fakirlik basında neden yer bulamıyor

[Φ denizz]

arkadaşlar yazılı yada görsel basını takip eden türkiyeyi yeni tanımaya çalışan biri bu ülkede fakirlik denen bir kavramın olmadığını zanneder herhalde.70 li ve 80 li yılların gazetelerini hatırlar veya bulabilirseniz bu konunun hep gündemde olduğunu hastane kuyruklarını,işçi bulma kurumu önünde bekleyenleri,pazar dağıldıktan sonra yerden artık toplayanlara çok şahit olurdunuz.istatislikler nüfusun %25 nin çok zor şartlarda yaşadığını söylüyor.ne oldu bu insanlara bi anda buharlaştılarmı.ne televizyon ne gazetelerde kendilerine rastlayamıyoruz.iyi bir tüketici olmadıkları için olabilirmi acaba ? magazinle,futbol yorumlarıyla,asparagaslarla bu iş nereye kadar gidecek.

[Φ politika]

Cünkü yazili ve görsel medyanin AKP hükümetine diyet borcu vardir onu ödemekle yükümlüdürler.daha dogrusu Türkiyenin yazili ve görsel medyasi bir iki ufak kanal ve gazete disinda AKP nin emrindedir yani basin olma özelliklerini kaybetmis cikar pesinde kosan ve cikarlarini secim yatirimi nedeni ile koruyup gözeten AKP nin borazanciligini yapmaktadirlar.Türkiyedeki nüfusun büyük bir bölümü yoksulluk sinirinin altindadir,Türkiyenin gerceklerini anlatmakla yükümlü olan yazili ve görsel medya ise hergece parsayi götüren sarkici ve türkücülerin reklamlarini mankenlerin kime göz kirptiklarini,kimin ne giydigini kimin kime ne söyledigini anlatmakla ve sayilari 50 yi gecen dizi dizi filimleri göstermekle Türk milletini afyonlamaktadirlar.Bizim milletimizde sagolsun hic sevmez böyle seyleri ya sabah oturup gece kalkarlar TV. nun basindan.Biz böyleyiz iste.Fakiride Allah düsünsün diyip kolayina kacariz herseyin.

saygilarla

[Φ onur0226]

aslında gazete ve televizyonlarda onlara bol bol rastlıyoruz....ama farklı başlıklar altında...

[Φ denizz]

maalesef ülkemizde özgür basın diye bir kavram kalmadı.basında dinci ve bölücü gazeteler zaten işlerini ve işlevlerinin farkında yollarına devam ediyorlar,bunların haber değil, mesaj vermek bütün gayretleri, sempatizan eğitimi bir nevi yaptıkları.80 sonrası gazetelerin bir bir sermaye gruplarınca ele geçirilmeleriyle bunlarda hükümetlere tutsak bir duruma geldiler.manşetler başbakanlar tarafından belirlenmeye,yada bağlı oldukları sermaye grubunun çıkarlarına göre atılır oldu.genel yayın yönetmenlerinin veya kalontor köşe yazarlarının akşam başbakan yada filan bakan aradı ona dedimki şeklinde yazılar okumaya başladık.toplumda zaten bozuk olan gelir dağılımı,dahada bozulurken.herşeye gözümüzü kapayıp televoleler dünyasında yaşamaya başladık çoğumuz.her gün kaç kişi ilaç alamamaktan yada yetersiz tedaviden hayatınını kaybediyor farkındamıyız.büyük kentlerimizde gece sokağa çıkmak cesaret işi oldu,neden.ülke gittikçe hindistana benzemeye başladı.kast sistemi, çok küçük bir mutlu azınlık ve hiçbir zaman statüsünü değiştiremeyecek eğitim ,sağlık hizmeti alamayan yarı aç yarı tok yaşayan çalışmaya iş bulamayan ve bulamıyacak, yetersiz beslenen,horlanan ezilen on milyonlarca insan.dinle ,tevekkülle futbolla,dizilerle uyutulan bir toplum ve onlara ninniler söyleyen medyamız.vatana millete hayırlı olsun.

[Misafir Marcus]

Fakirmi ne fakiri ?? Bu ülkede fakirmi var ??

Olsaydı bu ülkede oligarşik partiler 50 yıl

hüküm sürermiydi.....???

[Φ serdarim]

bu ülke ne azaman kenidisinin değilde başaklarını istediğini yapmaya başladı işte ozaman unutuldu fakirlik ,işsizlik, üniversite okuyupta iş bulamayan gençler, bir maaşla beş boğaza bakan fakir insnlar kayboldu. bir fakir dolaşıyor ortada üstte yok başta yok ve etrafindaki insanlar için o fakir adam hepten yok.fakirliğin modası geçti artık fakirliğin reklamı pahalıya patlar oldu tv,radyo ve ana haberle onlarada vaz geçti kendi vatanı bağrağı altında bir parça ekmek dilenen insanları yokmu bu gariplere el uzatacak yardım seven insanlar diye medyanın gerçek hakkını vere programlar yapmaktan.kendilerinden olmayan insanlara onlar gibi gözükmek bende sizdenim demek için harcadığı parayı bir fakire vermeyen insanların yaptığı programlarda onlar için aslında olmayan fakirin ne işi var .

[Misafir gelincik]

arkadaşlar yazılı yada görsel basını takip eden türkiyeyi yeni tanımaya çalışan biri bu ülkede fakirlik denen bir kavramın olmadığını zanneder herhalde.70 li ve 80 li yılların gazetelerini hatırlar veya bulabilirseniz bu konunun hep gündemde olduğunu hastane kuyruklarını,işçi bulma kurumu önünde bekleyenleri,pazar dağıldıktan sonra yerden artık toplayanlara çok şahit olurdunuz.istatislikler nüfusun %25 nin çok zor şartlarda yaşadığını söylüyor.ne oldu bu insanlara bi anda buharlaştılarmı.ne televizyon ne gazetelerde kendilerine rastlayamıyoruz.iyi bir tüketici olmadıkları için olabilirmi acaba ? magazinle,futbol yorumlarıyla,asparagaslarla bu iş nereye kadar gidecek.

 

Sevgili arkadaşım eğer bunlar yazılsa nasıl herşeyin iyiye gittiğinden ,herşeyin güllük gülistanlık olduğundan bahsedilebilir ki .Belli kesimlerin adamları rolünü üstlenen basının bunları yazması mümkün müdür?

[Φ Shatin]

Cünkü yazili ve görsel medyanin AKP hükümetine diyet borcu vardir onu ödemekle yükümlüdürler.daha dogrusu Türkiyenin yazili ve görsel medyasi bir iki ufak kanal ve gazete disinda AKP nin emrindedir yani basin olma özelliklerini kaybetmis cikar pesinde kosan ve cikarlarini secim yatirimi nedeni ile koruyup gözeten AKP nin borazanciligini yapmaktadirlar.

 

 

Sizce gerçekten de bu tür haberlerin gösterilmemesi AKP hükümetiyle mi başladı. Bana göre hiç de öyle değil bu ülkede 90 lı yılların yaklaşık 10 yıldır bu haberler unutuldu. Bu ne AKP ile ne de iktidara gelmiş bir başka parti ile ilgilidir. Bu sadece "MADDİ ÇIKAR"ın nerede olduğu ile ilgilidir. Bu ülkede ne zaman ki ortaya kim kimle nerde ne yapmış modası atıldı tv kanalları gazete sayfaları milleti unuttu.

 

Elime bir gazete alıyorum ilk sayfada çarpıtılmış bir manşet yukarıda bir magazin sürmaneşeti aşağılarda bir iki doğruluğundan şüphe edilir haber, ikinci sayfaya geçiyorum şu sanatçı buraya gitmiş öbürü şurda basılmış bu bununla gezmiş üçüncü sayfa da yurdum insanından kısa bir bölüm (o da sadece cinayet ve tecavüz haberleri) iç sayfalarda yine magazin tatil sayfaları cinsel problemler sayfaları vs. sayfaları sona iki sayfa ekonomi tabi yarısı reklam yok zırt sucuk yok pırt süt sona sayfa sayfa dizi görüntüleri haberleri sona spor (spordan kasıt da futbol). Tv yi açıyorum ana haber bülteni seyredeceğim ya niyette şok şok şok sayın seyirciler bilmem gözde mankenlerden zırt ünlü iş adamı zort ile yakalandı.

son zamanlarda gördüğüm en iyi haberi veren kanal bir müzik kanalı.

Ne görsel basın ne yazılı basın milletin içinde olduğu durumu yansıtır halde. Sözüm ona medya patronları artık toplum sorunlarını yansıtmak dile getirmek yerine keselerini daha fazla nasıl dolduracaklarını düşünür olmuş.

Bu da bana göre hiçbir parti ile alakalı değildir.

Hiç unutmam bir gün bir sözüm ona medya patronlarından biri kendi kanalında bu tip bir soruya aynen şu cevabı vermişti.

"Bizim kanalımızda gösterilen magazin programları toplam yayın içerisinde %1.5 lik bir yere sahip"

magazin programından kastı da ismi magazinle başlayan programlar zart magazin zort magazin gibi

Adam diğer bütün programların magazin programı havasında olduğunu bilmiyor sanırım (ya da bilmek istemiyor)

saygılar,

[Φ politika]

Size hak veriyorum Shatin arkadas,tabiiki sadece Türkiyede degil bütün dünya ülkelerinde görsel ve yazili medyanin bir kismi hükümetin pembe tablosunu insanlara sunarlar,ve gercegi anlatanlarida hükümet karsitlari olarak tanimlarlar.Ne varki,Türkiye'deki görsel ve yazili medya tarihinin hicbir sahifesinde bu kadar gercek disi olmamistir.Medya holdinglerinin yönetimden gördükleri maddi cikarlar sonucu kendilerini hükümetin sözcüsü olma durumuna düsürdükleri sakli olmayan bir gercektir.Doganlar Cinerler,Ihlaslar,Mng ler bunlar maalesef hükümetin yaptigi yanlis uygulamalarin hicbirini halka yansitmadiklari gibi birde bu yanlisliklari dogru imis gibi kamuoyuna sunmaktadirlar,Televizyonlarimizin yaptiklari yayinlarla insanlar resmen afyonlanmaktadir.Bunu yönetimi elinde tutanlar görmezlermi görürler tabiiki ama medya onlara calismakta oldugu icin özgürlük teraneleri arkasinda bu zararli gidise göz yumulmaktadir.Bu nedenle fakirler medyada fazla gözükmez..

saygilarla

[Φ figgaro]

hep hikaye uydurmaca..bal tutan parmağını yalar...bize dokunmayan yılan bin yaşasın..adam olsun çalışsın..kazansın kardeşim..demogojileri hep vardır bu memlekette..nedense de hayatın adil olduğunu idda eden tiplerde genelde adaletsiz tiplerdir..elde tutulmuş karteller ve köşe başları hususundaysa fakir napsın ki..para parayı çeker mantalitesinin olduğu bir piyasa anlayışında da...varmıdır ki fakirde para...olsa bile inanın..düşmüşsede bir yerlerden küçüktende olsa miras..yada aldığı tazminatı falan..anında düşürürler tongaya..o meşhur piyasa akbabaları..göbekli, ağzı purolu,kafası dazlakımsı fırsat düşkünleri...bide fakire züğürtümsünden bir teselli vermişlerdir..hani küsmesin hayata..umut fakirin ekmeği....

[Φ denizz]

Dünyanın hiç bir yerinde fakirlik basında gerektiği kadar yer bulamaz...

Neden mi?

Emperyalizm yarattığı fakirliği niye basında göstersinki?

Aptalmı adamlar..!

İki gazeteciye yazdırılar bir yazı onlarında ne dediği belli değildir veya çok marjinal yazarlardır ancak üç beş kişiye ulaşabilirler...Sonra...

 

İşte böyle biz bize konuşur dururuz....

 

Ne yapmalıyız?

Örgütlenmeliyiz!

Örgütlenmeden hiç kimse emperyalizmdne kapitalizmden hakkını alamaz...

 

Basit ama gerçek...

fakirlik basında çok yer alamaz belkide,bu kadarda hasır altı edilemez.görgüsüz tüketimde bu kadar abartılıp basında yer bulamaz.avrupada bulvar gazeteleri hariç çoğu gazete siyah beyazdır ve ortalama 40/50 sayfa civarında çıkar.gündüz magazin ve futboldan ibaret gazeteler,akşamda envai çeşit diziler ve sulu şovlardan oluşan tv programları.yalnız hiçbirinde sokaktaki insanın sorunları sıkıntıları yok.hayal dünyasında yaşamaya devam edelim.küresel bir ekonomik çalkantı olduğunda tokatı yiyip kendimize geleceğizde sonumuz ne olucak bilemem.

[Φ Efendi Türkler]

Cünkü yazili ve görsel medyanin AKP hükümetine diyet borcu vardir onu ödemekle yükümlüdürler.daha dogrusu Türkiyenin yazili ve görsel medyasi bir iki ufak kanal ve gazete disinda AKP nin emrindedir yani basin olma özelliklerini kaybetmis cikar pesinde kosan ve cikarlarini secim yatirimi nedeni ile koruyup gözeten AKP nin borazanciligini yapmaktadirlar.Türkiyedeki nüfusun büyük bir bölümü yoksulluk sinirinin altindadir,Türkiyenin gerceklerini anlatmakla yükümlü olan yazili ve görsel medya ise hergece parsayi götüren sarkici ve türkücülerin reklamlarini mankenlerin kime göz kirptiklarini,kimin ne giydigini kimin kime ne söyledigini anlatmakla ve sayilari 50 yi gecen dizi dizi filimleri göstermekle Türk milletini afyonlamaktadirlar.Bizim milletimizde sagolsun hic sevmez böyle seyleri ya sabah oturup gece kalkarlar TV. nun basindan.Biz böyleyiz iste.Fakiride Allah düsünsün diyip kolayina kacariz herseyin.

saygilarla

 

 

DEMOKRASI RAFAMI KALDIRILDI

 

Evet ya birde su dikkatimi cekiyor Halkimiz hic bir sey istemiyor ,,Demokrasi haklarindan yararlanarak isteyenlerse

onlarda ,,Ayricalikli gruplar cünkü !!! onlar ayri konu..,.Birde halkin gözünde öyle baski varmis gibi hissediyorum.,

Kendilerini ayricalikli grupmus gibi konuma düsmekten korkar olmus,.,.!!! bu durum cok kötü,,

Siyasilerin üzerinde,, gelismekte olan ülkelerde halkin Demokrasi baskilari olmasa

hatalarda cok olur.,.yapilan hatada yarin unutulur,, Hatirladinizmi.,!!!

Bir dönem vardi heyacan vardi Demokrasi heyacani

ilk defa orda yasamistim Sayin ÖZAL DÖNEMI

Yanlislarimi o ayri konu

Ama vardi O

Demokrasi

 

Saygilar

 

yamyam frankfurt

[Φ politika]

Türkiyede birkac TV kanali ve gazete disinda kalan nekadar yazili ve görsel medya varise bunlar belirli kapitalist güclerin emri altindadir.Bizim saygin gazeteci saygin olmayan gazeteci degerlendirmelerimizde buradan kaynaklaniyor.Saygin gazeteci görevini basari ile her güclüge ragmen gercekleri kamu oyuna verebilendir,saygin olmayan gazeteci ise kisisel cikarlari geregi her yöne dönebilenlerdir.Medyamiza baktigimizda bunlardan sürü sürü görebiliriz.Ama saygin olanlar ise parmakla sayilacak kadar azdir.Türkiyede adlari büyük gazeteciye cikimis olan nice isimler varki bunlar ruhlarini paraya degistirmis ve asil görevlerini unutmuslardir.

Fakirlik bir arkadasinda degindigi gibi,emperyalizmden kaynaklanan fakirlik emperyalizme hizmet veren basin tarafindan tabiiki gösterilmez,bu emperyalistin amacina ters düser.Bugün Türkiyede nelerin olup bittigini anlamak icin müneccim olmaya gerek yokken hala ekranlarda hükümet adamlari veya hükümetin basi tarafindan pembe tablolar cizilmektedir,bu cizilen gercek disi pembe tablolari Türkiyenin basinida aynen yayinlamaktadir.Tabiiki fakirlere basinda medyada yer kalmiyor.24 saat dizilerle,ivir zivir programlarla halki uyutan TV kanallari haber saatlerinde ise AKP nin secim yatirimini üslenmislerdir.Iste Türkiyenin gercegi.Böyle olmayan TV kanallari ve basin ise maddi yetersizlikler nedeni ile zaten halkin dikkatini cekmekten uzaktirlar.Önce basini ele gecireceksiniz prensibi encok AKP nin kullandigi bir prensiptir.Buna ragmen AKP nin basi güzel bi taktikle hala basindan sikayet edebilmektedir.

 

 

saygilarla