dilku

Peygamberimiz zamanında dinden çıkan bir kişi, dinden çıktıktan sonra yol kesip müslümanlara eza ve cefa ettiği için elleri ve ayakları çaprazlama kesilerek öldürülmüştür, yani Hirabe (yol kesme) suçundan, bu suçun hadleri de Kuranda belli..Dinden çıkma suçundan değil.. Yine peygamberimiz zamanında namaz kılmayanın hapsi gibi bir uygulama yoktu, o uygulama halifeler döneminde ortaya çıktı..namaz kılmayanı tevbe edinceye kadar hapsetmek, bu da muhtemelen sıkı bir ümmet birliği sağlamak, İslamdan uzaklaşmayı engellemek, caydırmak içindi..

Gazali Eşari ekolüne mensup..

Buyrun işte..İşin kötüsü bunlar yeni Türk nesline empoze edilir, ortada ne Türklük kalır, ne milliyet, ne vatan, ne bayrak.. batıda bir lise kitabında Türkiye haritası: Kuzeyi pontus rum, doğu kürdistan, batı yunanistan, güney de gitmiş bize bir ankara ve çevresi kalmış, Türkiye nerde??? Görün işte batının kustuğunu..

doğum vs. gibi konularda herhalde yani.. bana bu lazım değil, mesela cinayet tanıklığı, ortak tanıklıklar ..

örnek veriyim: AB...Bize açıkça diyorlar ki: Biz hıristiyan birliğiyiz, siz Müslümansınız, giremezsiniz... AB'nin kuruluş amacı da Osmanlıya (müslümanlara) karşı bir haçlı (Hıristiyan) birliği oluşturmaktı, bazı AB liler bunun bilincinde, bazıları unutun gitsin diyor.. Madem ille birlik kuracağız, turan birliği kuralım ki biz onu bile kuramıyoruz, onlar Türk olduklarını bile kabul etmiyorlar...O zaman gelin ümmet birliği kuralım, kuramayız, kendi içimizde bile birlik değiliz... ille Batıyla birlik kuracaksanız, bayrağı unutun, İstiklal marşınızı gömün, Türk lirasının üstündeki Atatürk resmini unutun, topraklarınızı satın (zaten yeterince sattı), Hıristiyan olun, ya kısaca bırakın bütün değerlerinizi, sıyrılın milli ananelerinizden, dininizden, ırkınızdan, buyrun alalım sizi batı birliğine..

oooffff..... tabii ki biliyorum ve asla kastım onlar değildi, sence ben müslümanları Türkün düşmanı görürmüyüm..Böyle bir kanı uyandırdığım için üzgünüm.. Uyarın için sağol..

kesin müslümanlardır, onlar değilse kafamı kesecektim ama belki insafa gelirler hayır onlar değil derler kafamı boşuna kesmeyim....

zayıf karakterlilik bağlamında sadece duygusallığını ele aldığımın altını çizerim -yaw ben bile bazen duygusal olabiliyorum-

Kantçı Bilimselci, bilimin pozitif olduğu Kant'ın uydurması, insanı da hayvangillerden bir tür yapıp laboratuvarlara soktunuz, hadi hayırlısı....

o başlık nerelerde??? Bi de seni tebrik ediyorum ben Kitabu't-Tevhidin daha 190. sayfasındayım, bi de bunları nerden biliyorsun... Son olarak insan hata yapabilir, maturidi de yapmıştır, zaten onun öğrencileri dahil bizler de aklımızın yatmadığı görüşlerini eleştiriyoruz da bu çelişkileri merak ettim, eğer bahsettiğin çelişki, .."hem insan fiillerini Allah yaratır, hem herşey Allah'ın iradesiyle olur diyor. hem de insanın hür iradesini savunuyordu" daysa burda bir çelişki yok, maturidi bunu izah ediyor, sen de biliyorsun..

galiba ben biliyorum

devletin derinlikleri süüüpeeeeeeeeeeeeerrrrrrrrr bir kitaptı, ama sadece PKK'yı ele alıyor..

barnabas İncili gerçek incil olabilirmiş, ama Hıristiyanlar kabul etmiyormuş, barnabas incili piyasada satılıyor sanırım..

Kur'an'da nerde açıkça beyan edilmiş..O ayetler tevil edilerek böyle bir sonuca varılıyor..Kuranda ben seni öldüreceğim diyor..

mehdi gel bizi kurtar dedikleri doğru; ama bu bilimin dinin önüne geçmesiyle değil, dinin yaşanmamasıyla ilgili..mehdi bekleyeceğimize kendimizi düzeltsek böyle olmaz.. ayrıca dine inananlar hiç değilse Allahın varlığına inananlar azalmak bir yana artıyor..Çünkü pozitivizm insanların ihtiyaçlarının karşılayamamakta, insanın sadece maddi bir varlık olduğunda takılıp kalmakta, insanı laboratuvar konusu yapmaktadır...ve bu insanı boşluğa, intiharlara ve uyuşturuculara itmektedir, kimileri de sapkın mistik tarikatların ağına düşmektedir, maneviyatlarını tatmin uğruna..Pozitivizm insanı yeterince kale almıyor..

ben hafızayı bilmem ama kadınların daha kolay ikna edildikleri bir gerçek, adamın biri yalancı şahitlik konusunda duygu sömürüsü yaparak ya da tehdit ederek kadını kolayca ikna edebilir (kandırabilir), kadın acır adamın çoluğu çocuğu vardır falan filan..ağ şu kadınlar duygusal yaratıklar... ya kısaca kadının zayıf karakterli oluşu, onların duygusal oluşudur..Bu yüzden erkekler değil kadınlar anne oluyor..

Alıntı: Her gün ırkçı terör örgütünün saldırısında şehit olan Türk evlatlarının haberleri ve ardından yürekleri sızlatan cenaze törenlerini izliyoruz. Nereye kadar? Afganistan'daki Amerikan askerlerini korumak için bir tugay askeri Afganistan'a gönderen hükümet, Türk Milletine saldıran teröristleri ortadan kaldırmak, inlerini başlarına yıkmak için Kuzey Irak'a asker gönderemiyor? Niçin? ..............................(bu bölümü foruma almıyorum, derin devlet meselesi...) Altı yüz bin kişilik ordumuzla, üç yüz bin kişilik polis teşkilatımızla, ırkçı kürtçü terör örgütünün oyuncağı olduk. ....................... .......... Biz beklemeye devam ederken, Barzani ve Talabini Türkiye'ye beş milyar dolar nakit para soktular. Ve bu para Kürtçülere ekonomide büyük mevzi kazandırıyor. Türkiye her bakımdan bu ırkçı kürtlerin eline geçiyor. Ordumuz emir bekleyedursun!

doğru senin milliyetçiliğin öbürünün milliyetçiliği körükler.. ama gece yağmurunun da dediği gibi kürtler bir millet değiller, hiçbir zaman olmadılar, olamazlar da, sonradan millet olunmaz...ne doğru düzgün dilleri var, ne sahip oldukları toprakları, ne düşünürleri var ne ekonomileri, afyuonla uyutulmuş militanlar, onlar toprak için ölmeyi bile bilmez....sadece bölücü terör örgütü, bir de bunların silahlarını kimlerden temin ettikleri.. ve kürtlerin hepsi bu örgütü destekliyor değil..

asıl senin ellerine sağlık

insan

bu da Maturidinin öğrencisi Muin Nesefi'den farklı bir bakış açısı.. Eğer Allah’ın istediği bir fiili insan yapmazlık edemezse, yani insan o fiili yapmak mecburiyetinde ise, burada insan için bir zorunluluk söz konusudur. Zira insan o fiili yapmak zorundadır; çünkü onu yapmama gücü onda mevcut değildir . Buna karşılık “zaruri fiil Allah’ın yaratmayı üzerine aldığı fiildir. İnsanın onu yapmama veya kaçınma gücü yoktur.” şeklindeki bir ifade Nesefi’ye göre yanlıştır. Çünkü yapmama kudretinin olması demek fiilin meydana gelmemesi demektir. Yoksa Allah’ın takdir ettiği bir şey olmayacak demek olur. Bu durum ise Allah’ı fiilden aciz bırakmak demek olur ki kabul edilemez.

çıkarımının buraya varmaması gerekiyordu...İyi bir çıkarım değil..neyse..kötülük problemine gelecekken atladın insan fiilerinde özgürlüğe geldin. ben bu konuda da ehl-i sünnet kaynaklarından yararlanacağım... Matüridi insan iradesinin hür ve bağımsız olduğunu kabul etmiştir. Yaratıcı olarak Allah insana ‘cüz’i irade’sini vermiş, ancak onun sevk ve idaresi tamamen kendisine bırakılmıştır. Matüridi bu noktada Allah’ın insan iradesine hiçbir müdahelesinin olmadığı düşüncesindedir.Zira iradenin kullanılmasında herhangi bir müdahele olursa sorumluluğun izahı zor olur. Aslında Matüridi daha da ileri giderek insanda mevcut cüz’i iradenin yaratılmamış olduğu görüşünü ileri sürmektedir. Matüridi cüz’i iradenin yaratılmadığını söylerken bu hususa işaret etmiş olmaktadır. Yani insan iradesini, Allah’ın hiçbir etkisi olmadan sevk ve idare edebilmektedir. İradesini bu şekilde kullanmakla tam bir sorumluluk altında bulunmaktadır.

İbrahim peygamberin, ismail peygamberin kabeyi inşa ettiklerini, arapların da oraya sonradan yerleştiğini ve İbrahim şeriatinin hz. Muhammede kadar mensuplarının olduğunu, hz. ismailden hz. muhammede kadar arapların fetret dönemi yaşadıklarını biliyorum... haklısın bilinen çoğu peygamber israiloğullarına geldi..haklısın abarttım araplara bir sürü peygamber geldiği konusunda...

sen bizim neler tartıştığımızı bilsen, dine sorgulanamaz, tartışılamaz gerçek olarak kabul edilmesi, bağlamında doğma diyemezsin..