Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

TAYYİP'İ ÜZMEK ALLAHI ÜZMEKTİR... Şeriat çağrısı yapan kitap camilerde... Atatürk'e ve başı açık kadınlara hakaret dolu bir kitap...


DİPNOT

Önerilen İletiler

AYSUN KAYACI YA NASİHAT

 

 

Evladım, sen artık Türk değil

''Türkiyeli'' sin. 16 milyon kişinin oyuyla yeniden iktidar olan parti

öyle buyuruyor. Biz artık Türk Milleti değil, hepimiz Türkiyeliyiz.

 

Kendinden bahsederken de sakın

'vatansever' kelimesini kullanma, çete mensubu olmakla suçlanabilirsin,

başın derde girebilir.

 

Milliyetçilik, ulusalcılık gibi söylemlerde de bulunma ırkçılıkla suçlanabilirsin.

 

Ülkeyi ne kadar sevdiğinden,

ülkeye bağlılığından kimseye söz etme, ''bu topraklar edebiyatı''

yapmakla suçlanırsın, ciddiye alınmazsın.

 

Zaten, vatan dediğin nedir ki,

imara açılabilir Hazine arazisi, satılabilir liman, para karşılığı

devredilebilir nehir, maden falan filan demektir.

 

Ha unutmadan, büyük dedenin

Çanakkale, Suriye, Kafkas cephelerinde çekilmiş subay üniformalı

resimleriyle Atatürk takvimini de indir duvardan. Kendini suçlu

hissetmemen açısından söylüyorum yani. Bakışlarından rahatsız olabilirsin.

 

Bundan sonra PKK'lılar haraç

almaya geldiklerinde onlara iyi davran. Ödemelerini yap, bir de yemek

ısmarla. Öcalan posteri, PKK paçavrası verirlerse kabul et. Artık Meclis'te

"PKK ile aramıza mesafe koyamayız" diyen, Türkçe'yi kabız

konuşabilen milletvekilleri tarafından alenen temsil ediliyorlar.

Bölünmüş, Güneydoğusu'nda Kürdistan yazan Türkiye haritası açarlarsa

itiraz etme. ''Büyük Ortadoğu Projesi böyle bir harita

gerektirmektedir' ' de ve kabullen.

 

Yavrum, artık kibar, zarif,

efendi, çelebi, dürüst, namuslu olmana da gerek yok. İstediğin zaman argo

konuşabilir ve hatta küfredebilirsin. Kendini tutamadığında ya da etrafta

seni durduracak birileri olmadığında karşındakine tekme tokat da

girişebilirsin. Karşı çıkanı ez, döv, parçala, hayatı zindan et. Emin ol

hiç kimse yaptıklarının hesabını sormayacaktır. Yasalar ancak onlara

uyanlar için vardır. Türkiye'de yasalar kişinin maddi gücüne bağlı

olarak esnetilebilir, değiştirilebilir. Yapabilirsen kendine hemen bir

akp li edin, gücün daha da 'tartışılmaz' hale gelir.

 

Sana rüşvet, komisyon, bahşiş

teklif edildiğini anlarsan sakın direnme, biraz Pazarlıkla fiyatını

artırmaya bak ve verilen avantayı hemen kabul et. İnan ki hiç bir

sakıncası yok. Tersine, rüşvet almak, çalmak artık insana saygınlık

kazandıran, gücüne güç katan faziletler.

 

Bu ülkenin yarısı sadece

maddiyata tapınıyor artık. Maddiyatın kaynağı önemli değil.

Servetini uyuşturucu, silah, kadın satarak, rüşvet alarak edinmiş

olabilirsin. Bundan utanma.

 

İnsanların dini inançlarını

kullanarak büyük miktarda paralar da toplamış olabilirsin, bunu da

vicdan meselesi yapma. Hiç sorun değil. Bütün yapman gereken bir banka

kurarak 'kara' paranı aklamak olacaktır. Hesap sormaya cesaret eden

olamaz. Olursa eğer ''Ben soyguncu değilim'' dersin, ''Banka

soymadım, banka kurdum''. Namustu, dürüstlüktü, boş ver bunları.

Turgut Özal'dan beri para etmiyor bu hasletler.

 

Küreselleşmeye,

özelleştirmelere, yabancılara satışlara karşı çıkma. Ülkenin bankaları,

petrol yatakları, madenleri, nehirleri, limanları, barajları

satıldı zaten. Biraz yakılacak orman, biraz da imara açılabilecek kamu

arazisi kaldı ki; buraların satışı konusunda da spekülatif hareketlerde

bulunabiliyorsan bulun, bulunamıyorsan yabancılara satışına aracılık et.

 

''Komisyonculuk bana göre iş değil'' diyorsan biraz kredi bul bir gemi al, deniz nakliyatına el at.

 

''Rant''; konusunda yaratıcı ol. Farz et ki bu toprağın üzerindeki her şey yabancılara

satıldı, şunu bil ki hala satılacak birşeyler vardır. Dön toprağın

altına bak. Tarihi eserleri satabilir, müzeleri özelleştirebilirsin. O da

mı bitti? Ülkeyi işgal eden bunca emperyalistin köleye/hizmetç iye, başka

ülkelere kaydıracak askere ihtiyacı olacaktır. İnsanını pazarla.

 

Her tercih bir vazgeçiştir kızım. 16 milyon seçmen yanılıyor olamaz. Anglo-Saksonları n dediği gibi:

"Eat; ****! 50 billion flies can't be wrong !". Vardır bir

bildikleri. 16 milyon kişi dinin insan gırtlağına bastığı bir hayat tarzı

istiyor. 16 milyon kişi kadınların eve kapatılıp aksesuar niyetine

kullanıldığı bir hayat istiyor. Gümbür gümbür ezan sesleriyle, içkisiz,

müziksiz, eğlencesiz, tesettürlü yaşamak istiyor. Gittikçe karararak

yaşamak istiyor. Uymak zorundasın kızım.

 

Bundan böyle bira yerine elma

suyu iç, biraz da namaz figürü öğren. Takıyye yapmanda bir sakınca yok.

Elma suyu içer gibi yapıp bira içmen, figürleri doğru yapıp ;

kulağında ipodla namaz kılman da mümkün. Önemli olan dışarı verdiğin

resimdir, kafanın içinde ne var, yeteneklerin nedir, bilgin ne

düzeydedir,; uzmanlığın ne derecedir bunların önemi yok artık. Güç

sahiplerine yanaş, onlardan bulaşacak güçle kendini daha ; da güçlendir.

 

Hiçbir zaman ''Ben torpil, tavassut istemem'' demek gibi bir enayilik yapma. Her zaman kendin için

ayrıcalık talep et. Güçlü yakınların olduğunu iddia et. Güçlünün önünde eğil, bükül.

 

Ben Yeni Zelanda'da bir

çocuk bakıcılığı işi buldum, oraya gidiyorum. Dolapta zeytinyağlı

fasulye var, kavrulmuş kıyma buzlukta. Yol parası için senin okul

taksitini de bankadan çekmek zorunda kaldım, kusura bakma. Sen de kendine

bir iş bul artık. Son iki ayın kirası ödenmemişti, bir icabına bakıver.

Hukuk okumayı bırakıp iş hayatına atılsan daha pragmatik bir seçim;

olabilir diye düşünüyorum.

 

 

Ben kadınların kıçındaki

selülitin, kimin kimle yattığının haber olduğu TV programlarına daha fazla

dayanamayacağı m. Ucuz, tapon Çin mallarına, adam yerine soyguncuya,

magandaya alıştırılmış ahalinin yeni Meclis'i oluşturma tercihine sonsuz

saygı duyuyorum. Sen de benim kaçma hakkıma saygı duy lütfen. Tencerede

biraz musakka var, bozulmasın.

 

İktidar partisine git, 'yardıma

muhtaç seçmen' kaydı yaptır. Oradan biraz yiyecek kolisi falan gelir idare

edersin. İşimi yoluna koyunca davetiye gönderir seni de aldırırım Yeni

Zelanda'ya, ama sen en iyisi bul bir hacı oğlu da evlen. Sırtın yere

gelmez. Baktın olmadı, ya memlekette cirit atan Hıristiyan misyonerlere

yanaş, kilise sana baksın, ya da bir proje üretir gibi yap AB'den, Soros

vakıflarından biraz para kap. Benim aklımda yıllardır ''*********; kenefe

düştüğünde su sıçramasını engelleyecek köpük icadı'' projesi vardır

mesela, bu projeyi hayata geçirebilir paraya tahvil edebilirsin.

Her işin başı maddiyat evladım.Bak bülo Ersoy ağabeyine, bak cemile ipekçi ablana,orhan yamuk a bakta biraz örnek al değilmii yaa.

 

 

Akepe'ye emanet ol yavrum.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • Cevaplar 52
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Haklısın ailemde türbanlı pek kişi yok ama ben Türbanlıyım..Ülkenin şu koşullarında türbanıyla çalışabilen,türbanıyla dolaşan,ibadetini aksatmayan bir türbanlıyım..Haklısın dediğin gibi diğer ülkelerde de insanlar çoğunlukla,punkçu da olsa,türbanlı da olsa okuyor ya da çalışıyor..Ha bu ülkede şimdi okula almak istimiyorlar mı?bil bakalım neden...Benim dinim üzerinden prim sağlamaya çalışıp bunu siyasete alet eden yüzünden...şeriat kötü mü? ya da şeriat ne?Kuran da ki yap ya da yapma denilen her konu Kuran şeriatı,oldu mu?Kuran da ki ceza sistemi ne ise o da şeriat..hırsızın eli mi kesilecek, zina yapan 100 sopa mı yiyecek,kısasa kısas mı var,miras dağılımı mı..evet hepsi şeriat.. bana göre sakıncası mı var,hayır haşa..elbette ben bu hükümlerdeki yararları,faydaları bilirim... ama birileri kalkar,Allahın,sarhoşken ne dediğinizi bilinceye kadar namaza durmayın dediği mümini öldürmeye idama kalkarsa,tecavüze uğrayan kadına 200 kırbaç ve hapis cezası verirse,el kesip eline taktığı ellerle sırıta sırıta dolaşırsa,diri diri insanların tepesinden benzini boşaltıp yakarsa,bir kadını ailesinden kocasından yazılı izin almadan tek başına sokağa bile çıkarmazsa,diğer kitap ehlinden kardeşlerimin kellesini alırsa,açık kardeşimin alnına kurşun sıkar yüzüne kezzap atarsa,ben de başlarım sizin dininize der bu adamlara dinim adına cihad bile ilan ederim..bilmem anladın mı kardeşim?

Laiğim diyen benim başımı açamaz,dindarım diyen kardeşimi zorla kapatamaz..Tehdit hissedilmeyen yerde tepki çıkmaz kardeş,anladın mı insanlar nelere tepki veriyor..

Ben,peygamber zamanında olmayan spiral ile,bugün spiralli kadının yaptığı yemeği yemem haram diyen kişilerin baş düşmanıyım,hemde bütün türbanımlı,anladın mı kardeşim?şimdi şu iş yerimi basıp,benim başımı açmaya kalksa bir laiğim diyen laiksiz, işte ben onun da düşmanıyım..her iki kutupta bana göre vatan haini bölücüdür çünkü..dengeli olalım,neyi savunduğumuzu bildiğimiz kadar neyi savunmadığımızı da bilelim..Eğer siyasette sağ bir görüşümüz varsa,neden sol olmadığımızı bilelim,ya da sol isek neden sağ olmadığımızı,dinli isek dinimiz kadar dinimizden olmayanı da bilelim,her ne bizim karşıtımızsa onu mutlaka bilelim.Ondan sonra da hayır efendim sen ben gibi olmak zorundasın demeden,ha sen bu musun ben de şu yum,eee daha daha nasılsın demeyi bilelim..birbirimizin gırtlağına yapışmayalım...

 

Seni ayakta alkışlıyorum güzel kardeşim

işte gerçeği gören inancını suistimal ettirmeyen ve inancı yüzünden başkasına esir olmayan gerçek bir bağımsızlık örneği...

gerçekten yüreğinden kutlarım bu akılcı, demokratik ve vatansever tutumunu...

keşke herkes anlasa bunun bir inanç meselesi olmadığını, bunun inançla değil tamamen çıkarla alakası olduğunu samimi insanlar görüyor... :clover::clover:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 5 ay sonra...
Atatürk ve açık kadınlara hakaret dolu kitap, camilerde dağıtıldı

 

Ramazan ÇETİN/DENİZLİ, (DHA)

270320081710063146057.jpg

DENİZLİ'de eşi emekli imam olan ev kadını Fatma Durmuş'un yazdığı `İlahilerle Hakka Çağrı' adlı ilahi kitabı ortalığı karıştırdı.

270320081707286548047_3.jpg

Son dönemde İslami tarikat faaliyetlerinin artış gösterdiği iddia edilen Denizli'de bu kez ilahi kitabı krizi çıktı. Servergazi Beldesi'nde oturan ev kadını Fatma Durmuş'un yazdığı, Mahmut Koruk'un yayımcılığını üstlendiği `İlahilerle Hakka Çağrı' adlı kitapta, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın peygamber gibi gösterilip, ona karşı gelmenin Allah'a karşı gelmeyle eş olduğu, şeriat devleti kurulması yönünde teşvik ve tahriklede bulunulduğu, Atatürk'e, annesine, Atatürkçülere ve Cumhuriyet'e hakaretler edildiği, başı açık kadınların dinsiz olarak gösterildiği ve dinci bir ordu kurmaya yönelik çağrı yapıldığı iddia edildi.

 

`DİYANET ONAY VERDİ'

Kavak, kitaba Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından da `olur' verildiğini ve yayımlanması için teşvik edildiğini belirterek şunları söyledi:

 

"Bu kitapta Atatürk'e ve annesine büyük saldırılar var. Askere saldırılar var. Kız çocuklarıyla erkek çocuklarının birarada okumasına saldırılar var. Atatürkçü düşünenlerin ve savunan insanların dinsiz olduğunu söyleyecek kadar ileri gitmişler. Başı açık kadınlara büyük saldırılar var. Plajlarda ve caddelerde açık gezen kadınlara büyük saldırılar var. Böyle bir kitaba suskun kalamazdık. Her ne kadar Denizli Belediye Başkanlığı'nda görev yapan arkadaşlarımız inkar etse de, bu tür olaylar Denizli'de AKP iktidarı belediyeyi ele aldıktan sonra ve bir vakfın kermes düzenlemesiyle başladı. Kara çarşaflı kadınların belediye içinde kermesiyle başlayan ve hızlı bir tırmanışa geçen anlayışın, Denizli'de model olmaya başladığını görüyoruz. Burada eğitim birliği ortadan kaldırılmaya çalışılıyor. Şeriatçı bir düzen kurulması için mücahit ordusu öngörülüyor. Bunu da Allah adına, ilahiler adı altında yapıyorlar."

 

`ERDOĞAN ALLAH'LAŞTIRILIYOR'

CHP İl Başkanı Ali Kavak ve CHP Merkez İlçe Başkanı Osman Bartal; Kitapta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın peygamberle bir tutulduğunu savunan Kavak şöyle devam etti:"Erdoğan Allah'laştırılıyor. Erdoğan'a kızanlar Allah'a kızmış kabul ediliyor. Saçma sapan şeyler bunlar. Bunları siyaset alanında kullanmaya çalışıyorlar. Dini en iyi kullanma şekli olarak da camileri seçiyorlar. İnsanlarımız ilahi diye alıyorlar ve kitaba baktıklarında şaşırıyorlar. Bu kitapla ilgili bize yüzlerce telefon geldi. Savcılığa suç duyurusunda bulunuyoruz. Gerekenin yapılmasını istiyoruz. Bu kitaba onay veren ve teşvik eden Diyanet görevlilerin de cezalandırılmasını istiyoruz."

CHP'li Kavak, kitabın Sevindik, Karşıyaka ve Dokuzkavaklar mahallelerindeki camilere koliyle dağıtıldığı ve üzerine bırakılan notta vatandaşlara ücretsiz dağıtılmasının istendiğini ileri sürdü.

 

MÜFTÜNÜN HABERİ YOK

Gültepe Cami Derneği Başkanı Ali Taş ise kitabı kimin bıraktığı görmediklerini ve kitabı okuyan cemaatin de tepki gösterdiğini belirterek, "Öğle namazına geldiğimizde cami girişinde koli gördük. Kolinin içinde `cemaatimize ücretsizdir' diye not vardı. Kitabı okumaya başladığımızda çok şaşırdık. Ben dahil tüm cemaat tepki gösterdi" diye konuştu.İl Müftüsü Mehmet Köse de böyle bir kitabın camilerde dağıtıldığından haberi olmadığını, ancak bu tür kitapların dağıtımına izin vermelerinin mümkün olmadığını savundu, cami görevlilerini uyaracaklarını dile getirdi.

 

KİTAPTAN BÖLÜMLER

179-182 Sayfalar `Tayyibim' isimli şiirden:

-Nerede hürriyet, cumhuriyet. Bütün taşıdıkları kötü niyet. Sade başörtüsünde vardır diyet. Suçun şiir değil dini yaşaman. Nerede dini hür vicdanı hürler. Atatürk'ün yolunda yürüyenler, okullardan kızları kovuyorlar. Suçun şiir değil, dini yaşaman. Halkçılık, insan hakları nerededir. Nerededir imam hatipliler, kurslar. Okusa da işe alınmaz bunlar. Suçun şiir değil, dini yaşamak. Tayyibim nerededir bu eşitlik. Bütün sevdikleri sarhoşluk, pislik. Deniz kıyısından bizler tiksindik. Nüfus cüzdanımızda dinimiz İslam, yaşayışta dinimiz Hristiyan. İş vermezler sonra mecbur yaşaman. Böyle yapanlar askeriyeymiş derler. Oradaki erler de bizim erler. Askeriyemiz yapmaz böyle şeyler. Nerede Necmettinler, Menderesler. Şart koşmuşlar leylek gibi açmayı, sindirmişler bunlar bizim atalarımızı. Oğlanla kız okurlarsa beraber, Sokaklar atılan çocuklarla dolar. Pamukla benzin ateşte durmazlar. Şuçun şiir değil, dini yaşaman. Tayyip Allah yolunun bekçisidir. Tayyibi üzmek Allah'ı üzmektir. Sevenlerini üzmek de aynıdır. Suçun şiir değil, dini yaşaman.

 

183. Sayfa, `Dinsizler Gülüyor' isimli şiirden:

-Dinimi sömürüyor bu kargalar, dinsizler gülüyor bense ağlarım. Yaşanan görüntüler büyük dehşet, Türkiye'de yaşanıyor bu dehşet. Bir Allahım bizden bu zulmü def et. Dinsizler gülüyor, bense ağlarım. Din kardeşlerim size hayranım, bir hayatınız vardır buna yanarım. Gel birleşelim bu dehşeti yıkalım. Dinsizler gülüyor, bense ağlarım. Birleşmezsek kardeşlerim eğer biz. Bu Allahsızlar bırakmaz tozumuz. Gelin verelim elele biz, dinsizler gülüyor bense ağlarım.

 

119. Sayfa,`Erkek Kardeşim' başlıklı bölüm:

-Senin kahraman ecdadın, namusu için can verdi. Sense bunları unuttun. Karışıp kafir, Müslüman denizlerde karını soydu. Yoksa kalmadı mı arın, inan senin ecdadın böyle yatağa yatmazdı. Eğer sen böyle gidersen inan perişan olursun. Ne ukba kalır, ne devlet. Ne karın kalır ne avlat. Zaten kalmadı itaat. Gel kardeşim kendini topla. Sözde hanım giymiş şortu, görünüyor ayıp yeri. İnan ben utanıyorum, senin kalmadı mı gücün. Çıkamaz olduk sokağa. Onları görmeyeyim diye. Kadın hakkıymış güya. Biz hiç böyle hak görmedik. Erkek giymiş baştan sona, karı açmış baştan sona. Madem eşitlik var ise; onu da ört baştan sona. Hayvanı örtmüş tüyü ile, ayıp yerini kuyruğu ile. Bize vermiş en güzelini, sende örtün onun ile.

 

174. sayfada `Münacaat' şiirinin dördüncü kıtası:

-Soyunup sokaklara çıkanlara, arını namusunu unutanlara. Göster ya Rab, bu güzel şeriatı. Kararmış kalpleri yıka ya Rab.

 

175. Sayfa `Münacaat' şiiri:

-Kötülük yapanları görmeyenleri, müminlere saldıran azgınları, Atatürk'e sığınan acizleri, kararmış kalpleri yıka Ya Rab. Atatürk'ün annesi örtülü iken başı beli açıkları koruyup, başörtümüze saldıranların kararmış kalplerini yıka Ya Rab. Bunca yapılanları unutup, ana baba köpekmiş gibi kaçanı, keyiflerince yaşayanların kararmış kalplerini yıka Ya Rab.

_____________________________________________

Kaynak:http://w9.gazetevatan.com/haberdetay.asp?Newsid=169627

 

Eveeet, başbakanınızın sözüne biat edip Doğan Grubu yayınlarını boykot edeceksiniz fakat başka türlü nasıl vakit geçireceksiniz? Yandaş medya bile kabak tadı vermeye başladı. Onlar bile çıkmış "Başbakan çıldırmış olmalı" gibi sinirinizi bozan yorumlar yapıyor. Efendim basın ve haber alma özgürlüğünün boykotu işi antidemokratikmiş filan, ne kadar saçma değil mi? Valla öyle, Vakit bile kıvırtmaya başladı. Ne okusak ki diye düşünmeyin, başbakanınıza bakıp bakıp üzülmeyin.

Dertlerinize çözüm bulundu.

Yani bulunalı çok olmuş aslında ama ben hatırlatayım istedim.

 

Kitabınız budur.

Çevirin çevirin okuyun, okutun.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.