gloria tarafından postalanan herşey
-
MELKOR için ;)
Bugün içimden her biriniz için niyet tavşanıma bir niyet çektirmek geldi bakalım tavşanım senin için ne demiş Hani Hıdırellez muhabbetine Karanfil olacaksın Sararıp solacaksın Ben annene danıştım Sen benim olacaksın Nassssıı amaaaa
-
Admin
Bugün içimden her biriniz için niyet tavşanıma bir niyet çektirmek geldi bakalım tavşanım senin için ne demiş Hani Hıdırellez muhabbetine Bulutlardan beyazsın Kuşlardan yaramazsın Bir halde karar etmez Bir dalda duramazsın Nassssıı amaaaa
-
-'...bursercan...'-
Bugün içimden her biriniz için niyet tavşanıma bir niyet çektirmek geldi bakalım tavşanım senin için ne demiş Hani Hıdırellez muhabbetine İnci çubuk merdane Tütünü dane dane Benim bir sevdiğim var Şu cihanda bir tane Nassssıı amaaaa
-
HALKALIYILDIZ
Bugün içimden her biriniz için niyet tavşanıma bir niyet çektirmek geldi bakalım tavşanım senin için ne demiş Hani Hıdırellez muhabbetine Elif üstünde cimler Bülbül kafeste inler Benim kalbimde sensin Senin kalbinde kimler Nassssıı amaaaa
-
TAURUSMUTİS...............
Bugün içimden her biriniz için niyet tavşanıma bir niyet çektirmek geldi bakalım tavşanım senin için ne demiş Hani Hıdırellez muhabbetine Açık giyme üşürsün Güzellikte meşhursun Yalınız bir kusurun var Herkezle görüşürsün Nassssıı amaaaa
-
YARASA
Bugün içimden her biriniz için niyet tavşanıma bir niyet çektirmek geldi bakalım tavşanım senin için ne demiş Hani Hıdırellez muhabbetine Maniyi baştan söyle Kalemi kaştan söyle Benim karnım acıktı Ekmekten aştan söyle Nassssıı amaaaa
-
ஐ๑((-_-))๑ஐ๑ LEYLA ๑ஐ๑((-_-))ஐ๑
Bugün içimden her biriniz için niyet tavşanıma bir niyet çektirmek geldi bakalım tavşanım senin için ne demiş Hani Hıdırellez muhabbetine Artık vakit yanaştı Saç topuğa dolaştı Rüyamda seni gördüm Yine zihnim dolaştı Nassssıı amaaaa
-
........Tengeriin boşig.......
Bugün içimden her biriniz için niyet tavşanıma bir niyet çektirmek geldi bakalım tavşanım senin için ne demiş Hani Hıdırellez muhabbetine Mektup üstünde pulllar Sevgilim mektup yollar Dua edin komşular Kavuşsun hasret kollar Nassssıı amaaaa
-
.....::Radya::.....
Bugün içimden her biriniz için niyet tavşanıma bir niyet çektirmek geldi bakalım tavşanım senin için ne demiş Hani Hıdırellez muhabbetine Bu dağın önü güzel Çiçeğin moru güzel Sabreyleki gönül Her şeyin sonu güzel Nassssıı amaaaa
-
()()()() Deniz_Kızı ()()()() Anı Defteri......,,
Bugün içimden her biriniz için niyet tavşanıma bir niyet çektirmek geldi bakalım tavşanım senin için ne demiş Hani Hıdırellez muhabbetine Beyaz giyme söz olur Siyah giyme toz olur Hep yeşiller giyelim Muradımız tez olur Nassssıı amaaaa
-
GODZİLLA ve RUA Ortak Anı Defteri
Bugün içimden her biriniz için niyet tavşanıma bir niyet çektirmek geldi bakalım tavşanım senin için ne demiş Hani Hıdırellez muhabbetine Yüksek evler yaptırdım Dayamaya direk yok Yarim kaçmak istiyor Bende öyle yürek yok Nassssıı amaaaa
-
GODZİLLA ve RUA Ortak Anı Defteri
Bugün içimden her biriniz için niyet tavşanıma bir niyet çektirmek geldi bakalım tavşanım senin için ne demiş Hani Hıdırellez muhabbetine Ruhum ihtiyar değil Hiç kimseye yar değil Çok sevdiğim var ama Hiç birisi uyar değil Nassssıı amaaaa
-
Bunu zor yorumlarsınız:)
Süpersin valla diyecek kelime bulamıyorum Yalnız rüyada benim hala çok fene takıldığım bir bölüm var... O da şu bungalovların kapısının açık olması, içerdeki eşe ait pantolon ve iki kadın ne demek olar ki aceppppppp bunu da bi yorumlasan diyorum
-
Bunu zor yorumlarsınız:)
Şkerim, rüyanı iş yeri arkadaşlarım ile birlikte toplu halde okuduk ve toplu halde kahkahalara boğulduk. özellikle Tayyiple ilgili kısımlar bizim kopuş noktalarımız oldu... E sen artık oyunu ona verirsin... Ne de olsa pantolonu bulma konusunda bile yardım isteyebileceğin kadar samimi olmuşsunuz... Ama var ya bana göre en komik an, Sayın Tayyiple eşi Leydi hanfendinin forumun üyesi olmaları konusuydu...Niyeyse artık orada ben nefes alamayacak halde gülme krizlerine girdim... Harbi kıkırdanacak bir rüya bu... Arkadaşın yorumu şu şekilde: İyi ki Tayyip otele gidip pantolonu sana bulmadan önce sen parayı almışsın, aksi takdirde o parayı sen görürdün!!! Neyse ben bi yorumlamaya çalışayım bakalım... E hadi sabah hayrına... Önce sen yalnız başına tatile gittin, sahilde yürüyorsun ve düdükle balık çağıran japon balıkçısını gördün... Nazım'ın Japon Balıkçısı diye bir şiiri var (hidrojen bombası ile ilgili... Atılan hidrojen bombası sonucu, Bikini adasındaki balıkçılar bu bombanın dumanından oldukça etkilenmiş ve ciddi zararlar görmüşlerdir, şiir bu balıkçılar için yazılmıştır) bu şiiri bilir misin? Neyse oylesine aklıma geldi, çok da önemli değil aslında şimdilik... Herneyse biz yine sabah hayrına deyip, rüyamıza devam edelim... I. BÖLÜM: Rüyada japon gören kişi eğer evli ise bu rüya hayra yorulurmuş, o halde rüyayı şu dakikadan itibaren hayra yoruyoruz. Düdük, habere (sevindirici haber) yorumlanır. Düdük çaldığını görmek veya düdük sesi duymak beklediğiniz bir haberi alacaginiza ve sevineceginize ifade eder. Ama sen ne düdük çalmışsın, ne de düdük sesi duymuşsun... Sadece düdük görmüşsün... Balık zaten başlı başına kısmettir biliyorsun. Rüyada balık yakalamak ise yakında hoşuna gidecek iyi bir haber alacağına işarettir. Gerçi sen balık falan görmemişsin ama balık çağıran japon görmüşsün ya bu açıdan bunu da değerlendireyim dedim... Çünkü hepsi birden bir anlam ifade edecek az sonra... Birleştiriyorum şimdi : Düdük çalan ve balık çağıran Japon: yakında hoşuna gidecek hayırlı bir haber alacağına işarettir. II. BÖLÜM Otele gidiyoruz ve açık kapı görmek; ister bilinsin, ister bilinmesin, kapilarin açildigini görmek, rüya sahibine hayır ve nimete, eger kapılar yol üzerinde ise, bu iyiligin çok çabuk olmasına delalet eder. (Farkındaysan hala rüyan anlam olarak birbirini, destekliyor.) Rüyada başı örtülü kadın ne demektir bilmiyorum ama çarşaflı kadın yine habere yorumlanırmış, senin evinde iki kadın olduğuna göre iki haber diyebiliriz buna da... Ayrıca rüyanda tanımadığın kadın görmek; malının bir kısmının elinden çıkacağı ama sonradan tekrardan elde edeceğin anlamına gelirmiş. daha sonra devam edeceğim şekerim şimdi işim çıktı gitmem lazım
-
AKP KAPATILACAK... Evet evet iddialıyım, bu partı kapatılacak...
Akıllı adammış vesselam
-
Gloria'dan
BUNLAR TERASTAN
- Gloria'dan
-
TAURUSMUTİS
Bak bak kendini unutulmuş adam sanıyor bu Taurus, aynı doğumgünü pastasındaki gibi Ne alakası var şimdi, bir gün geciktik diye bütün bu sitemlerin... Burada olmayabiliriz, gelemeyebiliriz, bir aksilik olmuş olabilir, bütün bunlarla birlikte bu senin unuttuğumuz anlamına mı gelir? Galiba sen bilmiyorsun Taurus; "Bir insanı fark etmeye 1 dakika, tanımaya 1 saat, anlamaya 1 gün, sevmeye 1 hafta yeter ama unutmaya bir ömür yetmez" O nedenle, kimse seni unutmuyor... Unutmuş değil... Ben unutmadım en azından, bunu biliyorum... SANA BİR DOĞUM GÜNÜ DERSİ VERDİM, FENA OLMADI SANIRIM MUTLU YILLAR CANIM ARKADAŞIM... Bu çiçek terasımdan, kendi ellerimle yetiştirdim...
-
Çeşitli yerlerde sergiledikleri garip davranışlar
Şimdi yazacağım haberle ilgili olarak bu başlık uygun bence, kim bilir daha ne garip davranışlar sergileyecekler BAŞBAKANIYLA BİRLİKTE, BAŞBAKANININ HALKI KISMI... *** Başbakan Tayyip Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın da askeri uçakla GATA’ya getirip tedavi ettirmek için devreye girdiği, "uzman doktor yok" diye gittiği hastanede kapı önüne konulan 65 yaşındaki felçli kadının dramıyla ilgili habere "duygu sömürüsü" diyerek sert tepki gösterdi. 6 yıldır felçli olan 65 yaşındaki Müzeyyen Boztaş, durumu kötüleşince oğlu Mehmet ile eşi Fadime Boztaş tarafından İstanbul’daki Vakıf Gureba Eğitim ve Araştırma Hastanesi acil servisine getirildi. Burada serum takılan Boztaş, iddiaya göre, röntgene gönderileceği sırada kolundaki serum iğnesi de çıkarılarak, "uzman doktor yok" denildi ve sedye ile dışarı bırakıldı. Boztaş’ın dramını televizyondan izleyen Büyükanıt, Star TV Genel Yayın Yönetmeni Uğur Dündar’ı telefonla arayarak, hastayı askeri bir uçakla Ankara’ya getirtip GATA’da tedavisinin yapılacağını bildirdi. Erdoğan, dünkü Meclis grubunda bu olayı gündeme getirerek, tepkisini şu sözlerle ortaya koydu: YAYGARA "Bazen bakıyorsunuz, bazıları... Bunu özellikle malum çevrelere ithaf ediyorum. Bir hastanede bir olay olursa... Aman Yarabbim sanki Türkiye’nin her yeri böyleymiş gibi yaygara kopararak bunun faturasını kesmeye çalışıyor. Bir olay olursa, Sağlık Bakanı’nı ararsın, il sağlık müdürünü ararsın, olmuyorsa gel Başbakan’ı ara. Kıyametler kopardılar... Bunu da bu işlere yıllarını verenler yapıyor. Dürüstlük adına yapıyor. Dürüstlük adına yaptıkları işte, hasta hastanede yatmıyor havası veriliyor. Bizzat aradım, başhekimle görüşüyorum, meğer hasta hastanede yatıyormuş. Ama güya havaalanına uçaklar inecekmiş, alacakmış... Bu tür spekülatif olaylarla bu ülkenin devletini, sağlık bakanlığını gölgelemeye, lekelemeye kimsenin hakkı yok. Bu tamamıyla duygu sömürüsüdür, duygu sömürüsü yapamazsın." *** YAZIKLAR OLSUN, demekten başka diyecek bişey yok... Ve ayrıca lütfen, SADECE BAŞBAKAN, BAŞBAKANININ BAKANLARI VE BAŞBAKANININ HALKI DUYGU SÖMÜRÜSÜ YAPMA HAKKINA SAHİP, DİĞERLERİ SAKINNN HAAAA... NE MÜNASEBETLE HEM AAAAAA... Yani kısacası: BAŞBAKANIN BİZLERİ: SİZE HERŞEY ÖZGÜR BAŞBAKANIN ONLARI: DUYGU SÖMÜRÜSÜ YAPMAAAAA, HADDİNİ BİİİİİİL
-
İK'nın da İslamcısını kurdular...
AVUSTURYA’da yaşayan 28 yaşındaki Yakup Çağdaş, ‘helal kariyer’ sahibi olmak isteyen gençlere yönelik ‘islamikariyer.com’ sitesini kurdu. Site önceleri İslam kültürünün ticaret anlayışıyla ilgili araştırma ve yazılara yer veriyordu... Türbanlı kızlarla, imam hatipli gençleri dini bütün personel arayan işverenle buluşturan insan kaynakları sitesi büyük ilgi gördü. PLATİN dergisi, ayda 25 bin ziyaretçisi olan sektörü araştırdı ANADOLU’DAN TALEP ÇOK ANCAK, mesai saatinde namaz kılabileceği iş, tesettürlü çalışanlara kapısı açık işyeri ya da inançlı işveren arayanlardan gelen taleplerle site kimlik değiştirdi. Büyük şehirler dışında Kayseri, Samsun, Konya ve Manisa’dan başvuru yağıyor. RABBİME ŞÜKÜRLER OLSUN İSLAMİ İK mucidi Çağdaş, felsefesini şöyle anlatıyor: İşinde İslami kültür içinde ilerlemek isteyenlere aracıyız. Yüzbinlerce web sitesi içinden bu kutsal görevi bizlere lütfeden Rabbime şükürler olsun... *** Kariyer artık ikiye ayrıldı, gözünüz aydın: HELAL KARİYER HARAM KARİYER "Çocuk da yaparım kariyer de" devirleri geride kaldı... (OUT) Artık yeni moda "Namaz da kılarım, kariyer de yaparım..." (IN)
-
VAKIT YAZARI KÜCÜK KIZA TECAVÜZDEN GÖZALTINDA!
Üzmez: ’Eşlerimizle yatarız neler neler yaparız’ Vakit yazarı Hüseyin Üzmez'in, İsmailağa cemaatinin dergisi ’Arifan’ın Nisan sayısına verdiği röportajından bir alıntı: "Bakın, biz eşlerimizle yatarız, neler neler yaparız. Üstelik bu Allah’ın emrine uygundur ve hiç de utanmayız. Halbuki on yaşında bir çocuğun yanında bunları yapamayız. Helaya gireriz, rahatlarız orada ama ne bir çocuğun yanında ne de eşimizin yanında bunu yapmayız. Ama işte tüm bunları Allah görüyor, biliyor, her an her yerde mevcut. GAFLET RAHMET OLUYOR Yani böylesine gaflet içinde olduğumuz bir durum sözkonusu ama bu gaflet bizim için rahmet oluyor. Eğer o gafletimiz olmasaydı on yaşında bir çocuğun yanında yapamadığımızı Yüce Allah’ın huzurunda nasıl yapacaktık." Demek ki gaflet de bir rahmettir. Tabii mümkün olduğu kadar Allah’ın yap dediğin yapmak, yapma dediğinden kaçmak lazım. Çünkü iyice gaflete dalıp da Allah’ın emirlerini tutmaz, yasaklarını çiğnersek, o zaman bu gaflet, rahmet değil zahmet olur." *** Çocuğun yanında yapamaz, ama çocuğa yapar... Acaba bu ne? Gaflet mi? Rahmet mi? Zahmet mi?
-
Kurandaki Bilgilerin Kaynağı
YANLIŞ ÇÜNKÜ; Yapılan araştırmalar sonucu; kalbin sesi olarak bilinen vicdanın kaynağının beyinde olduğu ortaya çıktı. İnsanın hareketlerine yön veren kararlar alırken, bunu bir robot gibi yalnızca kuru mantık kurallarına dayanarak yapmadığı, kalbinin sesini ve vicdanını da dinleyerek duygularını hesaba kattığı, bu sırada beynin ön lobunda yer alan "ventromedial prefrontal cortex" adlı bölümün rol oynadığı saptandı. Güney Kaliforniya Üniversitesi'ndeki bir araştırmaya göre, beyinlerindeki bu bölge hasarlı olanlar, "ahlaki ikilemlerin" söz konusu olduğu durumlarda, kuru mantık kurallarına göre karar veriyor. Örneğin, bu insanlar çok sayıda rehinenin kurtulması için bir çocuğun kurban edilmesine sesini çıkarmıyor. Bu da sizin tezinizi yanlışlamaktadır. Ayrıca Premolar arkadaşın yapmış olduğu alıntının devamında şöyle bir bilgi de vardı; Onu da buraya eklemekte fayda görüyorum : VERİCİ ETKİLEMEZ AMA KİŞİLİK DEĞİŞİR Prof. Dr. Münci Kalayoğlu: Nakillerden sonra hastalarda kişilik değişimi yaşanabilir. Nakilden önce ya da sonrasında verilen ilaçların yan etkileri vardır. Bu yan etkiler sonucu beyin etkilenip kişilik değişimi olabilir. Bambaşka alışkanlıklar edinebilir. Önceden hiç sevmedikleri alışkanlıkları huy edinirler. Ama bu değişim organın vericisi ile bağlantılı değildir. Bu bilimsel olarak yüzde yüz kanıtlandı. Yani boyle birşey tamamen saçmalıktan ibaret... İlgisi yok... Ben de tavuk sevmem, bira fazla sevmem ama kalp nakli yaptırır da bira sevmeye başlarsam, e madem hayat ölümlü bir de biranın tadına bakayım derim yaniii, bunda ne var... Tesadüfen kalbini aldığım kişi de bira seviyorsa ben şimdi onun vicdanına mı sahip olmuş oldum yani... Yapmayın lütfen ya...
-
Sevdiğim Deniz...
Kısacık ama inanılmaz güzel geçen bol kahkahalı (hatta gecenin 5.30'unda bile) iki mükemmel gün geçirdim sayenizde... Herşey ama herşey gerçekten çok güzeldi, bu sebeble öncelikle her birinize ayrı ayrı çok ama çok teşekkür ederim Ve Alp'im, ben seni daha şimdiden çok özledim yaaaa Nasıl üzülmüşsün sen yaaaa kıyamam ben sana be Zaten sabahtan belli olmaya başlamıştı böyle olacağı, gün içinde sürekli gözleri dolup dolup taşıyordu. En son yemek yediğimiz yerde pilav yerken o gözlerinin doluşu da öyle içimde kaldı ki anlatamam yaaaa Hele o son dakika yani vedalaşma anının geldiği ve benim sizden ayrılıp da kapıya doğru ilerlediğim o an, arkamdan tüm gücüyle bağırışı yok mu " SENİİİ ÇOOOOKKK SEVİYORUUUUUUUUUUUUMM..." diye, canım benim yaaaa, ben de onu çok seviyorum. Hem sadece onu değil her birinizi çok seviyorum. Dora, Tengeriin, Yarasa, Alp, Yaren, hepinizi çok seviyorum... ha bir de kendimi çok seviyorum Çiçeklerinizi de getirdim yanımda, onlardan hepimize ayrı ayrı ayraçlar yapacağım. Böylece o ayraçlar bu iki güzel günün temsili olacaklar iyi düşünmüşüm biliyorum Zaten ben iyi düşünen bir insanım Ve bu sayfaları okuyan sevgili arkadaşlar, sizi Alp'ten mahrum edeceğimi düşündüyseniz, çok büyük bir yanılgı içindesiniz. Ne dedim ben? Ben iyi düşünen bir insanım İyi düşünen bir insan olmak, kolay birşey değildir tabii, e ben de bütün gece ugraştım ve Alpimin bana -Dora'nın ilkokulda çaldığı mandoliniyle-cumartesi gecesi, Tarkan şarkıları eşliğinde yaptığı seranatlardan bazı resimler hazırladım. Buyrun siz de gözlerinizi çenlendirin (Bu arada Photoshopla aram pek iyi değil o yüzden fotoğraflar çok süper olmadı ama olsun ileride daha iyilerini de yaparım tabii) ALP'TEN ENSTANTENELER
-
Sevdiğim Deniz...
http://www.turkish-media.com/forum/index.php?showuser=22085 kendisi benim profilim olur, orada bir takım yalan iftiralarla karşı karşıya kalmış bulunmaktayım. Öncelikle bana ait yazı: Ben Gloria, Bunu kendi kendime yazıyorum ama benim bir bilgisayarım bile olmadığından (var da aslında maalesef bana bırakmıyorlar, bu tengerin, yarasa ve dora akşama kadar bilgisayar başındalar.) Geldim bu izmirlere, yaban ellere, beni buralarda garip bıraktılar. Akşama değin evde oturuyoruz, hatta bunlar bana "dışarı çıkmak istiyorsan balkona çık" diyorlar. İzmire gelmek isteyenlere duyurululur. Gloria **** YARASA & TANGERING BOŞİNG Külliyen kuru iftira bu Gloria'nın yazdıkları. Hurafe hepsi. Cevabım: İspatlayın... **** d0Ra aaaaa aaaaa külliyennnn iftira,izmir gibi sıcak memlekete çizmelerle gelmiş kendi utanıyoda çıkmıyor sokağa,ayak ölçüleride öyle özel ki ayağına ayakkabı uyduramadım vallahi:huh: Cevabım: Bunlar benim ayaklarım olur yalan iftira işte... Ayrıca ayak ölçülerim gerçekten de özeldir, bundan sonra bunlar montaj falan diyecekler ama siz buradan montaj olmadığını anlarsınız. 35 numara :9 Bu evdekilerin ayağı ben hariç minimum 38.5 (gerçi dora kendşi ayaklarının 36.5, yarasa da 34 oldugunu idia ediyorlar ama isterlerse resmini çekip koysunlar buraya ancak o zama anlaşılacaktır, gerçekler... Fakatttt nerde onlarda o cesarettt )
-
Sevdiğim Deniz...
Sevgili Dora, Sen şu an tam tepemdesin, Tangerin Boşig de sol tarafımızda sızmış bir şekilde uyuyor mu, horluyor mu ne idüğü belirsiz uzanmaya benzer bir hali perişanlık içinde öyle birşeyler yapıyor, ben de bişi anlamadım, galiba uyuyor Alp bütün gün bana asıldı, mutfaktaki vazoda ne kadar papatya varsa tepelerinden koparıp koparıp, "hayatım, bunları sana getirdim, sevgilim senin için giyindim, canım iyi misin, merak etme ben seni kurtaracağım" kabilinden bir takım sözler sarfetti ki ben bile durumun şokundan hala kurtulamadım. Bu arada Tangerin Boşig uyanır gibi oldu, "ne gülüyorsunuz, sapık mısınız" diye sordu, sonra bir daha uyudu. Ha unutmadan benim yukarıda yazmış olduğum "kabilinden" kelimesine yazmış sizin gülmenizi çok mantıksız buldu, bir iki bize söylendi ve sonra yine sızdı... Unutmadan Tangerin demişken bu akşam beni KAPLASTİK olmakla suçladı ki bunun anlamı aslında kapitalist demekti, biz bütün gece "ne renk plastik?", "çin malı mı" tarzında saçma sapan esprilerle bu dil sürçmesini ona ağır ödettik bu arada KAPLASTİK kelimesini "yanlışlıkla devrik bir cümle (aslında kelime demek istedi cümle dedi) kulandım ne var ki?" diye serzenişte bulundu ki biz o dakkada bunun devrik olmayanının "plastik kap" olduğuna karar verdik. Ha hala unutmadan ekleyelim, bunları yazıyoruz çünkü sabah Tangerin bunların hiçbirini hatırlayamayacağını düşünüyor, arkadaşa hatırlaması açısından yardımcı olmaktan başka bir maksadımızı yoktur... Gelelim Yaren'e... Yaren'e maalesef gelemiyoruz çünkü onu neredeyse hiç göremedik, o bizi yoksaydı, kendini bütün gün odaya kapattı ve film izledi... O nedenle Yaren'den ancak ve ancak bu kadar bahsedebiliyoruz. Bu ev bu arada çok büyük, benim evim bunun 1/3 ü kadar bile değil, anam babam bu nasıl temizleniyor? Bu da benim hayretle bütün gün üzerinde durmadan düşündüğüm bir başka mevzu ki hala içinden çıkamadım... Yaren!in odadan çıkmamasına gelmişken, biz en azından onu aralıklı da olsa 5 dakika kadar gördük ama yarasa Yersoyu hiç görmedi. (Bu arada Tangerin arada uyanıp, "tık tık sesler geliyor, ne yapıyorsunuz?" diyor, yarın nasılsa bunların klavye sesi olduğunu anlayacaktır, biz şimdilik kendisine bu konuda bir açıklama yapmıyoruz.) Yarasa Yersoy'u sürekli bi itiraz, bi itiraz anam görmeye görün. Konuşmak istiyorum, konuşamıyorum, ağzımı tıkıyor. Bi muhalefet bi muhalefet ki görmeyin "sen haklısın, tamam" diyoruz bu sefer de "hayır ben haksızım" diyor. Kendisiyle tartışan sevgili dini sayfa arkadaşlarım, allah yardımcınız olsun, bence boşuna uğraşmayın. Arkadaş, kökten muhalefet, ne yapsanız boş... Fakat yine de çok hassas bir insan bugün gelirken bana bir adet gül getirmiş ki pek hoşuma gitti ama Alp bu durumdan hiç hoşlanmadı. Yaklaşık 5 dakika sonra nasıl olduysa o gülü ele geçirip, "Hayatım, al sana gül getirdim" şeklinde gene lehine çevirdi. Abii bu çocuk bir kazanova... Kadın ruhundan çok iyi anlıyor, bence bütün erkekler bu kazanovadan ders almalı, ancak biz o zaman mutlu olabiliriz. Bu arada Tangerin iyice yayıldı, artık harbiden uzanıyor ve horlamıyor sanırım derin uyku aşamasına geçti zaten artık sorularımıza da cevap vermiyor... Dora, bütün gün benimle fuar muar demedin, dolaşıp durdun, üstelik dün gece hiç uyumamışsın ama enerji Alp'ten bile daha fazla... Pilav süperdi (Ben tarif ettim) et süperdi ama ben hayatımda hiç öyle börülce slatası yemedim (gerçekten de yemedim çünkü bu ilk deneyimimdi fakat harbiden çok güzel olmuştu) Biliyorum şu an uykun var, Yalçın senin de var o halde ben de artık sizi özgür bırakıyorum, birazdan söz yatacağım ama önce unutmadan söylemeliyim ki Alp bana çiçek verince onu nasıl kıskandın da çocuğu öyle rahatsız ve huzursuz ettin sana hiç yakıştıramadım, garibim kimi en çok seviyorsun diye sordugumuzda kendisini ismimin yanına bir de seni eklemek zorunda hissetti. Ablaşılan o ki senin gelin senden azıcık çekecek gibi... Ama neyse artık, olur öyle... Her güzelin bir kusuru vardır... BU arada bu Dora çok güzel bir kadın.... BU arada Tangerin öyle bir yayıldı ki benim bile buradan kalkıp ona yer açmam gerekecek. E ben yavaş yavaş artık bitireyim... Not: Yazın çok güzel, çok beğendim ama benim için uykusuz kalmaya değmezdi, yoksa değdi mi Eğer biraz daha kalkmazsam sanırım Tangerin başıma çıkıcak. Hadi bana eyv.