Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Anakonda

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    195
  • Katılım

  • Son Ziyaret

Anakonda tarafından postalanan herşey

  1. Hükümet'in ABD'nin izlediği politikalar konusunda takındığı tutumu iyi analiz etmek lazım. Olayları sadece "desteklemek" veya "karşı olmak" şeklinde görmek,anlamak ve değerlendirmek çok sığ bir bakış açısı olur diye düşünüyorum..
  2. Pardon yaa ben birşeye takıldın bu "AZILI" Papaz ne demek oluyor? Hayır Azılı Katil, Azılı Suçlu veya Azılı Soyguncu gibi ifadeleri biliyoruzda....-)
  3. Amerika Birleşik Devletler,İngiltere,Fransa ve Rusya gibi geçmişten günümüze Dünya'ya hükmetmiş adeta birer hegamonik güç haline dönüşmüş ülkeler Dünya üzerindeki diğer ülkeler üzerinde de etkili olmuşlardır. Türkiye'de dahil olmak üzere hemen hemen her ülke bu etki'den nasibini almıştır ve almaktadır. Burada "etki" ifadesini kullanmamın sebebi duruma göre olumlu veya olumsuz anlam taşıyabilmesidir. Günümüzde 11 Eylül 2001 de ABD'ye yapılan Terör(?!?!) Saldırıları ile ilgili birtakım iddialar,senaryolar ortaya atılıyor bazende hiç su yüzüne çıkmamış gerçekler ifşa edilebiliyor. Hernekadar Dünya'nın büyük bir kısmı hadiseyi aktarıldığı biçimde anlamaya devam ediyorsada kafasında pekçok soru işareti ile ortalıkta dolaşan insanlarda azımsanamayacak kadar çok. Bunlardan bir taneside şüphesiz benim. Her türlü aşırılığa ve radikalleşmeye karşı olmak ile birlikte yazılı,görsel ve işitsel basın yolu bile bizlere aktarılanların çoğuna inanmakta güçlük çekiyorum. Herşeyin ötesinde Amerika Birleşik Devletleri ve onun yönetimine kesinlikle güvenmiyorum. 11 Eylül'den sonraki süreçte sözkonusu yönetimin pekçok yalanı ortaya çıktı. Bunların bazılarını yine ABD'nin kendi basını ortaya çıkarırken bazılarıda bir nevi "günah çıkarma" şeklinde ifadesini buldu. Bu noktada ABD ve yönetimi benim için olduğu kadar Dünya'da yaşayan herkes için "GÜVENİLMEZ". Dolayısı ile atacağı hiçbir adım ve vereceği hiçbir karar desteklenmemeli. Peki onu destekleyen ülkeler neden destekliyorlar? 1- Çıkar saiki 2-ABD şantajları 3 - Mecbur oldukları veya mecbur bırakıldıkları için 4- Yönetimlerinde ABD etkisi ve etkinliği olduğu için.(ki bence ABD etkisi bugün dünyadaki hemen hemen her ülke yönetimi üzerinde az veya çok var. Çünkü ABD hegamonik güç) İşte bütün bunlar ele alındığında ABD'nin nasıl iki bağımsız devlet olan Afganistan ve Irak'ı rahatça işgal edebildiği, neden İslam ülkelerinin birlik ve beraberlik içinde hareket edemediği daha iyi anlaşılıyor.Her koyun kendi bacağından asılır hali sürüp gidiyor. Bu böyle olmaya devam ettiği sürece sıra Pakistan'a da gelir,İran'a da geliir,Sudan'a da geliir,Suriye'yede geliir ve hatta Türkiye'yede geliir!
  4. Umarım idrak etmek üzere olduğumuz Ramazan Ayı tüm inananlar için hayırlara vesile olur. Dünya üzerindeki tüm Müslümanlar için ibadet etmenin ötesinde oturup düşünmek ve birtakım muhasebeler yapmak zamanıdır. Ramazan ayının ülkemize ve tüm İslam alemine birlik ve beraberlik getirmesini diliyorum...
  5. Birlik ve beraberlik içinde olmalı. Bizi bir arada tutan,aynı tarihi ve kaderi paylaştığımız ortak değerlerimizin yüceltildiği ama aynı zamanda değişime ve gelişime açık bir ülke olmalı. Milli Egemenliğin Kayıtsız Şartsız Millete ait olduğu bir ülke olmalı. Halkına ve vatandaşına dünyanın neresinde olursa olsun sahip çıkan bir ülke olmalı...
  6. Bu başlığın amacı sanırım Papa'nın alıntı yapmak sureti ile İslam dinine ve Müslümanlara ve değerlerine yönelik bizlerce ölçüsüz ve saygısız olarak nitelendirilebilecek ancak kendilerince "eleştiri" olarakkabul edilen sözler sarfetmiş olması ile ilgili. Önemli olan bu sözleri "KİM" sarfetmiştir? "NEREDE" sarfetmiştir? "NE ZAMAN" sarfetmiştir? Konuya bu açılardan bakmak gerektiğini düşünüyorum. Eğer ISLAM DİNİ ve MÜSLÜMANLAR şu an bunları yaşıyorlarsa ilk önce kusuru kendilerinde aramaları gerekir değil mi? Sonuçta kendimizi değiştirmek başkalarını değiştirmeye çalışmaktan daha kolay olur diye düşünüyorum.
  7. Bencede oldukça vahim ve bir o kadarda düşündürücü bir tablo...
  8. Benim için değişen birşey olmadı eskidende Mehmet Ali Erbil'in sunduğu programları seğretmezdim şimdide seğretmiyorum. Bizim halkımız içerisinde zeka kıvılcımları olan ince esprilerden çok, özünde sululuk tabir edeceğimiz ve çoğunluklada bel altı olan ve başkaları aleyhine işleyen garip bir espri tarzına ilgi gösteriyor demek. Bu reyting ölçümleri ve kaynakları ne derece güvenilir bilemiyorum ama günün her saatinde çoğu TV kanallarında yayınlanan programları maksatlı,dejenere ve seviyesiz programlar olarak görüyorum. Yinede şayet bu tür programların gerçekten geniş bir izleyici kitlesi mevcut ise ülkemiz ve ülkemiz açısından çok vahim bir tabloyla karşı karşıyayız demektir. Hele kadın programı olarak lanse edilen bazı programların Türk kadınları için gerçekten çok aşağılayıcı olduğunu düşünüyorum...
  9. Anakonda

    Yorum sizin'!

    Bence bu ülkede ve Dünya'nın herhangibir yerinde yaşayan her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı oturup düşünmelidir. "Çağdaş medeniyet düzeyine ulaşmak" ile Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk gerçekten ne demek istemiştir? Kast edilen "batılılaşma" mıdır? Türkiye'nin Avrupa Birliğine üye olmasını gerçekte kimler istemektedir ve gerçekte kimler bu üyeliğe karşıdır? Türk halkı Avrupa Birliği ile ilgili olarak ne kadar bilgilidir ve/veya doğru bilgilendirilmişmidir? Genelde Avrupa ülkelerinin özeldede Avrupa birliğinin geçmişten bugüne İslama(ve müslümanlara) ve Türklere yönelik bakış açısı ne olmuştur. Türkiye ile ilgili planları ne olmuştur. Bunlarda geçmişten bugüne bir değişiklik olmuş mudur? Avrupa Birliği üyeliği amacı ve ısrarı sadece bu Hükümet dönemine ait bir proje değildir. Türk halkı,milli menfaatleri açısından verilen tavizler sadece bu hükümet zamanına ait değildir. Türk halkı olarak seyirci kalmanın ötesinde birşeyler yapmak gerektiğini düşünüyorum... Bu noktada Milli Birlik ve Beraberliğimizin (her ne kadar kendi içimizde görüş ayrılıkları olsada) büyük önem taşıdığını düşünüyorum..
  10. Ülkemizde mevcut eğitim sistemini geçmişten bugüne gelen süreçte hepimiz az veya çok eleştirmişizdir. Bu eleştirilerin pek çoğu haklıeleştiriler olmakile birlikte bazılarıda haksız,bireysel ve yersiz eleştiriler olmuştur. Mevcut Eğitim sisteminin tıpkı diğer pekçok alanda olduğu gibi (Adalet,Sağlık,Ulaştırma,Tarım...vs) ciddi bir reform sürecine ihtiyacı olduğu düşüncesindeyim. Daha bilimsel bir eğitim ama aynı zamanda kendi tarihi ve toplumsal değerlerini,kültürünü layıkı ile yeni nesillere aktarabilen bir eğitim elbette ülkemizi daha çağdaş bir düzeye getirmekte yardımcı olacaktır. Nüfusunun büyük çoğunluğunun İslam dinini benimsediği ve kendini müslüman olarak tanımladığı ülkemizde şüphesiz "din" eğitimide gerekli bir unsur olarak karşımıza çıkmaktadır. Yeni nesillere İslam dini ve gerekleri ile ilgili yeterli bilgiyi aktarabilmek ve bunu aktarabilmenin ötesinde onlara bu konuda örnek teşkil edebilmek büyük önem taşımaktadır. Ben sözkonusu bilgilendirme ve eğitim sürecinin tüm diğer sosyal,davranışsal,ahlaki ve etik bilgi aktarımında olduğu gibi ailede başladığına inanıyorum ve sözkonusu eğitimin aslen aileler tarafından verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Ülkemizde Diyanet İşleri Başkanlığı denen bir kurum var ve ülke sınırları içindeki tüm İslam ibadethaneleri bu kuruma bağlı. Bu noktada bana göre Cami'ler tarafından, Diyanet İşleri Başkanlığı Kurumu'nun kontrolü ve denetimi altında, yetkin kişilerce isteyenlere Kur'an Kursu verilmesi faydalı olabilmektedir. Eğer Laiklik ilkesinde yola çıkılarak Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okullarda "din" dersi verilmiyorsa (ki bu da tartışılır) en azından yeni nesillere dini bilgilerin sağlıklı bir biçimde aktarılması bu şekilde olabilmelidir. Aksi taktirde din eğitimi ile ilgili hukuk ve mantık dışı birtakım sınırlandırmalar ve yasaklamalar ancak bir takım aşırı fraksiyonların elini güçlendirecek günümüzde olduğu gibi "tarikat" ve "cemaat" adı altında yapılanmaların yaygınlaşmasına neden olacaktır. İnsanlarımız yanlış ellerden bilgilendirilecek bu da ileride daha ciddi sorunlara yol açacaktır.
  11. Evet güzel bir muhabbetimiz olmuştu.... Ancak Yedi numara kadrosu ile sonradan yapılan birkaç dizi aynı başarıyı gösteremedi diye düşünüyorum...
  12. Hristiyanların Ruhani Lideri (ki bu biraz şüpheli) PAPA'nın ISLAM dini ve onun Peygamberi ile ilgili yaptığı bu açıklama sorumluluktan uzak bir açıklama. Dünyada kutuplaşmaların giderek arttığı bir dönemde sağduyulu,yapıcı ve barışçı bir tutum sergilemesi gereken ve "din adamı" olduğunu iddia eden bir zatın yapmaması gereken provakatif bir açıklama. Bence PAPA'yı Evlendirmek lazım. Aksi taktirde Dünya Savaşına neden olacak!!-)
  13. ABD'den cesaret ve destek alarak her türlü Hukuk kaidesini ve Ahlaki etiği bir kenara bırakan ve görmezden gelen Israil hükümetinin Lübnan'daki ve Filistin'deki sivillere yönelik uyguladığı şiddet politikaları kabul edilemez. Sivilleri gözünü kırpmadan hedef alabilen bir yönetim misket bombasıda kullanır,kimyasal bombada. Bu Barbarlık. Başka izahı yok!
  14. İçeriden beslendiğine inanıyorum... Dolaylı ve direk destekleyicileri var. Sempatizanları var.... Pek çok yasadışı ve kanunsuz işin başında kürtler var ve bunlar bu örgüte gelir sağlıyorlar.... Aksi taktirde bu derece uzun soluklu ve cürretli olamazdı.....
  15. Başbakanlık konumunda bulunan bir kişinin "herkes kendi işiyle uğraşsın" şeklinde bir yaklaşımı ya da cevabı olamaz ve olmamalı diye düşünüyorum. Ülkemizi ilgilendiren herşey bu ülkede soluk alan ve yaşamını idame ettirmeye çalışan herkesi ilgilendirir ve herkesin işidir. Yapılan açıklamaları kaile alıp almamak, onlara cevap verip vermemek (bazı durumlar dışında) hükümetin tasarrufundadır. "Herkes kendi işine baksın" ifadesi sayın başbakan'ın asabi kişiliğini ve eksik demokrasi anlayışını ortaya koymaktan başka bir işe yaramıyor maalesef. Kaldı ki başka ülkelerde çok etkili bulunan ve çok sayıda olan (bizim ülkemizde ne yazık ki yeterli sayıda ve etkide olmayan) sivil toplum örgütleride her an kendi hükümetlerinin politikalarını eleştirmenin ötesinde, o politikalara etki etmeye çalışmaktadır!!
  16. Öldürülen veya katliama uğrayan Müslüman olduğu sürece onlar için bir sakıncası yok. Hele birde Türk ise daha ne isterler..... Batı medeniyeti buyrun sizde alın bir parça.... Oysa Ermenilerin kendileri uydurdukları sonrada yine uydurdukları şeylere inandıkları soykırım yalanlarını nasılda kabul ediyorlar birer birer.... Ermenileri kullanmak geleneğini sürdürüyorlar elbet....... Ama herkes bunu bilemiyor...
  17. Türkiye'nin zayıf bir anını sabırla bekleyenler var. Milli birlik ve beraberliğimizin bozulmasını bekliyorlar,sadece beklemiyorlar bunun için çabada sarf ediyorlar. Ekonomimizin bozulmasını bekleyenler ve bunun için uğraş verenler var. Türk Silahlı Kuvvetlerini yıpratmak,aşındırmak ve gücünü yitirmesini görmek isteyenlerde var... Birtakım iç ve dış argumanları kullanarak kültürel bir yozlaşma uğraşısı verenler var... Zayıf düştüğümüz anda üzerimize atlayacak sırtlanlar,akbabalar ve çakallar var...(Ermeniler,Yunanlılar,Bölücü Kürtler) Ama daha önemlisi bunların arkasında bunları kullanan dost görünümlü ağa babaları var.....
  18. Bence Başnakan'ın sözleri bilerek ve/veya bilmeyerek çarpıtılıyor ya da yanlış lanse ediliyor. Başbakan'ın bu sözlerine karşı olarak ifade edilen açıklamalarda aslında Başbakan'ın demek istediğinden farklı birşey demiyor...
  19. Basını o kadar takip ederim hiç böyle bir haber duymadım.... Hoş duysamda kafamda her zaman duyduğumun yanında kocaman bir "?" olur....
  20. Onu bunu bimiyorum ancak bildiğim birşey varsa ATO başkanı Sayın Sinan Aygün'ün çok değerli bir insan olduğudur. Şimdiye kadar yaptığı tüm açıklamaları takdirle ve beğenerek takip ettlim. Başbakanımız Sayın Tayyip Erdoğan ne zaman kendisi ve hükümetine yönelik yapılan eleştirileri daha tahammüllü ve akılcı karşılayacak bunu merak etmeye başladım. Sonra gerek Başbakan'ın şahsına gerekse hükümete yönelik hangi tür eleştiri yapılırsa yapılsın hepsini bizzati Başbakan yanıtlamak durumunda değil diye düşünüyorum. Bu hükümetin sözcüsü veya Başbakanlığın kendi sözcüsü yok mu? Hernekadar bazen bazı çevrelerin söylemleri eleştirinin ötesine geçip karalama kampanyasına,seviyesizliğe bazen ise iftiraya kadar varıyorsada bunlara illa bir yanıt verilecek ise daha alt düzeyde yanıt verilmeli diye düşünüyorum... Sayın Sinan AYGÜN bence bu ülkede mevcut sağduyu sahibi ender insanlardan bir tanesi....
  21. Ben ilk bölümünden son bölümüne kadar izledim... Hatta başrol oyuncularından engin alkan(Haşmetlü horoz) ile bir süre chat'te yazışmıştım...-) Kadro olarak,oyunculuk olarak ve senaryo olarak çok iyiydi. Esprileri ve o esprileri satma biçimleri kusursuzdu... Hele duygusal sahneden komik sahnelere geçişler.....-) TRT de buna bence çok kaliteli diziler ara sıra yitip gidiyor....
  22. Bence "aşk herşeyi affeder mi?" sorusu başlı başına saçma bir soru. Çünkü asıl affedicek olan veya affetmeyecek olan kişilerdir. Buda adı üzerinde kişiden kişiye değişir. Eğer "Aşk herşeyi affeder mi?" şeklinde bir soruyu cevaplamaya kalkarsak aşk'ı bir kalıba sokmuş oluruz ki bence bu çok yanlış. Aynı her insanı bir kalıba sokamayacağımız gibi aşkıda bir kalıba sokamayız.......NOKTA-)
  23. Diyarbakırda gerçekleştirilen bu korkakça ve hain eylemi kınıyorum. Hiçbir iç veya dış güç Türkiye'de yaşayan insanların milli birlik ve beraberliğini bozamayacak. Bu noktada bu ülkede yaşayan herkese(yaşı,cinsiyeti,dünya görüşü,etnik kökeni..vs ne olursa olsun) büyük görevler düştüğünü düşünüyorum. Teröre,şiddete ve kanunsuzluğa karşı toplum olarak gerekli sağduyulu tutumun milli birlik ve beraberlik çerçevesinde sergilenmesi büyük önem taşıyor. Elbette bu ülkede yaşayan insanlar olarak herbirimizi birbirimizden farklı kılan unsurlar var. Bu çok doğal. Ancak unutmamak gerekir ki bizi bir arada tutan sayısız unsurlarda mevcut. Farklılıkları zenginlik kabul edip bizi bir arada tutan unsurlar altında ortak paydada buluşarak bizim ve ülkemizin hakkında kötü emelleri olanlara karşı koyabiliriz diye düşünüyorum. En çokta hain saldırıda ölenler arasında çocukların bulunmasına üzüldüm.... Ölenlere rahmet yakınlarına ve ulusumuza başsağlığı diliyorum...
  24. İrtica'nın gerçek bir tehdit olduğunu düşünüyorum. Hernekadar 28 şubat sürecinde yaşananların bir senaryonun işletilmesi olduğu konusunda hemfikir isemde. Her gün değişen sokaklar ve bakışlar görüyorum.. Hakkımızda hayırlısı olsun....
  25. Ben bir şehit ana ve babasının duygusal tepkisini bu derece abartmayı doğru bulmuyorum. Hoşgörmek lazım ateş düştüğü yeri yakıyor elbet. Bu verilen şehit ne ilk şehitti ne de son şehit olacak. Türkiye Cumhuriyeti varolduğu sürece uğruna şehit olacak mehmetler olacaktır. Acılı Anne ve babanın sözleri üzerinden demogoji yapmayı yanlış ve sakıncalı buluyorum!
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.