Zıplanacak içerik

hırçın karadenizli!

Φ Üyeler
  • Katılım

  • Son Ziyaret

hırçın karadenizli! tarafından postalanan herşey

  1. Ne arkadaş ama hem komisyon alıyor selamda hemde gel çiğköfteye falan.Yayamaz bakıyorum yoksun forumda.Burdakilerden küstünmü yoksa.Mesajlarını aldım.çok teşekkür ederim değerli güzel insan.
  2. Bende bunun ne anlama geldiğini anlamadım.
  3. Efkan Şeşen mi?Bak asi kız şimdi karargahta buldum neti,daldım hemen!Şimdi foruma gelip bunları okursan benim için dinler misin?Ama özellikle Diyarbakırda misafirin iken dinlettiğin parça var ya onu.Yayamaza da çok selam.Ona ÖM ile merhaba diyeceğim.Diyarbakırın güzel çocuklarına,kardeşlerime abilerin selamını söyle.Seni onlara emanet ettik,iyi baksınlar asi kızlarına.Gurbet zordur ama geçer,annen yanında sevginle.Hoşçakal!
  4. Taraf, Le Monde’a konu oldu Le Monde yazarlarından Guilaume Perrier “Ordunun hiç sevmediği Taraf’ın tedirgin eden haberleri” başlıklı makalesinde, “Gazete Türk basınında çok farklı bir yere sahip” dedi Romancı Ahmet Altan, ışıldayan gözlerle masasının üzerinde duran gazetesinin birinci sayfasını gösteriyor: “Genelkurmay’a” başlıklı başyazıda Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt’a sözü gediğine oturtarak bir yanıt verilmiş. Zaten bir süredir general ve yazar karşılıklı yazılarla bir bilek güreşine girişmişti. Aslında Ahmet Altan bu oyunu şimdiden kazandı. Kasım ayında, yayıncısının mali desteğiyle çıkardığı liberal tandanslı gazete günde 25 bin* adet satıyor ve sadece altı ayda bu gazete alışılmadık üslubuyla Türk basınında çok farklı bir yere sahip oldu bile. KOMPLO • Bir Osmanlı paşasının torunu olan savaşçı entelektüel, ‘darbelere karşı’ mücadele etmek için roman projelerini bir kenara bıraktı. Anayasa Mahkemesi üyeleri, iktidar partisi AKP’nin kapatılması istemini incelemeye başladığından beri, ordu ve Kemalist rejimin temel direklerinden biri olan yargıyı güç durumda bırakacak haberler birbirini izliyor. Türk ordusu ve müttefiklerinin Recep Tayyip Erdoğan hükümetini devirmek için gizlice çalıştığından kuşkulanılıyor. İşte 20 haziran günü, bir ‘sızıntı’ sayesinde, Taraf, Eylül 2007’de, yani AKP’nin genel seçimlerde kazanmasından hemen sonra, İslamcı muhafazakar hükümeti devirmek için hazırlanan bir planın varlığını ileri süren bir dizi gizli belge yayımladı.Gazeteye göre bu komplo, yargıçların ordu çizgisine çekilmesi ile bazı gazetecilerin, sanatçıların ve üniversite rektörlerinin kullanılmasını öngörüyor. Ayrıca plan Kürt bölgesinde güç kullanılmasını ve Kürt yanlısı DTP’nin muhatap alınmamasını da içeriyor. Hükümete karşı çalışan diğer gizli siyasi şebekeler ise ultra-milliyetçi örgüt Ergenekon’a karşı yürütülen soruşturma kapsamında ortaya çıkarıldı. Polis, aralarında avukatlar, emekli askerler, gazeteciler, parti yöneticilerinin bulunduğu hükümete muhalif pek çok ünlü simayı bu kapsamda gözaltına aldı. Bu operasyon kapsamında 1 temmuz salı günü, aralarında radikal görüşleriyle tanınan iki eski generalin de bulunduğu 21 kişi daha gözaltına alındı. Yapılan operasyon, AKP’nin düşmanlarına bir yanıtı olarak algılandı. Genelkurmay Başkanlığı pazartesi günü Taraf’ın duyurduğu planın varlığını reddetti. “Ancak yaşananlar planın var olduğunu gösteriyor zira yargıçlar da aynı çizgide hareket etti ve AKP’ye karşı bir kampanya başlatıldı” yorumunu yapıyor gazetenin Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı Yasemin Çongar, ‘yumuşak bir darbe’den söz ederek. Gazete ayrıca mart ayı başında, ağustosta Genelkurmay Başkanı olacak Orgeneral İlker Başbuğ ile Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili Osman Paksüt’ün gizli görüşmesini ortaya çıkaran bir haber yapmıştı. Gündüz saatlerinde, Genelkurmay Başkanlığı’nda gerçekleşen bu görüşme için güvenlik kameraları karartıldı. İki hafta sonra, iktidar partisine karşı dava açıldı. Haberle güç durumda kalan taraflar görüşmeyi kabul etti. Geçtiğimiz günlerde ise ordu Taraf’ın bir haberini daha doğrulamak zorunda kaldı. Habere göre Genelkurmay, geçen sonbaharda gerçekleşen Dağlıca baskınından önce PKK’nın çok yakın bir zamanda bir saldırıda bulunacağına dair uyarılmıştı. Bu pusu 13 askerin hayatına mal olurken, Kuzey Irak’a yönelik sınırötesi operasyonlarının da başlamasına neden olmuştu. Yani Ahmet Altan, orduya doğrudan kafa tutarak kendini tehlikeye atıyor. Ulusalcı basın onu güçlü bir İslami tarikat tarafından finanse edilmekle suçluyor. Pek çok kişi şimdiden Taraf’ın yargıyla sorunlar yaşayacağını söylemeye başladı. Tıpkı, iki darbe girişimini ortaya çıkaran ve 2007’de kapatılan Nokta gibi. Bu söylentilere Altan “Biz hamleyi darbecilerden önce yaptık ve gazete yerini sağlamlaştırdı” diye karşılık veriyor ve AKP’den yana olmadıklarını söylüyor.
  5. Ben sana diyorum ya bırak neti asi kız.Sen kaleminle güçlüsün.Bu arada çok teşekkür ederim,yakında seni huzurevlerinde görmesek iyi.O kadar güzel anlatmıştın ki hasteneyi.Yani hayran kaldım kızma sakın takılıyorum sana.Diyarbakır da sen gün sayarken ben de artık askerde şafak sayacağım.Sana demiştim ya istediğini değil yaşamak zorunda olduğunu yaşarsın.Neyse ben nette yazma yeteneğimin kıtlığı itibariyle gerçek hayatta yazarım.Görüşürüz(burada değil ama)
  6. Bir soruna çözüm getirmek için illah Kürt olmak mı gerek?Ben Kürt değilim mesela.Kürt sorunu vardır da diyorum.Onlar neye çözüm sundular ki kürt sorununu da çözsünler.Bırakın bu vatansever ağızları.
  7. O süreci beklemeye gerek yok.Görüceksin ki yine olaylar örtbas edilecek.Ergenegon onlar için sadece AKP hükümetinin Kemalistlere karşı başlattığı bir karalama.İşte buna gülerim.
  8. Ne kadar üzüldüm bir bilsen.Gazete ismi değil,düşüncelerinizi sıralayın.
  9. Bilemem nasıl başlamalı Ne demeli Nasıl etmeli gulasor Dün gece yoldaydım Arka koltukta Kırk numarada, dimdik, uyuyamadım Akıp giden arabanın seyrine uyan Düşlerimi, anlatmak istiyorum sana Geleceğin düşü ne kadar güzel Ve ne kadar ince Düşlerim, kıpırdayan, daldan dala konan Bir serçenin, canlılığını, kıvraklığını Ve hareketlerindeki karmaşıklığı andırıyordu Ama bu düşler hayal değil Olacak ve olması gerekenin beynime yansımasıydı Bazen en barbar gericiliğin zulmün ve acının Özgürlük türkülerini dindiremediği Munzurun torosların doruklarındayım Ateşler yakılı Mavzerler çatılı İçimdeki ateşle doğanın o dondurucu soğuğu Birbirine karşı savaşıyor Nöbetteki yoldaşta İnceden inceye bir türkü tutturmuş "de lori lori berxamin lori" Bir iç geçiriyorum derinden Nedendir bilmem 302 mersedesin artan hızına uyuyor düşlerim Bir baskındayım bazen Elimde dünya gericiliğine kan Kusturan halkların silahı Kendimi yivle set arasnda dönen Ve döne döne düşmanın ciğerini dağlayan Kızıl kurşunlarda hissediyorum Toroslardan geçiyoruz İnce memedi düşünüyorum KeL abdiyi Memedin gün batmadan Anafartaları aşan kanatlı atını Hatçeye olan aşkını sonra Sen geliyorsun aklıma Seni düşünüyorum gulasor Al yanağını, bal dudağını Zülüt saçını, o minicik yüreğini düşünüyorum Bildiğim tek kürtçe kelime geliyor aklıma "ez buka kurmancim" İçin için gülüyorum uyumuşum çok kısa bir süre Şimdi buradayım anandan aldım haberi Yakalamışlar seni içim buruk, yüreğim çok daha katı Üzülmedim diyemem, üzüldüM ama yanıp yıkılmadım Bilmem biliyormusun düşman zindanda yenilmez diye Düşünme hiç hatırla ibrahim'i, mehmet zeki'yi, orhan'ı Çok sevdiğin bir isimden sana bu şiirim.Anneni çok özlemişsin.Gurbet zordur asi kız!Alışılmayan tek şey belki de gurbettir.Ama hadi sana üzülmek yakışmıyor,gözlerinin içi gülen asi kızımız nerde?Sakın kendini üzme,ne eder sonra köprüaltında ablalarını bekleyen o çocuklarımız.Askerde bende gurbetçi olacağım o zaman belki de sana daha güzel sözlerle teselli verebilirim.Hem biz işin okulunu da okumadık ki senin gibi güzel kelimelerle avutalım.Bu arada edebiyat sitesindeki yazını aldım,tam anlamıyla kitabı bir nehir gibi anlatmışsın.Yaşar Kemal bu kadar güzel bir seveni olduğu için çok şanslı.
  10. Of arkadaş ne bu ya asker olmak için daha çok erken ben daha Yayamaz Kayımcanın yemeklerini yiyecektim E asi kız yemeklerime taktın ya!
  11. Arkadaşımız mavi olmayan gökyüzü kendine göre demokrasiyi böyle yorumlamış.Demokrasi maskesi böyle takılmaz.
  12. Genelkurmayın yeni düşman tarifinde taraf gazetesi vardır.Gece yarısı verilen bir muhtıraydı.Asılsız olan iddialara olmaz diyen.Askeri eleştirmek yasak,o ne yapıyorsa doğrudur.Ortaçağ zihniyeti!
  13. Böyle düşünmediğini anladım kardeş.Onlar kendilerini anlamadı.
  14. İnan,inan!Hem bana seni pişirme amacını itiraf etti. allahtan vicdanım var ki seni uyardım.
  15. Uzunca bir süredir Türkiye’nin gündemini meşgul eden Irak savaşı, gelinen noktada burjuvazinin kendi içindeki çelişkilerini daha da fazla ortaya çıkardı. Görünen odur ki, yakın zamana kadar gündemin ilk sırasını oluşturan ve halen de devam etmekte olan AB, Kıbrıs ve Kürt sorunlarında farklı tutumlar takınmış olan burjuva kesimler, adeta bayrakları değiştirmiş durumdadırlar. AB’ye ne pahasına olursa olsun girilmesini savunan, bu uğurda Kıbrıs’ı “vermek”ten kaçınmayan, hatta Kürt sorununda bile birtakım adımlar atmayı kabul eden “güvercinler”, şimdi de “şahin” rolüne soyunarak Musul-Kerkük’ün alınmasını, ABD emperyalizminin yedeğinde var güçle ve “aktif” olarak savaşa girilmesi gerektiğini haykırıyorlar. Dünün “şahin”leri ise, savaşa “aktif” olarak girmenin getireceği kadar götüreceği şeyler de olduğunu hatırlatıyorlar. Fakat egemen sınıf içindeki bu çelişkili yaklaşımlar bizi yanıltmamalıdır. Sözümona “şahinler” ve “güvercinler” arasındaki bu tartışmalar, aslında savaşa girip girmemek üzerine değil, savaşa hangi hedeflerle ve ne şekilde girecekleri üzerinedir. Örneğin burjuvazinin bazı kesimleri, ABD emperyalizminin yanında Irak savaşına girilmesini ve başta Musul-Kerkük olmak üzere pastadan pay alınmasını, Genelkurmayın da dahil olduğu bir diğer kesimi ise Irak’ın toprak bütünlüğünün değişmemesi gerektiğini ve Türkiye’nin esasen Kuzey Irak’ta kurulacak bir Kürt devletine engel olmak için bu bölgede asker bulundurmasının yeterli (!) olacağını savunmaktadır. Fakat sonuçta her ikisi de savaşa ve Irak’a girmekten yanadır. Öncelikle problemi doğru koymak gerekir. Şu anda Irak sınırları içinde bir Kürt devletinin kurulmasına karşı çıkan kesimler açısından temel sorun, Türkiye sınırları içindeki Kürt nüfusun yoğunluğu ve Kürt hareketidir. Bu nedenle de Güney Kürdistan’daki Kürt oluşumu bu kesimlerin en büyük korkusudur. Irak savaşının TC’yi ilgilendiren asli yönü de budur. Fakat burjuvazinin istekleriyle gerçekler çok fazla örtüşmüyor. Güney Kürdistan’daki Kürt oluşumu uzun süredir varlığını fiilen sürdürmektedir. Üstelik parlamentosuyla, anayasasıyla, ordusu, polisi ve mahkemeleriyle hakiki bir burjuva devletinin aygıtlarına da sahiptir. Ve bu yönetim, yine uzun süredir Türkiye’nin olağanüstü engelleme çabalarıyla uluslararası alanda henüz tanınmamış bir devletin çekirdeğidir. Ancak gelinen noktada Türkiye burjuvazisi engellemelerinin daha fazla fayda getirmeyeceğini farketmiş durumdadır. Zaten, son aylarda Kürtlere yönelik saldırgan ve karalayıcı politikasının ardında yatan neden de budur. Dolayısıyla egemen sınıfı ilgilendiren ne Irak halkının kaderi ne de barışın korunmasıdır. Onu ilgilendiren konu savaşla gelecek tehlikeleri savuşturmak ve kendi çıkarlarını korumaktır. Yukarıda da belirttiğimiz gibi TC açısından “savaş sebebi” sayılan ve sorunun temel halkasını oluşturan Güney Kürdistan’da meşruiyetini kazanmış bir Kürt devleti olgusu, Türkiye’de yaşayan Kürtlere de bir umut ışığı yakacak ve muhtemelen bir taraftan Kürt ulusal hareketinin canlanmasına yol açacak diğer taraftan da ulus-devletlerin siyasal tarihlerinde çok sık rastlandığı gibi Güney Kürdistan’daki Kürt devletinin Türkiye’deki soydaşları üzerinde hak talep etmesine zemin sağlayacaktır. Burjuvazinin Kürt devleti olgusuna karşı çıkmasının ikinci nedeni ise Irak savaşının yarattığı fırsatı değerlendirerek, Musul-Kerkük hattındaki petrolden pay almak ve böylece elde edeceği ekonomik avantajla Ortadoğu ve Kafkaslarda ABD emperyalizminin şemsiyesi altında bir alt-emperyalist güç olma arzusudur. Ancak savaşın başka bir sonuç doğurması ihtimal dahilindedir: Petrol bölgesinin üzerinde bağımsız bir Kürt devletinin kurulması. Bu, Türkiye’deki egemenler açısından rüyanın kâbusa dönüşmesi anlamına gelecektir.(Tuncay Alp)
  16. Eeeee o kadar derse dalarsan tabi bu kadar geç öğrenirsin bu sayfayı.Neyse ki ben varım.
  17. Özür dilerim,ben seveni olarak burada olacağım artık.
  18. Değil mi,ne yapacağız demokrasiyi?Varken askerin gölgesi altında şahlanmak!
  19. Yahu Yayamaz Kayımca ben Diyarbakır sıcağı mağduruyum. Havası iyi gelmedi bana galiba. Yoksa unutur muyum seni?Hem küsmek yok,asi kız alsın izni sendeyiz bu yaz. Asi kızzz olayı Diyarbakır sularını kıtlığa davetiye çıkaracasına halletti ama
  20. Aklın yolu birdir!Evet TARAF eleştirmek sizin hakkınız.
  21. Bulunduğum durum sizi ciddiye almaya izin vermiyor işte
  22. Dur aman dosyaları kaptım geliyorum.Keşke orda olsaydın.Avukatınız biraz acemi kaldı burda ama olsun.Seni içerde bırakmam.Burada olmasam bile sizler yetersiniz de artarsınız.Aman sen kendine dikkat et.Bol bol dinlen!
  23. Asi kız bak duyuyor musun Sakın Diyarbakır'a gitme,yanıyor hem de yakarak.2 gün boyunca otelde kavrulduk da asi kız bize bir bardak soğuk su vermedi Ama sen sonbaharda falan git Diyarbakıra.Bak şimdi ciddi olayım biraz 2 gün boyunca mavi olmayan gökyüzümüz bizim için uğraştı.Gezdirdi,anketlerimizi derleyip topladı.Çok güzel bir şehir Diyarbakır.İlk defa gördüm ve gerçektende çok sevdim.Tekrar teşekkür ederim asi kızımız.İyi ki bizimlesin.
  24. Ellerine sağlık.Çok acıktım,iş çıkışı alasından yerim.Zaten asi kız yemek yapmayı bilmiyormuş yok ya sen yap.Ben sadece yerim
  25. Sana çikolata alınmaz mı?Hem de en pahalısından. asi kız cezalı ona çikolata yok hoşgeldin

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.