Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Kuranda kötü bir uygulama yok diyenler


katakuta

Önerilen İletiler

çözüm bu kız gariban kalmıştır hz muhammet gariban babasıdır onun gibi bir müslümanda elbet çıkar karşısına 2. veya 3. eşi olarak ona ömür boyu bakar. e artık oda unutsun eski kocasını şeriat kanunlarına göre unutması lazım unutamazsa kalbini *******.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • Cevaplar 102
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Sallamayın ..

Ateistlerin malum hitap tarzları.. doğaldır...

ömür boyu sürmesi esasmış.Hani delili.

 

İslamda nikah konusunda bilginiz eksik.. İslamda Mut`a nikahı ve muvakkat nikâh bâtıl bir nikahtır.Geçersizdir.

 

Hayır kadının tercih hakkı filan yok. Kadın bekar kalmak istemiyor,başka bir erkeğide istemiyor,kocasını seviyor, kocası boşboğaz 3 kere boşamış. Çözüm ne ?

Demek ki ha­nımlarımıza iyi sahip olacağız,eşimize karşı boş boş konuşmayacağız,kolay kolay boşama yoluna gitmeyeceğiz ve Allah'ın onları bize bir emanet olarak verdiğini kabul ederek, dünya­nın en değerli şeyi olarak kabul edeceğiz. İslam Hukukuna göre kadının bırakınız kendisini, zülfünün bir tek teli terazinin kefesine konsa, öbür kefesine de dünyanın bütün altını, gümüşü, doları, petrolü konulsa kadı­nın bir tek zülfünün teli daha ağır basar..... İşte biz Müslümanlar bunu ci­hana duyurabilsek, şu kadın hakları diyen kadınlara duyurabilsek sadece yeminle söylüyorum ki birçoğu İslam'a iltica edecekler, fıtratlarına döne­ceklerdir

İslam erkeğin hanımına karşı güzel konuşmasını ister ve yönlendirir erkeğin ağzından karısını incitecek kelimeleri dahi kaldırmıştır....eşini incitecek o kelimeyi dahi ağzına almasını yasaklamıştır.Eşine değer vermez ona güzel kelimeler kullanmazda kırıcı kelimeleri alışkanlık ederse...

 

Bilinçli müslüman aileler incelendiğinde boşanma oranlarının yok denecek kadar düşük olduğu görülür. Öfkeyle kalkan zararla oturur...İslam eşine karşı kırıcı olmayı yasaklar ve bilinçli müslüman erkekte bu kelimeleri kullanmaz.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ateistlerin malum hitap tarzları.. doğaldır...

İslamda nikah konusunda bilginiz eksik.. İslamda Mut`a nikahı ve muvakkat nikâh bâtıl bir nikahtır.Geçersizdir.

 

 

Demek ki ha­nımlarımıza iyi sahip olacağız,eşimize karşı boş boş konuşmayacağız,kolay kolay boşama yoluna gitmeyeceğiz ve Allah'ın onları bize bir emanet olarak verdiğini kabul ederek, dünya­nın en değerli şeyi olarak kabul edeceğiz. İslam Hukukuna göre kadının bırakınız kendisini, zülfünün bir tek teli terazinin kefesine konsa, öbür kefesine de dünyanın bütün altını, gümüşü, doları, petrolü konulsa kadı­nın bir tek zülfünün teli daha ağır basar..... İşte biz Müslümanlar bunu ci­hana duyurabilsek, şu kadın hakları diyen kadınlara duyurabilsek sadece yeminle söylüyorum ki birçoğu İslam'a iltica edecekler, fıtratlarına döne­ceklerdir

İslam erkeğin hanımına karşı güzel konuşmasını ister ve yönlendirir erkeğin ağzından karısını incitecek kelimeleri dahi kaldırmıştır....eşini incitecek o kelimeyi dahi ağzına almasını yasaklamıştır.Eşine değer vermez ona güzel kelimeler kullanmazda kırıcı kelimeleri alışkanlık ederse...

 

Bilinçli müslüman aileler incelendiğinde boşanma oranlarının yok denecek kadar düşük olduğu görülür. Öfkeyle kalkan zararla oturur...İslam eşine karşı kırıcı olmayı yasaklar ve bilinçli müslüman erkekte bu kelimeleri kullanmaz.

 

İslamda nikah konusunda bilginiz eksik.. İslamda Mut`a nikahı ve muvakkat nikâh bâtıl bir nikahtır.Geçersizdir.

 

Yanlış,islamın sünni versiyonuna göre öyledir.Şiilere göre muta nikahı vardır.Dayanakları ise kuran ve hadislerdir.Sünniler bile kendi aralarında 4 parçaya ayrılmışken,bir mezhebin helal dediğine diğerleri haram diyebilirken ( bu konuda onlarca örnek verebilirim) umarım şiileri batıl ilan etmeye kalkmazsınız.

 

Bana hala vaaz veriyorsunuz,size masal naltın demedim, çözüm nedir diye sordum. Çünkü o çözümü sizinde mideniz kaldırmıyor daha doğrusu hiç bir müslümanın kaldırımıyor. Kaldırmadığı içinde bu tür hayali senoryalor kurmanız gerekiyor,allayıp pullayıp mantıki hale getirmeye çalışnanız gerekiyor.

 

Çözüm ayette net anlatılıyor

 

Bakara

 

230-Eğer kadını bir daha boşarsa, bundan sonra artık başka bir eşle evleninceye kadar önceki kocasına helâl olmaz. Eğer ikinci koca da onu boşarsa, Allah'ın hududunu sağlam tutacaklarını ümid ettikleri takdirde öncekilerin birbirlerine dönmelerinde her ikisine de günah yoktur. İşte bunlar, Allah'ın tayin ettiği hudududur. Bunları, bilen bir kavim için açıklıyor.

 

Beğensenizde beğenmesenizde çözüm bu.Erkeğin boşboğazlığının cezasını kadın çekmek zorunda.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yanlış,islamın sünni versiyonuna göre öyledir.Şiilere göre muta nikahı vardır.Dayanakları ise kuran ve hadislerdir.Sünniler bile kendi aralarında 4 parçaya ayrılmışken,bir mezhebin helal dediğine diğerleri haram diyebilirken ( bu konuda onlarca örnek verebilirim) umarım şiileri batıl ilan etmeye kalkmazsınız.

İslam hukukçularının ictihatları farklı olabilir..Bu ameli konular olduğunda bu farklılık Rahmettir.İtikadi konulardaki farklılık sapkınlıktır.Şiiler bu noktada ***********..

 

İslamda muta nikahı kaldırılmıştır..İran bugün bunu uyguladığı için ordaki kadınların durumu içler acısıdır.Bunun acılarını yaşamaktalar.

 

Müslüman erkekler hanımlarıyla boş boş konuşmadıkları için bilinçli müslüman ailelerde evlilik genelde ölene kadar sürmektedir.İstatistikler ortada...

 

Bir bilgi eksikliğinizi daha belirtelim...Kadın evlenmeden önce boşanma yetkisini kendi alabilir.Talak hakkının kadına devredilmesine tefviz denir.Boşama hakkı kendisine devredilen kadına mufavvaza denir. Bu durumda kadın istediği zaman talâk hakkını kullanabilir.Erkek dilerse, boşama hakkını nikahtan sonra da kadına devredebilir.

Kadın, boşanmak benim elimde olmak üzere seninle evlendim der ve erkek de bunu kabul ettim derse, kadının boşanması kendi elinde olur.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Demek ki ha­nımlarımıza iyi sahip olacağız,eşimize karşı boş boş konuşmayacağız,kolay kolay boşama yoluna gitmeyeceğiz ve Allah'ın onları bize bir emanet olarak verdiğini kabul ederek, dünya­nın en değerli şeyi olarak kabul edeceğiz.

 

Siz kimsiniz? Kadın eşya mı? Bu düşünce kadını edilgen yapan, ikinci sınıf gören bir düşüncedir.

 

İslam Hukukuna göre kadının bırakınız kendisini, zülfünün bir tek teli terazinin kefesine konsa, öbür kefesine de dünyanın bütün altını, gümüşü, doları, petrolü konulsa kadı­nın bir tek zülfünün teli daha ağır basar..... İşte biz Müslümanlar bunu ci­hana duyurabilsek, şu kadın hakları diyen kadınlara duyurabilsek sadece yeminle söylüyorum ki birçoğu İslam'a iltica edecekler, fıtratlarına döne­ceklerdir

İslam erkeğin hanımına karşı güzel konuşmasını ister ve yönlendirir erkeğin ağzından karısını incitecek kelimeleri dahi kaldırmıştır....eşini incitecek o kelimeyi dahi ağzına almasını yasaklamıştır.Eşine değer vermez ona güzel kelimeler kullanmazda kırıcı kelimeleri alışkanlık ederse...

 

Nerde yazıyor bunlar? Hayal dünyanızda mı?

 

İslam'ın ne olduğunu anlayan herkes islam'dan kaçar.

 

Bilinçli müslüman aileler incelendiğinde boşanma oranlarının yok denecek kadar düşük olduğu görülür.

 

Bu tespitinde haklısın.

Zira, bilinçli müslüman erkek, karısını eve hapseder, böylece kadın ekonomik olarak bağımlı olur ve gidemez. Katlanır.

Bilinçli müslüman kadın, ikinci sınıflığı kabul eder, kocasının bütün davranışlarına katlanması gerektiğini sanır ve boşanamaz, Muhammed'in kendisinden boşanmak isteyen eşlerine yaptığı tehditi hatırlar.

 

Saygılar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ortada sorun falan yokken sadece insanlara bak bu hata demek için "kendilerince" "evrensel" ahlak kuralları çizmeye çalışanlar ve böylece İslamı kötüleyeceklerini sananlar bunu yaparken neye dayandıklarını dahi görememektedirler...

 

:zorro:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

:D

zaten bu yanlış düşünceleriniz işi nereye vardırıyor bakalım sonuca:

 

"beni turk hekimlerine emanet ediniz" cümlesini kullananıda eşya edersin böylece

 

Anlamakta güçlük çektiğin birşey var: Bu sözü söyleyen kişi, Atatürk, kendi rızası ile kendini emanet etmiş türk hekimlerine.

 

Senin Muhammed'in Allahı ve kitabı kadınlara hiç sormuyor.

 

Saygılar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Konu ilk acildiginda gorusumu belirtmistim. Biraz takip ettim ve gordugum kadariyla tartisma "Eğer kadını bir daha boşarsa, bundan sonra artık başka bir eşle evleninceye kadar önceki kocasına helâl olmaz. Eğer ikinci koca da onu boşarsa, Allah'ın hududunu sağlam tutacaklarını ümid ettikleri takdirde öncekilerin birbirlerine dönmelerinde her ikisine de günah yoktur. İşte bunlar, Allah'ın tayin ettiği hudududur. Bunları, bilen bir kavim için açıklıyor." ayeti etrafinda donup donup ayni noktaya geliyor.

 

Benim acimdan bu durumun cevabi basit. Ilk Islam toplumu olan zamanin Arap kulturune baktigimda meselenin hic de anlasilmayacak gibi olmadigini goruyorum. Basit diyorum, cunku hersey, kadinlari kendi mali gibi goren bir toplumda, bosadiklari kadinlara bile hala sahip olan erkek kulturunde kadini bu oyuncak olma halinden kurtarmak icin konulmus bir kuraldan ibaret ve kadinin istismar edilmemesi yonunde atilmis cok kucuk bir adim. Benim elestirimse bambaska bir yonde:

 

Islam'i kabul ettiginizde bu ve benzeri kurallarin hayatiniza uyarlanmasi gerekiyor. Bunlarin sizin icin gecerli olabilmesi icin de ona uygun bir yasantinizin, kulturunuzun olmasi lazim. Ve bunun icin de surekli olarak her cagda kadini ikinci sinif, esya, akli kit, erkegin sozunu dinlemesi gereken... birisi olarak gormeniz gerekiyor. Oyle ya, aksi taktirde nasil yasayacaksin dini... Nitekim olan da budur! Arap kulturunun Islam dinini kabul etmis tum milletlere kopyaya yakin sekilde gecmesinin nedeni de budur! Islam toplumlarinda kadinin durumu bence kapitalizmin meta haline getirdigi bati kadininin durumundan daha vahimdir.

 

Biri buna neden olarak dinin mantiginin bulandirilmasi olarak gorebilir, bir baskasi din zaten budur diyebilir, oteki hayir ikiniz de bilmiyorsunuz diye itiraz edebilir ama Islam toplumlarindaki yerlesik ortak kultur, yukaridaki tesbitimi olanca agirligiyla desteklemektedir.

 

Selam ile..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Islam'i kabul ettiginizde bu ve benzeri kurallarin hayatiniza uyarlanmasi gerekiyor. Bunlarin sizin icin gecerli olabilmesi icin de ona uygun bir yasantinizin, kulturunuzun olmasi lazim. Ve bunun icin de surekli olarak her cagda kadini ikinci sinif, esya, akli kit, erkegin sozunu dinlemesi gereken... birisi olarak gormeniz gerekiyor. Oyle ya, aksi taktirde nasil yasayacaksin dini... Nitekim olan da budur! Arap kulturunun Islam dinini kabul etmis tum milletlere kopyaya yakin sekilde gecmesinin nedeni de budur! Islam toplumlarinda kadinin durumu bence kapitalizmin meta haline getirdigi bati kadininin durumundan daha vahimdir.

 

:clover: Bugünlerde zamanım yok pek uzun inceleme yazıları yazamıyorum, ama bizi aratmayan tespitlerde bulunan arkadaşlar var, teşekkür edityorum katkıları için.

 

Saygılar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

İslam hukukçularının ictihatları farklı olabilir..Bu ameli konular olduğunda bu farklılık Rahmettir.İtikadi konulardaki farklılık sapkınlıktır.Şiiler bu noktada ***********..

 

İslamda muta nikahı kaldırılmıştır..İran bugün bunu uyguladığı için ordaki kadınların durumu içler acısıdır.Bunun acılarını yaşamaktalar.

 

Müslüman erkekler hanımlarıyla boş boş konuşmadıkları için bilinçli müslüman ailelerde evlilik genelde ölene kadar sürmektedir.İstatistikler ortada...

 

Bir bilgi eksikliğinizi daha belirtelim...Kadın evlenmeden önce boşanma yetkisini kendi alabilir.Talak hakkının kadına devredilmesine tefviz denir.Boşama hakkı kendisine devredilen kadına mufavvaza denir. Bu durumda kadın istediği zaman talâk hakkını kullanabilir.Erkek dilerse, boşama hakkını nikahtan sonra da kadına devredebilir.

Kadın, boşanmak benim elimde olmak üzere seninle evlendim der ve erkek de bunu kabul ettim derse, kadının boşanması kendi elinde olur.

 

Sünniler birbirine muhalefet edince rahmet,şiiler yaparsa sok yerin dibine.

 

Bakın kendinizde itiraf etmişsiniz.

 

İslamda muta nikahı kaldırılmıştır..İran bugün bunu uyguladığı için ordaki kadınların durumu içler acısıdır.Bunun acılarını yaşamaktalar.

 

İslamda muta nikahı yok demiyorsunuz diyemezsiniz, kaldırılmıştır diyorsunuz.Demekki bir zamanlar uygulanıyormuş.

 

 

6567 - İbnu Ömer radıyallahu anhüma anlatıyor: "Ömer İbnu'l-Hattab halife olunca halka hitap etti ve dedi ki: "Resulullah aleyhissalatu vesselam mut'a nikahını bize üç kere helal kılmıştı, sonra onu haram kıldı. Vallahi, mut'a nikahı yapan evli bir kimseyi duyarsam onu taşla recmederim. Böyle birisi, recm olmaktan kendini kurtarabilmek için, bana, Resulullah'ın, onu haram kıldıktan sonra tekrar helal kıldığına dair dört şahid getirmelidir."

 

 

5610 - Seleme İbnu'l-Ekvâ radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm Evtas gazvesi yılında mut'aya ruhsat verdi, sonra da onu yasakladı."

Buhari, Nikâh 31 (tâ'lik olarak); Müslim, Nikah 18, (1405).

 

5611 - İbnu Abbas radıyallahu anhümâ anlatıyor: "İslâm'ın evvelinde mut'a vardı. Kişi, hakkında bilgisi olmayan (tanımadığı) bir beldeye gelince, oradan yerli bir kadınla, orada kalacağını tahmin ettiği müddet miktarınca nikâh yapardı. Kadın, böylece onun eşyasını muhafaza eder, gerekli işlerini görürdü. Bu hal: "Onlar namuslarını korurlar. Ancak "hanımlarına" ve "câriyelerine" karşı müstesna, bunlarla olan yakınlıklarından dolayı kınanmazlar" (Mü'minûn 6) meâlindeki ayet nazil oluncaya kadar devam etti. (Bu ayet gelince mut'a haram ilân edildi.)

 

İbnu Abbâs radıyallahu anhümâ der ki: "Bu ikisi dışındaki bütün fercler (cinsi tatmin yolları) haramdır."

 

Tirmizi, Nikâh 28, (1122).

 

5612 - Muhammed İbnu'l-Hanefiyye anlatıyor: "Hz. Ali, İbnu Abbas radıyallahu anhüm'e dedi ki:

 

"Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm Hayber gazvesi günü, kadınlarla mut'ayı, ehlî eşek etlerinin yenmesini haram kıldı."

 

Buhari, Megazi 38, Nikâh 31, Zebâih 28, Hiyel 3; Müslim, Nikâh 29, (1407); Muvatta, Nikâh 41, (2, 542); Tirmizi, Nikah 28, (1121); Nesai, Nikah 71, (6, 125, 126).

 

 

 

5613 - Hz. Cabir radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm ve Hz. Ebu Bekr radıyallahu anh zamanında bir avuç hurma ve un mukabilinde birkaç gün boyu devam eden mut'a nikahı yapardık. Bu hal, Hz. Ömer radıyallahu anh'ın Amr İbnu Hureys hâdisesi vesilesiyle mut'ayı yasaklamasına kadar devam etti."

 

Müslim, Nikah 16, (1405).

 

 

Eğer sizin tanımladığınız gibi muta nikahı içler acısı bir şey ise neden geçici bir zaman bile olsa uygulandı.Yok iyi bir şey ise neden peygamber onu yasakladı. Buna dünyada cevap verebilecek tek bir müslüman bile yoktur.onun için size zahmet edip cevap vermeye kalkmayın.

 

Sünniler bu hadislere dayanarak muta nikahını haram sayarlar. Şiiler ise hadisler ne kadar sağlam olsa bile hadisle ayetin hükmü iptal edilemeyeceği kuralından yola çıkarak yola çıkarak mutanın hala geçerli olduğunu savunurlar. dayandıkları ayet ise şudur

 

 

Nisa 24- Bir de harb esiri olarak sahibi bulunduğunuz cariyeler müstesna, evli kadınlarla evlenmeniz de size haram kılındı. Bütün bunlar Allah'ın üzerinize farz kıldığı hükümlerdir. Bunların dışında kalanlar ise iffetli olarak zina etmeksizin mallarınızla mehir vermek suretiyle evlenmek istemeniz size helal kılındı. O halde onlardan nikah ile faydalanmanıza karşılık mehirlerini kendilerine verin ki, bu farzdır. O mehri takdir edip kesinleştirdikten sonra birbirinizi razı etmenizde bir mahzur yoktur. Şüphesiz ki Allah her şeyi çok iyi bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.

 

Bu meal ayetin sünni versiyonu.Muta nikahına izin verildiği anlaşılmasın diye baya bir rasyonelleştirmişler ama yinede tam becerememişler.

 

 

24. Vel muhsanatü minen nisai illa ma meleket eymanüküm kitabellahi aleyküm ve ühılle leküm ma verae zaliküm en tebteğu bi emvaliküm muhsıniyne ğayra müsafihıyn femestemta'tüm bihı minhünne fe atuhünne ücurahünne ferıdah ve la cünaha aleyküm fıma teradaytüm bihı mim ba'dil ferıdah innellahe kane alımen hakıma

 

 

4/24- Sağ ellerinizin malik olduğu (cariyeler) dışındaki kadınlardan 'evli ve özgür' olanlarla da (evlenmeniz haramdır.) Bunlar, Allah'ın üzerinize yazdığıdır. Bunların dışında kalanı iffetlerini koruyup fuhuşta bulunmamak üzere mallarınızla evlenecek kadın aramanız size helal kılındı. Öyleyse onlardan ne kadar yararlandıysanız, onlara ücretlerini tespit edildiği miktarıyla ödeyin. Miktarın tespitinden sonra, karşılıklı hoşnut olduğunuz bir şey konusunda üstünüze bir sorumluluk yoktur. Şüphesiz Allah, bilendir, hüküm ve hikmet sahibi olandır.

 

Muta ve meta aynı kökten gelen kavramlar. Muta geçici olarak faydalanılan eşya demek.Ayette bu kavramın türevi olan femestemta'tüm eğer faydalandı iseniz kelimesi açıkça mutayı anlatıyor.

 

Hadislerde görüldüğü gibi islamın ilk zamanlarında üstelik savaşlarda muta nikahına (nikah demek ne kadar doğru ise) izin verildiği görülüyor.Eşleri yanlarında olamayn ve haftalarca süren savaşlarda müslümanda olsalar o insanlar cinsel iç güdülerini yok edecek değillerdi elbette,bir şekilde buna çözüm bulacaklardı. İşte muta müslümanların savaş gibi eşlerinden uzak kalma gibi durumlarında cinsel ihtiyaçlarına çözüm olark bulumultur.geçici süreliğine ücret ödeyerek bir kadının cinselliğinde yararlanmak.

 

Mutanın kaldırılması müslümanların zannettiği gibi lehine değil,aleyhinedir.Zira hernekadar geçici bir süre bile olsa muta nikahında kadının rızası vardır zorlama yoktur. ve ayrıca kadınlar bunun için ücret taleb edebilmektedirler. Muhammed zamanla etrafındaki kabileleri, ezebilecek bir konuma ve güce sahip olduğunda ne diye gereksiz yere kadınlara cüret versin,rızaları varmı yokmu diye sorsunki? Nasıl olsa yaptığı onlarca savaştan bir yığın cariye elde edilmiş ve kayıtsız şartsız onlarla ilişki kurmak meşru hale gelmiştir. Ne diye gereksiz yere esirlere cariyelere para ödesnki? İşte bu sepeptende muta nikahını yasaklamıştır. Ama bu ayeti kuranda bırakarak hayatının en büyük hatasını yapmıştır.

 

Eeeee ne demiş atalarımız tilki bir kaçar iki kaçar en sonunda geleceği yer kürçü dükkanıdır.İnsan işte mutlaka bir yerden açık verir.Madem yasakladın niye peki bu ayeti kuranda çıkarmadın?

 

Şiiler sonuna kadar haklıdır. Ortada kapı gibi ayet varken kim bakar hadiselere. Hem sizde işinize gelmeyen bazı hadislere uydurma demiyormusunuz ??

 

 

Bir bilgi eksikliğinizi daha belirtelim...Kadın evlenmeden önce boşanma yetkisini kendi alabilir.Talak hakkının kadına devredilmesine tefviz denir.

 

Muhatabınızı bilgisilikle suçlamadan önce on kere hatta yüz kere düşünün.Bu insan hayatını islamı araştırmak geçirmiş biri.

 

Sözünü ettiğiniz tevfiz,in ne kuranda nede hadislerde bir dayanağı yoktur. İslam alimerinin ictihadıdır.Sadece bu değil kuran ve hadislerde hükmü olamayan konular hakkında binlerce iictihadlar vardır.Bunları islam diye pazarlayamazsınız.Pazarladığınız andan itibaren islam ve allah çöker. Zira Zamandan ve mekandan münezzeh her şeyi bildiği iddia edişen bir allah olsa idi yeni oluşan her duruma göre bir hüküm inidirmiş olması gerekirdi.Eksikliklerini insanların tamamladığı bir ilah, herşeyi biliyor olamaz, dolayısıyla tanrıda olamaz.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Nisa-24.

 

Meşru şekilde [nikah yoluyla] sahip olduklarınız dışında bütün evli kadınlar . Bu, üzerinize farz olan Allah'ın buyruğudur. Bunların dışında kalan bütün [kadınlar], kendilerine mal varlığınızdan [bir kısmını] vermeniz ve gayrimeşru bir ilişki ile değil de evlilik bağı yoluyla meşru bir şekilde almak kaydıyla size helaldir.Kendileriyle evlenmek istediğiniz kadınlara hak ettikleri mehirlerini verin; ama bu meşru yükümlülük [üzerinde anlaştık]tan sonra [başka] bir şey üzerinde serbestçe anlaşmanızda sizin için bir sakınca yoktur. Şüphesiz Allah her şeyi bilendir, hikmet sahibidir.

 

 

AÇIKLAMA.

 

Muhsane terimi, lafzen, "(iffetsizliğe karşı) güçlü kılınmış kadın"ı ifade eder ve üç anlam taşır: (1) "evli bir kadın", (2) "iffetli bir kadın" ve (3) "hür bir kadın". Hemen hemen bütün otoritelere göre, el-muhsanât terimi, yukarıdaki bağlamda "evli kadınlar"ı ifade eder. Mâ meleket eymânukum ("sağ ellerinizin sahip oldukları"; yani, "meşru şekilde sahip olduklarınız") ibaresi ise, çoğunlukla, Allah yolunda yapılan savaşlarda esir alınan kadınlar olarak anlaşılır . Bu anlamı tercih eden müfessirler, kendi ülkelerinde evli olsalar da, bu köle kadınlar ile evlenilebileceği kanaatindedirler. Ancak bu tür bir evliliğin meşruiyyeti konusunda Hz. Peygamber'in Ashâbı arasında bile meydana gelen temel görüş farklılıklarının ötesinde, bazı önde gelen müfessirler, mâ meleket eymânukum ibaresinin burada "nikah yoluyla meşru şekilde sahip olduğunuz kadınlar" anlamına geldiği görüşündedirler. Mesela Râzî, bu ayet ile ilgili yorumunda ve Taberî alternatif açıklamalarından birinde (Abdullah b. Abbâs, Mücâhid ve diğer bazı isimlere kadar uzanarak) bu görüşü paylaşır. Râzî, özellikle, "bütün evli kadınlar"a (el-muhsanât mine'n-nisâ') yapılan atfın yasaklanmış ilişkilerin sayılmasından hemen sonra gelmesinin kişinin kendi meşru eşinden başka herhangi bir kadınla cinsel ilişkiye girmesinin yasaklandığını vurgulamayı amaçladığına işaret eder.

Lafzen, "mallarınızla istemeniz"; yani, Hukuk'un öngördüğü gibi, onlara uygun bir mehir teklif etmeniz.

Nihle ifadesi, kişinin hiçbir karşılık beklemeden, kendi rızasıyla bir şeyi isteyerek vermesi anlamına gelir (Zemahşerî). Ayrıca, damadın geline vermesi gereken mehrin miktarının hukuken belirlenmemiş olduğu da unutulmamalıdır. Bu tamamen iki tarafın anlaşmasına bağlıdır ve herhangi bir şeyi kapsayabilir, hatta sadece sembolik bir şeyi bile... Hadis Külliyatı'nın çoğunda kaydedilen bazı sahih rivayetlere göre, Hz. Peygamber, eğer gelin kabul etmeye istekli ise, "demir bir yüzüğün" veya "daha da azı"nın, hatta "Kur'an'ın bir ayetinin öğretilmesi"nin bile yeterli olabileceğini belirtmiştir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Niye olaya hep sürekli erkek tarafından bakıyorsunuz? Erkek için kötü olan kadın için güzelmi oluyor? Siz neden sürekli benim soruma cevap vermekten kaçıyorsunuz.Boşayan erkek,suçlu erkek,kadın niye başka erkekle yatarak kocasının işlediği suçunun cezasını çekmek zorunda ?

Bir şey anlattığınız yokki anlayayım her müslümanın yaptığı gibi ayete kılıf bulmuşsunuz.

Hayır evlenmek değil başka bir erkekle yatmaktan bahsediyor ayet.Zira ayette geçen ''nilkah'' kavramı bildiğimiz anlamda evlenmek değil,ilişki anlamında kullanılan argo bir kelime arapçada.Evlenmek ile birlikte olmanın arasında ciddi bir fark olduğunu,günümüzdeki uygulamayı (dini nikah) bir tarafa bırakırsak kurandan kanıtlayabilirimisiniz?

 

Gelelim islam adı altında insanlık dışı uygulamalar derken eğer muta nihakını kast ediyorsanız,muta nikahı ehli sünnet kabul etmesede islam dışı değildir. Bu uygulamayayı yapanlar tamamen islami kaynaklara göre bunu yapmaktadırlar.Gerekirse hem ayetle hemde hadislerle bunu isbat edebilirim.

1991 de sekiz arkadaş beraber kara yolu ile hacca gitmiştik.Irakta kerbelada peygamber torunu hüseyinin türbesinin yanında mola vermiştik.Gelmişken ziyaret edelim dedik ve içeri girdik.Türbenin avulusunda bir sürü kadınların oturup beklemesi dikkatimizi çekmişti.Sonra tekrar mola yerine geldiğimizde bunu aramızda konuşurken,bizi dinleyen bir tır şöförü konuşmaya dahil oldu.

Orda gördüğünüz kadınlar müşteri bekleyen fahişeler dedi. Sonra bize bir hoteli işaret ederek gösterdi. Kadınlardan birini seçen müşteri o hotele gider ordada bir imam bunların nikahını kıyar sonrada erkeğin işi bittimi onları boşar dedi.

 

Bu kadar detaylı anlattığına göre herhelde kendiside o hotele müşteri olarak gitmiş olması gerekir diye düşündük, ama rencide etmemek için sende gittinmi diye sormadık.

 

***** ******

demek nikah arpça iişki anlmnda:) arkadaş aşmışsın kendini Kuranı tefsir etmye başlamışsın.. kusura bakma ama bu kadar da olmaz.. Allah izin verdği halde boşnmanın ARŞ I titrettiğini söyler bir ayette.. şimdi siz çok bliyorsunuz ya tefsiri tevili ARŞ'ın Allahın hakimiyetini ihtiva ettiğini de bilirsiniz... cahiliye dönemi bedevi arapların kolayca sokağa attığı kadını korumak ve boşnmayı zorlaştırmak için inmiş olan bir ayettir tartıştığınız...evlilik çocuk oyuncağı değildir.. kızınca boşanırım sonra tekrar evlenirimi kabul etmez... o dönemde bu ayet nasıl anlaşılmış uygulamsı nasıl olmuş diye araştırma bile yapmadan eleştiriyorsunuz... tarla mevzuuna gelince.. bu ayette bakara suresindedir ve medinede nazil olmuştur.. medine de tarım en öemli geçim kaynağıdır... halkı da toprağın değerini sizden bizden daha iyi bilen insanlardır... toprak öyle bir şeydir ki ona nasıl yaklaşırsan karşılığını ona göre verir... kazandırdığı sizin uygulamanıza bağlıdır.. kadın da toprağa benzetilerk yüceltilmiştir... onlara karşı duyarlı davranılması öğütlenmiştir... lütfen biraz araştırın ve tefsir okuyun.. bulunduğunuz yerde ilahiyat fakülteleri varsa gidin uzmanlarına sorun... eminim yardımcı olacaklardır.. izmirde ve istanbulda olanlara özel hizmet bile verebiliriz...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

demek nikah arpça iişki anlmnda:) arkadaş aşmışsın kendini Kuranı tefsir etmye başlamışsın.. kusura bakma ama bu kadar da olmaz.. Allah izin verdği halde boşnmanın ARŞ I titrettiğini söyler bir ayette.. şimdi siz çok bliyorsunuz ya tefsiri tevili ARŞ'ın Allahın hakimiyetini ihtiva ettiğini de bilirsiniz... cahiliye dönemi bedevi arapların kolayca sokağa attığı kadını korumak ve boşnmayı zorlaştırmak için inmiş olan bir ayettir tartıştığınız...evlilik çocuk oyuncağı değildir.. kızınca boşanırım sonra tekrar evlenirimi kabul etmez... o dönemde bu ayet nasıl anlaşılmış uygulamsı nasıl olmuş diye araştırma bile yapmadan eleştiriyorsunuz... tarla mevzuuna gelince.. bu ayette bakara suresindedir ve medinede nazil olmuştur.. medine de tarım en öemli geçim kaynağıdır... halkı da toprağın değerini sizden bizden daha iyi bilen insanlardır... toprak öyle bir şeydir ki ona nasıl yaklaşırsan karşılığını ona göre verir... kazandırdığı sizin uygulamanıza bağlıdır.. kadın da toprağa benzetilerk yüceltilmiştir... onlara karşı duyarlı davranılması öğütlenmiştir... lütfen biraz araştırın ve tefsir okuyun.. bulunduğunuz yerde ilahiyat fakülteleri varsa gidin uzmanlarına sorun... eminim yardımcı olacaklardır.. izmirde ve istanbulda olanlara özel hizmet bile verebiliriz...

 

 

Hangi ayet r,ca edebilirmiyim.?

 

Ayrıca ben tefsir filan etmedim.Arapça olan nikah kavramı,türkçe ilişki anlamındadır. Üstelik araplar nikah kelimesini argo olarak kullanılır. Bana inanmıyorsan git bir arap,a sor.

 

 

...

o dönemde bu ayet nasıl anlaşılmış uygulamsı nasıl olmuş diye araştırma bile yapmadan eleştiriyorsunuz..

 

Sen galiba yazılanları okumamışsın.Peygamberin bu ayeti nasıl anladığını ve uyguladığını yazdım

 

5652 - Hz. Aişe radıyallahu anhâ anlatıyor: "Bir adam hanımını üç talakla boşadı. Kadınla bir başka adam evlendi, ancak bu adam da kadını ilişkiden önce boşadı. (Kadın tekrar önceki kocasına dönmek istemişti.) Resûlullah aleyhisalâtu vesselâm'a bu hususta soruldu:

 

"Hayır! İkincisi kadının balcığından tatmadıkça önceki tadamaz!" buyurdular."

 

Buhari, Libas 6, Şehâdât 3, Talâk 4, 7, 37, Edeb 68; Müslim, Nikâh 115, (1433); Muvatta. Nikâh 18, (2, 531); Ebu Dâvud, Talâk 49, (2309);Tirmizi, Nikâh 26, (1118); Nesai, Talâk 9, 10, (6, 146, 147).

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Hangi ayet r,ca edebilirmiyim.?

 

Ayrıca ben tefsir filan etmedim.Arapça olan nikah kavramı,türkçe ilişki anlamındadır. Üstelik araplar nikah kelimesini argo olarak kullanılır. Bana inanmıyorsan git bir arap,a sor.

...

 

Sen galiba yazılanları okumamışsın.Peygamberin bu ayeti nasıl anladığını ve uyguladığını yazdım

 

5652 - Hz. Aişe radıyallahu anhâ anlatıyor: "Bir adam hanımını üç talakla boşadı. Kadınla bir başka adam evlendi, ancak bu adam da kadını ilişkiden önce boşadı. (Kadın tekrar önceki kocasına dönmek istemişti.) Resûlullah aleyhisalâtu vesselâm'a bu hususta soruldu:

 

"Hayır! İkincisi kadının balcığından tatmadıkça önceki tadamaz!" buyurdular."

 

Buhari, Libas 6, Şehâdât 3, Talâk 4, 7, 37, Edeb 68; Müslim, Nikâh 115, (1433); Muvatta. Nikâh 18, (2, 531); Ebu Dâvud, Talâk 49, (2309);Tirmizi, Nikâh 26, (1118); Nesai, Talâk 9, 10, (6, 146, 147).

 

önemli olan arapların ne söylediği değil eğer nikah kelimesini islami bir terim olarak kullnacaksanız Kuran ın bu kelimeye yüklediği anlamları da göz önüne almanız gerekir... naklettiğiniz hadis de bir olaya binaen söylenmiştir. ve muhtemelen örnek teşkil etmiştir.. bunu genellelmek çok yanlış olur... bu tür yanlışlıklar olmaması için hadis usulü fıkıh usulü tefsir usulü gibi ilimler geliştirilmiş... biraz da bu alandan kitaplar okumanızı tavsiye ederim.. islamda kadını anlatan nice kitaplar yazılmış.. iki tane isim ben vereyim musa carullah'ın HATUN ve rıza savaş 'ın HZ.MUHAMMED DEVRİNDE KADIN... ve bir tavsiye daha "KURAN'DA TARİHSELLİK VE HERMENÖTİK " bu konuda araştırma yapın.. yazılmış çok kitap var yeni araştırmalar var okuyun... siz islam ve müslümanlar kadına böyle bakıyor diyorsunuz ama düşünün bakalım gerçekte kadını küçük gören islam mı yoksa tarih boyunca olduğu gibi erkek egemen toplum yapısı mı... Kuranın yaptığı bunu azaltmak va yavaş yavaş yok etmeye çalışmaktan başkası değil.. Kuran'ın nazil olduğu tarihsel zemini bilmeden ayetlerini anlamak da mümkün olamayacaktır... sahabe Allahın elçisi öüncye kadar hanımlarına el kaldıramadıklarını söylemişlerdir... bu hale nasıl gelinmiştir.. bu da üzerinde kafa yorulması gereken bir mevzu...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

yazımı yine farklı anlamışsınız sayın katakuta..bir erkek nefsi için ,, bir kadının hemde evli olduğu bir kadının ,bir başka erkekle birlikte olması size göre nasıl bir kavramdır... yani bu her erkek için kabul edilebilir birşey midir?? yani bir dönem evli olduğunuz kadın başkasıyla cinsel ilişkiye girecek sonra siz onu tekrar isteyeceksiniz... anlamıyor musunuz? bunlar sakınılması için konulmuş emirler... tıpkı kısasa kısas gibi... öldürdüğünde illaki öldürüleceğini biliyorsan mümkün derece öldürmekten sakınırsın arkadaşım çünkü sonunda sen ölürsün... burada da aynı durum... bir boşama ok... ikinci aman dikkat.. üç artık çok geç... gelelim ilk boşama olayına... Allah ın, eşini boşamak isteyen erkeğe sabırlı olması konusunda ayet mi yok ben mi sizden farklı bir kitap okuyorum... öyle ha deyince kimse kimseyi boşayamaz bizim dinimizde... boşanma için gerçektende tahammülü aşan durumlar olması gerekiyor... ama ciddi ciddi iyi cımbız kullanıyorsunuz...

bu arada sayın lucas...

üzerinde durulan konu evli bir kadının kocasından

boşandıktan sonra ancak başka bir erkekle birlikte olduktan sonra tekrar

eski kocasına geridönebilmesi helal olabilmesidir,tartışılan konu budur. ....."""" demişsiniz

başka erkekle birlikte olmak değil... başka erkekle evlenmek ... birlikte olmak ile evlenmek arasında bence ciddi bir fark var.. dinimizde evlilik çok ama çok önemli bir kavramken bunu basite indirgeyip sırf cinsel olarak düşünürseniz (ki bu konuda size hak verebileceğim tek nokta belli başlı bazı toplumlardaki islam adı altında ve insanlık dışı uygulamalar) olayın özü ve ayet elbet sapar.. bir kez eşi tarafından boşanmış olan kadın da eğer isterse (kadının istemesini unutmayın) evlilikleri devam eder... ikinci kez boşanmış olan kadın yine isterse tekrar bir araya gelebilirler... kadın istemezse kimse kimseyi zorla tutamaz... zorla tekrar evlendiremez.. üç kez boşanan kadın ise artık zaten o erkeğe istesede dönemez dönmesinde ... istediği başka bir erkekle evlensin... nesi yanlışki bu uygulamanın ... kendisini boşayıp duran bir erkeği bıraksın artık... yeni eşiyle yürütemez de eski eşini isterse yani gelen gideni aratırsa belki yeniden barışır evlenirler ne var bunda...

yani bide anlamadığım sanki öyle bir anlatıyorsunuz ki insanlara ha deyince boşanıyorlar .. bir hafta içinde üç kere boşama olduda kadına git bi evlen gel seni bekliyorum deniliyor... ya siz hangi kavramları bu derece basite indirgiyorsunuz..

sevgili fft söyledikleriniz ancak inaçlı bir insanda mevcut olabilir, yoksa inacı olmayan dünyadan hiç bir beklentisi olmayan yaşamın bir tesadüfden ibaret olduğunu düşünen insanlar bu namus değerini nasıl anlaya bilir?

saygılar..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayın yahya35,

Bu şekilde bir iddada bulunmuştunuz,hala hangi ayet olduğunu bildirmenizi bekliyorum.

evet bulunmuştum ama özür dileyerek onun ayet değil hadis olduğunu söylüyorum... kuranı ve hadis kitaplarını aynı anda okumanın zararları... HZ.Muhammedin neden vahiy sürecinde hadislerin yazılmasına izin vermediğini anlamak zor olmuyor...

ama bu ALLAHIN boşnmalardan hşnut olmamaklığını değiştirmiyor... ayrıca teşekeür ederim önemli bir hatadan men ettiniz.. ben akşamında farkettim bunu ama tekrar ulaşmak kolay olmadı...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

(fft) başka erkekle birlikte olmak değil... başka erkekle evlenmek ... birlikte olmak ile evlenmek arasında bence ciddi bir fark var.. dinimizde evlilik çok ama çok önemli bir kavramken bunu basite indirgeyip sırf cinsel olarak düşünürseniz (ki bu konuda size hak verebileceğim tek nokta belli başlı bazı toplumlardaki islam adı altında ve insanlık dışı uygulamalar) olayın özü ve ayet elbet sapar.. bir kez eşi tarafından boşanmış olan kadın da eğer isterse (kadının istemesini unutmayın) evlilikleri devam eder... ikinci kez boşanmış olan kadın yine isterse tekrar bir araya gelebilirler... kadın istemezse kimse kimseyi zorla tutamaz... zorla tekrar evlendiremez.. üç kez boşanan kadın ise artık zaten o erkeğe istesede dönemez dönmesinde ... istediği başka bir erkekle evlensin... nesi yanlışki bu uygulamanın ... kendisini boşayıp duran bir erkeği bıraksın artık... yeni eşiyle yürütemez de eski eşini isterse yani gelen gideni aratırsa belki yeniden barışır evlenirler ne var bunda...

yani bide anlamadığım sanki öyle bir anlatıyorsunuz ki insanlara ha deyince boşanıyorlar .. bir hafta içinde üç kere boşama olduda kadına git bi evlen gel seni bekliyorum deniliyor... ya siz hangi kavramları bu derece basite indirgiyorsunuz..

 

Üç kere boşanan kadın diye bir şey yok, Habire ayetleri lastik gibi sağa sola çekiyorsunuz. On kere söyledim ama nafile hala bildğinizi okuyorsunuz.

 

Boşayan erkek

 

Boşayan erkek

 

Boşayan erkek

 

Boşayan erkek

 

Boşayan erkek

 

Boşayan erkek

 

Boşayan erkek

 

Boşayan erkek

 

Boşayan erkek

 

Anlayabildiniz umarım. Kadının hiç bir insiyatifi yok,boşama olayında.Varsayınki, hatta varsaymayın benim yaşadığım şehirde bu olay meydana geldi. Adamın biri sinirlerine hakim olamayıp karısını üç kere boşamış ama sonra pişman olmuş.hem erkek hemde kadın biribirlerini seviyorlar ve beraber yaşamak istiyorlar.Almanyada gitmedikleri hoca kalmadı.Çünkü beraber olabilmeleri için kadının başka bir erkekle yatması lazım kuran göre.Bunu ise ikiside kabullenmemediği için ayrılmak zorunda kaldılar,yuva dağıldı ve kadın gözyaşları içinde türkiyeye babasının yanına gitmek zorunda kaldı.

 

üç kez boşanan kadın ise artık zaten o erkeğe istesede dönemez

 

Siz hangi hakla dünyadaki her müslümanı kendiniz gibi düşünmek zorunda olduğunu söyleyebiliyorsunuz.Siz belki dönmek istemezsiniz ama bir çok sebebten dolayı eşiyle beraber evli kalmayı isteyen binlerce insan var.İşte bir tanesini yukarıda örnek verdim. Herkesi kendi kafanızda oluşturduğunuz çuvala koyma sevdasından vazgeçseniz iyi olur.

 

Yok efendim evlilik oyuncak değilmiş te yok bilmem neymişte hepsi hava cıva.Elbette hiç kimse eşinin başka birisiyle olmasını istemez ama evli eşlerin tekrar beraber olabilmeleri için, bu şeklide gayri ahlaki bir kuralın nesini savunuyorsunuz anlamak mümkün değil.Eşini üç kere boşayan erkeklere güya ceza olsun diye, başka bir kural bulamamışmı Allah ?

 

 

 

 

sevgili fft söyledikleriniz ancak inaçlı bir insanda mevcut olabilir, yoksa inacı olmayan dünyadan hiç bir beklentisi olmayan yaşamın bir tesadüfden ibaret olduğunu düşünen insanlar bu namus değerini nasıl anlaya bilir?

saygılar..

 

Eşini üç kere boşa sonra yallah başka erkeğin yanına yolla yatması için. Maşallah ne güzel namus anlayşı var bu islamın.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

benim yaşadığım şehirde bu olay meydana geldi. Adamın biri sinirlerine hakim olamayıp karısını üç kere boşamış ama sonra pişman olmuş.hem erkek hemde kadın biribirlerini seviyorlar ve beraber yaşamak istiyorlar.Almanyada gitmedikleri hoca kalmadı.Çünkü beraber olabilmeleri için kadının başka bir erkekle yatması lazım kuran göre.Bunu ise ikiside kabullenmemediği için ayrılmak zorunda kaldılar,yuva dağıldı ve kadın gözyaşları içinde türkiyeye babasının yanına gitmek zorunda kaldı.

 

Ben ortaokuldayken bir anı kitabı okumuştum.

 

Tabi o zamanlar İslam'ın bu kuralını bilmediğim için, benzer olay karşısında hikayedeki köy imamının davranışını "kişisel *******" olarak yorumlamıştım.

 

Hikaye'de Anadolu'nun bir köyünde yaşayan bir çift var. Birbirlerini de seviyorlar. Kadın köyün güzellerinden biri.

Çocukları falan oluyor. Sonra geçim sıkıntısı nedeniyle küçük tartışmalar çıkıyor aralarında. Adam bir gün çok öfkeliyken 3'ten 9'a boşuyor karısını. Ama sonra pişman tabi. Köy küçük, hekes herşeyi duyuyor. Kadın kendi ailesinin evine gidiyor. Sonra barışıyorlar, geri dönecek. Bu arada cami imamı islam'ın "boşanan kadının başkası ile evlenmeden eski kocasına dönemeyeceği" kuralını hatırlatıyor. Ama bir de Anadolu ahlakı var İslamın karşısında. Kimse, adamın karısına talip olmuyor. Peki ne yapacaklar bu durumda? İmam diyor ki "benle evlensin, 3 günde boşansın Kara Kaplı Kitab'a uyulmuş olur o zaman."

Neyse kadın imamla nikahlanıyor. 3 gün imamda kalacak. İmam gece uçkuru çözüyor. Kadın imama "sarı lira" denen birkaç altın veriyor ve yalvarıyor "kocamı seviyorum, bir anlık öfkeyle oldu böyle bişey, senle nikahlandık Kara Kaplı Kitab'ın kuralına göre, ama yalvarırım o işi yapmamı istemeyin benden, onun yerine byu altınları vereyim" diyor. Hoca altınları alıyor ama "Kara Kaplı Kitap'ta sizin yeniden evlenmenize bir yol bulduğum için bana altın vermene memnun oldum, ama Kara Kaplı Kitabın kuralı belli. Boşanan kadının balcığından yeni kocası tatmadıkça, eskisine dönemez diyor Kitap. Allah'a karşı mı gelelim Aşşa'mız?" diyor ve işini görüyor. (Aşşa, bazı bölgelerde Ayşe'nin söylenişi)

 

Yıllar sonra öğrendim ki, hoca Kara Kaplı Kitabı kendi çıkarına göre yorumlamamış, ake hakkaten Kara kaplı kitap öyle dediği için yapmış bu işi. Çıkarı ile Kara Kaplı kitap uyuşunca da kim tutar imamı yani.

 

Saygılar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Eminim bosanmayla ilgili ayetler uzerinden uygulamalara dair ornekler veren arkadaslar da aslinda olayin boyle olmadigini biliyorlar. Ben sahsen bazilarindan daha tarafsiz yaklasmalarini beklerdim. Bir kurali elestirmek ayri, o kuralin fikhi acilimini dikkate almadan yapilan yorumlari Kur'an'a maletmek ayri bir sey cunku. En basit anayasa kurallari bile hukuki duzenlemelerle anlasilir hale getirilmistir. Degisik bend'ler eklenmek suretiyle kanunlarda gedik olusturulmasi ihtimalinin en aza indirgenmesi amaclanir. Kur'an'in bu acidan teferruat icermedigini ve bircok sosyal ve bireysel kuralin fikhi detaylarinin Peygamber tarafindan aciklandigini, yeni sartlar ortaya ciktiginda ise alimlerin gorus bildirdiklerini hepimiz biliyoruz. Bosanmayla ilgili Islam fikih geleneginde ister ehl-i sunnetten, isterse siadan olsun, hicbir muctehid imamin bu halk arasindaki uygulanisi tasvip ettigi gorulemez. Bosanma fikhinda Peygamber'den bu yana suregelmis kistaslari ozetlemek istiyorum:

 

1. Cift bosandiginda iddet donemi, yani kadinin adet donemi kadar bir surenin gecmesi beklenir. Ilk bosanmadan sonra ciftlerin istedikleri zaman birlesebileceklerini daha once belirtmistim. Ama bir ay beklemeleri gerekiyor. Uc kez bosama meydana geldigi zaman kadinin ancak baskasiyla evlenip bosandigi taktirde eski kocasina geri donebilecegi vurgulaniyor. Fakat bilerek ve bilmeyerek gozden kacirilan bir husus var; Her bosanma arasinda bir aylik surenin gecmesi gerekiyor. Yani toplumdaki yanlis inanisin aksine, bir ay icinde uc degil otuz kez de bosansalar bir defa bosanmis hukmu gecerli oluyor.

 

2. Kadinin ucuncu bosanma sonrasinda ancak bir baska erkekle evlenip bosanmasi sartiyla eski kocasina donme hukmu basit bir kural degildir. Hulle denilen yolla gecici evliligin yapilmasi Kur'an'in tasvip ettigi bir yontem degildir. Bosanmanin zorlastirilmasi ve ciftlerin oncelikle beraber olmalari icin her yolu denemeleri gerekliligi amaci gudulmustur. Son, yani ucuncu bosanma meydana gelecekse, bu durum gozonune alinarak bir degil bin kez nihai karar uzerinde dusunulmesi ve ailenin kolayca dagilmamasi amaclanmistir. Bunun icin daha iyi yollar vardir diye elestirebilirsiniz ama duz okumalar sadece carpitmalara hizmet eder.

 

3. Halk arasinda uygulanan ve hiley-i ser'iye olarak adlandirilan gecici evliligi, yani hulle yontemini "Islam disi" kabul etmemis tek bir mezhep imami, alim gosteremezsiniz. Islam'in ilk doneminde bu hile uygulanmaya baslanmis ve Islam alimleri bu olayi kinamislardir. Surdan burdan, kendisinden bile habersiz kah cami imamindan, kah falancanin filancanin yaptiklarindan hareketle "Kur'an boyle diyor" demek objektif olamamanin, onyargilardan oturu herseyi istedigi sekilde gormek istemenin bir sonucudur. Ama Islam'da bu denli ortak bir fikih varken neden boyle uygulandigi da tartisilabilir. Bir ekleme yapmam lazim; Peygamber doneminde hulle yontemi denenmis ve Peygamber'in kulagina gitmis. O da, gecici evlenen erkek icin "kiralik teke" ibaresini kullanarak muslumanlari bundan men etmistir.

 

Selam ile..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sünniler birbirine muhalefet edince rahmet,şiiler yaparsa sok yerin dibine.

 

Bakın kendinizde itiraf etmişsiniz.

İslamda muta nikahı yok demiyorsunuz diyemezsiniz, kaldırılmıştır diyorsunuz.Demekki bir zamanlar uygulanıyormuş..

.

.

.

Sözünü ettiğiniz tevfiz,in ne kuranda nede hadislerde bir dayanağı yoktur. İslam alimerinin ictihadıdır.Sadece bu değil kuran ve hadislerde hükmü olamayan konular hakkında binlerce iictihadlar vardır.Bunları islam diye pazarlayamazsınız.Pazarladığınız andan itibaren islam ve allah çöker. Zira Zamandan ve mekandan münezzeh her şeyi bildiği iddia edişen bir allah olsa idi yeni oluşan her duruma göre bir hüküm inidirmiş olması gerekirdi.Eksikliklerini insanların tamamladığı bir ilah, herşeyi biliyor olamaz, dolayısıyla tanrıda olamaz.

ne yazık hayatınızı sizin için kabul edilemeyecek bir şey uğruna harcamışsınız...

 

Üç kere boşanan kadın diye bir şey yok, Habire ayetleri lastik gibi sağa sola çekiyorsunuz. On kere söyledim ama nafile hala bildğinizi okuyorsunuz.

.

.

.

Yok efendim evlilik oyuncak değilmiş te yok bilmem neymişte hepsi hava cıva.Elbette hiç kimse eşinin başka birisiyle olmasını istemez ama evli eşlerin tekrar beraber olabilmeleri için, bu şeklide gayri ahlaki bir kuralın nesini savunuyorsunuz anlamak mümkün değil.Eşini üç kere boşayan erkeklere güya ceza olsun diye, başka bir kural bulamamışmı Allah ?

Eşini üç kere boşa sonra yallah başka erkeğin yanına yolla yatması için. Maşallah ne güzel namus anlayşı var bu islamın.

devletin tanımadığı nikah nikah değildir... devletin tanımadığı boşanma da boşanma değildir...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

ne yazık hayatınızı sizin için kabul edilemeyecek bir şey uğruna harcamışsınız...

devletin tanımadığı nikah nikah değildir... devletin tanımadığı boşanma da boşanma değildir...

 

Bir önceki iletinizde bir ayet iddia ettiniz sonra hadis olduğunu söylediniz.Şimdide hiç bir islami olmayan bir iddiada bulunuyorsunuz. **

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bir önceki iletinizde bir ayet iddia ettiniz sonra hadis olduğunu söylediniz.Şimdide hiç bir islami olmayan bir iddiada bulunuyorsunuz. **

beni yanlış anladınız olanı değil olması gerekeni söyledim.. nitekim kimi zaman uygulama alanı bulmuş bu..eski osmanlıca metinlerde imamların tuttuğu nikah aktlerinin yanında boşnma davalarına da rastlıyoruz..yani devlet bu işe el koyuyor... imamların tuttuğu nikah aktlerinin yanında... benim anlatmaya çalıştığım şey de bu.. değişebilir kurallardır bunlar... benim hocalarım resmi nikahı olmayanları evli kabul etmiyor... bende onlara katılıyorum.. devletin tanımadığı nikah nikah değildir diyorum tekrar ve bunun islama ters bir şey olmadığını da ekliyorum...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.