kursatotcu tarafından postalanan herşey
-
cuma namazı kılmayın "genelde"
dedi:"Şayet tanrı kudret-i mutlak ise neden tabiatta bunca kötülüğün varlığına izian veriyor sorusu "tabiatta meydana gelenler insanın eliyle kazandıklarının bir sonucudur" ayetiyle Kuran tarafından reddedilmektedir." cevap: ancak saffat 96 da: "sizi de yaptıklarınızı da yaratan allahtır" ayeti ve benzeri yüzlerce ayette kişinin fiillerinin yaratıcısının allah olduğu da vurgulanıyor. yani kaçamazsınız bundan, bu kadar basit olsaydı kötülük problemi denen şey bu kadar şöhret bulmazdı. zulmü varlığa getiren allah mı değil mi? bunun yanıtını bi verin bakalım
-
ateistlerekarşı dev delil
yaratma ifadesini ben olacağını bildiği şeylerin ilmine göre varlık sahasına çıkması olarak tanımlıyorum, ayrıca yaratma sıfatı kabul etmiyorum elektrik gibi o da cisimdir yani allah hariç var olan herşey cisimdir ancak allahın cisim olmadığı noktasında zayıfım bunu izah edemiyorum
-
kursatotçuyu kendi söylemiş olduğu delille çürüteceğim
zamanın başlangıcı yok derken onu kasdetmedim. bu geçen süre diye vasıfladığımız, zaman diye tabir ettiğimiz şey var ya, işte onun başlangıcı yoktur. neden? çünkü başlangıcı var denirse, öncesinde zamanın olmadığı bir zaman kabul edilmiş olur. zira başlangıcı olan her şey için muhakkak öncesinden bahsetmek icap eder. eğer "başlangıçlı olan şeyin öncesinden bahsetmeye gerek yoktur" denirse, o durumda öncesiz olmuş olur ki, bu da zaten benim dediğim olur, yani zamana ezeli denmiş olur.
-
kursatotçuyu kendi söylemiş olduğu delille çürüteceğim
yani zamanın başlangıcımı var. ve ben allahın başlangıçsızlığını savunuyorum
-
kursatotçuyu kendi söylemiş olduğu delille çürüteceğim
öle yazıyom ben karışık
-
ateistlerekarşı dev delil
dedi: biz rüya görüyoruz, gördüğümüz şey bir cisim mi? değil..Bununla kıyaslamayacağım ama bir şeyi görmek için onun cisim olması gerekmiyor. Allah istediği gibi onu görmeyi bizim görme organımızda oluşturabilir..cevap: rüya elbette ki cisimdir. cisim ikiye ayrılır: latif cisim, kesif cisim. kesif olanı gözle gördüklerimiz latif olanı gözle göremediklerimizdir. melek gibi düşünce gibi daha önce bir ara allaha zalim dediğimi ancak iradesiz oluşunu göz önüne alarak zalim demekten vazgeçtiğimi söylemiştim, ancak bu görüşümden yine döndüm ve iradesizde olsa zulmün yaratıcısı ve kaynağı olması hasebiyle yine zalim dedim yakın zaman önce Allah yaşlanır mı? Evet diyorum.
-
kursatotçuyu kendi söylemiş olduğu delille çürüteceğim
edi:"Keşkem olabilsen. Keza ben şu ayete kesinkes iman etmişim: Sana Kitabı indiren O'dur. O'ndan, Kitabın anası (temeli) olan bir kısım ayetler muhkem'dir; diğerleri ise müteşabihtir. Kalplerinde bir kayma olanlar, fitne çıkarmak ve olmadık yorumlarını yapmak için ondan müteşabih olanına uyarlar. Keşkem olabilsen. Keza ben şu ayete kesinkes iman etmişim: Ama sen ise halen inatçılığında ve cahilliğnde ısrar ediyorsun. İlimde derinleşenler ise: "Biz ona inandık, tümü Rabbimizin katındandır" derler. Temiz akıl sahiplerinden başkası öğüt alıp-düşünmez. (3/7) Ama sen ise halen inatçılığında ve cahilliğnde ısrar ediyorsun." cevap: bu ayette ki:"Oysa onların yorumunu sadece Allah bilir" ifadesi var ya, bu ayete iki mana verilmektedir, ikinci ve pek söylenmeyen mana şu: allah ve ilimde derinleşmiş olanlar onun yorumunu bilir" yani bilinebiliyomuş yaaaaaaaaaaaaaaaaa,
-
ateistlerekarşı dev delil
ya cisim olmayan şey nası görülecek bi anlatır mısın bila keyf (keyfiyetsiz) ifadesi kulanmaksızın
-
ateistlerekarşı dev delil
fudula cevap: allah kullarını saptırıyor böyle ifadeleri kuranda kullanmakla. nitekim diğer arkadaş allah yukarda diyor, zira böyle anlaşılan ayetler var kuranda. kuranın tamamına yakını böyle insanbiçimcidir zahiri alınamaz. bakın siz doğdunuz günden beri işitiyorsunuz "imtihan dünyası" diye, bu kuranda ayettir "mülk 2" ancak 10 yaşındaki çocuğa bile sorsan: önceden sonucu bilinen birşey için imtihan denir mi diye, o bile olmaz der çoğunlukla. ama bunca insan buna inanıyor, ayette var ya.. işte allah kullarını böyle açıkça saptırıyor. dediğimi kabul etmeyen ayvayı kökünden yutmuştur. başka türlü bir anlayışka kuran okursanız gittiniz gümbürtüye, içinden çıkamazsınız. bnuları diyom bi teşekkür bile yok ya.. *dedi: "ALLAH CISIM OLMADAN GORULEBILIR NASIL CISIM OLMADAN YUKARIDA ISE ARSINA ISTIVA ETMIS ISE." cevap: cisim olmayan bi şeye yukarda denir mi, ve ehli sünnete göre allah yukarda diyen kafirdir. bize göre yukarısı dünyanın diğer taraafında olan için aşağısı olmuyor mu? bu yukarısı kime göre yukarı acaba?
-
said nursinin hataları
dedi:Rüyetullah meselesi: Bizim bundan başka yaşam amacımız mı var? ne cennet ne cehennem..Allahın cemalini göremeyeceksem, cennette olmamın ne anlamı var..neden inkar ediyorsun ki.. cevap: cisim olmadığına inandığım için dedi: Musa (A.S.) “ Rabbim! Bana kendini göster de seni göreyim ” demiştir. Eğer Allah’ın görülmesi mümkün olmasaydı Musa’nın bu talebi, bilmeyişinin bir ifadesi olacaktı. Allah’ı bilmeyen ise O’nun elçiliğine layık olamaz. Zira Allah da Musa’yı bu talebinden men etmemiş ve onu ümitsizliğe düşürmemiştir. Bilakis ümit vererek “Eğer dağ yerinde durabilirse sen de beni görebilirsin ” buyurmuştur. Şayet Allah’ın görülmesi caiz olmasaydı, Musa’nın talebi, küfre varırdı. cevap: zaten küfür oldu ve allah onu uyarmadı yine sapıklıkta bıraktı. ( allah saptırıcıdır) dedi: Mâturidi’ye göre Allah’ın idrak edileceğini ( hacimli bir varlık gibi her cephesiyle algılanacağını) söyleyemeyiz. Çünkü Allah “Gözler O’nu idrak edemez” buyurmuş ve rü’yeti değil, idraki nefyetmek suretiyle zatını övmüştür. Mâturidi’ye göre rü’yetullah konusunda aslolan şudur: Nasta geldiği kadarıyla rü’yeti benimsemek, yaratılmışlık manalarının her birini nefyetmek ve yorum cihetine gitmemek. cevap: şunu bil ki senin imamının dedikleri çok değiştirildi onun mezhebinde ama ehli sünnete göre açıkaç şuna inandıklarını söylerler eşarilik ve maturidilik: "allahı ahirette müminler baş gözleriyle göreceklerdir" bu ise allaha cisim demeye varır zira ancak cisim olan görülebilir. not: ayetlerle ilgili yorumlara mutezile karşılık vermiştir. ancak musa peygamber olayında onlar benim dediğimi demedi, ehli sünnet onları bu soruyla sıkıştırdı, onlar da çok zorluk çektiler. dedi:""ehli sünnete göre ALLAHIN iradesinin dışında hiçbir şey olmaz." onların burada bahsettkleri irade şudur benim anladığım:İnsanda belli bir özgür irade vardır.Zaten bunu inkar etmek saçma olur çünkü madem herşeyi bize ALLAH yaptırıyor neden cehennem var oyun mu bu?Tabiki hayır.Burdaki irade ALLAH'ın herşeyi bilmesi ve izin verme seçimidir..O istemeden birşey olmaz dedikleri: eğer küfretmemi istemiyorsa bunu engelleyebilir,engellememesi o'nun küfretmemi istediğini değil bir bildği olduğunu ve buyüzden izin verdiğini gösterir.sahabelerin salihlerin"Allah'ın iradesinin dışında bişey olmaz"dedklerinde bunu kastetmediklerinden ne kadar eminsin" cevap: adımdan daha eminim
-
said nursinin hataları
dedi:"nerden merak sardınız teolojiye??" cevap: uzun hikaye ama şunu diyeyim ben 10 yıldır dini ilimlerin içindeyim önce temelden başladım kimseden ders almadım hep kendim okudum temelden fıkıh hadis tefsir gibi 3- 4 yıl böyle devam etti, ancak kader konusu hep ilgimi çeken bir konuydu lakin kitapları okumaya başlayınca içime kasvet çöktü zira çoğunlukla özgür irade savunuluyordu ben ise insanlar hayır şer allahtandır dediklerine bakıp çoğunun cebrci olduğunu zannediyordum sonra kitapları okuyunca dedim ki bunlar alim vardır bir bildikleri deyip gönülsüzde olsa onlara tabi oldum. neden gönülsüzdüm? birincisi, kader hadislerine baktığımda cebr itikadı savunuluyordu ama kitapların çoğu cebr sapıklık diyordu arada kaldım çıldıracak gibiydim ama ne var ki ilim olarak kudretim yoktu ve kitaplarda dönen dolaplara yanıt veremiyordum ve bu bunalımlı dönem 4 yıl civarı sürdü 20 yaşında başladım bu ilimlere sonra 24 yaşlarında artık kitaplarda ki kader anlatımlarını ezberlemiş hale geldim. yani özgür iradeyi nasıl savunduklarını gibi. işte o aralar elime razi adlı şahsın tefsiri kebir diya meşhur olan tefsiri elime geçti ve şok oldum zira bu tefsirle baştan başa insanın özgür iradesi olmadığı anlatılıyordu. 4 yılda 18 cildini ciddiyetle okudum, ondan çok şey öğrendim. ancak bir sorun vardı razi 1200 lü yıllarda yaşamıştı gazaliden 100 yıl sonra ve cebri anlatıyordu ama mutezileyi rakip olarak alıyor onlara yanıt veriyordu. yani günümüzdeki maturidilik düşüncesinin verdiği izahlara pekyanıt yoktu. bu aralar elime bir kitap daha geçti ve şok geçirdim, kitabın adı kaza ve kader yazarı muhammed ihsan oğuz idi ancak bu kitabın şöyle bir farkı vardı adam açıkça maturidiliğin kader konusunda aslında mutezile gibi olduğunu ima ediyordu şaşırdım ve bu konuların derinine inmem gerektiği anladım ve kelam kitaplarına başladım bu sefer bir kez daha şok oldum maturidi mezhebine göre yani hür iradeyi savunanlara göre cüzi iradeyi allah yaratmaz diyorlardı cüzi irade ise birşeyi yapma isteğiydi, yani bir anlamda düşüncemizdi, ben afalladım, dedim ki herşeyi allah yaratmıyormuydu? bir de baktım ki eşari mezhebi cüzi iradeyi allah yaratır diyordu. dedim ki zaten bu da ehli sünnet geçeyim buna, geçtim eşariliğe ama o zamanlar eşariliğin cebirci olduğunuda bilmiyordum yani böyle gitti, sonra çok inceliklere vakıf oldum. sonra allahın görülmesini inkar ettim ve eşarilikten çıktım sonra 10 ay kadar önce (2005 te) sıfatlar konusuyla ilgilenmeye başladım irade konusu çok önemliydi yıllardır içimde bir yaraydı yani allahın iradesi ve ilmini bir türlü uzlaştıramıyordum. kitaplardaki zayıflıkları görüyordum ama yanıt bulamıyordum o yanıtı da 10 ay önce buldum ve iardesini inkar etim ama bu konu kaderden daha derindi sonra bence en derin konu olan alemin ezeliliği meselesini anlamak için tehafüt kitaplarının bu bölümünü 6 ay inceledim. ve alemin ezeli olması gerektiğini anladım ama bir ara bir yerde tıkandım ve bu yüzden allahın varlığının başlangıcını bile savunmak durumunda kaldım 3 ay boyunca, sonra bunu aştım ama bu da zor oldu yani zor ama size cebri bile kabul ettiremiyorum ama şunu diyeyim kader konusunda yani özgür irademiz olmadığını anlamak aslında çok basittir. sıfatlar ve alemin ezeliliği konuları derindir. yani bu kader konusunu 10 000 den fazla insanla tartıştım samsunda üniversite hocaları, tanınmış kişiler, çok kişiyle konuştum tek yaptıkları kaçmaktan başka olmadı. benle tartışamaz onlar, saniyede kaçarlar bu budur çareleri yok, onalrı ve sizi sizden iyi tanırım ben bu konuda ama bana güvenmiyorsunuz. kader konusuna kitap yazan iki yazarla görüştüm geçende ismil mutlu ile tartıştım ayak üstü, nurcu kendisi iki dakika sonra konuşmayalım dedi, isa doğan vardı ilahiyatta kelamcı 2 yıl önce gittim tartıştık ve yanıt veremedi, gittiğimde benden bir şeyler öğren demişti yarım saat sonra senin yardıma ihtiyacın yok dedi. örnek vereyim: isa doğan kader konusunda kitap çevirmişti, Mustafa sabri’nin o kitapta özgür irademiz yok deniyordu. fakat isa doğana gittiğimde özgür iradeyi savunuyordu. Bu kitabı neden çevirdiniz öyleyse dedim, “öyle yaptık işte” dedi. yani çok sahtekarlıklar dönüyor bu konuda ve üzüldüğüm konu şu ki: taassup var millette, birinin arkasına takılıp gidiyorlar, incelemiyorlar, bu adam acaba hatalımı demiyorlar. bunu göstermek için 3 yıl uğraştım nursinin kitaplarını inceledim, size bunları göstermek için şu an sanmunda bu konuyu benle kimse konuşmuyor tartışmıyor, ben hocaların odasına girsem sanki orada yokum, kalkıp gidiyorlar işim var diyoralar, yani sanki oraya gelmedim . bilmiyorum bir de şu var aslında, intikam duygusu, çünkü ben bu acıları çektim, bu sahtekarlıklardan ötürü, yıllarım böyle geçti ve bunların iç yüzünü öğrendim, sizmisiniz bana bunu yapan diye ne var ne yok ortaya döküyorum yaptıklarını, bu da bir yönü galiba olayın
-
said nursinin hataları
dedi: sana soruyorum bu miktar neye göre belirlenmiş Kürşat???? bu (kadr) miktar kudret taktir mukadderat taktirin belirleyicisi olan allah bir ölcü belirlemiştir ve bu ölcünün sınırlarınıda belirlemiştir aksi halde kuran da gecen (mukaddaret kadr miktar kudret taktir) kelimelerinin anlamsız bir kelime boş yere kullanıldığını savunmak zorundasın he ne diyorsun allah birşeyi taktir etmişşe birşeyi taktir etmeyede bilir değilmi mübah kılmış olduğu ölcüleri (taktir) etmiştir _cevap: aslında allah hiçbir şeyi takdir etmedi. çünkü takdir etmek ölçmek, biçmek demektir. yani irade gerektirir, ama ezeli ilim de buna yer bırakmaz, kurandaki bu ifadeler de antropomoforfik2tir (insan biçimcidir) yukardaki yazıdan bir örnek vereyim, şahıs diyor ki: "allah birşeyi taktir etmişşe birşeyi taktir etmeyede bilir değilmi " dikkat ediniz allahın hür iradesi olduğunu anlatmak için ne diyor: allah birşeyi takdir ettiyse bunu etmeyebilirdi ya da başka bir şeyi takdir edebilirdi diyor değil mi. işte hata şuradadır: böyle birşey olamaz çünkü ezeli limde hangi olayın gerçekleşeceği başlangıçsız olarak ve değişmez bir şekilde bellidir. ve olayarl bu ilme muhalif olarak gerçekleşemez. bu yönüyle takdire ve iradeye, seçime yer kalmaz.
-
insanın özgür iradesi yoktur
dedi:"Allah'ın dilemesinden kastın yaptığımız şeyleri Allah istediği için mi yapıyoruz?Sanırım bunu merak ediyorsun.Tabiki Allah kendisine küfredilmesini istemez;dilemez.Evet burda O'nun istemediği birşeyi yapıyoruz." cevap: ehli sünnete göre allahın iradesinin dşında hiçbir şey olmaz. sen ehli sünnet değil misin mutezile mezhebine göre allahın iradesinin dışında şeyler olur. seni hangi safatasın?
-
ateistlerekarşı dev delil
dedi:"Peki ben burada yüce Allah'a kötü söz söylemiş olsaydım diyecektin ki neden Allah bunu engellemiyor,bizim kötü şeyler yapmamızı mı istiyor?Hayır" cevap:allahın isteğinin dışında olay mı oluyo yani
-
ateistlerekarşı dev delil
"Allaha sövme" düşüncesini Allah bende yarattığı için mi ben bunu düşündüm? ya da bu düşünceyi ben mi yoksa şeytan mı yarattı? yoksa kendi kendine mi meydana geldi bu düşünce? Allah zorla günah işletiyor gördün mü
-
ateistlerekarşı dev delil
dedi: Allah için önce sonra yok bak öteki dünyada olacak şeyler insanların konuşmaları Kur'an da geçiyor, peki bunlar sonradan olacak (yaratılacak) şeyler değil mi? ama Allah indinde bunlar gerçekleşmiş vaziyette cevap: gerçekleşmiş değil, olmadan önce biliyor. yani öncelik ve sonralık allah için de geçerlidir. mesela allah şu an için yani şu an yazı yazmakta olduğum durumda, kıyametin kopmadığını bilmiyormu? biliyor dersen ve koptuğunda, koptuğunu biliyor mu biliyor. dersen bak demek ki bu farklılık allah içinde söz konusuymuş demek ki? allah şu anda kıyamet koptu diye bilmesi yanlış olur. çünkü kopmadı. bundan sonra ne kadar süre sonra kopacağını da şimdiden bilir.
-
ateistlerekarşı dev delil
dedi: ..buradan şu çıkar maddeyle beraber zaman da yaratılmıştır.. cevap: peki sonradan mı yaratıldı madde ile beraber zaman da?
-
ateistlerekarşı dev delil
bak işkence videosunu izledin mi? oradaki vahşet mi, zulüm mü söle? evet dersen şimdi cevap ver: bu olay allahın iradesiyle mi oldu yoksa iradesinin dışında mı oldu? eğer iradesiyle oldu dersen, kul allahın irade ettiği bir fiili yapmamaya kadir oalbilir mi olamaz mı? dersen ki "olamaz", kul engellemeye kadir olamadığı bir fiili işledi demiş olursun, yani ona bunu allah yaptırdı demiş olursun, peki sen bu fiile zulüm diyorsun da, bu zulüm fiilini irade edene "allah" neden zalim demiyorsun? bunu bir anlatır mısın acaba?
-
said nursinin hataları
dedi: nasıl bir tanrı? 1- yaratıcı değil cevap:yani yapıcı diyelim dedi: 2- İradesi yok cevap: şaşıryorsunuz ama bunu yüzyıllardır felsefede çok kişi bulmuştu, ibn sina gibi, ve batıda da bunu anlayanlar az da olsa vardı. ben de aldandım bu konuda ama bulur bulmaz sizle paylaştım. dedi: 3- Fiileri yok cevap: var, olan olaylar onun fiilidir (yaptıklarıdır) dedi: 4- Zalim cevap: ya zulümleri allah yapmıyo mu, yaratmıyor mu? hayır şer allahtan değil mi? ve siz allahın dilmesinin dışında bir şey olmaz demiyonuz mu? "evet öle" dersen, peki bu zulümler "şey" değil mi? dedi: 5- hem fiiler ondan zorunlu olarak sadır oluyo hem de zalim!!! cevap: evet dedi: 6- Aciz cevap: öle bişe demedim dedi: 7-İlmi var, bu ilmi insanları fiilerinde zorunlu kılıyor, cevap: öle dedi: tanrı ilmi sayesinde zalim! cevap: evet dedi: tanrının ilmi sadece zalim olmasına yarıyor. cevap: sadece zalim olmasına değil iyiliklerde allahtan zorunlu olarak gelir dedi: 8- alem ezeli. ezelde yaratılmamış, tanrıdan sudur etmiş. cevap: sudur etme ifadesi aslında mecazdır. zira sudur etme ifadesinden normalde şu anlaşılır: çıkma, taşma. ancak bu çıkmanın hep bir başlangıcı olduğunu görürüz. ancak bu çıkmada başlangıç yok başlangıçsızlık var. mecaz aslında bu tabir de. dedi: tanrının sıfatlarını inkar ettiğin söylüyorsun.. cevap: evet dedi: Sıfatları olmayan bir tanrı, böyle bir tanrı mı? cevap: anlattım dedi: tanrının kudreti=onun ilmi değil cevap: değil doğru, o bakımdan kudeti yok dedik dedi: ya da başka sıfatları onun ilmiyle açıklanamaz. cevap: Onun ilmi ezeli olduğu için fiili ve etkin bir ilimdir. Onun bildiği olayların olması zorunlu olamaması imkansızdır, bu bakımdan zorunlu kılan bir ilimdir. dedi: alemi tanrının dışında her şey olarak tarif ediyorsun, aynı zamanda suduru savunuyorsun..en azından sudur eden varlık sudur ettiği varlığın özelliklerini almıştır. cevap: neden almış olsun? "ilmi böyledir" deriz çıkarız işin içinden. dedi: yani alem tanrının doğasından çıktığı için hem ezeli hem sonsuzdur. hatta alem bu anlayışa göre zorunlu olmuş oluyor, zira alem tanrının tabiatından zorunlu olarak çıkmıştır, bunu tersi imkansızdır, çıkmak zorundaydı, zira iradesi yok tanrının..o zaman alem kadim ve zorunlu oluyor cevap: baya anlamışsın işte. dedi: Bu iki nitelik bizim sadece tanrıya atfettiğimiz nitelikler.. cevap: o senin görüşün biz böle düşünüyoruz dedi: O zaman senin alemi tanrının dışındaki her şey olarak tanımlaman yanlıış, tanrı=alem demelisin.. cevap: alemin tanımı budur: "allah dışında herşey" dedi: Zamansal açıdan fark yok, ontolojik açıdan farklı desen de, sudur eden bir varlık, sudur ettiğinin doğasına sahiptir..sudur eden ve edilen arasında öncelik-sonralık da olmadığına göre?? cevap: neden sudur ettiğinin doğasına sahip olsun? ilmi böleymiş deriz olay biter
-
cuma namazı kılmayın "genelde"
dedi:"YARATMAKLA YAPMAK BIRMI????" cevap: kulun fiillerini allah yaratmıyormu evet dersen kul allahın yarattığı bir fiili yapmamaya kadir olabilir mi? hayır dersen kul bu zulüm fiillerini mecbur yaptı demektir. bu fiilleri kul yapıyor ise de allah zoral yaptırıyor bu yönüyle bu birinci vecih. ikinci vecih insanları kör eden, sakat bırakan kötürüm eden başlarına türlü belaları getiren allah değil mi söyleyin eğer evet allah yapıyor bunları hayır ve şer allahtandır derseniz söyleyin bakalım, bu zulüm değil de nedir acaba? ben namaz kılan biriyim ama neden mi böyle söylüyorum. cevep vereyim: allaha zalim demessem rezil olurum da ondan. kötülükleri yapan allah demessem ben alalhı inkar etmiş olurum. kadere inanmamış olurum. bunu anlayın, zaten ateistlerin genelde kullandığı yol budur, kötülük problemini kullanırlar. ya derler allah eğer varsa bu kötülükler neden var yoksa o zalim mi? derler, insanların çoğu, yok o zalim değil der, ateist ise keyifle eeeeeeeeeeeeeeeeeee der. diğeri susar. bunu biliyorum bu bakımdan ateistlere koz vermemek için allaha zalim diyorum hadi bakalım yorumunuz nedir?
-
ateistlerekarşı dev delil
zamanı sonradan yarattı diyonda şuna yanıt vermiyon: neyden sonra yarattı?
-
cuma namazı kılmayın "genelde"
ecel ileri geri gidiyomu ki
-
cuma namazı kılmayın "genelde"
Çocukları depremde öldüren kim? Demek ki kötülükte ondan geliyo öyle mi?
-
cuma namazı kılmayın "genelde"
ya sen hür iradem var demiyonmu
-
cuma namazı kılmayın "genelde"
bak ikiside yanlışsa doğrusu ne peki?