Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

diloş

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    3.633
  • Katılım

  • Son Ziyaret

  • Lider Olduğu Günler

    1

diloş tarafından postalanan herşey

  1. merhaba egzorsist.. yoğun iş yaşamın izin verirse şu karikatürlere bi ara göz atarsın..
  2. diloş

    LilaC..

    merhaba güzeller güzeli leylak..
  3. Herzaman fakat bilhassa beni sevmediğini anladığım zamanlarda görmek isterim senide annemin kucağından seyrettiğim insanlar gibi küçüklüğümde.. nasılsın canım..? umarım hakettiğin gibi güzel bir hayat yaşıyorsundur..
  4. gerçektende iyi buldum seni.. ve buna çok sevindim arkadaşım..çok daha iyi olmanı diliyorum..hayatla kavgalıyız hepimiz..sanki hep bişeyler eksik öyle değil mi..?onu neyle dolduracağımızı bilemiyoruz çoğu zaman..oysa çözüm çok basit..ama sanırım zoru düşlüyoruz hep.. ihtiyacın olduğu her zaman tabii Allah izin verirse yanında olurum canım..bende seni seviyorum.. söyleyin yarime baharları beklesin ayrılığın üstüne hasretim eklensin beni geçirmeye yalnızlığım gelsin ya dönülür ya dönülmez kimse üzülmesin.. gidelim buralardan dayanamıyorum.. gidelim buralardan unutamıyorum..
  5. diloş

    redblack

    gözlerim gözünde aşkı seçmiyor onlardan kalbime sevda geçmiyor ben yordum kalbimi birazda sen yor anladım ki sende herkes gibisin.. redblackcim.. nasılsın canikom..? umarım iyi geçmiştir tatil..karardın mı bakıyim..? yoksa Radya bütün ev işlerini sana mı yaptırdı Külkedisi misali.. özledim sizi..
  6. ayayay..ne şeker şeyler bunlar.. canlarım yaa..nasıl kıydılarda böyle rengarenk yaptılar ufaklıkları.. çok teşekkürler Radyacım.. tatlım benim.. nasıl özledim bilemezsin.. yine bilgisayarın çıldırmış durumda anladığım kadarıyla ama yoğunluğu anlıyamadım.. ben yeni gelebildim bugün işler yoğun..ama sende yoksun görünürlerde..
  7. ayşegülüm.. ne güzel bir şiirdir bu böyle..olmasada olur gibi görünen ha..gerçek mi hayal mi ne idüğü belirsiz işte o benim.. canım benim..seni çok özledim..
  8. ya bende video olması gereken yer bomboş.. boşluğa tıklayınca bi lacivertlik oluşuyo sonra o da gidiyo..
  9. anacım vur dedikse öldür demedik..önüne gelenin boynuna atlamakta neyin nesi.. başımıza iş açıcan..senden korkuyom açıkcası.. hıh.. bana yüz vermeyecek kişinin kör olması girek canem..bunu sende biliyosunda..işteee... ayrık otum benem..
  10. üç kişilik yatak kapasitindeki şizlongunun koluna tünemen senin "kuşgiller" familyasından geldiğini kanıtlıyor bizlere.. yeni başkaca bi sebebi yok..
  11. uşağum şarkı nirde..?
  12. hakikaten nerde sarmaşığım arkadaşlar..?internet kafeciyle mi atıştılar nedir..? yoksa böyle yapmazdı..
  13. Öyle bir ilkyaz ol ki korkut yaprakları Öyle bir son yaz ol ki tut yaprakları Sararıp dökülürken güz rüzgarında Ardında savrulsunlar, unut yaprakları Sevinçlerinde onlar vardı, hüzünlerinde onlar Seninle yeşerdiler, seninle soldular... Olsunlar senden sonra da umut yaprakları gökkuşağım..nerdesin..çok özledim seni..
  14. hemencik yerleştirdin di mi şizlongunu..? kız ayrık otum..bu nasıl bi şizlong.. üç kişilik yatak kapasitesinde.. anacım çekil azcık..bize yer kalmadı yav.. olmaz böyle güzel bir şiir çekirdek babam..nerden bulursun bunları..muhteşem..harika..hoşbulduk uşağum..hoşbulduk..
  15. bizim gibilerdir ha.. sanırım haklısın.. herneyse..beni özlediğini itiraf ettin dimek.. sende bayaa bi gelişme var ayrık otum.. çok yol aldık çook.. şizlongumun tepesinden gördüklerime gelince...insanlardan çok doğanın büyüsüne takıldım ..dalgaların muhteşemliğine..gün batımının kızıllığına..daha önce göremediğim birçok güzelliğin farkına vardım..bakıpta göremediğimiz o kadar çok şey var ki.. seni özlemek..bu yeni bir şey değil benim için..
  16. diloş

    Erbay

    Çok küçük bir yalanı Çok büyük bir orantıda Dinlediniz mi.. Çok büyük bir yalanı Çok yalın bir doğrultuda Söylediniz mi.. Gecikmiş bir gizemi, Birikmiş bir özlemi Sakladınız mı.. Gelmeyecek bir gideni, Olmayacak bir nedeni Beklediniz mi.. Bir gerçeği erken, Bir açlığı tokken Anladınız mı.. Hep mi hep ölecekmiş gibi, Hiç mi hiç ölmeyecekmiş gibi Yaşadınız mı.. Yalanı sürmeye sürmeye, Yanlışı görmeye görmeye Saklandınız mı.. Doğruluğun yönünde, Doğruların önünde Aklandınız mı.. Ortamsız bir yaşamda, Yaşamsız bir ortamda Harcandınız mı.. canım çekirdek babam..çok özlemişim sana şiir yazmayı..
  17. Bir susmayı bakışlarda seslendiren, Hüzünlü yangınsal aşka döndüren nedir. Beklemeyi özlemlere süsleyen, Yalnızlığın kara-ışığını söndüren nedir. Duyanı ısıtan, kulağını kestiren, güneşe baktıran, Korkusuzluk denizlerinde yüzdüren nedir. Saraylarda çılgın eden, kentlerde tek bırakan, Direklere astırıp üzdüren nedir. Ne varsa yeryüzünde, ne yoksa Onunla paylaştıran, böldüren nedir. Her şeyi, ama her şeyi olağan dışında, Örneğin bir gülü yeşil gördüren nedir. Gözlere ışıltılı anlamlar bağlayan, Yaşamı ölüme güldüren nedir. Kalabalıklar, kalabalıklar içinden Kişiyi yüceye sürdüren nedir. Parça-parça büyümüş bir çocukluğu Olgunluk aşamalarında yaşatırca öldüren nedir... bak yine binbir soruyla geldim ayrık otum.. özledin mi bakıyım beni..?
  18. Unutmak mı, delisin, Gitmesem de bekler orada deniz. Gelirsem bilmelisin Benim beklememdir burada deniz. Gitmek gibi geleceğim Denizin delisine. Delinin denizi gibi, O ne kadar giderse. demişsin ya..herşeyi unut..bizide unut diye.. bu mümkünmü Ayşegülüm..? böylesine kalbime kazımışken..
  19. ben geldiiiiiiiiimmmmmmmmmm... ve hepinizi çok özledim... yokluğumda eksikliğimi hissedip defterimi süsleyen sevgili arkadaşlarım; Ayşegülüm.. Ayrık Otum.. Egzorsist.. Biricik Müttefikim.. Lilaccım.. Redblackim.. Çekirdek Babam.. Gökkuşağım.. Radyacım.. hepinize çok teşekkürler..sizi seviyorum.. sizlere biraz deniz kokusu..biraz dalga sesi..birazda huzur getirdim..kabul buyurunuz..
  20. çekirdek babacım..yine döktürmüşsün incileri..ne güzel.. babaların en aristokratı sensin..biliyorsun di mi..? Ve sevgili arkadaşlarım..gidiyorum bir süreliğine..çok özliycem sizleri.. bu arada gitmek demişken dostlarım bir şiir buldum ki enfessss!!! paylaşmasam olur mu..olmazzz... ve burada bütün yaşanmışlıkların adına hepinize tek tek teşekkür ediyorum.. Allaha emanet olun..sizi çok seviyorum.. Gidiyorum... puslu bir sabah ayazını peşimden sürükleyerek gidiyorum. yalnızlığımı köhne bir sandalın sahipsiz sürüklenişine bırakırken, hüznüm ardından ağlıyordu alışkanlığından vazgeçen bir tiryaki gibi sıkıp yumruklarımı, arkama dönüp bakmadan gidiyorum.. sahibi olmadığım ama üzerime zorla giydirilen, bir beden büyük bütün kaçışları ihtiyacı olanlara bırakacaktım, vicdanım el vermedi usulca soyundum ve sahiplerine geri verilmek üzere bir kenara bıraktım hepsini, gidiyorum.. umudum küçük bir kız çocuğu, el sallayarak çağırıyor beni uzaklardan ısrar etmeyeceksin kalmam için ama hani olur ya, yine de etme yapamadığım tek şeydi baharda kardelen yetiştirmek sen onu istedin, mahcup oldu yüreğim, gidiyorum.. oysa benim de hayallerim vardı; dans edecektim yağmurda, sonbahar’a vedaları değil gülüşleri yapıştıracaktım, çiçekler alacaktım olur olmadık zamanlarda fazla geldi çıplak elle çizdiğim resim tuvaline konuşturma beni giderayak çünkü ödünç aldım suskunluk adını verdiğin silahını, gidiyorum.. eskiden olsa eteğimi çekiştirip beni kandırırdı içimdeki çocuk, üzüleceğimi bile bile gözlerine buzdan sarkıtları sen mi yerleştirdin..? ki artık ağlayamıyor bile onu bu kurak, duygusuz ve yeşili az topraklarda, her şey iyi olacak gibi asılsız vaatlerle büyütüp, hayata kazandırmam olanaksız o çok sevdiğin korkularını, her mevsime açık pencerenden içeriye bırakarak, içimdeki her şeyden habersiz çocukluğumu yanıma alarak gidiyorum.. sen bir bedenle sevişmek istedin, bense yüreğinle ve beyninle ve gözlerinle adımlarımızın uyumsuz olduğunu neden hemen kabullenemedim diye kırılarak kendime, gidiyorum.. şimdi notaları sahipsiz ve öksüz kalmış yarım bir şarkıdır sevmek canımı daha fazla acıtamayacağını bilmek, biraz olsun mutlu ediyor beni sürüklenmiyorum dikkat et, gidiyorum.. sessizce ve hiçbir şey yaşamamış gibi bir süre sonra denize ulaşıp, korunaklı seyir defterimin ilk sayfasına taze ve diri umutlar işleyeceğim yüreğimi çıkartıp her şeyiyle masaya dökerken, senden daha cesur olduğum için utanma sakın bu cesaret, çocukların masum dualarından çaldığım inatçı bir bekleyişti sadece bana balonlar alabilecek kadar yürekli bir sevgiyi, korkularıma rağmen başım dik karşılayacağıma dair söz vererek gidiyorum.. bir bedeni değil, bir yüreği özlediğin vakit, umarım zamanın olur güneşin doğuşunu huzurla izlemek için bana ait olan ve olmayan, bütün soruları ve cevapları ardımda bırakarak gidiyorum.. az kullanılmış ve bayandan bir sevda bırakıyorum sana yolun açık olsun.. Pelin Onay
  21. biliyorsunuz değil mi hepimizin birer kaçak olduğunu..?en başta kendimizden olmak üzere hayatımızdan..yaşadıklarımızdan..hatıralarımızdan..sık sıkta şu adaletsiz dünyadan kaçtığımızı..ve gelip buraya saklandığımızı.. bir tatlı huzur almaya geldiğimiz tatlı..ılık bir liman oldu burası..yarı hayal..yarı gerçek.. sizler.. bir masal kahramanı olabilecek kadar büyülü ve güzel arkadaşlarım..kelimelerin gücünü gösterdiniz bana..yaraları nasıl onardığını..sızlayan yüreğimiz için en tesirli ilaç olduğunu..mutluysak ve paylaşıyorsak coşkun bir nehre döndürdüğünü..beraberce akmanın güzelliğini..ve yüreklerimiz arasında bu kelimelerle kurduğumuz gökkuşaklarını..size borçluyum.. bu köşede o kadar çok şey paylaşıldı ki..bende bugün sizlerle ilgili duygularımı paylaşmak istedim..on gün kadar yokum..sizleri çok özliycem..bir başka limana gidiyorum..martıları..yakamozları..dalga sesleri olan bir liman..ama gökkuşağı olmadan eksik olacak biliyorum..
  22. diloş

    ankara

    İşte yine sana döndüm Ankara, Neden öyle mahzun bakıyorsun? Sönük yıldızlar takılmış gözlerine Yer mi delindi, Yoksa gök mü devrildi üstüne? Bak, sana geldim işte Ankara Haydi tut ellerimi İçimde binbir çeşit korku getirdim Karıştır beni yorgun kalabalığına Yabanıl düşler geride kaldı Kara sevdalı dağlar, Hasret kokan çağlayanlar. İşte yine sana döndüm Ankara İçimde binbir çeşit korku getirdim. Eritmek istiyorum asi bakışlarımı, Kaybolmak istiyorum sokaklarında İşte döndüm, Neden öyle mahzun bakıyorsun? Bu kadar çabuk mu yaşlandın, Bu kadar çabuk mu tükendin Ankara? Yol yol açılmış şakakların, Kar düşmüş kaldırımlarına Ankara Bak,işte yine sana döndüm Gözlerimde sarmaş dolaş hatıralar, Ceplerimde kırık dökük sevdalar Sen de öyle mahzun bakma yüzüme! Yüreğime basıp geçtiler, Çiçeklerimi de vurdular Ankara. İçimde binbir çeşit korku getirdim, Beni de iliştir yalnızlığına! .. Murat Şahin
  23. sizde çok güzelsiniz...
  24. müzik gerçekten çok etkileyici..ve müziğinin güzel olması filmin etkisini mazzam derecede güçlendiriyor bence..
  25. Osmanlı'da Bilgisayar Olsaydı... Görev Çubuğu: Değnek-ul Vazife Çift Tıklama: Tıkırt-ul Tekerrür Flash Disk: Edevat-ul Yumuşak Hard Disk: Edevatu-ul Civanmert Mouse: Zındık Faresi Klavye: Taht-ul Hurufat My Documents: Sanduka-i Evrak İnternet: Allame-i Ulul Arz Google: Kaşif-ul Ali Google Earth: Seyr-ul Arz Denetim Masası: Sehpa-i Saltanat CD-Rom: Pervane-ul Hafıza Ekran: Perde-ul Temaşa Enter: Duhul Antivirus: Akıncı Hata Raporu: Malumat-ul Kabahat Mail Server: Divan-ul Mektubat Messenger: Havadisci Chat: Muhabbet-ul Zabiy
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.