-
İçerik Sayısı
5.840 -
Katılım
-
Son Ziyaret
-
Lider Olduğu Günler
7
İçerik Tipi
Profil
Forumlar
Bloglar
Fotoğraf Galeresi
- Fotoğraflar
- Fotoğraf Yorumları
- Fotoğraf İncelemeleri
- Fotoğraf Albümleri
- Albüm Yorumları
- Albüm İncelemeleri
Etkinlik Takvimi
Güncel Videolar
ERBAY tarafından postalanan herşey
-
:lol: en iyisi ben kendimi sizin ellerinize bırakıyım imagemaker hanım takılın kafanıza göre...
-
yav ediz hun'da hep aldatılıyodu yada başına gelmeyen kalmıyodu bizden pek farkı yok yane ondan şeyettim... cilt bakımı, manikür, pedikür, kaş aldırma gibi faaliyetler yaptırıp sonra kendini değişik hissedenlerde var başka türlü kasırga olunamıyomu
-
ahucum bu cilt bakımı bizi bozmasın... çok hırsız polis oynadım ama hiç izlemedim hem ben öle aksağa benzemek neyin istemiyom ben nuri alço olmak istiyom... bu kirazlara böyle olmak lazım iyilikten anlamıyolar adamda karizma var tip var röpdöşambır var, var oğlu var bölece kiraz camiasını uyutup elime geçiriciiim...
-
bir kara kaşın bir kara gözün değer dünyaaa malınaaa...
-
reçeteni harfiyen uyguliycim ahucum şarkıda tam bana göreymiş
-
en iyisi tek seferde bir sepet bol tuzlu erik yiyip kendimi intihar ediciiiim... gittiğim yerdede hiç erik yoktu yahu dedim bi tane bile yokmu yok dediler buranın kirazı meşhurdur bi baktım ki hakketen bakmaya kıyamıyacak kirazlar var... bi anda aklıma geldi dünyada başka meyvelerinde olduğu ahucum yine yaz yağmuru gibi ferahlattın içimi sende olmasan erik sendromundan kurtulamıcaktım... sağol varol...
-
YİRMİNCİ MEKTUP Nerdesin? Günler var ki beni aramadın,yazmadın.Senden gelecek bir mektubu bekledim boşuna.Önceleri içim umutla dolu,postacının kapımı çalmasını bekledim.Satırlarınla aydınlanmasını bekledim bu karanlığın.Saatler saatleri günler günleri kovaladı.Gitgide büyüdü verdiğin yalnızlık,yüreğim kahırla doldu.Ümit etmenin mutlu heyecanları,yerini tarifsiz bir hüzne bıraktı.Kocaman,kalabalık bir şehirde yapayalnız kaldım işte... Nerdesin? Beni unuttun diyemiyeceğim,unutmadığını biliyorum.Ama düşün ki benden uzaklaştığın her kilometre,sana olan sevgimi bir kat daha artırdı.Senden başka bir şey düşünmez oldum.Geri döndüğün zaman,eminim şaşıracaksın.Böylesime mesafelerle büyüyen,zamanla derinleşen bir aşkın karşısında olmak kim bilir ne kadar değiştirecek seni... Yüzünde pembelerin en güzeli,gözlerinde ışıkların en parlağı ile sevilmenin çok çok sevilmenin hazzını yudum yudum içeceksin.Sevilen bir kadının mutluluğunu seyredeceğim sende.Sevdiğim kadının ölümsüzlüğünü yaşayacağım... Nerdesin? Dün evinin önünden geçtim.Perdelerin kapalıydı,dolu doluydu gözleri pencerelerin.Kapın sanki bir daha hiç açılmayacak gibi kapanmıştı sokağın yüzüne.Kim bilir odalar,eşyalar ne haldeydi sensiz? Her dakika ayaklarının güzelliğiyle mest olan halılar ne yapıyordu şimdi? Ya kokuna ve sıcaklığına alışmış yatağın ne haldeydi kim bilir? Baktım sen yoktun,duvarlar kararmıştı.Sokağından yaşayan bir ölü gibi geçtim ve bir hüzün anıtı halinde bıraktım evini. Nerdesin? Meğer ne doldurulmaz bir derinlikmiş yokluğun.Kaderde bu sensizlikte varmış.Her insanın yüzünde sana benzeyen bir şey aramakta varmış.Sesini duymak varmış şarkılarda,bütün kitaplarda seni okumak varmış.Meğer ne dayanılmaz bir şeymiş yokluğun.Kağıtlara seni yazmak varmış,renk renk düşünmek varmış seni,çiçek çiçek koklamak varmış.Artık hiç yazmasan da olur hiç gelmesen de...Meğer ne türlü bir ölümmüş yokluğun... Bir daha nerdesin demeyeceğim.Bendesin artık.Dudaklarımın değdiği kadehlerdesin.Serin yağmurlar getiren bulutlardasın.Kah denizlerdesin,kah rüzgarlardasın.Uzaktasın,ama yine bu şehirdesin. Gittiğine inanmıyorum.Gel demeyeceğim... Ümit Yaşar OĞUZCAN ahucum dağ havası yaramadı bana daha bi efkarlandım... tanıdığın psikolog varmı beni kurtaracak...
-
Hocasının bitanecik çekirgesi naptın sınavda bakiim sen... eğer yine kazanamazsan doooğru duşakabin montojlamaya öle evde oturup dedikodu yapmak yok...
-
Kınamayın dostlar Allah aşkına Yalvardım yakardım dönmüyor geri Çaresiz kalmışım çıldıracağım Ağladım sızladım dönmüyor geri dönmüyor geri İşte dostlar budur halim Görmedim ben böyle zalim Bilsem onu severmiydim Dönmüyor dönmüyor dönmüyor geri Kolundan tutupta getiremem ki Kendimi zorla sevdiremem ki Silahı çekipte öldüremem ki Dizine kapandım dönmüyor geri İşte dostlar budur halim Görmedim ben böyle zalim Bilsem onu severmiydim Dönmüyor dönmüyor dönmüyor geri Aldı gitti beni benden Vurdu beni yüreğimden Anlamıyor hiç sevgimden Dönmüyor dönmüyor dönmüyor...............
-
kendime kendime kendime kendime kendime kendime kendime kendime kendime kendime kızdım....
-
bende şunu anladım ki birini seviyosan hiç vakit kaybetmeden gidip kendin söliceksin yoksa anca hayal kurarsın....
-
İSTEMEK,İSTİYORUM DEMEK DEĞİL HAREKETE GEÇMEKTİR...
-
yazıcak söz bulamadım :crying:
-
zuma on the floor
ERBAY şurada cevap verdi: zuma başlık Ben Geldim - Buradan Başlayabilirsiniz - Birbirimizi Tanıyalım
hoşgeldin... -
BU GECE SENİNLE DERTLEŞECEĞİM...
ERBAY şurada cevap verdi: AynRand başlık Aşk - Sevgi - Mutluluk - Güzellik
Desem ki... Desem ki vakitlerden bir Nisan akşamıdır, Rüzgarların en ferahlatıcısı senden esiyor, Sende seyrediyorum denizlerin en mavisini, Ormanların en kuytusunu sende gezmekteyim, Senden kopardım çiçeklerin en solmazını, Toprakların en bereketlisini sende sürdüm, Sende tattım yemişlerin cümlesini. Desem ki sen benim için, Hava kadar lazım, Ekmek kadar mübarek, Su gibi aziz bir şeysin; Nimettensin, nimettensin! Desem ki... İnan bana sevgilim inan, Evimdeki şenliksin, bahçemde bahar; Ve soframda en eski şarap. Ben sende yaşıyorum, Sen bende hüküm sürmektesin. Bırak ben söyleyeyim güzelliğini, Rüzgarlarla, nehirlerle, kuşlarla beraber. Günlerden sonra bir gün, Şayet sesimi farkedemezsen, Rüzgarların, nehirlerin, kuşların sesinden, Bil ki ölmüşüm. Fakat yine üzülme, müsterih ol; Kabirde böceklere ezberletirim güzelleğini, Ve neden sonra Tekrar duyduğun gün sesimi gökkubbede, Hatırla ki mahşer günüdür Ortalığa düşmüşüm seni arıyorum. Cahit Sıtkı Tarancı -
bi tane daha var....barajı aşamadık ALLAH belanızı versin...
-
ŞŞŞŞŞŞ BAK Bİİİİ
ERBAY şurada cevap verdi: made in turkey! başlık Ben Geldim - Buradan Başlayabilirsiniz - Birbirimizi Tanıyalım
bu başlık yıllandıkça değer kazanıyo şarap gibi...- 1.141 cevap
-
- Birbirimizi Tanıyalım
- Üyelerimiz Hakkında Herşey
-
(ve 2 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler:
-
sanki sana koymadık kalp smileyi al işte :wub: o benim dert ortagım sağ kolum ahududum
-
tamam arkamı dönüyom hadi bakiiim söle...
-
İSTEMEK,İSTİYORUM DEMEK DEĞİL HAREKETE GEÇMEKTİR...
-
geçiyodum bi uğriyim dedim... siz devam edin bana bakmayın...
-
dert ortağıma benden hediye... Bir Hasret Mektubu Bilirim ki aşkın bahçesinden bir gül koklayan, şeyda bülbül olurmuş. Bilirim ki aşkın pınarından bir damla içen, ömrünce sarhoş gezermiş. Bilirim ki kavuşmak olmasa sevdalılar, ağlayı ağlayı kör olurmuş. Biliyor musun, iki gözüm; bugün ayın kaçı? Hangi mevsimdeyiz? Bahar mı, kış mı, sonbahar mı, yaz mı; inan farkında değilim. Sıla ne yana düşer, gurbet ne yanda? Nerdeyim, nasılım? Bilmiyorum. Derdim, kederim ne ? Biliyor musun yanıtını?... Neşemi, sevimcimi, yaşama gücümü yitirdim. O coşkulu, mutlu, umutlu günlerimi ne de çok özlüyorum. Öylesine bir özlem ki bu; ne sen sor, ne ben söyleyeyim. Sevdiklerim, özlediklerim ve bana dost olanların her biri başka bir yerde; hiç birine kavuşamıyorum. Dalları fırtınada kopmuş bir ağaç gibiyiz iki gözüm. Her dalımız bir sınır boyunda, her yaprağımız bir ülkeye savrulmuş. Bir yanımız vizeli, bir yanımız kaçak. Çocukluğumu, ilk gençliğimi, geçmişimi, memleketimi velhasıl eskiye ait herşeyimi nasıl özlüyorum biliyor musun? Özümü özlüyorum, özümü.....Kendim olabilmeyi, sözümde durmak için verdiğim çabayı, kendime dürüst olmak için kendimle olan mücadelemi, özümle barışık yaşamayı özlüyorum. En iyi sen bilirsin, bir huyumu terk etmek için sarf ettiğim gayreti. Doğaya, insanlara, hayvanlara, çocuklara olan sevgimi, tutkumu ve yüreğimdeki ateşi, dimağımdaki tadı da en iyi sen bilirsin. Zaman geçiyor, hayat geçiyor, ömrümde akşam çanları çalmaya başladı bile. İnsanın mutlulukları, heyecanları, hayatı, yaşadıkları geride kalıyor iki gözüm. Bizim gibileri yıllar geçtikçe daha bir duygusallaşıyor. Toplumların gittikçe bencilleştiği, duyarsızlaştığı dünyamızda olup bitenler beni hüzünlendiriyor. Acaba bu durumun bilincinde ve farkında olan çevremizde kaç insan var ? Binbir düşünce üşüşüyor beynime. Anılarla, özlemlerle boğuşmak beni yıpratıyor. İç acısıyla dolu, yaralı, bin yerinden vurgun yemiş bir gönülle acılara karşı umarsız olmaya çalışıyorum ama olmuyor. Belki bir gün son bulacak ufuklarda solar hüznümüz. Hala bir şeyler bekleyerek bulutsu bir sise gömülüyor her şey. Şimdi ise, gülmek-ağlamak arası monoton bir hayatın girdabında kaldım. Üzerime ölü toprağı serpilmiş gibi. Silkinip çıkamıyorum. Gün ışığına, suya hasret bitkiler gibi tatsız ve tuzsuzum. İşte şimdi böyle bir insan oldum iki gözüm. Gayesiz ve huysuz . Evden sokağa her çıkışımda, penceremden dışarı her bakışımda, karabasan gibi çöken sis ve karanlık dokunuyor bana. Oysa ışık umut, umutsa hayat demektir. Ben mi o ışığı yitirdim, yoksa o ışık mı beni; bilmiyorum. Nedense hep geçmişe bir özlem duygusu büyüyor içimde... İşte böyle iki gözüm. Hangi gündeyiz? Bugün ayın kaçı? Hangi mevsimdeyiz ? Bilmiyorum. Bilsem de, benim için artık hiç bir önemi yok.......... Uzun yıllar önce sevdamı yüreğime yükleyip geldiğim bu yabancı ülkede, koynunda volkanları taşıyan bir dağ gibi sustum. Suskunluğumu delicesine haykırmak isterken, içime ağuları akıttım ve öylece sustum. Kara bir diken gibi yuttum ve içime yığılıp öğlece kalakaldım. İçimdeki yangını, yüreğimdeki yarayı, gözlerimdeki damlayı sorma. Hasretlere dayayıp başımı, hüzünle geçip giden günlere, gecelere döndüm sırtımı iki gözüm. Yorgun, yetim ve yaralı. Gönlümün duvarına kocaman bir sevda resmi çizdim, bir de ateş yaktım ocağıma dağ gibi.Ki, okyanuslar söndüremez. İnsanlar, var olalı beri kabullenmiş sevdayı. Herkes kendi sevdasının Mecnunu; kendi hasretinin delisi olmuş. Kendi hikayesini, kendi sevdasını en büyük sanmış ve saymış; büyütmüş yüreğinde dağ dağ. Sabır sabır beyninin gergefine işlemiş. Benim sevdam da benim için dünyanın en büyük, en kutsal sevdası.... Ben ki, sevdanın çöllerinde ayrılıkların en büyük hasretini çektim Leyla ‘mın. Ferhat oldum dağları deldim. Kerem oldum yaktım kendimi. Pir Sultan oldum asıldım, Nesimi oldum yüzüldüm. Kavuşmak için gönlümü yollara düşürdüm. Horlandım, ezildim, hakaretlere, işkencelere maruz kaldım. Yüreğimdeki yangını, gözlerimdeki hicranı sorma iki gözüm. Acılarımı kimsesizliğime yükleyip, uzayıp giden yollara düştüm. Yorgun, yetim ve yaralı. Aşık oldum, yaktım kendimi. İçimde bin yangınla çıktım yola. Sevgilime şiirler yazmak, şarkılar bestelemek, türküler yakmak en büyük ibadetimdi. Kavuşmak ise en inanılmaz hayalim. Bilirim ki aşkın bahçesinden bir gül koklayan, şeyda bülbül olurmuş. Bilirim ki aşkın pınarından bir damla içen, ömrünce sarhoş gezermiş. Bilirim ki kavuşmak olmasa sevdalılar, ağlayı ağlayı kör olurmuş. Aşk olmasa iki gözüm, içimde biriktirdiğim bu yangın olmasa, dolmasa iliklerime aşkın hasreti, bu yangın yüreğimi sarmasa, avuçlarımı yakmasa bu ateş, akar mı damarlarımdaki kan! Bir gün kavuşmak hayali olmasa, nasıl dayanılır bu yaşama, bu kimsesizliğe, bu gurbete, bu hasrete iki gözüm, nasıl? sorma ben kimim, adım ne, nereden geldim kim açtı bu kahrolası çukuru yüreğimde kimi sevdim, kime özlemim kaç yıl sevda doldu iliklerime kaç yıl eksildim. tut ki, bir pınarım suyu kesik akamadım nazlı nehirlere tut ki susturulmuş binlerce türkü bastırılmış binlerce acıyım baştanbaşa aşk ve ateş tut ki, incinmiş bir gülüşüm gecikmiş bir düş bir ateşin çemberinde yarım kalmış sevinçler kanayan tut ki, kar altında sevincim bütün mevsimlere küsmüşüm kanadı kırık bir serçeyim tut ki dağlarda koparılmış kınalı bir çiçek ateşin zulmünü gördüm suyun ihanetini baştanbaşa aşk baştanbaşa hasret susturulmuş milyonlarca türküyüm bir sarı çiçek bir sarmaşık belki çözer dilini yüreğimin ihanetlerin kilitlediği............