bilinçsizce diyet yapmak sadece yağları değil, kasları da yok ediyor. Düzenli olarak yapılan Shaking; metabolizmanızı hızlandırıp, kalori yakmanızı sağlarken, kas miktarınızı artırmaya da yarımcı oluyor. Strese karşı birebir Hemen hepimizin bildiği gibi yorucu bir günün sonunda vücudumuzda adrenalin hormonu birikiyor. Bu hormonun değeri arttıkça, sakin kalmamız neredeyse mümkün değil gibi. İşte bir saat boyunca keyifle uygulayacağınız Shaking ile vücudunuzda adrenalin yerine endorfin maddesi salgılanmaya başlıyor. Beyin dokularında bulunan ve güçlü ağrı kesici özelliği olan endorfin sayesinde gerginlik, yerini rahatlama ve mutluluk duygusuna bırakıyor. Alıntı

Rakip... (process,çıkar ağzından o sigarayı,sigara sağlığa zararlı )

9 Haziran Salı 68- Roma İmparatoru Neron intihar etti. 1617- Padişah I. Ahmed'in isteğiyle Mimar Sedefkar Mehmed Ağa tarafından inşa edilen ve yapımı sekiz yılda tamamlanan Sultanahmet Camisi ibadete açıldı. 1870- İngiliz yazar Charles Dickens öldü. 1928- Avusturyalı pilot Charles Kingsford-Smith, uçağıyla ilk kez Büyük Okyanus'u aştı. 1934- Carl Barks'ın çizdiği ''Vakvak Amca'' (Donald Duck), ilk kez bir çizgi filmde yer aldı. Barks, 1935'te Walt Disney'e katıldı. 1942- Anıtkabir için açılan yarışmada, Prof. Emin Onat ve Orhan Arda'nın projeleri birinci oldu. 1947- Türkiye, Dünya Sağlık Örgütüne üye oldu. 1950- ''Ece'' ajandalarının sahibi Mehmet Sadık Kağıtcı İstanbul'da öldü. 1962- Türkiye ile Sovyetler Birliği arasında doğrudan telefon hattı açıldı. 1964- Başbakan İsmet İnönü, ABD Başkanı Lyndon Johnson'un mektubunu yanıtladı. 1977- Türkiye'nin Vatikan Büyükelçisi Taha Carım, Roma'daki evinin önünde uğradığı silahlı saldırıda öldü. Saldırıyı, ''Ermenistan Gizli Kurtuluş Ordusu'' adlı terör örgütü üstlendi. 1979- ''Çocuk Yılı'' dolayısıyla düzenlenen ''Uluslararası Tahta At Çocuk Şenlikleri'', Çanakkale ve Truva'da başladı. 1985- Yönetmenliğini Ali Özgentürk'ün yaptığı ''At'' filmi, Tokyo Film Şenliği'nde büyük ödülü iki filmle paylaştı. 1989- Savarona gemisi, Sadıkoğlu ve Japon firmaları tarafından ''restore et-işlet-devret'' sistemiyle kiralandı. 1991- SHP'nin ev sahipliğinde yapılan Sosyalist Enternasyonal Konsey Toplantısı, İstanbul'da başladı. 1998- Türkçe Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları 5. Zirvesi, Kazakistan'da yapıldı. 1999- Yugoslavya ve NATO, Kosova'da Sırp birliklerinin geri çekilmesi anlaşmasını imzaladı. NATO, hava saldırılarını durdurdu ve 20 Haziranda resmen sona erdirdi. 2000- Ulusal Deprem Konseyi kuruldu. 2004- Yargıtay 9. Ceza Dairesi kapatılan DEP'in 4 eski milletvekili Leyla Zana, Hatip Dicle, Selim Sadak ve Orhan Doğan hakkındaki infazı durdurarak, tahliyelerine karar verdi. Eski milletvekilleri Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevinden salıverildi. 2005- Gazeteci Türker Sanal 59 yaşında vefat etti. 2007- Şırnak'ın Güçlükonak ilçesinde, teröristlerce kara yoluna döşenen patlayıcının patlatılması sonucunda bir yarbay, bir binbaşı ve bir er şehit oldu, dört asker yaralandı. 2007- Uluslararası statüye kavuşan Adana 14. Altın Koza Film Festivali'nde ''En İyi Film Ödülü'' Sırrı Süreyya Önder ve Muharrem Gülmez'in yönettiği ''Beynelmilel'' filmine verildi.

Kimse günaydın demesede ben ısrarla dicem işte Günayyyyyydınnnn arkadaşlar.....

svancis(37), A1Trader(31), ceviz(30) İyi ki doğdunuz arkadaşlar...

Küsüm ben sana küssss

Bunlar yayların kurabiyesi seth kardeş,sizin burcunuz yay mı?

Öykü ve Berk - Seni ben unutmak istemedim ki http://www.youtube.com/watch?v=ImXnQ5rCrFI

Bugün patrona görünme ,sinirleri çok bozuk olacak.

serhanisa(29), bayyalvac(51), MERVE_LeBron(17), halley(39), Gül Bükmüş Boynunu(41) İyi ki doğdunuz arkadaşlar...

Günaydın...

D-Smart - Dilber Hala http://www.youtube.com/watch?v=n6tkQW996mw

ohhhhh Köfte yapıcam yani yine ağlıyıcam

İki kere evime hırsız girdi.Evi çok dağıtıyorlar Bi yakalasam bütün evi ona toplatır bir de bi güzel temizletirdim

Olay

Gazete...

Bu isimde biriyle tanışmadım bile Şenay

Dağıtırdım

…Ve Aşk Ateşi Söylemeye gerek olduğunu sanmıyorum, çünkü bunu herkes bilir ki âşık ayrılığa düşünce inde yanan şeyin adı ateş olur. Aslında bu ateşin ilk kıvılcımı, sevgiliyi gördüğümüz ilk anda, onun ışığından sıçrayıp gözümüze, oradan da kalbimize girmiş, sonra da kalbimizi tutuşturmuştur. Sonraki zamanlarda duyulan özlem, sevgilinin adını her anış, onu her hatırlayış bu ateşi biraz daha alevlendirecek ve ah ettikçe dumanı aşığın ağzından dışarılara çıkacaktır. Gözde tutuşup, gönülde yanarak aşığı mütemadiyen yakan ve yaktıkça alevini arttıran bu ateş sönebilecek cinsten değildir. Âşık ona istediği kadar su serpsin (gözyaşlarını akıtsın), elinden geldiği kadar gözyaşlarını ırmaklara döndürsün nafile, ‘’Kim bu denlü tutuşan odlare kılmaz çare su!’’ Ateş manevi (ruhani), su da maddi (cismani) olunca elden ne gelir. Hani şair Karamanlı Nizami der ya: Yandırıp yaşımı dökse ne aceb zülf ü ruhun Ki biri ateşe benzer biri dütün gibidir ‘’Kara zülfün ile kırmızı yanağın beni yandırıp yaşımı dökse şaşılmaz. Çünkü zaten onlardan birincisi duman misali, ikincisi de ateş gibidir.’’ Suyla söndürülemeyen bu ateş, hava olup uzun ‘’aaaah!’’larla aheste aheste göklere çıkar. Ta ki âşık dört elementten süzülmüş, yani varlıktan geçmiş, yani kendinden vazgeçmiş ve sevgili için ad bulmuş, adı âşıklar defterine kaydolmuş olur. Yoksa Ferhad, Mecnun, Kerem, Romeo, Tristan, bülbül, pervane adlarını nereden bilecek, onları aşk ile anacaktık!?.. Âşığın içini kavuran ateşten başka onu çevreleyen bir ateş de vardır. Sözgelimi sevgilinin yanağı ve dudağı ateş rengindedir. Zaten aşkının yakıcılığı buradan gelir. Üstelik aşığını büyülerken bu ateşleri kullanır, onunla büyüler, sihir ve tılsımıyla kendinden geçirir. Her büyünün içinde elbette ateş yer alır. Dahası, âşık sarhoştur, mesttir, kendinden geçmiştir. Zaten şarap da ateş rengi dolayısıyla ‘‘ateş-i seyyale’’ (akıcı ateş) olup aşığın elinin altında bulunur. Onun bağrında yanan ateş lale misali sonunda varlığına bir dağ vurur. Hani gelinciğin bağrındaki çiğ tanesine düşen yıldırım gibi. Divan şairine göre tasavvufi seyr ü sülûktaki ‘‘Hamdım, piştim, yandım!’’ teslisi gibi âşık da hamlığından ateşle kurtulur, pişer ve sonunda yanıp varlığını sevgili için feda eder. Burada da âşık severek büyük bir ışık kazanır ve o ışıkla parlar. Âşığın parlaması için evvela maşukun ateşini hissetmesi gerekir. Pervâne şem’ini uyandıramaz Başta sevda kalbde nâr olmayınca Karacaoğlan Bu, ‘‘Başta sevda, kalpte ateş olmayınca pervane mumunu yakamaz’’ demeye gelir. Biz onu tersinden ifade edelim: ‘‘Mumun başında ışık uyanabilmesi için onun uğrunda başını sevdaya, kalbini ateşe vermiş bir pervane gerektir.’’ Dört Güzeller/İskender Pala

UZUN YAĞMURLARDAN SONRA Sen yağmurlu günlere yakışırsın Yollar çeker uzak dağlar çeker uzak evler Islanan yapraklar gibi yüzün ışır Işırsa beni unutma Alır yürür sıcak mavisi gökyüzünün Kuşlar döner uzun yağmurlardan sonra bir gün Bir yer sızlar yanar içinde büsbütün Her şeye rağmen ellerin üşür Üşürse beni unutma Yeni dostlar yeni rüzgârlar gelir geçer Yosun muydum kaya mıydım nasıl unuttular Kahredersin başın önüne düşer Düşerse beni unutma Gülten AKIN

Afiyet olsun canım

Sahi benimde,nasıl unuttum hayret...

Funda Arar-Senden Öğrendim http://www.youtube.com/watch?v=YsttlgVKA5w