Φ egzorsist Gönderi tarihi: 28 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 28 Ağustos , 2007 her ne kadar göremesemde yolladığın şeyi yinede teşekkür ederim Alıntı
Φ *NATALIA* Gönderi tarihi: 28 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 28 Ağustos , 2007 Çok pardon o zaman şimdi görüo musun ? Alıntı
Φ egzorsist Gönderi tarihi: 28 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 28 Ağustos , 2007 hayır nati gerçekten herkese yolladığına baktım onlardakide gözükmüyor belki benden kaynaklanıyordur yinede teşekkür ederim bir daha saol Alıntı
Φ *NATALIA* Gönderi tarihi: 28 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 28 Ağustos , 2007 Neyse.. Nilgül'ün Sen adlı şarkısıydı .. Alıntı
Φ zeyynepp Gönderi tarihi: 29 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 29 Ağustos , 2007 Ne kağıt yeter ne kalem, Mesut sanmam için kendimi Ne takayım, ne tekneyim. Öyle bir yerde olmalıyım, Öyle bir yerde olmalıyım ki, Ne karpuz kabuğu gibi, Ne ışık, ne sis, ne buğu gibi... İnsan gibi... Orhan Veli Kanık Alıntı
Φ egzorsist Gönderi tarihi: 29 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 29 Ağustos , 2007 teşekkür ederim zeyynepp Alıntı
Misafir RA_dya Gönderi tarihi: 2 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 2 Eylül , 2007 Uçuşan Ağaç II Gidiyorum yokluğumu da götürüyorum Göl nasıl taşısın ırmağın ızdırabını ırmağın azabını ırmak! vazgeçiyor kendinden. Göl! ırmak akmıyor artık avuçlarımdan dökülen yollar çağırıyor bu umarsız yolcuyu ufuk ele geçer mi Kimse böyle olsun istememişti İhmal etmesin kimse gövdesini ellerim âh! yüzümün mezarı sözlerim âh! dilimin mezarı gövdem âh! ruhumun mezarı Osman Çakmakçı ablan tatile gidiyor egzo,kendine iyi bak ay gitmeden şunu yapmam lazım ıyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyy Alıntı
Φ zeyynepp Gönderi tarihi: 2 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 2 Eylül , 2007 hayat bir masaldır ama ne başında cinler periler vardır ne de sonunda birilerinin başına düşen bir elma. birinin yapıp herkesin üzerinden gelip geçtiği uzun , ince bir yoldur hayat.. hayat bir oyundur herkesin başta kabul edip sonra isyan ettiği rolleri vardır ve bu oyunda perde gözlerle birlikte kapanır.. hayat bir hikayedir olması mümkünlerin değil olmuşların anlatıldığı bir hikaye yazanı hem en çok bilinen hem de hiç bilinmeyen bir hikayedir hayat.. kısacası hayat masalsı bir oyunun hikayesidir... Alıntı
Φ LeylaM Gönderi tarihi: 4 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 4 Eylül , 2007 GİT Şimdi gidiyorsun git oysa senden tek bir damla istemiştim sana kocaman bir deniz sunmak için şimdi gidiyorsun git ne zaman başladı bu hikaye anımsamak zor gençtim hazırda fırtınalarım vardı dörtnala sevdalarım komazdı öyle üç-beş nöbetleri geceler içimi acıtmazdı böyle bir insan bu kadar eksilebilir mi hatırlarsan sesine uyku kaçmış bir adam vardı bu şehrin bir yerlerinde düşler ormanının gece bekçisi derdin sen ona gözlerinde gizledi o seni sen bilmedin o adam bendim unuttun mu bak sevdiğin adam gülmeyi bile unuttu seni unutamadı işin kolayına kaçmadım uğruna ölmedim yani uğruna ölünecek sandığım biri için yaşadım hep sen bunu da bilmedin ben bir bakışına bin anlam yükledim sen aşka kestirmeden gittin bir hayatın özetini bırakıp avuçlarıma şimdi gidiyorsun git bana karanlığın ne demek olduğunu öğretmeden bütün ışıklarımı söndürüyorsun bu cehennem cinayetlerini işliyorsun sonra bunlara intihar süsü veriyorsun yazıklar olsun yazıklar olsun susuyorsun susuyorum susacaklarım bitmiyor uzun lafın kısası olmaz anlatacağım çok şey var hoyrat bir rüzgar gibi geldin aklımı ve hayatımı dağıttın şimdi gidiyorsun git daha ayrılığa bile çarpmadan aşk bizden döndü bir yılan gibi soktun koynuma kimsesiz geceleri artık ölüm sana dokunamamaktan kötü değil ama sana dokunmak da yasak bana göz çukurlarımdaki karanlık bunu anlatır sen var ya sen allah kahretsin! yani şimdi gözleri sana benzeyen bir kızım olmayacak mı yani şimdi başkaları mı sevecek seni başkaları mı tutacak ellerini ben saçlarını okşadığım zaman ellerin öksüz kalırdı şimdi gidiyorsun git Alıntı
Φ egzorsist Gönderi tarihi: 5 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 5 Eylül , 2007 teşekkür ederim arkadaşlar, çabuk gelme abla tatilden tatil güzel bir olay zeyynepp şiir için teşekkür ederim canım leyla canım arkadaşım şiirlerimizi itinayla seçiyoruz Alıntı
Φ LeylaM Gönderi tarihi: 5 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 5 Eylül , 2007 evet efenim.. beğenmene sevindim Alıntı
Φ egzorsist Gönderi tarihi: 5 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 5 Eylül , 2007 sen yollarsında beğenmem mi arkadaşım Alıntı
Φ diloş Gönderi tarihi: 12 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 12 Eylül , 2007 biz nerede ayrılırsak kıyamet orada başlar mavidir senin hüznün coşkun bir yürek çatırdar oradan başlar/yarım kalan bir bedenin kendini sonsuzlukla tamamlaması ve susar kellesi kopartılmış çarpınan bir ceset gibi rüzgâr biz nerede ayrılırsak kıyamet orada başlar sen gidersin ey gönül büyücüm ben kalırım bir de son öptüğün yerde gözlerindeki esrar bırakırım geri kalan nem varsa kıyasıya yağmalar canlanır orada nice geçmiş ayrılık eski bir plakta kırgın bir müzeyyen senar sessizliğin sinesinde mavi bir sezen aksu kanar nereye gidiyorsun kadınım büyücüm küçüğüm söyle bana beni böyle akşamların ortasında yaralı parçalanmış bir yürekle koyup böyle nereye ömrünün en küheylan çağıyla talan edip içimdeki cenneti çaylar gibi aka aka nereye zamanı parçalayıp bakışlarınla cehennem ateşleri koyup döşüme nereye gidiyorsun kadınım yumuşak kirpim kahverengi denizim beni nerde bırakırsan kıyamet orada başlar kalakalırız orada başı kopartılmış rüzgâr buz tutmuş hüzün kuruduğu tüm kıyılar kahverengi bir denizin tam senin yanıbaşında ey güngörmüş yaşlı çınar söyle bana büyük aşklar büyük ayrılıklarla mı tanımlanırlar biz nerede ayrılırsak kıyamet orada kopar... Alıntı
Φ Gece Yağmuru Gönderi tarihi: 14 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 14 Eylül , 2007 Egsocum Hayırlı Ramazanlar Alıntı
Φ egzorsist Gönderi tarihi: 15 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 15 Eylül , 2007 teşekkür ederim aysum biz nerede ayrılırsakkıyamet orada başlar mavidir senin hüznün coşkun bir yürek çatırdar oradan başlar/yarım kalan bir bedenin kendini sonsuzlukla tamamlaması ve susar kellesi kopartılmış çarpınan bir ceset gibi rüzgâr biz nerede ayrılırsak kıyamet orada başlar sen gidersin ey gönül büyücüm ben kalırım bir de son öptüğün yerde gözlerindeki esrar bırakırım geri kalan nem varsa kıyasıya yağmalar canlanır orada nice geçmiş ayrılık eski bir plakta kırgın bir müzeyyen senar sessizliğin sinesinde mavi bir sezen aksu kanar nereye gidiyorsun kadınım büyücüm küçüğüm söyle bana beni böyle akşamların ortasında yaralı parçalanmış bir yürekle koyup böyle nereye ömrünün en küheylan çağıyla talan edip içimdeki cenneti çaylar gibi aka aka nereye zamanı parçalayıp bakışlarınla cehennem ateşleri koyup döşüme nereye gidiyorsun kadınım yumuşak kirpim kahverengi denizim beni nerde bırakırsan kıyamet orada başlar kalakalırız orada başı kopartılmış rüzgâr buz tutmuş hüzün kuruduğu tüm kıyılar kahverengi bir denizin tam senin yanıbaşında ey güngörmüş yaşlı çınar söyle bana büyük aşklar büyük ayrılıklarla mı tanımlanırlar biz nerede ayrılırsak kıyamet orada kopar... her zaman ki gibi damardan takılıyorsun diloş teşekkür ederim şiir için Egsocum Hayırlı Ramazanlar sanada gecem, Allah hayırlara vesile eder umarım bu mübarek ayı bizlere Alıntı
Φ gloria Gönderi tarihi: 18 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 18 Eylül , 2007 Bugün bu forumda özlediğim herkese benden bir şiir Bu da canım kardeşime... Bu şiir bu zamana kadar gelmiş geçmiş en güzel şiirdir bence, ve ben bu çok sevdigğim şiiri seninle paylaşmaktan gurur duyacağım kardeşim. Her zaman öyle vefalısın ki, senden başkasıyla paylaşmak geçmezdi aklımdan bu en sevdiğim şiiri Bu Gece En Hüzünlü Şiirleri Yazabilirim Bu gece en hüzünlü şiirleri yazabilirim Şöyle diyebilirim: "Gece yıldızlardaydı Ve yıldızlar, maviydi, uzaklarda üşürler" Gökte gece yelinin söylediği türküler Bu gece en hüzünlü şiirleri yazabilirim Hem sevdim, hem sevildim, ya da o böyle söyler Bu gece gibi miydi kucağıma aldığım Öptüm onu öptüm de üstümde sonsuz gökler Hem sevdim, hem sevildim, ya da ben böyle derim Sevmeden durulmayan iri, durgun bakışlı gözler Bu gece en hüzünlü şiirleri yazabilirim Duymak yitirdiğimi, ah daha neler neler Geceyi duymak, onsuz daha ulu geceyi Çimenlere düşen çiy yazdığım bu dizeler Sevgim onu alakoymaya yetmediyse ne çıkar Ve o benimle değil, yıldızlıdır geceler Yürek zor katlanıyor onu yitirmelere Bakışlar sanki onu bana getirecekler Böyle gecelerdeydi ağaçlar beyaz olur Artık ne ben öyleyim ne de eski geceler Sesim ara rüzgarı ona ulaşmak için Şimdi sevmiyorum ya, eskidendi sevmeler Şimdi kimbilir kimin benim olduğu gibi Sesi, aydınlık teni, sonsuz uzayan gözler Sevmiyorum doğrudur, yürek bu hala sever Sevmek kısa sürdüyse unutmak uzun sürer Bu gece gibi miydi kollarıma almıştım Yüreğimde bir burgu ah onu yitirmeler Budur bana verdiği acıların en sonu Sondur bu onun için yazacağım dizeler Pablo Neruda Alıntı
Φ LilaC Gönderi tarihi: 19 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 19 Eylül , 2007 Bi gıcık gördüm sanki okulum dolayısıyla sana artık pek gıcıklık yapamıycam özlersin gıcıklığımı die uğriyim gidiyim dedim Hadi mutlu ve gıcık kal.. Alıntı
Φ egzorsist Gönderi tarihi: 19 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 19 Eylül , 2007 Bugün bu forumda özlediğim herkese benden bir şiir Bu da canım kardeşime... Bu şiir bu zamana kadar gelmiş geçmiş en güzel şiirdir bence, ve ben bu çok sevdigğim şiiri seninle paylaşmaktan gurur duyacağım kardeşim. Her zaman öyle vefalısın ki, senden başkasıyla paylaşmak geçmezdi aklımdan bu en sevdiğim şiiri Bu Gece En Hüzünlü Şiirleri Yazabilirim Bu gece en hüzünlü şiirleri yazabilirim Şöyle diyebilirim: "Gece yıldızlardaydı Ve yıldızlar, maviydi, uzaklarda üşürler" Gökte gece yelinin söylediği türküler Bu gece en hüzünlü şiirleri yazabilirim Hem sevdim, hem sevildim, ya da o böyle söyler Bu gece gibi miydi kucağıma aldığım Öptüm onu öptüm de üstümde sonsuz gökler Hem sevdim, hem sevildim, ya da ben böyle derim Sevmeden durulmayan iri, durgun bakışlı gözler Bu gece en hüzünlü şiirleri yazabilirim Duymak yitirdiğimi, ah daha neler neler Geceyi duymak, onsuz daha ulu geceyi Çimenlere düşen çiy yazdığım bu dizeler Sevgim onu alakoymaya yetmediyse ne çıkar Ve o benimle değil, yıldızlıdır geceler Yürek zor katlanıyor onu yitirmelere Bakışlar sanki onu bana getirecekler Böyle gecelerdeydi ağaçlar beyaz olur Artık ne ben öyleyim ne de eski geceler Sesim ara rüzgarı ona ulaşmak için Şimdi sevmiyorum ya, eskidendi sevmeler Şimdi kimbilir kimin benim olduğu gibi Sesi, aydınlık teni, sonsuz uzayan gözler Sevmiyorum doğrudur, yürek bu hala sever Sevmek kısa sürdüyse unutmak uzun sürer Bu gece gibi miydi kollarıma almıştım Yüreğimde bir burgu ah onu yitirmeler Budur bana verdiği acıların en sonu Sondur bu onun için yazacağım dizeler Pablo Neruda sevgili gloria gerçekten hakkımdaki düşüncelerin beni çok mutlu etti sende ölesin benim için hep vefalısın bu çok sevdiğin şiiri benimle paylaşman bile benim için büyük mutluluk iyiki varsın Bi gıcık gördüm sanki okulum dolayısıyla sana artık pek gıcıklık yapamıycam özlersin gıcıklığımı die uğriyim gidiyim dedim Hadi mutlu ve gıcık kal.. seni özleyeceğim lilac inşallah eğitimin hayırlı bir şekilde sorunsuz biter en azından bu sene kendine iyi davran fazlada ara verme Alıntı
Φ diloş Gönderi tarihi: 20 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 20 Eylül , 2007 şiir dostum senin için.. Dünyanın dışına atılmış bir adımdın sen Ömrümüzse karşılıksız sorulardı hepsi bu Şu samanyolu hani avuçlarından dökülen Kum taneleri var ya onlardan birindeyim Yeni bir yolculuğa çıkıyorum kar yağıyor Bir aşk tipiye tutuluyor daha ilk dönemeçte Çocuksun sen sesindeki tipiye tutulduğum Dönüşen ve suya dönüşen sorular soruyorsun Sesin bir çağlayan olup dolduruyor uçurumlarımı Kötü bir anlatıcıyım oysa ben ve ne zaman Birisi adres sorsa önce silaha davranıyorum Kekemeyim en az kasabalı aşklar kadar mahçup Ve üzgün kentler arıyorum ayrılıklar için Bir yanlışlığım bu dünyada en az senin kadar Ve sen kendi küllerini savuruyorsun dağa taşa Bir daha doğmamak için doğmak diyorsun Ölümlülerin işi bir de mutlu olanların Onların hep bir öyküsü olur ve yaşarlar Bırakıp gidemezler alıştıkları ne varsa Çocuksun sen her ayrılıkta imlası bozulan Susan bir çocuktan daha büyük bir tehdit Ne olabilir, sorumun karşılığını bilmiyor kimse Kötü bir anlatıcıyım oysa ben ve ne zaman Bir kaza olsa adı aşk oluyor artık Aşksa dünyanın çoktan unuttuğu bir tansık Seni bekliyorum orda, o kirlenen ütopyada Kirpiklerime düşüyorsun bir çiy damlası olarak Yumuyorum gözlerimi gözkapaklarımın içindesin Sonsuz bir uykuya dalıyorum sonra ve sen Hiç büyümüyorsun artık iyi ki büyümüyorsun Adınla başlıyorum her şiire ve her mısrada Esirgeyensin bağışlayansın, biad ediyorum. Çocuksun sen ve bu dünya sana göre değil Çocuksun sen sesinin çağlayanına düştüm Bir çiçeğe tutundum düşerken, ordayım hâlâ Sallanıp durmaktayım bir saatin sarkacı Nasıl gidip geliyor gidip geliyorsa öyle Zaman benim işte, nesneleşiyor tüm anlar Dursam ölürüm paramparça olur dünya Çocuksun sen sesinin çağlayanına düştüğüm Uçurum diyordun bir aşk uçurum özlemidir Bırakıyorum öyleyse kendimi sesinin boşluğuna Tutunabileceğim tüm umutları görmiyeyim için Gözlerimi bağlıyorum geceyi mendil yaparak (Gözlerim bir yerlerde daha bağlanmıştı, bunu Unutmuyorum unutmuyorum unutmuyorum hiç) Bir rüzgâr esse ellerin fesleğen kokuyor Kırlangıçlar konuyor alnına akşamüstleri Bu yüzden bir kanat sesiyim yamaçlarda Üzgün bir erguvan ağacıyla konuşuyorum Ayrılığın zorlaştığı yerdeyim ve dalgınlığım Bir mülteci hüznüne dönüyor artık bu kentte Çocuksun sen alnına kırlangıçlar konan Bir bulutun peşine takılıp gittiğimiz yer Okyanus diyelim istersen ya da sen söyle Batık bir gemiyim orda, seni bekliyorum Upuzun bir sessizliğim fırtınalar patlarken Gövdem köle tacirlerinin barut yanıkları içinde Ve gittikçe acıtıyor yaralarımı tuzlu su Çocuksun sen, büyümek yakışmazdı hiç Gülüşünün kokusuyla yeşerdi bu elma ağacı (Soluğunun elma kokması bundandı belki) Bir elma kokusuna tutundum düşerken Sallanıp durmaktayım bir saatin sarkacı Nasıl gidip geliyor gidip geliyorsa öyle Çocuksun sen, çocuğumsun Alıntı
Φ KesKiNkAleM Gönderi tarihi: 21 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 21 Eylül , 2007 Günaydın kardeşim beğeneceğini umarım Rahmetli Barış Akarsu'dan... Alıntı
Φ egzorsist Gönderi tarihi: 21 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 21 Eylül , 2007 teşekkür ederim zeynep, diloş ve sevgili keskinkalem iyi ki varsınız Alıntı
Φ LeylaM Gönderi tarihi: 21 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 21 Eylül , 2007 Ben de bir uğradım işte,fazla kalmıycam öbür gün gidicem SIR akşam güneşi sırtımı acıtırken yüzüne düşüyor gölgem ne sözcüklerim ne de ellerim titriyor kuramadığım cümlelerin fiil köklerini zamana salıp dallarına tutunuyorum aklımı saran sarmaşığın beş ayrı böcek kemiriyor derimin altında gövdemi içime devriliyorum... okşayıp, su verirken göğsünün yeşiline dönüp arkamı, kendime soluyorum sussam bileceksin konuşuyorum coşkuyla coşkuyla sesimin dürüstlüğünden korkup dünkü sesime playback yapıyorum yüzümün yalanını bir aynalar bilir kendimi ele vermiyor kendime saklıyorum.. dikenleri zamana havale edilmiş arsız bir anıya tutunarak çık istiyorum en yeni yolculuklara iki kişilik gülümsüyorum bu fotoğrafa koparıp atıyorum dilinin ucundan... bir bahçeyi ayrık otundan korur gibi intihar çoğul bir eylemdir aslında Sevgi KÖSE Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.