geri kalmışlık, eğitimsizlik, siyasal ve ahlaki erozyon, toplumsal kaos, kutuplaşma, diye ard arda sıralayabileceğimiz pek çok mesele var, sizce Türkiye'nin en önemli sorunu nedir ve neden çözülememektedir?

Sayin Diktas anlayabildigim kadari ile siz sadece tek yönlü okumaktasiniz yani tarikat yönlü,eger Türkiyede neler olup bittigini gercekten anlayabilmis olsaydiniz bana öyle bir yanit vermezdiniz.Ayrica ben sadece tarikatlardan bahsetmedim,öyle iddia etmeniz bile yazdiklarimin sadece tarikat kisimlarini okuduguzu gösteriyor.Ayrica bu ülkeye ve Islamiyetin basina ne geldi ise bu tarikatlar yüzünden gelmistir,hala bunlari es gecmeniz ise sizin tarikatlara olan hayranliginizi gösterir.Sunu kesinlikle iddia ediyorumki bugün Türkiye CUmhuriyetine,TSK ya Atatürk ilke ve inkilablarina yapilan her saldirinin ardinda bir tarikat mevcuttur,sizde bana olmadigini kanitlayin.

saygilarla

hayır tarikat yönlü değilim o sizin anlayamamanızdan kaynaklanıyor.iddia eden siz olduğunuz için kanıtlamakla yükümlü olan sizsiniz.ben tarikatlar suçsuzdur demedim.ama bütün tarikatları aynı şekilde eleştirmemek lazım.siz hala tarikat denince müslüm gündüzler fadime şahinleri anımsıyorsunuz herhalde.ama tarikatlar bu insanlardan ibaret değil.

 

ele geçirmekten kastımın ne olduğunu siz de çok iyi bilyorsunuz ama işinize gelmiyor.neyse ele geçirmek demeyelim de kadrolaşma diyelim mesela.hani yıllardır cehpenin yaptığı gibi.bence sadece tarikatlar değil herkes haddini bilmeli.eğer devlette kadrolaşma istenmiyorsa bu tüm kesimler için uygulanmalı.yani cehapesine de mehapesine de akepesine de tarikatına da izin verilmemeli.ama ne yazık ki bu ülke çifte standartlar ülkesi...

öncelikli sorun bizatihi düzendir.

çok parti kıt siyasetdir.

bir merkezdir masalının etrafında dönmekdir.

bütün toplumu kucaklama hikayeleridir.

siyaseti toplumsal temellerinden koparmakdır.

bürokratların insafına terk etmekdir ülkeyi.

siyasetin bitmesidir.

Yazınızı keyifle okudum Sevgili Sardunyam. Devleti tabii ki bürokratlar ele geçirmeye çalışır / çalışmaya çalışmışlardır / ve çalışacaklardır da. Bundan kimsenin şüphesi yok fakat her zamanki gibi yine toplum veya toplum liderleri (halktan kopuk olmayanlar) sorumlu tutulmaya çalışılıyor. Buna dur demenin çözümü de yazdığınız yazıda gizlidir...

 

Eğer bir toplumda etik olan herşey yozlaşmış ve her yol mübah olmuşsa orada haktan ve adaletten söz edilemez... orada ancak şiddet ve faşizm vardır... ve faşizm çoğu kez seçilmişlerle gelmiştir... bakınız dünya tarihi...

 

din asla ve asla siyasete alet edilmemeli bunun vebali ağır olur...

 

ve geleceğini görmek isteyen geçmişine bakmalı... faşizm gelir ezer ve gider... geriye kalan acı ve gözyaşıdır...

Sayin,Kaplan200,biliyorum El Kaideye toz kondurmak istemiyorsunuz,sizi anliyabiliyorum,benim icin farketmiyor El kaide veya PKK iki örgütte insanlarin hayatina kastetmektedir,simdi bana diyeceksinizki birisi Amerikaya karsi hayir efendim insanliga karsi.Bu arada Ankara valisinin özel arastirma timi yoktur oda emniyetten istihbarat almaktadir,surasida bir gercektirki Emniyet bugüne kadar cok sahte evraklarla sucsuz insanlari görevinden etmistir bunlarin belgeleri mevcuttut.Emniyet icindeki Fetullahci örgütlenme artik gizli saklida degildir.Fetulahinda ne oldugu artik bilinen bir gercektir.Yani PKK El kAIDE AL BIRINI VUR ÖTEKINE;ortada olan bir gercek var oda bu bomba Türk halkina karsi kullanilacakti.Tabiiki eger emniyetin parmagi yoksa bu iste.Tesadüf degildir heralde bombanin bulunmasi.

saygilarla

Sevgili politika öncelikle şunu bilmeni istiyorum el kaideye falan toz kondurmakla ilgim olmaz, terör ise adı ne olursa olsun ister el kaide ister pkk,ister asala vs terör terördür.

İnanın bazan düşünüyorum bu yazıları politika adına başkasımı yazıyor acaba sevgili politika siz nasıl düşünürsünüz emniyetin sahte raporları falan istisnalar olacaktır elbette emniyet gibi büyük bir kurumun içerisinde olacaktır elbet.

hangi kurumda yoktur burada yapılan yalnışları emniyete mal etmek ne kadar doğrudur.?

eğer son haberleri okudysanız EMNİYETİN PARMAĞI nın olmadığını görürsünüz çünkü bu konunun son haberi........

haber3.com adresinden alıntı yaparak

Bombanın altından PKK çıktı !

Bomba düzeneğinde bulunan sim karttan defalarca aranan telefon tanıdık bir isim çıktı..

Bombayı infilak ettirmek amacıyla kurulan cep telefonlu düzenekteki sim karttan, bir uydu telefonunun defalarca arandığı tespit edildi.

 

GSM şirketleri, kullanılan sim kartlardan biri ile çok sayıda uydu telefonu ile görüşme yapıldığı bilgisini verdi. Milli İstihbarat Teşkilatı'nın da dahil olduğu soruşturmada istihbarat kaynakları, ellerindeki verileri ortaya koyduklarında, sim karttan PKK'nın 2 numaralı adamının kullandığı uydu telefonu ile çok sayıda görüşme yapıldığı anlaşıldı.

 

Karşı taraftaki isim terör örgütünün ikinci adamı çıktı: PKK'nın elebaşısı Murat Karayılan'ın yardımcısı Suriyeli Dr. Behoz Erdal kod adlı Fehmen Hüseyin Savcılık, eylem emrinin PKK'nın 'Halk Savunma Güçleri sorumlusu' Dr. Bahoz kod adlı Fehmen Hüseyin tarafından verildiği kanaatinde.

Soruşturmada Kandil Dağı'ndaki kamplarda bombalı sabotaj eğitimi alan özel kuvvetler timinin de saldırı için Kuzey Irak'tan gönderildiği yönünde bilgilere ulaşıldı.

Cep telefonlarının bir önceki sahipleri dün Ankara Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince gözaltına alındı.

Adli Tıp'ta sağlık kontrolünden geçirilen telefon sahiplerinin, sorgularının ardından savcılığa çıkarılması bekleniyor.

 

evet politika demek istediğim buydu görünen köy klavuz istemez,olayı yapanlar açıkça belli iken başka adres göstermek ne kadar doğru bilemiyorum.

eğer sizin yazılarınızı okumamış olasydım belki bilerek hedefi saptırdığınızı düşünürdüm...

dedimya bazan sizi anlamak zor oluyor yinde sizi (hepinizi)seviyorum...

saygılar..

kimileri insanları geçmiş ile tehdit ediyor.

sormak lazım, yakın geçmiş ile mi? yoksa uzak geçmiş ile mi? tehdit ediyorlar.?

dar zihinsel bilgileri ve tarihi bilinçsizlikleri birilerini yaşadıkları insanlık dışı bir düzeni savunmak zorunda bırakıyor.

ne yazık..

eger bir gelecek olursa şu yaşadıgımız zamanı yazacak tarihçiler eminim ki yazdıkça utanç içinde kalacaklardır.

 

faşist düşüncelerin kaynaklıgı seküler medeniyetin ırk temelli yaklaşımlarıdır.

sömürüdür, kendisini üstün gören ve başkasını sömürmek hakkına sahip olan!!

marksın Dogu için söylediklerine bakın..

 

faşist medeniyetler militarist karakterlidir...

bu seküler faşist anlayış ve sömürü mantıgı iki dünya ve bir çok bölgesel savaşa sebep olmuşdur...

hala da öyleyken kim nerede? hangi suçluyu arıyor.?

bu tür söylemlerin iyiniyetinden süphe etmek gerekir.

kör bagnazlıklar kalpleri karartmasın .........

aslan arkadaş

sizin gibi hayatını dine göre şekillendiren biri bunları söyleyince gerçekçi durmuyor.

sizin inancınız sizden olmayanlara yaşam hakkı tanımıyor yani inançsal olarak diyorum.

ırkçılık sömürü getirir bunu kabul ediyorum ama dincilik daha fazla sömürü getirir üstelik eleştiride kabul etmez derhal cezalandırır.

 

mevcut düzenden rahatsız olduğun açık sosyalizmide benimsemiyorsun kemalizmide laik anlayışa zaten karşısın bu durumda tek beklentin ılımlı islam cumhuriyeti yarı iran yarı osmanlı falan şöyle karma bişey doğrumu anladım.

 

bi hikaye okumuştum hz. ali bir savaşa giriyor ve orada düşmanlar mızrakların ucuna kurandan sayfalar tutturuyor hz. alinin askerleri ayetleri görünce korkuyor ve savaş kaybediliyor. bana çok enteresan gelmişti şimdi düşündümde böyle şeyler şimdi oluyor ayetleri olmasa bile başka şeyleri kendilerine kalkan yapanlara hiç kimse sesini çıkaramıyor onlarda savaşı kazanıyor.

geri kalmışlık, eğitimsizlik, siyasal ve ahlaki erozyon, toplumsal kaos, kutuplaşma, diye ard arda sıralayabileceğimiz pek çok mesele var, sizce Türkiye'nin en önemli sorunu nedir ve neden çözülememektedir?

gerçek sorun daha doğrusu sorunun temelinde eğitim eksikliği yatıyor. Eğitimli bir toplumda yazdığın sorunların (geri kalmışlık, siyasal ve ahlaki erozyon, toplumsal kaos, kutuplaşma) çoğu çözülebilir. Tabi bu uzun vadede kalıcı bir çözüm olacak...

eğitimin herşeyi çözdüğüne inanmıyorum.tek başına eğitim de yetersiz bence.bunu kendi fakültemde yaşayarak görüyorum...

sizin inancınız sizden olmayanlara yaşam hakkı tanımıyor yani inançsal olarak diyorum.

.

 

bu bir modern yanılsamadır

içi boş bir yalandır.

 

İslam medeniyeti kendisinin dışında kalana yaşam hakkı tanımasaydı İslamın en güçlü oldugu devirlerde kimse kalmazdı.

tarih bunun aksini iddia ediyor.

her türlü inanç sahibine yaşam hakkı tanımışdır İslam medeniyeti.

hatta başka diyarlarda zulme ugrayan inanç sahiplerine de signesini açmışdır.

 

günümüzdeki gerilemenin sebebi İslam degil bilakis şahsi ve kamuoyu hayatından İslamın dışlanmasıdır.

müslümanlar İslamı takip etmiyorlar.

mevcut medeniyetin görünümlerini İslama mal etmek için iyi bir sihirbaz olmak gerekir.

bu bir modern yanılsamadır

içi boş bir yalandır.

 

İslam medeniyeti kendisinin dışında kalana yaşam hakkı tanımasaydı İslamın en güçlü oldugu devirlerde kimse kalmazdı.

tarih bunun aksini iddia ediyor.

her türlü inanç sahibine yaşam hakkı tanımışdır İslam medeniyeti.

hatta başka diyarlarda zulme ugrayan inanç sahiplerine de signesini açmışdır.

 

günümüzdeki gerilemenin sebebi İslam degil bilakis şahsi ve kamuoyu hayatından İslamın dışlanmasıdır.

müslümanlar İslamı takip etmiyorlar.

mevcut medeniyetin görünümlerini İslama mal etmek için iyi bir sihirbaz olmak gerekir.

 

 

Bu bir yanılsama değil aksine gerçekliktir.

 

İslam medeniyeti kendisini dışında kalana yaşam hakkı tanıyormu Sen Osmanlının ilk kuruluş zamanlarından bahsediyorsun ama oradaki fark Osmanlı o zaman İslamiyetle yönetilmiyor Mekkeyi fethettikten sonraki dönemde başta aleviler olmak üzere pek çok farklı inancı asimile etmişler. ne zamanki ulemalar islami hükümlerle yönetime dahil oldular o zamandan beri din herkesin hayatına müdahale eder oldu. Osmanlıda fikir özgürlüğümü vardı?

 

Geçmişi bırakın İrana bakın Afganistana ve Arabistana bakın İslamın en çok etkili olduğu yerler oralar. Ve orada hangi inanca yaşam hakkı tanınıyor?

 

geçmişi bırakalım mı?

bu olmaz, insan geçmişinde gizlidir.

 

size bu geçmiş hakkında hiç bir tarihi belgeye başvurmaya gerek görmüyorum.

 

İranda ermeniler yaşıyor ama, bilmiyormusunuz.

afkanistanda da pakistanda da başka inanca mensup insanlar yaşıyor.

her İslam ülkesinde oldugu gibi.

bunun neyini tartışacagız.

almanyada ırkçı grupların Türklere yönelik şiddetlerini tüm almanlara mal etmek akıl işimidir sizce?

veya başka ülkede ki aşırıları...

****

diğer yazılara pek bakamadım..biraz bende değinmek isityorum..sorun nedir..?

 

--kısacası jeopolitik konumu diyorum...bu siyasi-etnik-dini-ekonomik olarak bir çok sorunun yapı taşı..aslında jeopolitik farklılığımız çok daha yararlı bir hal sergileyebilirdi ama..ama malesef..dünya literatüründeki coğrafi konumumuz..nereye çekersen oraya gider nitelikte..ülkeler ve diğer toplumlar arası stratejik çıkarlara-kaygılara gözlerin kitlendiği bir coğrafya..içinde yaşayanların ne yaşadığı yada nasıl yaşatılacağı göz ardı edilen..

Eğitimi ve eğitim için gerçekten emek veren insanları önem sırasında geri planda tutmak. Her şeyin kökünde eğitim gizli. Artık yeni neslin büyük bir çoğunluğu üniversite mezunu. Ama kalitesiz bir sistem de doğal olarak bir çok noktada çok fazla eksiği olan eleman yetiştiriyor. Her ilde üniversite kurmak marifet değil!

 

Türkiye'nin en önemli sorunu: İnsan hakları, toplumca belirlenmiş ortak değerler ile özgürlüklerdir. İnsan hakları ve özgürlük konusundaki kör noktalarımızı, problemlerimizi, birbirimizi sevgiliye önem ve değer verir gibi düşünüp gözettiğimizde, ülkemizin diğer sorunları çok rahat bir şekilde çözüme kavuşacağı kanaatindeyim. Birbirinin hak ve hukukunu gözeten toplumların refahı mümkündür. Dayatma ile, şartlı sevgi ile toplumsal uzlaşı olmaz. Bu ise uzun ve sabırlı, hedefli çalışmalarla yıllar alacak bir konudur.Taşın altına elini herkes gönüllükle koymalıdır. Değerleri olan, değerli insanlar bulundukları ortama değer katarlar. Saygılar sunuyorum.

Türkiye'nin en önemli sorunu bireylerin iyi eğitilememesi ve halkın dağınıklığıdır.

tek milletten oluşmayan bi topluluk olmamız

geçmişi bırakalım mı?

bu olmaz, insan geçmişinde gizlidir.

 

size bu geçmiş hakkında hiç bir tarihi belgeye başvurmaya gerek görmüyorum.

 

İranda ermeniler yaşıyor ama, bilmiyormusunuz.

afkanistanda da pakistanda da başka inanca mensup insanlar yaşıyor.

her İslam ülkesinde oldugu gibi.

bunun neyini tartışacagız.

almanyada ırkçı grupların Türklere yönelik şiddetlerini tüm almanlara mal etmek akıl işimidir sizce?

veya başka ülkede ki aşırıları...

****

 

Ne demek insan geçmişinde gizlidir.

Geçmiş ondan ders çıkarmak için var tekrar etmek için değil.

Biz geleceği bugünün normları ile kuralım diyoruz siz geçmişi örnek gösteriyorsunuz.

Almanya ve Afganistan örnekleri birbirine ne kadar uygun size göre?

Almanya bir din devleti değil ama Afganistan Talibana başlı bir din devleti.

Orada kadınlar burkaya erkekler sakala mahkum Almanyada böyle bir örnek gösterebilirmiyiz.

Ve din hayatın her alanına insanların hislerine ve düşüncelerine önem vermeden bazı şeyleri dikte etmiyormu tabiki ediyor en azından din devleti arzu eden ve o yönetime talip olanlar standartları dinin öğelerine göre belirliyor.

İran'daki Ermeni kadınlar başlarını açabiliyorlar mı?

Ya Afganistandakiler?

Ve oralarda yaşayanlar özgür diyebiliyormuyuz.

Gerçekten çok tuhaf düşünceler bunlar.

Evet nesini tartışacağız bize İran ve Afganistan örnek olamaz ama Almanya örnek olabilir.

En azından sosyal devlet anlayışı ve sistemleri ile.

Ne demek insan geçmişinde gizlidir.

Geçmiş ondan ders çıkarmak için var tekrar etmek için değil.

Biz geleceği bugünün normları ile kuralım diyoruz siz geçmişi örnek gösteriyorsunuz.

Almanya ve Afganistan örnekleri birbirine ne kadar uygun size göre?

Almanya bir din devleti değil ama Afganistan Talibana başlı bir din devleti.

Orada kadınlar burkaya erkekler sakala mahkum Almanyada böyle bir örnek gösterebilirmiyiz.

Ve din hayatın her alanına insanların hislerine ve düşüncelerine önem vermeden bazı şeyleri dikte etmiyormu tabiki ediyor en azından din devleti arzu eden ve o yönetime talip olanlar standartları dinin öğelerine göre belirliyor.

İran'daki Ermeni kadınlar başlarını açabiliyorlar mı?

Ya Afganistandakiler?

Ve oralarda yaşayanlar özgür diyebiliyormuyuz.

Gerçekten çok tuhaf düşünceler bunlar.

Evet nesini tartışacağız bize İran ve Afganistan örnek olamaz ama Almanya örnek olabilir.

En azından sosyal devlet anlayışı ve sistemleri ile.

 

konuyu neden saptırıyorsunuz ki? ***

 

siz müslüman ülkelerde başka inanca sahip insanlar yaşayamaz dediniz, bende sizin bu sözünüzün gerçegi yansıtmadıgını savundum, ham bir hayal oldugunu söyledim.

 

siz konuyu farklı açıdan ele alıyorsunuz, bu başka bir tartışma alanı.

falanca ülkede kadınlar başlarını açabiliyor mu? diyorsunuz.

 

ne yani filanca ülkelerde herkes kafasına buyruk mu yaşıyor? her istedigini yapabiliyor mu?

tabi ki hayır, ne münasebet.

 

her ülkenin kendine ait kuralları var ve bu kuralların hangisi çagdaş, hangisi çag dışı oldugu tartışılır.

İran ayrı olmakla beraber, Almanya ve Afganistanı karşılaştırmanız biraz garip kaçmış, her ikisinin siyasal şartları aynı degil ki adil bir karşılaştırma yapalım.

 

eger meseleyi sosyal bir devlet anlayışına indirgeyeceksek, bu başka bir alana ait sorundur.

ama dedigim gibi siz ilkin söylediginiz açıdan bakın meseleye.

karıştırmayalım.

not;

insan geçmişinde gizlidir ve aynı hatları bıkmadan işler, her durumda yeni hatalar işlemez.

konuyu saptırmışmı oluyorum adı geçen ülkelerde başka inançlara bağlı insanlar kendi inançlarını istedikleri gibi yaşıyor olmasalara yaşamışmı oluyorlar. yani en azından nefes alıyor oldukları için şükretmeliler galiba.

 

ne demek herkes kafasına buyrukmu yaşıyor elbette gelişmiş ülkelerde insanlar diledikleri gibi yaşıyorlar birileri onların yaşam alanına müdahale etmiyor hemde devlet eliyle. bu gibi cehaletin içinde yüzen ülkelerde kadınlar başlarını açmak isteseler derhal cezalandırılırlar ve siz buna adalet dersiniz.

 

Almanya'yı örnek gösteren sizdiniz Almanyadaki ırkçılığı Almanlara mal etmek mümkünmü dediniz ve bu tür olaylar Almanya için münferitken Afganistanda olanlar oranın yönetim şekli ile alakalı. Eğer adaletli bir karşılaştırma yapamayacaksak bize bizden çok daha iyi yönetilen ve halkının çoğunluğu müslüman olan başka bir ülke örnek gösterin. yani bizdeki kadar özgür ve demokratik başka islam ülkesi yok.

 

insan geçmişinde gizlidir dediğinizde başka bir açıdan ele almıştınız şimdi konuyu saptırmışsınız. insan geçmişindeki hataları tekrar etmemeli mesela Osmanlının yönetim şekli hem çok demode, hem çok ilkel hem artık günümüz gerçekleri ile örtüşmez.

konuyu saptırmışmı oluyorum adı geçen ülkelerde başka inançlara bağlı insanlar kendi inançlarını istedikleri gibi yaşıyor olmasalara yaşamışmı oluyorlar. yani en azından nefes alıyor oldukları için şükretmeliler galiba.

 

 

biraz somuta ininde öyle konuşun mesela.

 

ama şunu yapmayın;

almanyadaki ve avrupanın diger yerlerinde ki aşırılara denk gelen sözler.

bu her ülkede mevcut.

Almanya ve Avrupa ülkeleri rönesanstan beri dini devlet yönetimine alet etmiyorlar.

Bizimde böyle bir devrim yapmamız lazım.

Almanya'yı referans alırsak özgürlükler ve yaşam koşulları bakımından hiç bir islam ülkesi ile kıyaslanamaz.

aşırılıklar heryerde olabilir holiganlık ve fanatizm heryerde olabilir fakat bir kıyaslama yapacaksak Afganistan ve Arabistan gibi ülkelerle kıyaslayıp ***** ******* isterseniz.

 

Dinin devlet yönetimine müdahele ettiği hiçbir ülkede özgürlükten sözedilemez.

Özgürlük türbandan ibaret değilki. yaşam biçimidir.

Almanya ve Avrupa ülkeleri rönesanstan beri dini devlet yönetimine alet etmiyorlar.

Bizimde böyle bir devrim yapmamız lazım.

Almanya'yı referans alırsak özgürlükler ve yaşam koşulları bakımından hiç bir islam ülkesi ile kıyaslanamaz.

aşırılıklar heryerde olabilir holiganlık ve fanatizm heryerde olabilir fakat bir kıyaslama yapacaksak Afganistan ve Arabistan gibi ülkelerle kıyaslayıp ***** ******* isterseniz.

 

Dinin devlet yönetimine müdahele ettiği hiçbir ülkede özgürlükten sözedilemez.

Özgürlük türbandan ibaret değilki. yaşam biçimidir.

 

z var.örneklerden bu seferde devrimlere geçtiniz.garip bir tartışma adabının

ben kesiyorum bu bahsi, kusura kalmayın.

 

son olsrak.

hıristiyanlık ile İslam mahiyeti itibarıyle birbirinden çok farklı.mesele burada, başka kültürleri bire bir taklit etmek aklın yolu degil, zorbalıgın yolu olur, bilmemezlikden de kaynaklanabilir.

birde batı dinle degil din adamları ve kilise ile mücadele etmişdir, onlar karanlıklarda yaşarken müslümanlar medeni olmanın zirvelerindeydi.

sorun zaten İslam'da degil, sorun müslüman oldugunu iddia eden kimselerde.

kim çalışırsa kazanan da o olur.

 

sizin bile sözde kabul etmediginiz ya da eleştiri konusu ettiginiz dini görünürlüklerin dinle ve imanla alakası yok.

bir uçta siz ve benzerleriniz, diger uçta sözde müslümanlar....vs.

 

 

mesela Suudları ancak siz ve sizin gibi gelenege hapsolmuş kişiler İslam rejimi zanneder.

aynı Türkiyenin bazı yerlerden demokratik görünmesi gibi bişi.

 

size selametler diliyorum.

Dinin devlet yönetimine müdahele ettiği hiçbir ülkede özgürlükten sözedilemez.

Özgürlük türbandan ibaret değilki. yaşam biçimidir.

 

sınırsız bir özgürlük anlayışı yokdur.

her sistem belli sınırlamalar ve yasaklar koyar, insan yaşamı buna mecburdur.

önemli olan bunların hak ve adalet için olmasıdır.

senin özgürlük dedigin şeye ben hak gasbı derim, terside geçerli.

bu ve benzeri konuların durumu güçle alakalıdır.vs.

 

mesela İslam hiç bir şartta içkiyi meşru görmez, onu bir özgürlük sorunu olarak düşünmez.vb.vb.

İslam bundan birilerinin paşa gönlü için vaz geçmez, anca müslüman bireyler yavşayabilir.

 

 

***************

Uzatmayayım…

 

Şöyle diyordu Kamala Das:

 

“İslam'ı seçmemde tesettürün büyük rolü var. Tesettürü seviyorum. Müslüman kadının Ortodoks hayat tarzını seviyorum. Erkekler mesture bir hanıma dönüp bakmazlar. Tesettür emniyettir. (…) Batı kültürünün kadına tanıdığı özgürlük beni cezbetmiyor. Bilhassa, erkeklerin arzularını kabartan özgürlüğü kastediyorum. Delhi'deki kitap fuarında yayıncılar müşteri çekmek için yarı çıplak mankenler kullandılar. Utanç verici bir şey. Kadın vücudu Hindistan'da bile ticari meta haline geldi.”

 

“Ben özgürlük istemiyorum. Bıktım özgürlükten. Bütün samimiyetimle söylüyorum, özgürlük benim için bir yük haline geldi. Hayatımı düzenleyecek kurallar olsun istiyorum. Özgür olmayı değil, korunmayı arzu ediyorum ben.”

 

“24 yıl boyunca tesettürü tekrar tekrar denedim. Müslüman olmadığım halde Müslüman kadınlar gibi giyinip marketlere, konserlere, sinemalara gittim, seyahatlere çıktım. Gördüm ki mesture bir hanım her yerde saygı görüyor. Kimse dokunmuyor sana; laf atmaya bile cür'et edemiyor. Tesettür içinde tamamen emniyettesin.”

 

“İslam'ın ilkeleri kadına kafi derecede özgürlük alanı bırakıyor. Kadının kocasına veya daha yüksek bir otoriteye boyun eğmesini özgürlüğe aykırı bulmuyorum. Bunları dışlayan özgürlüğü fazlasıyla yaşadım, artık istemiyorum.”

 

Arada böyle 'aykırı' sesler de çıkmasa bu modern dünya hiç çekilmez.

 

Her zaman ve her yerde hep aynı hikâyeler… Belki makul, mantıklı ve rasyonel, ama illa ki soğuk, ruhsuz ve şiirsiz hikâyeler… “Özgürlük benim için bir yük haline geldi” diyerek modern dünyanın ezberini bozan şair Kamala Das'a selâm, selâm, selâm olsun!

 

 

* * *

Müslüman kadının “birey”leşmesi ve “özgür”leşmesi için çırpınan kardeşlerimiz, Kamala Das'ın bazı ifadelerini ve benim bu ifadelerden etkilenmemi 'kadın hakları düşmanlığı' olarak görüp öfkeye kapılmasınlar sakın. Mesele kadın-erkek meselesi değil. Mesele sadece tesettür meselesi de değil. Mesele, başına buyrukluğun putlaştırılmasına isyan meselesi.

Hakan Albayrak

Türkiye'nin en büyük sorunu yeni anayasa olacak gibi görünüyor !

Türkiye'nin en büyük sorunu yeni anayasa olacak gibi görünüyor !

çok doğru

çok sıkıntı yaşatacak.

türkiyenin sıkınısı jakoben anlayışlardır.

hem bu bugünün sorunu da degil, uzun yılların sorunu.