TARAFSIZ

teşekkürler ben böyle bir şey demem, siz gidersiniz yazılarınız ve aktardıklarınız kalır, önemli olan budur. bu forumda insanı yazdıkları ifade eder, gelip gitmeleri değil saygılar Bilimden uzak değilim, masallara ve hayvanlarada özenmem yanlış tespit (her zamanki gibi) saygılar

Ben, insan tek başına evrildimi dedim ? İnsanlar (tabi canlı formlardır ilk oluşuma göre, ben insan demeye devam edeceğim) ayrı ayrı yerlerde evrilip, sonra topluluklar mı oluşturmuşlar ? bunu soruyorum "Demediniz ama hayvanlarda toplumlar oluşturabiliyorlar." dediniz. "Bende o intiba oluştu, yanlış anladıysam özür dilerim..." dediniz. demekki söylediklerim hakkında yanlış bir tespit yapmışsınız ! ensest ilişkinin, doğal olup olmadığını öğrenmek için söyledim onu, konumuz oydu İnsanları anlamak için zaten hayvanlara bakıyoruz ve farkımızı anlıyoruz, ama ben öyle bir şey anlatmadım. Yani o bütün kavramları içine almışım gibi bir anlatım olur. Ama ben tüm kavramları içine alan bir anlatımda bulunmadım. Ben geçersizdir mi dedim ? evet ! tabi ilk insanlardan kasıt, sürekli parantez içinde belirttiğim gibi bir formdur zaten başka türlü olması mümkün görünmüyor diyelimki ilk hücre oluştu ve çoğalacak ? nasıl çoğalacak başka oluşan bir hücreye mi birleşecek ? hadi birleşti diyelim, bu birleşimde çıkan hücre geliştiğinde kiminle birleşecek ? lütfen cevap veriniz ! ensest ilişki ilk oluşumdan beri var olmalı yani doğa gereği, hayvanlarda bu ahlak anlayışı gelişmediği veya olmadığı için bu hücreden başlayan orjinallik hala devam ediyor olmalı diyorum, ama anlayanlarda oluyor anlamayanlarda. saygılar

Sadece eleştiri ve bizi alayla karışık bir basit görme var, bize verdiğiniz bir bilgi yok ! Böyle bir yere varamayız, tartışmalar bu şekilde yürümüyor malesef, biz kavga etmiyoruz, bir konu tartışıyoruz ! saygılar

Bu mudur olaydan çıkardığınız sonuç ? İnsanların anlatacak bir şeyleri kalmayınca, olayları kişisel boyutlara taşımalarıyla darbe indirmeye çalışmaları, forumlarda sık rastlanan bir durumdur ve en nihayetinde bunu malum kişiler tarafından görüp üzülmem beklediğim bir durumdu ! kendinizi böyle ifade ediyorsanız, bu bizim sorunumuz değildir tabi ! hep buradayız ve bildiklerimizi, anladıklarımızı aktarmaya devam edeceğiz, polemiklere girmeyeceğiz, bizim tartışmalarımızdan bir çok insan yararlanıyor. Birbirimize düşüncelerimizi dikte etmek zorunda değiliz, ama bazı insanlardan bunu görmek üzücü. Bir düşünceye bir yoruma katılırız veya katılmayız, destekleriz veya desteklemeyiz, bu tartışmanın sağlıklı bir şekilde yürümesi için iyi bir etkendir, yapabileceğimiz daha kötü şeyler vardır (sizinkine benzer diyelim) ama konu için yarar sağlamaz ! saygılar

Önce toplumlar mı oluştu ? Ben hayvanlar sosyaldır mı dedim ? Ben sosyal bilimlere önem vermiyorum veya sosyal bilimler gereksiz ve yanlıştır mı dedim ? İnsanın yaşayan en ilkel örnekleri ile, insanın en ilkel örneklerini aynı kefeye koymak bilimsel olmayacağı için, Totem ve tabu adlı eser, anlaşamadığımız konuyu doğrulayamaz. Afrikalı kabilelerin belli bir ahlak alışkanlığı yada anlayışı olacağına göre zaten ensest ilişki yanlış görülmüş olabilir haliyle, yani benim bahsettiğim, ilk insanlar (formda diyebiliriz) nasıl çoğalmışlar soruma bir destek ve köstek sağlamaz. Ben insan sosyalleşme süreci başladıktan sonra uygulanmıştır mı dedim ? sadece bilimsel olarak yanlış olamayacağını, doğanın gereği olduğunu bunu görmek için hayvanlara bakmamız gerektiğini çünkü onları sosyalleşme ve dolayısıyla ahlak anlayışının oluşmadığından dolayı orjinal kaldıklarını belirttim. ama sosyal kavramlarımıza göre zaten ensest ilişki hakkındaki yorumumu yaptım. Sizin bu kadar söylediklerim hakkındaki yanlış tespitlerinizden sonra tekrar önceki iletimi okumanızı öneriyorum. Kesin bilgi yok ! sorunumuz bu zaten, bir kaç yüz yıllık kabilelerden gerekli kesin bilgiyi alamayız. Zira onbinlerce belkide milyonca yıllık süreçten bahsediyoruz. Bir kaç yüz yıl önceki insanların zaten belli bir ahlak anlayışı oluşmuştur. saygılar

Bir babanın kızıyla ilişkisi bilimsel olarak yanlış sayılmaz ! Bu ilişki dinlere göredüşünürsek bile, Adem ile Havva nasıl çoğaldılar sorarım insanlara ? bilimsel olarakta sorarım İlk insanlar nasıl çoğaldılar ? yine bilimsel olarak sorarım Hayvanlar şu an bile nasıl çoğalıyorlar ? kardeşlerini bırakıp "amann bu bilimsel olarak yasak, ben en iyisi bir arkadaş bulamyım" mı diyor iç güdüleri ? Kimse bana bir babanın kızıyla bir annenin oğluyla ilişkisini bilimsel olarak yanlış, çarpık gösteremez ! çünkü insanlar böyle çoğaldılar, hayvanlar böyle çoğaldılar ve o hayvanlar günümüzdede bu şekilde devam ediyorlar Akraba evlilikleri bilimsel olarak yanlış değil, sadece klinik vakaların biraz daha artış gösterebileceğinden dolayı tavsiye edilmiyor, yoksa çevremizde çok sağlıklı insanlar yetişiyor GENELDE, kilinik vakalar ise zaten akrada olsan arkadaşta olsan olabiliyor. ENSEST İLİŞKİYİ BİLİMDEN AYIRAN TEK EYLEM TOPLUMLARIN BELİRLEDİĞİ VEYA ALIŞTIĞI AHLAK KURALLARIDIR VE BİZE BU ALIŞTIĞIMIZ YAŞAYIŞA GÖRE ****** VE ****** ÖTESİ GELMEKTEDİR. LAKİN, BİLİMSEL OLARAK HERHANGİ BİR YANLIŞI OLAMAZ BİR ŞEYİN BİLİMSEL OLARAK DOĞAL OLDUĞUNU ANLAMAK İÇİN ÖNCE HAYVANLARA BAKINIZ ÇÜNKÜ ONLARDA DÜŞÜNCEL AKTİVİTE VE AHLAK GELİŞMEMİŞ VE DOĞAL YAŞAMA GÖRE GELİŞİYORLAR, ORJİNALLERDİR KISACASI AMA İNSANLAR BU AHLAK KAPASİTEMİZE GÖRE KESİNLİKLE ENSEST İLİŞKİYİ AKILLARINDAN BİLE GEÇİRMEMELİ, BUNU HASTA RUHLU İNSANLAR YAPAR ANCAK VE EN AĞIR ŞEKİLDE TEDAVİ VEYA MAHKUM EDİLMELİ saygılar

Hz. Muhammed zamanındaki durumda çok farklı değilmiş sahabenin yaşadığı olay kadarıyla var tabi, yok demedim ! saygılar 2008 yılındayız, o zamanki devir ile şimdiki devir arasında farklılıklar olacaktır tabi, buınu "sadece müslümanlar merhabet sahibi " gibi mantık çıkarmak kullanılan bir hadise olmasını kabul etmemeliyiz. saygılar

Evet uzaktan (uzaydan) görünüş olarak küre biçimindedir denir zaten, yoksa yeryüzünde küre biçiminde olduğunu göremeyizki Psikoloji kesin sonuçlar veremezki ! ben doktora gittiğimde "ben ahmeti gördüğümde nedenini anlayamadığım bir şekilde sinirleriniyorum dersem" beni inceleyecek bir şey bulamaz, yani bana "sen Ahmeti gördüğünde şu nedenden dolayı sinirleniyorsun" diye kesin sonuç gösteremez" ama ben gidipte benim kan gurubum nedir dediğimde, kesin olarak bilimsel bir deneyle benim kan grubumu söyleyebilir ve üzerinde hiçbir tartışma götürmez fark burada, bunu anlatmaya çalışıyorum Söz konusu insan olunca zaten kesin sonuç bulamayız, kesin bir sonuç bulunabilseydi, dünyada yaşayan bütün insanlara bir tedavi yapılırdı ve herkes aynı düşünürdü aynı yaşardı savaşmazdı herkes rafah içinde yaşardı, çünkü bir insana gidip sen şu yüzden sinirleniyorsun senin o sinire neden olan yerini bu şekilde düzelteceğiz diyecek bir bulgumuz yok ! Ama işte bilimsel yöntemlerede karşı değilim, zaten karşı olmak imkansız çünkü yöntemsiz bilim olmaz, hepsinin gerekliliği var ama kesin sonucu benim anlatmak istediğim bilim verir, yani gerçekler, mutlak doğrular saygılar

bencede ! çünkü zaten bilimin kesin sonuçları bulmak için yapıldığına bir örnek değil, örnekleriniz, ortak (hep aynı sonucu veren) kesin sonuçların bulunamayacığını anlatıyor. Ama bilim kesin sonuçları verdiği zaman bilimdir ! örneğin evrim teorisi kesin sonuçları vermiyor ! ama bu evrimin bilimsel olmadığını göstermez ve aynı zamanda evrim kesindir diye bir sonuç çıkartmaz ortaya Yani benim temel olarak anlatmak istediğim şey şudur Bilim, dünya küre biçimindedir diyorsa, dünya küre biçimindedir ve üzerinde hiçbir aksi yorum yapılamaz, insanlar buna kat-i suretle inanmak zorundadır. İşte bilim bu yüzden güvenirlilik ve katiyet açısından sadece gerçeği göstermelidir, yoksa insanlar için ortak bir özellik kazanmaz. Psikoloji ise insan ve hayvan davranışlarını incelemesi sonucunda, kazandığı tecrübe ve birikimleri yine insanların yararına kullanmaya çabaladığı için bilimsel bir disiplinle yapılmak zorundadır (evrim teorisi gibi) ve bilime yardımcıdır. Ama psikoloji mutlak doğruyu göstermez, bu nedenle "psikoloji tam olarak bilim değildir bana göre" diyorum. saygılar

bu tanımı zaten biliyoruz yeni bir şey değil bu tanıma göre yorum yapıyorum zaten biz fikir üretiyoruz, katılırsınız ya da katılmazsınız verilecek cevap bulunamadığı durumlarda, kişisel sataşmalara girmeye çalışmak bir eksiklik olarak görülmeli zira burada her tür insan var, bizim buralardaki kahvehanelerde çok güzel sohbetler oluyor, belki siz böylesine rastlamadınız **** saygılar yinede

"Doğru tektir" bilim için geçerli, psikolojide doğru tek değildir, felsefeye dayalı doğrular vardır, ama bilimde sadece tek doğru vardır. sinir tek doğrudur ve bilimin konusudur, ama psikoloji siniri değil, nedenlerini ortaya çıkartmak için uğraşır ve psikolojide bir bulgu, tek doğru değildir, yani bunu tek doğru budur diye kanıtlayamayacağı için bilimle aynı kefeye koymamak gerektiğini düşünmekteyim. Bilim yapmak için bir çok yöntem olabilir, psikolojide bunlardan biridir. İnsan neye sinirlenir ? ne cevap verirseniz verin doğru veya yanlış olacaktır ! Dünya küre midir ? sadece tek doğrusu vardır ! saygılar katılıyorum, başka bir konuda görüşmek üzere ... saygılar

Ben tam olarak kabul edemiyorum, çünkü her maddenin (insanı diyelim) sonuçları değişiklik gösterebilir ve değişkenlik ortak bir gerçek sağlamaz, yani bir insanın neye sinirlendiğini ortaya çıkarabiliriz ama bütün insanların neye sinirlendiğini tek bir doğruda birleştiremeyiz, bilimsel olarak ortaya çıkarabileceğimiz şey gerçek sinirsel hormonal kimyasal (her neyse) aktivitilerdir, bunu inceleyebiliriz ama bir insanın neye sinirlenip nasıl davranacağını gerçek olarak bilmeyiz ki bu psikolojiye girer. mesela bir delinin, deli olduğunu veya ne kadar deli olduğunu, neden deli olduğunu kanıtlayamayız, bunu ancak davranışlarından anlarız ama kanıtlayamayız. Bir deliyi iyileştirmek için beyne müdahele edemeyiz sadece onu belli bir sürece sokup, sakinleştirici yada benzeri ilaçlarla davranışlarının düzelmesini bekleriz, ben bilimi, tek doğrunun (doğru tektir) kanıtlanması olarrak görüyorum , bu nedenle psikolojiyi tam gerçeği gösteren bir çalışma olarak göremiyorum. (tabi çok iddialı değilim bu konuda) saygılar

bilgisizlik ! yani bilimsel olmadığı için ! saygılar

kötü bir sahabeymiş, kardeşi darlık içinde yaşarken aralarında bir kin ve düşmanlık olmamasına rağmen, kendisi hiç oralı olmamış ve pişman olmuş sonunda. günümüzde böyle vurdum duymaz insanlar pek yok neyseki, ama azda olsa var tabi !

sarhoş olmak, içmek yasak değil mi, neden iman edenlere sarhoşluğunuz geçince namaz kılın diyor ? bir kaç kendini bilmez içince sapıtıyor diye, bütün aleme yasak koyuyor yani ! Yusuf Kardavi, bir kadehten birşey olmaz diye, yasağı delmek için şiş arıyor anlaşılan. Zaten bu içki bütün toplumlarda had safhada var, insanlar sanki inadına içiyor gibi geliyor bana. Ama Yusuf Kardavi'inin bu çalışmasını takdirle karşılıyorum çok iyi bir hizmet yapmış olur, evirip çevirmeyi becerebilirse, ama dinler o kadar kati kurallardan oluşmuşki değiştirme ne mümkün ! saygılar

Bilim gerçeği bilmek anlamaktır, bilim yapan insanın bir yaratıcıya inanması, gerçeği bilmeye etki etmez, çünkü bilim gerçekleri inceler, zaten başka bir şeyi inceleyecek bir sistematiği yoktur, bu nedenle ne yaparsanız yapın gerçeği gösteremeyeceğiniz için, siz istesenizde bilimsel olmayacaktır. Bu bakımdan Tanrı inancı bilimi bozar gibi yaklaşım mümkün değildir, ortaya çıkan bir gerçeği imha edilmedikçe hiçbir şey bozamaz, dünya küre biçimindedir ve bu gerçeği bir müminde değiştiremez, bir bilimadamıda değiştiremez. Buradaki tek sorun dinlerdir, dünyayı bir zamanlar öküzün altında buzağı gibi gösteren dinler, bilim açısından hiçbir muhatap bulamamıştır, çünkü bilim kaynağını gerçekten alır. Gerçeğin felsefesi olmaz, dolayısıyla gerçek üzerinde bir felsefe oluşturmakta gerçeği değiştirmez. Yani bilim adamı şöyle yapamaz, böyle yapamaz, şuraya gidemez, buraya çıkamaz , yok bilim şunu inceler yok bilim felsefesi buna uygun değil gibi mantıklar, hiçbir şekilde gerçeği değiştirmez. bilimadamı birinin DNA sını alıp, aynı insandan oluşturabiliyorsa, o Allaha'da tapsa, şeytanada tapsa bize gerçeği göstermiştir, ve gerçek bir bilim yapmıştır. dinlerin bilime, bilimi bozma açısından bir zararı yoktur, sakınca kişi ve bilimin ilerlemesi ile ilgilidir, çünkü bilim sadece gerçeği inceler, ama sıkı bir müslüman olan bilim adamının canlıları incelediğinde adem ile havvaya ulaşmaya çalışması ona büyük zaman kaybettirebilir ve bunun bilim adına doğrudan bir zararı olmasada, bilimin ve kişinin gelişmesi ve ilerlemesi açısından zaman kaybı olur. Ayrıca o kişi gerçekleri gördükçe imanı bozulmasın diye fikirlerinden ödün verme ihtimalide ortaya çıkabilir. saygılar

aklıma şu an gündemde olan rus tarikatı geldi insanların beyinlerini o kadar yıkanmışki, insanlar o kadar inanmışki çok yakında kıyamet kopacağına, 50 kişilik bir "ya varsa" grubu korkudan kendilerini metrelerce derinlikteki bir mağarada bulmuşlar, ama 5 aydır kıyametin koptuğu veya kopacağı yok ! bir sel vurgunuyla o grubun çoğu dışarı çıkmak zorunda kalmış ve bakmışlarki olay bir selden ibaret, mağarada kalan 14 kişi ise hala çıkmamakta direniyor neden ? ya kıyamet kopmuşsa ve kopuyorsa ya da koparsa diye ! ben bu olayı "ya varsa" mantığına çok iyi bir örnek olarak görüyorum, işte dinlerin durumu budur, korku psikloloji veya bir hayali gerçek sanmak uğruna insanın yapmadığı eylem kalmıyor ! ben bile bazen ya varsa diye korkuyorum bir anlık, insan korkmaz mı ? neyseki mantığım beni sakinleştiriyor ve aklımdan geçen ya varsa mantığını anında şüphesiz olarak kafamdan atabiliyorum. Ama bunu her insan yapamadığı için işte böyle mağara olayları yaşıyoruz saygılar

Elmalılı Hamdi Yazır Muhammed Esed Yaşar Nuri Öztürk Diyanet derlemesi Edip Yüksel Suat Yıldırım ve bunun gibi bir çok uzmanın tefsir çalışmaları birbirine büyük oranda paralellik gösterirken, Mustafa Sağın özellikle başörtüsü konusundaki farklı tefsiri, çok düşündürücü bir boyuttadır. Ki bu konularda diyanet baz alınır. saygılar

yani sizinde belirttiğiniz gibi (başta karşı çıkıyordunuz ama neyse) bu evi bana 100.000 ytl den satamıyorsunuz, fiyatı 3-4 kat arttıyorsunuz, buda hiçkimsenin hiçkimseye bir evi kazançsız ve faizsiz olarak vermeyeceğini savunduğunuzu gösterir ki doğru olanda budur bahsettiğiniz sistem 30 yıl ödemeli sanırım, yada siz kaç yıl olduğunu söyleyin ona görede hesap yapalım diyelimki 30 yıl 30 yıl x 12 ay = 360 ay 360 ay x 1700 ytl = 612.000 ytl 612.000 ytl ye bir ev almak isteyen orta halli bir insanı ilk defa duyuyorum saygılar Kötüye giden bir ekonomi İstikrarlı bir şekilde büyümez, en iyi gösterge budur ! Enflasyon %40 lardan %10 lara düşmez Kredi kuruluşlarından kredi notlarımız 2001 yılına göre daha iyi omaz Birisi, bu rakamları inkar edip, ekonomimiz gitgide kötüye gidiyor derse, zaten muhalefettendir ve gereğini yapıyor demektir. siz parayı ödemeyip, onların sizi seyretmelerini bekliyorsanız, evet ben mortgage den anlamıyorum 40 yıl taksitle ev almak için bir öneriniz var mı ? eğer başka bir sistem tavsiye ediyorsanız, lütfen o kadar vade yapıp yapılmayacağını ve ne kadar faiz uygulanacağını, 40 yıl için bu batıp batmayacağı konusunda bir muhasebe yapabilir misiniz ? bunları kimse onur olarak kabul etmez, gerçekten onur kırıcı olaylar oluncada gereği yapılıyor zaten onursuz bir halk olmaz, buna kimse müsade etmez, etmiyorda ! ufak tefek harketler, muhalefet yapmak adına çok büyütülüyor sorunlar aşılır veya aşılmaz, herşeyi onur kırıcı olarak görürsek sayamayacağımız kadar çok olay çıkar ortaya ! saygılar

cumhuriyetçilik olmadan devrimci olunmaz laiklik olmadan devrimci olunmaz halkçılık olmadan devrimci olunmaz devletçilik olmadan devrimci olunmaz devrimcilik olmadan devrimci olunmaz milliyetçilik olmadan devrimci olunmaz yani benim savunduğum durum şu devrim yapmak için herhangi bir kalıba gerek yok , modern ve çağdaş ya da dünyada genel bir kabul görmüş yenlikleri uygulamak, tek başına bir ilke gerektirmez, herşey bütünlükten ortaya çıkar. saygılar

ilginç resimler Atatürk'ün etrafında bu kadar kapalı ve açık insanın bulunması ne kadar geniş düşündüğünün bir göstergesi olabilir, yani her türlü kıyafete saygı gösterdiğinin ! gerçeği bilemem tabi, ama zaten kapalı kadınların açılması veya açık kadınların kapanmasına dair öyle çok önemli ve büyük yankı uyandıran bir yaptırımını duymadım şimdiye kadar, kılık kıyafet kanunlarında ise erkekler üzerine bir tavsiyesi var diye biliyorum. saygılar

Sırf bu olay yüzünden Türklerin onuru kırılmaz, AKP darbe yemez, bu olay münferit bir olaydır ve TBMM yetkilileri kendi aralarında sorunu düzeltmiştir. Bir evi, 10 sene taksitle satın alıyorsunuz, bana bunun Mortgage dışında bir yöntemini anlatır mısınız ? Yani bir orta halli çalışan bir insan, sürekli kirada ve artık bir ev sahibi olmak istiyor ! bu vatandaşımıza mantıklı bir çözüm sunar mısınız ? O övdüğünüz devletin kişi başına başına gelir dağılımı (bazıları gibi kişilerin hesabına yatan para olarak algılamayın) ile bizim devletin durumunu kıyasladınızmı bunu söylerken ? Bu ekonomi durumumuza göre diğer devletlerle aynı muhasebeyi uygulamamızımı istiyorsunuz ? Bir akrabam 1999 yılında 9.000 küsür dolara ev aldı, şuan o ev 200 bin dolar Bizim ev o yıllarda hatırladığım kadarıyla 5.000 dolar gibi birşeydi, şu 100.000 dolara kadar çıktı değeri ayrıca şu soruma cevap vermediniz ! siz şu an değeri 100.000 ytl olan evinizi, size ücretini 10 senede ödemem karşılığında 100.000 ytl ye bana satar mısınız ?

etrafımızda onurda var ekonomide, bir çok sorunlar olabilir ama bu genelin kötü olduğu anlamına gelmez, zaten bu gidişat iyiyse iktidar hak ettiği yeri bulacaktır, onur sahibi halk gereken cevabı sandıkta veriyor herzaman, ben sizin kadar karamsar değilim, ama aynı zamandada tedbirliyim, sürekli detayları genele yaymanız mantık hatalarına neden oluyor diye düşünmekteyim. Mortgage süper bir uygulama, Türkiye değil sadece dünyadanın bir çok yerinde başarıyla uygulanıyor, halkımızda gereken ilgiyi gösteriyor, kira öder gibi ev sahibi olmak hiçbir zaman kötü olamaz 10 yıllık bir süreçte şu anki faiz muhasebesine göre bir evin fiyatının 4 kat artması çok normal siz 100.000 ytl olan evinizi, size ücretini 10 senede ödemem karşılığında 100.000 ytl ye bana satar mısınız ? ki bu evin fiyatı 10 senede belkide 5-6 kat artacak, yani ben bu evi 10 sene sonra belki 500.000 belkide 600.000 ytl ye satabileceğim ama siz 10 sene boyunca benden toplamda 100.000 ytl alacaksınız ! ayrıca bu ev Türkiyede ve siz yabancıda olsanız Türkte olsanız benim için farketmez ben Türkiyede ve tüm haklarının bana ait olacağı bir evin sahibi olacağım. Adam alıpta evimi Yunanistana götürecek değil ! saygılar

büyüme rakamlarına bakınız, berbat bir ekonomi büyümez ayrıca ben ekonomimiz güçlüdür demedim, eskiye oranla ekonominin büyümesi ekonomimizin güçlü olduğunu göstemez ! örnek ? hangi evleri ? saygılar

ekonomimiz iyi değil, eskiye oranla iyi dolayısıyla refah seviyemiz 2001 krizine göre daha iyi Böyle söyleyince size katılıtım işte, ben kişi başına gelirin fakirlerin cebine giren parayla ilgisi olmadığını anlatmaya çalışıyorum, dedimya kişi başına gelir halkın değil ekonominin gücünü gösterir diye Halka hizmet anlayışının dahada belirginleştiği bir dönemden geçiyoruz, insanlar yeni yeni atılımlar yeni fikirler, yeni açılımlar gerçekleştiriyorlar, kimse aynı kalmıyor, ramazan çadırlarının artmasınında bunda büyük bir etkisi var, telvizyonlar çoğaldı , medya çoğaldı, herkes bir şeyler öğreniyor, herkes biribirinden bir şeyler görüp dahada ileriye taşıyor, AKP de din kökenli insanlardan oluştuğu için bununda halk üzerinde bir etkisi olacaktır, dini hayırlar artacaktır. Yani bütün bunları ele aldığımızda sonucu anlayabiliyoruz ama tek bir nedeni yoktur tabi söylemlere değil, eylemlere bakıyorum, sanırım ayrıştığımız nokta bu oluyor, felaket senoryaları ben kendimi bildim bileli var, ama bugüne kadar hiçbirinin gerçekleştiğini görmedim saygılar