-
İçerik Sayısı
5.190 -
Katılım
-
Son Ziyaret
-
Lider Olduğu Günler
13
İçerik Tipi
Profil
Forumlar
Bloglar
Fotoğraf Galeresi
- Fotoğraflar
- Fotoğraf Yorumları
- Fotoğraf İncelemeleri
- Fotoğraf Albümleri
- Albüm Yorumları
- Albüm İncelemeleri
Etkinlik Takvimi
Güncel Videolar
mavi olmayan gökyüzü tarafından postalanan herşey
-
Alttaki üyeye mrk ettiğin şeyleri sor
mavi olmayan gökyüzü şurada cevap verdi: siyahx başlık Forum Oyunları
özleyemediğimi cedrici sever misin -
BAHAR BAYRAMI NEVRUZ KUTLU OLSUN!…
mavi olmayan gökyüzü şurada cevap verdi: nail_amudi başlık Güncel Konular
teşekkürler. -
BAHAR BAYRAMI NEVRUZ KUTLU OLSUN!…
mavi olmayan gökyüzü şurada cevap verdi: nail_amudi başlık Güncel Konular
....................... Sayın Dünyahepimizin,Cyrano ve diğer forumdaşlarımızın cümleleri ile değil,sizce "ırkçılık kokan" kendi cümlelerimle beni eleştirmenizi isterdim. insanı yok sayan hiçbir değeri kendi düşünce alanıma sokmadım,sokmam da!Sadece anlamaya çalışırım.Sizin de tepkinizi anlamaya çalıştım,ama anlamadım. teşekkür ederim. -
BAHAR BAYRAMI NEVRUZ KUTLU OLSUN!…
mavi olmayan gökyüzü şurada cevap verdi: nail_amudi başlık Güncel Konular
Değerli dostum, ya bana "...basitliklere ve kendi dünyalarına boğulmuşlara inat;" şeklinde ki düşüncemin neden altını çizdiğinizi yazın yada bırakın ben yazdıklarımla yetineyim. Nevruz,ne sizin ne de benim düşüncelerim tekelinde değil,bu özel günü sadece umutla yazdım;geçmişin yanlış siyasetileri yazılacaksa;onu da yazarım. Bu eleştirinize inanın ki,anlam veremedim. -
Bakın şimdi hatırladım. Ne güzel bir aşktır bu aşk.Meriç gözlerini kaybettiğinde önce korkar,ben bittim der.Sonra bir bakar ki,daha bir güzeldir artık kalemi. Ama hayatının kaynağını yitirdiğinde,yüreğinde ki ışığı da yitirmiş o güzel kalem.Asıl bittiği an,ışıksız kaldığı an...
-
MELİS KAYA...evet benim babam bir kere öldü,13 yaşındaydım!
mavi olmayan gökyüzü şurada cevap verdi: mavi olmayan gökyüzü başlık Güncel Konular
Sardunyam, özür dilerim ama kendi doğrularınıza takılı kaldıkça,beni anlayamayacaksınız.Onun için çok ama çok tanıdık olduğuım bu düşünceleriniz karşısında sadece susuyorum. buyrun,siz yabancı kaldıklarınızı yazıp çizmeye devam edin.Yalnız sanmayınız ki,yabancı olmak yada benim yaşadıklarımı yaşayamamak size "beni yok sayma" hakkını verir.Ben vermem! saygılar diyerek hoşçakalın. -
BAHAR BAYRAMI NEVRUZ KUTLU OLSUN!…
mavi olmayan gökyüzü şurada cevap verdi: nail_amudi başlık Güncel Konular
21 Mart neler neler anlatır bana... Anlatıcının dili yok,rengi yok. Arada bir hüzün taşır bakışlarıma. Önce uzun bir sessizlik alıverir yakılmış tebessümleri sonra haykırışlar. ........................ Ben 21 Mart'ta doğdum...adım bahar,nevruz.newroz........adım yenigün. Umudun ve direnişin ses bulduğu tüm coğrafyalara,tüm halklara... Dirilişin günü,21 Mart kutlu,mutlu ve umutlu olsun. İyiki doğdum,iyi ki sizinle ölümden yaşamı buldum.... ............... Ayrıca... "21 Mart 1960 tarihinde Güney Afrika'da, ırk ayrımcılığını öngören yasaları protesto edenler polisin açtığı ateş sonucu yaşamlarını yitirmişlerdi. Toplam 69 kişi öldürülmüştü. 1966 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, ırk ayrımcılığının bütün biçimlerinin ortadan kaldırılması çağrısında bulundu ve 21 Mart'ı "Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılması İçin Uluslararası Gün" ilan etti. " 21 Mart Irkçılık ve Ayrımcılıkla Mücadele Günü'ne bir gün kala...basitliklere ve kendi dünyalarına boğulmuşlara inat;herkesin kendi olarak yaşadığı bir dünya umuduyla... İnsana ait tüm güzel duygularla selamlıyorum sizi sevgili insanlar! -
Angelim,sen de diyete taktın zanımca gel senle biz de yapalım aşk herşeyi affeder mi
-
şimdi işten çıkıp önce kargoya sonra evime.Odamı toplayıp,bir saat müziklerim eşliğinde kitap.Sonra yemek,biraz tv ve tekrar kitap.Sonra belki net.sonra uyuma tabi,ev arkadaşım yene kalk dağıtalım diyecek ama olmaz
-
Alttaki üyeye mrk ettiğin şeyleri sor
mavi olmayan gökyüzü şurada cevap verdi: siyahx başlık Forum Oyunları
Hangi kader kader kimindir? -
Üstteki üyeyi görünce aklınıza ne gelio ?
mavi olmayan gökyüzü şurada cevap verdi: *NATALIA* başlık Forum Oyunları
doktor (bi kere çaktım olayı)efem aklıma sizi görünce ayrıca yakışıklı doktoırum geliyor -
dil yarası mı?yok efem,yarasızım ben yaralar nasıl kapanır Doktor bey desem
-
gülerim gülerken gözleriniz ışıldar mı desem
-
başımız dik olduğu sürece iyi ki vicdan var desem
-
bi biskremden,çıkarları ezip geçtiğimden gülümseyişini eksiltme desem...
-
Üstteki üyeyi görünce aklınıza ne gelio ?
mavi olmayan gökyüzü şurada cevap verdi: *NATALIA* başlık Forum Oyunları
baş döndürücü bir ezgi... -
ECELSİZ VE KEFENSİZDİ ÖLÜMÜN HALEPÇE!
mavi olmayan gökyüzü şurada cevap verdi: mavi olmayan gökyüzü başlık Politika Bilimi
Ne Hiroşima'daki yedi yaşındaki kızın Ne de Halepçe'deki yedi günlük bebeğin kaderi değil, İktidarlarını sürdürmek isteyen diktatörlerin zulmü bu... Hiroşima ve Halepçe Dilim varmıyor ama hain bir tuzakla' H' harfinde buluşurlar. Halkların kaderi hoş buluşmaz. Halepçe'yi vuran Hardal ve Saddam Sarini Sermayedarların iktidar ve saltanat sancısı Hiroşima ve Halepçe'ye bombalar attırır. Onlar kim mi? Onlar aynı düşünce ve aynı eller... Hardal ve sarin gaz bombaları sonunda Yerde yatan cansız bedenler aklı savurur, Yürek kavrulur... Yedi bin Kürt yaralı, Beş bin Kürt yaşamını yitirir. Halepçe sanki Haritadan silinir... Bir bahar günü dağ taş, kurt kuş Bu acıya yanar. Hardal ve Sarin bombaları yağar halkın üstüne; Yanar kavrulur doğa. Süleymaniye'nin Şehrezur bölgesindeki Ha-lepçe'den, Kaçanlar ardına bakamaz... Analar, çocuklarına ' De lori' söyleyemez. Binlerce insan derelere, dağlara sığınır. Acıya gebe ilkel toplum zalimi Çift acı gibi, çift bombalarla halkı vurur... Dağ taş, kurt kuş bu şivana yanamaz. Her şey yanar yanar kül olur... Yanar ha yanar hardaldan Sızım sızım sızlar, Sinsice sızan sarinden... Bir nefes, bir ses, bir el arar binlerce insan. Devri dönesice dünya sessiz kalır. Halepçe'nin yüreklerdeki sızısına... Can yanar, canan yanar, doğa yanar. Halepçe'ye atılan bombalar Kürtlerin, İnsan olma, ulus olma, özgür dünya istemine karşıdır. Halepçe'yi vuran bombalar insanlığın gelecek fotoğrafını sunar. Yedi kızdan sonra bir oğul sahibi olan Ali Haver, Bir aylık oğluyla can veren babanın fotoğraf karesi, 'Sessiz Tanık' TIME kapak olmakla kalmaz, Tek başına o katliamın tanığı; Saddam'ın cezalandırılmasının belgesi olur... Yıllar geçse de gazeteci Ramazan Öztürk'ün, o fotoğraf karesi Akıllarda silinmez... Diktatörlerin gerçek yüzünü gösterir. Halepçe'nin şindanini, şingirtine dönüşür. Ses olur. Sel olur. Savaşın süngüsünde iktidar olur. Aynı güçlerin sunduğu iktidar, sızıları saramaz. Yaşamlar yıllar önce sönmüştür. Şehir yitiktir, Yurt acılı, Sevda vurulmuş, Akıl sürgün, Umut gölgeli, Özgür dünya özlemi yaralı... Gaz bombalarına sessiz kalan dünya Sesli tarih olan ağıtlara kulak verir mi ? Gün olur devran döner. Sarin bombası atan Saddam sanık sandalyesinde... Bir Kürt lider, onun koltuğunda oturur. Yine de acılar dinmez. Binlerce ölü, binlerce sakat, binlerce yaralı beden. Baharı bekleyen insanlar, Hardal solur, çiçek yerine Vahşetin tarihi yazılır Canlılar cansız kalır Ölüm utanır Halepçe'de 16 Mart Halepçe'dir... Sular çağlar, dağlar ağlar, Şivan'ın Halepçe'si yürek dağlar. yirmi bir yıl geçse de; Ağıtlar hala Halepçe'yi söyler(alıntı) -
Üstteki üyeyi görünce aklınıza ne gelio ?
mavi olmayan gökyüzü şurada cevap verdi: *NATALIA* başlık Forum Oyunları
İlkay Akkaya... -
tabi,neden olmasın parayla öğreteyim desem...
-
ECELSİZ VE KEFENSİZDİ ÖLÜMÜN HALEPÇE!
mavi olmayan gökyüzü şurada cevap verdi: mavi olmayan gökyüzü başlık Politika Bilimi
Bugün 19 Mart 2009...16 Mart 1988'in acısı hala yüreğimizde.Ölümün dili yoktur,zulmün mantığı yoktur.Geç yazdım,yazmak istemeyişimdendi,unuttuğumdan değil. Halepçe seni unutmayacağım. HALEPÇE KATLİAMI Elma kokusunu sever misiniz?Ya da şöyle sorayım.Hiç elma yerken aslında boğazınızda bir yanma hissettiniz mi?...Hayır mı?O halde size bir olay anlatayım.. Bundan 19 yıl önce,16 Mart 1988 sabahı,elma kokusuyla uyandı Halepçeliler.Sevinçle mutfağa yöneldiler önce.Kokunun mutfaktan gelmediğini görünce camlarını açtılar.Baktılar ki koku dışarıdan daha çok hissediliyor,hemen dışarı akın ettiler merak ve heyecanla.Çıktıklarında gördüler ki herkes aynı merak ve heyecanla dışarı çıkmış.Hızlı hızlı yürümeye başladılar;kokunun kaynağını aramaya başladılar.Gittikçe şiddetlendi elma kokusu.Ama bir yandan da derilerinde bir yanma hissettiler sanki.Aldırmadılar ve yürümeye devam ettiler.Bu sefer daha hızlı…koşmaya başladı birçoğu.Ancak zamanla o yanma gittikçe şiddetlendi.Koşuyorlardı;ama yanıyorlardı da.Bu sefer de dönüp eve doğru koşmaya başladılar.Yanma iyice artıyordu.Zamanla derilerinin morarmaya ve büzülmeye başladığını gördüler korkuyla.Bir an önce suya ulaşmalılardı.Kendilerini can havliyle suya attıklarında ise bedenleri kavruldu bu sefer,asit dolu bir havuza girmişler gibi.Artık ölmüşlerdi,ölümün nereden geldiğini anlayamadan.Yanarak ölmüşlerdi,üstelik ateşsiz ve dumansızdı bu yanma…çığlıklarla…bağırışlarla…çağırışlarla…Bir avuç kül oluvermişlerdi aniden,ne olduğunu anlayamadan… “Saçlarım tutuştu önce Gözlerim yandı,kavruldu Bir avuç kül oluverdim Külüm havaya savruldu.” Kimyasal zehir öyle bir şeydir ki;vücudunuza temas ettiği anda yakar sizi,nefes almak için çırpınırsınız;alamazsınız.Deriniz büzülüp çürür.Yavaş yavaş,acı çeke çeke ölürsünüz.Öyle ki başınıza silah vurularak öldürülmeyi buna tercih edebilirsiniz. Bu zehir de elma kokuluydu.Güzel kokulu zehir…Zekice planlanmış bir katliamdı.Hedeflerinde çocuklar vardı,geleceği hedeflemişlerdi.. En çok da çocuklar öldü Halepçe’de.Tıpkı diğer katliamlardaki gibi.Yıllar sonra ülkelerine “demokrasi” getirecek olan o uzak memleketteki adamlar,kendi memleketlerindeki o “diktatör”e hediye etmişlerdi bu elma kokulu zehri.Ölmeden önce,ölürken,yanarken Halepçelilerin attıkları çığlıkları duyamadılar o “özgürlükçü ve demokrat” adamlar.Çünkü o sırada başka ülkelerde başka hayatları mahvetmekle meşgullerdi.Başka soykırım planları vardı. Onlardı zaten,Hiroşima’da küçük gözlü onlarca küçük çocukları yakan.Onlardı Vietnam’da yüzlercesini.,binlercesini katleden.Onlardı Ruanda’da 100 gün içinde 800 bin kişinin katledilmesini sessizce destekleyen.Duyamadılar o çığlıkları… Şimdi Halepçeli çocuklar el ele tutuşmuş Hiroşimalı,Ruandalı,Vietnamlı kardeşleriyle dünyaya barış mesajı veriyorlar,insanlığa sesleniyorlar: “Çalıyorum kapınızı Teyze,amca bir imza ver Çocuklar ölmesin Şeker de yiyebilsinler..” 16 Mart günü kulağınız kapıda,burnunuz havada olsun;tanıdık bir koku duyarsınız belki…(alıntı) -
Şu Anda Hangi Kitabı Okuyorsun
mavi olmayan gökyüzü şurada cevap verdi: ergin başlık Kitap, Kitaplar, Edebiyat, Öykü ve Şiirler
Bin Muhteşem Güneş...Khaled Hosseini.Daha yeni başladım,Pazar'a kadar bitirmeliyim. keşke işteyken okuma olanağım olsaydı- 46 cevap
-
- okuduğum kitaplar
- kitap önerileri
-
(ve 2 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler:
-
ERGENEKON=?SUSURLUK=?GLADYO=?ULUSALCILIK?
mavi olmayan gökyüzü şurada cevap verdi: Dogrucudavut başlık Güncel Konular
Darbe günlük değil hatıraymış çok komik.Hatıra ile günlük arasında ki farkı yazmaya gerek var mı?Ama durun,ikisinde de benzer olan yaşanmışlık. Efendim,bu tarz bir savunmaya ancak gülerim. Bölücü olan gazete,bölücü olan düşünce,bölücü olan din....komedi,hayır trajedi sevgiler. -
Dostum bu ülke de başörtüde yasaktı,Kürtçe de! "Efendim,herkes evinde,sokakta istediğini giyiyor,istediği dili konuşuyor" diyecekseniz,ben de derim ki;"yasağın ölçütü,sokaklar değil,ortak alanlardır." AKP söz konusu olunca,kendi yaşadığım bölge de şöyle bir yaklaşım var;"AKP bazı tabuları yıktı vs." Yok efendim,AKP diğer iktidarlardan hiçbir farkı yoktur. AKP değil,dönem bazı tabuları yıktı.Sadece AKP'ye denk geldi.Çıkar ve dengeleri de dipnot olarak belirteyim. Kongar'ı takip edenlerden biri de benim. Kürt sorununa olan yaklaşımını da çok iyi biliyorum,türban yasağına olan yaklaşımını da. Kendileri Kürt sorunu demez,ama adı vermediği sorunu eksik de olsa çok iyi analiz eder. Türbana gelince... "Türbanı eğitimle yarattık,şimdi eğitimi türbanladık"...diyen kendileri,tüm iktidarlara şunu söyler;"ikna edin beni,türbanın simge olmadığına" Dediğim gibi kendilerini takip ederim,samimiyetine de güvenirim...ancak "keşke" biraz daha "iktidar" hesaplarından sıyrılabilsek. saygılar. Sayın Semazen,yazdıklarınızı okudum.Sizi anlamak için özellikle bir daha okuyacağım.size de saygılar.
-
MELİS KAYA...evet benim babam bir kere öldü,13 yaşındaydım!
mavi olmayan gökyüzü şurada cevap verdi: mavi olmayan gökyüzü başlık Güncel Konular
Kürdüz biz...şarkısı dışında verdiğiniz şarkılarda ben kesinlikle ne PKK'yı ne de başka bir örgütü göremedim.Dostum,daha önceki iletimde demiştim ki;dönemi okumak gerek.Yani o şiirlerin havasını solumak.O şarkıların toplum içinde ki gerçekliğini okumak. 1980 ve sonrasında yasakçı bir zihniyetin,cuntanın varlığında ki sertliği hissetmek gerek.Kullanılan dağlar sadece PKK'nın değildir. Yaşar Kemal'in kitabında bir Türk göçmeni de dağlarda bulur esaretini.Karacaoğlan'da dağlar der. Şimdi diyeceksiniz ki,Ahmet Kaya'nın dağ anlayışını biliyoruz. Hayır efendim.Bilmiyorsunuz. Ahmet Kaya,ödül gecesinde o sözleri sarfettiğinde en çok şaşıranlardan biri de bendim.Çünkü KAYA hiçbir zaman Kürt sorununu açık açık konuşmadı,dile getirmedi. Kaya o şarkıları yazdı,toplumun her kesimide o şarkılara sahip çıktı. Çünkü,dönem kendini toplumunda da gösterdi.Herkes bedel ödedi. Kaya'nın sistemle sorunu vardı.Ama Kürt olduğu için değili,bu ülkenin vatandaşı olduğu için. Dediğiniz şarkıları yüzlerce kez dinledim,o şarkılarla büyüdüm.Bu şarkıları dinlerken aklıma PKK gelmedi.Mavinin gözlerinde umudu,mayın tarlasında acıyı gördüm. Bakınız,dağ kelimesi geçen tüm şarkılar bölücülük ise....kadınlar,kadınlar dağlara doğruyu'da ekleyelim listeye. Ayrıca dostum,inancım benim için oldukça özeldir.Kaya'nın şarkılarını dinlerken asla kendisinin inancını sorgulamadım,haddime de düşmez.Yalnız bir ropörtajında dine yaklaşımını çok net gördüm.Saygısından ödün vermemişti.Dine olan tepkisi,kırgınlığı ve yaşadıklarıdır. saygılar. -
MELİS KAYA...evet benim babam bir kere öldü,13 yaşındaydım!
mavi olmayan gökyüzü şurada cevap verdi: mavi olmayan gökyüzü başlık Güncel Konular
Bakınız ben de o sözlerin altına imzamı atıyorum Yasaklarla bir dli yasaklarsanız,benim de diyeceğim "hesabınızı verin" olacaktır.Bu cümleleri es geçmedim.Bu cümlelerde yanlış ve tahrik görmedim.Sözüm ona duyarlı olan tepkiciler(sanatçı,yorumcu vs demiyorum) bir insanı linç edecek kadar nefrete kapılmışlardır. Pekkan ile Aynur'u Kaya ile aynı kefeye koymadım zaten,anlatmak istediğim çok açıktı. O şarkılar ve şiirlere ayrıca döneceğim...selamlar