Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

MÜJDELER OLSUUN;301.degisti


politika

Önerilen İletiler

AKP en sonunda 301.maddeyi degistirerek hem Hristiyanlarin hemde Türkiyedeki onlarin yandaslarinin istedigini gerceklestirmis oldu.301.maddenin degistirilmesine en cok kimlerin sevinmis olabileceginin analizini yapmiyorum ama kisaca Türk sözünden rahatsiz olan,Türk'lüge allerji duyan Türk'lükle sorunu olan herkesin bayram ettigi artik bir gercektir.

Osmanli dönemi nasildi?Osmanli döneminde saray erkani devsirmelerden olusuyordu,yani ne kadar Arnavut,Sirp,Bosnak,Ermeni,Gürcü,Arap kükenli varsa sarayda bir mevki sahibiydiler,sadrazam vs vs.Türkler ise hizmetci olarak kullaniliyordu.Yani en alt tabakasiydi toplumun,hakaret etmek srbestti Türklere cünkü düzen öyle istiyordu,düzeni olusturanlar öyle istiyordu,bu nedenle Türkler sadece vergi ve askerlikte ise yariyordular.

Kapitülasyonlar yani imtiyazlar alabildigineydi,Ne kadar yabanci varsa hepsi imtiyazliydi ve ne kadar Türk varsa hepsi hizmetciydi.Simdi diyenler olacak,ya arkadas Osmanli Türk degilmiydi diye,bence degildi.

Peki simdi nasil bir durum var ortada?üzülerek belirteyimki o dönemden daha beter bir durum var ortada,Kapitülasyon sistemi bir yana resmen ülke satilmaktadir.Inkar eden edebilir,satisa etkisi olmaz inkarin.

Türklüge hakaret ve küfretmeyi yasalastiran yasa degisikligi kabul edildi,Türkiye Cumhuriyetine küfretmek yasaklandi ve dava acma yetkiside Abdullah Gül'e verildi,Abdullah Gül bildigimiz kadariyla kökeni Araplara dayanan birisidir yani Türklükle alakasi yoktur.Ve böyle bir adama dava acma yetkisi verilmektedir hemde adalet bakanindan alinip veriliyor,verilsin diyen kim?Türkiye Cumhuriyeti devletinin Gürcü asilli basbakani Erdogan.Yani Osmanlidaki Arnavut filan sadrazam ile Gürcü Erdogan arasindaki fark nedir,sadece zaman farki vardir.

Hristiyan birligi+Tarikatlar+Türk karsiti solcular+AKP isbirligi ile Türk'lüge hakaret ve küfretme dönemi baslatilmistir.

 

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

insanlarin kokenlerinden yola cikarak yorum yapmak hos bi durum degil acikcasi

yanlis yapiyolar mi evet yapiyolar ama kokenleri su veya bu diye degil.bunun kokenlerle bir alakasi yok

Sayin JÖN tabiiki kökenlerden yola cikmak yanlis bende bunun bilincindeyim ama ben Osmanlidan örnek verdim,Osmanlida kimlerin bu ükede söz sahibi olduklarini ve nelere sebep olduklarini anlatmaya calistim.Problemin analizini yapabilmek icin acida olsa bazi gercekleri ortaya koyabilmeliyiz.Yoksa kimsenin etnik kökeni bizi ilgilendirmiyor ama ülke söz konusu oldugunda bunlarin irdelenmesi gerekmezmi sizce.Hem bu kisiler özel olarak secilip etnik kökenleri arastirilmiyor,tesadüfen onlar olayin baskahramanlaridir.Baskalarida olabilirdi, onlarida yazardik.

 

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Gene bazilari insanlara korku salarak rahatsiz etmeye ve belkide kargasa cikartmaya calisiyor. Daha düne kadar ülke bölünüyor diye yaygara yapiliyordu, simdi de ***** diye yaygaralar üretilmeye baslandi. Nedir bu kendimizden cektigimiz vallahi anlamiyorum. Malesef devamli iddaa ettigim bir tez var, biz millet olarak sifrozen ve komplexliyiz, soruyorum yokmu bizi terapi yapacak bir terapist allah askina??? Kimse kurtaramayacakmi bizi bu korkulu yasamdan???

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Başbakanın kanaati ile yönetiliyoruz...

 

Dikkatinizi çekiyormu bilmem kanaatle yönetilmek... Bir apartman bile yöneticinin kanaati ile yönetilemez... Uyulması gereken kurallar vardır... Anayasaya ve hukuka uymayanlar onları kendilerine uydurana kadar kanaatleri ile yönetiyorlar ülkeyi... Ne garip ne kadar acayip o kadar acayip ki akıl alır gibi değil...

 

Bu ülkede usüller, kanunlar, yasalar yok sayılmak için yazılıyor demek ki?

 

Tabi hala hukukun üstünlüğüne ve adalete inananlar var olduğundan 301. madde gibi kendileri için sorun teşkil eden maddeleride kanaatlerince değiştiriyorlar...

 

Ekonomik kriz, işsizlik, SSGSS, anayasa ihlali bunları kim ne yapsın, önemli olan efendilerinin emirlerini yerine getirmek... Sağlık bakanlığına bağlı bütün sağlık ocakları kapatılacak aile hekimliği kurulacak bu hekimlere ödenecek aidatlar karşılığında sağlık hizmeti alabileceğiz...

 

Kimin umurunda? Akp bu millete ne hizmet verdi aldıklarının karşılığında?

 

Akıl tutulması olmalı bütün bunlar anlaşılır gibi değil yoksa!!!

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Akıl tutulması olmalı bütün bunlar anlaşılır gibi değil yoksa!!!..alıntı..Sardunyam..

 

 

Bitmek üzere olan bir rüya :)

 

 

RTE oldukça kanaatkar bir insan..her şeyede kanaat getiriyor..fakat son günlerde tuhaflaşmaya başladı..10.Yıl Marşı ile gongre açılışı yaptırıyor.. :D

 

Cüneyt Zapsu ''..süpürmeyin bunu deliğe..kullanılmaya müsait..''demişmiş güya Amerikadamı nerelerde dediyse :D

 

 

Ömer Çelik..Cüneyt Zapsu..Egemen Bağış..RTEnin olmazssa olmazları idiler..kesti biletlerini..üçüde oyun dışında.. :D ..Bülent Arınç..oyun dışında..Abdullah Gül, köşkte dokunmasın hasanıma kimse :D ..RTE oyunda yanlız kaldı Sardunyam :D

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

301 benim bildiğim kadarı ile henüz mecliste görüşülmedi..

Ayrıca bu maddenin kaldırılmasına kimlerin taraf kimlerin karşı olduğuda malum..

Biz Türk düşmanı sözde aydınlar ve dtp lilerle aynı kulvarda olmayacağımıza göre -_- birde bu maddenin kaldırılmasını AB kriterlerine göre düzenliyor olmasıda cabası varmı böyle bir saçmalık?Bu tavizin artık bir sınırı olmalı..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Korkacak birşey yok...Daha uzun yıllar sürer :D

301'i değiştirmeyi amaçlayan teklifte de değişiklik kaçınılmaz gözüküyor! bu da uzun yıllar sürer gibi.Şöyle ki;

Yapılmak istenen değişiklikler de basitçe şöyle: Maddede geçen 'Türklük' kavramı yerine 'Türk milleti' denecek, 'cumhuriyet' yerine de 'Türkiye Cumhuriyeti.' Geçmişte bu değişiklikleri bazı basın örgütleri de önerdi, :excl: ben o zaman da karşıydım. Bu iki kelime değişikliği sorunu çözmeye yetmeyecek.

Zaten yasa teklifini hazırlayan AKP milletvekilleri de öyle düşünmüş olmalı, eski usuldeki 'izin' mekanizmasını yeniden koymuşlar metne. Bu kez Adalet Bakanı değil Cumhurbaşkanı verecek izni. :wub:

Peki Cumhurbaşkanı ne iznini verecek? Yasayı okudum İşte sorun burada Cumhurbaşkanı'nın iznini 'kovuşturma' aşamasında vereceği söylenmiş. Bizim hukukumuzda 'kovuşturma' aşaması=mahkemedeki yargılama aşamasıdır. Yani savcı, diyelim beni soruşturacak, hakkımda iddianame yazacak, iddianameyi mahkemeye sunacak ve ancak ondan sonra cumhurbaşkanından izin istenecek.

Bu, bence Cumhurbaşkanı'na yargıya müdahale yetkisi vermek anlamına geldiğinden, olmaması gereken bir yetkidir :excl: . Doğrusu, Cumhurbaşkanı'nın 'kovuşturma' değil de 'soruşturma' aşamasında iznini istemek, yani soruşturma yapılıp yapılmamasına izin istemektir.

Peki bu izni Cumhurbaşkanı mı vermelidir? Bence hayır. Bizim sistemimizde siyasi tartışmaların üzerinde olması gereken Cumhurbaşkanlığı makamı bu yolla tartışmaların göbeğine çekilecek :excl: , *izin verse 'özgürlük düşmanı' vermese 'Türklük düşmanı' olarak görülecektir. :D

Kısacası, 301'i değiştirmeyi amaçlayan teklifte de değişiklik kaçınılmaz gözüküyor! yoksa dayı isimli üyenin yazdığı gibi parçalanma var da "biz yanıyorsak başkaları da yansın" diye Hasan'a dokunuyorlarlar mı dersiniz B)

Neşe ile kalın ;)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Korkacak birşey yok...Daha uzun yıllar sürer :D

301'i değiştirmeyi amaçlayan teklifte de değişiklik kaçınılmaz gözüküyor! bu da uzun yıllar sürer gibi.Şöyle ki;

Yapılmak istenen değişiklikler de basitçe şöyle: Maddede geçen 'Türklük' kavramı yerine 'Türk milleti' denecek, 'cumhuriyet' yerine de 'Türkiye Cumhuriyeti.' Geçmişte bu değişiklikleri bazı basın örgütleri de önerdi, :excl: ben o zaman da karşıydım. Bu iki kelime değişikliği sorunu çözmeye yetmeyecek.

Zaten yasa teklifini hazırlayan AKP milletvekilleri de öyle düşünmüş olmalı, eski usuldeki 'izin' mekanizmasını yeniden koymuşlar metne. Bu kez Adalet Bakanı değil Cumhurbaşkanı verecek izni. :wub:

Peki Cumhurbaşkanı ne iznini verecek? Yasayı okudum İşte sorun burada Cumhurbaşkanı'nın iznini 'kovuşturma' aşamasında vereceği söylenmiş. Bizim hukukumuzda 'kovuşturma' aşaması=mahkemedeki yargılama aşamasıdır. Yani savcı, diyelim beni soruşturacak, hakkımda iddianame yazacak, iddianameyi mahkemeye sunacak ve ancak ondan sonra cumhurbaşkanından izin istenecek.

Bu, bence Cumhurbaşkanı'na yargıya müdahale yetkisi vermek anlamına geldiğinden, olmaması gereken bir yetkidir :excl: . Doğrusu, Cumhurbaşkanı'nın 'kovuşturma' değil de 'soruşturma' aşamasında iznini istemek, yani soruşturma yapılıp yapılmamasına izin istemektir.

Peki bu izni Cumhurbaşkanı mı vermelidir? Bence hayır. Bizim sistemimizde siyasi tartışmaların üzerinde olması gereken Cumhurbaşkanlığı makamı bu yolla tartışmaların göbeğine çekilecek :excl: , *izin verse 'özgürlük düşmanı' vermese 'Türklük düşmanı' olarak görülecektir. :D

Kısacası, 301'i değiştirmeyi amaçlayan teklifte de değişiklik kaçınılmaz gözüküyor! yoksa dayı isimli üyenin yazdığı gibi parçalanma var da "biz yanıyorsak başkaları da yansın" diye Hasan'a dokunuyorlarlar mı dersiniz B)

Neşe ile kalın ;)

 

Hafta sonu Yargıtay'ın bir dönem başkanlığını yapmış Sami Selçuk, Kanal A'da bir programın konuğuydu ve 301. maddeyi değerlendirdi. Yani şu anki hal ve değişikliğe dair tasarıyı...

 

Gerekçenin berbat olduğunu ancak şu anki değişikliğin bu halinden daha olumlu olduğunu belirtti.

 

İzin sistemi konusunda ise; Taha Akyol'un aksine Adalet Bakanına değil Cumhurbaşkanına bu yetkinin verilmesi gerektiğini belirtti. Tarafsızlık konusunda Cumhurbaşkanının Anayasayla korunduğunu belirtti ve Savcı tüm delilleri topladıktan sonra iddianameyi mahkemeye sunmadan önce Cumhurbaşkanından izin istemelidir, Cumhurbaşkanıda hiçbir gerekçe bildirmeden ya izin vermelidir veya reddetmelidir dedi. Gerekçe bildirmemelidir çünkü bildirirse yargının alanına müdahale etmiş olur ve bir sürü tartışma doğar demişti...

 

İllaki bir izin sistemi olacaksa Türkiye Cumhuriyeti Devletinin başkumandanı olan kişiden başka birinin olması doğru değildir. Olmalı mı olmamalı mı ayrı. Adalet Bakanı mı olmalı yoksa Cumhurbaşkanı mı olmalı ayrı şeylerdir.

 

Birilerinin yargılanmasına izin vermek/vermemek yargıya müdahale olarak telakki ediliyorsa görev nedeniyle işlenen suçlarda devlet memurlarının yargılanması için konulan izin sistemi de düşünülmelidir. Yani ki; Hukukumuzda birçok suç için zaten izin sistemi vardır. Bırakın Cumhurbaşkanının birçok yerde yargının/savcının önünü bizzat Kaymakam tıkamaktadır. Savcının önü ve tıkanmak kelimelerini yanlış anlamamanızı umuyorum.

 

Savcı iddianameyi izinden sonra yazabilecektir. Yani ki, Cumhurbaşkanı iddianamenin hukukiliğini tartışmayacak, olayın hukukiliğini tartışmayacaktır. Tartışmamalıdır. Savcı da iddianameyi yazmadan izin istemelidir. Eğer iddianameden sonra izin isterse Cumhurbaşkanına yol/yön göstermiş olur...Biraz işim çıktı sonra devam ederiz...umarım..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

301' i kalkan mı ki müjdeler veriyorsunuz sizce ÖTEKİLEŞTİRİLENLERE...301 değişmedi;ama değişmeli...Tabi siz rahatsız olacaksınız ama :D

 

İnce Ayar

 

İsveç'te bulunduğum sırada, dönerken de Danimarka'da, rastladığım herkes 301. madde kapsamında açılan davaları sordu. Bu madde de, yol açtığı davalar da, belli ki biliniyor ve ilgi çekiyor. 'Türkiye' denince dünyada ilk akla gelen bu. Ne kadar kıvanç verici bir durum!

 

AKP hükümeti de yavaş yavaş bu maddenin korunması çevresinde saf tutmaya başladı. Bu konuda 'sosyal demokrat' Cumhuriyet Halk Partisi'nin 'solcu' Genel Başkanı Deniz Baykal'ın desteğini de kazanmış durumda.

Ama tabii AKP içinde 301. maddenin asıl kahramanı Cemil Çiçek'tir. Cemil Çiçek, AKP'nin bu hükümetini 'partili' bir hükümetten çok, bir 'koalisyon'a benzeten kişilerden biri. Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı... Bunlar hem simgesel, hem de gereğinde simgeselden öte önemi olan stratejik bakanlıklar. Pek çok durumda, 'hükümet'le 'devlet'in uyumunu sağlayan bakanlıklar.

 

O anlamda bir 'koalisyon'dan söz ediyorum.

 

Bu Cemil Çiçek geçenlerde yeniden ağzını açtı ve Radikal'in verdiği başlığa göre, "Başımıza 301 işini Orhan Pamuk açtı" dedi. Radikal, Cemil Çiçek'ten verdiği bu alıntının üstünde, küçük bir yorum yapmış ve "Bakan, 301'den yargılandığı için Pamuk'a kızgın" demiş. Bu kısacık cümle durumun ve sözün absürditesini müthiş bir sadelikle ortaya koyuyor.

 

İşler başka türlü gelişseydi, Orhan Pamuk'un o duruşması sonrasında koşup minibüsü yumruklayan vatanperver kişi ve hempaları, Kerinçli ve Kerinçsiz milliyetçilerin önü iyice açılsaydı, belki o milli duygular arasında Orhan Pamuk linç bile edilirdi. O zaman da bu Adalet Bakanı, büyük bir ihtimalle, "Orhan Pamuk memleketimizin itibarını dünyada düşürmek için kendini linç ettirdi" derdi.

 

İşin içine 'hayat/memat' girince, kontrast büyüyor, lafın saçmalığı daha 'siyah-beyaz' bir biçimde görülüyor. Yoksa, bu 'varsayımsal' sözle Adalet Bakanlığı koltuğunu doldurmakta olan zatın fiilen söylemiş olduğu söz arasında mantıken bir fark yok.

 

Bir ülke ki, 'Adalet' Bakanı olan kişi, bu sözleri söylüyor.

 

Ve bu ülke Avrupa Birliği'ne girmeye çalışıyor.

 

Bakan, kendi sözüne açıklık getiriyor: "Önce 'söyledim' dedi, sonra 'söylemedim' dedi, 'söylemedim' dese dava düşecekti..."

 

Konu zaten 'söyleyince' olanlar. 'Söylemeyi' suç haline getiren anlayış, söz konusu olan. 'İnkârdan gelince' ne olacağı üzerinden bir 'hukuk tartışması' olamaz. 'Söylemedim dese' diye konuşan birinin Adalet Bakanı olduğu bir ülkede yaşamak insana bir 'korku filmi' içinde yaşamakta olduğu duygusunu veriyor.

 

Bunun hukukla ilişkisi üstüne söylenebilecek tonlarca lafı bir yana bırakalım şimdilik. Bu 'lakırdı'nın ampirik gerçeklikle ilişkisi ne? 301. madde denilen ve yeterince net bir biçimde (yani nesinin yanlış olduğu, nesinin değişmesi gerektiği vb.) eleştirilen bu hukuk ucubesi Orhan Pamuk'la mı günlük hayatımızın bir parçası haline geldi, yoksa 'Büyük Hukukçular Derneği' adı altında icra-i faaliyette bulunan ve Avrupalı parlamenterlerden roman kahramanlarına kadar birilerini o ucube maddeye sığınarak ihbar edip sağda solda dava açtıran zevat sayesinde mi?

 

Ama Cemil Çiçek'in 'ağzından' o zevatı suçlayan bir söz elbette çıkamaz. 'Ağzından' çıkamaz, çünkü 'zihinlerinden' geçen şeyler arasında ciddi bir yakınlık, paralellik veya düpedüz ortaklık vardır.

 

Ve hâlâ, açılan davaların beraatla sonuçlandığını söyleyerek maddesini savunabilmektedir. Bunca zaman sonra, bakanlığının personelinin 'ince ayar' yaptığını söyleyebilmektedir. 'İnce' de sonunda görece bir kavram: böyle Bakan'a böyle incelik.

 

Radikal

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bakin daha 301 kalkmadan millete sizofren denmeye baslandi bile,kalktiktan sonrada baska seyler denir artik.

Sizofrenligin 301 ile alakasi yok, sadece davranislarimizla alakalidir. Biz malesef öyle bir toplumuz. Kurtulmak istiyorsak önce istekli ve hazir olmamiz gerek, halimizi görmemezlikten gelerek veya iyi göstererek bu isler düzelmez.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

İnsan hakları örgütleri 301 için çağrı yaptı

 

İnsan Hakları Derneği, Helsinki Yurttaşlar Derneği, İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği, Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi yaptıkları açıklamada 301. maddenin tümüyle kaldırılması gerektiğini belirterek düşüncelerini yasaksız ve tehditsiz ifade etmek istediklerini bildirdi. Meclis’e sunulan değişiklik teklifinin, 2006 ve 2007 yılının ilk üç ayında 14’ü çocuk 2 bin 724 kişiyi sanık sandalyesine oturtan TCK 301. maddenin düşünce özgürlüğü önünde oluşturduğu engeli ortadan kaldıramayacağının kaydedildiği açıklamada, yapılmak istenen değişikliğin, suçun maddi niteliğini değil sadece maddi durumun nasıl yargılanacağına ilişkin yöntem konusunda olduğunun altı çizildi.

Demokrasinin, kamu kurumları da dâhil olmak üzere hiçbir kurum, kavram ve ideolojinin tabulaştırılmadığı bir ortamı ifade ettiğinin belirtildiği açıklamada, “301. madde, içeriği itibariyle koruduğu değer ve kurumları tabulaştırmaya uygun bir yoruma tabi tutulabilir ki, son yıllarda bu maddeye göre açılan davaların tümünde bu tabulaştırma zihniyetinin esas alındığı görülmektedir. Bu tür tabulaştırmalar, rejimlere otoriter bir nitelik kazandırır. 301. maddede yapılması teklif edilen değişiklik ise, maddenin mevcut durumda yol açtığı tabulaştırma zihniyetini ortadan kaldırmamaktadır” denildi. Açıklamada 8 Şubat 2007’de Meclis Başkanlığına sunulan ve 100’den fazla sivil toplum örgütünün desteklediği 301. maddesinin yürürlükten kaldırılması talebi yinelendi.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Türkiyede Türklerden Türklüğü korumak :D

biri bana bunun mantığını daha doğrusu mantıksızlığını açıklasın

301. maddenin tümden kaldırılması gerekir reforme ne ?

birde Atatürk'ü koruma kanunu var

Devlet kurucusunu kurduğu devlette kurduğu devlettin milletinden koruma :D

"adam" bile diyemiyorsunuz kaç seneden başlıyor

ama bu akpnin işi değil bu ayıbı chpnin kaldırması lazım...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

301.inci maddenin degismesinden neden bukadar korkuyoruz anlamis degilim hem laikligi savunuyoruz hemde baskilarla ozgurlugumuzun kisitlanmasini kabul ediyoruz nasil bir celiski bu.. 301.inci madde kalkmadan evvel kimse turkluge hakaret etmiyormuydu eden yine ediyordu ne degisiyorki... turkiye demokrasiye geciste sancili bir donem gecirmekte ve her kafadan bir ses cikmakta agzi olan konusur misali bugun nice aydinlarimiz yillardir hic yok yere bu 301 yuzunden hapislerde halen neden birileri kalkmi 301 degistirilmesin demekte zaten turkluge kufur edenler seni beni dinlemeden yine etmekte bugun kufur sadece argo kelimeler sarf ederekmi hakaret sayilmakta peki ya bugun devleti dolandiran ve bankalari hortumlayip ardinda ne mutlu turkum diyene diyip elini kolunu sallaya sallaya dolasanla aradaki fark nedir ??? size gore hangisi daha fazla suclu dusuncesini soyleyip hapislerde yatanmi yoksa devleti dolandirip ne mutlu turkum deyipte elini kolunu sallaya sallaya sokakta dolasanmi ??

Bugun milletce tek yanlisimiz demeyelim bir cok yanlislarimiz sirf AB istiyor diye 301i degistiriyoruz dusuncesine kapilmamak lazim cunku bu cok evvelden degismesi gerekliydi ama malesef simdiye kadar basimiza gelen yoneticilerin kendi keselerini doldurmaktan devlet islerine firsat bulupda cozemedikleri sorunlardan biridir turkiye cumhuriyeti sancili bir dogum gecirmekte umarim bu sureci sorunsuz atlatir...

saygilar

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

301.inci maddenin degismesinden neden bukadar korkuyoruz anlamis degilim hem laikligi savunuyoruz hemde baskilarla ozgurlugumuzun kisitlanmasini kabul ediyoruz nasil bir celiski bu.. 301.inci madde kalkmadan evvel kimse turkluge hakaret etmiyormuydu eden yine ediyordu ne degisiyorki... turkiye demokrasiye geciste sancili bir donem gecirmekte ve her kafadan bir ses cikmakta agzi olan konusur misali bugun nice aydinlarimiz yillardir hic yok yere bu 301 yuzunden hapislerde halen neden birileri kalkmi 301 degistirilmesin demekte zaten turkluge kufur edenler seni beni dinlemeden yine etmekte bugun kufur sadece argo kelimeler sarf ederekmi hakaret sayilmakta peki ya bugun devleti dolandiran ve bankalari hortumlayip ardinda ne mutlu turkum diyene diyip elini kolunu sallaya sallaya dolasanla aradaki fark nedir ??? size gore hangisi daha fazla suclu dusuncesini soyleyip hapislerde yatanmi yoksa devleti dolandirip ne mutlu turkum deyipte elini kolunu sallaya sallaya sokakta dolasanmi ??

Bugun milletce tek yanlisimiz demeyelim bir cok yanlislarimiz sirf AB istiyor diye 301i degistiriyoruz dusuncesine kapilmamak lazim cunku bu cok evvelden degismesi gerekliydi ama malesef simdiye kadar basimiza gelen yoneticilerin kendi keselerini doldurmaktan devlet islerine firsat bulupda cozemedikleri sorunlardan biridir turkiye cumhuriyeti sancili bir dogum gecirmekte umarim bu sureci sorunsuz atlatir...

saygilar

 

Asıl soru şu; bu değişiklik birşey getirecek mi? Daha önceki değişiklikler getirdi mi?

 

Türk ceza kanunumuz çeşitli değişikliklere uğrayıp bugüne geldi. Sürekli daha fazla ifade özgürlüğüne doğru düzenlemeler yapıldı ancak her defasında yedek bir madde bulundu. En son kertede 301 hayli demokratik bir haldeyken; gerçekten Türklüğe hakaret içermeyen sözlerinden dolayı bazı insanlar yargılandı.

 

Buradaki mesele hakaretin ne olduğunu algılama meselesidir. Bunu yapacak olan Yargıtay'ın yorumudur. Türklük yerine Türk Milleti demek çok da birşeyi değiştirmez. Aslında bu maddenin yeni hali bir göz boyama olacak gibi duruyor. Avrupa Birliğini susturma çabasından ibaret bir değişiklik gibi geldi bana.

 

Artık yargıtay ifade özgürlüğünü daha fazla öne çıkartacak yalnız bunu yaparken de kanunun amacının herhangi bir hakareti hukuka uygun hale getirmek olmadığının idrakiyle içtihadlarda bulunmasıdır. Yani ki; Yargıtay ifade özgürlüğüne daha fazla önem vermeli. Bunu yaparken hakareti çok geniş değil dar yorumlamalı ve bununla beraber Türklüğe de herhangi bir hakaretin yolunu açmamalıdır.

 

Yani ki; kanun uygulayıcı elinde anlam kazanır. Bugün 301 tamamen ortadan kaldırılsa; ve biri çıkıp Türklüğe hakaret etse buna karşı başka bir Türk, kendisine hakaret edildiğinden dolayı dava açabilir veya suç duyurusunda bulunabilir diyelim. Her zaman başka bir madde vardır. Uygulayacı aşırı tutuculuğu bırakıp neyin hakeret neyin ifade özgürlüğüne girdiğini doğru teşis etmesi yeterlidir.

 

Saygılar...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayin karabekir

 

Ne simdiye kadar yapilan degisiklikler birseyler getirdi nede bundan sonraki yazdiklarina katiliyorum.. sunuda eklemeden gecemiyecegim toplum olarak ic sorunlarimizi kendimiz cozemiyor veyahutta cozmek istemiyorsak kalkipta mutlaka birileri su veya bu sekilde diretmelerde bulunacaktir lakin oylede oluyor.. Bugun 301. maddeyi degistirmek okadar zormu nedir efendim turkluge hakaret serbestlesecek neden serbestlessin kardesim diger avrupa ulkelerinin yasalarindan ornekler alinabilir.. ayrica neden toplum olarak surekli bize birileri yapmamiz gerekenleri herzaman soylemek zorunda neden kendi halkimizi birbirimizin huzuru ve refahi icin birseyler yapmiyoruz.. bakin simdi avrupa birligi turkiye 301.inci maddeyi meclise getirmeden simdide fener patriginin ekumenliginin taninmasini istiyor.. demem odurki egerki sen firsatcilara firsat yaratirsan, sen degerlendiremezsen degerlendirmesini bilenler cikar.. bugun turkiye cumhuriyeti bazi seyleri halkinin huzuru refahi icin yapmis olsaydi bugun gelmis oldugu noktada bulunmazdi firsatcilarinda ekmegine bal surdurmezdi.. Simdiye kadar gelmis gecmis ve gelecekteki yoneticiler sagolsunlarki bunlar daha iyi gunlerimiz gibi gorunuyor...

saygilar

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Türkiyede Türklerden Türklüğü korumak :D

biri bana bunun mantığını daha doğrusu mantıksızlığını açıklasın

301. maddenin tümden kaldırılması gerekir reforme ne ?

birde Atatürk'ü koruma kanunu var

Devlet kurucusunu kurduğu devlette kurduğu devlettin milletinden koruma :D

"adam" bile diyemiyorsunuz kaç seneden başlıyor

ama bu akpnin işi değil bu ayıbı chpnin kaldırması lazım...

sen Atamıza herseyden önce Adam diyemezsin birkere bunu kafana koy? babana adam diyebiliyormusun !!! ikincisi koruma kanunu demissin!! evet koruma kanunlari vardir cocuklari Ayilardan koruma kanunuda vardir, gencleri koruma kanunuda vardir ormanlarida koruma kanunu vardir.. sen nasil babana saygi gösteriyorsan adam diyemiyorsan.. bu ülkede ayaklarinin yere basmasini saglayan yüce insanada istenilen saygi vardir bu kadar basit.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

sen Atamıza herseyden önce Adam diyemezsin birkere bunu kafana koy? babana adam diyebiliyormusun !!! ikincisi koruma kanunu demissin!! evet koruma kanunlari vardir cocuklari Ayilardan koruma kanunuda vardir, gencleri koruma kanunuda vardir ormanlarida koruma kanunu vardir.. sen nasil babana saygi gösteriyorsan adam diyemiyorsan.. bu ülkede ayaklarinin yere basmasini saglayan yüce insanada istenilen saygi vardir bu kadar basit.

 

Kimsenin yanlış anlamamasını rica ediyorum. Komiklik olsun diye soracağım. Sen Atamıza Adam diyemezsin denmiş. Atamız Adam değil miydi...Burada adam kelimesini yanlış anlamak mı var yorumlamak mı bilmiyorum. Ama önemi yok...Ben sadece ironi kısmına değinmek istemiştim...

 

Hani bir milletvekili Fransız parlementosunun yarısı eşe'ktir diyor ve uyarılıyor. Sözünüzü geri alınız diye. Milletvekili de sayın başkan özür diliyorum ve sözümü düzeltiyorum bu meclisin yarısı eşe'k değildir diyor...

 

Atatürk'e adam deseniz dert demeseniz dert olmuş: yukarda öyle görülüyor.

 

Sayın Efendi Türkler, sizin savunmanıza göre ben, Atatürk adam değildir dersem doğru söylemiş mi olacağım. Cumhuriyet Savcılarımız yanlış anlamasınlar. Adamın biri çıkıyor ve Atatürk'e adam demek suç olarak görülüyor diyor biri de çıkıp tabii ki suç olmaladır çünkü Atamıza adam diyemezsin diyor. O zaman da birileri çıkıp Atatürk adam değil miydi de böyle diyemiyorum diye sorabilir haliyle...

 

Ben sadece enteresan bir ironiyi belli etmek için yukardaki cümleyi yazdım. Yoksa adamlıkla adam değillikle ilgili birşey deme cüretim yok. Ve yukarda tartışan arkadaşlara lütfen bu konuya girmeyin diyorum. Şimdi yukarda yazdıklarım dolayısıyla beni dahi hapise yollayabilirler ironi filan görünmez olur...

 

NOT: Adam kelimesinin alalade bir insanı belirtmesi karşısında bir ceza verilmesinin doğru olmadığını düşünüyorum. Adam kelimesinin kafamızda olumladığımız davranışları yerine getiren bir insanı imlemesi durumunda ceza verilmesinin doğru olmadığını düşünüyorum. Adam kelimesinin başka hangi anlamı var bilmiyorum. Çok basit bir anlamayla erkek insan olsa dahi adam kelimesi ceza verilmesine bir anlam veremiyorum.

 

Pekiyi adam kelimesi hangi durumda; kötü, negatif, olumsuz bir anlamı taşır ki o zaman koruma kanunu kapsamında birine ceza verebilirsiniz? Koruma demek hiç konuşulmayacak bir alan mı demektir...

 

Saygılar...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

“Değişikliğe bakıyorsunuz, tam bir komedi. Değişiklikle, bu ülkenin aydınları, yazarları, düşünürleri 301 soruşturmalarından kurtulmuş mu olacak? Yargılamalar bitecek mi? Hayır... 301’i allayıp pullayıp geri satacaksınız. Bu utanç abidesi yerinde kalmaya devam edecek. İşte AKP’nin demokrasiden anladığı budur, demokratlığı bu kadardır”

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

sen Atamıza herseyden önce Adam diyemezsin birkere bunu kafana koy? babana adam diyebiliyormusun !!! ikincisi koruma kanunu demissin!! evet koruma kanunlari vardir cocuklari Ayilardan koruma kanunuda vardir, gencleri koruma kanunuda vardir ormanlarida koruma kanunu vardir.. sen nasil babana saygi gösteriyorsan adam diyemiyorsan.. bu ülkede ayaklarinin yere basmasini saglayan yüce insanada istenilen saygi vardir bu kadar basit.

 

"benim babam Adam gibi Adamdır"

 

bak babamdan bahsederken adam diyebiliyormuşum sizde diyebiliyorsanız ne mutlu ....

 

"evet koruma kanunları vardır"

 

ayrıca benim hafsalamın almadığıda noktada zaten bu

kimi, kimden, neye karşı koruyoruz

Türklerden Türklüğü,

Türkiye Cumhuriyeti'ni kuranı Türkiye Cumhuriyet'i vatandaşlarından...

hakarete, aşşağılamaya karşı koruyoruz

kaldırılrsa bir ihtimal yarın herkes koro halinde Türklüğe hakaret eder...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.