Zıplanacak içerik

mavi olmayan gökyüzü

Φ Üyeler
  • Katılım

  • Son Ziyaret

mavi olmayan gökyüzü tarafından postalanan herşey

  1. .......... Ben Türkçe konuşmasını bile bilmeyen bir anne ve babanın 12 çocuğundan birisiyim. Benim annemin elleri nasırlı ve kınalıdır. Sabah 05’te kalkar kahvaltı hazırlar, çocuklarını okula veya işe gönderir. Akşam geç saatlere kadar bahçede oturur çocuklarının başına bir şey gelmesin diye dua eder ve kapının önünde gelmemizi bekler. Hepimiz uyumadan o uyumaz. O yaşadığı sürece bizlere insan ve topluma faydalı olmayı öğretir. O Mezopotamya’nın, Anadolu’nun örnek Kürt kadınlarındandır. Hiç bir zaman Kürt, Türk, Çerkez, Laz, Alevi, Arap ve ne olursa olsun insanlar arasına engeller koymadı ve koymayacakta. O hep insanların arasına engel koyanlara engel oldu. Bunu yaptığı içinde zaman zaman suçlu ilan edildi. Ama o hiç yılmadı. Ben benim, ben benden başkası olamam. Ben benden başkası olduğum sürece insanlara yararım ve faydam olmaz. Topluma faydalı insanlar kolay yetişmiyor bu memlekette. Yetişenlerde yok edilmek isteniyor. Bu arayışta olanlar basit düşünen insanlardır. Basit düşünen insanlarda da işim olamaz. Çünkü ben barış ve insan sevdalısıyım. Ben benim, o, bu veya şu olamam. Geçmişini unutmayan ve her zaman gururla söz eden biri olmuşum, olmaya da devam edeceğim. Tehditler ve birilerine yaranmak için beni hedef gösterenler maksatlarına ulaşamayacaklar. Bu tür tehditler beni hiçbir zaman yıldırmayacaktır. Bu böyle bilinsin. Eğer birilerinin veya herhangi bir kurumun altı ıslaksa mutlaka kendinden korkar. Bizlerde medya olarak üzerine gittiğimiz zaman aşiret ayaklarına, keke ayaklarına, parti ayaklarına ve çete ayaklarına takılırlar. Yalnız bu ayaklara takılırsanız karşınızdakini tanımanızı tasfiye ederim. Evdeki hesap çarşıya uymayabilir. Biz aşiretçiliği bitirmiş, ağalığı yemiş insanlara insan olduğu için değer vermişizdir. Ağa demek insanlarına sahip çıkan ve destek verendir. İnsanların alın terlerini alarak ve köle gibi çalıştırarak aşiretçilik veya ağalık olmaz. İnsanlarına faydalı olandır ağa. Unutmayın ki en büyük kabadayılık efendiliktir. Biz efendiliğimizle insanlara hizmet edenleriz. Etmeye de devam edeceğiz. Kişilerin çıkar ve menfaatlerini kesinlikle düşünmeyiz. Her seferinde basın yayın ilkeleri çerçevesinde sizlere haber ve yorum yazmaya gayret ettiğimizi dile getiriyorduk. Bunu yine tekrarlıyorum. Sizlerinde takdir göreceği gibi daha önce birçok alanda yazmış olduğumuz bazı yazılarımız hoşlarına gitmeyen kişiler ve kurumlar tarafından mercek altına alınmış foyaları ortaya çıkar diye gerek telefonla, gerek meil yolu ile ve gerekse yazılarıma yazmış olduğu yorumları ile perde arkasından tehditler savurmuşlardır. Basın yayın ilkeleri gereği herkesin bir cevap hakkı vardır. Ama tehdit hakkı yoktur. Bu ülkede yaşadığımız sürece kanunlara, nizamlara ve yasalara uymak zorundayız. Türkiye Cumhuriyeti bir ağalık ve Aşiretçilik Devleti değil, bir hukuk devletidir. Eğer bunu inkâr ederseniz maksadınız farklı olur ve niyetiniz açıkça belli olur. Onun için bir şeyler yaparken dürüst olun, insanları ayırmak yerine bir araya getirin. Tüm insanları gökkuşağı renkler altında barışa ve kardeşliğe birer tohum atmaya davet ediyorum. Her şey gönlünüzce olsun…(Alıntı)
  2. Bende saklamıştım!Tarihi bir belge niteliğinde ne de olsa
  3. İşadamının ölümü gerçekten acıdır.Ve utanılacak bir durumdur.Bir ihmal varsa eğer herkes bunun hesabını vermek zorundadır.Bu çok farklı bir durumdur.Ben bir insan olarak bu durumu olağan olarak görmüyorum ve; olağan olmayan bu ölümü olağan olmayan bu halkı sokağa dökme planları ile de asla kıyaslayamam.yine; sonrasında gelecek tüm ölümler de en azından bu ölünm kadar acı vericidir.Altını çizerek yine belirteyim;cezaevinde ölümle biten bir gözaltı kesinlikle kabullenilecek bir durum değildir.Ama bu tüm yaşananları görmemezlikten gelmek gibi bir durumu asla haklı kılmaz.
  4. Abant Platformu, “Kürt Sorunu: Barışı ve Geleceği Birlikte Aramak” toplantısı 4-5-6 Temmuz 2008, Abant Sonuç Değerlendirmesi Abant Platformu, 4-5-6 Temmuz tarihlerinde Abant’ta “Kürt Sorunu: Barışı ve Geleceği Birlikte Aramak” başlığı ile bir toplantı gerçekleştirmiştir. Konunun her yönüyle ve özgürce tartışılması Abant ruhunu yansıtmaktadır. Abant Platformu toplantı sonunda aşağıdaki görüşlerin kamuoyuna duyurulmasını uygun görmüştür. Türkiye’nin öncelikli ve en önemli sorunlarından biri olan Kürt Sorunu’nun çözüm yoluna girmesi, sağlıklı bir diyalog ortamının oluşmasına, önyargıların yıkılmasına ve karşılıklı güvenin tesis edilmesine bağlıdır. Çözüm dilinin oluşmasında medyanın sorumluluğu, hassasiyeti ve üslubu çok önemli katkı sağlayacaktır. Platformun amacı çözüm için elverişli bir iklim, dil ve zeminin oluşmasına katkıda bulunmaktır. Bu doğrultuda; Amaç bir çözüm programı etrafında tarafları mutabakata ikna etmekten ziyade, diyalogsuzluğu sona erdirmek için sağlıklı ve dinamik iletişim kanalları açmaktır. Temel prensip olarak, açık bir şiddet çağrısı içermedikçe her fikrin serbestçe ifade edilebilmesini ve tartışılmasını savunuyor; farklı düşünen bütün kişi ve grupların fikirlerini beyan etme hakkına herkesten saygı bekliyoruz. Her türlü şiddetin ve şiddet içeren yöntemlerin mutlak olarak reddedilmesini, Kürt Sorunu’nun çözümü için vazgeçilmez bir ön şart addediyoruz. Kürtlere ve diğer unsurlara yönelik asimilasyon politikalarını reddediyoruz. Türk ve Kürt ayrımının karşılıklı olarak homojenleştirmek, ötekileştirmek ve yabancılaştırmak amacıyla kullanılmasına karşı çıkıyoruz. İtiraf etmek gerekir ki, Kürt sorunu etrafında geçmişte çok acı olaylar yaşanmıştır. Bu acı olaylar, yenilerinin yaşanmaması için bir tecrübe olarak hatırlanmalı, bir kan davasına dönüştürülmemelidir. Kimsenin elinde kitlelerin vekaleti yoktur. Bu nedenle bir toplum adına konuşmayı, bir temsil niteliği öne sürmeyi çözümü zorlaştıran bir üslup ve muhakeme tarzı olarak görüyoruz. Barış içinde birlikte yaşama özlemimizin gerçekleşmesi için Kürtlerin yoğun oldukları doğu ve güneydoğu bölgelerimizde ekonomik kalkınma büyük önem taşımakla birlikte, yöre insanlarının şeref ve haysiyetlerinin hak ettikleri gibi yüceltilmesi de zorunludur. Bu cümleden olmak üzere, temel insan haklarıyla ilgili tüm uluslar arası sözleşmelerde yer verilen sosyal, kültürel ve siyasi hakların eksiksiz ve çekincesiz kabulü elzemdir. Kapsamlı bir çözüm projesi içerisinde af kanunun koşullarının oluşturulması gereklidir. Anadile saygı, insana saygıdır. Anadili konuşma, eğitim ve öğrenimde kullanma hakkının vazgeçilmez bir insan hakkı olduğunu ve bu hakka karşı çıkmanın hiçbir gerekçesi olamayacağını düşünüyoruz. Kürt sorunu etrafında hukuk devleti sınırları dışına çıkan bütün uygulamaları reddediyoruz. Irak’ta yaşayan tüm halklarla birlikte Kürtler de bizim kardeşimizdir. Kürt Federe yönetimi ile her türlü dostane ilişkinin geliştirilmesini elzem görüyoruz. Kürt sorunun çözümünde Türkiye’deki demokratikleşme sürecinin devamı elzemdir. Bu bağlamda Avrupa Birliği perspektifini muhafazası hem demokratikleşme sürecinin devamı, hem Kürt sorununun çözümünü kolaylaştıracaktır. Abant Platformu olarak bu toplantının insan haklarına, hukukun üstünlüğüne ve demokrasiye bağlı, güven verici bir ortamın oluşturulmasına ve sürdürülmesine katkıda bulunduğuna inanıyoruz. Barışı ve geleceği hedefleyen çözüm arayışımız yüzyıllardır ortaya konan bütünlük içinde birlikte yaşama iradesinden güç almaktadır.
  5. İnce hesaplar.Büyük ihtimalle Akp kapanacak.Kapanmasa ne olur?Bugünden sonra buna da verilecek bir cevabım uyok.Az önce Abdüllatif Şener yeni merkezi bir partinin oluşumundan bahsediyordu.Acaba diyorum...?Ülkücülük ve milli görüş tam olarak aynı temele dayanmaz.Ben yıllardır var olan sağ partilere dayanarak böylesi bir oluşumun yapılanma ve getirisinden de kuşkuluyum.
  6. Siz daha bilmiyor musunuz bunların kim tarafında yazıldığını.Nokta dergisi yayınladığı zaman yer yerinde oynamış,NOKTA dergisi bir anda kendini sanık sandelyesinde bulmuş daha sonra çok gülmüştüm,ama berat etmişti.Çünkü yazılanlar doğruydu.Bizler kendi evimizde kendi halimizde günlükler yazmaya çalışırken sayın komutanımız mdarbe günlükleri yazmış.Okumadıysanız okuyun.Bugün Taraf gazetesi tarafından devamı da verildi.Aydın Doğan'dan Rahmi Koç'a kadar uzanan bir ilişkiler zinciri ve Ergenekonu sonuna kadar doğrulayacak hesapların önizlemesi.Ha bide başımıza ELDİVEN darbe planları çıktı.Ne yapacağız şimdi tüm bunları?Görmeyelim görmeyelim,belki o zaman bu da sorun olmaktan çıkar(!)
  7. Sayın Politika;bana kalırsa da biraz tanımak gerek bir kişi hakkında yorum yaZmak için.Zira şu veya bu ile değil Saidi Nursıi yada Saidi Kürdi ile ve onun düşünceleriyle konuşmak gerek.Benim bildiğim Saidi Nursi'nin bir kürt devleti değil de İslami kurallara dayalı bir devlet istediğir.Hatta Şeyh Sait kendisinden destek istediği zaman bunu kabul etmemiştir.
  8. Evet Sayın Frozen,bu ülke korkunç bir çıkmazdadır.Önümüzde ki günlerde geçmişden ve bugünden farklı olmayacaktır.Dikkat ediyorum da bu Ergenekon operasyonunu sırf bir siyasi hesaplaşma olarak görenler o kadar çok ki!!!! Bu ülke korkunç bir çıkmazdadır.Bir taraftan yalpalayan demokrasi,kapatılan partilerin devamı,ama aynı gür adımlarla gelecek partilerin gölgesi,yok sayılan insanlar,diğer taraftan avukatlıuğa soyunmuş siyasiler.Bir taraftan 1 yıldır bir türlü anlaşılamayn bir cinayet,yine anlaşılmayacak faili meçhuller diğer taraftan darbe günlükleri,art arda ortaya çıkan darbe planları ve şu son gözaltılar...Ahmet Altan doğru söylemiş,geçmişi değil geleceği görerek.
  9. Sözde vatanseverlik nedir biliyor musunuz?Sabahtan akşama kadar vatan vatan deyip vatan için bir zerre olsun düşünmeyenlerdir.''yahu kardeşim bunlara adam olmak...'' gibi söylemlerle kendinden olan halkı yok saymaktır.Kendi menfaatleri için vatana ait tüm değerleri yok sayanlardır,işbirlikçilerle vatanı günden günden karanlığa götürenlerdir.Kendi kafasına göre hesap kesen,öldüren ve ölümü kutsallaştıranlardır.Bu vatan için canım feda derken,silah ve uyuşturucu da sözü geçen abiler,mafyalar,çeteler,soyanlar,yolsuzluğu kadere dönüştürenlerdir.Sözde vatanseverlik hiçbirşey olanlardır.Sözde vatanseverlik Hrant Drink'i vatan için öldürme nidalarının kendini kurtarma derdine düşüşün vicdani olmayan hesaplarıdır. Demokrasiyi neden bu kadar tehlikeli olarak görüyorsunuz?Eğer dediklerinizi doğru var sayarsak;sırf bu düşüncelere dayanarak demokrasiyi de yok sayarsak o zaman ne kadar haklılık payına sahip olur bu yanılgımız.Ateş düştüğü yakan,yutan bazen de bedenleri ruhlardan ayıran korkunç bir düşmandır.Ama o ateş aynı zaman da insan hayatının olmazsa olmazıdır.Ne yapalım şimdi?Gelin ateşi çıkaralım insan yaşamında çıkaralım dersem ne kadar mantıklı olur bu önerme?Demokrasi aslı itibariyle sınırsız olan özgürlüğü ifade eder.Zamanla anayasa ve hukukla belirli sınırlara oturtulmaya çalışan,kendi içerisinde farklılık taşıyan,temsileyeti ve diğer dinamiklerle kabul görmüş olan Demokrasi;eksik ve yanlış uygulamalarla bugün sizin için bu anlamlar taşıyorsa neden sorunu Demokrasiyi bu hale getirenlere değil de demokraside buluyorsunuz? Bu ülke hediye değil;savaşın,kanın ve verilmiş canların mirasıdır.Bu mirası bize bırakanlar;Türkü,Kürdü,Lazı,Arab...yani tümüyle bu toprağın insanlarıdır.Bu ülkeyi bölmeye çalışan bölücü,bataklığa gömenler çamura bulanmış olanlardır.Bu kadar basittir.Ne alakası var bunun demokrasi ile;benim olan demokrasi anlayışı ile?Lütfen kavramları karıştırmayalım!Söz konusu yok sayılan vatanseverleriniz şu Ergenekon operasyonu dahilinde ise işte buna hayır derim.Onlar vatansever değil!
  10. İlk defa almışsanız bu ''nurtopu''gibi uyarıyı hayırlı olsun.Onlarla yaşamaya alışıyor insan(bende çok var da,ama bakın ben hakketmiştim)Tabi ki olabailir;yanlış yazmak,eksik anlatmak,yanlış anlamak...ÖM ortamında devam edelim o zaman!Gümlenmeyelim
  11. Batsın bu dünya, Bitsin bu rüya... Yahu forum arkadaşlarım beni anlamayınca daha da bağırarak söyleyesim geliyor. Neden acaba?
  12. Burada derken forumu kastetmedim.Neden bana sürekli din ve bölücülüğü dayatıyorsunuz?Bakın gelin beraber bu din ve bölücülüğü yücelten mesajlarımı(varsa tabi) çözümleyelim.Eğer kendinizi haklı çıkaracak bir iletimi gösteremeyecekseniz, o zaman bana bölücü ve dinci yaftasını bir daha vurmayın;varsa da ben susarım.Nasıl?Yazdıklarınızı okuyunca kendimi bir Atatürk düşmanı zannettim.Kesinlikle değilim.Oldukça da severim.Demokrasi deyince aklıma düşünmenin ve yazmanın özgürlüklerle açıklanmayacağı bir ülke de geliyor.Ne olcak şimdi?
  13. Galiba siz burada herkesin özgür düşünüp özgür yazdığını düşünüyorsunuz?Ne kadar tuhaf!Yok mu derin devlet,Ergenekonlar?
  14. Dikkat!Hemen vatan haini ilan edilebilirsiniz.Aynen katılıyorum.
  15. Sayın Taylan Abi;şeriat yada kürt devletini istediğimi de nerden çıkardınız?Eğer sadece bu yazdıklarım sizi bu düşünceye itiyorsa özür dilerim ama yanlış düşünüyorsunuz. Nazar değmasin manasında mı bu maşallah!Hükümet veya kim olursa olsun yanlış giden birşeyler varsa yazarım,söylerim.Ve kimse bu düşündüklerimden dolayı beni yargılayamaz.Hükümetten başlarım,sadece insanları taraflara iten partilere kadar da eleştirme hakkını da bu ülkenin vatandaşı olarak kendimde bulurum.Darbe günlüklerine selam vermek mi?Ben sadece okudum,selam vermedim.Okumadıysanız da tavsiye ederim.Zira o zaman ne kadar da basit insanların ne kadar da büyük hesaplar yaptığına tanık olucaksınız. Neden sadece ulusalcılar mı vatanı seviyor?Ya da siz sadece bu derin ilişkilerde vatanseverleri mi görüyorsunuz.Ben kimseyi hedef alarak yazmadım.Ergenekon dedim;nerden bağlantı kurdunuz. Bakın resim sanatından da hiç anlamam.Zor bela geçerdim o dersi.Ben Tarafa sponsor değilim;olmaya da niyetim yok.Demokrasiyi mi kalkıp anlatayım.Al baştan!Yo ama kusura bakmayın ben çok yazdım,bir zahmet okuyun.
  16. Ben nasıl mı bir ülke istiyorum;Anayasa ve hukuka dayanan bir demokrasi.Dikkat edin sadece demokrasi değil istediğim;anayasal ve hukuki bir demokrasi. diye cevaplamıştım;ama tabi insan okumayınca göremiyor,ayrıca; Ama bunun yanında darbelerle kesintiye uğrayan bir demokrasi değil;sonunda halkımızında tüm bildikleriyle hukuki olan bir demokrasi istiyorum.Ve devlet otoritesini hiçe sayıp da kendilerince vatanı kurtaranların söz sahibi olduğu bir ülke değil;bu ülkenin gerçek sahibi olan bizlerin söz hakkına sahip olduğu bir ülke istiyoruz. şekilnde bir iletimde vardı.Bu muydu soru;özür dilerim şayet bu ise cevapladığım bir soruya cevap aranması ihtimalini düşünememişim.Bunun yanında sizi dinlemek istiyorum;çünkü daha neden bu şekilde tepki verdiğinizi anlayamadım.Yani bileyim ki ayrıldığımız noktayı ona göre yazayım değil mi?Ha yanlış soruya cevap verdiysem de bir zahmet anlama güçlüğümün olduğunu varsayıp soruyu bir daha yazın.
  17. GAP Eylem Planı'nda 4 stratejik hedef bulunuyor: • Ekonomik Kalkınmanın Gerçekleştirilmesi, • Sosyal Gelişmenin Sağlanması, • Altyapının Geliştirilmesi, • Kurumsal Kapasitenin Geliştirilmesi(www.bbm.gov.tr) Ekonomik kalkınmanın gerçekleştiği,sosyal gelişimin sağlandığı,altyapının geliştiği,kurumsal kapasitenin geliştirildiği bir Türkiye,biir Doğu eminiz ki çoğu sorunun çözümünde küçümsenmeyecek kadar önemli adımlardır. Terörün düşmanı, refah ve özgürlük ortamıdır. (')refah ve özgürlüğün olduğu yerde terör değil;yarının aydınlık meşalesi taşınır.Bu böyleyken; Yıllardır bu ülkeye bedel ödeten bir sorunun çözümünde refah kadar cesur ve samimi adımlar da gereklidir.Bağımsız,aynı ortak kadere sahip vatandaşların barış içerisinde yaşadığı bir Türkiye işte bu cesur adımların eseri olacaktır. Bu topraklarda yaşayan herkes bu toprakların asıl sahibidir.Üst kimlik yada alt kimlik değil;herkesin kendi kimliğiyle var olduğu bir Türkiye için biraz daha cesaret...
  18. İngilizce mi?Emin ol ki 73 netle gelmeyecek bir başarı değil.İnşallah ataman olduğu zaman sevincini burada beraber yaşarız.Umutla kal...
  19. İşte değerli arkadaşım;Öss ******** sonra çıkarılan başka bir **** KPSS.Ne demeli,eğitim fakültelerinde yıllarca verilen bir emeği bir güne sığdırma;ne kadar adil olabilir ki? Tabi okuduğunuz branş da çok önemli.Yalnız 72 genel ortalama.Eğitim herkesin çok fazla yanlışlarını görmemezlikten gelemeyecek bir sınava dönüştürdü KPSSyi.İnşallah atanırsın,canını sıkma.Hele gelsin sonuçlar,değil mi ama!
  20. Şirin şirin gerçekleşen gözaltılar,var olmayan bir iddianame ile belirsizleşen taraf yada tarafsızlık durumu...Sabahın bir yarısında sizin olaya bakışınızla meşru olmayan haller!Sen ne ayaksın!!!!Olmadı bu bakın.Ben bu hoş olmayan gözaltılar yanında darbe sonrası sabaha yakın idamları,sürgünleri de en az bu durum kadar anlaşılmaz ve abes görüyorum.
  21. Bu tehlikenin karşısında yer alabilmek için illah bir isim yada kalıp mı istiyorsunuz?Ben nasıl mı bir ülke istiyorum;Anayasa ve hukuka dayanan bir demokrasi.Dikkat edin sadece demokrasi değil istediğim;anayasal ve hukuki bir demokrasi.İstekler belirtilirken utanma değildir sizi saran duygunun adı;cesarettir arkadaşım.
  22. ''Uyur idik uyandırdılar'' sabahtandır kendi kendime söyleniyorum.İnanmıyorum saat 15 e geliyor.Hemen kaçmalıyım...
  23. Ben zaten bu kadar basit görmüyorum olayları.Türk ordusunun mahalle karakolu olmadığını da çok iyi biliyorum;ama çok istiyorsanız bunu beynimize işlemek yerine kafamıza sokarız!

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.