Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Beyin fonsiyonlarını kaybetmeye başladığında vücudu kontrol eden işlevleri yavaş yavaş yitiriliyor ancak burada birşey varki henüz tıb bunu çözemedi ölümden döndüğünü söyleyen insanların anlattıkları deneyimlere göre insan bedenini kontrol edemiyor ve bedeni seyrettiğini söylüyor. Bir süre sonra tıbben ölü sayılan kişi elektro şoklarla yada diğer tıbi cihazlarla yeniden yaşama döndürülüyor ve beyin fonksiyonları yeniden çalışıyor.

herşeyi kontol eden beyin olsaydı o zaman tıbben kaybedilen hiç kimse yeniden hayata döndürülemez olmuyor mu? Dışarıdan itici bir güç beyni kontrol etmiş olmuyor mu?

 

Tıb uzmanı olan biri çıksa bu konularda konuşşa tamam ok ama görüyorum ki müslüman arkadaşlar her konuda uzman olmuşlar maşallah.

 

Sayın sardunyam,daha öncede bu konuya değindim,ne ölümden dönme var nede deneyim.Koma halinde iken görülen halusinasyonlardır bu sözünü ettiğiniz şeyler.

 

Tıb literatüründe siyanürden zehirlenipte hayatta kalan ilk kişi benim. 6 hafta koma halinde idim.O dönemde gördüğüm şeyleri anlatsam hayretler içinde kalırsınız.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Atom maddenin parçalanamayan en küçük yapı taşıdır diyor atomun parçalanamadığına inananayım mı gerçek mi bu?
İnanma, çünkü bu teoridir. Belli bir zamanda atom parçalanamadı diye, atom parçalanamaz diye bir kanıt olmaz.

 

Dünyanın küre biçiminde olmasıyla aynı türden bir mantık değil.

 

Ben bilimin tartışmasız kanıtlarına inanırım.

 

Umarım beni anlamışsındır artık.

 

ölümden döndüğünü söyleyen insanların anlattıkları deneyimlere göre insan bedenini kontrol edemiyor ve bedeni seyrettiğini söylüyor.

 

Sardunyam

 

Kim uydurdu bu hikayeyi, kaynak gösterebilirmisin. Bende ölümden döndüm ama hiçbir şey hissetmedim görmedim desem kime inanacaksın ?

 

herşeyi kontol eden beyin olsaydı o zaman tıbben kaybedilen hiç kimse yeniden hayata döndürülemez olmuyor mu?
Bu, ruhun varlığını kanıtlamaz. Hayata dönmemek beyin ile alakalıdır, çünkü bütün fonksiyonları yaşattığın halde insan kendine gelemiyorsa bu beyinde bir arıza olduğunu gösterir (kanıtlı değil, sizin gibi hayalgücümü çalıştırıyorum)

 

Dışarıdan itici bir güç beyni kontrol etmiş olmuyor mu?

 

Ben senin kafana bir tuğlayla vurduğum zaman, senin beynini etkilemiş olmuyormuyum. Demekki bende dışardan bir itici gücüm. Sen ayılmak istesende ben seni sürekli bayıltabilirim.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Biz yanlış biliyorsak sen doğru bildiğini yaz, biz de öğğrenelim.

Bilimi de insanlar yapar, yine bilimin ürettiklerine de insanlar karşı çıkar. Senin farklı bir önerin mi var?

 

Saygılar.

 

Siz bu bilginizden emin olmadan Muhammedin bulduğu tanrısına tapmakla itham etmeden önce sorsa idiniz bunu ne kadar arkadaşça bir yaklaşım olrdu.Bir sözlük alıp bakınız efendim..

 

İnsanlar diyerek genellemeyiniz.Bilmin ürettiklerine bilmin içinden bilmin yöntemlerini kullanarak karşı çıkarlar.Ama iş dine geldimi durum değişir.Gene bilim ile karşı çıkılır.Ama ola ki bilme din ile karşı çıktığınızda yobaz olursunuz :) Neden böyle? cevabı çok açık siz kendinize verirsiniz bunu...

 

Sayın Tarafsız,size sadece klasik fiziğin temellerinin nasıl yıkılıp modern fiziğin temellerinin nasıl atıldığını bir kez daha düşünmenizi tavsiye ediyorum okadar.Sanırım bu yeterli olur...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Siz bu bilginizden emin olmadan Muhammedin bulduğu tanrısına tapmakla itham etmeden önce sorsa idiniz bunu ne kadar arkadaşça bir yaklaşım olrdu.Bir sözlük alıp bakınız efendim..

 

İnsanlar diyerek genellemeyiniz.Bilmin ürettiklerine bilmin içinden bilmin yöntemlerini kullanarak karşı çıkarlar.Ama iş dine geldimi durum değişir.Gene bilim ile karşı çıkılır.Ama ola ki bilme din ile karşı çıktığınızda yobaz olursunuz :) Neden böyle? cevabı çok açık siz kendinize verirsiniz bunu...

 

Bizde her yöntem var. Bilim'i öcü sanan insanlara bilimle cevap vermeyiz, kafanı eskitme sen. Sana senin dininle de cevap veririz, hiç endişen olmasın.

 

Bak bu başlıkta sadece dine dinle cevap veriliyor, güncel başlık olduğu için veriyorum.

 

Saygılar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kur'an ve islam, bilimsel bilgiler,gözlemler verdiği sürece bilimsel olarak cevap verilir.

 

Maddeden örnek verip, Allah'ın var olduğu sonucuna varırsanız, bilimsel verileri değerlendirmiş olursunuz.

 

Neden ?

 

İşin içinde maddenin yapısı var, maddenin geliş,gidiş, yaşayış olayları var, en önemlisi kainatın kendisi var.

 

Sayın Tarafsız,size sadece klasik fiziğin temellerinin nasıl yıkılıp modern fiziğin temellerinin nasıl atıldığını bir kez daha düşünmenizi tavsiye ediyorum okadar

 

ali-ilmek

 

Hepsini tekrar düşündüm ve dünyanın küre değil, başka bir şekil olabileceği sonucunu çıkaramadım. Klasik fizik, modern fizik

falan, dünyanın küre olmasını değiştiremedi.

 

Ben bilmin kanıtlarına bakarım, klasik fizik, modern fizik vs. ne olursa olsun önemli değil. Önemli olan bir şeyin kanıtlanmasıdır. Kanıt demek, tartışmaya imkan vermeyen demek.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bizde her yöntem var. Bilim'i öcü sanan insanlara bilimle cevap vermeyiz, kafanı eskitme sen. Sana senin dininle de cevap veririz, hiç endişen olmasın.

 

Bak bu başlıkta sadece dine dinle cevap veriliyor, güncel başlık olduğu için veriyorum.

 

Saygılar.

 

Hiç birşey anlamadın değil mi :D Bana bilimadamlığı taslamaya çalışıyorsun yok öcü falan diye sen bana benim dinim ile hiç bir şey anlatamassın bilimide tekeline alıp sahiplenme havalarından çık :)

 

Kur'an ve islam, bilimsel bilgiler,gözlemler verdiği sürece bilimsel olarak cevap verilir.

 

Maddeden örnek verip, Allah'ın var olduğu sonucuna varırsanız, bilimsel verileri değerlendirmiş olursunuz.

 

Neden ?

 

İşin içinde maddenin yapısı var, maddenin geliş,gidiş, yaşayış olayları var, en önemlisi kainatın kendisi var.

ali-ilmek

 

Hepsini tekrar düşündüm ve dünyanın küre değil, başka bir şekil olabileceği sonucunu çıkaramadım. Klasik fizik, modern fizik

falan, dünyanın küre olmasını değiştiremedi.

 

Ben bilmin kanıtlarına bakarım, klasik fizik, modern fizik vs. ne olursa olsun önemli değil. Önemli olan bir şeyin kanıtlanmasıdır. Kanıt demek, tartışmaya imkan vermeyen demek.

 

 

Aynı bilim bilmem kaç zaman önce diyordu ama yok düz idi yok küre idi yok yuvarlak idi..Bana atom parçalanamaz kural değil diyorsun adam tanımını 30 yıl parçalanamaz diye yaptı sen hala değil diyorsun.Sonrada bilmin kanıtlamadığı şey yoktur diye idda ediyorsun.Bu bilimselliğin neresidir sayın tarafsız :)

 

hepsi değişti bilim tarihi bunlar ile dolu.Sizin gerçek diye kabullendiğiniz ama yüzlerce kez değişen gerçekler ile.Bunlar sadece atom ve dünya ile ilgili olanlar saymaya başlasam sabaha kadar bitmezler.Klasik fizik ne ile göçtü?ben hatırlatayım size atom un parçalanması ile siz değişmedi dediğiniz bakın nasıl değişmiş :) Klasik fiziği mezarlığa gönderen şeylerin biridir o ama o zaman ölenler hala atamo parçalanamaz diye bilirken gittiler...sizde çağınızın kalıpları ile gitmeyin dikkat edin

 

saygılar..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kalp aşkın, sevginin sembolüdür..

İnsani duygularda bile kalp sembolizedir..

Hatta ortasınada bir ok saplarlar..:D (bu kısım konu dışı)

Yukardada açıkladığım gibi ruh madde değildir ve vücudumuzda ruh'a maddesel bir mekan tayin edemeyiz..

Allah'ın kalplere hitabı, kalbin sembolikliği olduğu gibi, belkide bilmediğimiz bir sebebi de vardır..

Örneğin "kulumun kalbine sığarım" sözünde fiziki bir sığma anlamı değil, sevgi ve bağlılık anlamı vardır..

Allah en doğrusunu bilendir, hata yapıyorsam Allah affetsin..

 

 

Saygılar..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

xlark tades

 

ayette anlama idrak etme organının kalp olduğu belirtiliyor.

 

eğer sen anlama idrak etme ruhtadır diyorsan ayet yinede yanlıştır.

 

Bunu daha önce tartışmıştık, yine mi aynı konuya dönüyoruz. :sweatingbullets:

 

Tıb literatüründe siyanürden zehirlenipte hayatta kalan ilk kişi benim. 6 hafta koma halinde idim.O dönemde gördüğüm şeyleri anlatsam hayretler içinde kalırsınız.

 

Sayın Katakuta/Haksöz, bu söyleminiz çok büyük bir iddia. Düşüncelerimde bir değişiklik yaratmayacağını düşünüyorum ancak yine de ispatlamanızı rica edeceğim...

 

Kur'an ve islam, bilimsel bilgiler,gözlemler verdiği sürece bilimsel olarak cevap verilir.

 

Bakın Sevgili Tarafsız arkadaşım, burada Kur'an-ın bir Bilim kitabı olmadığını, Bilimsel veriler sunmadığını, Bilimsel Formüller sunmadığını bir çok defalar tartıştık. Bir çok Ateist arkadaşımızda bunun böyle olduğunu sanıyorum ki tasvip etmişlerdi yada söylemişlerdi. Hatta BrainSlapper arkadaşımız dahi o döneme ait bilgiler olduğunu, bilimsel veriler olmadığını söylemişti. Ancak siz taa en başa dönüp Kur'an-ın Bilimsel Bilgiler verdiğini iddia etmişsiniz yine, hemde bir inanmayan olarak söylediniz bunu. Tavsiye ederim ki; forumdaki diğer tartışmaları bir gözden geçirin. Kur'an bir Bilim kitabı değildir. Eğer siz bunun böyle olduğunu iddia edebiliyorsanız yani Bilimsel Veriler sunduğunu iddia edebiliyorsanız bu ilerde sizin için bir çelişki de yaratabilir.

 

Maddeden örnek verip, Allah'ın var olduğu sonucuna varırsanız, bilimsel verileri değerlendirmiş olursunuz.

 

Neden ?

 

İşin içinde maddenin yapısı var, maddenin geliş,gidiş, yaşayış olayları var, en önemlisi kainatın kendisi var.

 

İşte bende diyorum ki, Tanrı'nın varlığını/yokluğunu "Bilim" ile ispatlayamayız. Neyse bunun açılımına girmeyeyim, yalnız siz forumun diğer konularına bir göz atarsanız, konunun gelişebilmesi için yeterli olur. Zira tartıştığımız şeyleri tekrar tekrar tartışmayalım derim ben...

 

Hiç birşey anlamadın değil mi :D Bana bilimadamlığı taslamaya çalışıyorsun yok öcü falan diye sen bana benim dinim ile hiç bir şey anlatamassın bilimide tekeline alıp sahiplenme havalarından çık :)

Aynı bilim bilmem kaç zaman önce diyordu ama yok düz idi yok küre idi yok yuvarlak idi..Bana atom parçalanamaz kural değil diyorsun adam tanımını 30 yıl parçalanamaz diye yaptı sen hala değil diyorsun.Sonrada bilmin kanıtlamadığı şey yoktur diye idda ediyorsun.Bu bilimselliğin neresidir sayın tarafsız :)

 

Güzel bir noktaya değinmişsiniz... Ama sanıyorum ki yada inanmak istiyorum ki Tarafsız arkadaşım "Bilim'in Yöntemi ve Tanımı" açısından yaklaşıyor olaya. Yani eğer "Bilim'in Bulguları/Verileri" olarak giriyorsa unutulmamalıdır ki Bilim'in sonuçları değişken olabilmektedir. Sürekli devinim içersindedir.

 

Saygılarımla...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Evet,bilim varoluş sebebine bağlı olarak değişkendir ve değişir.Bu yüzden de ortaya koydukları mutlak gerçek değildir.Bunu baştan beri dile getiriyorum.Buna paralel olarakta bilimin kanıtlayamadığı şeye yok diyemeyiz diye de ilave ediyorum.Bilimin varoluş gayesine tamamen zıt bir şekilde onu tabulaştırma yolunda ilerleyenlere de bunu özellikle vurgulamak adına yazdım bunları..

 

Dine bilimsel olarak yaklaşmak isteyen biri de dini çok iyi bilmek zorundadır.Onun sistematiğini,terminolojisini,mecazlarını çok iyi anlamış olmalıdır ki bilim ile çelişip çelişmediğini anlayabilsin.Bilimsel bir makaleyi okurken ve anlamaya çalışırken gösterdiği titizliği ona da göstersin.Matematiği anlamaya çalışırken çarpım tablosundan başlaması gerektiği söylendiğinde yadırgamayan biri, iş din olduğunda ana kaynağı okumadan tercüme ve kulaktan dolma bilgiler ile dine hakim olduğunu hatta bırakın, onu eleştirecek ve başka bir sistematik ile kıyasını yapacak seviyede olduğunu idda ediyor!İnsaf ya...İntegral hesaplarına böyle mi giriliyor..

 

Sadece bilimi bilmek dini bilmeye yetmez.

 

Ayrıca da şunu da ilave edeyim.Benim inancımdır ki;Bir inanan bilmi asla dışlamaz.Bu gün bilmin literatüründe geçen evreni ve doğayı anlama çalışmalarının ve doğada/evrende geçerli olan yasalrın din terminolojisinde farklı kavramlar ile anlatılışı mevcuttur.Farklı kavramlar ile inanların düşünmeye,araştırmaya vs yönlendirilişi söz konusudur.Din bilim ile açıklanamaz görüşüde atıl bir durumdadır zira bilim henüz noktalanmış değildir.Bilim son sözünü söylemiş değildir.Bilim adına bu söylemlerde bulunanlar kesinikle kendi görüşlerini ifade ediyorlar biliminkini değil.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Hiç birşey anlamadın değil mi :D

 

Birşey anlatmıyorsun ki anlatalım. Biz yanlış biliyorsak, sen doğrusunu anlat dedim, bana "Muhammedin bulduğu tanrısına tapmakla itham etmeden önce sorsa idiniz " diyerek kaçtınız. Dini kavramları Arapça söyleyince daha mı ulvi oluyor dide sordum "Bir sözlük alıp bakınız efendim" diyerek yine kaçtınız. Siz anlatmıyorsanız, anlatılmayan şeyden ne anlamam beklenir? :shuriken:

 

Bana bilimadamlığı taslamaya çalışıyorsun yok öcü falan diye .... bilimide tekeline alıp sahiplenme havalarından çık :)

 

Ben bilimi sahiplenmedim, bütün insanlara malettim, ancak sen itiraz edip "İnsanlar diye genellemeyiniz" dediniz.

 

sen bana benim dinim ile hiç bir şey anlatamassın

 

Bildiğin dini anlat da, senin dinini senden daha az mı biliyorum, daha çok mu biliyorum, bir bakalım. :devil:

 

Saygılar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bakın Sevgili Tarafsız arkadaşım, burada Kur'an-ın bir Bilim kitabı olmadığını, Bilimsel veriler sunmadığını, Bilimsel Formüller sunmadığını bir çok defalar tartıştık. Bir çok Ateist arkadaşımızda bunun böyle olduğunu sanıyorum ki tasvip etmişlerdi yada söylemişlerdi. Hatta BrainSlapper arkadaşımız dahi o döneme ait bilgiler olduğunu, bilimsel veriler olmadığını söylemişti. Ancak siz taa en başa dönüp Kur'an-ın Bilimsel Bilgiler verdiğini iddia etmişsiniz yine, hemde bir inanmayan olarak söylediniz bunu. Tavsiye ederim ki; forumdaki diğer tartışmaları bir gözden geçirin. Kur'an bir Bilim kitabı değildir. Eğer siz bunun böyle olduğunu iddia edebiliyorsanız yani Bilimsel Veriler sunduğunu iddia edebiliyorsanız bu ilerde sizin için bir çelişki de yaratabilir.

 

Tangeriin Boşig

 

Sen beni hiçbir şekilde doğru anlamamışsın. Düşüncelerimi bilmiyorsun, ve öyle kafana göre hakkımda yorumlar yazmışsın. Yazılarımı tekrar gözden geçir, hemde bütün başlıklarda.

 

Ben Kur'anın bilimsel bilgiler verdiğini hiçbir zaman iddia etmedim ve söylemedim. Hatta tam tersi, Kur'an da hiçbir bilimsel veri yok sadece göreceli kavramlarla olaylar bilimsel olarak açıklanmaya çalışılmış dedim defalarca. Sanırım durumu görünce utanacaksın.

 

Kur'an birçok bilimsel veri sunduğu iddiası var diye, bende onlara bilimsel anlamda cevap veriyorum. Çünkü bilimsel iddiaya bilimsel gerçekler, kanıtlar suınulur yada bilimsel olarak yaklaşılır. Benim İDDİALARA bilimsel olrak cevap vememle Kur'anın bilim kitabı olduğunu iddia etmek birbirinde çok farklı şeyler.

 

Bak sana kısaca şu örnekleri vereyim, sen sanırım hiç Kur'an okumadın, sana da öğretmiş olurum böylece

 

Bu örnekler ayetlerde açık açık bilimsel veri olarak geçmektedir. Tabi bana göre hepsi yanlıştır veya iddiadır.

 

Kur'an da birçok bilimsel veri ve bilgi bulunmaktadır, bunların küçük bir bölümü şöyledir

 

Evrenin genişlemesi

Gece ve gündüzün oluşması

Dünyanın oluşumu

Maddenin zerrelerden oluştuğu (atom)

Kainatın oluşumu

Dağların sarsıntıları önlediği

Güneşin ayın yıldızların yörüngeleri

Atmosfer katmanları

Gökler

 

 

Bunların hiçbiri gerçeği yansıtmamaktadır. Çünkü bilimsel teknik bir bilgi olmadığı için ayetlerde ne anlatılmak istendiği belli değildir. Ne sallarsan tutar. Tutanlarda açık değildir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Aşağıda "Ruh" ile ilgili enteresan bir görüş var. Okumanızı öneririm...

 

Muhafazakâr Bush, kök hücre üzerine yapılan araştırmaları yasakladı. Biliyorsunuz, kök hücreler, gelişme süreci içinde çeşitli organlara dönüşerek vücudumuzu oluşturan temel hücrelerdir. Bu hücrelerin yardımıyla çeşitli hastalıklara çare bulunacağı, her insana özgü yedek organlar üretilebileceği söyleniyor.

 

Peki bu kadar yararlı potansiyeller taşıyan bir gelişmeyi Bush neden engelledi?

 

Sanırım asıl neden, kök hücre üzerinde oynayan insanın bir bakıma 'yaradılış sürecine müdahale' ediyor olmasıdır. Tıbbi ve bilimsel açıdan yanlış gözükse de, dini inanış bakımından savunulabilecek bir yasak.

....................

 

İnsanlar tarafından kopyalanan insanlar sokaklarda dolaşmaya başlayınca din adamlarına şuna benzer sorular gelecektir: Bu kopyalar canlı olduğuna göre, ruhları da vardır. Tanrı, insanların laboratuvarlarda ürettiği kopyaya neden ruh veriyor? Bu kopyalar asılları ile aynı biyolojik özellikleri paylaştığına göre, yaşamlarını belirleyen kaderleri de kopyalayıcılar tarafından etkilenmiş olmuyor mu? Saldırgan bir insanın saldırgan kopyasının işleyeceği suçlardan dolayı kim sorumlu tutulmalıdır? İnsanların kopyalama eylemi, yaradılış sürecine müdahale değil midir?

 

Bu sorulara ne yanıt verilebilir, bilmiyorum. Ama din adamlarının çetin bir sınavla karşılaşacakları muhakkak.

 

http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=129622

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu sorulara ne yanıt verilebilir, bilmiyorum. Ama din adamlarının çetin bir sınavla karşılaşacakları muhakkak.

 

Dinde üste çıkma taktikleri çoktur. Ne olursa olsun uydurulacak bişey olacağı ve buna kanıt olmadığı için, sözde kalan açılamalar yapılması çok kolay.

 

Bak örneğin ilk uydurmayı ben söyleyeyim.

 

Allah, insan kopyalanacığını zaten biliyordu, insanların bunu yapmasını bekliyordu, ruh ayrı bir kavram olduğu için, bedenlerin bir önemi yoktur, ruh sadece bedenden beslenir. Ortaya bir beden çıkacağı için, Allah her meni ve yumurtadan oluşacak bir canlı insan embriyosuna zaten bir ruh verir, görüntüler aynı olsada ruhlar biribirinden farklıdır. Bunda şaşılacak bir durum yoktur.

 

Uydurmalar daha da arttırılabilir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Birşey anlatmıyorsun ki anlatalım. Biz yanlış biliyorsak, sen doğrusunu anlat dedim, bana "Muhammedin bulduğu tanrısına tapmakla itham etmeden önce sorsa idiniz " diyerek kaçtınız. Dini kavramları Arapça söyleyince daha mı ulvi oluyor dide sordum "Bir sözlük alıp bakınız efendim" diyerek yine kaçtınız. Siz anlatmıyorsanız, anlatılmayan şeyden ne anlamam beklenir? :shuriken:

Ben bilimi sahiplenmedim, bütün insanlara malettim, ancak sen itiraz edip "İnsanlar diye genellemeyiniz" dediniz.

Bildiğin dini anlat da, senin dinini senden daha az mı biliyorum, daha çok mu biliyorum, bir bakalım. :devil:

 

Saygılar.

 

İbadet ile tapınmanın arasındaki farkı bilmeyen biri mi bana diyor bunları!Bunu bilmeyen din hakkında neyi bilir?Burada bana anlat diye istekte bulunucak aşamadan çok ötlerde bir hava çiziyorsun.Okumuş aşmış bir çizgi misali sen bu imajla bana anlat diyemessin bana ibadet ile tapınmanın farkını çok iyi bildiğini ve nedenlerini anlatıyor olman gerekirdi.Ama nerde.. :) Birden konum değiştirip öğrenci olu verdiniz..Dini bilmek mealleri okuyup alleme geçinmek ile olmuyor onu ilk okul öğrencileride yapıyor :) Hatta bazıları daha bile iyisini yapıyor ;)

 

Burada tapınmak ve ibadet arasındaki farkı bilmeyip din eleştiren birine ne denir ?

 

Çavvv :zorro:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Tangeriin Boşig

 

Sen beni hiçbir şekilde doğru anlamamışsın. Düşüncelerimi bilmiyorsun, ve öyle kafana göre hakkımda yorumlar yazmışsın. Yazılarımı tekrar gözden geçir, hemde bütün başlıklarda.

 

Ben Kur'anın bilimsel bilgiler verdiğini hiçbir zaman iddia etmedim ve söylemedim. Hatta tam tersi, Kur'an da hiçbir bilimsel veri yok sadece göreceli kavramlarla olaylar bilimsel olarak açıklanmaya çalışılmış dedim defalarca. Sanırım durumu görünce utanacaksın.

 

Kur'an birçok bilimsel veri sunduğu iddiası var diye, bende onlara bilimsel anlamda cevap veriyorum. Çünkü bilimsel iddiaya bilimsel gerçekler, kanıtlar suınulur yada bilimsel olarak yaklaşılır. Benim İDDİALARA bilimsel olrak cevap vememle Kur'anın bilim kitabı olduğunu iddia etmek birbirinde çok farklı şeyler.

 

Bak sana kısaca şu örnekleri vereyim, sen sanırım hiç Kur'an okumadın, sana da öğretmiş olurum böylece

 

Bu örnekler ayetlerde açık açık bilimsel veri olarak geçmektedir. Tabi bana göre hepsi yanlıştır veya iddiadır.

Sayın Tarafsız, öncelikle sakin olursanız çok daha iyi anlarsınız. Ben o yalnızca o iletinize bakaran öyle bir yorum yaptım. Zira sizde Kur'an-ın "Bilimsel Formüller/Veriler" sunmadığını düşünüyorsanız, aramızda bu açıdan bir farklılık olamaz. Olay yalnızca bir yanlış anlamadan ibarettir ve utanılancak bir durumda yoktur benim açımdan... Öyle ki, sizde yazdığınız iletinin taşıdığı manalara dikkat etmelisiniz bence... O iletinizden o anlam çıktı, ama yanlış anlama benden kayaklanıyorsa gerçekten özür dilerim.

 

Kur'an da birçok bilimsel veri ve bilgi bulunmaktadır, bunların küçük bir bölümü şöyledir

 

Evrenin genişlemesi

Gece ve gündüzün oluşması

Dünyanın oluşumu

Maddenin zerrelerden oluştuğu (atom)

Kainatın oluşumu

Dağların sarsıntıları önlediği

Güneşin ayın yıldızların yörüngeleri

Atmosfer katmanları

Gökler

 

Bunların hiçbiri gerçeği yansıtmamaktadır. Çünkü bilimsel teknik bir bilgi olmadığı için ayetlerde ne anlatılmak istendiği belli değildir. Ne sallarsan tutar. Tutanlarda açık değildir.

Kırmızı ile alıntılaığım ithamınız, yine aynı şekilde: "Kur'an-da birçok Bilimsel veri ve bilgi bulunuyor." İyi ki, iletinizin sonunda, diğer iletinizde yapmadığınız şeyi yapmışsınız ve bu sefer olsun yanlış anlaşılmaya mahal vermemişsiniz...

 

Saygılarımla...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Tıb uzmanı olan biri çıksa bu konularda konuşşa tamam ok ama görüyorum ki müslüman arkadaşlar her konuda uzman olmuşlar maşallah.

 

Sayın sardunyam,daha öncede bu konuya değindim,ne ölümden dönme var nede deneyim.Koma halinde iken görülen halusinasyonlardır bu sözünü ettiğiniz şeyler.

 

Tıb literatüründe siyanürden zehirlenipte hayatta kalan ilk kişi benim. 6 hafta koma halinde idim.O dönemde gördüğüm şeyleri anlatsam hayretler içinde kalırsınız.

 

Sayın katakuta

 

neden her defasında alaycı bir yaklaşımla cevap veriyorsunuz? tartışmaya tahammülünüz yoksa o zaman kendinizi zorlamayın.

tıb uzmanı olduğumu iddia etmediğim gibi böyle bir hadsizliğide yapmam sadece bildiğim ve okuduğum kadarıyla olasılıkları sorguluyorum. kaldı ki halüsinasyon dediğiniz şeylerin tespiti yapılabilir mi bu konuda da bilgim yok.

 

eğer anlatmayı uygun görüyorsanız komada kaldığınız anlarda yaşadıklarınızı öğrenmek isterim. insan böyle bir deneyimi her zaman yaşamıyor...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayın katakuta

 

neden her defasında alaycı bir yaklaşımla cevap veriyorsunuz? tartışmaya tahammülünüz yoksa o zaman kendinizi zorlamayın.

tıb uzmanı olduğumu iddia etmediğim gibi böyle bir hadsizliğide yapmam sadece bildiğim ve okuduğum kadarıyla olasılıkları sorguluyorum. kaldı ki halüsinasyon dediğiniz şeylerin tespiti yapılabilir mi bu konuda da bilgim yok.

 

eğer anlatmayı uygun görüyorsanız komada kaldığınız anlarda yaşadıklarınızı öğrenmek isterim. insan böyle bir deneyimi her zaman yaşamıyor...

 

Ne alaka desem.Sizde herşeyi olumsuz algılıyorsunuz.Ya karalama dersiniz,ya saldırıyor dersiniz,ya alay ediyor dersiniz mutlaka bir bahane bulursunuz.Dolayısıyla kimintartışamaya tahammülü olmadığı belli oluyor. Siz okuduklarınız bende yaşadıklarımı.

 

(sadunyam) Beyin fonsiyonlarını kaybetmeye başladığında vücudu kontrol eden işlevleri yavaş yavaş yitiriliyor ancak buradabirşey varki henüz tıb bunu çözemedi ölümden döndüğünü söyleyen insanların anlattıkları deneyimlere göre insan bedenini kontrol edemiyor ve bedeni seyrettiğini söylüyor. Bir süre sonra tıbben ölü sayılan kişi elektro şoklarla yada diğer tıbi cihazlarla yeniden yaşama döndürülüyor ve beyin fonksiyonları yeniden çalışıyor.

herşeyi kontol eden beyin olsaydı o zaman tıbben kaybedilen hiç kimse yeniden hayata döndürülemez olmuyor mu? Dışarıdan itici bir güç beyni kontrol etmiş olmuyor mu?

 

Dikkat edin tıb bunu çözemedi diyorsunuz değilmi? Sanki bilim adamları ölümden sonra yaşam varmı bunu ortaya koyalım gibisinden bir takım insanları tıbbi olaral öldürdükleri filan yok.Deneyim denilince bilinçli bir araştırma anlaşılır.Oysa sözünü ettiğiniz insanların doktorlara gidip,ölümden sonra yaşam varmı biz bu kanıtlamak için deney yapmak istiyoruz, bizi tıbben öldürün bakalım dedikleri filanda yok.

 

Sözünü ettiğiniz meseleyi bende tv de yabancı bir kanalda izledim.Bir çok kişinin böyle olaylar yaşadıklarını aktardılar ve son sözü yine bilim adamlarına bıraktılar. Sonuç halusinasyon.

 

Kendimde yaşadığım için, bilim adamlarının söylediklerini canlı şahidiyim. Nerde okudunuz bilmiyorum ama muhtemelen bu mesele dindar kişiler tarafından ruh meselesine uyarlanarak yazılmıştır

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Tıb literatüründe siyanürden zehirlenipte hayatta kalan ilk kişi benim. 6 hafta koma halinde idim.O dönemde gördüğüm şeyleri anlatsam hayretler içinde kalırsınız.

Sayın Katakuta/Haksöz, bu söyleminiz çok büyük bir iddia. Düşüncelerimde bir değişiklik yaratmayacağını düşünüyorum ancak yine de ispatlamanızı rica edeceğim...

_________________________________

Kendimde yaşadığım için, bilim adamlarının söylediklerini canlı şahidiyim. Nerde okudunuz bilmiyorum ama muhtemelen bu mesele dindar kişiler tarafından ruh meselesine uyarlanarak yazılmıştır

 

Yalnızca merak ettim. Eğer literatürde "Tek"seniz mutlaka internette geçiyor olmalısınız. İnternet bu bilgiyi es geçmiş olmamalı... Herhangi bir niyetim yok, sadece açıklamanızı istiyorum. Merak ettim. Bir Alman Polisiye Dizi Filminde görmüştüm, siyanür içen bir adama hemen ardından bir madde veriyorlardı ve adamın aldığı siyanür bir şekilde etkisiz kalıyordu... Sizde ardından ikinci vak'a olacaksınız gördüğüm. Biri diziydi, diğeri de ispatlarsanız gerçek olacak. Bunu öğrendiklerimize katmamız açısından merak ettim. Açıklarsanız sevinirim...

 

Ne alaka desem.Sizde herşeyi olumsuz algılıyorsunuz.Ya karalama dersiniz,ya saldırıyor dersiniz,ya alay ediyor dersiniz mutlaka bir bahane bulursunuz.Dolayısıyla kimintartışamaya tahammülü olmadığı belli oluyor. Siz okuduklarınız bende yaşadıklarımı.

Dikkat edin tıb bunu çözemedi diyorsunuz değilmi? Sanki bilim adamları ölümden sonra yaşam varmı bunu ortaya koyalım gibisinden bir takım insanları tıbbi olaral öldürdükleri filan yok.Deneyim denilince bilinçli bir araştırma anlaşılır.Oysa sözünü ettiğiniz insanların doktorlara gidip,ölümden sonra yaşam varmı biz bu kanıtlamak için deney yapmak istiyoruz, bizi tıbben öldürün bakalım dedikleri filanda yok.

Tebrikler... Yani sonuçta inançların betimledikleri "Öte Alem" "Ahiret" vs. gibi Soyut Kavramların varlığını yada yokluğunu ispatlamak için Bilim hiç bir çabaya girmiyormuş değil mi? Deney yapılmamazmış yani bu konuda öyle mi? Yani bu soyut kavramların varlıkları yada yoklukları "Bilim" ile açıklamazmış... Tebrikler... Bakın en sonunda yavaş yavaş kavranıyor bazı şeyler...

 

Saygılarımla Sevgili Katakuta/Haksöz...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Tıb uzmanı olan biri çıksa bu konularda konuşşa tamam ok ama görüyorum ki müslüman arkadaşlar her konuda uzman olmuşlar maşallah. :excl:

 

Sayın sardunyam,daha öncede bu konuya değindim,ne ölümden dönme var nede deneyim.Koma halinde iken görülen halusinasyonlardır bu sözünü ettiğiniz şeyler.

 

Tıb literatüründe siyanürden zehirlenipte hayatta kalan ilk kişi benim. 6 hafta koma halinde idim.O dönemde gördüğüm şeyleri anlatsam hayretler içinde kalırsınız.

 

yukarıdaki renkli bölümde belirttiğim yerde gayet açık alay ediyorsunuz. Siz her konuda ahkam kesebiliyorken biz herhangi bir fikrimizi belirtince her konuda uzmansınız diyorsunuz...

 

sizin siyanürden zehirlenip kurtulmanız sizi tıb uzmanımı yapıyor ki böyle bir yorum yapıyorsunuz?

 

karşınızdaki insan *****de olabilir bildiği kadarı ile size fikrini söyler siz çok bilgilisiniz (!) diye onu küçümsermisiniz?

 

Ne alaka desem.Sizde herşeyi olumsuz algılıyorsunuz.Ya karalama dersiniz,ya saldırıyor dersiniz,ya alay ediyor dersiniz mutlaka bir bahane bulursunuz.Dolayısıyla kimintartışamaya tahammülü olmadığı belli oluyor. Siz okuduklarınız bende yaşadıklarımı.

Dikkat edin tıb bunu çözemedi diyorsunuz değilmi? Sanki bilim adamları ölümden sonra yaşam varmı bunu ortaya koyalım gibisinden bir takım insanları tıbbi olaral öldürdükleri filan yok.Deneyim denilince bilinçli bir araştırma anlaşılır.Oysa sözünü ettiğiniz insanların doktorlara gidip,ölümden sonra yaşam varmı biz bu kanıtlamak için deney yapmak istiyoruz, bizi tıbben öldürün bakalım dedikleri filanda yok.

 

Sözünü ettiğiniz meseleyi bende tv de yabancı bir kanalda izledim.Bir çok kişinin böyle olaylar yaşadıklarını aktardılar ve son sözü yine bilim adamlarına bıraktılar. Sonuç halusinasyon.

 

Kendimde yaşadığım için, bilim adamlarının söylediklerini canlı şahidiyim. Nerde okudunuz bilmiyorum ama muhtemelen bu mesele dindar kişiler tarafından ruh meselesine uyarlanarak yazılmıştır

 

herşeyi olumsuz almıyorum ama öyle bir yeteneğim var kimin olumsuz yazı yazdığını anlayabiliyorum. :) sizin tarzınız bu inanın bütün ateistlerin yaklaşımı sizinki gibi olmuş olsaydı asla anlaşmak mümkün olmazdı...

 

bilim adamlarının insanları öldürdükleri yok elbette nasıl böyle anladınız merak ettim. ölmekte olan insanı inceledikleri ise bir gerçektir. bundan bir kaç yıl önce okumuştum ölğm döşeğindeki bir insanı hassas tartılarda tartarak ölüm öncesi ağırlığıyla, ölüm sonrası ağırlığı tespit etmek için. ve çok cüzi bir eksiklik olduğu açıklanmıştı ardından bunun cesetteki son idrarın kaybından kaynaklandığını söylediler. yani bilim ölümüde inceliyor değil mi? "ölümden sonra yaşamı araştırmak için doktora gidip beni öldürün diyen yok" gerçekten iyi espiri olmuş. sanki bende aksini söylemiştim...

 

eğer beğenmediğiniz soruma net bir açıklama getiremeyecekseniz birde susmayı deneyin olmaz mı sizin bilmediğinizi bilen biri mutlaka vardır ve cevabı gelir. kasdettiğim buydu işte siz alay etmek için sebeb arıyorsunuz...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

yukarıdaki renkli bölümde belirttiğim yerde gayet açık alay ediyorsunuz. Siz her konuda ahkam kesebiliyorken biz herhangi bir fikrimizi belirtince her konuda uzmansınız diyorsunuz...

 

herşeyi olumsuz almıyorum ama öyle bir yeteneğim var kimin olumsuz yazı yazdığını anlayabiliyorum. :) sizin tarzınız bu inanın bütün ateistlerin yaklaşımı sizinki gibi olmuş olsaydı asla anlaşmak mümkün olmazdı...

 

bilim adamlarının insanları öldürdükleri yok elbette nasıl böyle anladınız merak ettim. ölmekte olan insanı inceledikleri ise bir gerçektir. bundan bir kaç yıl önce okumuştum ölğm döşeğindeki bir insanı hassas tartılarda tartarak ölüm öncesi ağırlığıyla, ölüm sonrası ağırlığı tespit etmek için. ve çok cüzi bir eksiklik olduğu açıklanmıştı ardından bunun cesetteki son idrarın kaybından kaynaklandığını söylediler. yani bilim ölümüde inceliyor değil mi? "ölümden sonra yaşamı araştırmak için doktora gidip beni öldürün diyen yok" gerçekten iyi espiri olmuş. sanki bende aksini söylemiştim...

 

eğer beğenmediğiniz soruma net bir açıklama getiremeyecekseniz birde susmayı deneyin olmaz mı sizin bilmediğinizi bilen biri mutlaka vardır ve cevabı gelir. kasdettiğim buydu işte siz alay etmek için sebeb arıyorsunuz...

 

Sayın sardunyam; Deneyim kelimesini kullanan siz değilmisiniz.Tamam ben o kelimeyi yanlışlıkla kullanmışım deyin bende özür dileyeyim. Hem bu kelimeyi kullanıyorsunuz hemde beni alay etmekle yanlış anlamakla suçluyorsunuz.

 

İkincisi; Tıb buna bir çözüm getiremedi, diyorsunuz.Yani sadece okuduklarınızı değil yorum yaparak konuşuyorsunuz.Bu tıb adına ahkam kesmek değilmi ? Oysaki öyle bir şey yok çünkü aynı konuyu bende tv den izledim.Uzmanlar koma halindeki kişinin gördüğü halusinasyon dediler.Bu meselenin ardındaki sır nedir, biz bunu çözemedik filan demediler.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayın sardunyam; Deneyim kelimesini kullanan siz değilmisiniz.Tamam ben o kelimeyi yanlışlıkla kullanmışım deyin bende özür dileyeyim. Hem bu kelimeyi kullanıyorsunuz hemde beni alay etmekle yanlış anlamakla suçluyorsunuz.

 

İkincisi; Tıb buna bir çözüm getiremedi, diyorsunuz.Yani sadece okuduklarınızı değil yorum yaparak konuşuyorsunuz.Bu tıb adına ahkam kesmek değilmi ? Oysaki öyle bir şey yok çünkü aynı konuyu bende tv den izledim.Uzmanlar koma halindeki kişinin gördüğü halusinasyon dediler.Bu meselenin ardındaki sır nedir, biz bunu çözemedik filan demediler.

 

"deneyim" kelimesine neden bu kadar takıldınız sayın katakuta...

 

bu mükemmeliyetçi kişiliğinizden mi kaynaklanıyor yoksa kelimeleri cımbızla almak gibi bir hobiniz mi var?

 

tıb adına yorum yapmadım sadece okuduğum bir haberi burada paylaştım. koma halindeki kişinin gördüklerine halüsinasyon demek meseleyi kestirip atmak için kolay bir yol. tıb uzmanlarının bazen çok basit bir hastalığı bile tespit edemediklerini bilmiyor muyuz? ben kızımı kaybediyordum bir doktorun hatası yüzünden... insanoğlu çözemediği meselelerle karşılaşınca olayı derinlemesine incelemek yerine kolayına kaçıp meseleyi kökünden (!) hallediyor... henüz bu araştırmaların sonucu olmadığı için bu konular hakkında kesin hüküm vermek doğru olmaz diye düşünüyorum. bekleyelim görelim...

 

selamlar

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 4 hafta sonra...

inanmak için görmek deil görmek için inanmak gerekir....

arkadaş görmek istemiorsa kimse görmesini sağlayamasss

ancak kendii sapmışş fikirleriini böyle açık bir şekilde empose etmeye çalışması kabul edilemes bi

dawranışşş...

sen neye inanmak istiioorsan inanmakta özgürsün tıpkı bizler gbiii....

ne sen bize ne de biz sana kendi inancımıs empose etme yetisiine sahibizzz...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

inanmak için görmek deil görmek için inanmak gerekir....

 

ama doğru olduğunu bilmek içinde inanmak yetmiyor.

 

 

yani istediğin kadar görmek için inan, o inancının doğru olduğunu bilemezsin

 

 

bunu bile bile benim inancım gerçektir dersen, bunu kanıtlamış olman gerekir

 

eğer kanıtlamış değilsen, senin inancın gerçek değildir

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.