Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

BrainSlapper

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    2.691
  • Katılım

  • Son Ziyaret

BrainSlapper tarafından postalanan herşey

  1. Bizde film yok. Real-time action var. Nere gideceğini bilmiyoruz. Oyuncuların katkısına göre senaryonun gidişi değişiyor. Sadece geçmiş kısmına "film diyebiliriz. Henüz yaşanmamış olanın senaryosu da hazır değil. Filmin nereye gideceği belli değil yani. Saygılar.
  2. Sizi anlamamak için özel bir çabam yok. Anlamadığım şeyleri zamanımı harcıyarak yeniden okuyorum. Emek verip yazmışsın. Emeğine saygı duyarım herşeyden önce. Tartışma meydanda, interneyt elimizin altında, bilgiler herkesin ulaşabileceği yakınlıkta. Nerede yalanladığını veya yanlış anlamış olabileceğini gösteririm tabi ki. Şu ayetle: Ahzap-6: Peygamber, müminlere kendi nefislerinden önce gelir. O'nun hanımları da onların analarıdır. Akraba da Allah'ın kitabında birbirlerine, diğer müminlerden ve muhacirlerden daha yakındırlar. Ancak dostlarınıza bir maruf (uygun bir vasiyet) yapmanız müstesnâdır. Bu, kitapta yazılıdır. Şu yazdığın çelişiyor: Kuran herkese aynı muameleyi göstermiyor. Peygamber ve karıları ayrıcalıklı. Ayrıca bu ayet üzerine (bildiğim kadarıyla dayanak bu ayetti, yanlışsam düzeltin) Muhammed'in eşlerine, o öldükten sonra bile, evlenme yasağı getirilmiştir. Kuran herkese yine aynı muameleyi göstermiyor. Azhab-50: Ey Peygamber! Mehirlerini verdiğin hanımlarını, Allah'ın sana ganimet olarak verdiği ve elinin altında bulunan cariyeleri, amcanın, halanın, dayının ve teyzenin seninle beraber göç eden kızlarını sana helâl kıldık. Bir de Peygamber kendisiyle evlenmek istediği takdirde, kendisini peygambere hibe eden mümin kadını, diğer müminlere değil, sırf sana mahsus olmak üzere (helâl kıldık). Kuşkusuz biz, hanımları ve ellerinin altında bulunan cariyeleri hakkında müminlere neyi farz kıldığımızı biliriz. (Bu hususta ne yapmaları lâzım geldiğini onlara açıkladık) ki, sana bir zorluk olmasın. Allah bağışlayandır, merhamet edendir. Gördün mü? Kuran yine herkese aynı muameleyi yapmıyor. Bu nedenle diyorum şu söylediklerimi: Yeterince açık oldu mu? Kendi dinin açısından günaha girme diye diyorum. Pardon kaydığım başka alanı söyleyebilirmisin? Edepsizlik nerden bilmek isterim. Saygılar.
  3. Artistlerin meçhul senaryolara geçecekleri da var Allah'ın senaryosunda.... Saygılar.
  4. Bilgisayarı, uçağı, otomobili, ıvırı, zıvırı insanlar yapıyor, bundan eminiz de, insanı kim ve ne yapmış bunu bilmiyoruz. Saygılar.
  5. Senaryosu, başı sonu belli filmde, "irade" olmaz. Yönetmen ne derse, hangi rolü verirse (kader) o olur (kaza). Saygılar.
  6. Doğru. İnsanı insan yapan herşey, duygular, düşünceler, herşey formatlanacak, ameliyatla alınacak. Oraya giden "insan" olmaktan çıkacak İnsan vücudu ile, aklı ile, düşünceleri ile, hatıraları ile, duyguları ile, insani bağları, yetenekleri ile, zaafları ile insandır. İnsan o kadar ameliyattan sonra "kendisi" olmaktan çıkarıldıktan sonra, dugusuz, düşüncesin "şey" cennete gise ne olur cehenneme gitse ne olur? Saygılar.
  7. O filmin sadece Muhammed'in kafasında yarattığı fantazi türü bir film desem, ve ben fantazi türü filmleri sadece eğlenmek için seyrederim, benim hoşlandığım, değer verdiğim filmler, realist filmler desem, yeterli mi? Saygılar.
  8. İşin doğasına aykırı olan sevmemeleri. Sayın boşig sana biraz dinin kullanılması konusunda ders versin. Anlatamadın. Kuran'ı yalanlıyorsun. Günaha giriyorsun. Yada Kuran'ı bilmiyorsun. Kuran herkese eşit muamele etmez. Mesela Muhammed'i çok sever. Mesela Muhammed istediği kadar karı alabilir, diğer müslümanlar alamaz. Muhammed o karıları "iyilik" için almıştır, diğer müslümanlar bu konuda "iyilik" yapamazlar. Müslümanlar ölünce karıları evlenebilir. Ama Muhammedin karıları evlenemez. *********. Müslümanlar insanları inanan- inanmayan, bizden-sizden diye ayırır. Bu da ilke tabi Saygılar.
  9. Ateşi bilmeyen çocuk da yakar elini. Programlanmamıştır. Program yazmamış olsam, bilgisayarın çalışma prensibini bilmezdim. Bilmediğim konularda "birileri" gibi gelip "biliyormuşum" numarasına yatmam. Bilmediğim şeye bilmiyorum derim. Ama maalesef bilgisayarın çalışma prensibini biliyorum. Bilgisayar ne kadar öğretirsen o kadar düşünür. Gerisini düşünemez. xlark tades nasıl "düşünür", yazıya nasıl cevap verir? PROGRAM: Yazıya bak. Yazıda: a denmişse x111 tepkisini ver. *** x111 tepkisini ****** şuraya bakarak ver, şayet şu varsa ****** buraya bakarak ver, şayet bu varsa ****** ...... b denmişse x112 tepkisini ver. ****** ..... c denmişse x113 tepkisini ver. ******..... d denmişse ***zamanın varsa "falan kişinin sözünü" alıntılayarak cevap ver. ****** alıntı yaparken ************ bu modda isen şu bölümü renklndir ************************ bu bölümü renklendireceksen, altını çiz. ************ şu modda isen bu bölümü renklendir ************************ bu bölümü reklendireceksen harf puntosunu büyüt. ***zamanın yoksa sırıtma işareti koy. ....... e denmişse aynı kişinin falanca sayfadaki yazısına bak, hafıza kayıtlarında var, oraya git. f denmişse, ama hakaret olarak sınıflandırdığımız kelimeler kullanılmışsa *** kan basıncın a seviyesinde ise m1 tepkisini göster ***kan basıncın a ile b değerleri arasındaysa m2 tepkisi göster ***kan basıncın c den az ise m3 tepkisini göster. ***kan basıncın k değerinde ise f satırını dikkate alma. ******m1 sen de hakaret et. ********veya ******m2 sen hakaret etme, hakaret edince ceza yiyebilirsin, bunu hatırla. ********veeya ******m3 hakaret edeni uyar. ..... . . . (milyonlarca satırlık program) 300-500 programlık bir bilgisayara bakarak insan gibi düşünemeyeceği iddia edip dalga geçmekle marifet yaptığını mı zannediyorsun? Sadece bir cevap yazmak için milyonlarca program olmadığını nerden biliyorsun insanda? Bak bunda yerden göğe kadar haklısın. Mesela bilmediği şeye yorumlar isnat eder. Mesela Allah'a bir sürü söz atfeder. Amaç atfeder. Yetenek atfeder. Mesela ruh adını verdiği, ne olduğunu bilmediği şeye çooook yetenekler atfeder. Düşünme yeteneğini ona bağışlar, vaadetmekle mal mı biter. Saygılar..
  10. Orada İnsanın yaşam enerjisinin, oksijenin kesilmesi gibi, elektriğin de kesilmesini örneklemiştim. Elbette herşeyin bir ömrü var. Metal yorgunluğu var. Çeliğin bile ömrü var. Öyle bir ifade yok çiçeğim, sadece şöyle bir ifade var, onu da insan için kullandım, dikkateinden kaçtı heralde. Bunun cevabını vermiştim: Bilgisayarın zorluk/karmaşıklık derdecesi 1 ise, insanın zorluk/karmaşıklık derecesinin kaç kat olduğunu daha bilmiyoruz trilyon kat mı, zilyon kat mı.. 300-500 program yüklü bir bilgisayardan/robottan, insan gibi düşünmesini, muhakeme etmesini, karşılaştırmasını bekleyemezsiniz. İnsandaki program sayısı belirsizdir. Valla biz aramak zorundayız, çünkü "ben cevabı biliyorum" diyerek din icat edenler doğru söylemiyorlar, o nedenle elimizde cevap yok. Sadece soru var ve bu soruya cevap arıyoruz. Tasarımcıyı arıyoruz demeyelim, yanlış olur, zira Tasarımcının olup olmadığuını da bilmiyoruz. Soru şaşırtmaca değil. tasarım teorisini ortaya atanların mantığı ile sorulmuş bir soru. Kuyuya dip bulamayınca, "kafalarına göre" bir dip belirlemişler. Saygılar.
  11. Şakalar bölümüne Çünkü herşeyi belli olan bir filmde iradeden bahsetmek sadece şakadır. Saygılar.
  12. Benden bahsetmiyor. Ben Allah var mı yok mu bilmiyorum ki, bilmediğim bir şeye "ortak" veya "bezer" koşayım Aksine ben insanları kulluktan kurtulmaya teşvik ediyorum. Bu söylediklerine sayın boşig karşı çıkar. Tevhid (moneteism) olsun politeism olsun, her türlü inancı sever ileri gelenler, iktidar sahipleri. Çünkü din ile kitleleri manipüle etmek kolaylaşır ve hiçbir iktidar sahibi böyle bedavadan kullanabileceği bir araçtan vazgeçmez. Bunu en güzel şekilde Ebu Süfyan ifade etmiştir. Mekkeliler: Ey Ebu Süfyan, Muhammed ilahlarımıza hakaret ediyor, bizimle savaşa gelmiyormusun? Ebu Süfyan: Benim ilahlarım develerin üstünde. Mekkeliler: ??? (Dumur vaziyette) Ebu Süfyan'ın endişesi tek ilaha, şu ilaha, bu ilaha, çok ilaha tapılması değildir. Onun endişesi, Kabe'deki ilahlara gelen hacılar (Ebu Süfyan'a göre hazır müşteriler ) gelmeye devam edecekler midir? Şayet geleceklerse, hiçbir sorun yoktur. Ebu Süfyan tüccar adam. her müşteriye hitap eden mal olursa, daha fazla mal satacağını düşünüyor. Ama yeni "ürün"ün çoook daha fazla tutulabileceğini hesap edemiyor önceleri. Yoksa en başından Muhammed'in en büyük destekçisi olurdu. Saygılar.
  13. Sayın boşig, Geleceğiz oraya da, sabır Yani et+enzimler+proteinler+kan yerine plastik+metal+elektrik üzerinde durmamızın nedeni, yani bilgisayar üzerinde durmamızın nedeni "basit" olmasında. Bilgisayarın zorluk derdecesi 1 ise, insanın zorluk derecesinin kaç kat olduğunu daha bilmiyoruz trilyon kat mı, zilyon kat mı.. Saygılar.
  14. Tanrı'nın var olup olmadığı bilinemez, dolayısı ile var olup olmayan bir "şey"in hangi özellişkleri taşıdığı, ne istediği, amacının ne olduğu bilinemez. Bir kişi, v,ar olup olmadığı kanıtlanamayan "Tanrı" ile konuştum dediğinde doğru söyleyip söylemediği hakkında bir yargıda bulunabiliri. Şöyle: Söylediklerine bakarak. Söyledikleri şeyler arasında çelişki ve tutarsızlık veya gerçek dünya ile söyledikleri arasında tutarsızlık varsa, bu adamın Tanrı ile konuşadığını sadece salladığı anlarız. Güncel Örnek: George W. Bush. Güya Tanrı "George git, Irak'ı O despottan kurtar" demiş de, O da Tanrının emrini yerine getirmiş de, o nedenle Irak'a savaş açmış da, falan filan, birsürü zırva. Irak'a Tanrı istediği için savaş açmadığını burada tek tek yazmaya gerek var mı? Saygılar.
  15. Dinde tutarlı olan tek bir şey var mı da... Ve butun bu tutarsızlıkları birarada tutan tek şey: "Muhammed/İsa/Musa Allah'ın peygamberidir" O insanların sıradan insanlar olduklarını, söylediklerinin de "kendi fikirleri/inançları/halüsinasyonları" olduğunu gördüğün an din olarak adlandırılan bu mantıksızlıklar külliyatı çözülür. Saygılar.
  16. Alıntıladığın metinlerin hiçbirinde "metafizik ruhtan" bahsedilmiyor. Fizik dışında kişiyi oluşturan davranış, ahlak, akıl gibi vasıfların toplamını kastetmişler. "kaşı gözü güzel ama ruhu güzel değil" deyince, "metafizik bir ruh"tan bahsedilmediğini, sadece ahlaki yapıdan, karakterden bahsedildiğini anlarız. Saygılar.
  17. CYRANO, kızma ya ben de sana katılıyorum: Evrim tek bilimsel teoridir. Yaratılış efsanesi bir inançtır. Teoris düzeyine bile erişememiştir. Bilim doğal olarak evrim üzerinde durur, yaratılış üzerinde duramaz. Çünkü bilim madde ile veya mevvcut/test edilebilin, gözlemlenebilen soyut kavramlarla ilgilenir. Test edilemeyen kavramlarla ilgilenmez. Bilim kemik toplar, fosil bulur, karbon testi yapar ve evrim üzeinde çalışır. Ama aynı bilim, ruh, cin, melek yakalayamadığı için bu tür inançlar üzreinde durmaz. Saygılar.
  18. Sevgili sardumyam, sevgili çiçeğim, Göreceli, müreceli, az vetya çok bilgisayar masadan farklı bir cihaz. basir anlamada da olsa, algılıyor, işlem yapıyor. Enerjisini kesince, ölmüyor, insandan farklı olarak. Tekrar canlanıyor. Hafızası geri geliyor. İnsan ise, enerjisi kesilince ölüyor. İnsanın enerjisi tek değildir. Oksijen başlıca enerjisi. Su ve gıdalar diğer enerji kaynakları. Oksijen gibi bir "enerjini" yokluğuna çok kısa dayanabiliyor. Gıdasızlığa ve susuzluğa daha fazla. Madde, yani metal+plastik+elektrik, insan gibi düşünemiyor, ama iyi veya kötü, ona öğrettiğimiz kadaryani programladığımız kadar, "düşünüyor". Bu sorunu çözelim. Sonra insanı kim programlamıştır, kim "inşa etmiştir" o konuya geçeriz. Tasarım konusunu irdeleriz. Tasrımcıyı ararız. Benim düşümcemi az çok anlamışsındır. Ben ne Tasarımcı vardır diyebilecek durumdayım, ne de yoktur diyebilecek durumdayım. Sadece bilmiyorum. Bilgisayara bakıp Tasarımcı kesinlikle vardır demek istiyorum. Ama yine bilgisayara bakıp, "peki Tasarımcı da mükemmel olduğuna göre, Tasarımcı kendi kendine mi var idi, o "mükemmelliği" Tasarlayan da bir başkası olamaz mı?", sorusunu da sormaktan kendimi alamıyorum. Saygılar.
  19. Sayın boşig, görünürdeki tartışma metal+plastik+elektrik düşünebilir mi, ama burada tartışılan şey zaten protein, yağlar, enzimler düşünebilir mi. Yoksa din forumunda madde düşünebilir mi başlığının anlamı yok. Buradan gelmek istediğimiz nokta beyin düşünmeyi nasıl sağlıyor? Yağlar, enzimlr, proteinler ve kan (oksijen) ile mi yoksa, "ruh" ile mi. Anlayana, çok şey söylüyor bu tespitiniz. 300-500 program yüklü bir bilgisayardan/robottan, insan gibi düşünmesini, muhakeme etmesini, karşılaştırmasını bekleyemezsiniz. İnsandaki program sayısı belirsizdir. Öğrenme de bir çeşit programlamadır. Ateşin sıcaklığını/yakıcılığı öğrenmemiş olan bir bebek elini ateşe sokar. Çünkü "hafızasında", "programında" ateşin yakıcı/sıcak olduğu yazılı değildir. Elini yakınca veya ona birisi bu bilgiyi yükleyince/öğretince öğrenir. Saygılar.
  20. Ruh? Hangi ruh? İspat? Shatin çok güzel birşey söylemiş. İnsanların robotlardan tek farkı robata 2 milyon program yüklü ise, insana katrilyonlarca program yülüdür. İkisinde de tepki veren programdır. The end. Konets. Son. Nokta.
  21. Maalesef beim düşünceme göre de, senin dinine göre de, herkes kendi eylemlerinden sorumludur. Benim yaptığım hataların bedelini öncelikle ben ödüyorum. Dinine göre, sen de senin yaptığın cezaların bedelini ödeyeceksin, başkası değil. Dolayısı ile sen, senin için önemlisin. Saygılar.
  22. Kime diyorsun bunu? Karşındaki cihazın "verdiğin program kapsamında anlayabileceğini" kabul ediyoprsun yani?
  23. Bana yukarıdaki yazıyı yazıp, özür dileyecek birşey varsa dilerim diyen, bir adam vardı. Azl için peygamberden izin alındığını gösterdim. Şimdi o adamın verdiği sözü yerine getirmesini bekliyorum. Saygılar.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.