Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

hırçın karadenizli!

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    353
  • Katılım

  • Son Ziyaret

hırçın karadenizli! tarafından postalanan herşey

  1. Karadenizliyseniz o zaman birbirimizi daha iyi anlarız.Yukarda yazdığım iletide herhengi bir isim vermedim,siz alındınız.Ayrıca dbu konuda yazan diğer arkadaşların adına değil ama mavi olmayan gök..adına rahatlıkla şunu diyebilirim ki,o gerçekten barıştan,sevgiden yana!Ben onu çok iyi tanıyorum,oturduğum konuştuğuğ,dinlediğim biri.Beraber çocuklar için çırpındığım biri.Ona haksızlık yapılmasına izin vermem.Mavi olmayan gök...bu konuda artık yazmasan sevinirim.Bak kimse yanında değil,yalnız bırakıldın bu forumda.Ve sen yalnız kaldıkça daha anlaşılmaz birine dönüştürüleceksin.Selamlar,sevgiler. Bu arada Karadenizli arkadaşımın iletisi bana doğduğum toprakların insanını o güzel uşağum muhabbetini tattırdı.
  2. bu ne şimdi?
  3. Hey buradayım.Orhan Veli gibi trajik olmayan bir ölüme kurban gitmemek için direniyorum.Sabah sabah emir komuta zincirinde iyi geldi şiirin.sağol.
  4. Çok geçmiş olsun mavi olmayan gök...Mavi olmayan gökyüzü desen de sonuna kadar mavi olan küçük kızımız kendine dikkat et.sana,düşüncelerine ihtiyacımız var.24 yaşa sığan hayatımda tanıdığım en muhteşem insanlardan biri değil,en muhteşem insan olan asim tekrar geçmiş olsun. Yayamazımızın şiirini de aldım.Çok teşekkür ederim.
  5. Kimlere anlatıyorsun?Sonunda seni bile isyan ettirdiler.boşver mavi.
  6. Soner abi küçük kızımız artık bizi sevmiyor dedi Yorgun Demokrat sende hoşgeldin asi kızımız birine hoşgeldin demişse elbet bildiği vardır bu arada memlekete geldiğin zaman bana mutlaka uğra.Yayamazada iyi bak.Mektup ne alemde? sen şimdi kesin uyuyosundur.hadi kal ya bak saat 9 00.uykucu seni al bak sana en çok sevdiğin şiiri yazıyorum; Yokuşun dibinden bir tavşan kalktı Sırtı alacakır Karnı sütbeyaz Garip, ikicanlı, bir dağ tavşanı Yüreği ağzında öyle zavallı Tövbeye getirir insanı Tenhaydı, tenhaydı vakitler Kusursuz, çırılçıplak bir şafaktı Baktı otuzüçten biri Karnında açlığın ağır boşluğu Saç, sakal bir karış Yakasında bit, Baktı kolları vurulu, Cehennem yurekli bir yiğit, Bir garip tavşana, Bir gerilere. Düştü nazlı filintası aklına, Yastığı altında küsmüş, Düştü, Harran ovasından getirdiği tay Perçemi mavi boncuklu, Alnında akıtma Üç topuğu ak, Eşkini hovarda, kıvrak, Doru, seglavi kısrağı. Nasıl uçmuşlardı Hozat önünde! Şimdi, böyle çaresiz ve bağlı, Böyle arkasında bir soğuk namlu Bulunmayaydı, Sığınabilirdi yuceltilere... Bu dağlar, kardeş dağlar, kadrini bilir, Evvel Allah bu eller utandırmaz adamı, Yanan cıgaranın külünü, Güneşlerde çatal kıvılcımlanan Engereğin dilini, İlk atımda uçuran Usta elleri... Bu gözler, bir kere bile faka basmadı Çığ bekleyen boğazların kıyametini Karlı, yumuşacık hıyanetini Uçurumların, Önceden bilen gözleri... Çaresiz Vurulacaktı, Buyruk kesindi, Gayrı gözlerini kör sürüngenler Yüreğini leş kuşları yesindi... AHMED ARİF
  7. olasaılık 4;bu oyunlar hiç hız kesmeden bu ülkeyi yıkıp yakmaya devam eder.
  8. tamam anladık a bizimde bitanemiz
  9. işte bunu eklemeni bekliyordum.eline sağlık.binlerce kez okunmaya değer.
  10. ne mi olmuş,söylemem!devlet sırrı...

  11. İyi geceler Yayamaz Kayımca,ben de neden bu şimdi durduk yerde hasta oldu diye kara kara düşünmüştüm.Şimdi seni kime şikayet edelim?
  12. Yapma ya.bak şimdi sinirlendim.Kıyamam ama sana.Nasıl izin vermezler?Sen onları prtesto etmeye devam et.Yakında sialhı sana postalarım.Küçük kız boşver canını sıkma sakın.Diyarbakırın tadını çıkart.Hangi kışlaya mı?şimdi kızarım ama.Açık da olsa bekliyorum.Bu arada çok teşekkür ederim,Soner abiden aldım duyumları.Emin ol ki sen en iyi yarınların mimarı olacaksın.Sağolasın asi kızımız.Aleyküm selam
  13. Hastamı Yaymaz Kayımca,çok geçmiş olsun.Kendine dikkat et ama.Geldiğin zaman bir acemi avukat arkadaşına selam yolla.Sağlıcakla.
  14. İşte Gidiyorum -------------------------------------------------------------------------------- İşte gidiyorum... Karşılıksız bir aşka kurban ettim ömrümü! İşte gidiyorum, Toprak alsın benim de bu hazin öykümü... İşte gidiyorum... gurbet yorgunu gövdemi, Çukura kim indirecek? İşte gidiyorum, Bu menfur cinayeti, şimdi çıkıp kim üstlenecek? Çürüdü gözlerim, Çürüdü yüreğim, bu yağmurlu şehirde. İşte gidiyorum, Beni kaldırın, hicranım kalsın teneşirde. Size, yüzyallardır sesini kaybetmiş Bir türküyü söyleyecektim; Ve bir yayla rüzgarı şefkatiyle Kirpiğinizin ucundan öpecektim... Bir masum türküydü sadece Yüz binlerce mağdurun gönlünde; Belki söyleriz hep birlikte Belki... mahşerin birinci gününde. Nasıl sevmiştim hepinizi, Nasıl böyle oldu akıbetim? Ve nasıl çöle döndü, O benim gül-gülistan memleketim? İşte gidiyorum, Hiçbiriniz, hiçbir dilde beni anlamadınız. Ben başımı verdim, sizinse İnsafsız bir linç oldu karşılığınız. İşte gidiyorum, Penceresiz bir dünyanın bilinmez labirentine... İşte gidiyorum, ''Saçlarındaki yıldızları artık koparabilirsin anne! '' Sonunda kaptırdım gönlümü Ölüm denen o kaypak türküye. Ve işte kurtuldun benden Şen olasın ey sevgilim; Türkiye! Elbet benim de vardı, Kendime ve yurduma dair umutlarım. Belki bıraktığım yerden sürdürür; Dostlarım, karım ve çocuklarım... Çatladı yüreğim, çatladı sazım. Demek ki böyleymiş yazım. Sizlere armağan olsun Sizlerden ödünç aldığım bu yürek sızım. Bu nasıl hapis Tanrım Sabah-sabah bu ne hikmet, bu ne sis? Kalbime son mermiyi sıkmak Sana mı düştü, ey güzel Paris? İşte gidiyorum, Kalmadı söyleyecek son bir sözüm. Dediğiniz gibi olsun be! Dediğiniz gibi olsun gözüm! İşte gidiyorum, Tükenmişti inancım, bu nankör hayata dair. Belki benim için birkaç mısra döktürür Hayaloğlu diye bir şair!... Yusuf HAYALOĞLU
  15. Bunu ikinci defa yazıyorum.Neyse.Godzilla başlığın havasını iyi yakalamış.Helal.Ben anlama evresini geçtim.yoruma bakayım.
  16. Şayet bunlar kendi cümlelerin ise gerçekten de tebrik ederim seni.Oldukça net ve açık cümleler.Doğru ve dürüst ifadeler.Ben doğuda çocuk olmadım,annem de kadını değildi.Uğramayan töre ve savaşa ait olmayan bir çocuğa da anlattın ne demek istediğini.Yazmaya devam.Düşünmeye devam.Karadenizin hırçın dalgası olacak bir ses,ama doğunun yüreğini taşıyan bir güzellik.Yüreğine,emegine sağlık mavi olmayan gökyüzü desen de sonuna kadar mavi olan gök!
  17. Baktım,işte bende bunu anlayamadım.
  18. Şimdi asker nette takılmaz mı?Bende özlemişim ya.Telefon yok ama sen memlekete gidersen beni ziyarete gel.Yakınım memleketine.Hem sen bana mektup yazmadın.Bekliyorum daha.Emrelerinden de Diyarbakıra ve asi kıza yürekten sevgiler.Ya bu arada silahı ne yapacaksın sen.Sakın adam falan vurma.Dur ben askerliği bitireyim.Nerden bulacaksın benim gibi avukatı.Para almam
  19. Ne arkadaş ama hem komisyon alıyor selamda hemde gel çiğköfteye falan.Yayamaz bakıyorum yoksun forumda.Burdakilerden küstünmü yoksa.Mesajlarını aldım.çok teşekkür ederim değerli güzel insan.
  20. silah mı,aman tanrım ne olmuş asi kıza.

  21. Bende bunun ne anlama geldiğini anlamadım.
  22. Of be hırçın karadenizli nereye gittin sen,özledim ama ben hırçınlığını.beni sinir ediyorlar.versene bana ruhsatlı silahı.azcık adam öldürcem de.hem ban sana kürtçeyi öğretecem.çabuk gel kaldı 5 ay!şafaktan sonra bende İstdayım.görüşürük canım arkadaşım.

  23. Efkan Şeşen mi?Bak asi kız şimdi karargahta buldum neti,daldım hemen!Şimdi foruma gelip bunları okursan benim için dinler misin?Ama özellikle Diyarbakırda misafirin iken dinlettiğin parça var ya onu.Yayamaza da çok selam.Ona ÖM ile merhaba diyeceğim.Diyarbakırın güzel çocuklarına,kardeşlerime abilerin selamını söyle.Seni onlara emanet ettik,iyi baksınlar asi kızlarına.Gurbet zordur ama geçer,annen yanında sevginle.Hoşçakal!
  24. Hoşçakal....en son söyliyecegim bir ifade!!!!nasıl bilmedigimiz noktalardan geldik ve biribirimizi tanıdık ise bunun devamıda olacaktır....

  25. Taraf, Le Monde’a konu oldu Le Monde yazarlarından Guilaume Perrier “Ordunun hiç sevmediği Taraf’ın tedirgin eden haberleri” başlıklı makalesinde, “Gazete Türk basınında çok farklı bir yere sahip” dedi Romancı Ahmet Altan, ışıldayan gözlerle masasının üzerinde duran gazetesinin birinci sayfasını gösteriyor: “Genelkurmay’a” başlıklı başyazıda Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt’a sözü gediğine oturtarak bir yanıt verilmiş. Zaten bir süredir general ve yazar karşılıklı yazılarla bir bilek güreşine girişmişti. Aslında Ahmet Altan bu oyunu şimdiden kazandı. Kasım ayında, yayıncısının mali desteğiyle çıkardığı liberal tandanslı gazete günde 25 bin* adet satıyor ve sadece altı ayda bu gazete alışılmadık üslubuyla Türk basınında çok farklı bir yere sahip oldu bile. KOMPLO • Bir Osmanlı paşasının torunu olan savaşçı entelektüel, ‘darbelere karşı’ mücadele etmek için roman projelerini bir kenara bıraktı. Anayasa Mahkemesi üyeleri, iktidar partisi AKP’nin kapatılması istemini incelemeye başladığından beri, ordu ve Kemalist rejimin temel direklerinden biri olan yargıyı güç durumda bırakacak haberler birbirini izliyor. Türk ordusu ve müttefiklerinin Recep Tayyip Erdoğan hükümetini devirmek için gizlice çalıştığından kuşkulanılıyor. İşte 20 haziran günü, bir ‘sızıntı’ sayesinde, Taraf, Eylül 2007’de, yani AKP’nin genel seçimlerde kazanmasından hemen sonra, İslamcı muhafazakar hükümeti devirmek için hazırlanan bir planın varlığını ileri süren bir dizi gizli belge yayımladı.Gazeteye göre bu komplo, yargıçların ordu çizgisine çekilmesi ile bazı gazetecilerin, sanatçıların ve üniversite rektörlerinin kullanılmasını öngörüyor. Ayrıca plan Kürt bölgesinde güç kullanılmasını ve Kürt yanlısı DTP’nin muhatap alınmamasını da içeriyor. Hükümete karşı çalışan diğer gizli siyasi şebekeler ise ultra-milliyetçi örgüt Ergenekon’a karşı yürütülen soruşturma kapsamında ortaya çıkarıldı. Polis, aralarında avukatlar, emekli askerler, gazeteciler, parti yöneticilerinin bulunduğu hükümete muhalif pek çok ünlü simayı bu kapsamda gözaltına aldı. Bu operasyon kapsamında 1 temmuz salı günü, aralarında radikal görüşleriyle tanınan iki eski generalin de bulunduğu 21 kişi daha gözaltına alındı. Yapılan operasyon, AKP’nin düşmanlarına bir yanıtı olarak algılandı. Genelkurmay Başkanlığı pazartesi günü Taraf’ın duyurduğu planın varlığını reddetti. “Ancak yaşananlar planın var olduğunu gösteriyor zira yargıçlar da aynı çizgide hareket etti ve AKP’ye karşı bir kampanya başlatıldı” yorumunu yapıyor gazetenin Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı Yasemin Çongar, ‘yumuşak bir darbe’den söz ederek. Gazete ayrıca mart ayı başında, ağustosta Genelkurmay Başkanı olacak Orgeneral İlker Başbuğ ile Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili Osman Paksüt’ün gizli görüşmesini ortaya çıkaran bir haber yapmıştı. Gündüz saatlerinde, Genelkurmay Başkanlığı’nda gerçekleşen bu görüşme için güvenlik kameraları karartıldı. İki hafta sonra, iktidar partisine karşı dava açıldı. Haberle güç durumda kalan taraflar görüşmeyi kabul etti. Geçtiğimiz günlerde ise ordu Taraf’ın bir haberini daha doğrulamak zorunda kaldı. Habere göre Genelkurmay, geçen sonbaharda gerçekleşen Dağlıca baskınından önce PKK’nın çok yakın bir zamanda bir saldırıda bulunacağına dair uyarılmıştı. Bu pusu 13 askerin hayatına mal olurken, Kuzey Irak’a yönelik sınırötesi operasyonlarının da başlamasına neden olmuştu. Yani Ahmet Altan, orduya doğrudan kafa tutarak kendini tehlikeye atıyor. Ulusalcı basın onu güçlü bir İslami tarikat tarafından finanse edilmekle suçluyor. Pek çok kişi şimdiden Taraf’ın yargıyla sorunlar yaşayacağını söylemeye başladı. Tıpkı, iki darbe girişimini ortaya çıkaran ve 2007’de kapatılan Nokta gibi. Bu söylentilere Altan “Biz hamleyi darbecilerden önce yaptık ve gazete yerini sağlamlaştırdı” diye karşılık veriyor ve AKP’den yana olmadıklarını söylüyor.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.