Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

En ünlü ateist: Artık Tanrı'ya inanıyorum


olivera02

Önerilen İletiler

İkinci olarak ise din, ateistlerce içeriden eleştirilmeye çalışılmıştır. Buna göre ateist dinî inancın mahiyetini göz önünde bulundurmuş, Tanrı kavramını ve bu kavramla ilgili dindar insanların ifadelerini kendine esas almış ve onlar üzerinde yoğunlaşmıştır. Bunu yaparken birtakım çelişki ya da tutarsızlıklarla karşılaştığını iddia ederek Tanrı inancını çürüttüğünü sanmıştır. Ancak ateistin Tanrı kavramını anlamakta yetersiz kaldığı ve ön yargılarından bir türlü kurtulamadığı görülmektedir. Öyle ki karşı tarafı tutarsız olmakla itham eden ateistin kendisi çelişik ifadeler kullanmıştır.

 

Birtakım çelişki ya da tutarsızlıklarla karşılaştığını iddia edenler sadece ateistler/dinsizler değil müftü efendi. Müslümanlar da karşılaşıyorlar bu çelişki ve tutarsızlıklarla.

 

Müslüman "müteşabihtir, en doğrusunu Allah bilir", "vardır bir hikmeti" gibi laflarla geçiştiriyiyor o çelişki ve tutarsızlıkları.

Yani iddia değil çelişki ve trutarsızlığın varlığı. Çelişki ve tutarsızlığın varlığı bir vakıa, bir gerçek.

 

Acaba önyargılarından kurtulamayan kim? Ateist ve dinsizlerin tutarsızlığına örnek veriniz sayın müftü.

 

Ateistler çoğunlukla dini anlamakta zorlanmışlardır. Dini olduğu gibi anlamayan ve dindar insanın ne hissettiğini bilmeyen ateistler bu durumda dinî inançları çarpıtmaya çalışmışlardır. Aksi takdirde ellerinde pek fazla malzeme bulunmayan ve orijinal bir iddiaları olmayan ateistlerin yapabilecekleri fazla bir şey de yoktur.

 

Ne güzel tek taraflı yontmak değil mi müftü efendi? Peki Mekkelilerin dinini olduğu gibi anlamayan ve Mekkeli dindar insanların hissettiklerini bilmeyen Muhammed'e ne demeli?

 

Bizleri Tanrı’nın varlığına götüren evrenin gerçekliğinden kimse şüphe etmez. İçerdiği bütün varlıklarla Tanrı’nın varlığı lehinde güçlü bir kanıt olan evreni (gerek teorik ve gerekse pratik açıdan) yaratıcısız olarak düşünmek te imkânsızdır. İnsanın aklına böyle bir şey gelse bile bunun gerçekleşebileceğini zannetmek ihtimal dışıdır. Nitekim ateistlerin birtakım anlamsız ve belirsiz terimlerle açıklama getirmeye çalıştıkları ve tıkandıkları görülmektedir.

 

Belki tıkanan müftü efendinin kendisidir. Evernin yaratıcısız düşünülemeyeceğini iddia ediyorsunuz da, aynı şekilde Allah'ın yaratıcısız olamayacağını neden düşünmüyorsunuz? Hem nerden belli 1 Allah olduğu, belki Allahlar Konseyi yaratmıştır evreni? Var mı bir kanıtınız? Gerçekliğinden şüphe edilemeyecek birşey varsa o da maddedir. Evrenin varlığı da Tanr'nın varlığına delil olamaz. Maddenin gerçekliğine delil olur.

 

Teorik açıdan güçlü olamayan ateistin bütün kozu şu veya bu şekilde inanan insanın yaşam biçimini, dünya görüşünü, varlık âlemiyle ilgili düşüncelerini ve kanaatlerini eleştirmekten ibaret kalacaktır. Yani aktif olan, elinde tezi, iddiası ve kanıtı bulunan teisttir. Elinde iddiası, kanıtı ve orijinal düşüncesi bulunmayan ise ateistin kendisidir. O’nun yapabileceği tek şey sonuç itibariyle ya reddetmek ya da susmak olacaktır. Nitekim gerçek ateist, ateist olduğunu dahi açıklama gereğini duymayan bununla birlikte iç dünyasında problemin sıkıntısını hisseden kişidir. Ne yazık ki günümüz ateistlerinin büyük bir kısmı günlük ideolojilerin yapay ilkeleriyle dinden kopan kişiler olmuştur.

 

Ateistin dünya görüşü, teorisi vardır. İnsanın yararttığı değerlerdir.

İnsan haklarıdır. Demokrasidir. Hukuktur. Özgürlüktür.

Ateistlerin çoğu uzunca bir araştırma ve irdelemeden sonra dinlerin hurafeliği gören insanlardır.

 

İnanmadığı halde Tanrı’nın varlığının çürütülmesinin imkânsız olduğunu anlayan ve bunu itiraf eden Bertrand Russell gibi düşünürler bulunsa da çoğu ateist aynı olgunluğu gösterememiş, her şeye rağmen ideolojik saplantılar uğruna fikirlerinden ve ön yargılarından vazgeçmemişlerdir.

 

Dinden çıkan hiç adam yok mu? Bir ateistin fikir değiştirmesi size kanıt olabiliyor da, bir dinlinin dinden çıkması neden örnek olamıyor ? Hem ne demiş yaz bakalım o örnek verdiğiniz şahıs? Allah var mı demiş yoksa, agnostist bir sonuca mı ulaşmış, onu da söyleseydin?

 

Bir insanın Tanrı’nın varlığına inanmasına rağmen peygamber ve âhiret inancından habersiz olarak yaşamış olması onun ateist olduğu anlamına gelmez. Böyle bir insan mümindir. Ancak bu duruma rağmen Tanrı’ya inanan bir insanın da (şayet daha sonra bilgilenmiş ise) bu inancının gereği olarak peygamberlerin varlığına inanması ve onların mesajlarını kabul etmesi gerekecektir.

 

Deistler mümin mi şimdi? Ee o zaman ne gereği vardı Allah peyganmber göndermiş diye iddia etmenin?

 

Daha önce de ifade edildiği gibi ateistlerin temel itirazları Tanrı’nın varlığıyla ilgili olmuştur. Filozof olsun veya olmasın pek çok ateist bu konu da birtakım iddialarda bulunmuştur. Öncelikle Tanrı’nın var olmadığını ileri sürmüş, varlığıyla ilgili getirilen kanıtları da reddetmişlerdir. Bunu yaparken de daha önce görüldüğü gibi çeşitli gerekçelere dayanarak itirazlar ortaya koymuşlardır.

İnançlarını kanıt diyerek sunmaya kalkarsan reddedecekler tabi ki.

 

Bu teorilerin bir kısmı felsefî olduğu gibi, psikolojik, sosyolojik ve antropolojik olanları da vardır. İleride ayrıntılı olarak ele alacağımız bu teorilerle ateistler Tanrı inancını çürütmeye çalışmışlardır. Ancak bunda başarılı olamadıkları gibi kendi içlerinde de tutarsızdırlar. Ne var ki bu teorilerin bazı çevrelerce birer ideolojik dogma halinde savunulması onlara günümüze kadar yaşama imkânı tanımıştır.

 

Yazının başında, ateistlerin tezi, görü,şü, hiçbirşeyi yoktur diyen sen değilmiydin müftü efendi? Şimdi olmayan tez, görüş, nasıl ideoloji halinde savunulabiliyor? Bak buna deniyor tutarsızlık. Yoksa ateistler tutarsız demekle olmuyor bu iş. Ateistlerin tutarsızlıklarına örnek ver, öyle tutarsızlık var demekle olmaz bu iş.

 

Öyle ki dindar insanlar dinle ilgili bir konuda tartışma ve konuşmaya açık iken, ateizmini ideoloji olarak savunanlar fikirlerinin tartışılmasını ve sorgulanmasını kesinlikle kabul etmemiş-lerdir. Bu tavırlarını da temelsiz ve asılsız ithamlarla örtmeye çalışmış, kaçamak cevaplarla konuyu geçiştirme yoluna gitmişlerdir.

Dinle ilgili herşey tartışmaya açık mı? Buna ben değil kargalar bile güler.

Dini konularda farklı görüşler dile getiren insanlar katlediliyor müftü efendi, uyan !!!

Hallac-ı Mansur, Nesimi, Turan Dursun,Madımak oteli.

Haçlı seferleri.

Avrupa'da mezhep savaşları.

 

Kaçamak cevap vermek inançlılara özgüdür: Kaçak cevap vermek formülüze edilmiştir!

""vardır bir hikmeti", en dıoprusunu Allah bilir" müslümanların kaçamak cevap kalıbıdır.

 

Ateistlerin Tanrı’nın varlığıyla ilgili olarak yüzyılımızda dile getirmiş oldukları en temel iddialardan biri, Tanrı inancının bilimsel olmadığıyla ilgili fikirleridir. Bilimsel çalışmaların Tanrı inancını bertaraf ettiğini düşünen bazı ateistler inanan insanları bilim dışı olmakla suçlamışlardır. Bu kişiler Tanrı’nın varlığının bilimsel olarak ispatlanamayacağını, duyumlarla algılanmasının ve tecrübe edilmesinin de mümkün olmadığını dile getirmişlerdir.

Ateistler Tanrı’yı reddetmenin yanında doğal olarak evrenin ve canlılar dünyasının oluşumuyla ilgili açıklamalar da getirmek durumunda kalmışlardır. Dolayısıyla evrenin kendi başına var olduğunu, yani yaratılmadığını, kendi iç yasaları çerçevesinde bugünlere geldiğini, dışarıdan bir müdaheleyle de (Tanrı’nın iradesiyle) şekillenmediğini iddia etmişlerdir.

 

Tanrı’nın varlığını kabul etmeyen ateistler doğal olarak peygamberlere ve onların Tanrı’dan vahiy aldıklarına da inanmamışlardır. Onlara göre Tanrı’nın bir insanı görevlendirmesi ya da o kişinin Tanrı’dan mesaj alması mümkün değildir. Bu süreçte anlatılan olayların onlara göre gerçek olması da mümkün değildir.

Ateistler doğru söylemişler. Tanrı'nın varlığı veya yokluğu ispatlanamaz. Varlığı veya yokluğu ispatlanamayan birşeyin insanlarla mesajlaştığını iddia etmek absürdlüktür.

 

Peygamberliği ve vahyi reddetme günümüzde olduğu gibi bizzat peygamberlerin kendi dönemlerinde de görülmüştür. Peygamberler özellikle putperestliğe ve paganizme karşı savaş açtıkları ilk günlerde şiddetli itirazlarla karşılaşmışlar ve geleneği yıkmakla suçlanmışlardır. Bu itirazların temelinde de peygamberlere karşı inançsızlık olduğu gibi eski alışkanlıkların terkedilmesine ve yeni şeylerin kabulüne karşı bir isyan duygusu yatmaktadır.

 

Ateistler için bir kişinin elçilik (peygamberlik) iddiasında bulunması, Tanrı’dan melek vasıtasıyla mesaj getirmesi ve ölümden sonraki yaşamdan bahsetmesi kabul edilemez bir durumdur.

 

Biraz sen de düşün, vahy işinin kabul edilmez bir durum olduğunu sen de göreceksin müftü efendi.

 

Tanrı ayrı bir yerde mi duruyor? Yeri mekanı yok diyorsunuz ya?

Melek nereden nereye seyahat ediyor? Mekamsız allah ile mekanlı insan arasında seyahat nasıl olabiliyor?

 

Saygılar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 3 hafta sonra...
  • Cevaplar 59
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

ben yaziyi okuyunca aklima gelen tek sey;Yasli ve artik olumu dusunen bir adam geldi...

Bence inanmaya karar vermesinin arkasinda psikolojik nedenler yatiyor derim,cunku artik kendine olume daha yakin hissettiginden

bari inanayim hic yoktan yanmam mantigi tasidigi kesin..

para hırsıda olabilir

 

Allah(CC) bizi bilmemiz gerekenlerle sınırlandırmış..en güzel KANIT ı ise sizin bunları soruyor olmanızdır !!sanırım anlamışsınızdır ne demek istediğimi??

saygılar...

benim aklımın sınırı yok arkadaş bana anlatılan herşeyi anlarım sizin aklınız sınırlıysa ondada sorun yok herşeyi bilmeniz gerekmez şirk koşmak deyip geçin siz.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Allah(CC) bizi bilmemiz gerekenlerle sınırlandırmış..en güzel KANIT ı ise sizin bunları soruyor olmanızdır !!sanırım anlamışsınızdır ne demek istediğimi??

 

Allah bizim bilmemiz gerekenleri sınırlandırmış olsaydı soru sormazdık, !!!

 

en güzel kanıtıda sürekli soru sormamız sorgulamamızdır !!!

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Allah bizim bilmemiz gerekenleri sınırlandırmış olsaydı soru sormazdık, !!!

 

en güzel kanıtıda sürekli soru sormamız sorgulamamızdır !!!

 

 

bende onu diyorumya zaten sürekli soru sormak !!

 

sonu olmayan sorular sorarak kendinizi nefsinizden taraf etmek!!

 

nefsin en önemli duygusu olan şevk arzu istek sizdede bizdede bolca mevcut biz kendimizi dizginleyebilirken siz kendinizi dizginlemiyorsunuz ve sonuç ordada hiçbirşeyden memnun kalamıyan gene sizlersiniz!!

 

umarım Allah(CC) size en kısa zamanda hidayeti ve teslimiyeti nasip eder!!

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

bende onu diyorumya zaten sürekli soru sormak !!

 

sonu olmayan sorular sorarak kendinizi nefsinizden taraf etmek!!

quote]

 

sen asıl olarak onu demiyorsun, diyorsun ki

 

"Allah(CC) bizi bilmemiz gerekenlerle sınırlandırmış..en güzel KANIT ı ise sizin bunları soruyor olmanızdır "

 

bende diyorum ki

 

"Allah bizi bilmemiz gerekenlerle sınırlandırsaydı, soru soramazdık"

 

Soru sorabildiğimize göre, demekki Allah bizi bilmemiz gerekenlerle sınırlandırmamış, buda sizi yanlışlar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu bir önyargı.

 

Akıl ve mantık saf ve önyargısız düşünürse, varacağı yer, bu sorunun cevabının verilemeyeceğidir.

Dinlerde tarif edilen Allah, dünyadaki tüm insanların bir araya gelse de kuramayacakları mükemmel bir komposzisyona sahip.

Peki Allah kimin ürünü? Bu kadar mükemmel bir şey "imalatçısız ıolamaz" ya.

 

 

Dikkat edersen, o sözü kendim için söyledim:

Bir taraftan var olup olmadığını bilmiyorum derken, inanıyorum demek, kendi adıma çelişki olur.

değil. Bu sistemin neyin ürünü olduğunu bilmiyoruz.

Eee? Bunda ne sorun var? Kimse kimseye baskı yapmadıkça isteyen at'a isteyen ot'a tapsın, bana ne?Hiçbirşeye ihtiyacı yok dediğiniz Tanrı'ya ne?

İşaret verilmediği zaman insan labirentte döner duru demek aklı reddetmektir.

İşaret verilmez insana, ama yine de labirette dönüp durmaz. Aklını kullanır.

Labirentin nerelerinin çıkmazla sonuçlandığının kaydını tutar. Buna tarih deniyor, tecrübe deniyor.

Aynı çıkmazlara tekrar girmemek için, yön bilgisini kaydeder, harita yapar. Buna coğrafya deniyor.

Bilim oluşturur insan aklıyla.

Ve bunu kullanır.

Yukarıda söyledim, labirentten çıkış için illa ki biryerlerden işaret/tüyo beklemek aklı yoksaymak, insanı fare ile eşdeğer görmektir.

 

Öte yandan Bizi yaratan bir Zat olup olmadığını bilmiyoruz. Bu sizin ön-kabulünüz.

Tanrı olduğunu varsayalım.

Neden elçiye ihtiyaç duysun ki?

Elçi zaten akıldır.

İnsanın yol göstericisi akıldır.

Başka bir yol göstericiye ihtiyacı olmaz.

 

Öte yandan bunu bize elçileri söylüyor diyorsun, o insanlar elçi değil, sadece "elçi olduklarını iddia eden insanlar".

Kendini elçi ilan eden herkes aynı şeyi söylememiş. Semitik kültürle beslenmiş olan elçiler, israiliyat ürünü olan kişiler benzer iddialarda bulunmuşlar.

 

Çin, Maya, Eskimo, Norsk, Hint kültürlerinde yetişen "elçilik iddiasındaki kişiler" ne demişler acaba?

Bu senin inancından başka birşey değil. Gerçekleri yansıtmıyor.

 

İncil, Tevrat vs değiştirildi demek, "29 Harfli Türk Alfabesi aslında ilk çağlardan beir Türklerin kullandığı alfebedir. Sonraları bu alfabe değişmiş, bozulmuş, başka alfabeler edinmiş Türkler, en sonunda bozulmayan 29 harfli alfabemize kavuştuk" demek kadar anlamsız birşeydir.

Çok baktım, o nedenle biliyorum Kuran'daki çelişkileri ve akla mugayir şeyleri müslümanların "nasıl rasyonelleştirmeye çalıştıklarını".

Aynı sözü kendin için söyle: Kuran'a Tanrı sözü olarak bakmaya kendini şartladığın için elbette Kuran'ın çelişkilerini rasyonelleştirmeye kalkışacaksın, Tanrı sözü olduğunu kanıtlamaya çalışacaksın

Ben de yukarıda söyledim: Eğer bir Yaratıcı varsa, aklın varlığı elçileri gereksiz kılar. Elçilere gerek var demek, insanı fare ile aynı görmek demektir.

Biz de aynı şeyi söylüyoruz. Bir Yaratıcı varsa bile, bu çelişkilerle dolu kitap onun olamaz diyoruz. Olsa olsa, Muhammed'indir diyoruz.

Meselenin kökü, Allah'ın insanlara mesaj ulaştırmayacağını anlamanda saklı.

Vahy olgusunu düşün. Anlayacaksın. Vahy veren, vahy alan. Tanrı2nın mekanı, Alan ve verenin ayrılığı vs. vs.

 

Saygılar.

sevgili BrainSlapper ben senin söylediklerini öyle iyi anlıyor ve inanıyorumki hiçbir müslüman müslümana okadar inanmaz. Çünkü mantıkla konuşuyorsun ve hayallerden bahsetmiyorsun ve hiçbir menfaatin yok

dinlere inanların yaptıkları hayatı dine uyarlamaktan başka birşey değil tıpkı cahillerin hayatını fallara uyarladıkları gibi

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Allah(CC) bizi bilmemiz gerekenlerle sınırlandırmış..en güzel KANIT ı ise sizin bunları soruyor olmanızdır !!sanırım anlamışsınızdır ne demek istediğimi??

saygılar...

Musevi derki benim inancım doğru , Hristiyan der benim inancım , Müslüman ise her ikiside tahrif edilmiş benimki doğru, Ateiste göre bütün dinler yanlış. kardeşim nasıl bileceğiz hangisi doğru hangisi yanlış , sorgulamadan öğrenmek mümkünmü ? ne biliyorsun kendi inancının doğru olduğunu.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Musevi derki benim inancım doğru , Hristiyan der benim inancım , Müslüman ise her ikiside tahrif edilmiş benimki doğru, Ateiste göre bütün dinler yanlış. kardeşim nasıl bileceğiz hangisi doğru hangisi yanlış , sorgulamadan öğrenmek mümkünmü ? ne biliyorsun kendi inancının doğru olduğunu.

herşeyi bilmen gerekmez inanmazsan sonsuza kadar yanacağını bil yeter yani şirk koşma bilmeden inan

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.