BrainSlapper tarafından postalanan herşey
-
Ölümden sonra dirilme.
Doğru çözemeyiz. "Çözdük" diyenlere de inanmayalım derim ben Saygılar,
-
ÖLÜM! YOK OLMAK MIDIR / Ölüm var ölüm müjdeler olsun ölümü de öldüren Rabbe secdeler olsun
Belki ifadeye dikkat etmemişim ama, kastettiğim, ölümden sonrası beni ilgilendirmiyor, o nedenle korkmuyorum demek istemiştim. Saygılar.
-
Ölümden sonra dirilme.
Yani... sizin dediğiniz gibi bişey olursa. A bedebi ile a ruhunun oluşturduğu Aa şahsının cezasını veya ödülünü yeni B bedeni ile a ruhunun oluşturacağı Ba şahsı mı alacak? Maddi dirilme işi şöyle de olsa, böyle de olsa, çıkmazda görünüyor. Saygılar.
-
Ateist?
Sayın kral konuyu yine evrim, tasadüf, tasarım konularına çekmeyelim istersen, o konuyu tartışmak istersek yine tartışırız. Bana burda sorduğunuz soru net: Cevabını bilmediğin bir sorunun, cevabının o olmadığından nasıl emin olabiliyorsun.. Ben de örnek verdim, sende, şu sonuca vardık: kesin cevabını bilmediğimiz bir soruya verilen yanlış cevabı, elimizdeki diğer verilerle tespit edebiliriz. Ama hala doğru cevabı bilmeyebiliriz. Denize düşen arabanın kendi kendine çıkmayacağını biliriz. Ama nasıl çıkarılacağını bilmeyebiliriz. Arabanın nasıl çıkarılacağını bilmememiz, "araba kendi çıkar" iddiasını doğru kılmaz. Değil mi? Mutabıkmıyız bu konuda? Saygılar.
-
ÖLÜM! YOK OLMAK MIDIR / Ölüm var ölüm müjdeler olsun ölümü de öldüren Rabbe secdeler olsun
İnanmıyorum ki, korkayım. Saygılar.
-
Ölümden sonra dirilme.
Zaten öyle varsaydık sayın kralx,"Allah'ın olduğunu ve herşeye gücü yettiğini (herşeyden kasıt, yaratma dahil)varsayıyoruz. " Endişen olmasın, bilimsel teorinin niteliklerini taımayan inançları bile, acaba elle tutulur bir tarafı var mı diye incelemeye, anlamay çalışıyoruz. Sayın kral, suyu buharlaştırıp tekrar soğutursanız yine su olur. Yani oradaki atomlar hep aynıdır. Toprak dediğimiz maddeden beslenen, büyüyen canlıları oluşturan atomlar da aynı. Aynı canlılar tekrar toprak oluyorlar, tekrar başka bir canlının yapı taşları oluyorlar. Hep aynı atomlar. Atom ölümü, elektron/proton/quark ölümü yokoluşu var mı bilmiyorum. Hangi zerrenin/atomun hangi canlıya ait olduğunu bildiğini varsayıyot,ruz tanrının. Ama yine sorun orada duruyor. Aynı zerre/atom sadece tek bir canlının değil, birsürü canlının yapıtaşı olmuş. Kime tahsis edilkecek bu biricik atom?? Saygılar.
-
ÖLÜM! YOK OLMAK MIDIR / Ölüm var ölüm müjdeler olsun ölümü de öldüren Rabbe secdeler olsun
Ben inanmıyorum, ama anlıyorum sizi. Bir farkla. Ben öldükten sonra verilecek hesaptan korkmuyorum. Ben burada, yaşarken, vicdanıma, aklıma hesap verememekten korkuyorum. Saygılar.
-
Ateist?
Bu sözünüz de beni destekliyor. Kendi çıkmaz araba. Ama nasıl çıkacağını da bilemiyorum. Demekki insan, cevabını bilmediği bir soruya verilen x cevabının yanlış olduğunu bilebilirmiş. Saygılar.
-
Ölümden sonra dirilme.
Sayın kralx, yukarıda sevgili saklıgerçek'e de söyledim. Bu sorular, semitik dinlerdeki inançların doğru olduğu varsayılarak soruluyor. Yani dirilmenin olacağını varsayıyoruz. Allah'ın olduğunu ve herşeye gücü yettiğini varsayıyoruz. Cennet ve cehennemin olduğunu varsayıyoruz. Yani semitik dinlerin bütün iddiaları doğru varsayıyoruz. Sorduğum soru, gayet basit: aslan34 kardeşimiz sağolsun, tam bu soruyu sormamıza neden olan ayeti alıntılamış. Göklerin ve yerin yaratılışı ve onlarda ürettiği her canlının üretilişi de O'nun ayetlerindendir. Ve O dilediği zaman onları toplamaya da kadirdir. ( Şura;29 ) Çürümüş kemiklerin toplanmasından bahsediliyor. Bu toplama işlemi yapılırken Çürümüş kemiklerden birinin yapıtaşı olan A12345 kodlu H atomu kimin yapı taşı olacak? 50.000 yıl önce yaşamış A şahsının mı? 30.000 yıl önce yaşamış B şahsının mı? 10.000 yıl önce yaşamış C Şahsının mı? .... 1.000 yıl A982357394 şahsının mı? Yoksa ineğe tekme atan 20 sene önce yaşamış Z384750 şahsı aleyhine şahitlik etmek için diriltilen yine 20 sene önce yaşamış İNEK123456 kodlu ineğin mi? Bu toplama işlemi sırasında bu A12345 kodlu H atomu kimde toplanacak?? Saygılar.
-
Ateist?
Cevap diye sunulan şeyin içindeki çelişkilere ve tutarsızlıklara bakarak. Önümde Afrikalı bir çift duruyor, ellerinde bir bebek var, beyaz bir bebek var, kendilerinden olma/doğma olduğunu söylüyorlar. Genetik/biyolojik kanunların bana sağladığı bilgilere dayanarak, bu bebeğin bu çiftin ürünü olmadığını biliyorum, fakat gerçek annesini ve babasını bilmiyorum. Deniz kenarından geçen bir yoldan araba denize uçuyor, ıssız bir yer. İçindekiler ölmüyor. Kurtuluyorlar ve arabayı denizden çıkarmak istiyorlar. Vinç yok,helikopter yok, çekici yok,gemi yok, yardım edecek kalabalık insan gücü yok. Arabanın içindekilerden biri diyor ki, "yav ben arabayı kucaklar çıkarırım, ne var ki bunda" diyor. Fizik kanunlarına, arabanın ağırlığına, arabanın içine dolan suyun ağırlığına ve adamın cüssesine bakarak, bu iddiasını gerçekleştirip arabayı çıkaramayacağını biliyorum, ama araba 'nın, vinç, helikopter ve kalabalık insan gücü/halat, çekici vs. olmadan nasıl başka türlü denizden çıkarılabieceğini bilmiyorum. Saygılar.
-
Ateist?
Sevgili suheda, O izlediğiniz ve çok güldüğünüz filmdeki olaylarla dini inançlar arasında çok büyük benzerlikler var. O film sadece güldürmüyordu, çok da düşündürüen bir filmdi. Tekrar izlemenizi dilerim. Ama izlerken semitik dinlerdeki, vahy almak falan gibi olguları aklınıza getirmeyiniz. Ama tabi ki açıklamam o değil. İlk canlı nasıl oluşmuş, ilk canlı neydi, ilk insan kimmiş biliyor muyum? Hayır bilmiyorum. Tek söyleyebileceğim şey semitik dinlerce piyasaya sürülen cevapların doğru olmadığı. Yani bu sorulara verilebilecek binlerce cevaptan bir tanesi semitik dinlerce üretilen cevap. İspat edebileceğim şey, bu cevabın yanlış olduğu. Ama bu demek değildir ki, ben cevabı biliyorum. İnsanoğlu araştırmasını sürdüyor, sürdürecek ve bulacak cevabı birgün. Uzaktakilerle konuşmanın en iyi yolu güvercinle mektup göndermektir. Hayır değildir. Peki nedir En iyi yolu bilmiyorum, ama güvercinler aracılığı ile konuşmanın en iyi yol olmadığını güvercine, olasılıklara, kazalara, iklime bakarak anlayabiliyorum. Uzaktakilerle konuşmanın en iyi yolu özel atlı ulakla mesaj göndermektir. Hayır değildir. Peki nedir En iyi yolu bilmiyorum, ama özel atlı ulak aracılığı ile konuşmanın en iyi yol olmadığını ata, atın ve ulağın kabiliyetlerine, zaarlarına, kazalara, soygunlara, iklime bakarak anlayabiliyorum. Uzaktakilerle konuşmanın en iyi yolu telgraf göndermektir. Hayır değildir. Peki nedir? En iyi yolu bilmiyorum, ama telgraf ile ile konuşmanın en iyi yol olmadığını tegrfafın yetersizliklerine bakarak anlayabiliyorum. Uzaktakilerle konuşmanın en iyi telefonla görüşmektir. Hayır değildir. Peki nedir? En iyi yolu bilmiyorum, ama telefon ile konuşmanın en iyi yol olmadığını telefonun yetersizliklerine bakarak anlayabiliyorum. Uzaktakilerle konuşmanın en iyi internet üzerinden görüntülü, sesli görüşme yapmaktır. Hayır değildir. Peki nedir? En iyi yolu bilmiyorum, ama internet üzerinden konuşmanın en iyi yol olmadığını internet telefonculuğunun yetersizliklerine bakarak anlayabiliyorum. Peki. peki. Nedir uzaktakileler haberleşmenin en iyi yolunedir? En iyi yolubilmiyorum, bulabilmek için sadece araştırmaya devam ediyoruz. Saygılar.
-
ÖLÜM! YOK OLMAK MIDIR / Ölüm var ölüm müjdeler olsun ölümü de öldüren Rabbe secdeler olsun
Truva filminde en çok sevdiğim söz Aşil'in, tapınakta rahibelik yaparken esir düşen kıza söylediği, filmin içeriği ile alakasız bir sözdü: Sana bir sır vereyim. Ama bunu tapınaklada öğretmezler: Tanrılar bizi ölümlü olduğumuz için kıskanıyorlar. Saygılar.
-
Fikir ve İnanç Özgürlüğü & Dinden Dönme.
Çok güzel bir tespit. Bir konferanstasınız. Uzun sürecek. Başlangıçtan 2-3 saat sonra şöyle bir anons yapılıyor: "Ara veriyoruz sayın katılımcılar. Yarım saat sonra yeniden başlıyacağız. Salonumuzun hemen çıkıştaki holde sıcak ve soğuk içecek ikramımız var. Bu yarım saatlik arada yan salonda konferans organizatörü şirketin genel müdürünün hayatını anlatan bir film oynayacak onu seyretmenizi öneririm. Yarım saat sonra yeniden görüşmek üzere.. (bu hakiki özgürlük, yan salondaki filmi seyretmek veya seyretmemekte özgürsün, ödül yok, ceza yok) veya şöyle bir anons yapılıyor: Ara veriyoruz sayın katılımcılar. Yarım saat sonra yeniden başlıyacağız. Salonumuzun hemen çıkıştaki holde sıcak ve soğuk içecek ikramımız var. Bu yarım saatlik arada yan salonda konferans organizatörü şirketin genel müdürünün hayatını anlatan bir film oynayacak onu seyretmenizi öneririm. Fimi seyreden herkes falanca ünlü restoranda verilecek akşam yemeğine katılacaklar, onlara 100.000'er ytl ve birer araba hediye edilecek. Filmi seyretmeyenler ise akşam yemeğine katılamayacaklar, ayrıca 100'er kırbaç vurulacak ve 100.000'er ytl para cezası ödeyecekler. Serbestsiniz. (bu da özgürlük yan salondaki filmi seyretmek veya seyretmemekte özgürsün, hiçbir zorlama yok!!! ) Saygılar.
-
Ölümden sonra dirilme.
Zaten inceleme bir varsayılma başlıyor sevgili dostum. Din ile maddi gerçeklik arasındaki uyumsuzluğu gösteriyoruz, ama inananlar açısından, sadece maddi gerçeklik birşey ifade etmiyor. O zaman, inanç ile o inancın içerikleri arasındaki uyumsuzluğa dikkat çekmek gerekiyor, ben de bunu yapmaya çalışıyorum. Yoksa sevgili dostum, ölümde sonrası için söylenecek herşey sadece inançtır/tahmindir/teoridir/arzudur/sallamadır Saygılar.
-
Kutsala saygı problemi!
Sayın boşig, Yanlış alıntılama falan yok ortada, aynı metin üzerinden konuşuyoruz, sen tümünü alıntılamışsın yazımın, ben sadece "küşük düşürme" ifadesi nerden çıktı, o kısmı içeren ilk iki satırı almışım. Konunu özeti şu: Bir taraf diyor ki: "Muhammed Allah'ın kulu ve elçisidir. Bunu dışında Muhammed hakkında söylenecek her olumsuz ifade (örneğin, Muhammed peygamber değildir, Kuran'ı kendi yazmıştır demek gibi) asılsız olduğu için, hakarettir, küçük düşürmedir, iftiradır" diyor. Biz de diyoruz ki: O zaman bu "saygı çerçevesinde herşey tartışılabilir" demek havada kalıyor. Çünkü karşı tarafın düşüncesi/inancı hakkında söyleyeceğim tek bir olumsuz ifade dahi saygısızlık, hakaret, iftira olarak algılanıyorsa, "inançlara saygılı olun" demenin tek bir anlamı vardır: "Bizim doğrularımızı kabul edin ve bizim doğrularımız aleyhine tek bir olumsuz ifade kullanmayın". Din hakkında olumsuz bir ifade kullandığımız an saygısızlıkla suçlanıyoruz. O nedenle soruyoruz, dini eleştirmenin sizi incitmeyecek, sizi küçük düşürmeyecek, hakaret olarak algılanmayacak bir yolu var mı diye soruyoruz. kralx "Muhammed hakkında söylenecek her olumsuz ifade, asılsız olduğu için, hakarettir, iftiradır" diyerek, pratik açıdan "islamı ve muhammed'i eleştirmenin mümkün olmadığını" söyledi. Semitik din mensuplarında din eleştirisine bu şekilde bir yaklaşım oldukça, dinlilerin dinsizlere yönelik "dine hakaret ediyorsunuz, saygısızlık ediyorsunuz" ithamı bitmeyecektir. Saygılar.
-
Kutsala saygı problemi!
Sayın boşig, "küçük düşürmek ifadesini ben kullanmadım. sayın kralx ile tartışmamızı yeniden okuyunuz. Benim açımdan, eleştirmek "hakaret" değildir, yanlışların gösterilmesi "küçük düşürmek" değildir. Ama eleştiriyi, yanlışların gösterilmesini "küçük düşürmek", " hakaret etmek" olarak algılayan arkadaşlarımız var. Saygılar.
-
Ölümden sonra dirilme.
İnsanoğlunun kurduğu en büyük düş, sonsuza kadar yaşamak, ölüme çare bulmak. İnsanoğlu ölüme çare bulamamış, ama kadar bu dünyada olmasa bile, ölümden sonra varolduğu söylenen dünyada sonsuza kadar yaşamayı vaadeden dinlere inanmayı huzur verici bulmuş. Ölümden sonra dirilmenin nasıl olacağı konusunda çeşitli fikirler ileri sürülmüş, inançlar oluşmuş. (Aşağıdaki sorular, semitik dinlerdeki inançların doğru olduğunu varsayarak soruyorum) İslam'a göre dirilme nasıl olacaktır? Dirilme maddi midir? Cennet ve cehennem tasvirlerine bakacak olursak "ölüler diyarı"maddidir. Maddi dirilme bizi bir "madde problemi" ile karşı karşıya getirir. A şahsı öldü. A şahsını meydana getiren moleküller, atomlar dağıldı, toprağa karıştı. Bu adamı oluşturan A12345 kodlu (örneğimiz açısından böyle bir kodlama yapalım) H atomu da toprağa karıştı. O toprakta bir çiçek büyüdü, A12345 kodlu H atomu bu sefer bu çiçeğin yapıtaşlarından biri oldu. Çiçeği inek yedi. A12345 kodlu H atomu ineğin yapı taşlarından biri oldu. B şahsı ineğin etini yedi. A12345 kodlu H atomu, B şahsına geçti. Onun yapı taşlarından biri oldu. Bu süreç insanlık tarihi boyunca tekrarlandı durdu. Semitik dinlerde bahsedilen mahşer gerçekleşti ve herkes yeniden diriltilecek. A12345 kodlu H atomu kimin yapı taşı olacak? A şahsının mı? B şahsının mı? C Şahsının mı? .... A982357394 şahsının mı? Yoksa ineğe tekme atan Z384750 şahsı aleyhine şahitlik etmek için diriltilen ineğin mi? Maddi dirilme sorunlu ise veya dirilme maddi olmayacaksa, dirilme manevi/ruhsal midir? Manevi ise, bundan kasıt nedir? Manevi ise, ödüllendirme ve cezalandırma nasıl olacaktır? Cennet ve cehennem ne olacaktır? Dirilme manevi olacaksa, Adem'i topraktan (maddeden) yaratıldı diye Adem'i beğenmeyen Şeytan haklı duruma gelmez mi? Madde küçümsenmiş olmaz mı? Saygılar.
-
Fikir ve İnanç Özgürlüğü & Dinden Dönme.
İslam'da zorlama yoktur denir veya öyle olduğu iddia edilir. Bu iddia'ya göre isteyen inanır, isteyen inanmaz. İnanma ve inanmama konusunda bir "zaman" mefhumu yoktur, yani çncelik sonralık belirtilmemiştir. Buradan şunu çıkarabiliriz. Bu iddiya göre müslüman, özgürce inanmaktan vazgeçebilir. Ama hakkaten öylemi? Diyanet işleri Başkanlığının sitesinde şöyle bir bölüm var, alıntılıyorum, isteyen o bölümün hepsini okuyabilir. Diyanet İşleri Başkanlığı (DİB ) özetle konuyu vatana ihanet suçu olarak yorumlayıp, İslam fıkıhçılarının aksine, dinden çıkmanın ölüm cezasını gerektirmeyeceği sonucuna varmış. DİB'nın İslam fıkıhçılarının görüşünü reddetmesinin nedenini bilemiyoruz. Siteden yaptığım alıntıda bazı yerlerin altını çizdim. İslam'a karşı çıkmak ne demektir? DİB bunları o bölümde açıklamamış. Ama, başka bir site bunun ne anlama geldiği açıklanmış. Bu sitenin sahipleri, islam fıkıhçılarını DİB gibi reddetmemişler anlaşılan. Buna göre, islam'a itikatsızlık, islami inançlar hakkında şüphe duymak, islami inanca aykırı söz söylemek ve islami inanca aykırı fiil işlemektir. Örnekler İslam'a İtikatsızlık veya islam-dışı şeylere itikat: Kur'an'ın Allah'ın kelamı olmadığına inanmak gibi hakkında kesin yasaklama gelen bir şeyi ya da kesin olan bir hususun tam tersi bir şeyi kesin tasdik etmektir. Cihadın farziyeti, içkinin haramlılığı, hırsızın elinin kesilmesi gibi dinen bilinmesi zaruri olan hususlardan birisini inkar etmek. İslami inançlar hakkında şüphe duymak: Kim Allah'ın birliği, Muhammed'in peygamber olduğu, zina eden erkeğe sopa vurulması veya benzeri hususlar hakkında şüphe ederse kafir sayılır. Bu ikisi kesinlikle öldürülmeyi gerektiriyor. İslami inanca aykırı söz söylemek:İslâm Muhammed'in kendisi tarafındandır (Allah'tan gelmemiştir) gibi sözleri söylerse, bu sözleri söyleyen kimse kesinlikle kafirdir. İslami inanca aykırı fiil işlemek: Puta tapmak, vs. Bunlarda ise kesinlik yok, %1 inanç ihtimali varsa dahi öldürülmüyor. Ancak, bu 4 maddeyi birbirinden, özellikle ilk üçünü birbirinden ayırmak çok zor. Bu şartlarda, dinden dönmenin cezası ölüm olan bir inanç sisteminde, inanç özgürlüğü nasıl olabilir? Hakkında kesin hüküm bulunduğu iddia edilen şeylere karşı, can ortaya konmadan nasıl fikir beyan edilebilir? Saygılar.
-
Allahın bilgisi sınırsız mı ?
Çağımızın modern teknolojisinin, islam'ın ve benzeri inançalrın sonunu getireceğine ilişkin umudum, internetin varlığından kaynaklanıyor. Yoksa, internet ortamında bile, görmediği, tanımadığı insanları tehdit edebilen biri, "gerçek" yaşamda ne yapardı acaba? Yeni bir Nesimi Vakası mı? Yeni bir Hallac-ı Mansur kakası mı? Yeni bir Turan Dursun vakası mı? Yoksa yeni bir Van Gogh vakası mı? Yoksa yeni bir Madımak vakası mı? Peki nasıl mücadele edilecek bu gerçekdışılıkla, hayti tehlike olmadan? Tek umudum teknoloji. Mücadelenin şartları ancak "eşitlenir gibi" oldu çağımızda. "Gibi oldu" diyorum, çünkü yeterli teknoloji ile, virtual/sanal şahısların arkasındaki gerçek şahıslara da ulaşılabiliyor. "Görünmez" bir kaynağa dayalı din ile, ancak "görünmez/virtual/sanal" şahıslar mücadele edebilir. Saygılar.
-
ALLAH YOKTUR!
Sevgili kralx, Ateş azaptır, herkes için azaptır. Ama soğuk da azap değil midir? Yiyecek bir ihtiyaçtır. Yani insanlar mecburdur bu ihiyacı gidermeye. Yiyecekle terbiye dünyanın en kötü işkencelerinden biridir. Ateşten yanmayı seven adam görmediğim gibi, soğuktan hoşlanan adam da görmedim. Yiyecek ihtiyaç olduğundan bunu sevmeyeni de görmedim. Madem ateş ve yiyecek konusu anlaşmamızı sağlayamadı, çöl kültürüne özgü güzellik olan kelime üzerinde duralım: Gölge ve serinlik. Gölge ve serinliğin Eskimolar için de harika birşey olduğunu iddia edemezsiniz heralde. Saygılar.
-
ÖLÜM! YOK OLMAK MIDIR / Ölüm var ölüm müjdeler olsun ölümü de öldüren Rabbe secdeler olsun
Sevgili haksöz'ün açtığı bir başlıktan alıntı. Sevgili hasöz, Rahman kelimesinin Sanksritçe olduğunu da söylemiş orda, bu alıntıyı yaparken aklıma geldi, acaba bu Rahman kelimesi, Brahman kelimesinin bozuk telaffuzundan başka birşey değilmiydi? Bakınız. Saygılar.
-
Kutsala saygı problemi!
Sayın boşig, Heralde dikkatinizden kaçtı, kimse cevaplamamış. Biz şunları soruyoruz, bize yöntem söyleyin, yanlışa nasıl yanlış diyelim ki inananlar hakaret olarak algılanmasın. 1. Bir adam, çocuğunu kesmeye kalkarsa, bu adamı nasıl tanımlarsınız? 2. Bir adam, sokaktaki, tanımadığı bir çocuğu öldürürse, o adamı nasıl tanımlarsınız? 3. Bir adam, "ben Tanrı'nın yanına gittim, O'nla konuştum" derse, bu adamı nasıl tanımlarsınız? 4. Bir adam, "Tanrı benimle çalının arkasından konuştu" derse, bu adamı nasıl tanımlarsınız. 5. Bir adam, kendi kendine konuşur ve "ben kuşlarla konuşuyorum" derse, o adamı nasıl tanımlarsınız? 6. Bir adam, "Allah bana 'George git Irak'ı o despottan kurtar' dedi, ben de Allah'ın isteğini yapmak için Irak'a savaş açtım" derse, o adamı nasıl tanımlarsınız? 7. Bir adam, "ben Allah'ın elçisiyim" derse, o adamı nasıl tanımlarsınız? 8. Bir adam, bugün size "ben Napolyun'um" dese, o adamı nasıl tanımlarsınız? 9. Bir kadın, bugün size "ben falanca kraliçe'nin ruhunu taşıyorum" dese, bu kadını nasıl tanımlarsınız? kralx'e aramızda bir tartışma geçti, sizin dikkatinizden kaçmış olabilir, onu da alıntılayayım, sizin bu konudaki düşüncenizi almaktan memnuniyet duyacağım. xlark tades:Evet her inanç, her düşünce, her fikir eleştirilebilir ancak hakaret alay ve küçük düşürücü durumlara gidilmedikçe.. BrainSlapper: Peki Muhammed'in Tanrı'nın seçilmiş kulu olmadığını, peygamber olmadığını nasıl ileri süreceğim, nasıl ispat edeceğim, "küçük düşürmeden"? Bana bir yöntem söyle. xlark tades: Bunu ıspat edemezsin çünkü Hz. Muhammed Allah'ın kulu ve elçisidir..Bunun dışında, ona itham edeceğin her olumsuzluk asılsız olduğu için, ya iftira ya hakarettir (bence).. BrainSlapper:Muhammed'in peygamber olduğunu kabul etmenin dışında her türlü fikrin iftira ve hakaret olduğunu [mu söylüyorsun?]. xlark tades:Sevgili Brain dikkat edersen her türlü fikir demiyorum her türlü olumsuzluk diyorum.. Dinin şiddetle yasakladığı şeylerle Peygamber efendimizi itham etmek gibi.. BrainSlapper:Tartışmak zaten diğer tarafın düşünceleri hakkındaki olumsuzlukları, yanlış gördüğünüz şeyleri dile getirmektir. Tarflardan birisi tartışma konusunu dikte edemez , tartışmada hangi hususların yanlış olduğunun söylenmesini yasaklayamaz. Bunun adı tartışma olmaz. "Tek doğru var, gel bu benim doğrumu kabul et" diktesi olur bunun adı. Sayın boşig, bize öyle bir yöntem söyle ki, katil'e "katil" demeyelim, "insan hayatının değeri konusunda yeterli bilgi edinmekten mahrum kalmış, bu nedenle insan hatanına özen göstermeyen, insan hayatının yokedilmesinin kötülüğünü farkedemediğinden bu tür eylemler yapabilen şahıs" diyelim. Gerçi bu da kralx'e göre, yukarıdaki tanımlama da katil hakkında "olumsuzluk" ifade ediyor ama, napalım, başka yol bulamıyoruz, siz aydınlatın bizi. daha iyi bir yöntem bulalım. Saygılar.
-
Ateist?
Sevgili katakuta Kuran'daki hakaretleri biliyorum. Birçok kez sen de gösterdin zaten. Sadece forumun otomatik sansür programı Allah, peygamber falan tanımadığından, bu hakaretlerin ebu lehep ve ebu cehil kafirlerine yönelik olduğunu bilmediğinden, hadini aşıp, sansürlemiş Allah kelamını Sygılar, sevgiler.
-
ALLAH YOKTUR!
Mesela Eskimolara göre cennet iklimini tarif et. Mesela Eskimolara göre güzel yiyecekleri tarif et. Bakalım Çöl kültürüne özgü şeyler olacak mı? Saygılar.
-
ÖLÜM! YOK OLMAK MIDIR / Ölüm var ölüm müjdeler olsun ölümü de öldüren Rabbe secdeler olsun
sayın kral bak güzel bir nokta yakalamışsın. Muhammed'e "vahy veren" şu Müseyremet-ül Kezzap'ı, "islam dinine ismini veren" namı diğer Müslim'i, tek ilah olarak tanımladığı Allah'a kendi adını veren namı diğer Rahman beyefendiyi araştırıver biraz