Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

FUZULİ

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    1.980
  • Katılım

  • Son Ziyaret

  • Lider Olduğu Günler

    5

FUZULİ tarafından postalanan herşey

  1. Sorunumuz da bu ya Sayın Rua.Hiçbir meselemiz demokrasinin meselesi olmuyor güzel ülkemizde.Demokrasi ne hepimiz için büyük mesele. Dağa çıkan da demokrasiye sarılıyor,dini sistem kurmak isteyen de demokrasiye sarılıyor, devletimiz de demokrasiye yaslanıyor bütün uygulamalarında. MUHABBETLE...
  2. Hassayiteni anlıyorum, bir noktaya kadar paylaşıyorum da Sayın kaplan bu mantıkla bakarsak bu ülkenin hiç demokrasiye geçmemesi lazımdı hatta şu anki demokrasi bile bizim için tehlikeli. Demokrasi de insanlar konuşmaya başlar her fikirden her telden.Sandık verirsin önüne kimin ne seçeceği belli değildir, ne çıkacağını kestiremezsin. Ülkemizde farklı kültürlerde ve farklı inançlarda birçok insan var.Demokrasi geldiğinde bunların hepsi de ayrı bir sistem,ayrı bir devlet,ayrı bir ortam hayali peşine düşerlerse bunu düşünürlerse diye düşünürsek en baştan yani önce demokrasi verirsin bunlar rahat rahat konuşmaya başlar,demokratik sistem gereği kendi partilerini kurarlar başlarlar mücadeleye sonra sonra herkes ayrılır gider bir yere mantığı doğuyor Sayın kaplan. Bu şartlarda hiçbir adım atmamak hatta demokrasiyi de bütünüyle rafa kaldırmak gerekiyor. Başörtüsü meselendi de aynı mantığı işletmiyor muyuz?Başörtüsüyle başlanır hoppa al sana şeriat devleti.E noluyor o zaman korkuyoruz bütün başörtülülerden, başörtüsüyle birlikte inançlılardan.Korku yersiz mi hayır tamamıyla yersiz değil. Peki nasıl çözeceğiz sorunları bilen var mı? Dindarlar Cumhuriyet için tehlikeli,Kürtler bölünmez bütünlük için tehlikeli.Aleviler Sünniler için tehlikeli(Düşüncemizi zorlarsak...),Sünniler Aleviler için tehlikeli,yarın Lazlar, Çerkezler de üretirse tehlike korkusu nasıl çıkacağız bu işin içinden bu kadar korkuyla? Korkularımız yersiz değil de nerde buluşacağız da sorunlarımızı sorun olmaktan çıkaracağız bilmiyorum. MUHABBETLE...
  3. Şimdi her şey birbirine karıştı. Cemaat zamanın geçmiş bir yerinde darbeci takılmış, zaman gelmiş bugün olmuş saf değiştirmiş antidarbeci takılıyor.Takılıyor kelimesi argo mu oldu ne?Neyse! Bugün de darbe meraklısılar tarafından kara listeye alınmışlar.Şu Ergenekon meselesi... Şimdi bunlar darbeci mi değil mi sorun bu mu?Yok bir gün darbeci bir gün değil oldukları için güven olmaz bunlara takılmayın mı arkasına? Özüne dön çağrısı mı yapmak lazım yoksa?Darbeyi destekledin bir zamanlar öylece darbeci mi kal demek lazım? Muhabbetle...
  4. Ne Hasta Bekler Sabahı Ne hasta bekler sabahı, Ne taze ölüyü mezar. Ne de şeytan, bir günahı, Seni beklediğim kadar. Geçti istemem gelmeni, Yokluğunda buldum seni; Bırak vehmimde gölgeni, Gelme, artık neye yarar Necip Fazıl KISAKÜREK MUHABBETLE...
  5. 10 milyon dolayında kişinin yakalanacağından bahsediliyor bu merete dehşet verici bir öngörü. Domuz gribi kapıdaysa iyi değerlendirmek gerekir şu önümüzdeki anları.İmanlı imansız ayırt etmiyor ölüm malumunuz.İmanlı imansız ayrımı varsa ölümden sonra bak bu bayağı bir fark ettirir.Düşünmek lazım arada bir bunları. MUHABBETLE...
  6. Başlıkla altındaki yazı arasında anlam uyuşmazlığı var bence de. Üniversite de ''Türkiye'de Yaşayan Diller Enstitüsü'' nün açılması Kürtçe'nin resmi dil olma yolunu nasıl açacak bağlantı kuramadım? Böyle bir enstitünün açılmasını ve bu bağlamda Kürtçe proğramına da müsahade edilecek olmasını ayrı bir konu olarak destekler veya tartışabiliriz Kürtçe'nin ayrı bir resmi dil olarak yasalara girmesi konusunu da ayrı olarak tartışabiliriz. Ben birincisine karşı değilim ama resmi dil olarak Kürtçe'nin Anayasa'da yer almasına karşıyım tabiatıyla.Anayasa'mızda resmi dili Türkçe olduğu için değil Türkçe bizi bir arada tutacak olduğu için.Ha bunun için de Anayasa'mızda resmi dil Türkçe ibaresi var.Herkes istediği dili konuşsun hayatında ama ortak bir dilimiz olsun o da Türkçe'dir. Bunun dışında isteyen istediği kadar dil öğrensin. MUHABBETLE...
  7. Vallaha Sayın CYRONA söyledikleriniz doğru değil dersem yalan söyleyip günah işlerim. Sızıntı'yı bilirim, Mercek'i hatırlamıyorum, H.Y.nin bir kitabınını okudum, birçok belgeselini seyrettim.Bu yaynlarda bilimsel veriler var, bilimin sonuçları kulanılıyor ama yazılan yazılar Allah'ın varlığını, yüceliğini ispat etmek üzerine genelde, doğrudur.Ve ilim kelimesini çok kullanırlar kardeşlerim. Bunun yanında insanlığa hizmet edecek bir şeylerin de buluşu,gelişmesi için uğraşsalar daha da güzel olacak ve çok sevaba girecekler.Kuran da buna vurgu yapıyor.İnsanların işini kolaylaştırmak da sevaptır. MUHABBETLE...
  8. Yok be kardeşim kimseye sus demek ne haddim ne de kişiliğim.Ben bizim ülkemizde bir araştırma,geliştirme yapmak yerine başkalarının bulduklarını biz bulmuşuz gibi üst makamdan bilim edebiyatı yapılmasına şaşırıyorum. Bizim ülkemizde bilimle uğraşanlar br sorunu çözmek,ciddi ciddi birini, birilerini aydınlatmanın kaygısını gütmek yerine öğrendiklerini karşısındakinin gözüne sokup bir nevi rahatlama, konumunu belirleme peşinde. Velhasıl'ı kelam Sayın CYRONA biz yeni bir şey bulmak, geliştirmek,insanlığa sunmak yerine kim bilimsel anlayışa sahip kim değil onları ayırt etmekle meşgulüz. Şimdi nerden çıktı bu diyeceksin?Bilim yapamıyoruz takip etmeye çalışıyoruz takip ettiğim kadarıyla gördüğüm bu. MUHABBETLE...
  9. Sayın CYRONA ironi yapmışsınız diyeceğim ilim ve bilim kelimesini kullanarak; ama TDK eş anlamlı kullanmış bu sözcükleri yani malumunuz üzere ikisi de aynı anlamlı. Lakin TDK güncel sözlükte bu kelimelerin anlamına bakarken bir bilimin anlamıyla ilgili açıklamar güzel de ''İlim'' kelimesinin ilk anlamını sadece''bilim'' kelimesiyle açıklyıp arkasından 'Yunus Emre'nin ''İlim ilim bilmektir...'' dizelerini anlam açıklamaya yönelik koymuş olması güldürdü beni.Bizim TDK'mız da bir alem. MUHABBETLE...
  10. Sayın mavi olmayan gökyüzü içinde CHP,MHP,AKP,DTP veya başka bir kalıp düşünce olmayan muhabbette,muhattaplık da meydan bizde, zemin bizde,insan olmak ortak nokta bu muhabbette.Siyaset insana özgü,içinde insanın olduğu kalıpların belirginleştiği bambaşka bir arena.O arenaya çıktığınızda, çıktığımızda zeminler çıkar karşımıza.Taraf belirleriz ister ister kendimize zoraki.Bu kaçamayacağınız bir gerçekliktir artık hepimize.Sevgiyi,hoşgörüyü,muhabbeti,insanı bu zeminden belirlersiniz artık.Her zeminde farklı tanımlanır, sevgi,hoşgörü,muhabbet insan, eğri,doğru v.s... İnsanın çıkmazı burda.Kalıplara girmeden insan olmak, kalıp belirlemeden kendin olmak şu dünya arenasında yarı gerçek bir ütopya maalesef. Bu arenayı ya hayatınınzdan çıkaracaksınız ki kendiniz gibi kalacaksınız ya da dünyaya yeni bir arena kuracaksınız dünyayı yeniden oluşturmak,insanın özünü yeniden kotlamak mümkünse. MUHABBETLE...
  11. O zaman en baştan başlamalıyız her şeye.Var mısınız ''Önce Kendi İçinde Barış Taşı Açılımı''na? Kim bunun muhattabı?Yasasını çıkarsak gelir mi barış içimize? Ya içinde barışı öldürüp düşmanlık besleyenlere ne yapmalı, onlara ne demeli?Gelin hep beraber barışalım cümlesi yeterli mi? MUHABBETLE...
  12. FUZULİ

    İstanbul'un Orta Yeri Sel !

    Maalesef biz sorun/sorunlar ortaya çıkmadan sorunu görebilen,doğru tesbit edebilen, doğru yollarla sorunu çözebilen bir millet olamadık.Ama başardığımız bir şey var: Sorunlar ortaya herkezin gözünün içine sokulacak kadar ortaya çıktığında sorunları sorun olduğu için tartışmak değil de ideolojik düşüncemize hizmet ediyorsa zaman geçirmeden ona sahip çıkıp, kelime hazinemizdeki bütün kelimelerle konuşmak,konuşmak,konuşmak... Bu tavrımızın sorun çözdüğü ispatlanmamıştır, en kötüsüde bu tavır sorun çözüyor mu teziyle üzerinde düşünen insanımız da ortalık da pek görünmemektedir. MUHABBETLE...
  13. Duygusal bir yazı Sayın mavi olmayan gökyüzü.Kırmayan,sevgiye,hoşgörüye,birlikteliğe vurgu yapan bir yazı.Ama Sayın Rua'nın değindiği gibi gerçekler bu duygusal yazıdan daha da acı. Bir yerden başlanacaksa bu duyguyla başlanmalı,samimice,güzel bir dille. Ama PKK kanla kirletiyor bu duyguyu,DTP sözleriyle. Bu ortamda görünen siz değilsiniz mavi olmayan gökyüzü.Bu ortamı işgal eden dağda PKK,Meclis'te DTP sizin adınıza. MUHABBETLE...
  14. Çok zorlama yapılmış be hocam, cümlelerin,kelimelerin anlamıyla bu kadar oynayıp, bu derece ilginç yorumlar çıkartmak ne kadar doğru bilmiyorum. Peki Dabet-ül Arz'ı internet olarak kabul ettiğimizde bu Müslüman'a ne kazandırıyor, ne yapmak lazım? MUHABBETLE...
  15. Bu şiir yer aldı mı bu sayfada bilmiyorum ama tekrardan yer işgal ettiysem affola. Sevgileri Yarinlara Braktınız Sevgileri yarinlara bıraktınız Çekingen, tutuk, saygılı. Bütün yakinlariniz Sizi yanlis tanidi. Bitmeyen işler yüzünden Siz böyle olsun istemezdiniz Bir bakis bile yeterken anlatmaya her seyi Kalbinizi dolduran duygular Kalbinizde kaldi Siz genis zamanlar umuyordunuz Çirkindi dar vakitlerde bir sevgiyi söylemek. Yillarin telaslarda bu kadar çabuk Geçecegi akliniza gelmezdi. Gizli bahçenizde Açan çiçekler vardi, Gecelerde ve yalniz. Vermeye az buldunuz Yahut vakit olmadi Behçet Necatigil MUHABBETLE...
  16. FUZULİ

    İstanbul'un Orta Yeri Sel !

    Yeryüzüne köprü kurmadan önce gönül köprüsü lazım bize. MUHABBETLE...
  17. Bir tesbitte bulunacağım Sayın biji tirkiye: Şehit cenazelerinde hangi partilerin propagandasını yapacağına dikkat edin,cenazeler üzerinden nasıl politika yapılıyor bakın şeklinde cümleler kurarak fikrinize destek sunmuşsunuz. Örneğin CHP-MHP ''Şehitler ölmez,vatan bölünmez.'' meteforunu kullanarak kendine siyaset alanı açarken,bunun üzerinden siyaset yaparken siz de yukardaki şehit cenazesinde kullanılan ''Bahçeli sussun, o evlat acısı nedir bilmez.'',''Başkalrının çocuğu ölmesin.'' cümleleri üzerinden fikrinize destek sundunuz.Yarın bunu AKP' de DTP'de kendi için çok kolay kullanabilir ki siz kullandınız. Bu mudur peki tarafsızlık, ya da olaylara çok yönlü bakmak.Bence bu değil hepimizin yanıldığı yerler var ve yanılgılarımızla kullanılıyoruz.İdeoloji önemli değil...
  18. Çok konuşuyoruz adına da bilim bu diyoruz sitemim buna.Kraldan daha kralcıyız şaşkınlığım buna. MUHABBETLE...
  19. Amacım rep puanını artırma üzerine gibi bir basit konuyu derinlemesine incelemek değil.Rep konusu sadece analatmak istediğime bir araç. Rep puanı verirken hangi kıstasları göz önünde bulunduruyorsunuz merak ettim? Yazının içeriği, yazan kişinin önüne geçip yazı üzerinden mi değerlendiriyorsunuz, ismi gördüğünüzde bu adam benim fikrimi taşıyor repi hak ediyor mu diyorsunuz ne diyorsunuz? Dili çok güzel kullandığına mı bakıyorsunuz? Yazıdan bir şey anlaşılmasa bile sizin duygunuzu taşıyan sert bir cümleyle kurduğunuz bağlantı mı rep vermenize sebep oluyor? Yoksa burda da mı tanıdığa destek psikolojisi var?Tanıdık mı bir cümle görmeniz yeterli ver repi durumumu hasıl oluyor? Başka bir açıdan okuduğunuz yazı sizin düşüncenizi desteklemiyorsa hemen bir eksi rep vermek için basıyor musunuz tuşlara? Burdan sonuç çıkarırsam replerimi artırmayı düşünüyorum da! MUHABBETLE...
  20. Tarihle niçin övünülmesin Sayın demirefe.Sadece tarihiyle övünüp geleceğe dönük hiçbir çaba sarfetmemekle, tarihiyle övünüp ondan kuvvet almayı bence karıştırmamak gerekir. Doğru tarih bir bilinçtir, bundan da öte kimliktir,milletin hafızasıdır, yol gösterici ışığıdır. Tarihin hem bilgi boyutu var hem de kimlik oluşturma boyutu.Överek sahip çıkabilir ya da yererek reddedebilirsiniz de.Yani diyeceğim o ki tarihle övünmek kötü bir hal değildir ondan gerekeni alıp,anladığında... MUHABBETLE...
  21. Benim anladığım bu değil uçanşahin ve DTP'nin ne anlattığı bir bulmaca değil, söyledikleri su götürmeyecek kadar net.DTP o kadar demokrasi, insan hakları konularında kendini o derece insanlığa adamış, o derece hak,hukuk savunucusu ki PKK'nın dahi hakkını savunuyor,avukatlığını üstleniyor. Sürekli PKK'nın muhatap alınmasını istiyorsunuz, kim söylemiş muhatap alınmadığını dağda ordumuzla muhataplar ya... Farklı bir zeminde muhataplıktan bahsediyorsanız eğer şöyleki PKK silahıyla gelsin meclise otursun, konuşalım diyorsanız benim sizinle konuşacak başka da bir şeyim kalmamış demektir,akli,insani her alanda. DTP'yi muhatap almak zaten PKK'yı muhatap almakla eşdeğer olduğunu her söyleminde dile getiriyor DTP.Kimse DTP'nin PKK sözcülüğü yapmadığını,onlarla organik bağının olmadığını söyleyemez herhalde. Kan üzerinden demokrasi gelecek beklemeye devam.PKK gaspedilmiş haklarınızı alıp size teslim edecek hayalini taşımaya devam. 30 yıldır çözülemedi çünkü karşımızdaki PKK değil,ABD,AB bilmem ne bir de buna bilinçli bilinçsiz hizmet etmiş hükümetler ve yapılanmalar var.PKK taşeron, neye hizmet ediyor biraz düşünün,düşünelim... Yazık hem de çok yazık... Dediğim gibi PKK'nın,DTP'nin bu pervasızlığı,gafleti, bu süreci daha da kötüye götürme riskini taşıyor,bir taraftan da CHP ve MHP. İnsanımız hakikaten asaletinden susuyor, bıçak kemiğe dayanırsa muhataplık çok kötü bir manzarayla gerçekleşir bu herkesin aklının bir köşesinde olmalı. Hoşgörü,sevgi,suskunluk törpülenmemeli bu derece akılsızca. MUHABBETLE...
  22. FUZULİ

    YENİ OSMANLI

    Bence tez zamanda yüksek dozlu bir ''bilim aşısı'' bulunup halkımıza bu aşı günaşırı enjekte edilmelidir.Bu aşıyı bulmak da bu sorunu tesbit edip bilim aşkıyla gece gündüz yananlara düşmektedir.Benimkisi bir tavsiyedir.Bilimsel bir tesbit değildir. MUHABBETLE...
  23. Kendi merkezimden aldığım son bilgiye göre gülme emri geldi. MUHABBETLE...
  24. Bu arada da kendimizin hakkını yemeyelim.Bizde de bilim var.Nasıl mı hemen söyleyeyim.Bu zamana kadar ki hatta şu ana kadar ki bilimsel bilgileri,bilimsel bilgileri o alanda araştırma yapan, o alanda bilgi sunan adamlardan daha çok biz tartışıyoruz.Bilim adamı adına bir dünya bilimsel cümle sarfetmek, o bilimadamlarının tezini o bilimadamından daha fazla sahiplenip savunmak bizim ülkemize has bir bilimdir.Yani birileri araştırır, bulur biz tartışırız.Bizim bir şey bulmamıza gerek yok, bulan buluyor zaten. MUHABBETLE...
  25. Sayın mavi olmayan gökyüzü benim sizin anlatmak istediklerinizden anladığım siz o bölgede yapılan haksız uygulamaların da,bu sorunda devletin hatasının da olduğunun görülmesini istemeniz, orda yapılanların PKK'nın oluşumuna zemin hazırladığını,DTP'nin bu sürece bağlı bir sonuç olduğunu vurgulamanız ve bunun anlaşılması, bu sorunda bu tarafında düşünülmesi gerektiği, yanlış anladıysam düzeltin. Ben o bölgede yaşamadım,anlattığınız olumsuzlukları görmedim siz yaşadığınızı söylüyorsunuz.Eğer anlattığınız minvalde olaylar, haksızlıklar samimice anlattığınız gibi yaşanmışsa bu haksızlıklara haksızlık demek,bunların eleştirisini yapmak,buna taraf olmamak vicdan gereğidir. Dili,dini,ırkı ne olursa olsun zulüm kime uygulanıyorsa o zulümdür ve hoş görülmemeli. Diğer taraftan bu haksızlıkları öne sürüp PKK'nın hunharca yaptığı eylemleri,kıydığı 35 bin canı hoş görüp,PKK sonucunu meşru görmek,ondan yana taraf almak, onun üzerinden demokrasi naraları atmak da vicdansızlık,samimiyetsizlik,kötü niyetlilik,düşmanlık,ırkçılıktır. Bugün DTP'nin yaptığı, taşıdığı düşünce budur.Siz bunu tasvip etmediğinizi de söylüyorsunuz yanılıyor muyum? Bakın devletimiz bir adım atmaktadır.O söylediğiniz haksızlıklar hala var mıdır o bölgede? Devletimizin bu tavrına karşılık hala DTP'nin PKK odaklı savunularına,tavırlarına ne anlam vermek gerekir?DTP tavrının yanlışlığını görmüyor mu,yoksa bunu bilinçsizce mi yapıyor?İyi niyetli olmak bu mudur? DTP-PKK odaklı,eylemli olası bir çözümü bırakın mevcut demokrasiyi de kaybedecek bu gidişle bu ülke ondan korkuyorum. MUHABBETLE...
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.