
FUZULİ
Φ Üyeler-
İçerik Sayısı
1.980 -
Katılım
-
Son Ziyaret
-
Lider Olduğu Günler
5
İçerik Tipi
Profil
Forumlar
Bloglar
Fotoğraf Galeresi
- Fotoğraflar
- Fotoğraf Yorumları
- Fotoğraf İncelemeleri
- Fotoğraf Albümleri
- Albüm Yorumları
- Albüm İncelemeleri
Etkinlik Takvimi
Güncel Videolar
FUZULİ tarafından postalanan herşey
-
Sayın Sardunyam ben de Müslüman'ım da öteki dünyadan parsel alınacağını bilecek kadar derin bilgi sahibi olmadığımı anladım sizin yazınızdan. Desenize inançsızlara ne öteki dünyada ne de bu dünyada parsel kaldı?Zaten dünyada mala, mülke, zevke, sefaya tek değer verenler inananlar.İnanmayan Ademler gerçek bildikleri dünyayı Cennet'e çevirebilmenin bıkmaz usanmaz gayreti içinde oldukları için mala, mülke, zevke, sefaya ayıracak ne zamanları kalıyor ne de takatleri.Sizin parseliniz var mı?
- 138 cevap
-
- Allah Putu
- Allah
-
(ve 2 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler:
-
Benimkisi sadece çizilen tabloya karşılık akılcı, gerçekçi bir çözüm önerinizin ne olacağı/ne olabileceğiyle ilgiliydi?Herhangi bir iktidarı benimsediği siyasi çizginin tezahürü olan fiillerini beğenmemek,eleştirmek herkesin en doğal hakkı tabiatıyla.Lakin eleştiri, beğenmeme hissiyatı bir siyasi iktidarın politikalarının üstünde ''Ülkeye ihanet, bunu seyredenler ülkeye ihanet ediyorlar.'' gibi bir düşman tanımı yapıp onun üzerinden bakış geliştirmek çok kolay söylenen ve söylendikten sonra akabinde bu tabloyu değiştirmek için hiç çaba göstermeyen bir tavır olarak çok sığ ve gerçekçi görünmüyor.Siz bunlar bu ülkenin bu milletin düşmanı olarak bu iktidarı tanımlarsanız havanda su dövmek minvalindeki cümleleriniz hissiyatınızın, kurduğunuz cümlenin mesuliyetini sadece yazı yazarak, olanları elştirerek kendini rahatlatma psikolojisinden başaka bir işe yaramaz.Gerçekçi olalım.Düşman tanımınızda ciddiyseniz ve gerçekten bu ülkeyi sevdiğnizi düşünüyorsanız laf üretmenin ötesinde topu, tüfeği alır bu ülke bu durumlara düştüğünde lafın ötesinde ne yaptıysa onu yaparsınız.Yapmıyorsanız yaptığınız tanımın içinde kendinizi de görebilirsiniz.Vatan,devlet elden gidiyor deyip de tanımladığınız düşmanı eleştiren yazılarla düşmanınız vatanınızı,sisteminizi size verip gitmez. Yok efendim bir iktdarı çok yanlış bir yol benimsemesi dolayısıyla ülkeye zarar veriyor, sistemi milletin aleyhine değiştirmeye çalışıyor eleştirisini benimsiyorsanız ortada hala bir devlet ve sistem varsa yapabilecekleriniz sistemin ve şartların size tanıdığı kadardır.Nasıl geldi bu insanlar, kim getirdi savunduğumuz ve kaybetmeye korktuğumuz demkorasi sistemi sayesinde değil mi?Beğenmiyorsan bu sistemde muhalefetini yaparsın, onu oraya getiren milletin diliyle millete kendi doğrularını anlatırsın, aydınlatmaya çalışırsın ama bunlar düşman, bunlar ihanet ediyor gibi tanımlamalar demokrasinin üstünde savaş durumunda söylenecek cümleler bu kabulün arkasından yapılacaklar bellidir.Ortada demokrasiden, sistemden bahsetmiyoruzdur artık.Lafın ötesine geçersiniz bu durumda. AKP'nin her yaptığına sizin gibi düşünmeyen biri olarak ben de evet demiyorum.Habur'da seyrettirilenleri tasvip edecek bir vatan evladı zor bulursunuz ülkesini seven.AKP'nin millet tanımıyla ilgili Türklükle ilgili çok geniş bakış açısından hareketle ''Demokratik Açılım'' adımını çok doğru attı demek de benim için zor.Bu konudaki soruna çözüm odaklı, gerçekçi bakışlarını niyetlerini tasvip ediyorum lakin ülkemizde bu işi çözmenin çok zor, sıkıntılı geleceğimizi, kimyamızı etkileyecek bir iş olduğunun da farkındayım.AKP'nin bu adımından hareketle AKP'yi PKK'yla eşdeğer tutmak, bunların niyeti bu ülkeyi bölmek demek şeklindeki bir algı da siyasi bir algıdır. Muhabbetle...
-
Her Adem başka bir alem yahu, alemsiniz vallaha
-
Noluyor yahu savaş mı çıktı nedir bu feryat figan?Düşman kim, ülkeye ihanet eden kim?Kim almış bu kararı kim kimi yargılıyor bir söyleyin hele?Anlatılanlara bakılırsa ''ABD'nin Irak'a girmesi ve ülkeyi savunulacağı düşünülen devrim muhafızlarının isimleri dışında esamelerinin okunmaması'' halini mi yaşıyoruz yoksa, nedir kurtarılması gereken ve beklenen? Şurda bilgisayarın başında yazı yazıyoruz ülke yerle yeksan oldu da haberimiz yok ihanet çukuruna düştük de baygın mı yatıyoruz?Fazla yazmayayım kısaca sorayım ülkemizin hal-i pür melalini savaş sahnesi içinde görüp güzide cümleleriyle uyuyanları uyandırmaya çalışan kardeşlerime?Düşman kim,kimden ne bekliyorsunuz, siz ne yapıyorsunuz bu arada?Sizin gibi görenler vatan kahramanı da sizin gibi görmeyenler mi vatan haini söyleyin de bilelim?
-
Ne demişler efendim''Beşer şaşar.'' şaşılacak bir şey yok kanımca...
- 138 cevap
-
- Allah Putu
- Allah
-
(ve 2 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler:
-
Eeeee ne denmiş:''Aklı olmayanın dini de olmaz.''Aklını kullanmayan adamdan da bilim beklenmez herhalde!Eğer bilim çözüyorsa yalanı, dolanı,talanı ahanda bilimin tavan yaptığı bir çağın içindeyiz.Kandırılmak mı alası var çağımızda hem de bilimsel yöntemlerle.Domuz gribiyle satılan aşılar bir numune...Gel de inanma...Bilim konuşuyor sonunda güya...Amaç kandırmak oldu mu dini de kullanabilirsin bilimi de.Herkesin aklına duygusuna hitap edecek bir araç bulmak çok da zor değil insanı bol olan dünyamızda...
- 138 cevap
-
- Allah Putu
- Allah
-
(ve 2 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler:
-
BURADA HER SORUYA CEVAP VERİLİR
FUZULİ şurada cevap verdi: birvarmışhiçyokmuş başlık Dini Konular - Din - Dinler
Ruhum daralıyor vesselam.Geçenlerde televizyonda gördüydüm depresyonun dublesi de varmış, ha dedim işte benimkisi bundan olsa gerek.Vallaha bunun hormonlarla bir ilgisi var mı bilmiyorum ama ruhumu fena halde üzüyor onu biliyorum.Ne etsem bilmem ki!!!- 703 cevap
-
- Her soruya cevap verilir
- İslam
-
(ve 2 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler:
-
BURADA HER SORUYA CEVAP VERİLİR
FUZULİ şurada cevap verdi: birvarmışhiçyokmuş başlık Dini Konular - Din - Dinler
Yanlış bir intiba vermişim sn. Dayı.Fenafillahı aklımın bildiği, dilimin söylediği, elimin yazdığı kadar ruhumda bilebilseydi gönül isterdi ki.Benim maksadım da öğrenmekti, sizin frekansınızdaki seyrinizden aldığınız zevki.Benim frekanslarda bozukluk var ayarlara ihtiyaç duyar.Bulursam inşaallah doğru bir frekans ben de yapacağım bir ayar... Muhabbetle...- 703 cevap
-
- Her soruya cevap verilir
- İslam
-
(ve 2 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler:
-
BURADA HER SORUYA CEVAP VERİLİR
FUZULİ şurada cevap verdi: birvarmışhiçyokmuş başlık Dini Konular - Din - Dinler
Bir şey soracağım:Fenafillah olanınız var mı?Yoksa fenafillah makamına ulaşmadan fenafillahı mı anlatırsınız?- 703 cevap
-
- Her soruya cevap verilir
- İslam
-
(ve 2 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler:
-
Teknik bağlamda kavramsal açıdan bakarsak TSK'nın korunması gereken, gizli planlarının dışarıya sızdırılması durumu için kullanılacak kelime sayısı çok da fazla değildir.Gizli tutulması gereken belgeler gizli tutulamıyorsa ''Görev'' yerine getirilemiyor demektir yanlış yorumlamıyorsam.Görev istenildiği halde yerine getirilemiyorsa ortada bir acizlik vardır.Kaba tabirle buna ''Çuvallamak'' da diyebiliriz.'' Çuvallamak'' tabirini kullanmak ''Çuvallama'' tabirini kullandığınız kurumu küçük düşürmek, onu sevmemek manasını taşımaz.Başka tabirle de bu durumu ifade edebiliriz, ''aciz'' olmak gibi ne bileyim.Lakin hangi tabiri kulalnırsak kullanalım olayın özünü değiştirmeyecektir. Bu durumdan hoşnut olamak veya olamamak ayrı bir mevzu.TSK'dan bu belegerin sızdırılmasının acizliği görmeyip de sızdırılan belgeleri kendi amacı için kullananlara yönelik ''TSK'ya asimetrik operasyon yapılıyor, bu bir yıpratma propagandısır.'' deyip TSK'nın bu durumunu görmezlikten gelmek kendini kandırmaktır, suçlu bulma psikolojisiyle hareket etmektir... Belgelerin içeriğinin gerçekte ne olup olmadığı, gerçekten suç teşkil ediyorsa( ki bu da herkese göre değişiyor...) ne yapılması gerektiği apayrı bir konu. Şimdi durum şu:TSK'nın gizli planları bir gazetede yayınlanmakta ve bundan hareketle bu belgeleri oluşturduğu varsayılanlar hakkında işlem yapılmakta. Bu belgeler ne kadar gerçeği yansıtmaktadır, gerçekse yapılan işlemler doğru mudur,bu belgeler gerçeği yansıtmıyorsa kim bu belgeleri TSK'dan sızdırıp değiştirerek operasyon yapmaktadır, bu güç kimdir, nedir ne yapmaya çalışmaktadır nasıl öğreneceğiz? Kim aydınlatacak bizi?Diyelimki ''Asimetrik operasyon yapılıyor, bunun bir ayağını da ABD oluşturuyor.'' ne yapacağız?Ordumuz bile gizli belgeleri elinde tutamazken?Bu nasıl bir görüntüdür böyle?
-
BİLDİKLERİNİ AÇIKLAMAKLA GÖZDAĞI VERDİ
FUZULİ şurada cevap verdi: dominik başlık Gazete Haberleri Paylaşımı
En son yazdığınız cümleyi en başta ya da ne bileyim şu ana kadarki yazılarınızın bir yerinde söyleseydiniz o kadar cümleyi zayi etmezdik.Darbeciler ne derse o değil Türk milleti ne derse o bence de... -
BİLDİKLERİNİ AÇIKLAMAKLA GÖZDAĞI VERDİ
FUZULİ şurada cevap verdi: dominik başlık Gazete Haberleri Paylaşımı
Bugün de darbe şartları var yanılıyor muyum?Kim yapacak darbeyi?Darbe şartları var da darbecilerin şartları müsait değil galiba? -
BİLDİKLERİNİ AÇIKLAMAKLA GÖZDAĞI VERDİ
FUZULİ şurada cevap verdi: dominik başlık Gazete Haberleri Paylaşımı
''Savaş şartları oluşmuşsa o zaman darbe mübahtır.'' mantığını doğru kabul ederseniz her daim savaş şartları vardır demektir zaten sözün kısası bu. -
BİLDİKLERİNİ AÇIKLAMAKLA GÖZDAĞI VERDİ
FUZULİ şurada cevap verdi: dominik başlık Gazete Haberleri Paylaşımı
Doğrudur şartlanmamışlığa da öyle şartlanırsınız ki bunun da bir şartlanmışlık olduğunu size kimse inandıramaz... Siyasi şartlanmışlığın herhangi birinin doğruluğunu ispat etmek bildiğim kadarıyla mümkün değil.Biri bana karşı kendi siyasi görüşünü, algılarını(şartlanmışlığını) şartlanmamışlık olgusal gerçek olarak sunuyorsa eee ne deyim... -
BİLDİKLERİNİ AÇIKLAMAKLA GÖZDAĞI VERDİ
FUZULİ şurada cevap verdi: dominik başlık Gazete Haberleri Paylaşımı
Bu teoremi ya da kanunsa bu hiç duymamıştım bunu, öğrenmenin sonu yok derler çok doğru... -
BİLDİKLERİNİ AÇIKLAMAKLA GÖZDAĞI VERDİ
FUZULİ şurada cevap verdi: dominik başlık Gazete Haberleri Paylaşımı
Allah katındaki takva derecesini bilemem Sayın Recai Kutan'ın.Ama onların benimsediği din temelli siyaseti tasvip etmediğimi söyleyebilirim.Tesbitlerine gelince bu tesbitlerin onun Müslüman olmasıyla alakalı olarak doğru orantılı doğruluğuna kanaat etmek benim telakkimde yok bunu belirteyim.Recai Kutan'ın sözlerini benim bakışıma karşı cevap olarak aynı görüşte olduğunuzu hissettirecek şekilde kullanmanız tebessüm ettirdi, sağolun...AKP'yle ayrıldığınız tek nokta ekonomi, dış siyasetteki takip ettiği siyasi bakış farklılığı mı?Siz şimdi Saadet'e oy da verdim derseniz vallaha inanmam... Herkesin anlayışı kendine... Son zamanlarda ne kadar da IMF'ten bahsediyoruz değil mi?Hükümet de yanıp tutuşuyor gelsinler bizden istekte bulunsunlar da onların dediğini bir güzel yapsak diye.Bizi kimler muhtaç etti acaba IMF'e? Ben şuna da şaşıyorum.Bu ülkeyi koruduğunu düşünen, gerektiğinde darbe yapan zinde güçlerimiz neden acaba ülkedeki demokrasiyi düzelttikleri gibi ekonomiyi de sınırsız güçleriyle düzeltmeyi düşünmezler.Tamam demokrasi kontrol altında eee ekonomi, sağlık, eğitim, teknoloji... Gerçek vatanseverler kimse gelsinler ellerindeki güçlerin bir kısmını da bunlarla ilgili sorunları çözmeye harcasalar nolurdu?Demokrasiyi korumaya güçleri yetiyor ekonomiyi düzeltmeye, milleti refaha erdirmeye gelince güç bitiyor ne hikmetse... -
BİLDİKLERİNİ AÇIKLAMAKLA GÖZDAĞI VERDİ
FUZULİ şurada cevap verdi: dominik başlık Gazete Haberleri Paylaşımı
Sayın demirefe sizin kanun hükmündeki(!) nesnel cümlelerinizin, yargılarınızın su götürmez dayanağı nedir?Hangi mantıkla geçmişte gerçekleşmiş bir olaya dönüp ''O olmasaydı bu olacaktı(Olabilirdi, gibi bir olasılık cümlesi dahi kurmayı tercih etmiyorsunuz kesinliğini nerden hesaplıyorsanz artık!!!).'' yargısına varabiliyorsunuz?Bu yargınız darbeyi, darbeleri meşrulaştırmanın en kestirme yolu değil mi?Mantık ne:''Biz müdahale etmezsek daha kötü olacak.''Bu mantığın bittiği, sınırlandırıldığı bir yer var mı?Evet var, bu mantıkla gücü elinde bulunduranlar istedikleri zaman darbe ortamının oluştuğuna inanırlar, istedikleri zaman darbe ortamı oluştururlar, istediklerini yaparlar yeterki kendilerine göre bir şeyler ters gidiyor olsun... Siz olaylara kendi yumuşak kavramlarınızı giydirip olayın özünü değiştirdiğinizi zannedebilirsiniz.Darbelere ''Hayır bunlar darbe değildi, bunlara darbe ya da siyasete müdahale demeyelim de ülkeyi kurtarma operasyonu diyelim.'' diyebilirsiniz.Hatta bu müdahallelere darbe desek de ''Gerekliydi'' diyedebilirsiniz, bunlara inanabilir, bunların ezber olmadığına adınız gibi emin olabilirsiniz... Ben ülkemizde siyasetin normalleşmesini istiyorum.Birilerinin sürekli '' Bak yaptıklarına dikkat et, sistem benim kontrolümde, sistem mistem tanımam, alırım aşağı.'' tehditini, bunun da ötesine geçerek, fiili müdahalesini tasvip etmiyorum.Bu nemenem bir sistemdir ki ''ordumuz'' sürekli siyasetin en önemli aktörü, yönlendiricisi, söz söyleyeni olabilmektidir.Hangi demokraside bu böyledir örneklerle açıklayınız da ben de evet her demokratik ülkede on yılda bir darbe yapılması, siyasetin ordudan gelen açıklamalarla baskı altında tutulması, E muhtıra yayınlanması(açıklama(!)) demokrasinin bir parçası olup normaldir diyeyim? Bence kendi kendimize oyun oynamanın bir faydası yok bu vakte kadar da olanlar da ortada. Evet bu ülkede İslami bir kısım cenahtan rejime karşı bir tehdit yöneltildi, bu rejimi iyisiyle kötüsüyle hiçbir şekilde istemeyenler var.Erbakan bunun bir örneği.Bu anlayışla mücadele edilirken ipin ucu kaçırıldı ve şu algı oluştu.Bu rejime düşmanlık din temelli gelmektedir ve din temelli, dini görüntülü her şey düşmanlık tanımının içne girer.Ama bu ülkede bir de hala milletin dininden haberi olmayan, dinini kendi anlayışı etrafında değiştirmeye, dönüştürmeye çalışan, baskı altına alan hatta dinin kendisini bu ülkede görmek istemeyen de var ve bunlar nedense darbeyi çok seviyorlar.Millete zorla modernlik gömleği giydireceğim diye uğraşanlar var.Hala milleti tanımıyorlar, tanıyamadılar.Tamam bu millete demokrasiyi öğretin, demokrasi kültürünü yerleştirmeye çalışın da milletin değerleriyle alay ederek, milleti küçümseyerek din temelli her oluşumu, din temelli her isteği, sorunu rejime düşmanlıkla ilişkilendirip bir kenara atamazsınız. Hakim güçler dini motifli dülşüncelerle mücadele ederken halkı hiçe sayıyorlar.Örneğin AKP malum düşünce tarafından mimlenmiş, rejime düşman ilan edilmiş ve öyle görülen bir parti.Birileri E muhtırayla, Anayasa Mahkemesiyle bu partiyi güya yola getirmeye çalışırken, bu partiyle mücadele ederken sadece partiyle mücadele ettiğini zannetmesi ve bu yanılgıya düşmesi bu işi yapanların ne kadar derin (!), ileri görüşlü(!) bir zihin yapıların olduğunu gösteriyor..AKP'ye karşı yürütülen her demokrasi dışı mücadele -bunu geçmişe de götürebilirsiniz- kendini bir şekilde AKP'nin değerlerine yakın gören kitleler tarafından kendine yapılmış bir mücadele olarak algılanıyor.AKP nazarında bu ülkede AKP'nin temsil ettiği değerleri yaşayan, savunan milyonlarca insan var.Partinin adının ne olduğu önemli değildir.Yani diyeceğim o ki AKP gibi bir partiyi iktidara taşıyacak bu ülkede milyonlarca insan var.Önce kiminle niçin mücadele ediliyor, mücadele edenlerin bu insanlara bakışı ne çok önemli. Kendini bu ülkenin sahibi olarak görenlere baktığımızda , bu anlayışı temsil edenlere baktığımızda milletin büyük bir kısmının, diniyle, kültürüyle tarihiyle ilgili sıkıntılarının olduğunu görmek için müneccim olmaya gerke yok.Herkes kendini bilir, biliyor da... Ülkemizdeki bütün değerler maalesef zemininden kaymış durumda.Ne dinimiz din gibi özüyle yerinde, ne demokrasimiz özgün demokrasinin içinde, ne de hukuğumuz gerçek özüyle hukuk olabildi.Bu ülkede demokrasi vardı da şimdi mi yok oldu?Demokrasiyi işine geldiği gibi kullanan kullanana.Darbeleri yapanlar, demokrasiye müdahale edenler de demokrasiye sığındılar, rejimi yok etmek isteyenler de demokrasiye sığınıp onu araç haline getirdiler.Dün hukuğu kendi adına yönlendiren hukuk şövalyelerimiz, ülkeye tahhakküm uygularken demokrasi vardı bugün bu zihniyeti ortadan kaldırmaya çalışanlar hukuğu kullanırken demokrasi, hukuk yol oldu diye bağırıyorlar.Derdiniz hukuksa darbe dönemlerinde uygulanan hukuğu, siyasete sürekli müdahaleyi nereye koyacaksınız.Bu mu hukuk?Hukuk o günde yoktu bugün de yok.Kimin hukuksuzluğu size faydalıysa onu savunursunuz bu kadar basit.Çünkü biz gerçek demokrasiyi, hukuğu görmedik daha... -
BİLDİKLERİNİ AÇIKLAMAKLA GÖZDAĞI VERDİ
FUZULİ şurada cevap verdi: dominik başlık Gazete Haberleri Paylaşımı
Bunun da ötesinde ülkeyi kurtarma(!) anlayışı çerçevesinde savunulan ülke için en doğrusunu ben bilirim, tehlike tanımını ben yaparım, benim dediğim, benim yaptığım bu ülke için doğrudur felsefesine yapılan olumlu vurgu karşısında artık ne söylenebilir ki? Bu ülkeyi, bu ülkenin insanlarını, bu ülkenin hissiyatını hatta ötesinde insanı tam manasıyla tanıdığınızı düşünmek isterdim.Bu halk size daha nasıl anlatacak hissiyatını.Sürekli onun adına, ona tepeden inme biçilen libasların uymadığını görmek için ne gerekiyor bilmiyorum... Cumhuriyet'i, demokrasiyi yerleştirmek muhatap olunan halkın değerlerini küçümseyerek, zorla değiştirmeye çalışarak olmuyor bu insanın doğasında var.Güzel olan bir şey güzel olmayn ellerde, dillerde kirletliyor kötü gösteriliyor.Savunulan zihniyet şu:Biz Cumhuriyet'i, demokrasiyi ancak baskıyla, korkuyla, zorla yerleştirceğiz.Sen bunu tek yöntem olarak benimsediğinde Cumhuriyet'in de demokrasinin de özüne aykırı olan bu absürt bakış daha Cumhuriyet'i,demokrasiyi yeni tanıyan bir halk için diktatörlük olarak anlaşılıyor, fırsat verildiğinde kendi dilinden konuşanı tercih ediyor ve öyle konuşuyor... Darbeler olmasaydı şimdi demokrasi ve Cumhuriyet hayaldi gibi bir çıkarımdan hareketle bu zihniyeti yaşatmanın çabasında olmak, CUmhuriyet'in varlığını, korunmasını darbe gücüne bağlamak Cumhuriyet'i asıl yıkmak isteyenlere gerek kalmadan yıkar zaten...Cumhuriyet rejimi ve onu koruyan dikta, darbe anlayışı bu nasıl bir mantık? -
BİLDİKLERİNİ AÇIKLAMAKLA GÖZDAĞI VERDİ
FUZULİ şurada cevap verdi: dominik başlık Gazete Haberleri Paylaşımı
Ne günlere kaldık Yarabbi!Eskiden böylemiydi?Bakar mısınız sürece:60-70-80 gerçek birer darbeden 28 Şubat post modern bir darbeye ve en sonunda teknoloji çağını iliklerimize kadar yaşadığımızı da kanıtlayan E muhtıraya evrim.Eeee bugünlerin geleceği belliymiş önlem alınmalıydı(!).Ordumuzun siyasete müdahale gücü fiiliyattan söze doğru yumuşarken bu arada karşısındaki siyasi güç de aynı oranda güçlenmiş. Bugün gelinen noktaya bakar mısınız yakın zamanda bile E muhtırayla siyasetteki yönlendirme gücünü hissettiren ordumuz bugün halka ya da artık muhatap olarak kimi görüyorsa onlara karşı kendisine itham edilen darbeci yaftasından kurtulmak için çaba sarffediyor, biz hukuğa saygılıyız, demokrasinin gerektirdiği şekilde hareket edeceğizi anlatmaya çalışıyor.Bunu niçin yapma gereği duyuyor?Bunu kime söylüyor da inandırmaya çalışıyor?Muhatabı yanlış bilmiyorsam halk olarak görüyor sözlerini halka anlatıyor.Kendini demokrasiye saygılıyız, demokrasi çerçevesinde hareket edeceğiz şeklinde bir anlayışla konumlandırma çabasında bu derece zayıf bi görüntü vermesi ve kendisine yöneltilen suçlamalar konusunda elinin çok güçlü olmaması bu zamana kadar ki siyasete yaptığı müdahalelerin oluşturduğu algı, kendisine giydirdiği gömlekten, kendisine biçtiği rolden ve bugünkü siyasi şartların, güç dengelerinin değişmiş olmasıyla ortaya çıkan ortamdan olsa gerek... Ordumuzu yıpratıyorlar deniyor.Peki kullanılan ergüman ne?Darbeci olması...Bu ergümanın yıpratılma aracı olarak kullanılmasına sebep olan kim?Bu ergümanı bir zamanlar kendileri için silah olarak kullananlar bugün bu silahı kendilerine çevrilmiş olarak görüyorlar...Kim suçlı şimdi?Bu ergümanın yıpratma aracı olarak kullananlar mı bu fırsatı verenler mi bu silahı elinden aldıranlar mı? Derdi ne AKP'nin bu mücdele niçin peki?Kim neyini kaybediyor?AKP orduyu mu fessedecek?Ortada bir iktidar mücadelesi var, kanımca herkes de bunu biliyor.Ordumuz artık eskisi gibi darbe yapacak ortamı ve gücü kendinde bulamayacak gibi görünüyor... Peki bu hoş bir durum mu?Herkesin durduğu yere göre bu durumun algısı değişiyor... Korku şu:Ordumuz da siyesetteki etkisini yitirirse hükümetleri kim kontrol edecek,kim balans ayarı yapacak özellikle de AKP anlayışındaki hükümetlere? Bu mücadeleyi halkımız seyirci olarak uzaktan izliyor, halk sanki bu denklemin bir parçası değil.Eeeee darbeler de halk için yapıldı, bugün yapılanlar da halkımız için... MUHABBETLE... -
Kim sahip çıkıyorsa o korur.Gücünü nerden alıyorsa o güç korur.Cumhuriyet bir rejimse, bu rejim bir devleti temsil ediyorsa o devleti oluşturan, o rejimi kuran ''HALK'' korur.Nasıl mı korur?Seçtiği iktidarlarla, seçtiği iktidarların halkın düşüncesini yansıtan yasalarıyla,halkın hissiyatını taşıyan, halkının değerlerini yok etmeye çalışan silahlı güçlere karşı silahlı güçle mücadele eden ordusuyla... Gelin görün ki ülkemizde bu kurguda çok çok büyük problem var.Halk iktidar seçer, seçilen iktidar kendinin oluşturabileceği Anayasa tarafından bir numaralı düşmandır.Halkın hissiyatını taşıyan ordumuz halkın seçtiği iktidarı rejime düşman görür.Bu mantıkla o ilktidarı oraya getiren halk da kendi rejimine düşmandır.Eee noldu şimdi, haydi çıkın işin içinden... Kim kime düşmandır burda ve burda kim neyi kime karşı korumaktadır? Kim kiminle mücadele etmektedir?
-
Kürt Halkına Karşı Top Yekün Savaş...
FUZULİ şurada cevap verdi: ''biji tirkiye'' başlık Gazete Haberleri Paylaşımı
Uzun zamandır girmiyordum forma, şöyle bir bakayım dedim üstünkörü özellikle bu meseleyle ilgili başlıklara ve yazılanlara...Dejavu yaşadım...Doğru bulunan bir düşünceyi doğru bildiğin sürece anlatmak,savunmak doğru da birbirlerine sadece kendi düşüncelerini kabul ettirme çabası içinde olanların hiçbir ortak nokta bulma niyeti gütmeden hala aynı düşünceleri tekrar tekrar anlatmaya çalışmalarının psikolojisini anlayamadım.Hala sorunun ne olduğu konusunda dahi bir fikir birliğine varılamamış.İdeolojik, psikolojik niyetlerimize hiç girmiyorum.Burda dikkat çeken suçlu kim sorusu dahi değil!Suçlu herkesin penceresinden belli ve dert karşıdakine tek suçlu olduğunu kabul ettirmek. Bu sorunu nasıl ve kim çözecek bilen varsa engin fikirlerini takip etmek için merakla bekliyorum... -
Bir boks karşılaşması.Antrenörü boksörüne sen harika bir dövüşçüsün, sen iyisin, bu adamı indireceksin hadi, kabilinden sözlerle sporcusunu motive ediyor.1. raunt bitiyor bizimki hafif hırpalanmış.Antrenörü boksörüne:''Harikaydın, çok güzel dövüştün bu şekilde devam.'' diyor.2. raunt bizim boksörde hafif morluklar oluşmaya başlıyor.Antrenör yine:''Az kaldı adamı indirmeye, biraz daha gayret.'' diyor.3. raunt bizim boksör de takat kalmamış geliyor köşesine:''Yav ben çok güzel dövüşüyorum, adamı fena hırpaladım anladım da bu arada beni de biri fena hırpalıyor onu anlayamadım!'' diyor... Amacım boksörün dayak yemesinden memnuniyet duyduğumu ifade etmek değil.Amacım boksörün dayak yediğinin antrenörce anlaşılması temennisinde bulunmak... Muhabbetle...
-
Bence de bu kadar telaşa yaygaraya gerek yok.Madem Meclis'te açılan pankartlar iktidarı korkutmaya, vatanı kurtarmaya yetiyorsa. Çok seviyoruz ülkemizi çok...
-
Emin olun halkımızın gözü çok açık(!) aynı Meclis'imizdeki tüm siyasetçilerimiz gibi.Malumunuz onlar da gökten zembille inmedi aramızdan çıktılar bizden biriler.Halkımızın gözü ne kadar açıksa siyasetçilerimizin de gözü o kadar açık, siyasetçilerimizin gözü ne kadar açıksa halkımızın gözü de o kadar açık.