
BrainSlapper
Φ Üyeler-
İçerik Sayısı
2.691 -
Katılım
-
Son Ziyaret
İçerik Tipi
Profil
Forumlar
Bloglar
Fotoğraf Galeresi
- Fotoğraflar
- Fotoğraf Yorumları
- Fotoğraf İncelemeleri
- Fotoğraf Albümleri
- Albüm Yorumları
- Albüm İncelemeleri
Etkinlik Takvimi
Güncel Videolar
BrainSlapper tarafından postalanan herşey
-
Çıkmaza giden şey itikattır, yani inançtır, yani ispatlanamayan şeydir, yani gerçekliği konusunda hiçkimsenin bir delil sunamaycağı şeydir. Çıkmaza gitmeyen şey ise, ortada var olandır. Elle tutulan, gözle görülendir, işitilendir, hissedilendir. Bu da Kabe'be dayali hac ekonomisidir. Son zamanlarda Türkiye'de buna "medeni bir terim" buldular: İnanç turizmi. İnanç turizmi ticari bir faaliyettir. Gelen turistlerden/hacılardan maksimıum parayı almaktır amaç. Geçenlerde bir haber vardı. Kabe çevresine "lüks rezidens"ler yapılacakmış, Zemzem Tower-1, Zemzem-Tower-2 isimli ve fahiş fiyatlara satılacakmış. Yakında daha fazla yapılır. "Kabe manzaralı" olacakmış. Ayrıca şeytan taşlanma sırasında güme, pardon cennete gitmek istemeyen "zengin" müslümanlar için VİP şeytan taşlama parkuru yapılacakmış. parkur 5 katlı mı olur, 6 katlı mı artık bilemem. En çok parayı batıran en üst parkurdan atar taşını. sonra biraz daha ucuz bir alttaki. Zemin kattan da "paket program" ile gelen hacılar faydalanır. Tabi iş bununla da bitmez. Atılan taşlar da satışa sunulur yakında. Güzelce yuvarlatılmış mermer taşlar, bazalt taşlar, kobalt taşlar, kumtaşı, 200 gramlık taş, 100 gramlık taş, falan filan. Turizm Bakanlığında çalışan "laik bürokratlar" da bu inanç turizmindeki pastayı gördüğü için, Efes'teki Meryem Ana Kilisisini, Göreme'deki kaya kiliselerini, Tarsus'taki Eshab-ı Kef mağarasını, Antakya'daki ilk kiliseyi Hristiyanlara pazarlayarak para kazanma peşinde. Bu pasta büyük, Arap akıllı da bizimkiler akılsız mı? Bizimkiler de öğreniyor işi. Yakında İlk 7 kilisenin yerleri tespit edilir. havaalanları yapılır. Hatta kiliselerin bile uydurma rekonstüksüyonları yapılır. İznik Konsülünün yapıldığı yer şurasıydı diye biryer belirlenir. Ondan sonra gelsin paralar. ilk yıllar belki çok tutmaz. Ama 1400 yıl beklemeye de gerek yok yani. En fazla 50 yıl sonra Hristiyanlar için olur bütün Anadolu bir hac mekanı. Saygılar.
-
Fikir ve İnanç Özgürlüğü & Dinden Dönme.
BrainSlapper şurada cevap verdi: BrainSlapper başlık Dini Konular - Din - Dinler
Sayın boşig, yukarıdaki yazımı anlayıncaya kadar , ne demek istediğimi anlayıncaya kadar oku, senden ricam. Yılan'dan korkarım. Ama yılan sokmasa, ısırmasa, yumuşacık türleri olsa, güzel sesler çıkarsa, sadık olsa severdim demekle yılanı ne kadar sevmiş oluyosanız, katakuta'nın haksöz iken yaptığı şey veya benim dinzileşmeden önce yaptığım şey de o. Tarif edilen şey yılan değildir burada, bambaşka birşeye dönüşmüştür. Hadisleri uydurmadır, Kabe sıradan bir taş binadır, asıl Hac Kabe'ye değil insanın kendisine yönelik olandır, İslam barış dinidir, kafirleri öldürmeyi emretmez, İslam'da zorlama yoktur, cennet ve cehennem manevidir, İslam bilimle çelişmez, İslam bütün insanları eşit görmektedir, İslam'daki kadın/erkek eşitsizliği gibi sunulan şeyler zorlama yorumlardır, islamda kölelik ve cariyelik var demek zorlama yorumlardır, islamda kadın erkek eşittir, islamda köleleik yoktur, islam sevgi dinidir vs. vs. diyerek Ben müslümanım demek ile yılan sokmasa, ısırmasa, yumuşacık türleri olsa, güzel sesler çıkarsa, sadık olsa, ben eve döndüğümde sevimli hareketler yapsa severdim demek aynı şey. Tarif ettiğiniz şey Müslümanlık olmadığı gibi, tarifinizden anladığımız kadarıyla sevdiğiniz hayvan da yılan değildir. haksöz falanca tarihte şunu söylemiş, şimdi katakuta iken bunu söylüyor diye yüzlerce örnek bulabilirsiniz. Yukarıda da söyledim kaksöz, inancını korumak ve inandığı dinin akla mugayir olmadığını göstermek için, o hadislerin uydurma olduğunu ispatlamaya çalışmış. Ama sonuçta, hadisleri atmakla islam dinindeki subjektifliğin bitmediğini, falan ayetler, filat ayetleri ilga etmiştir noktasına geldiğinizi, Kuran içinde de temizliğe giriştiğiniz görüyorsunuz. Sonuçta Öyle bir noktaya gelmişsiniz ki, yola yola tüy bırakmamışsınız. İnandığınız, savunduğunuz şeyi İslam olmaktan çıkarmışsınız. Dönüp geriye bakıyorsunuz. Aslında İslam'da bu olamaz dediğiniz ve attığınız herşey aslında İslamı oluşturan tuğlalarmış, onları atarsanız ortada İslam kalmıyormuş. Yani temizlik ve rasyonelleştirme işinin hatalı olduğunu anlamış haksöz, ben de aynı yoldan geçtim. Yani bizim yaptığımız hata, İslamı rasyonel görtemeye çalışmak için, temizlik yapmaktı. Şimdi yaptığımız doğru: Herşeyi olduğu gibi bırakmak. İnanırken o temizlemek istediğimiz şeyler de İslamın parçası, onlarsız İslam, İslam olmuyor. Bu bir oyun değil, senaryo değil, tuzak değil, psikolojik yönlendirme değil. Sadece insanın inanırken düştüğü, "inancımı koruyacağım" diye giriştiği, rasyonelleştirme ve temizlik operasyonunun yanlışlığının farkına varması. Herkesin aklı var sonuçta. Kimse haksöz/katakuta da bu yoldan geçmiş diye inancını değiştirmez. İnsanlar sadece kendileri görebilirler ışığı. haksöz/katakuta elinde bir mum ışığı, yürüyor, aydınlatabildiği kadar aydınlatıyor. sen halojen lamba yak, spot lamba yak, sen daha fazla aydınlat, insanlar seni ikna edici bulsunlar. Saygılar. -
Fikir ve İnanç Özgürlüğü & Dinden Dönme.
BrainSlapper şurada cevap verdi: BrainSlapper başlık Dini Konular - Din - Dinler
Sayın boşig elbette katakuta buna cevap verecektir, ama önceden müslüman olup da, sonra dinsizleşen herkes aynı yoldan geçer. Bu nedenle ben de cevap verebilirim. Doğru katakuta arkadaşımızın haksöz rumuzu ile daha dinsizleşmeden yazarken söylediği "Hadisler uydurmadır" ile katakuta iken söylediği "din sadece Kuran'dan ibaret değildir. Peygamberin sünnetine de bakmak gerekir" sözü arasında fark var. Nedeni basit, çok basit. İnanırken, dinde bulunan akla mugayir herşeyi ya "vardır bir hikmeti" deyip sorgulamaya bile cesaret edemeden kabulleniyorsunuz, ya "kelimelere takla attırarak, kelimelerde bile bulunmayan anlamlarla mantıksız şeyleri anlamlı hale getiriyorsunuz", ya da "bu kesin uydurmadır, benim dinim bu kadar subjectif olamaz" diyorsunuz. Yani inancınızı yitirmemenin tek yolu bunlar. Bugün özellikle Türkiye'de hadisleri kabul etmeyen insan sayısı diğer müslüman ülkelere göre kanımca daha fazla, nedeni de iyi-kötü laik bir eğitimin verilmesi,insanların bir demokrasi kültürüyle büyümeleri, insanlarıın herşeyi sorgulayabilecek cesareti bulmalarıdır. Haksöz de, inancını korumak ve inandığı dinin akla mugayir olmadığını göstermek için, o hadislerin uydurma olduğunu söylemiş ve bunu ispatlamaya çalışmış. Ama maalesef hadisleri atmakla islam dinindeki subjektiflik bitmiyor. Sonra falan ayetler, filat ayetleri ilga etmiştir noktasına gelip Kuran içinde de temizliğe girişiyorsunuz. Tefsircilerin yanlış tefsir etmiş olması gerektiğine inanmaya başlıyorsunuz. Sonra öyle bir noktaya gelmişsiniz ki, yola yola tüy bırakmamışsınız. İnandığınız, savunduğunuz şeyi İslam olmaktan çıkarmışsınız. Dönüp geriye bakıyorsunuz. Aslında İslam'da bu olamaz dediğiniz ve attığınız herşey aslında İslamı oluşturan tuğlalarmış, onları atarsanız ortada İslam kalmıyormuş. Yani temizlik ve rasyonelleştirme işinin hatalı olduğunu anlamış haksöz, ben de aynı yoldan geçtim. Yani bizim yaptığımız hata, İslamı rasyonel görtemeye çalışmak için, temizlik yapmaktı. Şimdi yaptığımız doğru: Herşeyi olduğu gibi bırakmak. İnanırken o temizlemek istediğimiz şeyler de İslamın parçası, onlarsız İslam, İslam olmuyor. "İşinize geleni savunuyorsunuz" ithamını biz, eski biz iken, yani inançlı iken söyleseydiniz doğru olurdu. Çünkü o zaman hakkaten "bencil" hareket ediyorduk, "İnancımızı, dinimizi" korumak için işimize gelen hadise sahih dedik bıraktık, işimize gelmeyen hadise uydurma deyip attık. Ama farkettik ki, herşeyiyle İslam bir bütündür. Bütün olarak ele alınması gerekir. Fazla yolarsanız, elde birşey kalmaz. Şimdi işimize gelen veya gelmeyen diye bir husus kalmadı. İşimize gelsede, gelmesede İslam'ı bir bütün olarak ele alıyoruz. Şimdi doğru yoldayız anlıyacağınız, subjektiflikten kutulmayı başardık. Yeni yılda darısı başınıza. Saygılar. -
Petrol son 50 senede para getirdi. ondan önceki 1350 seneye ne demeli? Bundan maksimum 50 sene sonra da olmayacak petrol. Bu dini turizm ise bu din yaşadıkça varolacak, Araplar yararına.
-
Sevgili bilimselci, her yıl hacca giden insan sayısı daha fazla bence. Ayrıca 1.000 Dolar çok iyimser bir rakam. Çok daha fazla harcıyorlar. (TURSAB 1699 Dolar, ULUSOY: 1959 Dolar) Bu fiyatlar "zorunlu" harcamalar için. Paket program fiyatı yani. Ama, orada yapılan extra harcamalar dahil değil. (Extra harcamalar da, hediyelik eşya, zemzem suyu, vs gibi şeyler alınıyor, telefon görüşmeleri, extra yiyecekler vs.) Çağrı filminde bir sahne vardı (filmin başında islam alimleri film içeriğini onaylıyor deniyor) Ebu Süfyan, "benim için sorun a ilahına b ilahına tapılması değil" anlamına gelen şeyler söylüyor. "300 küsür ilahın her birine değişik kabileler tapınıyor ve onlar Mekkeye gelip ticaret ediyorlar. Biz öyle geçiniyoruz" diyor. İlah sayısı bire indirilince kimse gelmiyecek sanıyor. Onun korkusu o yani. Başka bişey değil. Adam kime tapınıldığıyla zerre kadar ilgilenmiyor. Filmin bir yerinde "senin ilahın yokmu ey Ebu Süfyan" diye soruyor birileri, O da cevap veriyor "benim ilahım develerin üstünde". Muhammed Mekke'yi fethetti, ama Ebu Süfyan "galip" geldi. Belki de anlaştılar, ikisinin fikri de Mekkelilerin çalışmadan yaşayabilmelerini sağlayacak bir sistem kurmaktı, kim bilir. Ne kadar adam kandırıp getirebilirsen Mekke'ye o kadar iyi Araplar için. Binlerce kurban kesiliyor Hac sırasında. Arap tüccarlar Avustralya'dan satın alıyorlar, Hacılara 10 misline satıyorlar. Ne güzel kar değil mi? Al sana Hac tütsüsü, kokusu, al sana Hac zemzem suyu. herşey para yani... Muhammed'i Araplar sevmeli. Çünkü bedava geçinme yolu hazırlamış bütün soyuna sopuna, ulusuna. Saygılar.
-
Tanrı geni diye birşey varsa, yani inanmak, inanmamak da çnceden programlanmış bişeyse, semitik dinlerin bu imtihan iddiası fos çıkar. Kimin inanacağının, kimin inanmayacağının önceden programlandığı ve bilindiği bir sınav sınav değildir. Tiyatrodur. Saygılar.
-
Kuran'ın bir masal kitabından ne farkı var?
BrainSlapper şurada cevap verdi: BrainSlapper başlık Dini Konular - Din - Dinler
Denizler ve atmosfer konusuna başka başlıklarda cevap verildi. Yukarıdaki söze bence büyük anlamlar yüklemeyin. "Al yazmalı, selvi boylu yarimin bukle bukle saçları" ifasedindeki gibi bir benzetme yukarıdaki. Sırdan gözleme dayanan bir benzetme. Çöl kültüründe, vahalardaki sular kuruyunca, su kaynaklarının/derelerin geçtiği yer elbette susuzluktan yarık yarık çatlıyor. Bunun ötesinde bir anlam taşımıyor yukarıdaki söz. Saygılar. -
Ölümden sonra dirilme.
BrainSlapper şurada cevap verdi: BrainSlapper başlık Dini Konular - Din - Dinler
Alternatif fikri var mı tarafsızın bilemiyorum. Kendisi cevap verir. Ancak bu konuyu sizinle tartıştık sayın kralx, Doğru cevabı bilmiyor olmamız, yanlış cevaplardan birini seçmemizi gerektirmez. Doğru cevabı sadece bilmiyoruz. Ama, hangi cevapların yanlış olduğunu biliyoruz. Saygılar. -
İki çocuğunuz var. Biri yürümeyi kendi öğreniyor, diğerine siz uğraşa uğraşa, yardımcı altlerle zor öğretiyorsunuz. Biri okumayı kendi öğreniyor, diğerine siz uğraşa uğraşa, özel öğretmenler tutarak öğretebiliyorsunuz.Yine de unutuyor öğrendiklerini, tekrara tekrar yine öğretmen tutuyorsunuz. Elbette iki çocuğunuzu da seversiniz. Ama hangi çocuğunuz sizin için onur kaynağıdır? Hangisi sizi sevindirir, hangisi üzer? Saygılar.
-
Faizin patenti yahudilerin de, müslümanların dinlerinin patenti başkasının mı?
-
Ölümden sonra dirilme.
BrainSlapper şurada cevap verdi: BrainSlapper başlık Dini Konular - Din - Dinler
Çözdük diyen var, dinler. Bu iş şöyle oldu böyle oldu diyorlar. Saygılar. -
Ölümden sonra dirilme.
BrainSlapper şurada cevap verdi: BrainSlapper başlık Dini Konular - Din - Dinler
Doğru çözemeyiz. "Çözdük" diyenlere de inanmayalım derim ben Saygılar, -
Ölümden sonra dirilme.
BrainSlapper şurada cevap verdi: BrainSlapper başlık Dini Konular - Din - Dinler
Yani... sizin dediğiniz gibi bişey olursa. A bedebi ile a ruhunun oluşturduğu Aa şahsının cezasını veya ödülünü yeni B bedeni ile a ruhunun oluşturacağı Ba şahsı mı alacak? Maddi dirilme işi şöyle de olsa, böyle de olsa, çıkmazda görünüyor. Saygılar. -
Sayın kral konuyu yine evrim, tasadüf, tasarım konularına çekmeyelim istersen, o konuyu tartışmak istersek yine tartışırız. Bana burda sorduğunuz soru net: Cevabını bilmediğin bir sorunun, cevabının o olmadığından nasıl emin olabiliyorsun.. Ben de örnek verdim, sende, şu sonuca vardık: kesin cevabını bilmediğimiz bir soruya verilen yanlış cevabı, elimizdeki diğer verilerle tespit edebiliriz. Ama hala doğru cevabı bilmeyebiliriz. Denize düşen arabanın kendi kendine çıkmayacağını biliriz. Ama nasıl çıkarılacağını bilmeyebiliriz. Arabanın nasıl çıkarılacağını bilmememiz, "araba kendi çıkar" iddiasını doğru kılmaz. Değil mi? Mutabıkmıyız bu konuda? Saygılar.
-
Ölümden sonra dirilme.
BrainSlapper şurada cevap verdi: BrainSlapper başlık Dini Konular - Din - Dinler
Zaten öyle varsaydık sayın kralx,"Allah'ın olduğunu ve herşeye gücü yettiğini (herşeyden kasıt, yaratma dahil)varsayıyoruz. " Endişen olmasın, bilimsel teorinin niteliklerini taımayan inançları bile, acaba elle tutulur bir tarafı var mı diye incelemeye, anlamay çalışıyoruz. Sayın kral, suyu buharlaştırıp tekrar soğutursanız yine su olur. Yani oradaki atomlar hep aynıdır. Toprak dediğimiz maddeden beslenen, büyüyen canlıları oluşturan atomlar da aynı. Aynı canlılar tekrar toprak oluyorlar, tekrar başka bir canlının yapı taşları oluyorlar. Hep aynı atomlar. Atom ölümü, elektron/proton/quark ölümü yokoluşu var mı bilmiyorum. Hangi zerrenin/atomun hangi canlıya ait olduğunu bildiğini varsayıyot,ruz tanrının. Ama yine sorun orada duruyor. Aynı zerre/atom sadece tek bir canlının değil, birsürü canlının yapıtaşı olmuş. Kime tahsis edilkecek bu biricik atom?? Saygılar. -
Bu sözünüz de beni destekliyor. Kendi çıkmaz araba. Ama nasıl çıkacağını da bilemiyorum. Demekki insan, cevabını bilmediği bir soruya verilen x cevabının yanlış olduğunu bilebilirmiş. Saygılar.
-
Ölümden sonra dirilme.
BrainSlapper şurada cevap verdi: BrainSlapper başlık Dini Konular - Din - Dinler
Sayın kralx, yukarıda sevgili saklıgerçek'e de söyledim. Bu sorular, semitik dinlerdeki inançların doğru olduğu varsayılarak soruluyor. Yani dirilmenin olacağını varsayıyoruz. Allah'ın olduğunu ve herşeye gücü yettiğini varsayıyoruz. Cennet ve cehennemin olduğunu varsayıyoruz. Yani semitik dinlerin bütün iddiaları doğru varsayıyoruz. Sorduğum soru, gayet basit: aslan34 kardeşimiz sağolsun, tam bu soruyu sormamıza neden olan ayeti alıntılamış. Göklerin ve yerin yaratılışı ve onlarda ürettiği her canlının üretilişi de O'nun ayetlerindendir. Ve O dilediği zaman onları toplamaya da kadirdir. ( Şura;29 ) Çürümüş kemiklerin toplanmasından bahsediliyor. Bu toplama işlemi yapılırken Çürümüş kemiklerden birinin yapıtaşı olan A12345 kodlu H atomu kimin yapı taşı olacak? 50.000 yıl önce yaşamış A şahsının mı? 30.000 yıl önce yaşamış B şahsının mı? 10.000 yıl önce yaşamış C Şahsının mı? .... 1.000 yıl A982357394 şahsının mı? Yoksa ineğe tekme atan 20 sene önce yaşamış Z384750 şahsı aleyhine şahitlik etmek için diriltilen yine 20 sene önce yaşamış İNEK123456 kodlu ineğin mi? Bu toplama işlemi sırasında bu A12345 kodlu H atomu kimde toplanacak?? Saygılar. -
Cevap diye sunulan şeyin içindeki çelişkilere ve tutarsızlıklara bakarak. Önümde Afrikalı bir çift duruyor, ellerinde bir bebek var, beyaz bir bebek var, kendilerinden olma/doğma olduğunu söylüyorlar. Genetik/biyolojik kanunların bana sağladığı bilgilere dayanarak, bu bebeğin bu çiftin ürünü olmadığını biliyorum, fakat gerçek annesini ve babasını bilmiyorum. Deniz kenarından geçen bir yoldan araba denize uçuyor, ıssız bir yer. İçindekiler ölmüyor. Kurtuluyorlar ve arabayı denizden çıkarmak istiyorlar. Vinç yok,helikopter yok, çekici yok,gemi yok, yardım edecek kalabalık insan gücü yok. Arabanın içindekilerden biri diyor ki, "yav ben arabayı kucaklar çıkarırım, ne var ki bunda" diyor. Fizik kanunlarına, arabanın ağırlığına, arabanın içine dolan suyun ağırlığına ve adamın cüssesine bakarak, bu iddiasını gerçekleştirip arabayı çıkaramayacağını biliyorum, ama araba 'nın, vinç, helikopter ve kalabalık insan gücü/halat, çekici vs. olmadan nasıl başka türlü denizden çıkarılabieceğini bilmiyorum. Saygılar.
-
Sevgili suheda, O izlediğiniz ve çok güldüğünüz filmdeki olaylarla dini inançlar arasında çok büyük benzerlikler var. O film sadece güldürmüyordu, çok da düşündürüen bir filmdi. Tekrar izlemenizi dilerim. Ama izlerken semitik dinlerdeki, vahy almak falan gibi olguları aklınıza getirmeyiniz. Ama tabi ki açıklamam o değil. İlk canlı nasıl oluşmuş, ilk canlı neydi, ilk insan kimmiş biliyor muyum? Hayır bilmiyorum. Tek söyleyebileceğim şey semitik dinlerce piyasaya sürülen cevapların doğru olmadığı. Yani bu sorulara verilebilecek binlerce cevaptan bir tanesi semitik dinlerce üretilen cevap. İspat edebileceğim şey, bu cevabın yanlış olduğu. Ama bu demek değildir ki, ben cevabı biliyorum. İnsanoğlu araştırmasını sürdüyor, sürdürecek ve bulacak cevabı birgün. Uzaktakilerle konuşmanın en iyi yolu güvercinle mektup göndermektir. Hayır değildir. Peki nedir En iyi yolu bilmiyorum, ama güvercinler aracılığı ile konuşmanın en iyi yol olmadığını güvercine, olasılıklara, kazalara, iklime bakarak anlayabiliyorum. Uzaktakilerle konuşmanın en iyi yolu özel atlı ulakla mesaj göndermektir. Hayır değildir. Peki nedir En iyi yolu bilmiyorum, ama özel atlı ulak aracılığı ile konuşmanın en iyi yol olmadığını ata, atın ve ulağın kabiliyetlerine, zaarlarına, kazalara, soygunlara, iklime bakarak anlayabiliyorum. Uzaktakilerle konuşmanın en iyi yolu telgraf göndermektir. Hayır değildir. Peki nedir? En iyi yolu bilmiyorum, ama telgraf ile ile konuşmanın en iyi yol olmadığını tegrfafın yetersizliklerine bakarak anlayabiliyorum. Uzaktakilerle konuşmanın en iyi telefonla görüşmektir. Hayır değildir. Peki nedir? En iyi yolu bilmiyorum, ama telefon ile konuşmanın en iyi yol olmadığını telefonun yetersizliklerine bakarak anlayabiliyorum. Uzaktakilerle konuşmanın en iyi internet üzerinden görüntülü, sesli görüşme yapmaktır. Hayır değildir. Peki nedir? En iyi yolu bilmiyorum, ama internet üzerinden konuşmanın en iyi yol olmadığını internet telefonculuğunun yetersizliklerine bakarak anlayabiliyorum. Peki. peki. Nedir uzaktakileler haberleşmenin en iyi yolunedir? En iyi yolubilmiyorum, bulabilmek için sadece araştırmaya devam ediyoruz. Saygılar.
-
Konulara hakimiyetiniz gördükten sonra, dini konularda bayrağı size devretmeye karar verdim sayın slapper.
-
Fikir ve İnanç Özgürlüğü & Dinden Dönme.
BrainSlapper şurada cevap verdi: BrainSlapper başlık Dini Konular - Din - Dinler
Çok güzel bir tespit. Bir konferanstasınız. Uzun sürecek. Başlangıçtan 2-3 saat sonra şöyle bir anons yapılıyor: "Ara veriyoruz sayın katılımcılar. Yarım saat sonra yeniden başlıyacağız. Salonumuzun hemen çıkıştaki holde sıcak ve soğuk içecek ikramımız var. Bu yarım saatlik arada yan salonda konferans organizatörü şirketin genel müdürünün hayatını anlatan bir film oynayacak onu seyretmenizi öneririm. Yarım saat sonra yeniden görüşmek üzere.. (bu hakiki özgürlük, yan salondaki filmi seyretmek veya seyretmemekte özgürsün, ödül yok, ceza yok) veya şöyle bir anons yapılıyor: Ara veriyoruz sayın katılımcılar. Yarım saat sonra yeniden başlıyacağız. Salonumuzun hemen çıkıştaki holde sıcak ve soğuk içecek ikramımız var. Bu yarım saatlik arada yan salonda konferans organizatörü şirketin genel müdürünün hayatını anlatan bir film oynayacak onu seyretmenizi öneririm. Fimi seyreden herkes falanca ünlü restoranda verilecek akşam yemeğine katılacaklar, onlara 100.000'er ytl ve birer araba hediye edilecek. Filmi seyretmeyenler ise akşam yemeğine katılamayacaklar, ayrıca 100'er kırbaç vurulacak ve 100.000'er ytl para cezası ödeyecekler. Serbestsiniz. (bu da özgürlük yan salondaki filmi seyretmek veya seyretmemekte özgürsün, hiçbir zorlama yok!!! ) Saygılar.