dominik

Önce yazilan yorumlari iyi inceledikten sonra atiftaa bulunmak gerek. Size tavsiyem tekrar okuyun. Diger tarfatan Izmir'deki saldiri hakkindaki susmakta bir durustur. Herhalde susmanin tek nedeni karsilikli tebrikler yolladigimiz arkadaslarla karsi karsiya gelmeyi önlemek. Sunu iyi bilesinizki hic bir kaba kuvveti dogru bulmadim ve bulmuyorumda. Ama Gazi olayinda oldugu gibi kendi secmen kitlesi tarafindan taslanan bir siyasi parti ile Izmir'deki, Van'daki, Samsun'daki olaylari bir tutamayiz. Ama tabiiki hicbirisi desteklenemez. Izmir'deki olay icinde "halk tepkisi" diyenler tepkiye destek verselerde en azindan yapilan saldirilari dogruymus gibi göstermemeleri gerekli. Aksi taktirde herkes kendi "halk tepkisini" yaratir.

"Ne yazık ki insanın eski söylemleri, her zaman için yine kendi üzerine etiket olarak yapışıp kalıyor... Samsunda'ki saldiriyi kinamalarina inanmak o kadarda kolay degil. Ayni insanlar Izmir'deki fasist ve irkci saldiriya "halk tepkisi" demislerdi, saldiriyi buradan Izmir halkinin kurtulus savasindaki güzel tutumlarindan bahsederek yapilan irkci saldiriyi süslemislerdi.

Bakiyorumda zaman zaman bu ortamda söz konusu oldugunda 12 eylül öncesini tanimlarken ve anlatirken siddetten bahsedenler ve bu siddetin ülkeyi ucuruma götürdügünden bahsedenler, yeri gelince bizlere buradan demokrasi ve baris icerisinde yasamayi ögretmeye calisanlar ülkenin hukukuna, kanununa, güvenlik güclerine vs güvenmeyip kendilerinin sikayet ettikleri dönemdeki gibi verilecek cezalari kendi kafa ve siyasi düsüncelerine göre vermeye baslamislar. Ben bu arkadaslara sadece bravo diyorum. Izmir bir provaydi ve provadan sonra gerisi Canakkale'de, Mus'ta, Van'da,.... ve simdide Samsun'da devam etti. Bakalim yarin nerede yasayacagiz? Bakalim ne zaman 1980 öncesine kavusacagiz?

30 yili askin bir dönem sonra ancak uyananlara duyurulur, ata binen Üsküdar'i gecmis olur. Söylenenler sadece halki uyutmak icin!!! Terörüst basi icin sen özel hapishane kur, hem insasinda hem de sonrasinda bakimi icin milyonlarca Dolar harca, ascagiz derken birden 180 derece bir dönüsle besle, simdide kalk suda bogacagiz de.

Toplumlar söylemleriyle degil yaptiklariyla ölcülür. Sizin saydiginiz siirisi tanimlar sadece ideolojik ve propaganda amaclidir. Gercekleri yillrdir yasiyoruz. Türkiye'deki hirsizliklari, devleti soymalari, rüsveti, vergi kacakciligini, tembelligi, her isin sahtekarligina kacmayi,katliamlari, inkarciligi, baskiyi, zulmmü,.... herhalde özellikle yabancilar geliyorlar ve yapiyorlar. Kendi kendimizi övene kadar baskalari keske övsede sevinsek. kendi kendini övenlere ne denildigini bildiginizden eminim. Diger atiflariniza hic deginmeyecegim cünki, icerik olarak sadece ideolojik ve propaganda amacli.

Suna dogrudan söylemlerimle celiskiye düsmemek icin sorulariniza cevap veremiyorum desenize. Ben ne sormusum siz nelerden bahsetmissiniz. Yani ben size Mersin'i sorarken siz tersini anlayip o yönde yorum yapmissiniz. Sikisinca ya Atatürk'ün o da yetmedi dinin arkasina saklaniriz.

Cok haklisiniz, Van'daki sadirganlari engelleyenleri ve elestirenleri, Izmir'deki sadirganlari kinayanlari, Hirant Dink'in katilini tutuklayanlari, .... tümünü kiniyorum. Gelinen noktaya bakildiginda nasil bir toplum oldugumuz malesef gözler önünde.

Ne kadar celiski, Izmir'deki benzeri ve daha vahim olaya "halk tepkisi" diyenler simdi Ahmet Türk'e yapilan saldiriyi kiniyorlarmis, bizde inandiydik. Aslinda bu irkci saldiri icinde "halk tepkisi" demek iclerinden geliyor ama diyemiyorlar.

Bahsedilende zaten Türk milleti. Anladiniz anlamayada isinize gelmedi ve anlamamazliktan gelmeye calistiniz ama genede kendinizi ele verdiniz.

30 yili askin bizlere en azindan 30 defa PKK'yi bitirmenin ilacini sundular ve hatta zaman zaman aha bitirdik dedikleri dahi oldu. 2010 yilina geldigimizde gördükkü birakin biirmeyi etkisini dahi azaltamamisiz. PKK'nin baskani yakandigi halde devletin kontrolü altinda örgütünü yönetiyor ve yönlendiriyor, hatta cözüm önerileri yapiyor ve devlet ile karsilikli atismalar yapiyor. Terörü bitirmek konusunda bizlere devamli yanlis ilac sunanlar ayni yanlisliga devam etmekte direniyorlar ve simdi yeni bir ilac bulduklarini söylüyorlar. Bu ilac sayesinde seneye PKK denilen bir örgüt falan kalmayacakmis. Yakinda bu ilaci patentleyip terörle sorunu olan ülkelere pazarlariz. Mesela Israil'e ve ABD'ye pazarlasak herhalde bölgenin en zengin ülkesi oluruz. Kaynak: -http://www.milliyet.com.tr/pkk-yi-suyla-bogma-plani/siyaset/sondakika/13.04.2010/1224375/default.htm-

Sayin metehan38, siz burada biz Türk'leri tanimlarken hangi bazda tanimliyorsunuz? Her yazinizda Türk'lügü ulus ve vatandaslik bazinda tanimliyorsunuz ama buradakini tam anlamis degilim. Vatandaslik bazindami yoksa millet yani irk bazindami? Su "Türk olamayi" bize tek bir agizdan aciklayan olsa keske. Bir bakiyorusun Türk olmak vatandaslik bazinda karsimiza cikiyor, bir bakiyorsun irk bazinda cikiyor. Sonrada bize ithamlarda bulunuyorlar bilmiyormusuz diye.

Türk kelimesini isteyen kendi kafasina, siyasi düsüncesi ve isine geldigi gibi tanimlamakta devam ediyorlar. Madm Türk bir etnik kimligin degilde ulusun adi ve vatandaslik bazinda ise, neden mesela ULUSAL PARTI aciklamasinda biz "Türk'ün partisiyiz" diyorlar? Onlar söyle devam ediyorlar, isteyen Kürt partiside kurabilir ama biz "Türk'ün" partisiyiz. Diger taraftan bazilarimiz Türk'ü tarif ederken "ejdadimizdan" bahsediyorlar. Nasil yani Osmanli Kürt'ün, Ermeni'nin ve diger Türk kimligi tasiyan herkesinmi ejdadi oluyor? Gene "Türk'ün Türk'ten baska dostu yok" derken Türk vatandasi olan Ermeni'yi, Laz'i, Cerkez'i, Bosnak'i, Gürcü'yü, Kürd'ü, Süryani'yi vs düsmanm ilan ediyoruz yoksa dostmu? Yok dost ise nasil Türkiye'deki ermeni ile Ermenistan'daki Ermeni arasinda ayrim yapabiliyoruz? Gercekleri yansitmayan iddaalarda bulunmaya hicte gerek yok. Kimseyide zorla Türk ilan etmeye hic hakkimiz yok.

Her dönem fasist ve irkci taseronlara verilen görevler bunlar. Dün devrimci genclere ve grev yapan iscilere saldiriyorlardi, bu gün Kürt'lere ve yarin? Bu olaydanda kimse ders cikartmayacagi gibi, ne saldirganlar ne de tezgahlayanlar ve bu tezgaha müsaade eden devlet görevlileri gereken cevabi almayacaklar. Bu tip saldirilar gelenegimiz haline geldi malesef. Hrant Dink ve diger benzeri davalarin durusmalarini takip edenler bu gelenegi cok rahat bir sekilde görebilirler.

Burada bir mantik hatasi var. Her hükümet enkaz devr aliyorsa mantiken hükümeti birakirkende enkaz birakmis oluyor. Ama siz burada tam tersini söylemissiniz. Düsünmeden yazmanin sonucu diyelim. O kadar översek kendi kendimizi artik dogal olarak her seyi sasiririz. Okullarda mantik derslerini ögrendiyseniz syölemlerinizin ne kadar mantiga aykiri oldugunu kendinizde göreceksiniz.

Vay anasini bee, ben neymisimde haberim yokmus. Ya bundan sonra ben anlima Türk yazarak gezecegim. Kendimi daha yeni kesf ettim. Ama birde unuttuklariniz var biz Türk'leri tanimlarken. Ben tamamlayayim bari izninizle. "Türk olmak" kendisine sadece kendisini dost görmektir, "Türk'ün Türk'ten baska dostu yoktur" "Türk olmak" ülkesideki gerceklere gözlerini kapatmaktir, devletin her dedigine amin demektir. "Türk olmak" sorunlari cözümsüzlestirmektir. "Türk olmak" dün yok dedigine bu gün sanki hic yok dememis gibi var demektir. ("Kürt yoktur, onlar dag Türk'leridir" dedikten yillar sonra Kürt realitesini kabul etmek, ama gecmisteki hatasini ve eksigini kabul etmeden!!!) ...... Aklima geldikce siralarim. Arkadaslari da bu konuda bildiklerini siralamaya davet ediyorum.

Türkiye'de 90 yila yakindir "bizi bölekler" hikayesini duyuyoruz. Ama hala tas gibi beraberiz. Yugoslavya icin en fazla iki yil söylendi bölünecegi ve gerceklesti. Irak icinde söyleniyor ve bölünebilir Irak, ama Türkiye asla. Yugoslavya, Cekoslavakya, Irak ve benzeri ülkeleri Türkiye ile karistiranlarin ya ülkelerin yapilarindan haberleri yok ya travma icerisindeler ya da gercekten sadece korku politikasi üretmek icin yapiyorlar. Yeni hikayelerle gelin derim. Bölünüyoruz tutmadi. Bölünürüz diye yillarca Kürtce yasaklandi ve Kürt halkinin varligi inkar edildi,a ma birden sanki böyle bir sey dememisler gibi , yeni kesf etmisler gibi türkcüler Kürt'lerin varligini ilan ettiler ve Kürtce dilinden bahsediyorlar. hani bölünecektik Kürt'lerin varligini kabul edince? Bu türkcüler her türlü hikaye yazmakta üzerlerine yok. Daha düne kadar hemde üniversitelerde parali profesörler bulup "Kürt'lerin Türk" oldugu savini bizlere "blimsel arastirma" diye satiyorlardi. Onlarin ögrencileride bu dallarda doktora dahi yziyorlardi. Simdi o ögrenciler bizlere Kürt'leri anlatmaya calisiyorlar.

Umarim sayin vali ve devletin diger yetkili kurumlari görevelrinin bilincini anlamislardir ve görevlerinin emekcilerin bayramini kana bulamak degil rahat kutlamalarini saglamktir. Provekatörler her dönem her yerde oldular ve 1 mayis'ta da olacaklar ve bu provekatörler ne yazikki devletin, daha dogrusu derin devletin hesabina calisanlar. Sayin vali bey bu konuda yanlis kapiyi calmis ve rica etmis. tavsiyem MIT ve diger kurumlarla konussunda Provekatör yollamasinlar emekcilerin arasina.

Bu ülke bölünmeyecek, ne bu gün ne yarin ne de ileride. Bosuna kendimizi bu tip travmalara kaptiripta insanlari haklarindan mahrum etmeye gerek yok. Türkiye'de yasayan insanlarin dillerini cocuklarimiza ögretmekten hic bir zarar gelmez. onlar Türkceyi ögrenirken sevinuiyoruzda Lazca ögretsek ne olur yani? Türkiye'de yasayan degisik toplumlarin insanlari birbirlerine öyle kenetlenmislerki onlari ancak dünyanin sonu birbirinden ayirabilir. Her dönem her ülkede sivri uclar vardir ve olacaktir, bu tip sivri uclar yillardan beri Almanya'yi, polanya;yi, Fransa'yi, ...... da bölmek istiyorlar ama onlari takan kimki? Bu tip marjinal gruplarin ve sahislarin söylemlerinden yola cikarak travmaya girmek kadar kötü bir durum olamaz. Demekki biz Türk'ler cok basit travmaya giren bir toplumuz. Sayin politika ben size söz veriyorum hic korkmayin Türkiye'yi kimse bölmeyecek.

Ehh Apo'nun dogdugu ve "milyonlarca" insan ziyarete gidiyorsa ve Habur'dan iceri gecenleride gene "milyonlarca" vatandas davul zurna ve halay ile karsiliyorsa bu Türk siyaseti icin bir iflastir ve yillarca yetkililer tarafindan aldatildigimizin bir isbatidir. Hani bize masallar anlatiyorlardi ya ve halada deniyorlar, bir kac tane capulcuymuslar, böyle halki desteklemiyormus falan filan. Insan kendi konustugu yalanlari dahi hatirlamiyorsa yapacak bir sey yok artik derim. Habur'dan iceri gecenler icin yapilan karsilama töreni tabiiki tartisilabilinir, Apo'nun dogdugu evi ziyaret etmeket tartisilabilinir, ama önce artik insanlarimizi aldatmaktan kendimiz vaz gecelim. Kürt meselesi sadece bir kac capulcunun cikardigi yaygara ve terörö eylemleri degil, arkasinda milyonlarca insan yiginlari olan bir olgu. O insanlari söyleymis, böyleymis, gelismemis gibi asagilayici cümleler kullanip kendi irkci zihniyetimizi tatmin edecegimize kendi insanlik disi davranislarimizi sorgulasak daha iyi olacak derim. Konu Van'daki taslamadan gene PKK'ya geldi. Demekki gercektende bayagi bir travma yasiyoruzki, korkulu rüyamiz olmus artik bu Kürt meselesi.

Bunun disindaki en büyük etken bence bölgede yasananlarin bölge halki tarafindan destek görmesidir. Yani Kürt halki bu mücadeleye destek vermektedir. Politikacilarimizda basiretsizliklerinde dolayi halkin kalbini kazanamadaiklari icin olay günümüze dek gelmistir. Sadece dis güclerin destegiyle yapilacak bir is degil PKK olayi. Gercekler acida olsa görmemiz gerekli. Dis gücleri suclamak isin kolayina kacmaktir ve gerceklere sirt cevirmektir. Yasanan olaylarda siysi destegi Küert halki vermektedir. Bosuna JITEM sayesinde 17 binden fazla Kürt vatandasimiz faili mechule gitmemistir. hakltan destek gören hic bir mücadele kolay kolay yok edilemez. Cözüm noktasi halktan gelmektedir. Halkin sesine kulak vermeyenlerin basi beladan asla kurtulamaz.

Avrupa ülkelerinin belirli sehirlerinde dahi mesela yüksek gelirim hatlarinda, enfermosyonlarda ve hatta mesela Berlin'nin cöp kutularinda dahi belirli ülkelerin dillerinde yaziliyor. Neden yaziliyor dersiniz? Cünki o ülke diger ülkelerden yasayan insanlara saygili olduklari icin onlarin dilinde de yaziyorlar. Ama bizde, yok efendim olay cikartan sadece PKK deriz ve halin destegi yok deriz. Öyle olsa hic bir Kürt bölgesinde halktan destek bulamazlar ve Kürtce yapilan degisikliklerde taraf bulamaz. Ama isin gecegi öyle degil. Kürt halki kendi ana dilini konusmak istiyor ve bizim türkcülerde bu gercege tahammül edemiyorlar.

Iddaalar sadece "sanli ordumuzun" "sanli ve serefli" Komutanlarina karsi a-simetrik ve b-simetrik savasin bir parcasidir. PKK'nin yaptiklarini "sanli ordumuza" mal etmeye calisiyorlar. Taraf gazetesi asla "gercekleri" yazmaz.

Görüslerinize katiliyorum, ceza konusunda net bir fikrim yok ama söylediginiz gibi halkin ordusu olmak istiyorsan yasanan kazalari, ihmalleri, sanssizliklari vs halkla paylasmak zorundasin. Birde Türkiye'de biliyorsunuz mecburi askerlik var, yani kimsnin ben gitmem diye bir söz hakki yok. Yani sen insanlari mecburi askerlige götürüyorsun ve basina gelenleride halktan ve ailelerinden sakliyorsun, o da yetmiyormus gibi bir terörö örgütünün üzerine atiyorsun. Söylediginiz gibi elestirilen nokta ordunun halka karsi sorumlulugunu tam olarak yerine getirmemesi. Ordu'da sonucta insanlar tarafindan yönetiliyor ve her insan hata da yapabilir art niyetlide olabilir. Neden bu tip davranislari elestirince derhal TSK karsiti ilan ediliyoruz?

Cok yanlis düsünüyorsunuz sayin kaplan-200. Eger iddaa gercekse ortaya su cikiyor. TSK bu isin gercek yüzünü biliyorsu ama bilerek olayi PKK'nin üzerine atti. Bu da halki ve ölen insanlarin yakinlarini aldatmaktir ve o insanlari ice saymaktir. TSK isini dogru yaptigi sürece, icerisindeki pislikleri temizledigi sürece kimse agzini acipta elestirmez. Ama umarim bu olay tüm ayrintilariyla ortaya cikarda insanlar aki ve karayi görür. Grceklik payi varsa demekki TSK buna benzer bir cok olayi ört bas etmistir diyebiliriz. TSK'nin de elestirilen noktalari bunlar. Bakin 30 erin PKK'lilar tarafindan pusuya düsürülerek öldürülmesinin TSK tarafindaki sorumlululari yillar gecmesine ragmen hala cezalerini cekmiyorlar. O kadar asker silahsiz ve korumasiz bir sekilde sivil arabayla yollanirmi? Bu kadarmi degerleri var o askerlerin? Ancak yok efendim kiniyormusuzda, varsa sorumlular bulunsunda falan filanla olmuyor. Bulunmaz cünki TSK icerisinde korunuyorlar. Bizler bu konulara dikkat cekip elestirdigimizde, yok efendim firsat kolluyor oluyoruz, TSK'ne karsi düsmanlik yapiyor oluyoruz,..... Kendi arkadasin veya akraban ölenlerin arasinda olsaydi böyle konusamazdin. Ates düstügü yeri yakar, birde kendi ugruna savastigi kurum onlarin basina gelen gercekleri söylemiyorsa bu en vahim olanidir. Yalan ile dolan ile savas yürüten bir zihniyettende dürüstlük beklemek cok akilli bir iste degil.

Türkiye'de yollarda mola veren sürücüler icin kendin pisir kendin ye bayagi tuttugu icin bu tip reklamlarin burayada tasindigini görüyorum. Istenildigi kadar her seye sahiplenilsin veya bazilarinin haklari inkar edilsin ama bu tip davranislar bu inkari yapanlar ile sinirli kaliyor ve dünya kamuoyunda bir giram deger bulmuyor.