Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Bizim adımıza özür size mi düştü ****? seçilmişer...!


kaplan-200

Önerilen İletiler

Herkes yukarda yazılanları okusun,kim,nerede yanlış yapmış görsün.Bizim dediklerimiz bu yazılanlarda saklı.Milliyetçilik duyguları,dünya savaşı,tehcir vs...dönemi bilmeden,dönemi algılamadan yapılan her yorum bizi çıkmaza götürür.Lütfen,neyi tartıştığımızı bilelim.

 

Ne kadar gülünç;bir imparatorluğun sancılarını çekmek :(

 

Yazının tamamını;

 

EN UZUN YIL 1915

Kırılma Noktası (KEMAL TAYFUR)

 

Mayıs 2004 / Sayı 134 (ATLAS DERGİSİ)...2004 YILINDA OKUDUĞUM,TÜMCELERİNE TÜM DUYGULARIMI EMANET ETTİĞİM İFADELER...BAKIN KAYBEDEN KİMLER;

 

"Çok büyük acıların yaşandığı bir yıldı 1915. Türk'ü, Ermeni'si, Kürt'ü, Rum'uyla tüm halkın kurban da verdiği, suç da işlediği korkunç bir hengâmeydi. Anadolu'da isyan ve tenkil, saldırı ve misilleme birbirini izledi. Ermeni örgütlerinin Rusya'nın safında yer alması en derin kırılmaydı"

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • Cevaplar 386
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Maalesef, söyleyeceğim :)

 

Size basit iki soru:

 

Sizce de mümkün olduğunu beyan ettiğiniz bu Türk ulusu içerisindeki Kürt asıllı vatandaşlar hangi ulusa ait olur ?

 

Yoksa, hala Türkiyeliyim, Türkiye Cum. vatandaşıyım diye kendilerini mi kandırırlar ?

 

O kadar çok şey yazdıktan sonra bağlantı kurbanı olmak çok acı verici :D Bir daha baştan mı yazacağım -_-

 

İki ifademin çelişip ççelişmediğini;isterseniz sorularınızın yanıtında beraber arayalım.

 

Birinci sorunuzda;Kürt asıllı vatandaşlarınının Türk ulusu içindeki ulus olma durumunu irdelemeye çalışmışsınız galiba.İşte arkadaşım,benim ifade etmek istediğim de tam da tanımlamalarmızdan kaynaklanacak bakışlarda gizli.Ben diyorum ki;Ulus kavramınız içersinde etnik kimlik yoksa;Kürt asıllı vatandaşlarınızında içinde barınabileceği bir Türk Ulusu kavramı mümkün.Yani,ortak çıkar,ortak kader...'in olduğu,etnil kimliğin olmadığı bir ulus!Yok eğer,etnik kimliği de işin içine alırsanız;o zaman Kürtler başlı başına bir ulus olur.

 

İkinci sorunuz da ki kandırmaca;bence olması gereken.Ben kendimi ifade ederken;Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıbir Kürt şeklinde ifadeleri çok kullanmışımdır.Yoksa vatandaşlık anlayışınızda da mı Türk olmak yatıyor?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Tevekkeli degil,AB raporunda Türkiyeden bahsedilirken diger devletler sözcügü gecmektedir,o raporda.Bu bile AB nin Türkiye üzerinde ki plan ve projelerinin gercek yüzünü yansitmaktadir.Türkiye ile görüsmeler diger devletlerle görüsmeyi engellemez denilen sözden bahsediyorum.Kimdir diger devletler AB nin hesabinda;

 

-Türkiye Kürdistan'i-

 

-Türkiye Ermenistan'i

 

-Süryani federe devleti

 

-Pontus,yani Türkiye Rum devleti

 

-Fener Ortodoks patriginin ekumenligi ile olusturulacak Vatikan tarzi bir kilise devleti.

 

Yalan diyenler yalan oldugunuda ispat etsinler.

 

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayin Mavi Olmayan Gokyuzu

 

Alintilamis oldugunuz yazinin hepsini okumasamda bir kismini okudum ve 1915deki yapilan haksizligin aslinda Bugunku Turkiye Cumhuriyeti topraklarinda yasayan Turklere yapilmistir "etnik koken ayrimi yapilmaksizin" bugun Ermeniler kendi menafaatleri dogrultusunda Osmanli dusmanlariyla isbirligi yapip isyanlara neden olmustur ve halen Ermeniler konustuklari zaman Agri icin agitlar yakmaktadi halen burunlarinin direkleri Agri ve dogu illeri icin sizlamaktadirlar.. Ozaman butun bu haksizliklara ugrayanlar biz isek ozur dilemek bizemi dusmektedir ? Bir digeri ise Cumhuriyet ilan edildikten sonra Turkiye Cumhuriyeti Topraklarinda pek cok Ermeni ve Rum yasamakta idi ve bunlar ulkenin en zenginleriydi yine fakir ve ezilen Turklerdi.. Daha sonra bu Rum ve Ermenilerin bir kismi ulkeyi kendi istekleri dogrultusunda terk edip kimide isimlerini degistirip bir turk gibi yasamini surdurmeye devam etmektedir ve oyuzdendirki suan bile kimin Ermeni Rum yada Turk, Kurt, Laz Cerkez oldugunu isimlerinden anlamak imkansizdir ve buda DNA ile belli olur gerci pekte ilgilenmiyorum konuylada pek alakasi yok belkide uzaktan vardir aslinda hani su CHP milletvekilinin aciklamasinda Sayin Gulun annesinin ermeni asilli oldugunu iddia etmesi gerci bana cok komik geliyor boyle birsey sadece oy kaygisindan kaynaklanir.. Benim demek istedigim su Osmanli Imparatorlugunun yaptigi Turkiye Cumhuriyeti devletinden ve Turk halkindan sorulmaz eger boyle birseye kampanya acanda benim mantigima gore zaten Turkiye Cumhuriyetini yok sayip halen Osmanli Imparatorlugunda "Cumhuriyetinde" yasadigini sanan kisilerdir ama yinede saygi duyarim dusuncelerine ama Hani Ermeni aydinlari nerede ?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yıl 1914. Avrupa'da savaş patlamak üzereydi. İttihat .

.

.

.

...................................(alıntı)

 

Sayin Mavi,alinti diye yaziyorsunuz,halbuki alinti yaptiginiz tarih kitabini, veya siyasi kitabi yazarini ne zaman yazildiginida yazsaniz da bizde faydalansak,biz alinti yaptiklarimizi hemen hemen yaziyoruz herkes okusun diye.

Merak ettim sadece,sakin alinmayin.

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bakın,o yazıları özlellikle verdim.Çünkü yazdıklarımız Ermeni yandaşlığı olarak anlaşıldı.

 

Kesinlikle hayır;Ermeni yandaşı olmak değil.Biraz olsun insan olmak,insana sahip çıkmak.

 

Ermeni aydınları nerede?

 

Ben de her iletim de Ermeni aydınları da burada olmalıydı dedim;olsa ben de imzamı atardım dedim.

 

Ama şunu da ekledim;benim özür borcum bugüne değil,geçmişe var.Benim özür borcum,sadece benden ibaret olmayan,özür dilediğim geçmişimden özür beklediğim bir borç.

 

Bakın,yazıyı okuduğuuzda yaşananlar gerçekten de yüreğinizi sızlatacak kadar büyük.

 

Olayları anlamak için;dönemi bilmek lazım.Emperyalizmi doğru okumak lazım,milliyetçiliğin ne tür bir hastalık olduğunu kestirmek lazım.

 

Ermeniler daha baştan beri;Büyük Ermenistan hayali kurarken,batılı güçler nedense söz hakkına sahip iken...tüm bunlar var iken;kendi siyasi anlayışımızı daha doğrusu Osmanlı ne yaptı,işte bunları da doğru okumak gerek.

 

Evet,dün yaşananlardan ben sorumlu değilim;bugün yaşananlardan da yarın sorumlu değil.Ama Yakışıklı,ne olacak şimdi?

 

Özür dilerken yada özür beklerken?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bakın,o yazıları özlellikle verdim.Çünkü yazdıklarımız Ermeni yandaşlığı olarak anlaşıldı.

 

Kesinlikle hayır;Ermeni yandaşı olmak değil.Biraz olsun insan olmak,insana sahip çıkmak.

 

Ermeni aydınları nerede?

 

Ben de her iletim de Ermeni aydınları da burada olmalıydı dedim;olsa ben de imzamı atardım dedim.

 

Ama şunu da ekledim;benim özür borcum bugüne değil,geçmişe var.Benim özür borcum,sadece benden ibaret olmayan,özür dilediğim geçmişimden özür beklediğim bir borç.

 

Bakın,yazıyı okuduğuuzda yaşananlar gerçekten de yüreğinizi sızlatacak kadar büyük.

 

Olayları anlamak için;dönemi bilmek lazım.Emperyalizmi doğru okumak lazım,milliyetçiliğin ne tür bir hastalık olduğunu kestirmek lazım.

 

Ermeniler daha baştan beri;Büyük Ermenistan hayali kurarken,batılı güçler nedense söz hakkına sahip iken...tüm bunlar var iken;kendi siyasi anlayışımızı daha doğrusu Osmanlı ne yaptı,işte bunları da doğru okumak gerek.

 

Evet,dün yaşananlardan ben sorumlu değilim;bugün yaşananlardan da yarın sorumlu değil.Ama Yakışıklı,ne olacak şimdi?

 

Özür dilerken yada özür beklerken?

 

 

Sayin Mavi Olmayan Gokyuzu

 

Altini kirmizi ile isaretligim yazinizda size kesinlikle katilmaktayim Ermenistan gecmiste buyuk Ermenistan hayali ile yasarken bugun dahi ayni istek ve arzular icinde cirpinmakta bugun tum dunyaya ermeni soykirimini dayatma amacida bundan ibarettir.. Ayrica Gecmisimden ben sorumlu degilim ama bugunumden ve yarinimdan sorulu olan benimdir.. Bugun Dunyanin 4 bir yaninda savaslar yasanmaktadir gecmistede bir cok kere savas yasanmistir 1915te yasananlar birinci dunya savasinda yasananlardir ve birinci dunya savasindan sonra Osmanli imparatorlugun kayibi nekadar oldu ?? Egerki Ermeniler Osmanli dusmanlariyla bir olupta Osmanlilara karsi baskaldirmis ve savas acmis ise osmanlilar ne yapmaliydi iyi gelin isteyen istedigi yeri alsin mi ? nitekim sonucta oylede oldu osmanli sirf onlara dokunulmasin dusman tum ulkeyi alsin dedi ve ozamanlar kimse mirin kirin etmedi koyler insanlar katledildiginde kimse kimseye acimadi insanlari kendi menfatleri icin katletmek cokkotudur ama insanlarin kendilerini savunmak icin ne yapmalari gerekti ozamanlar zavalli insanlarin elinde ne bir silah ne bir tufek vardi kazma kureklerle dusmanlara karsi koyuyorlardi.. O donemlerde milliyetcilik daha cok dine dayaliydi.. Ermenilerde ortodoks olduklari icin avrupadan cokta iyi destek goruyorlardi peki bugun dogu illeri Ermenilerin elinde olmus olsaydi Ermeniler bugun halen soykirim iddialarinda bulunacaklarmiydi ? Hic sanmiyorum ? bizim aydinlarimiz Kampanya baslatip ozur dileyeceklermiydi Asla ?? Gecmizimizden ozur dilememiz icin evvela yasadigimiz ulkenin isminin Osmanli Cumhuriyeti olmasi lazim sevgili Mavi .. Bugun Hangi ulke 1-2ci dunya savasindan sonra soykirim suclamasiyla karsi karsiya kalmistirki ? Almanya disinda ? Hic bir ulke o halde neden Turkiye Cumhuriyeti islemedigi bir suctan ozur dilemeliki ?!

Saygilar

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayin DunyaHepimizin

 

Imzaya sunulmus olan metni okudum bilmiyorum sizinde dikkatinizi cektimi bilmiyorum ama metinde 1915 yilinda Osmanli Imparatorlugu diyor.. 1915 Turkiye Cumhuriyeti demiyor ozamanlar Turkiye Cumhuriyeti yoktu bile bu yuzden osmanlilarin isledigi suc Turkiye Cumhuriyetine mal edilemez..Diger taraftan Ermeni aydinlar kalkipta boyle bir kampanya baslatmaz cunku Haksizliga ugramis magdurlardir kendileri hem kendilerini hakli gorup hemde haksiz yere ozur dilerlerse bu one surmus olduklari tezin curudugunu gosterir..

saygilar

Sn yakisikli Türkiye cumhuriyetini suclayan yokki zaten söylediginiz gibi. Ben önceki yazilarimda belrtmistim Osmanlinin bizelere yapmis oldugu zararlari. Tekrarlayayim bari, Osmanli iy bir devlet olsaydi 1. dünya savasinda Almanlarin yaninda olmazdi ve ne ülke isgal olurdu nede kurtulus savasi vermek zorunda kalirdik. O dönem Osmanli ile sorunlu olan sadece Ermeni azinligi degildiki. Hemen hemen Osmanli ile kavgali olmayan kimse yoktu. Türk vatandaslari bile onlardan rahatsizdi. Rahatsiz olmamis olasalar Kzrtulus savasinda Atatürk'ün saflarinda yer almazlardi ve saltanatin devami icin caba harcarlardi. Ermeni azinligi o dönemler 1. dünya savasinda karsi taraftan yana olmustur ve en azindan bu sebepten dolayi osmanlinin onlara karsi bir kiyim yapmasi gayet inandirici geliyor. Ermeni azinliginda tabiiki bu dönemde kendi konumlari icabi osmanliya karsi verilen savasta bölge halkina , yani Türklere karsi bir kiyim yapmis olacagida gayet inandirici.

Ben umut ediyorumki Ermeni aydinlari icerisinde de bizlerde oldugu gibi karsilikli kiyimlari iyi irdelerler ve barisi saglamak icin gercekleri görüp sadece onlarin degil bizimde magdur oldugumuzu görüp özür dilerler. Buradaki soru, kim kimi daha fazla öldürdügü degil. benim iicn her iki taraftan da 1 kisinin dahi öldürülmesi coktur. Bahsettiginiz tez malesef her iki taraf iicnde gecerlidir. Bizler burada nasil ermenici ve vatanhaini ilan ediliyorsak ve Ermeni telafüzü genelde ülkemizde küfür anlamina geliyorsa aynisi diger taraficinde gecerli. Yani iki taraftada cözümden yana olmayan ama cözümsüzlükten rant saglayan cevrelerin görüsleri hakim oldugu icin, ben yakin zaman icerisinde dostcane bir cözümün olacagina da inanmiyorum , bunu ayrica söylemek isterim.

Saygilar

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ülkemizde,hic kimse Ermeni sözünden rahatsiz degildir,ve küfür olarak algilanmaz da,bu ne kadar ön yargili olundugunu anlatan bir ifadedir.

 

Ermeni meselesi üzerinde isbirlikciler yani diaspora yandaslari disinda, siyasi ideolojik takilanlar disinda, Ermeni konusunda insanlarimiz gayet hassastir ve Türkiye de yasayan hicbir Ermeni ile problem yoktur,olmaz olamaz da.Böyle ipe sapa gelmez laflarla memleketimiz aleyhinde propagandalar yapmayin.Türkiye yüzyillar boyunca bagrinda degisik irklardan toplumlarin birlikte yasadigi bir toprak parcasi olmustur,bu böyle devam edecektir,Baskin Oranlar,ve onun gibiler bu milletin dostu olamazlar,onlarin kimlerin dostu oldugu ise actiklari kampanya ile ortaya cikmistir.ERMENI AYDINLARINDAN bahsediliyor,dogru,eger onlarda da bizdeki gibi isbirlikci aydinlar var ise birgün belki cikarlar ortaya,sanmiyorum ama görecegiz.

 

Suclular suclarinin üzerine yatip bir de hak iddia ederlerken bizde de onlarin yandaslari onlar adina faaliyet yürütüyor.

 

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Buradaki soru, kim kimi daha fazla öldürdügü degil. benim iicn her iki taraftan da 1 kisinin dahi öldürülmesi coktur. Bahsettiginiz tez malesef her iki taraf iicnde gecerlidir. Bizler burada nasil ermenici ve vatanhaini ilan ediliyorsak ve Ermeni telafüzü genelde ülkemizde küfür anlamina geliyorsa aynisi diger taraficinde gecerli. Yani iki taraftada cözümden yana olmayan ama cözümsüzlükten rant saglayan cevrelerin görüsleri hakim oldugu icin, ben yakin zaman icerisinde dostcane bir cözümün olacagina da inanmiyorum , bunu ayrica söylemek isterim.

Saygilar

iki taraf derken neyi kastediyorsun eger özür dileyecek birileri varsa ermenilerdir anlamadigim neden hep biz? bizler okadar mi yumusak milletiz! her dönem katledende onlar boylarina bakmadan!! sorarim ozaman Ermenistan’da.. Asala teröristlerinden nicin bir tanesi bile Ermenistan’da yakalanıp yargılanmadı? desene o katiller mecliste dolasiyor nasil yargilanacak! ama birileri bizleri o katillerden özür diletecek kadar cüretlerini asabiliyor..

 

Sorarim o zaman onlarda Hrant drink in katillerinden özür dileyecekler mi?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayin Mavi,alinti diye yaziyorsunuz,halbuki alinti yaptiginiz tarih kitabini, veya siyasi kitabi yazarini ne zaman yazildiginida yazsaniz da bizde faydalansak,biz alinti yaptiklarimizi hemen hemen yaziyoruz herkes okusun diye.

Merak ettim sadece,sakin alinmayin.

 

saygilarla

 

177. linkte yazmıştım :)

 

Herkes yukarda yazılanları okusun,kim,nerede yanlış yapmış görsün.Bizim dediklerimiz bu yazılanlarda saklı.Milliyetçilik duyguları,dünya savaşı,tehcir vs...dönemi bilmeden,dönemi algılamadan yapılan her yorum bizi çıkmaza götürür.Lütfen,neyi tartıştığımızı bilelim.

 

Ne kadar gülünç;bir imparatorluğun sancılarını çekmek :(

 

Yazının tamamını;

 

EN UZUN YIL 1915

Kırılma Noktası (KEMAL TAYFUR)

 

Mayıs 2004 / Sayı 134 (ATLAS DERGİSİ)...2004 YILINDA OKUDUĞUM,TÜMCELERİNE TÜM DUYGULARIMI EMANET ETTİĞİM İFADELER...BAKIN KAYBEDEN KİMLER;

 

"Çok büyük acıların yaşandığı bir yıldı 1915. Türk'ü, Ermeni'si, Kürt'ü, Rum'uyla tüm halkın kurban da verdiği, suç da işlediği korkunç bir hengâmeydi. Anadolu'da isyan ve tenkil, saldırı ve misilleme birbirini izledi. Ermeni örgütlerinin Rusya'nın safında yer alması en derin kırılmaydı"

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayin Mavi Olmayan Gokyuzu

 

Altini kirmizi ile isaretligim yazinizda size kesinlikle katilmaktayim Ermenistan gecmiste buyuk Ermenistan hayali ile yasarken bugun dahi ayni istek ve arzular icinde cirpinmakta bugun tum dunyaya ermeni soykirimini dayatma amacida bundan ibarettir.. Ayrica Gecmisimden ben sorumlu degilim ama bugunumden ve yarinimdan sorulu olan benimdir.. Bugun Dunyanin 4 bir yaninda savaslar yasanmaktadir gecmistede bir cok kere savas yasanmistir 1915te yasananlar birinci dunya savasinda yasananlardir ve birinci dunya savasindan sonra Osmanli imparatorlugun kayibi nekadar oldu ?? Egerki Ermeniler Osmanli dusmanlariyla bir olupta Osmanlilara karsi baskaldirmis ve savas acmis ise osmanlilar ne yapmaliydi iyi gelin isteyen istedigi yeri alsin mi ? nitekim sonucta oylede oldu osmanli sirf onlara dokunulmasin dusman tum ulkeyi alsin dedi ve ozamanlar kimse mirin kirin etmedi koyler insanlar katledildiginde kimse kimseye acimadi insanlari kendi menfatleri icin katletmek cokkotudur ama insanlarin kendilerini savunmak icin ne yapmalari gerekti ozamanlar zavalli insanlarin elinde ne bir silah ne bir tufek vardi kazma kureklerle dusmanlara karsi koyuyorlardi.. O donemlerde milliyetcilik daha cok dine dayaliydi.. Ermenilerde ortodoks olduklari icin avrupadan cokta iyi destek goruyorlardi peki bugun dogu illeri Ermenilerin elinde olmus olsaydi Ermeniler bugun halen soykirim iddialarinda bulunacaklarmiydi ? Hic sanmiyorum ? bizim aydinlarimiz Kampanya baslatip ozur dileyeceklermiydi Asla ?? Gecmizimizden ozur dilememiz icin evvela yasadigimiz ulkenin isminin Osmanli Cumhuriyeti olmasi lazim sevgili Mavi .. Bugun Hangi ulke 1-2ci dunya savasindan sonra soykirim suclamasiyla karsi karsiya kalmistirki ? Almanya disinda ? Hic bir ulke o halde neden Turkiye Cumhuriyeti islemedigi bir suctan ozur dilemeliki ?!

Saygilar

 

Türkiye,işlemediği bir suçtan özür dilemelimidir,bence de hayır.Geçmişten yaşananlardan tabi ki bizler sorumlu değiliz. Sizin belirttiğiniz gibi biz bugünden ve yarından sorumluyuz.Sadece bu.Sanılmasın ki;bizler için ölümün haklılığı yada gerekçesi vardır,savaş da zulüm de lanet edilesi olandır.

 

Geçmişimiz,geçmişimizden ne kadar sorumluyuz.Galiba önce bu soruya bir yanıt vermek gerek.Geçmişimizle yüzleşebilmek için önce;geçmişin bizim için nerede olduğunu görmemiz gerek.

 

Osmanlı Devleti,yıkılış sürecinde yaşanan isyanlar,devleti kurtarma çabaları vs...buna rağmen ümmet anlayışını kurtuluş olarak görenler,isyanlar,din ve etnik milliyetçiliğe takılı kalmış zihniyetler...nerede tutarsanız tutun,tam bir fiyasko!

 

Yalnız şunu da belirteyim;ben Osmanlı Devletinin yaptığı hatalarının da görülmesi taraftarıyım.Ermeniler ile değil bu;tamamen Osmanlı Devleti'nin yaptıkları ile ilgili :)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Evet,Vatansever olmani ölcütü "NE MUTLU TÜRK'ÜM DIYENE"den gecer,sayin mavi.

 

saygilarla

 

:clover:

Bende ailesi yurtdışında çalışmış biri olarak söyleyim, asla Almanya da bulunurken, kim olduğumuzu soranlara biz Almanız demedik heralde, elbette biz Türküz dedik..Şimdi Mavi arkadaşımız ve nicesininde yaptığı bu, onlarda biz Kürdüz diyor. Ok .Bu konuda sıkıntı yok, Kürtler kardeş kardeş her yerde aramızda zaten.. Ama unutulan bir durum var,dışarıda yaşayan Türklerin vatanları var ,toprağı var ve oralarda ,tutup bir Almanyanın toprağına göz dikmiş,bi Türkiye de buraya açalım amaçları yok.. Ama bu ülkede bir tehdit, bir sinsi plan var. Almanyada olsa aynı tehdit bakın bize neler yaparlar.. İşte Kürtlerin bütün tehditini oluşturan, bir Pkk unsuru var. Kürtlerin bizzat düşmanı ve tehdidi olan,yine Kürtler malesef.. Kendi vatanınız olsaydı, burda gurbetçi olurdunuz, vatanınız yok, verilmiş vatandaşlık, bu da gücüne gidiyor birilerinin.Ya burası Türkiye, Türklerin Ülkesi işte.. Sizi yok sayan yok, size aslında düşman yok,Ermenisine de düşman olan yok, bişey dayatanda yok, toprağımızda kendi marşımızı söylüyormuşuz,size ne oluyor.İyi, buranın vatandaşı oldunuz, bu topraklarda doğdunuz büyüdünüz bizimle yaşıyorsunuz, bir başka ülkenin vatandaşlığı alternatifiniz yok yani bizden ,basbayağı içimizde biz gibi olmuşsunuz, Türkle çalışmış, Türkle yanyana okumuş, Türkle yeri gelmiş evlenmiş karışmışsınız,Kürdüm de Kürdüm deme özgürlüğünüzün alası zaten var, Ne Mutlu Türküm dediğimiz için ne diye bu kadar içsel sessiz tepkiniz var.. Kim size dayatıyor, Kürdüm deme,Türküm de diye... Okulumda marşımmış, iyi de bura bizim ülke, bizim marş,Almanya da İstiklal Marşı mı okutalım, Türküm doğruyum diyeceğim bu ülkede, Alman da kendi ülkesinde Almanca konuşup Almanım diyecek,Alman Marşı okuyacak,şu bu uzar gider.. Bizim Ermenilerle, Ülkemizde bulunan Ermenilerle şununla bununla bir sıkıntımız yok ki, bizim düşmanlık tutan bir yapımız yok ki millet olarak, ama her taraftan, daha 100 senelik tarihte, toprak kaybede kaybede, kanımız aka aka,bu kadarlık alanda bir Türkiye olmuşuz, gün gelmiş gün geçmiş, bir varmış bir yokmuş, ülkemiz üzerinde bir türlü oyun dinmemiş, bir damla gündemden tehdit düşmemiş.. Eee niye hassas olmayalım, tepki vermeyelim hala unutamadığımız geçmişimiz,şehidimiz anısına. Ne hallerden ne hale getirildiğimizi neden unutalım, hassas olamayalım. Ya Ermenilere şu bu yapılmış, kardeşim neden yapılmış? Hangi Türk durduk yere kime ne yapmış?Ya tarihin en hassas, en korkunç anlarından çıkmış dünya,başımızdan neler geçmiş, ne bekleniyordu daha bizden?..

Ak kaşık değilmişmişiz, o koşullarda, o yıllarda, bütün ülkeler içinde, varsa bir damla ak kaşık, o biziz işte.,,iddia ediyorum, tüm ülkelerin tarihine bakılsın,varsa bir damla ak kaşık,O Biziz,bizim dedelerimiz.. Biziz gururlu,onurlu savaşını veren millet..

 

kısacası,

 

Ne Mutlu Türküm diyene,

Özür Dilemiyorum,dilemesi gerekenlerin kuyruk oluşturacağı tarihim ben...

 

Bu ne Kürt olana bir kardeşsizliğim, düşmanlığım, ne Ermeni olana bir düşmanlığım, kardeşsizliğim...

Türküm, Türkiyedeyim, ve mutluyum.. Vatanımda olmaktan ,vatanımın olmasından mutluyum,atamdan mutluyum gururluyum..Tarihimden daha daha gururluyum.. Kimsenin düşmanı değilim, düşmanım olanın öldürmeden geçemeyeceği kaleyim sadece .. Hepsi bu.. Özür dileyenleri ,kim ne derse desin bizlerden göremem ve görmeyeceğim ve özür diledikleri için özür dileyene kadar da ,gerekirse boy boy Tarih anlatılır bu şahıslara.. İsterlerse Tarihin koşulları bizzat tekerrür eder..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu hangi mantık;benim devletim var,onun için ben Türk'üm diyorum,sen diyemezsin;çünkü....Bu çünküleriniz;kusura bakmayın ama sadece ırkçı söylemler ile açıklanabilir.Korku tüneli mi desem;insanları yok saymanın bir yolu olarak.

 

Devlet mi olmalı illah;o zaman devlet istiyorum diyenlere de bir zahmet;buyrun deyin!

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sürekli aynı söylemler,bu kadar kolay mı insanları yok saymak?Özür dilerim,birileri hoşnut olacak diye ne kendi dilimden nede kendi Kürt kimliğimden vazgeçerim.Dayatmalarınızı red ediyorum.Buyrun zorlamaya :excl:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sn Dogrucudavut herhalde benim Kürt degilde Türk olduguma kanaat getirdiginiz icin bu konu hakkinda bir yorum yapmamissiniz. En azindan bu konuda birbirimizi anlamis buluynuyoruz, sevindirici bir olay.

 

Sn. dünyahepimizin, sizin köken olarak ne olduğunuz beni zerre kadar ilgilendirmiyor. Ben ülkemizdeki çoğu insan gibi kimsenin Kürtmüş, Türkmüş, Arapmış ne olduğundan haberim olmaz, ilgilenmem. Siz öyle diyorsanız öyle olsun.

 

Perincek'i iyi taniyoruz ve eger gercekten de Ermeni asilliysa neden bugüne kadar sakladigi veya en azindan acikca söylemedigini sorgulamalarini arzuladim.

 

Cumhurbaşkanı Gül saklamıyor mu sanıyorsunuz ? O da hemen Türk ve Müslüman olduğunu ispatlamaya kalktı.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ben diyorum ki;Ulus kavramınız içersinde etnik kimlik yoksa;Kürt asıllı vatandaşlarınızında içinde barınabileceği bir Türk Ulusu kavramı mümkün.Yani,ortak çıkar,ortak kader...'in olduğu,etnil kimliğin olmadığı bir ulus!Yok eğer,etnik kimliği de işin içine alırsanız;o zaman Kürtler başlı başına bir ulus olur.

 

Şu anda size etnik Türk kimliğini dayatan kimdir ? Anayasa mı ? Yasalar mı ? Asker mi ? Polis mi ? Köşedeki bakkal mı ?

 

İkinci sorunuz da ki kandırmaca;bence olması gereken.Ben kendimi ifade ederken;Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıbir Kürt şeklinde ifadeleri çok kullanmışımdır.Yoksa vatandaşlık anlayışınızda da mı Türk olmak yatıyor?[/size]

 

Ermenilerden özür kampanyası dış basında 'Türk aydınlardan özür kampanyası' şeklinde geçmiştir. 'Türkiyeli aydınlar' değil. Yani, bu aydınların hepsi sizce orta asyadan mı gelmiş, hiç sanmıyorum. Aralarında Kürt te vardır belki, ilgilenmem o kadar kökenleri ile. Almanyadaki işçilerimize de Türk işçiler denir. Oturup ta araştırmazlar Kürt müymüş, Arnavut muymuş diye. Örnekler çoğaltılabilir.

 

Türkiyelilikmiş, Türkiye Cum.vatandaşlığıymış bunlar kelime oyunları. Benim vatandaşlık anlayışım değil bu, anayasada bu var (Türkiye cumhuriyetine vatandaslik bagi ile bagli olan herkes Türktür ). Türk olmak, Türk milletinden olmak demektir. Türklük bir ırk değildir. Türkiyelilik demek o Türkiyenin vatandaşı ama Türk milletinden değil demektir. Futbolcu Aurello gibi. Yani, bunu ifade ederek siz, Türkiyede ayrı bir Kürt milletinden bahsetmekte ve etnik düşünmektesiniz.

 

Fransada da Basklar da var, Bretonlar da, Korsikalılarda ama hepsi Fransızım diyor, keza Almanyadakiler de öyle Benim ülkeme gelince Türküm demek zor geliyor.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yaşanılan felaketlerden dolayı yapılan bir özürdür;suçu kabullenmek değil.

 

""1915’te Osmanlı Ermenileri’nin maruz kaldığı Büyük Felaket (Ermenilerin "ermeni soykırımı" na verdikleri isim) ’e duyarsız kalınmasını, bunun inkar edilmesini ("inkar" edilen ne ?) vicdanım kabul etmiyor. Bu adaletsizliği reddediyor, kendi payıma Ermeni kardeşlerimin duygu ve acılarını paylaşıyor, onlardan özür diliyorum""

 

Dostum sence ben, okuduğumu anlayamayacak birisi miyim ?

 

Bu aydınların imza metinlerinde yazdıklarını çarpıtacak birisi miyim ?

 

Bak orada ne diyor? Aynen şöyle; 1915’te Osmanlı Ermenileri’nin maruz kaldığı Büyük Felaket’e duyarsız kalınmasını

 

Büyük harflerle yazılıyor ve sonunda kesme işareti var. "Büyük Felaket" ismi. Ermenilerin iddia ettikleri soykırıma verdikleri isimdir. Ermeniler sözde ermeni soykırımına "Medz Yegern'" derler. Türkçesi nedir biliyor musun ? "Büyük Felaket"

 

"Holocaust" gibi bir tabirdir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey’in, “Ermeni soykırımı” iftirasıyla ipe gönderilmesi

 

Son sözleri ile milli direnişin kıvılcımı oldu

 

İdamı Anadolu’da milli bir hareketin doğmasına sebep olan Kemal Bey’in uğradığı haksızlık Türk milletinin canla başla yürüttüğü Milli Mücadeleyi derinden etkiledi. Anadolu’da kendi istiklali için çalışan, uğraşan ve can kan veren bir halkın ilk kurbanı oldu. Anadolu’da kurtuluş hareketi başladı.

 

İşgalci Rus ordusuyla işbirliği yaparak Türk Ordusunu arkadan vuran, masum halka katliam uygulayan Taşnak çetelerine karşı dönemin askeri yöneticileri ; Osmanlı Hükümetine, Rus ve Balkan ülkelerinin Türklere yaptığı gibi Ermenileri Rusların üzerine sürme veya cephe gerisine sevk etme tercihini sunar. Osmanlı hükümeti harp döneminde alınabilecek barışçı tedbirlerden biri olan “geçici sevk ve iskan kanununu” çıkarır. Bir kısım Ermenileri ülkenin güvenli bölgelerine nakleder. Bu kanunun gereğini uygulayan Türk yöneticileri mahkemeye verilir, önce suçsuz bulunur.

 

Istanbul’un işgal edildiği Damat Ferit hükümetinin işbaşında bulunduğu bir ortamda, İngilizlerin baskısıyla uygulanan “kurban arama siyaseti” sonucunda, Türk yöneticiler hakkında yeniden soruşturma açılır.

İtilaf devletlerinin kontrolündeki İstanbul’da Ermenileri göç ettirmeye zorlama suçu bahane edilerek vatanseverler her yerde aranır, sıkıştırılır. Yargılamalar “Ermeni intikam hareketine” dönüşür.

 

Daha sonra Atatürk ve silah arkadaşları hakkında da idam kararı verecek olan Nemrut Mustafa Divan-ı Harbi; Ermeni yalancı şahitlerin delaletiyle Boğazlıyan Kaymakamı Mehmet Kemal Bey, Urfa Mutasarrıfı Mehmet Nusret Bey, Diyarbakır Valisi Mehmet Reşit Bey hakkında idam kararı verir.

 

Beyazıt’ta infaz

 

Dr. Mehmet Reşit Bey soruşturma devam ederken Bekir Ağa Bölüğünden kaçar, yakalanacağını anladığı anda 6 Şubat 1919 günü intihar eder.

 

İlk idam edilen Boğazlıyan Kaymakamı Mehmet Kemal Bey olur, oysa görevini yapmakla yöre halkını katliamdan kurtarmıştır. Hüküm 10 Nisan 1919 günü Beyazıt Meydanı’nda yerine getirilir. Urfa Mutasarrıfı Mehmet Nusret bey de 5 Agustos 1920 günü idam edilir.

 

Mehmet Kemal Bey idam sehpasında son sözlerini söyler, etkileyici bir konuşma yapar yazılı vasiyetini de teslim eder. Milletine hesap verir. “Çocuklarımı asil Türk milletine emanet ediyorum eminim bu kahraman millet gereğini yapacaktır” der.

 

Meydanı bir matem manzarası sarar. Her adımda artan cenaze alayının geçtiği sokaklarda evlerden kadınlar hıçkırarak gözyaşlarıyla mateme iştirak eder.

 

İnfaz normal uygulamanın aksine sabaha karşı değil, öğleden sonra yapılmıştır. Her gün yaptığı gibi cezaevine oğlunu ziyarete giden babası Arif Bey Beyazıd Meydanı’ndan geçerken oğlunun idam edildiğini görür, çılgına döner. Cenaze kendisine teslim edilir.

 

 

Millet sahiplendi

 

Bu hadise Kemal Bey’i bir millet kahramanı mertebesine yükseltir. Merhumun naaşı milli bir kurban gibi, darağacından Türk gençliğinin muhabbetli kollarına düşer. Bir kısım gazeteler Kemal Bey’in idamını geniş bir şekilde yayımlar. O devire göre alışılagelmişin dışında cenaze töreninde çelenk taşınır, fotoğraf çekilir, tabut’a Türk bayrağı örtülür, intikam yeminleri edilir.

 

İngilizlere hoş görünmek, yaranmak maksadıyla gerçekleştirilen idam kamu vicdanını derinden yaralar ve çok önemli sonuçları da beraberinde getirir. Boğazlıyan Kaymakamı Mehmet Kemal Bey’in idamı Mütareke dönemi İstanbul’unda ortaya çıkan ilk protesto gösterisi, idam sehpasındaki siyasi vasiyet niteliğindeki son sözleri de milli direnişin kıvılcımı olur.

 

Istanbul’un işgal altında olduğu bir ortamda düzenlenen cenaze törenine bir Türk askeri birliği eşlik eder.

“Milletin masum kurbanına” bir başka kaynağa göre “Türklerin büyük Şehidi Kemal Bey” yazılı çelenk taşınır. Tabut geçerken Kadıköy karakolunun zaptiye efradı “bayrağı yarıya indirerek” askeri tören yapar.

 

Askeri Tıbbiye öğrencileri, Mülkiyeliler, eski Teşkilat-ı Mahsusa ve Mim Mim grubu mensupları, çok kalabalık bir halk kitlesi cenazeye katılır, İngilizler halkın gösterdiği ilgiden telaşa düşer. Halk kendi arasında Şehit ailesi için yardım toplar.

 

Meclis’ten vefa

 

Mehmet Kemal Bey gibi mağdur duruma düşen bütün Şehit aileleri için Atatürk’ün TBMM, Türk milletinin kadirşinaslık ve vefa duygularının ifadesi olur. TBMM 27 Haziran 1926 tarih 405 sayılı resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren kanunla “Ermeni suikast komiteleri tarafından şehit edilen veya bu uğurda duçar-ı gard olan ricalin ailelerine verilecek emlak ve arazi hakkında kanun” çıkartılır. Talat Paşa, Cemal Paşa, Cemal Azmi Bey, Bahaeddin Şakir, Cemal Paşa’nın yaverleri Süreyya ve Nusret Bey, Sait Halim Paşa’nın ailelesi olan 21 kişiye maaş bağlanır.

 

Aynı şekilde “Tehcir meselesinden dolayı Nemrut Mustafa’nın riyaset ettiği Divan-ı harb kararıyla idam edilen rical ve efrad-ı ailesi hakkında kanun” çıkartılır. “Urfa mutasarrıfı Nusret Bey, Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey ve Reşit Bey’in aile fertlerinden yirmi kişiye de aylık bağlanır.

 

Meclis şehit ailelerine Milli Emlakdan değil, firari Ermenilerin emvali metrukesinden yardımda bulunmaya özen gösterir.

Kanun teklifinin 1.maddesi ”Ermeniler tarafından siyasi maksatlarla şehit edilen Türk rüesayı siyasiyesinin zevce veya çocuklarına Ermeni emval ve emlaki metrukesinden bir mesken temlik olunur“. İkinci madde ”İşbu mesken’in kıymet ve mahiyeti, şehit edilen zevatın en müreffeh zamanındaki hal ve şanı nazarı dikkate alınarak“ takdir olunacağı açıklanır.

 

Atatürk’ün TBMM ilgili kanunun gerekçesini; Memleketin kurtuluşunu, geleceğini, saadetini ilerleme ve gelişmesini hayat tarzı kabul eden ve suikaste maruz kalarak şehit edilen yöneticilerin geride bıraktığı eş ve çocukları milletin ve devletin emanetindedir. 'Büyük idealler peşinde hayatlarını feda eden büyük insanların aile ve evlatlarının acılarını teselli etmek, onları mükafatlandırmak benzerlerini gayrete getirmek ve milletin şükran hislerini göstermek, kuvvetlendirmek, onların fakir fukara durumuna düşmemesi için gereğini yapmak' şeklinde açıklar.

 

TBMM bu kanunları çıkartırken Ermeni komiteleri tarafından görevi gereği hedef olarak seçilen veya düzmece mahkemelerde yargılanarak idam olunan tek suçları devlete hizmet etmek için çabalamak olan yetkililerin geriye bıraktıklarının yanında olduğunu vurgular.

 

Suç işleyerek firar eden Ermenilerin mallarından bir kısmını şehit ailelerine veren kararıyla Meclis şehitlerin bu cezaları hak etmediklerini, mahkeme kararlarının düzmece olduğunu ve esas suçluların Ermeni komiteleri olduğunu gösterir.

Türkiye Cumhuriyeti Şehitlerine sahip çıkarak Ermeni çeteleri ve taraftarlarına gözdağı verir. Bu şekilde sözde soykırım iddialarının düzmece olduğunu ve suçlu görülerek idam edilen veya suikaste kurban edilenlerin de bir suçları olmadığını Meclis kararıyla teyid eder.

 

TBMM 25 Aralık1921 de eski Urfa Mutasarrıfı Nusret Bey’i çıkarttığı bir kanunla Milli Şehit ilan eder.

14 Ekim 1922 tarihinde çıkarttığı bir kanunla Mehmet Kemal Beyi de Milli Şehit ilan etti. Eş ve çocuklarına vatani hizmet tertibinden ömür boyu Şeref aylığı bağlar.

 

Atatürk’ten övgü

 

Mehmet Kemal Bey’in idamı Anadoluda milli bir hareketin doğmasına sebebiyet verir. TBMM Kemal Bey’in idamı neticesinde doğar. Anadolu da kendi istiklali için çalışan ve uğraşan kan döken bir halkın ilk kurbanı olur ve Anadolu da hareket başlar. Kemal Bey’in uğradığı haksızlık Türk milletinin canla başla yürüttüğü Milli mücadeleyi derinden etkiler.

 

Kemal Bey’in kızı merhum Müşerref Gürenci’nin anlattığına göre, Atatürk, dedesini Konyada kabul eder.

 

Atatürk - “gel bakalım devletin babası”.

Arif Bey - “Aman Paşam devletin babası sizsiniz”.

Atatürk - “Sen öyle bir evlat yetiştirdin ki oglun bu meşaleyi tutmasaydı biz ateşi yakamazdık. Işık tutan senin oğlundur” der. Hepimizin hatırını sorar ve dedeme evlatlarını “baba ver ben ilgileneyim” teklifinde bulunur.

Dedem - Onlar bana vediadır Paşa Hazretleri siz iaşelerini temin edin cevabını verir.

Atatürk - Istanbul’a git 20000 liralık bir mülk beğen, yalnız Ermeni malı olsun.

Şeklinde bir konuşma geçtiğini bize de nakletmişti.

 

-http://www.sozbitti.com/lofiversion/t11477.html-

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Özür Dilemenin Anlamsızlığı

 

1-'Devlet' dediğimiz soyut kelime ile ifade edilen, kamu çalışanları ile somutlaşan nesnenin en öncelikli kuruluş amacı adaleti sağlamak, insan haklarını gözetmek, güçlünün zayıf aleyhine hak ihlali yapmasını engellemek, önlemek ve gerekli tedbirleri almaktır.

 

2-1915’in tarihsel bağlamı içerisinde olayları ele alırsak, 1.Dünya savaşı ‘nın çıkış nedenlerinden biri olan dünyada yayılan Milliyetçilik dalgası, Rusyanın sıcak denizlere açılma ve Pan-Slavizm ile açıklanabilen yayılma politikası gereği savaş öncesi Avusturya-Macaristan ve Osmanlı İmp.’daki etnik grupların kışkırtılması ile önce Balkanlarda Yunanistan, Sırbistan ve Bulgaristan devletleri kurulmuştur. Savaş sürecinde ise Anadolu’da Ermenilerin Çarlık Rusyası tarafından kışkırtılması ile Taşnak ve Hınçak çeteleri tarafından silahsız yerli Müslüman halka ( Türk ve Kürt ) yönelik etnik temizlik amaçlı soykırıma varan saldırılar ve intikam almak isteyen gruplar olmuştur. Olayın bir iç savaşa dönüşmesini engellemek isteyen İttihat ve Terakki, ‘Tehcir Kanunu’ çıkarmış, savaş bölgesinden Ermenileri, savaş bitiminde tekrar geri dönmek üzere göç ettirmiştir.

 

3-Bu göç ettirme sırasında, savaş durumu nedeni ile yetersiz bir Osmanlı askeri birliği tarafından refakat edilen göç konvoyuna, intikam almak isteyen Müslüman ( Türk ve Kürt ) çeteler tarafından saldırılar yapılmış ve ölümler olmuştur. Yani, devlet, asli görevi olan güçlünün zayıf aleyhine hak ihlali yapmasını engellemeyi yapamamıştır. ( Filistin cephesine asker gönderemediği için de, o cephede zor durumda kalmıştır. ) Bununla birlikte, ölümlerin çoğu salgın hastalıklar yüzünden olmuştur. Bir kısmı ise geri çekilen Rus ordusu ile birlikte Kafkaslara yürürken yine hastalık, açlık gibi sebeplerle ölmüştür.

 

4- Mondros Ateşkes antlaşması ile Müttefiklerin baskısı ile Damat Ferit hükümeti, Tehcir sırasındaki ihmalleri olduğu gerekçesiyle Sivas eski valisi Muammer Bey, Diyarbakır eski valisi Dr. Reşid Bey, Mamuretülaziz eski valisi Sabit Bey, Musul eski valisi Memduh Bey, Divan-ı Muhasemat temsilcilerinden Macid Bey, Urfa Mutasarrıfı Mehmet Nusret bey ve Boğazlayan Kaymakamı Kemal bey yargılanmış ve Mehmet Nusret bey ile Kemal Bey haksız yere idam edilmiştir. Mehmet Reşit Bey intihar etmiştir. Öte yandan Cemal paşa ve Talat paşa da Ermeni komitacılar tarafından şehit edilmiştir.

 

5- Damat Ferit hükümeti tarafından çıkarılan ‘Geri Dönüş Kararnamesi’ ile yerlerine geri dönen bir kısım Ermeniler,Anadolu'da İşgal kuvvetleriyle işbirliği yaparak yeniden etnik temizlik yapmaya devam etmişlerdir.

 

6-Ermenilerin, Milletleşme ( Uluslaşma ) sürecine girip ( yada batılı devletler tarafından bu sürece sokulup kullanılan ) ve bir imparatorluktan ayrılıp ayrı bir devlet kurmak istemeleri bir yere kadar anlaşılır bir şeydir. İmparatorluklar yıkılıp Ulus-Devletler kurulması tarihsel bir süreçtir ve sadece Osmanlının başına gelmemiştir. Ancak, bunu, bir bölgede etnik temizlik yapmak sureti ile gerçekleştirmeye kalkmaları kabul edilir bir şey olamaz. Bunu engellemeye çalışan ve uluslararası savaş hukuku gereği göç ettiren bir devlet suçlanamaz. Özür dileme kampanyasının çıkaranların hiçbir haklı yönü yoktur. Ha, kendi dedeleri göç ettirilenlere ve Ermeni köylerine saldıran çeteler arasında ise onu bilemem. Kendi adlarına ne yaparlarsa yapabilirler, ancak bunu kampanya haline getirip Türk milletine mal edemezler, bunun maksatlı bir girişim olduğu çok açık. Üstelik, Ölen, öldürülen müslümanlar, Ermenilerden daha fazladır.

 

7-Daha önce yazılmış ama tekrar edeyim; böyle masum kılıflara sokulmuş bu tip bir eylem, Diaspora Ermenileri tarafından Türkler tarafından soykırım kabulünün ilk adımı olarak değerlendirilir ve nitekim dış basında yankısı böyle olmuştur. ABD'de Obamanın seçilmesinin akabinde böyle bir kampanyanın açılması ise oldukça düşündürücüdür. İmza kampanyası için alınan yüksek güvenlikli internet adreslerinin oldukça pahalı olması da bu teoriyi destekler maiyettedir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu hangi mantık;benim devletim var,onun için ben Türk'üm diyorum,sen diyemezsin;çünkü....Bu çünküleriniz;kusura bakmayın ama sadece ırkçı söylemler ile açıklanabilir.Korku tüneli mi desem;insanları yok saymanın bir yolu olarak.

 

Devlet mi olmalı illah;o zaman devlet istiyorum diyenlere de bir zahmet;buyrun deyin!

 

 

 

Sürekli aynı söylemler,bu kadar kolay mı insanları yok saymak?Özür dilerim,birileri hoşnut olacak diye ne kendi dilimden nede kendi Kürt kimliğimden vazgeçerim.Dayatmalarınızı red ediyorum.Buyrun zorlamaya :excl:

 

Kendi kendinizi sıkıntıya sokup, aynı zihniyetin empoze ettiği yanılgılardan ve çelişkilerden gidiyorsunuz. Bir tarafta sana Türk diyemediğim ve ayırdığım için, bu Kürt dediğim için tepki var,, bir tarafta benim kimliğim benim Kürtlüğüm diye bir tepki var.. Ya güzel kardeşim,ben zaten diyorum içimizdensiniz, bizimlesiniz, buralarda doğduğunuz, Kürtlüğünüzle bizimle yanyanasınız diye.. Zaten iç içe harmanlanmışız birlikteyiz diyorum sana.. Kim çıkıp kürtçe konuşma,ben kürdüm deme diyor sana.. Kim alnınıza silah dayayıp tehdit ediyor bu ülkede sizi.. Bu kadar içimizde iken, bu kadar bizden iken, soruyorum, "Neden Ne Mutlu Türk üm diyene" sözü rahatsızlık veriyor size.. Ya sen kimliğim var diyorsun, Kürdüm diyorsun, ee bizde Türküz diyoruz, derkende Tarihimizden ötürü biraz farklı söylüyoruz..Nolmuş, Kürt değil japon olsan nolmuş,ne olur biliyor musun, bu kadar bizden olmazsın japon olsan. Ülkemdeki yabancı olursun, gurbetçi olursun.. Almanda gelse ülkemde yabancı olur.. Ama sen değilsin aslında, neden illa yabancı olmak istiyorsunuz,bunu anlatın bize. Neden yabancıyızda yabancıyız diye tutturuyorsunuz. Doğu, ha Doğuda neler yaşanıyor, bir çuval gıdaya, yıllık 1-2 bin liralık tutarlara ,neden insanlar dağa şuna buna çıkıyor guruplara katılıyor, terorist oluyor, bilmiyor muyuz? Askeriyemizde bulunup, teskeresini alıp, orda burda iş araştırıp, en sonunda yokluktan soluğu düşmanlarımızda alan yok mu?Bilmiyor muyuz?Zor olduğunu bilmiyor muyuz? Tamam, değişsin, elden gelen yapılsın, koşullar düzeltilsin, ama bu bizi tehditle ve toprak bütünlüğümüzü tehditle yürümez.. Bu tehditin sonu, bu millette sanıldığı gibi basit atlatılmaz, kurunun yanında yaş yanar, kardeşim yanar, sen yanarsın, eski eşim yanar, komşum yanar. Ben sürekli youtube da pkk denilen ,,,devam etmesem en güzeli yazarken öfkeleniyorum.Üzerimizdeki oyunlar basit değil, bu yüzden hassaslığımızda basit değil.Bu hassas damarlara dokunmayın, işte tek rica bu.Bu milletin hassas tellerini ,bu milletin bu kadar sabırlı hallerini tın tın tın zıplatmayın,tek rica bu. Bu özürde bam telimize dokunma değil yumruk oldu. Hala ve hala sabırlı bekleyen milletiz..Yani hala.. Bize kalkıp bunu basit anlamamızı söyleme hakkınız olamaz,o insanları bizden görmemizi söyleme hakkınız olamaz.Herkesin düşüncesini söyleme hakkı var var, peki de , bu düşünce bir millet adına ,benim adıma söylenmeye kalkarsa bu özgür tentaneleri yutmadık diye neden devam ediyorsunuz onları savunmaya. Bizim adımıza, Türkün adına konuşamazlar, gitsinler orda burda şahıs olsunlar.Medyalarda bile çıkabilecek kadar bir haddini aşma bu ülkede,tehlike demek kardeşim, çok büyük tehlike..O insanlar ateşle oynuyor,işte bu kadar.. Niye dünyada basın bu olayı duydu, bu ne demekti, kimin ne hakkı vardı..yok,hakları yok,bu kadar ileri gitme hakları yok,olamaz..Bunun adı özgürlük hak özgürlüğü falan olamaz .. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir özgürlük anlayışı olamaz..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Şu anda size etnik Türk kimliğini dayatan kimdir ? Anayasa mı ? Yasalar mı ? Asker mi ? Polis mi ? Köşedeki bakkal mı ?

 

 

Ermenilerden özür kampanyası dış basında 'Türk aydınlardan özür kampanyası' şeklinde geçmiştir. 'Türkiyeli aydınlar' değil. Yani, bu aydınların hepsi sizce orta asyadan mı gelmiş, hiç sanmıyorum. Aralarında Kürt te vardır belki, ilgilenmem o kadar kökenleri ile. Almanyadaki işçilerimize de Türk işçiler denir. Oturup ta araştırmazlar Kürt müymüş, Arnavut muymuş diye. Örnekler çoğaltılabilir.

 

Türkiyelilikmiş, Türkiye Cum.vatandaşlığıymış bunlar kelime oyunları. Benim vatandaşlık anlayışım değil bu, anayasada bu var (Türkiye cumhuriyetine vatandaslik bagi ile bagli olan herkes Türktür ). Türk olmak, Türk milletinden olmak demektir. Türklük bir ırk değildir. Türkiyelilik demek o Türkiyenin vatandaşı ama Türk milletinden değil demektir. Futbolcu Aurello gibi. Yani, bunu ifade ederek siz, Türkiyede ayrı bir Kürt milletinden bahsetmekte ve etnik düşünmektesiniz.

 

Fransada da Basklar da var, Bretonlar da, Korsikalılarda ama hepsi Fransızım diyor, keza Almanyadakiler de öyle Benim ülkeme gelince Türküm demek zor geliyor.

 

Doğrucudavut,

 

Benden duymak istediğiniz ne?Size şunu mu söyleyeyim;ben bir Türk'üm...Türk asli bir ırk değil mi?Benim ırkım Kürt iken bunu söylemem neyi değiştirir?

 

Kelime oyunları diye ifade ettiğiniz kavramlar olması gereken;siz Almanya'da yaşayan bir Türk'ü nasıl sadece Alman vatandaşı olarak görüyorsanız;bu topraklarda yaşayan Kürtler de sizin için bu sınırlarda yer almalıdır.

 

Uyruğunuz yani tabiyetiniz sizi Türk olarak ifade edebilir;ama etnik kimliğiniz asla.

 

Almanya daki işçilere Türk işçiler denilmiyor mu?

 

ABD'de yaşayan vatandaşlar,hem birer Amerikalı hem de Bir Fransız,İtalyan olabiliyorsa;ben de size biraz insaflı olun derim.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Doğrucudavut,

 

Benden duymak istediğiniz ne?Size şunu mu söyleyeyim;ben bir Türk'üm...Türk asli bir ırk değil mi?Benim ırkım Kürt iken bunu söylemem neyi değiştirir?

 

Kelime oyunları diye ifade ettiğiniz kavramlar olması gereken;siz Almanya'da yaşayan bir Türk'ü nasıl sadece Alman vatandaşı olarak görüyorsanız;bu topraklarda yaşayan Kürtler de sizin için bu sınırlarda yer almalıdır.

 

Uyruğunuz yani tabiyetiniz sizi Türk olarak ifade edebilir;ama etnik kimliğiniz asla.

 

Almanya daki işçilere Türk işçiler denilmiyor mu?

 

ABD'de yaşayan vatandaşlar,hem birer Amerikalı hem de Bir Fransız,İtalyan olabiliyorsa;ben de size biraz insaflı olun derim.

Sn mavi, bizler Almanya'daki türk kökenli milletvekillerini bile sadece Türk olarak görüyoruz ve o yüzden o milletvekilleri Türk basini tarafindan bazen elestirilir. Bakin Cem özdemir bir gün söyle bir aciklama yapmak zorunda kaldi, Alman milletvekili olmasina ragmen rahatce Türkce dilinde aciklama yapti. Ben Türk kökenli Alman milletvekiliyim. Ben Almanya'da Türkiye'nin 551. milletvekili degilim. bakin bizler kendimizi baska ülkelerde nasil görüyoruz ve bizim ülkemizdeki degisik irklardan vatandaslarimizdan ne bekliyoruz. Ne kadar celiskili bir milletiz anlasilir degil. Her seye bir kilif uyduruyoruz hemen. Avrupa'daki tüm Türk asilli parlementerler her yerde rahatca Türkce demec verebiliyorlar, dogal olarak resmi yazismalar haric. Ama aciko oturumlarda, toplantilarda, Türkiye gezilerinde rahatca ve serbestce türkce konusabiliyorlar. Bizde hemen yasak. diyecekler bizdekiler bölücülük yapiyor. Birakin Kürt milletvekillerini, muhakkak vardir, mesela rumca konusan, süryanice konusan milletvekillerimiz yokmu sanki mecliste. Onlar bile konussa yasaklarlar. Bunlardami bölücülük yapiyorlar dersiniz???

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

""1915’te Osmanlı Ermenileri’nin maruz kaldığı Büyük Felaket (Ermenilerin "ermeni soykırımı" na verdikleri isim) ’e duyarsız kalınmasını, bunun inkar edilmesini ("inkar" edilen ne ?) vicdanım kabul etmiyor. Bu adaletsizliği reddediyor, kendi payıma Ermeni kardeşlerimin duygu ve acılarını paylaşıyor, onlardan özür diliyorum""

 

Dostum sence ben, okuduğumu anlayamayacak birisi miyim ?

 

Bu aydınların imza metinlerinde yazdıklarını çarpıtacak birisi miyim ?

 

Bak orada ne diyor? Aynen şöyle; 1915’te Osmanlı Ermenileri’nin maruz kaldığı Büyük Felaket’e duyarsız kalınmasını

 

Büyük harflerle yazılıyor ve sonunda kesme işareti var. "Büyük Felaket" ismi. Ermenilerin iddia ettikleri soykırıma verdikleri isimdir. Ermeniler sözde ermeni soykırımına "Medz Yegern'" derler. Türkçesi nedir biliyor musun ? "Büyük Felaket"

 

"Holocaust" gibi bir tabirdir.

 

Bakınız,Cyrano;

 

Büyük Felaket olarak adlandırılan,soykırım olarak nitelenecek bu deyimden ben de haberdarım.Büyük felaket,sizin de belirttiğiniz gibi Ermeni halkı tarafında,yaşananlara verilen isimdir.

 

Özür hangi durumlarda dilenir?

 

Eğer söz ve eylemlerinizde varsa yanlış,özür dilerim dersiniz.

 

Özür dilemek,kabullenmenin belki de dediğiniz gibi kendisidir.

 

Neyi kabullenirsiniz?

 

Kabul etmeniz gereken felaketleri.

 

İster kabul edelim ister kabul etmeyelim;Osmanlı Devleti de büyük hatalar yapmıştır.Daha doğrusu Osmanlı Devleti idaresi yerine düşünenler.

 

Siz,takip ettiğim kadarıyla Tarih konusunda oldukça birikimlisiniz.Benden çok daha iyi biliyorsunuzdur;olanları,olması gerekenleri ve inkar edilenleri...

 

Osmanlı Devleti,İkinci Mahmut ile "Osmanlı Milleti",Abdülhamit ile "İslam Devleti" ve son aşamada "Panslavizm" ve yanlış hedeflere yönelik,uygun olmayan araçlarla devleti kurtarma ...

 

İşte tüm yaşananların kilitlendiği an!

 

Osmanlı Devleti,içerde kendisi için tehlike olmaya başlayan azınlıklarla mücadele etmenin yolu olarak,eskiyi görmüş,imparatorluğunu dönüştürme yerine,dünden kalan çözüm önerileri ile kendini tekrarlamıştır.

 

Osmanlı,kendini tekrarlar iken,dünya kapitalizmin bayrağı ile yeni değişimleri kendi bünyesine yedirmiştir.

 

Osmanlı,kendi içinde ki tehlikeleri saf dışı etmeyi,sadece kendisinden ibaret sayarken;dünya onun kapattığı kapılardan gerçeği ona acı vererek göstermiştir.

 

Arap ulusu,İngiltere başta olmak üzere;dış güçlerle halifelik tahtını elde etmeye çalışırken,Osmanlı yine kendisinden değil,dayatılandan yola çıkarak o bölgeye çok büyük yatırımlar yapmıştır.

 

Yaptığı yatırımlar,ganimeti kesilen Osmanlı devletinin tüm tebasında ağır bir sömürge aracına dönüşmüştür.

 

Osmanlı Devlet'ini en çok uğraştıran muhalefet olan Jön Türkler(daha sonra İttihatçılar) bile bir hayal dünyasından ibaret olan çözümlerle kendilerini hissettirmiştir.

 

Bazen,ipi elinizden kaçırırsınız.Osmanlı Devleti ipi elinden dünyaya kapandığı an kaçırmıştı;dünya değişmişti,Osmanlı dünün reçetesine sığınmıştı.

 

Sonuç;hep beraber gördük,tarihten tanık olduk.

 

Tüm azınlıklar teker teker kendi alanlarına çekilmiş;ulus olmayı azınlık olarak red etmişti.

 

İşte bunlardan biri Ermeniler...

 

Bakın,bunun altını çizerek yazıyorum;Ermeni halkının yaşadığı zulüm yada felaket;bu coğrafyanın yaşadığı felaketlere eşdeğerdir.

 

Yani sadece Ermeni halkı değil,bu coğrafyanın tüm halkları kaybetmiştir;ölmüş,öldürülmüştür.

 

Yine ekliyorum;hal bu iken...Ermeniler de bu felaketlerin başladığı yerde ölen halklardan biri.

 

Osmanlı Devleti,isyan çıkaran Kürt beyleri sürdükten sonra;orada kalanlar "gavur" yaftasıyla orada Ermenileri fazlasıyla öldürdü;diğer taraftan Ermeni halkı da silaha sarıldı.

 

Tehcir;başlı başına bir felakettir.Mübadale denir ya;tarihimizin diğer bir yarısında.Sorarım;var mııdır arkadaşım,insanları toprağından etmek?

 

Ruslar ile işbirliğine giren azınlık bunu,ölümü hakeder mi?

 

Bence hayır.

 

Tabi gelelim Ermeni meselesine...ben Cumhuriyet'in yaptıkları ile tartılacakken neden geçmişin İmparatorluğu ile tartılayım?

 

Tarih,yüzleşilmesi gerekendir;düşünülmesi ve yargılanması gereken...Ben niye dünün günahını yükleneyim.

 

Ben,felaketler yaşandı derim;ama yaşayanlar sadece Ermeniler değil,hepimiz.

 

Onun için varsa bir özür borcu;sadece bizler değil;tüm halklar buna imza atmalı.

 

Keşke aydınlarımız;yalnız değil Ermeni aydınları ile bu felakete özür deseydiler.O zaman ben de imzamı atardım.

 

Cyrano,büyük felaket denilen soykırım kavramına atılan imza soykırımı kabullenmek midir?Aslında dediğiniz gibi,ifade bunu doğruluyor.

 

Yalnız,arkadaşım;o özre imza atanların yazdıklarına,savunma ve açıklamalarına baktım da;onlar bile bu konuda hem fikir değiller.Kimi kıyım diyor;kimi soykırımı kabul etmek değil,sadece özür diyor...kimi ise evet soykırım diyor.

 

Ben yine de tüm yaşananlardan özür diyorum.

 

Tabi bunu yazarken bile,bunu tüm samimiyetimle söylüyorum;kendi ülkem de ki kafa karışıklığını kendimde derinden hissediyorum.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.