Admin

Fenerbahçe Opet Kadın Basketbol takımı bugün oynanan ikinci maçta - ÇİMSA ÇBK Mersin'i sahadan sildi ve seride 2-0 öne geçti Fenerbahçe Opet: 85 - ÇİMSA ÇBK Mersin: 54

Manchester United uzatmalarda Lyon'u yendiği muhteşem maçı izleyin

Yeni '30 günlük' göçmen kayıt kuralı: Bilmeniz gerekenler WASHINGTON — 11 Nisan 2025'te, İç Güvenlik Bakanlığı (DHS) Sekreteri Kristi Noem sert bir kamu hatırlatması yayınladı: "30 günden fazla süredir Amerika Birleşik Devletleri'nde bulunan tüm yabancı uyruklular, uzun süredir yürürlükte olan federal yasa uyarınca kayıt yaptırmalı, aksi takdirde yasal cezalarla karşı karşıya kalacaklardır." Yabancı Kayıt Yasası'nın uygulanması olarak çerçevelenen bu direktif, Trump yönetimi altında teknik kayıt gerekliliklerini ihlal eden göçmenleri, vize sahiplerini ve belgesiz kişileri sıkı bir şekilde izlemek ve potansiyel olarak cezalandırmak için yenilenen bir baskıya işaret ediyor. Yönetim tarafından duyuru yalnızca mevcut yasayı uygulamak olarak lanse edilirken, göçmen toplulukları ve hukuk savunucuları bunu, birçok göçmen için artan gözaltılara, sınır dışı edilmelere ve yasal belirsizliğe yol açabilecek daha geniş bir inceleme ve uygulama önlemleri eğiliminin parçası olarak görüyor. Yabancı Kayıt Yasası'nı Anlamak 8 U.S.C.'de kanunlaştırılan 1940 Yabancı Kayıt Yasası (ayrıca Smith Yasası olarak da bilinir) § 1302, "Amerika Birleşik Devletleri'nde 30 gün veya daha fazla kalan 14 yaş üstü her yabancının federal hükümete kayıt yaptırması gerektiğini" emreder. Buna parmak izi ve temel biyografik bilgiler sağlama dahildir. Yasa ayrıca yabancı uyrukluların 10 gün içinde DHS'ye herhangi bir adres değişikliğini bildirmesini gerektirir (8 U.S.C. § 1305). Uymamak, sivil para cezalarından cezai kovuşturmaya kadar değişen cezalar taşıyabilir ve göçmenlik bağlamında, sınır dışı edilme veya kabul edilemezlik gerekçesi bile olabilir. Yasa onlarca yıldır mevcut olmasına rağmen, modern göçmenlik politikasında nadiren aktif uygulama odağı olmuştur. Bakan Noem'in direktifi artık bunu değiştirmeyi amaçlıyor. Mevcut göç çerçevesi altındaki çıkarımlar Bu direktif, Trump yönetiminin daha geniş göç duruşuyla birlikte değerlendirilmelidir - INA § 212(a)(9)(B) uyarınca yasadışı varlık yasaklarının yeniden uygulanmasıyla işaretlenmiştir; burada vize aşımı veya 180 günden (veya bir yıldan) fazla yasadışı varlık biriktirme, Amerika Birleşik Devletleri'ne yeniden girişten 3 yıllık veya 10 yıllık yasakları tetikleyebilir. Yabancı Kayıt Yasası uyarınca kayıt yaptırmayan göçmenler ayrıca, özellikle USCIS böyle bir başarısızlığın aşağıdaki gibi takdir yetkisine bağlı yardım başvurularında olumsuz bir faktör olduğuna karar verirse, takdir yetkisine bağlı olarak faydaların reddedilmesi veya statü ayarlaması yasaklarıyla karşı karşıya kalabilirler: Statü ayarlaması (Form I-485) Çocukluk Çağında Gelişler İçin Ertelenmiş Eylem (DACA) yenilemeleri INA § 240A uyarınca sınır dışı işleminin iptali Geçici Korunan Statü (TPS) başvuruları Çalışma izni yenilemeleri Kimler etkileniyor? Not genel bir tonda olsa da, orantısız bir şekilde şunları etkileyebilir: Süresi dolmuş vize sahipleri: Yetkili sürelerini aşan B-1/B-2 turist vizesi sahipleri ve F-1 öğrencileri. Belirsiz durumdaki sığınmacılar: Henüz resmi olarak kayıtlı olmayabilecek duruşmaları veya kararları bekleyen başvuru sahipleri. TPS ve DACA yararlanıcıları: Kalıcı yasal statüleri olmadan geçici korumalara güvenen kişiler. Belgesiz göçmenler: Özellikle sınır dışı edilme korkusuyla federal yetkililerle temas kurmaktan kaçınanlar. Rahatlatmalar, savunmalar ve yasal çözümler Yönerge korkutucu görünse de, etkilenen kişiler durumlarına bağlı olarak bir dizi yasal çözüm ve savunmayı araştırabilir: I-601 veya I-601A muafiyetleri: Yasadışı bulunma veya teknik ihlaller nedeniyle kabul edilemezlikle karşı karşıya kalanlar için. U vizesi ve T vizesi korumaları: Kolluk kuvvetleriyle işbirliği yapan suç veya insan ticareti mağdurları için. Sığınma veya sınır dışı edilmenin engellenmesi: Anavatanlarında zulüm görme korkusuna dayanarak. Savcılığın takdir yetkisi: DHS'nin aile bağları, tıbbi ihtiyaçlar ve toplum katkıları gibi eşitlik temelinde sınır dışı etme işlemini sürdürmemeyi kabul edebileceği durumlar. 245(i) maddesi uyarınca statü ayarlaması: 30 Nisan 2001'den önce eski dilekçeleri olanlar için. Yargılamaları yeniden açma veya sonlandırma talepleri: Zaten sınır dışı edilmiş ancak koşulları veya usul hataları değişmiş olanlar için. Haklarınızı bilin ve proaktif davranın Bu yeniden canlandırılan direktif, göçmenlere proaktif olarak uyma veya maruziyetlerini değerlendirmek için yasal danışmanlığa danışma yükü getiriyor. Vatandaş olmayanlar şunları yapmalıdır: Yasal durumlarını doğrulayın ve davalarında kaydın gerekli olup olmadığı konusunda avukatlara danışın. USCIS'ye AR-11 Formu aracılığıyla doğru adres bilgilerini iletin. Mümkünse gecikmeyi açıklayan bir beyanla birlikte geç kayıt başvurusunda bulunun. Hukuk hizmeti sağlayıcıları, toplum örgütleri ve kiliseler artık göçmenlerin sorumluluklarını anlamalarına ve sınır dışı edilme veya yasallaştırmanın engellenmesiyle sonuçlanabilecek kazara ihlallerden kendilerini korumalarına acilen yardımcı olmalıdır. Uygulama mı yoksa tuzak mı? Bakan Noem'in 11 Nisan tarihli yazısı yasal olarak eski bir yasaya dayansa da, günümüzün göç ikliminde ani ve güçlü bir şekilde uygulanması ciddi endişelere yol açıyor. Uzun süredir uykuda olan yasalar artık bir yıpratma politikası altında silahlandırılıyor ve en savunmasız olanlara orantısız bir şekilde zarar veriyor. Kongre, mahkemeler ve sivil toplumun uyanık kalması zorunludur. Göçmenlik uygulamasının, uyumun hareketli bir hedef haline geldiği ve usulüne uygun sürecin siyasi performans sunağında feda edildiği bir tuzağa dönüşmemesini sağlamalıyız. Bu arada, tüm göçmenleri bilgili olmaya, nitelikli hukuki tavsiye almaya ve ABD Anayasası ve göç yasaları kapsamındaki haklarını savunmaya çağırıyoruz. Adalet ve şefkat, yasal göç politikalarının temel direkleri olmaya devam etmelidir. Kaynak: Inquirer

2,6 milyar yıl önce gerçekleşen evrimsel algoritmik faz geçişi ökaryotik hücrelerin ortaya çıkışını tetiklemiş olabilir Mainz, Valensiya, Madrid ve Zürih'ten dört bilim insanının uluslararası işbirliği, Ulusal Bilimler Akademisi Bildirileri'nde yeni bir araştırma yayınladı ve Dünya'daki yaşamın evrim tarihindeki en önemli karmaşıklık artışına ışık tuttu: ökaryotik hücrenin kökeni. Endosimbiyotik teori yaygın olarak kabul görse de, bir arkea ve bir bakterinin birleşmesinden bu yana geçen milyarlarca yıl, ökaryotik hücrenin ortaya çıkışına kadar filogenetik ağaçta evrimsel ara ürünlerin eksikliğine yol açtı. Bu, biyolojinin kalbindeki kara delik olarak adlandırılan, bilgimizdeki bir boşluktur. "Yeni çalışma, yaşamın genetik mimarisinin karmaşıklıkta böyle bir artışa izin verecek şekilde nasıl dönüştürüldüğünü nicel olarak anlayan teorik ve gözlemsel yaklaşımların bir karışımıdır," diyor Johannes Gutenberg Üniversitesi Mainz (JGU) temsilcisi Dr. Enrique M. Muro bu projede. Proteinler ve protein kodlayan genler uzunluk olarak artar PNAS'taki makale, protein uzunluklarının ve bunlara karşılık gelen genlerin dağılımlarının tüm yaşam ağacı boyunca log-normal dağılımları izlediğini göstermektedir. Bunu yapmak için 9.913 farklı proteom ve 33.627 genom analiz edildi. Log-normal dağılımlar genellikle çarpımsal süreçlerin bir sonucu olarak ortaya çıkar. Ockham'ın usturası ilkesini izleyen araştırmacılar, gen uzunluğu dağılımlarının evrimini çarpımsal stokastik süreçler olarak modellediler. Aslında, tüm genetik operatörlerin dizi uzunluğuna göre birleştirilmiş eylemini modellediler. LUCA'dan, yani yaşamın üç alanının (bakteriler, arkeler ve ökaryotlar) ortaya çıktığı varsayılan son evrensel ortak atadan başlayarak, araştırmacılar hem teorik hem de gözlemsel olarak ortalama gen uzunluklarının farklı türler arasında evrimsel zaman içinde üssel olarak evrimleştiğini buldular. Dahası, varyansın doğrudan ortalama protein uzunluğuna bağlı olduğu, tüm yaşam ağacı boyunca ölçeklenebilir değişmez bir gen büyüme mekanizması keşfettiler. 33.627 genomda yakalanan tüm türleri temsil ederek, ekip tahminleri gözlemsel olarak doğrulayabildi ve dahası, ortalama gen uzunluğunun organizma karmaşıklığı için çok iyi bir vekil olduğunu gösterdi. Madrid Politeknik Üniversitesi'nden Dr. Bartolo Luque, saf bir nicel biyoloji egzersizi olarak, "Bir türdeki protein kodlayan genlerin ortalama uzunluğunu bildiğimizde, o tür içindeki gen uzunluğunun tüm dağılımını hesaplayabiliriz." diye ekledi. Farklı türler arasında ortalama protein uzunluklarının karşılık gelen gen uzunluklarına göre evrimini temsil ederken, genlerinde neredeyse hiç kodlamayan dizi olmadığından prokaryotlarda eş zamanlı olarak evrimleştikleri gözlemlenmiştir. Ancak, ortalama gen uzunluğu 1.500 nükleotide ulaştığında, proteinler gen büyümesinin çarpımsal sürecinden ayrılır ve ortalama protein uzunluğu, ökaryotik hücrenin başlangıcından sonra yaklaşık 500 amino asitte net bir eşikte sabitlenir ve ökaryotik hücrenin ortaya çıkışını işaretler. O noktadan itibaren ve proteinlerde olanların aksine, ortalama gen uzunluğu, kodlamayan dizilerin varlığı nedeniyle prokaryotlarda olduğu gibi artmaya devam eder. Algoritmik faz geçişi Daha sonra kritik bir fenomen analizi, manyetik malzemelerin fiziğinde iyi incelenmiş bir faz geçişinin, 1.500 nükleotidlik kritik bir gen uzunluğunda meydana geldiği sonucuna vardı. Bu belirgin ökaryotogenez, yaşamın evrimini iki ayrı faza böler: kodlama fazı (prokarya) ve kodlamayan faz (eukarya). Ek olarak, bu geçişlerin karakteristik fenomenleri, sistemin dinamiklerinin kritik noktanın etrafındaki birçok metastabil durumda sıkıştığı kritik yavaşlama gibi gözlemlenir. Valencia Üniversitesi'nden Dr. Fernando Ballesteros, "Bu, erken protistlerde ve mantarlarda doğrulanmıştır," dedi. Dahası, Zürih Üniversitesi'nden Profesör Jordi Bascompte, "faz geçişi algoritmikti," diye ekledi. Kodlama fazında, LUCA'ya yakın bir senaryoda, kısa proteinlerle, proteinlerin ve bunlara karşılık gelen genlerin uzunluğunu artırmak hesaplama açısından basitti. Ancak, protein uzunlukları arttıkça, daha uzun proteinler için arama yapmak olanaksız hale geldi. Daha önce olduğu gibi aynı oranda büyüyen genlerin neden olduğu bu gerginlik, proteinlerin büyüyememesiyle sürekli olarak değil, aniden genlere kodlamayan dizilerin dahil edilmesiyle çözüldü. Kaynak: Phys

Rockets'ın Playoff Karşılaşması Öncesi Yorumları Warriors'ın Geçtiğimiz Sezon Anılarını Hatırlatıyor 2010'ların çoğunda ve 2020'lerde, Golden State Warriors Batı Konferansı'nın en iyi takımıydı. Kesinlikle zirvelerinden düştüler, ancak Houston Rockets, kendi yeteneklerine sahip olmasına rağmen Stephen Curry, Draymond Green ve Klay Thompson Warriors'ı asla alt edemedi. Bu yılki playofflarda, Warriors, Memphis Grizzlies'e karşı bir Play-In maçını kazandıktan sonra yedinci sırada gizlice girdi ve Rockets'a karşı mücadele edecek. James Harden ve Klay Thompson artık rekabetin bir parçası değil ve şu anki Rockets ilerlemeye hazır. Houston taraftarlarının endişelenecek bir şeyleri olup olmadığı sorulduğunda, Fred VanVleet çok açık bir yanıt verdi: "Hayır. Bu o takım değil." "Işık Yılı" Warriors'ın Thompson'ın Dallas Mavericks'e gitmesinden önce bile bir süredir yok olduğu doğru, ancak Warriors her zaman son gülen olmuştur. Geçtiğimiz sezon, Rockets Play-In için bir hamle yaptı ve Dubs'ı oyundan kıl payı çıkardı, ancak Dubs, Houston için kazanılması gereken bir maçta Houston'ı 133-110 yendi. Maçtan önce, Tari Eason Instagram'da Warriors'a bir uyarı videosu yayınladı. Eason, kenarda otururken "Warriors Come Out to Play" yazılı bir tişört giyerek önemli maçta oynamadı, Klay Thompson bu hareketi "sönük" olarak nitelendirdi. Rockets, haklı olarak, seriye girerken kendine güveniyor, ancak VanVleet hariç, kadroda kimse Dubs'ı önemli anlarda deviremedi ve VanVleet bunu yalnızca 2019 Toronto Raptors üyesi olarak yaptı. Kaynak: Athlon Sports

Trump patates kızartması (French Fry) savaşı başlatıyor İyi huylu çocuklar için temel ödül ve aşırı çalışan yetişkinler için rahatlatıcı yiyecek olan patates kızartması yakında daha lüks bir ziyafete dönüşebilir. ABD kendi patateslerinin çoğunu kendisi yetiştirirken - her yıl yaklaşık 44 milyar pound - Amerikan topraklarında büyük ölçüde üretmediğimiz bir başka patates kızartması malzemesi daha var: yemeklik yağ. Çıtır çıtır kızartma mükemmelliğine ulaşmak için çoğu Amerikalı şef kanola veya soya fasulyesi yağını tercih ediyor. Ve kanola yağımızın çoğu, Başkan Donald Trump'ın tarifeleriyle tehdit edilen Kanada'dan geliyor. Çin'den Sri Lanka'ya kadar hemen hemen her ülkeye uygulanan en az %10'luk geniş kapsamlı tarifeler, ekonomistler arabalar, tişörtler, akıllı telefonlar ve vanilya gibi bir dizi ürünün fiyatlarının artacağı konusunda uyarırken işletmeleri ve tüketicileri paniğe sürüklüyor. Kanada sınırından geçen mal sayısı göz önüne alındığında, bu ülkeye uygulanan tarifeler özellikle büyük bir tehdit oluşturuyor ve yıllık 762 milyar dolarlık ticareti etkiliyor. ABD-Meksika-Kanada Anlaşması'nın kapsamadığı tüm Kanada mallarına, çelik, alüminyum ve otomobil gibi kapsanan mallar dahil olmak üzere, zaten %25'lik bir gümrük vergisi uygulanıyor. Trump ayrıca 4 Mart'ta USMCA'ya uygun tüm mallara %25'lik bir gümrük vergisi uyguladı, ancak bunu birkaç gün sonra erteledi. Ek gümrük vergileriyle ne olacağı hala belirsiz. Ancak olası bir kurban Amerikalıların kalbine o kadar yakın ve değerli ki, Fransa Irak Savaşı'na karşı çıktıktan sonra 2000'lerin başında adını "özgürlük kızartmaları" olarak değiştirmeye çalıştık. İyi bir patates kızartması iki kez kızartılır: önce haşlamak için, içi yumuşak ve kremamsı hale gelene kadar büyük ölçüde pişirmek için ve ikinci kez, genellikle daha yüksek bir ısıda, dışı çıtır çıtır olsun diye. Restoran sahipleri tarafından çok sevilirler çünkü çabuk pişerler ve et ve diğer sebzelerden daha yüksek kar marjı sağlarlar. ABD Kanola Derneği, Amerika'da kullandığımız kanola yağının %69'unun ithal edildiğini söylüyor; bunun yaklaşık %96'sı Kanada'dan geliyor. Ayrıca, çoğu fast-food restoranının servis ettiği gibi, yaklaşık 1,7 milyar dolar değerinde dondurulmuş patates kızartmasını Kanada'dan ithal ediyoruz. ABD, son beş yıldır ürettiğinden daha fazla dondurulmuş patates kızartması ithal etti. Tüm bunlar, USMCA ve ondan önceki Kuzey Amerika Serbest Ticaret Anlaşması sayesinde gümrük vergilerinden muaf. Codi Bates, patates kızartmaları hakkında "Lüks olmayan bir ürün olarak kabul edilebilirler ancak şu anda fiyatlandırmanın kendisini lüks bir mekanizma olarak kullanarak bunları masaya getiriyorlar" diyor. Kansas, Lawrence'daki restoranı The Burger Stand için kanola yağına yılda 32.760 dolar harcıyor. Kızarmış tavuk, kızarmış balık ve patates kızartması arasında, işletme haftada 630 pound yemeklik yağ kullanıyor. Fiyat artışı, kar marjlarını ciddi şekilde düşürecektir. USMCA uyumlu mallara gümrük vergileri uygulanırsa ne yapacağını bilmiyor. Diğer birçok restoran da darbeye hazırlanıyor. Amerikalılar çok fazla patates kızartması yiyor. ABD'de yetiştirilen patateslerin üçte biri dondurulmuş patates kızartması oluyor. 2023'te, insanların ABD restoranlarını ziyaret ettiği milyarlarca seferin yaklaşık %14'ünde masada veya barda en az bir kişinin patates kızartması sipariş ettiğini, eskiden NPD Group olan piyasa araştırma grubu Circana buldu. Onlarca yıl boyunca restoranlar patates kızartması pişirmek için donyağı veya eritilmiş sığır yağı kullandı. Bu, McDonald's patates kızartmalarının yanı sıra Arby's, Burger King ve Wendy's gibi diğer büyük zincirlerin patates kızartmalarının imza niteliğindeki zengin tadından sorumluydu. Sonra, yağların şeytanlaştırılması (daha sonra şeker endüstrisi tarafından finanse edildiği keşfedildi) ortasında, bir alternatif icat ettik. Kanada yağının kısaltması olan kanola, düşük asitli, başlangıçta lambaları yakmak ve makineleri yağlamak için kullanılan kolza bitkisinden yapılır. II. Dünya Savaşı'ndan sonra makine yağına olan ihtiyaç azaldı ve Kanadalı araştırmacılar, Kanada'nın dünyada lider olduğu bu ürün için başka bir kullanım alanı bulmaya çalıştılar. Sonunda bugün kullandığımız yenilebilir ve raf ömrü uzun ürünü yarattılar. 90'lara gelindiğinde, fast-food devleri don yağı tedariklerini genellikle diğer yağlarla karıştırılmış kanola ile değiştirdiler. Bu tarifeler uzun süre yürürlükte kalırsa, ekonomik açıdan biraz sıkıntı yaşanacak. Patates kızartması, birçok restoranın bütçelerini nasıl dengeleyeceği konusunda çok önemli. Tipik bir burger için malzemeler bir restorana menü fiyatının yaklaşık %30'una mal olabilirken, patates kızartması %20'ye yakındır. Trump tarifeleri uygulamaya başlamadan önce bile, gıda endüstrisi sıkıntı çekiyordu; gıda fiyatları arttıkça, insanlar daha az harcamaya, daha az dışarıda yemeye ve daha az patates kızartması almaya başladı. Ekim ayında, Amerika'nın fast-food patates kızartmalarının %80'ini tedarik ettiğini söyleyen Lamb Weston, Washington'daki bir üretim tesisini kapatarak üretimini yaklaşık %5 oranında azalttı. Kızarmış patates tüketimi düşerken bile, restoranlar sığır eti (son beş yılda %40'ın üzerinde artış) ve yumurta (aynı dönemde neredeyse %100 artış) gibi diğer malzemelerin hızla artan maliyetlerini dengelemek için menü temel maddesine güvendi. 2020'den bu yana maliyeti yaklaşık %50 artan yemeklik yağın maliyetindeki büyük bir artış, kızarmış patatesleriniz için bir krize neden olabilir. Alberta Üniversitesi Kaynak Ekonomisi ve Çevre Sosyolojisi Bölümü başkanı ve profesör Henry An, "Kanola fiyatı artacak ve bu fiyat artışı toptan alıcılardan restoran sahiplerine ve son tüketiciye kadar değer zincirindeki tüm farklı katılımcılara yansıyacak" diyor. An, her iki ülkenin de yükün bir kısmını üstleneceğine inanıyor. "Kanada'daki kanola sektörü yeni alıcılar bulma konusunda pek çok kısa vadeli seçeneğe sahip değil ve ürün ekim kararları çoğunlukla zaten verilmiş durumda. Bu tarifeler uzun süre yürürlükte kalırsa ekonomik açıdan sıkıntı yaşanacak." Patates kızartmasının fiyatının ne kadar artacağını söylemek zor — ithalatçılar maliyetin bir kısmını restoran müşterilerine yansıtmak yerine üstlenmeyi seçebilir ve restoranlar maliyetleri üstlenmeyi veya yemek yiyenler için fiyatı artırmaktan kaçınmak için tedarik ağlarını değiştirmeyi seçebilir. Ancak bazı maliyetler kaçınılmaz olarak aşağıya doğru sızacaktır: Bitkisel yağ fiyatlarının %50 arttığı beş yıllık dönemde, McDonald's patates kızartmasının ortalama menü fiyatı 2019'daki 1,79 dolardan 2024'te 4,19 dolara %134 arttı, TheStreet bir analizde buldu. Elbette, artan işçilik maliyetleri ve enflasyon da rol oynadı. Restoran işletmecilerinin önemli maliyet artışlarıyla başa çıkmak için üç seçeneği var: maliyeti yiyip daha az kar elde etmek, menü fiyatlarını artırarak maliyeti müşterilere yansıtmak veya malzemeleri değiştirmek. Hayvansal yağlara dönüş son yirmi yıldır şefler tarafından benimsendi ve daha fazlası da bu yolu izleyebilir. Tohum yağına yönelik son tepkiler arasında, Ulusal Restoran Derneği üyelerinin don yağına olan ilgisinin arttığını söylüyor. Ancak bu maliyet tasarrufu sağlayan bir çözüm değil. 35 kiloluk bir kova 60 ila 119 dolar arasında değişebilirken, aynı miktarda kanola veya soya fasulyesi yağı ortalama 40 dolardır. Bazı daha pahalı restoranlar patates kızartmalarını daha da pahalı olan ördek yağında kızartır. Portland'daki bir restoran olan Duckfat ördek yağı kullanıyor ve küçük bir kızartma için 8 dolar alıyor. Hayvansal yağlara geçiş, patates kızartmalarını günlük bir şımartma, bir çocuğun yemeğine fazla düşünülmeden eklenen bir şey olmaktan çıkarıp, pizza ve sosisli sandviç liginden latte ve avokado tostuna kadar özel bir ziyafete dönüştürecektir. Bazı restoranlar kanola kullanmaktan kaçınmak yerine kullanımını genişletmeye başlayabilir. Aşçılar genellikle kızartma yağına dikkat eder ve yiyecek parçalarıyla çok bulanıklaştığında veya aşırı kullanımdan dolayı parçalandığında kızartma yağını boşaltırlar. Her yağ kullanıldığında, duman noktası düşer, sonunda hoş olmayan bir koku ve tat verir, daha koyu renkli yiyecekler üretir ve daha fazla duman yayar. Ancak restoranların yiyeceklerin tadını bozmadan yağlarının ömrünü uzatmalarının yolları vardır. Samantha Fore'un yağ tedarikçisi, Kentucky, Lexington'daki Tuk Tuk Snack Shop restoranındaki kızartma makinesini iki tanka bağlamıştır. Biri kötü yağı çıkarırken diğeri ihtiyaç halinde taze yağ pompalar. Kullanılmış yağ tedarikçi tarafından alınır ve biyoyakıta dönüştürülür. Yağ ve şaraba olabileceklerin potansiyeli arasında, herhangi bir restoran sahibini biraz zor durumda bırakmaya yeter. Kullandığı soya fasulyesi yağı karışımının maliyeti yılda yaklaşık 15.000 dolardır. Tedarikçisi yerli petrol kullansa da, ithal petrole uygulanan verginin yerli petrol talebini ve fiyatını artırabileceğinden endişe ediyor. "Petrol ve şarapta olabilecekler düşünüldüğünde, bu herhangi bir restoran sahibini biraz zor durumda bırakabilir," diyor Fore. Ancak fiyatları artırmaya devam edemez. "İnsanlar bir porsiyon patates kızartması için 15 dolar ödemek istemeyecek," diyor. "Karşılayamayacağımız bir piyasa hassasiyeti var." Bunun yerine, menüsünü veya satın alma seçeneklerini yeniden gözden geçirmek zorunda kalacak. "Yumurtalarla ilgili yapmak zorunda kaldığımız şey bu," diyor. "Bu kadar oynaklık görmek ve etkili bir şekilde tahmin edememek, küçük kararların çok belirsiz bir zamanda nasıl hayatta kalacağımız üzerinde çok büyük bir domino etkisi yaratıyor." Sunnyside Restaurant Group'un baş işletme görevlisi Catherine Mendelsohn, şirketinin ayrıca burger ve kızartma dükkanı Good Stuff Eatery'de yemeklik yağın ömrünü uzatmak için bir makine kullandığını söylüyor. Restoranın 35.000 dolarlık üç bölmeli kızartma makinesi, çalışma sırasında yağı temizleyen ve yemeklik yağ maliyetlerini azaltan bir filtreleme sistemine sahip. Good Stuff her bir lokasyonda kanola için yılda yaklaşık 10.000 dolar harcasa da Mendelsohn tarifeler konusunda endişeli değil. "Patates kızartması için büyük bir darbe değil," diyor. "Ülkeler sınırlarını korumak zorunda. Tarifelerin nedeni buysa, işler kontrol altına alınana kadar geçici olarak, bunun kötü bir şey olduğunu düşünmüyorum." Herhangi bir artışın maliyetini karşılamayı planlıyor. Washington, DC merkezli restoran grubu Knead Hospitality + Design, 10 restoran işletiyor ve bunlardan dördü, patates kızartması yapmak için ayda tahmini 1.200 pound kanola yağı kullanıyor. Şirketin mutfak operasyonları direktörü Christian Plotczyk, şirketin 2025 sonuna kadar yağ için garantili bir fiyat içeren bir sözleşmesi olduğunu söylüyor. Ancak o zamana kadar tarifeler hala yürürlükteyse, yağları değiştirmeyi düşünmek zorunda kalacak. Xenia Greek Hospitality'nin CEO'su Demetri Tsolakis de fiyatları yükseltmektense farklı bir yağ denemeyi tercih ediyor. Şirketin Boston çevresindeki yedi restoranında kızartma tavaları için kanola yağına yılda 123.760 dolar harcadığını söylüyor. Kanola yağına tarifeler uygulanırsa, kanola yağından iki kat daha pahalı olan ancak kızartma tavasının gelişmiş filtreleme sisteminde dört kat daha uzun süre dayanabilen şeker kamışı yağına geçebilir (ona "kızartma tavalarının Cadillac'ı" diyor). Ancak alternatif yağları denemenin sıkıntısı, kanolada kızartma yapan her restoran için kolayca değiştirilebilecek kadar yeterli tedarik olmaması olabilir. Sektör uzmanları ABD'de sığır yağı tedarikinin eksikliği konusunda alarm veriyor ve ne kadar çok kanola kullanıldığı göz önüne alındığında, tüm restoranlar soya fasulyesi, şeker kamışı veya başka bir yağa geçmeye çalışırsa benzer bir sorunla karşılaşmak kolay. Kanola ayrıca patates kızartmalarına diğer yağların elde edemediği ağız sulandıran altın rengi bir renk verir, bu nedenle bir değişiklik yemek yiyenleri hayal kırıklığına uğratabilir. Bu aşamada, her şeyin nasıl sonuçlanacağını bilmek imkansız. Alberta Üniversitesi'nden An, "Ekonomistler olayları tahmin etmeyi sever," diyor, "ama biz bile gerçekte ne olacağına dair hiçbir fikrimizin olmadığını kabul edecek kadar aklı başındayız." Şimdilik, Trump'ın ticaret savaşı, özgürlük patates kızartmalarını bedava olmaktan çok uzaklaştırmaya hazır. Kaynak: BI

Kusurlu & Arızalı 4 Milyon Araba nedeniyle Tesla 10 Milyar Dolarlık Fatura ile Karşı Karşıya 2016'daki bir teknoloji vaadi Tesla'yı yakalıyor. Bir mahkeme kararı şimdi EV devinin milyonlarca aracını yükseltmesini veya milyarlarca dolarlık bir ödemeyle karşı karşıya kalmasını zorunlu kılabilir. Tesla Vaat Ettiği Şeyi Yerine Getirmeli Connery'ye göre, bir yargıç Tesla'nın teknolojisi tam otonom sürüş yeteneği vaatleriyle uyuşmayan eski araçların sahiplerini yükseltmesi veya tazmin etmesi gerektiğine karar verdi. Dava 2016'ya Dayanıyor 2016'da Tesla, tüm gelecekteki arabaların tam otonomiye hazır donanımla geleceğini iddia etti. Bu iddianın yanlış olduğu ortaya çıktı. Musk "Robotaksi" Vaadinde Bulundu Elon Musk, sonraki yıllarda bu vaadi tekrarladı: Tesla sahiplerinin insan müdahalesi olmadan tam otonom sürüşü mümkün kılan bir yazılım güncellemesi alması gerekiyordu. Teknoloji Hala Yetersiz Neredeyse on yıl sonra, hedef hala gerçekleştirilemedi. Milyonlarca Tesla'ya kurulan HW3 bilgisayarı, görevi yerine getirmek için yeterince güçlü değil. Musk Ocak Ayında Kusuru Kabul Etti 2024'ün başlarında Elon Musk, kamuoyuna şunları söyledi: Connery'ye göre HW3, denetim olmadan tam otonomiyi destekleyemez. Karar Aslında Ne Anlama Geliyor? Tesla şunları yapmalıdır: 4 milyona kadar araçtaki bilgisayarı değiştirmek veya Etkilenen sahiplerine tazminat ödemek Çok Milyar Dolarlık Banknot Connery, International Business Times tarafından yayınlanan sektör tahminlerine göre, yükseltmenin Tesla'ya 70 milyar DKK'ye (yaklaşık 10 milyar ABD Doları) kadar mal olabileceğini bildiriyor. Buna donanım, işçilik ve lojistik dahildir. Karmaşık Tazminat Tazminatın nasıl hesaplanacağı henüz belirsizliğini koruyor. Özellikle yıllar önce Tam Otonom Sürüş için ödeme yapan müşteriler için, adalet soruları artık ortaya çıkıyor. Tesla Sadece Finansal Riskle Karşı Karşıya Değil Dava yanlış yönetilirse, şunları tetikleyebilir: Ek davalar Teknoloji şirketi olarak Tesla için bir güven krizi Küresel Bir Sorun HW3 ile donatılmış araçlar dünya çapında satıldı ve bu durum Tesla'nın itibarı ve gelecekteki işleri için küresel bir zorluk haline geldi. Sonuç Tesla'nın teknoloji vaatleri artık inceleme altında ve yetersiz kalıyor. Karar, dünyanın en ünlü elektrikli otomobil üreticisi için hem finansal hem de stratejik açıdan geniş kapsamlı sonuçlar doğurabilir. Kaynak: Dagens

Google ve Meta'nın Antitröst Hesaplaşmasıyla Karşı Karşıya Kaldığı Hafta Google ve Meta, zamanında yapılan satın almalar, patlama yapan reklam işletmeleri ve tüketicilerin interneti kullanma biçimini değiştiren ürünlerle devlere dönüştü. Şimdi, her biri büyümek için kullandıkları taktikler nedeniyle benzeri görülmemiş bir baskıyla karşı karşıya. Google, Perşembe günü, bir mahkemenin reklam sektörünün bazı kısımlarında yasadışı bir tekele sahip olduğuna karar vermesiyle sekiz ayda ikinci antitröst davasını kaybetti. Bu arada, mevcut ve eski Meta yöneticileri, Federal Ticaret Komisyonu davasının bir parçası olarak şirketin sosyal medya pazarındaki uygulamalarını savunmak için haftayı mahkemede geçirdiler. Davalar, Google ve Meta'yı inşa ettikleri müthiş imparatorlukların değerli parçalarını satmaya zorlayabilir. Alphabet'in Google'ı için federal karar, toplam satışlarının onda birini oluşturan temel reklam işinin bazı kısımlarını etkiliyor. FTC, Meta'yı Instagram ve mesajlaşma uygulaması WhatsApp ile yollarını ayırmaya zorlamaya çalışıyor. Trump yönetimi, yardım sunma konusunda çok az işaret veriyor ve antitröst uygulaması geniş iki partili desteğe sahip. Meta İcra Kurulu Başkanı Mark Zuckerberg, şirketinin yargılanmasından kaçınmak için Başkan Trump'a bir anlaşmaya varması için lobi yapmaya çalıştı ancak başarısız oldu. Kısa süre önce FTC'de çalışan Northeastern Üniversitesi'nde ekonomi profesörü olan John Kwoka, Meta ve Google davalarının Microsoft'un 1998'deki antitröst davasına benzediğini söyledi. Kwoka, "Şirketlerin kökenleri parlak bir fikre dayanıyordu ancak sonunda başları belaya girdi," dedi. "Parlak fikirlerini istismar ederek sonunda başları belaya girdi." Amazon ve Apple da rekabete aykırı davranışta bulunmakla suçlandı. FTC, Amazon'u e-ticaret alanında yasadışı bir tekel yaratmakla suçladı ve davayı gelecek yıl yargılamaya götürmeyi planlıyor. Geçtiğimiz yıl bir yargıç, Amazon'un davayı erken reddetme talebinin bir kısmını kabul etti ve şirket davanın "gerçeklere ve yasalara aykırı" olduğunu söyledi. Adalet Bakanlığı geçen yıl Apple'a dava açtı ve Apple'ın dış yazılımların cihazlarıyla entegre olma yeteneğini engellediğini iddia etti. Apple, davaya karşı güçlü bir şekilde savunma yapmayı planladığını ve başarılı olursa davanın şirketin insanlardan beklediği teknolojiyi yaratma yeteneğini engelleyeceğini söyledi. Google ve Meta davalarındaki savcılar, şirketlerin rekabete aykırı davrandıklarını bildiklerini iddia ediyor. Meta'nın bu haftaki duruşmasından gelen e-postalar, Zuckerberg'in 2018'den beri işini bölmek zorunda kalabileceğini düşündüğünü ve Instagram'ı Facebook'tan ayırmayı önerdiğini gösteriyor. "Instagram'ı ayrı bir şirket olarak ayırmanın aşırı bir adım olup olmadığını düşünmeli miyiz acaba?" diye yazmıştı o dönemdeki bazı yönetici arkadaşlarına. "Büyük teknoloji şirketlerini bölme çağrıları arttıkça, önümüzdeki 5-10 yıl içinde Instagram'ı ve belki de WhatsApp'ı ayırmak zorunda kalma ihtimalimiz hiç de az değil." Meta davasındaki savcılar, şirketin kişisel sosyal ağ alanında yasadışı bir tekele sahip olduğunu ve bir rakibini pazardan çıkarmak için Instagram'ı satın aldığını iddia ediyor. Zuckerberg, kürsüde bu varsayımı reddetti ve Meta'nın kaynaklarının Instagram'ın aksi takdirde olabileceğinden daha başarılı olmasına yardımcı olduğunu ifade etti. Ayrıca, iki kez satın almaya çalıştığı ve ikinci kez 6 milyar dolara satın aldığı Snapchat'in, Meta'nın kaybolan fotoğraflar uygulamasını satın alması durumunda olabileceği kadar başarılı olmadığı sonucuna vardı. Zuckerberg'in argümanı: Meta, hem Instagram hem de WhatsApp için bir kuluçka makinesi oldu, büyümelerine ve yeni zirvelere ulaşmalarına yardımcı oldu; onları pazardan dışlamadı. Sosyal medya kullanıcılarının TikTok ve YouTube'da giderek daha fazla zaman harcadığını ve bu şirketlerin FTC'nin belirlediği pazara dahil edilmesi gerektiğini söyledi. Instagram veya Facebook hesabı olmadığını söyleyen ABD Bölge Yargıcı James Boasberg'in Zuckerberg'in argümanlarını ikna edici bulup bulmayacağı belirsiz. Boasberg, zaman zaman Meta'nın lehine karar verebileceğinin sinyallerini verdi. Google, arama ve reklam pazarlarındaki uygulamalarıyla ilgili iki antitröst davasını ve üçüncü taraf mobil yazılımlarını nasıl yönettiğiyle ilgili üçüncü davayı kaybetti. Arama davasındaki kayıp, Ağustos ayında bir federal yargıcın Google'ın (o zamanlar dünyadaki internet aramalarının yaklaşık %90'ını gerçekleştiriyordu) rakiplerini sıkıştırmak için pazar hakimiyetini kullandığına karar vermesinin ardından geldi. The Wall Street Journal'ın sahibi olan News Corp, Google platformlarında içerik sağlamak için ticari bir anlaşmaya sahip. Perşembe günkü kayıp, Adalet Bakanlığı'nın Google'ı rekabeti ortadan kaldırmak için daha küçük rakipleri satın almak ve müşterileri araçlarını kullanmaya kilitlemek için hakim konumunu kullanmakla suçlamasının ardından geldi. ABD Bölge Yargıcı Leonie Brinkema, Google'ın, DFP olarak bilinen yayıncı reklam sunucusunu kullanmaya zorladığını ve bu ürünü Google'ın benzersiz reklam değişimi olan AdX'e erişebilen tek ürün haline getirdiğini söyledi. Yargıç, "Google personeli, AdX-DFP bağlantısının zorlayıcı gücünü anlamıştı" diye yazdı. Mevcut ve eski medya yöneticileri, üç haftalık duruşmada Google'ın Ad Exchange ürününü kullanmayı bırakmak istediklerini ancak baskınlığı nedeniyle buna mecbur kaldıklarını ifade ettiler. Bir Google temsilcisi, şirketin temyizde galip gelmek için güçlü yasal argümanlara sahip olduğunu söyledi. Şimdi, her davadaki federal yargıçlar Google'ın bundan sonra ne olacağını ve uyumluluğa ulaşmak için işinin bir kısmını satması gerekip gerekmediğini belirleyecek. Çözümleri belirlemek için ilk dava önümüzdeki hafta başlıyor. Kaynak: TWSJ

Elektrikli Araba Nasıl Sürülür? Elektrikli araba (EV) sürmek heyecan verici ve çevre dostu bir deneyimdir, ancak özellikle EV'lere yeni başladıysanız, geleneksel benzinle çalışan bir aracı sürmekten farklı hissedebilirsiniz. Sürüşün temelleri aynı kalsa da, akılda tutulması gereken benzersiz özellikler ve hususlar vardır. İşte bir elektrikli arabayı güvenle sürmenize yardımcı olacak ipuçları içeren adım adım bir kılavuz. 1. Kontrolleri Tanıyın Yola çıkmadan önce, EV'nizin kontrollerini anlamak için zaman ayırın. Elektrikli arabalarda genellikle pil seviyesini, menzili ve enerji tüketimini gösteren dijital ekranlara sahip basitleştirilmiş bir gösterge paneli bulunur. Vites seçiciyi (genellikle bir kadran veya düğme), rejeneratif frenleme ayarlarını ve tüm sürüş modlarını (örneğin, Eco, Sport veya Normal) bulun. 2. Arabayı Çalıştırın Bir EV'yi çalıştırmak genellikle basittir. Sistemi etkinleştirmek için güç düğmesine basın veya sadece anahtarlıkla içeri girin. Benzinli arabaların aksine, EV'ler çalıştırıldığında neredeyse sessizdir, bu nedenle sürüşe hazır olup olmadığını doğrulamak için gösterge panelini kontrol edin. 3. Rejeneratif Frenleme Kullanın EV'lerin öne çıkan özelliklerinden biri, yavaşladığınızda kinetik enerjiyi tekrar pil gücüne dönüştüren rejeneratif frenlemedir. Bu, menzilinizi uzatabilir ve fren balatalarındaki aşınmayı azaltabilir. Birçok EV, rejeneratif frenleme seviyesini ayarlamanıza izin verir, bu nedenle en rahat olanı bulmak için ayarlarla denemeler yapın. 4. Düzgün Hızlanın Elektrikli arabalar anında tork sağlar, yani hızlı ve düzgün bir şekilde hızlanırlar. Verimliliği en üst düzeye çıkarmak ve pil ömrünü korumak için ani, agresif hızlanmalardan kaçının. Tepkisel ve verimli bir sürüş için ihtiyacınız olan tek şey pedala hafifçe basmaktır. 5. Menzilinizi İzleyin Gösterge panelinizde görüntülenen tahmini menzili takip edin. Özellikle uzun yolculuklar için seyahatlerinizi buna göre planlayın ve rotanız üzerindeki şarj istasyonlarını bulmak için navigasyon sistemlerini kullanın. Çoğu EV, şarj cihazlarını bulmanıza ve pil seviyenizi uzaktan izlemenize yardımcı olan uygulamalarla birlikte gelir. 6. Stratejik Olarak Şarj Edin Şarj, bir EV sürmenin önemli bir parçasıdır. Arabanızı gece boyunca evde veya gerektiğinde halka açık şarj istasyonlarında şarj edin. Farklı şarj hızlarını (Seviye 1, Seviye 2 ve DC hızlı şarj) ve bunların şarj süresini nasıl etkilediğini öğrenin. Optimum uzun ömür için akünüzü her zaman %20 ile %80 arasında tutmayı hedefleyin. 7. Tek Pedallı Sürüşe Uyum Sağlayın (Mevcutsa) Birçok EV, ayağınızı gazdan çektiğinizde aracın önemli ölçüde yavaşladığı ve genellikle tamamen durduğu tek pedallı sürüş sunar. Buna alışmak biraz zaman alır ancak sürüşü daha sezgisel ve verimli hale getirebilir. 8. Verimli Sürüş EV'nizin menzilini en üst düzeye çıkarmak için sabit hızlarda sürün, klima kontrolünü az kullanın ve aşırı rölantide çalışmaktan kaçının. Aküyü boşaltmadan iç mekanı ısıtmak veya soğutmak için hala prize takılıyken aracınızı önceden şartlandırın. 9. Park Et ve Gücünü Kapat Hedefinize vardığınızda, park konumuna getirin, aracınızın gücünü kapatın ve şarja ihtiyacınız varsa fişe takın. Birçok EV, siz uzaklaştığınızda otomatik olarak kilitlenerek rahatlık sağlar. 10. Deneyimin Tadını Çıkarın Elektrikli bir araba sürmek yalnızca çevre dostu olmakla kalmaz, aynı zamanda eğlenceli ve fütüristiktir. Sessiz, akıcı sürüşü ve beraberinde gelen gelişmiş teknolojiyi benimseyin. Bu adımları ve ipuçlarını izleyerek, elektrikli bir araba sürmeye hızla adapte olacak ve sunduğu birçok faydanın tadını çıkaracaksınız. İster işe gidip geliyor olun ister bir yolculuğa çıkıyor olun, EV'ler sorunsuz ve sürdürülebilir bir sürüş deneyimi sunar.

Gemini raporunun ardından Google'ın yapay zeka güvenliği vaatleri incelemeye alındı Google, amiral gemisi yapay zeka modeli Gemini 2.5 Pro hakkında bir güvenlik raporu paylaştı. Uzmanlar, raporun temel riskleri açıklamadığını söylüyor. Şirket, Gemini 2.5 Pro'yu müşterilerine sunmasından birkaç hafta sonra, Perşembe günü teknik raporu yayınladı. Belge, Google'ın model üzerinde gerçekleştirdiği dahili testleri listeliyor ancak sistemin aşırı yüklenme veya kötüye kullanım altında nasıl davrandığına dair çok az bilgi sunuyor. Raporu inceleyen araştırmacılar, TechCrunch'a eksik ayrıntıların Gemini 2.5 Pro'nun geniş kullanım için gerçekten güvenli olup olmadığına karar vermeyi zorlaştırdığını söyledi. Teknik raporlar, halkın gelişmiş AI sistemlerinin ne yapabileceğini ve ne yapamayacağını öğrenmesinin ana yollarından biridir. Kapsamlı bir rapor genellikle bir modelin nerede başarısız olduğunu ve nerede kötüye kullanılabileceğini gösterir. Birçok AI araştırmacısı, bu raporları bir şirketin güvenlik iddialarını desteklemek için dürüst çabalar olarak ele alır. Google, güvenlik raporlamasını farklı şekilde ele alır. Google, bir model artık "deneysel" olarak etiketlenmediğinde bir rapor yayınlar ve belirli "tehlikeli yetenek" bulgularını hemen yayınlanmayan ayrı bir denetime taşır. Sonuç olarak, kamuya açık belge Google'ın test ettiği her tehdidi kapsamıyor. Birkaç analist, yeni Gemini 2.5 Pro belgesinin sınırlı açıklamanın çarpıcı bir örneği olduğunu söyledi. Ayrıca, raporun Google'ın geçen yıl "ciddi zarar" verebilecek gelecekteki yapay zeka güçlerini tespit etmek için duyurduğu bir politika olan Sınır Güvenlik Çerçevesi'ne veya FSF'ye hiçbir zaman atıfta bulunmadığını fark ettiler. Yapay Zeka Politikası ve Stratejisi Enstitüsü'nün kurucu ortağı Peter Wildeford, "Bu rapor çok seyrek, asgari bilgi içeriyor ve modelin kamuoyuna duyurulmasından haftalar sonra geldi" dedi. "Google'ın kendi vaatlerini yerine getirip getirmediğini teyit etmek imkansız ve bu nedenle modellerinin güvenliğini ve emniyetini değerlendirmek imkansız." Secure AI Project'in kurucu ortağı Thomas Woodside, herhangi bir makalenin yayınlanmasından memnun olduğunu ancak Google'ın düzenli takipler yayınlama planından şüphe ettiğini söyledi. Şirketin tehlikeli yetenek testlerinden elde edilen sonuçları en son Haziran 2024'te paylaştığını ve bu makalenin aynı yılın Şubat ayında duyurulan bir modeli kapsadığını belirtti. Gözlemciler, Google'ın geçen hafta açıkladığı daha ince ve daha hızlı bir model olan Gemini 2.5 Flash için hiçbir güvenlik makalesi görmeyince güven daha da azaldı. Bir şirket sözcüsü, bir Flash makalesinin "yakında geleceğini" söyledi. Woodside, "Umarım bu, daha sık güncellemeler vermeye başlamanın gerçek bir vaadidir," dedi. "Bu güncellemeler, henüz kamuoyuna ulaşmamış modellerin sonuçlarını da içermelidir, çünkü bu modeller de ciddi riskler oluşturabilir." Google artık şeffaflıkta yetersiz kalıyor Meta'nın yeni Llama 4 modelleri için güvenlik notu yalnızca birkaç sayfadan oluşuyor ve OpenAI, GPT‑4.1 serisi için hiçbir rapor yayınlamamayı tercih etti. Ayrıntı eksikliği gergin bir zamanda ortaya çıkıyor. İki yıl önce Google, ABD hükümetine kapsam dahilindeki her "önemli" AI modeli için güvenlik belgeleri yayınlayacağını söyledi. Şirket, diğer ülkelerdeki yetkililere de benzer taahhütlerde bulunarak AI ürünleri hakkında "kamu şeffaflığı" sunacağını söyledi. Demokrasi ve Teknoloji Merkezi'nde AI yönetimi konusunda kıdemli danışman olan Kevin Bankston, önde gelen laboratuvarların yayınlarını güvenlik konusunda "dibe doğru yarış" olarak nitelendirdi. "OpenAI gibi rakip laboratuvarların yayın öncesi güvenlik testi süresini aylardan günlere indirdiğine dair raporlarla birleştiğinde, Google'ın en iyi modeli için bu yetersiz belgeler, şirketler modellerini piyasaya sürerken AI güvenliği ve şeffaflığı konusunda dibe doğru bir yarışın sıkıntılı hikayesini anlatıyor" diye ekledi. Google, güvenlik çalışmalarının çoğunun kapalı kapılar ardında gerçekleştiğini söylüyor. Şirket, her modelin herhangi bir kamu lansmanından önce "düşmanca kırmızı takım" dahil olmak üzere sıkı testlerden geçtiğini belirtiyor. Kaynak: Cyriptopolitan

Bu Rockets Üçlüsü CİDDEN ÇOK TEHLİKELİ bir üçlü!

Çin, gizliliği kaldırılmış ABD belgelerini kullanarak dünyanın ilk çalışan toryum reaktörünü inşa ediyor Çinli bilim insanları, çalışan bir toryum erimiş tuz reaktörüne taze yakıt yükleyerek temiz enerjide önemli bir atılım gerçekleştirdiler. Bunu reaktör çalışmaya devam ederken yaptılar ve bu, nükleer enerjide uranyuma göre daha güvenli ve daha bol bulunan bir alternatif olarak toryumun kullanılması yönündeki küresel çabada önemli bir adım oldu. Bu dönüm noktası, 8 Nisan'da Çin Bilimler Akademisi'nde (CAS) düzenlenen kapalı kapılar ardındaki bir toplantıda açıklandı. Proje baş bilim insanı Xu Hongjie, haberi meslektaşlarıyla paylaştı. Toryum reaktörü Çin'de gerçek dünya operasyonuna başladı Guangming Daily'ye göre, deneysel ünite Gobi Çölü'nde bulunuyor ve 2 megavat termal güç üretiyor. Yakıtı taşımak ve ısıyı yönetmek için erimiş tuz kullanırken, toryum radyoaktif yakıt kaynağı olarak hizmet ediyor. Uzmanlar uzun zamandır toryum reaktörlerini enerji inovasyonunda bir sonraki sıçrama olarak görüyorlardı. Bazı bilim insanları, İç Moğolistan'daki toryum açısından zengin tek bir madenin, teorik olarak Çin'in enerji ihtiyacını, mevcut uranyum bazlı reaktörlerden çok daha az radyoaktif atıkla on binlerce yıl boyunca karşılayabileceğini tahmin ediyor. Xu, Çin'in küresel liderliğe geçtiğini ilan etti. Toplantıda, "Artık küresel sınıra öncülük ediyoruz," dedi. Uluslararası yarışı klasik bir masalla karşılaştırarak, "Tavşanlar bazen hata yapar veya tembelleşir. İşte o zaman kaplumbağa şansını yakalar." diye ekledi. Toryum nükleer enerjinin geleceğini neden değiştirebilir? Toryum, nükleer yakıt olarak uranyuma göre çeşitli avantajlar sunar. Dünya kabuğunda çok daha bol miktarda bulunur ve daha az uzun ömürlü radyoaktif atık üretir. Yan ürünleri de silahlandırma için daha az uygundur, bu da güvenlik risklerini azaltır. Erimiş tuz teknolojisiyle birleştirildiğinde, reaktör tasarımı atmosferik basınçta çalışır ve doğal olarak aşırı ısınmayı sınırlar, genel güvenliği iyileştirir. Bu özellikler, temiz ve güvenli enerji kaynakları için çabalayan bir dünyada toryum reaktörlerini çekici kılıyor. Çin ilerliyor 1960'larda, Amerikalı araştırmacılar erken erimiş tuz reaktörleri inşa edip test ettiler, ancak ABD sonunda programı uranyum bazlı teknoloji lehine rafa kaldırdı. Xu, "ABD araştırmalarını kamuya açık bıraktı ve doğru halefi bekledi," dedi. "Biz o haleftik." Xu ve CAS Şanghay Uygulamalı Fizik Enstitüsü'ndeki ekibi, gizliliği kaldırılmış Amerikan belgelerini inceledi, eski deneyleri yeniden yarattı ve ardından teknolojiyi daha da geliştirdi. "Literatürdeki her tekniğe hakim olduk - sonra daha da ileri gittik," dedi. Ekibin çabaları hızla arttı. Mevcut reaktörün inşası 2018'de başladı ve ekip birkaç düzine araştırmacıdan 400'den fazlasına çıktı. Birçoğu tatillerini atladı ve yılın büyük bölümünde sahada kaldı. Reaktör Ekim 2023'te kritikliğe ulaştı, Haziran 2024'te tam güçte çalışmaya başladı ve sadece dört ay sonra operasyondaki toryum yeniden yüklemesini başarıyla tamamladı. Daha büyük toryum reaktörleri halihazırda yapım aşamasında Xu, yalnızca akademik sonuçları kovalamak yerine gerçek dünya çözümü oluşturmaya odaklanarak daha zor ama daha anlamlı yolu seçtiklerini söyledi. "En zor ama doğru yolu seçtik" dedi. Ayrıca sembolik zamanlamaya dikkat çekerek "57 yıl önce bugün - 17 Haziran - Çin ilk hidrojen bombasını patlattı" dedi. Şimdi Çin, küresel enerji pazarında benzer bir yıkıcı etki hedefliyor. Ülke, 2030 yılına kadar kritikliğe ulaşması ve 10 megavat elektrik üretmesi planlanan çok daha büyük bir toryum erimiş tuz reaktörü inşa ediyor. Bu arada, Çin'in gemi inşa endüstrisi de sıfır emisyonlu deniz taşımacılığını mümkün kılabilecek toryumla çalışan konteyner gemileri için planları açıkladı. Kaynak: IE

Başka bir durum daha Melissa Vargas'ı bloklamak artık çok kolay bir hale geldi. Kolay Zor bir çok topu blokta öldürüyor. Nedendir bilinmez...

ABD Anayasa Mahkemesi Trump'ın Doğuştan Vatandaşlığa Son Verme Teklifini Tartışacak WASHINGTON—Yüksek Mahkeme, Perşembe günü, Başkan Trump'ın belgesiz göçmenlerin ve yabancı ikamet edenlerin çocukları için doğum hakkı vatandaşlığını sona erdiren yürütme emrinin yasallığı konusunda gelecek ay sözlü argümanları dinlemeyi kabul etti. Yargıçlar, imzasız bir emirle, şimdilik politikayı engelleyen alt mahkeme emirlerini yerinde bıraktı. Mahkeme, Trump yönetiminin bu alt mahkeme emirlerine itirazlarını birleştirdi ve 15 Mayıs için sözlü bir argüman belirledi. Doğum hakkı sorununu bu aşamada ele alarak—ilçe ve temyiz mahkemesi seviyelerinde tam olarak yayınlanmadan önce—mahkeme, Trump'ın ikinci döneminin başlarında gündeminin temel bir maddesi hakkında kesin bir karar için zemin hazırlıyor. Trump'ın Beyaz Saray'a döndüğü ilk gün imzaladığı doğum hakkı vatandaşlığı yürütme emri, mülteci yerleşimine kısıtlamalar ve savaş zamanı yetkilerinin çağrılması gibi göçmenlik baskısının önemli bir parçası. Bu politikalar ayrıca yasal engellerle de karşılaştı. 14. Değişiklik, "Amerika Birleşik Devletleri'nde doğmuş veya vatandaşlığa geçmiş ve yargı yetkisine tabi olan" herkese vatandaşlık garantisi veriyor. Çoğu hukukçu, değişikliğin anlamının açık olduğunu söylüyor: ABD'de doğan kişiler, ebeveynlerinin vatandaşlığından bağımsız olarak vatandaştır. Bunun tek istisnası, uluslararası hukuk ve geleneksel gelenek uyarınca birçok yasal yükümlülükten muaf olan yabancı diplomatların çocuklarıdır. Federal hükümet uzun zamandır bu yorumu kullanıyor. Trump, farklı bir okuma benimseyen ve ABD topraklarında doğumla vatandaşlığın yalnızca en az bir ebeveyni vatandaş veya yasal daimi ikamet eden olan çocuklar için geçerli olduğunu ilan eden bir yürütme emri yayınladı. 22 Demokrat eğilimli eyalet ve birkaç kuruluş ve birey tarafından açılan davalarda hareket eden Maryland, Massachusetts ve Washington eyaletindeki federal mahkemeler, yasal itirazlar devam ederken Trump'ın yürütme emrinin ülke genelinde yürürlüğe girmesini dondurdu. Trump aleyhine karar veren hakimler arasında, eski Başkan Ronald Reagan tarafından federal yargıçlığa aday gösterilen ABD Bölge Yargıcı John Coughenour da vardı ve bu kararı açıkça anayasaya aykırı olarak nitelendirdi. "Dört yıldan uzun süredir yargıçlık yapıyorum. Burada sunulan davanın bu kadar açık olduğu başka bir dava hatırlamıyorum," dedi. Trump yönetimi geçen ay Yüksek Mahkeme'den devreye girmesini ve ihtiyati tedbirleri kısmen engellemesini istedi ve alt mahkeme hakimlerinin ülke çapında emirler vermek yerine kararlarını yalnızca davaları açan kişilere uygulanacak şekilde uyarlamaları gerektiğini savundu. Bu, yönetimin ülkenin büyük bir bölümünde doğumda vatandaşlık almaya hak kazanan çocukları sınırlamak için hazırlıklara başlamasına izin verecekti. Adalet Bakanlığı avukatları, "Buradaki evrensel ihtiyati tedbirler 50 eyaletin tamamına ve ülke çapındaki milyonlarca yabancıya kadar uzanıyor; bu davalardaki davacılar için özel olarak hazırlanmış geçici tedbirler, iddia edilen zararlarını tamamen telafi edecek olsa bile," dedi. Bir departman sözcüsü Perşembe günü şunları söyledi: "Bu, Başkan Trump'ın popüler göç gündemi için önemli bir zafer ve davamızı Yüksek Mahkeme'ye sunmayı dört gözle bekliyoruz." Trump yönetimi, düzinelerce davada alt mahkemelerin başkanın gündeminin bazı yönlerini geçici olarak engellemesinin ardından Yüksek Mahkeme'yi acil temyizlerle doldurdu. Ancak bu davaların çoğu başkanın açık kongre onayı olmadan hareket etme yetkilerine ilişkin geniş görüşünü içerirken, doğuştan hak davası yeni ve potansiyel olarak kapsamlı bir yeni yürütme yetkisini içeriyor: Anayasa tarafından sağlanan temel bir hak hakkındaki asırlık anlayışı tek taraflı olarak değiştirmek. Yüksek Mahkeme bugüne kadar, en azından bazı federal hibeleri kesmesine, hükümet çalışanlarını işten çıkarmasına ve Venezuelalı göçmenlerin sınır dışı edilmeye karşı açtığı itirazları Washington'daki mahkemeler yerine yerel federal yargıçlara yeniden atamasına izin veren ön emirlerde büyük ölçüde yönetime erteledi. Ancak kararlar, mahkemenin Trump'ın bazı güç iddiaları konusunda keskin bir şekilde bölündüğünü gösteriyor. Baş Yargıç John Roberts ve Yargıç Amy Coney Barrett, genellikle yönetime sempati duyan daha uyumlu dört muhafazakâr grup ile yönetime oldukça şüpheci yaklaşan üç üyeli liberal blok arasında belirleyici oyları kullanıyor. Kaynak: TWSJ

Trump'ın tarifeleri Çin'in komşularını imkansız bir tercihle baş başa bırakıyor ABD Başkanı Donald Trump ilk döneminde Çin'e gümrük vergileri uyguladığında, Vietnamlı girişimci Hao Le bir fırsat gördü. Şirketi, Batı'dan giderek daha fazla kısıtlamayla karşı karşıya kalan Çin ihracatıyla rekabet etmek için ortaya çıkan yüzlerce işletmeden biri. Le'nin, gelişmekte olan Hai Duong sanayi merkezinde bulunan SHDC Electronics şirketi, ABD'ye her ay 2 milyon dolar (1,5 milyon sterlin) değerinde telefon ve bilgisayar aksesuarı satıyor. Ancak Trump, şu anda Temmuz ayının başına kadar beklemede olan Vietnam mallarına %46 gümrük vergisi uygularsa bu gelir kuruyabilir. Le, bunun "işletmemiz için felaket" olacağını söylüyor. Ve Vietnamlı tüketicilere satış yapmak bir seçenek değil, diye ekliyor: "Çin ürünleriyle rekabet edemeyiz. Bu sadece bizim sorunumuz değil. Birçok Vietnamlı şirket kendi iç pazarlarında mücadele ediyor." Trump'ın 2016'daki gümrük vergileri, başlangıçta ABD'ye yönelik olan ucuz Çin ithalatının çoğunu Güneydoğu Asya'ya göndererek birçok yerel üreticiye zarar verdi. Ancak aynı zamanda Çin'e olan bağımlılıklarını azaltmak isteyen küresel tedarik zincirlerine de yeni kapılar açtılar. Ancak Trump 2.0 bu kapıları kapatmakla tehdit ediyor. Ve bu, yongalardan elektrikli araçlara kadar endüstrilerde kilit oyuncu olmayı hedefleyen Vietnam ve Endonezya gibi hızlı büyüyen ekonomiler için bir darbe. Ayrıca kendilerini dünyanın en büyük iki ekonomisi arasında sıkışmış buluyorlar - güçlü bir komşu ve en büyük ticaret ortağı olan Çin ile Pekin'in pahasına bir anlaşma yapmak isteyebilecek önemli bir ihracat pazarı olan ABD. Çin Devlet Başkanı Xi Jinping bu hafta Vietnam, Malezya ve Kamboçya'yı ziyaret ederek Trump'ın tarifelerine karşı birlik çağrısında bulundu. Gezi uzun zamandır planlanıyordu ancak Güneydoğu Asya'nın Çin ekonomisi için ne kadar önemli olduğu düşünüldüğünde yeni bir aciliyet taşıyor. Çin, 2024'te ihracattan rekor bir 3,5 trilyon dolar kazandı - ihracatının %16'sı Güneydoğu Asya'ya gidiyor ve bu da onu en büyük pazar haline getiriyor. Malezya Ticaret Bakanı Tengku Zafrul Aziz, Xi'nin ziyareti öncesinde Salı günü BBC'ye yaptığı açıklamada, "Seçim yapamayız ve asla [Çin ile ABD arasında] seçim yapmayacağız." dedi. "Eğer konu çıkarlarımıza aykırı olduğunu düşündüğümüz bir şeyse, o zaman [kendimizi] koruyacağız." Bir uyanış çağrısı Trump'ın kapsamlı tarifelerini açıklamasından sonraki günlerde, Güneydoğu Asya hükümetleri anlaşma yapma moduna geçti. Trump'ın Vietnam lideri To Lam ile "çok üretken bir görüşme" olarak tanımladığı görüşmede, ikincisi ABD mallarına uygulanan tarifeleri tamamen kaldırmayı teklif etti. ABD pazarı, Samsung, Intel ve iPhone üretmek için sözleşme imzalayan Tayvanlı firma Foxconn gibi üretim devlerinin dükkan kurduğu, gelişmekte olan bir elektronik devi olan Vietnam için hayati önem taşıyor. Bu arada, Taylandlı yetkililer daha yüksek ABD ithalatı ve yatırımları içeren bir planla Washington'a gidiyor. ABD en büyük ihracat pazarları, bu yüzden Trump'ın Tayland'a yeniden uygulayabileceği %36'lık vergiden kaçınmayı umuyorlar. Başbakan Paetongtarn Shinawatra, "ABD hükümetine Tayland'ın sadece bir ihracatçı değil, aynı zamanda ABD'nin uzun vadede güvenebileceği bir müttefik ve ekonomik ortak olduğunu söyleyeceğiz" dedi. Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği (ASEAN), Trump'ın tarifelerine karşı misilleme yapma olasılığını dışladı ve bunun yerine ABD için ekonomik ve politik önemlerini vurgulamayı tercih etti. "ABD'nin endişelerini anlıyoruz," dedi Bay Zafrul BBC'ye. "Bu yüzden biz, ASEAN, özellikle Malezya, o köprü olabileceğimizi göstermeliyiz." Güneydoğu Asya'nın ihracat odaklı ekonomilerinin iyi oynadığı bir rol bu - hem Çin hem de ABD ticaretinden ve yatırımından faydalandılar. Ancak Trump'ın ara verdiği vergiler bunu rayından çıkarabilir. %32 oranında vergilerle karşı karşıya kalabilecek Endonezya, geniş nikel rezervlerine ev sahipliği yapıyor ve küresel elektrikli araç tedarik zincirine odaklanmış durumda. Yarı iletken merkezi olmaya hazırlanan Malezya, %24 oranında vergilerle karşı karşıya kalabilir. Çin'in müttefiki olan Kamboçya en yüksek vergilerle karşı karşıya: %49. Bölgedeki en fakir ülkelerden biri olan Kamboçya, ABD vergilerini atlatmak isteyen Çinli işletmeler için bir aktarma merkezi olarak gelişti. Çinli işletmeler şu anda çoğunlukla ABD'ye ihracat yapan giyim fabrikalarının %90'ına sahip veya işletiyor. Trump bu tarifeleri durdurmuş olabilir ancak Malezya Demokrasi ve Ekonomi İşleri Enstitüsü'nden ekonomist Doris Liew, "zarar verildi" diyor. "Bu, bölge için yalnızca ABD'ye olan bağımlılığı azaltmak için değil, aynı zamanda herhangi bir tek ticaret ve ihracat ortağına olan aşırı bağımlılığı yeniden dengelemek için bir uyarı niteliğinde." Çin'in kaybı ve Güneydoğu Asya'nın kazancı Bu belirsiz zamanlarda, Xi Jinping kararlı bir mesaj göndermeye çalışıyor: El ele verelim ve ABD'nin "zorbalığına" direnelim. Bu kolay bir iş değil çünkü Güneydoğu Asya'da da Pekin ile ticaret gerginlikleri var. Endonezya'da, işletme sahibi Isma Savitri, Trump'ın Çin'e uyguladığı %145'lik tarifelerin, artık ABD'ye ihracat yapamayan Çinli rakiplerin daha fazla rekabeti anlamına geldiğinden endişe ediyor. Uyku giyim markası Helopopy'nin sahibi, "Bizim gibi küçük işletmeler sıkışmış hissediyor" diyor. "Ultra ucuz Çin ürünlerinin saldırısına karşı hayatta kalmak için mücadele ediyoruz." Helopopy'nin popüler pijamalarından biri 7,10 dolara (119.000 Endonezya rupisi) satılıyor. Isma, Çin'den benzer tasarımların bu fiyatın yaklaşık yarısına gittiğini söylüyor. Singapur'daki ISEAS Yusof-Ishak Enstitüsü'nde misafir araştırmacı olan Nguyen Khac Giang, "Yakınlarda bulunan, açık ticaret rejimleri ve hızla büyüyen pazarlara sahip Güney Doğu Asya, doğal olarak çöplük haline geldi." diyor. "Politik olarak, birçok ülke Pekin'le yüzleşmekten çekiniyor ve bu da başka bir kırılganlık katmanı ekliyor." Tüketiciler, giysilerden ayakkabılara ve telefonlara kadar rekabetçi fiyatlı Çin ürünlerini memnuniyetle karşılasa da, binlerce yerel işletme bu kadar düşük fiyatlara ulaşamadı. Tayland'daki bir düşünce kuruluşunun tahminine göre, son iki yıldır Tayland'da her ay 100'den fazla fabrika kapandı. Aynı dönemde Endonezya'da, yaklaşık 60 hazır giyim üreticisinin kapanmasının ardından yaklaşık 250.000 tekstil işçisi işten çıkarıldı, yerel ticaret birlikleri buna bölgenin bir zamanlar en büyük tekstil üreticisi olan Sritex de dahil diyor. "Haberleri gördüğümüzde, iç pazara çok sayıda ithal ürün akın ediyor ve bu da bizim pazarımızı altüst ediyor," diyor Şubat ayında 30 yıl sonra Sritex'ten işten çıkarılan bir işçi olan Mujiati BBC'ye. "Belki de şansımız yaver gitmedi," diyor hala iş arayan 50 yaşındaki adam. "Kime şikayet edebiliriz? Kimse yok." Güneydoğu Asya hükümetleri, yerel işletmelerin Çin ithalatının etkisinden korunmak istemesiyle bir korumacılık dalgasıyla karşılık verdi. Endonezya geçen yıl bir dizi Çin malına %200 gümrük vergisi koymayı düşündü ve Çinli tüccarlar arasında popüler olan e-ticaret sitesi Temu'yu engelledi. Tayland ithalat denetimlerini sıkılaştırdı ve değeri 1.500 Tayland bahtından (45 $; 34 £) az olan mallara ek vergi koydu. Vietnam bu yıl Çin çelik ürünlerine iki kez geçici anti-damping vergisi koydu. Ve Trump'ın son tarife duyurusundan sonra, Vietnam'ın Çin mallarının kendi toprakları üzerinden ABD'ye aktarılmasına karşı sert önlemler alacağı bildirildi. Bu korkuları yatıştırmak bu hafta Xi'nin gündeminde olurdu. Çin, ABD'ye yaptığı ihracatı dünyanın geri kalanına yönlendirmenin ticaret ortaklarını "gerçekten yabancılaştıracağından ve kızdıracağından" endişe ediyor, Economist gazetesinin eski Pekin büro şefi David Rennie BBC'nin Newshour'una söyledi. "Çin ihracatının bir dalgası bu pazarları boğar ve istihdama ve işlere zarar verirse... bu Çin liderliği için büyük bir diplomatik ve jeopolitik baş ağrısı olur." Çin'in bu bölgeyle her zaman kolay bir ilişkisi olmadı. Laos, Kamboçya ve savaştan zarar görmüş Myanmar hariç, diğerleri Pekin'in hırslarına karşı temkinli. Güney Çin'deki toprak anlaşmazlıkları Filipinler ile ilişkileri bozdu. Bu, Vietnam ve Malezya gibi diğerleriyle de ilgili bir sorun, ancak ticaret dengeleyici bir faktör oldu. Ancak uzmanlar bunun şimdi değişebileceğini söylüyor. "Güney Doğu Asya, Çin'i gerçekten gücendirmek isteyip istemediğini düşünmek zorundaydı. Şimdi bu işleri karmaşıklaştırıyor," diyor Singapur Ulusal Üniversitesi'nde doçent olan Chong Ja-Ian. Çin'in kaybı Güneydoğu Asya'nın kazancı olabilir. Vietnam'daki Hao Le, Çin dışında yeni elektronik tedarikçileri arayan Amerikalı müşterilerden gelen taleplerde artış gördüğünü söylüyor: "Geçmişte, ABD'li alıcıların tedarikçileri değiştirmesi aylar sürerdi. Bugün, bu tür kararlar birkaç gün içinde alınıyor." Geniş kauçuk plantasyonlarına ve dünyanın en büyük tıbbi kauçuk eldiven üreticisine sahip olan Malezya, kauçuk eldivenler için dünya pazarının neredeyse yarısına sahip. Ancak, ana rakibi Çin'den daha büyük bir pay kapmaya hazırlanıyor. Bölge, dünyanın çoğu gibi hala %10'luk bir temel tarife ile karşı karşıya. Ve bu kötü bir haber, diyor Malezya Kauçuk Eldiven Üreticileri Derneği başkanı Oon Kim Hung. Ancak, duraklatılan tarifeler devreye girse bile, müşterilerin Malezya eldivenlerine %24 ek ödeme yapmayı, Çin yapımı eldivenler için ödemek zorunda kalacakları %145'lik vergiden çok daha tercih edilebilir bulacağını söylüyor. "Tam olarak sevinçten havalara uçmuyoruz ama bu durum üreticilerimize, ayrıca Tayland, Vietnam ve Kamboçya'daki üreticilere fayda sağlayabilir." Kaynak: BBC

Bugün Vakıfbank maçı oynandı ve 3-1 kaybettik. Yine söylüyorum takımda ruh yok... Vargas sen ne yapıyorsun diyesim geliyor. Gerçekten de hiç bir varlık gösteremiyor. Sanki ruhunu çalmışlar kızın arıyormuş gibi bir kaç topa vuruyor bir kaç gösteri yapıyor gerisi boş... Servis karşılama ve yer savunması hiç yok. Vakıfbank ne toplar çıkardı ama Fenerbahçe'den çıt yok. Sanki Vargas başka bir takıma gidecekmiş gibi oynuyor. Sıkılmış bu takımda diyesim geliyor. Böyle durumlarda giden sporcu yeniden star olabiliyor.

VakıfBank 3-1 Fenerbahçe Medicana İlk maç Vakıfbank'ın Fenerbahçe Medicana Kadın Voleybol Takımımız, Vodafone Sultanlar Ligi play-off final serisi ilk maçında VakıfBank’a konuk oldu. Karşılaşmadan 3-1 mağlup ayrılan Sarı Melekler, seride 1-0 geriye düştü. VakıfBank Spor Sarayı’nda oynanan maçın setleri 25-22, 25-22, 21-25, 25-22 sonuçlandı. Bojana Drca, Eda Erdem, Aslı Kalaç, Arina Fedorovtseva, Ana Cristina, Melissa Vargas ve libero Gizem Örge ile maça başlayan Sarı Melekler, ilk seti 25-22 geride tamamladı. İkinci sette bloklarla 6-7 öne geçen Sarı Melekler, Bosetti’nin servis turunda 11-8 geriye düştü. Farkı kapatan ve Stysiak ile öne geçen ekibimiz, setin son bölümünde istediği oyunu oynamadı ve 25-22’lik sonuçla 2-0 geriye düştü. Ana Cristina, Bojana Drca ve Arina Fedorovtseva’nın servis turlarında yakaladığı serilerle 13-19 öne geçen Fenerbahçe Medicana, seti 21-25 önde tamamladı. Dördüncü sete 6-1’lik seriyle başlayan ev sahibi takıma 3-0’lık seriyle yanıt veren ekibimiz, skoru 6-4’e getirdi. Vargas ile skoru 14-14’te eşitleyen takımımız, farkı açan VakıfBank karşısında Ana Cristina’nın servis turunda skoru 21-21’de eşitledi. Son bölümü iyi oynamayan ekibimiz, seti 25-22 geride tamamladı ve maçtan 3-1 mağlup ayrıldı. Üç maç kazananın şampiyonluğunu ilan edeceği seride ikinci maç 20 Nisan Pazar akşamı Burhan Felek Vestel Voleybol Salonu’nda oynanacak.

Efeler Liginde Spor Toto, Halkbank'ı devirdi: Seriyi eşitledi! Spor Toto, Voleybol Efeler Ligi play-off turu ikinci maçında karşılaştığı Halkbank'ı 3-2 mağlup ederek seride durumu 1-1'e getirdi.

Goldman Sachs, Çin hisselerinde 800 milyar dolarlık potansiyel ABD satış dalgası konusunda uyardı Goldman Sachs, ABD ile Çin arasındaki artan gerginliğin oluşturduğu finansal riskler konusunda sert bir uyarıda bulundu. Yatırım bankası, aşırı bir finansal kopuş senaryosunda ABD'li yatırımcıların 800 milyar dolar değerinde Çin hissesini elden çıkarmak zorunda kalabileceğini tahmin ediyor. Şu anda, Çin şirketlerinin Amerikan Mevduat Makbuzlarının (ADR) piyasa değerinin yaklaşık %7'si ABD kurumlarının elinde bulunuyor. Goldman analistleri, özellikle Alibaba gibi büyük şirketlerin ABD borsalarından istem dışı çıkarılması durumunda, bu yatırımcıların Hong Kong'da listelenen hisse senetleriyle işlem yapma konusunda kısıtlamalarla karşılaşabileceğini belirtti. Bankanın analizi, artan ticaret ve düzenleyici sürtüşmeler ortasında ABD-Çin finansal ayrışması olasılığının daha da somut hale gelmesiyle küresel finans kurumlarının artan endişelerine katkıda bulunuyor. Çin ETF'leri: (NYSEARCA:KWEB), (NASDAQ:PGJ), (NYSEARCA:FXI), (ASHR), (YIN), (YANG), (GXC), (FXP), (KBA), (CXSE), (CNYA), (CHAU), (FLCH), (YXI), (FCA), (KALL), (JCHI) Dünyanın en büyük iki ekonomisi arasındaki ticaret savaşı küresel piyasaları ve ekonomik büyümeyi etkilemeye devam ediyor. Trump bu ayın başlarında Çin ile gergin bir ticaret savaşını, gümrük vergilerini kümülatif olarak %145'e çıkararak tırmandırdı ve bu da Pekin'in ABD mallarına %125 gümrük vergisiyle hızlı bir misilleme yapmasına neden oldu. Yazı yazılırken offshore yuan (CNY:USD) dolara karşı yaklaşık %0,2 düştü. Çin'in vekil para birimi olan Avustralya doları (AUD:USD) da %0,24 düştü. S&P 500 (SPX) Endeksi vadeli işlemleri %0,83 arttı. ABD'de listelenen önemli Çin hisseleri: Alibaba (BABA) +%4,4 piyasa öncesi, Baidu (BIDU) +%2,69, PDD (PDD) +%1,79, JD.com (JD) +%1,61, NetEase (NTES) +%4,2, Trip.com (TCOM) +%3,76. Kaynak: Seeking Alpha

Ucuza Alın, İki Kere Alın: Profesyonellere Göre Asla Çok Ucuza Almamanız Gereken 11 Ürün Hepimiz "ucuz al, iki kere al" sözünü duymuşuzdur ve bunun iyi bir nedeni vardır: En düşük fiyatı seçmek genellikle kaliteden, dayanıklılıktan ve hatta güvenlikten ödün vermek anlamına gelir. Bazı durumlarda pazarlık yapmak akıllıca olabilirken, belirli ürünler asla dip fiyatlara satın alınmamalıdır. Güvenlik risklerinden pahalı yedek parçalara kadar, kalitesiz ürünler uzun vadede daha pahalıya mal olabilir. Çok hızlı yıpranan ayakkabılar veya yangın tehlikesi oluşturan elektrik kabloları olsun, bu temel ihtiyaçlarda köşe kesmek riske değmez. İyi yapılmış, güvenilir ürünlere yatırım yapmak daha iyi performans, uzun ömür ve bazı durumlarda güvenliğinizi garanti eder. Uzmanların asla çok ucuza almamanız gerektiği konusunda hemfikir olduğu 11 şey şunlardır. Ayakkabılar ve İş Botları Düşük fiyatlı ayakkabılar genellikle kemer desteğinin zayıf olması nedeniyle rahatsızlığa ve ayak ağrısına neden olur. Ucuz malzemeler çabuk yıpranır ve bu da daha erken değiştirilmesini gerektirir. Önerilen Alternatif: Saygın markaların kaliteli deri veya ortopedik destekli ayakkabılarını tercih edin. Elektrik Kabloları ve Prizler Ucuz elektrik kabloları genellikle zayıf izolasyona sahiptir ve bu da aşırı ısınmaya ve yangın tehlikelerine yol açar. Düşük maliyetli prizler aşırı gerilim korumasından yoksun olabilir ve bu da pahalı elektronik cihazları riske atar. Önerilen Alternatif: Saygın markalardan UL listeli veya CE sertifikalı ürünler satın alın. Piller Bütçe pilleri sızdırma eğilimindedir veya daha kısa bir ömre sahiptir, bu da onları uzun vadede verimsiz hale getirir. Düşük kaliteli piller şarjı iyi tutmayabilir ve sık sık değiştirilmelerine neden olabilir. Önerilen Alternatif: Güvenilirlik için Duracell veya Energizer gibi iyi bilinen markaları seçin. Pişirme Gereçleri ve Pişirme Kapları Ucuz yapışmaz tavalar genellikle çabuk aşınan ve potansiyel olarak zararlı kimyasallar salan zayıf kaplamalara sahiptir. Düşük kaliteli metal kaplar kolayca bükülebilir, kırılabilir veya paslanabilir. Önerilen Alternatif: Güvenilir markaların paslanmaz çelik, dökme demir veya seramik kaplamalı pişirme kaplarını tercih edin. Uzatma Kabloları Düşük maliyetli uzatma kabloları güvenlik standartlarını karşılamayabilir, bu da aşırı ısınmaya ve olası elektrik arızalarına yol açabilir. Zayıf iç kablolama tutarsız güç kaynağına neden olabilir. Önerilen Alternatif: Güvenlik sertifikalarına sahip, ağır hizmet tipi, uygun şekilde derecelendirilmiş kablolara yatırım yapın. Sıhhi Tesisat Armatürleri Ucuz musluklar, duş başlıkları ve borular genellikle çabuk aşınan veya kırılan kalitesiz malzemeler kullanır. Kalitesiz armatürler sızıntılara, su israfına ve kamu hizmetleri maliyetlerine yol açabilir. Önerilen Alternatif: Sağlam garantilere ve pirinç veya paslanmaz çelik gibi dayanıklı malzemelere sahip markalara bağlı kalın. Boya ve Duvar Kaplamaları Ucuz boya genellikle birden fazla kat gerektirir, bu da genel maliyeti ve işçilik süresini artırır. Kalitesiz formüller daha hızlı solar, çatlar veya soyulur, bu da sık sık yeniden boyama yapılmasına neden olur. Önerilen Alternatif: Sherwin-Williams veya Benjamin Moore gibi markaların iyi kapatıcılığa sahip, yüksek kaliteli, uzun ömürlü boyalarına yatırım yapın. Duman ve Karbon Monoksit Dedektörleri Bütçe dostu dedektörler uygun hassasiyete sahip olmayabilir ve ciddi güvenlik riskleri oluşturabilir. Daha kısa pil ömrü veya güvenilir olmayan sensörler en çok ihtiyaç duyulduğunda arızalanabilir. Önerilen Alternatif: Nest veya First Alert gibi güvenilir markaların yüksek derecelendirmelere ve sertifikalara sahip modellerini satın alın. Aletler ve Donanım Ucuz aletler genellikle basınç altında kırılır veya çabuk aşınır, bu da güvenlik tehlikelerine yol açar. Düşük kaliteli vidalar ve çiviler kolayca bükülebilir veya sıyrılabilir, bu da yapısal bütünlüğü tehlikeye atar. Önerilen Alternatif: DeWalt, Milwaukee veya Craftsman gibi markaların sağlam garantili profesyonel sınıf aletlerine yatırım yapın. Araba Lastikleri İndirimli lastikler, düşük çekişe ve daha hızlı aşınmaya yol açan düşük kaliteli kauçuk bileşikleri kullanabilir. Zayıf yan duvarlar patlama riskini artırarak güvenliği tehlikeye atar. Önerilen Alternatif: İyi diş ömrü ve performans derecelendirmelerine sahip saygın lastik markalarını seçin. Yataklar ve Yatak Takımları Ucuz yataklar uygun desteğe sahip olmayabilir, bu da sırt ağrısına ve düşük uyku kalitesine yol açabilir. Düşük maliyetli yatak malzemeleri alerjik reaksiyonlara neden olabilir veya çabuk yıpranabilir. Önerilen Alternatif: Garantili hafızalı köpük, hibrit veya yüksek kaliteli iç yaylı yatakları tercih edin. Kaynak: Dagens