Zıplanacak içerik
View in the app

A better way to browse. Learn more.

Tartışma ve Paylaşımların Merkezi - Türkçe Forum - Turkish Forum / Board / Blog

A full-screen app on your home screen with push notifications, badges and more.

To install this app on iOS and iPadOS
  1. Tap the Share icon in Safari
  2. Scroll the menu and tap Add to Home Screen.
  3. Tap Add in the top-right corner.
To install this app on Android
  1. Tap the 3-dot menu (⋮) in the top-right corner of the browser.
  2. Tap Add to Home screen or Install app.
  3. Confirm by tapping Install.

mavi olmayan gökyüzü

Φ Üyeler
  • Katılım

  • Son Ziyaret

mavi olmayan gökyüzü tarafından postalanan herşey

  1. mavi olmayan gökyüzü şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    Yine de insan kalarak değil mi?Bunu çok konuştuk senle Emre.Emin ol ki çok yol aldık
  2. mavi olmayan gökyüzü şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    Bence insan olunarak!!!
  3. Bakın bu noktayı gözden kaçırmışım.Bir dünya savaşı;bana sadece yağma,ölüm ve yıkımı anımsatıyor.Peki olur mu?Aslında ben ABD nin kolay kolay İran'a saldıramayacağı kanısındayım.Ama çıkar gereği neden olmasında demeden de edemiyorum.Kimse ABD'nin Irak'ı işgal edeceğini tahmin etmiyordu.S hüseyin'inin ben senden güçlüyüm propagandası ve Iraklıları uyandıran bombalar.Irak bugün ABD egemenliğinde;en azından askeri.İsrail ise zaten ABD nin adamı.Peki ABD bunlara da güvenerek,kendi adlandırdığı projeler adına İran'a da saldırır mı? Bunu da belirtmeden geçemeyeceğim.O kadar gülünç gerekçelerle insanları aldatmaya çalışıyor ki ABD bu işgalleri.Kimse de aldanmıyor;o zaman neden herkes tüm yaşananları ABD yamasıyla kabul ediyor.Demokrasi diyen ABD neden Irağa girmeden önce kendi sömürgelerine bunu sunmuyor.Neden İran'ı terör ilan ederken dünya üzerinde estirdiği terörü görmüyor ve neden dünya bunu farkındayken herkes yine susuyor...?Cevabı basit ve bu cevap da ABD İrana saldırır dedirtiyor. Bir dünya savaşı;yeni bir dünya savaşı.Birinci dünya savaşı emperyalizmi;ikincisi intikamı ve üçünçüsü de yeni dünya kaynaklarını tarihle anlatacak.Çok basit olacak bu tarih kağıt üzerinde.Bizler dünya savaşlarının yitirdiklerini nasıl umarsızca dinliyorsak yarın da yitirdiklerimizi böyle dinleyecek.Az önce haberlerde KAFKAS İTTİKAFI projesinin dünyada ki yankıları veriliyordu.Rusya iyi niyet demekle yetinmiş,Ermenistan olumlu.İlginç gelen ise ABD d işl bakanının bunu bilmediğini söylemesi.Pek inandırıcı gelmedi bana.Sanki birileri insanların kaderlerini masa başında insanı yok sayarak tayin edip,çiziyor.Kafkasyada ki savaşı daha çözemedim;daha doğrusu ateşkes mantığını.ABD İrana saldırırsa kaynayan kazan taraf olur ve belki de dediğiniz gibi yeni bir savaş çanları çalınır.Yıllardır halledilmeyen sorunlar ve kolay kolay affedilmeyecek geçmişler.Kafkasya da bu var.Ya ABD bundanda çıkarına koşarsa...?
  4. Bugün Yayamaz Kayımca'nın doğum günü!O kim mi?Ailemizin en tatlı,en yürekli vazgeçilmezi!Daima yanı başımda sıcak bir soluk.Üşüten dengeye rağmen ısıtan sözler!Bazen nefessiz kalır tüm tümceler ve dönüşür birer intihara.Dur dersin;yıkılır tüm duygular!Uzanıverirsin sonsuza...Güzel limanım...DOĞUM GÜNÜN KUTLU OLSUN...İyi ki varsın! Doğum Günü Bugün benim doğum günüm Yaşım bir rakam daha arttı Bir adım daha yaklaştı sonum Ölüm yaklaştı sıram daha arttı Günler geçince azalır mı derdim Bunca zulme gögüs gerdim Yaşadıklarımı bir bir önüme serdim Baktım şöyle elem daha arttı İnsan olanlar anlar sevgiyi Tatmışlardır dedim bu duyguyu Yanılmışım duyuyorum şimdi kaygıyı Anladım dünyada zulum daha arttı İyileşelim diye arrtı ilaçlar Aynı zamanda da artmış açlar Anladım eşit dağılmamış güçler Zâlime kalan dilim daha arttı Seller gibi dökülüyor yaşlar İcatlar, kargaşalar uğraşlar Herşey bilinirken yapılan savaşlar Öyleyse niye ilim daha arttı İlimler, bilimler artıyor lakin Savaşlar bitiyor mu hiç bakın Siz buyurun buradan yakın Savaşa akım daha arttı Savaşlara hiç yok mu çözüm İçimde hiç diner mi sızım Bu devirde savaşalrın bitmesi lazım Çünkü öğretmen muallim daha arttı Bugün benim doğum günüm Azalmayan derdim sızlayan yanım Herşeyi güzel beklerken canım Hayata çalım daha arttı Ali Alper Durmuş bu sıcakta pasta olmaz değil mi?şimdi akşama bırakmam ben pastayı!Mutlu senelere...
  5. Şimdi biraz balkonda kitap okuyup,işe gideceğim...ne gece ama!
  6. DERİN ACI Hayatımın en korkunç gününü yaşamıştım.Belki de bir daha hatırlamak istemediğim bir gündü.Canımı her şeyimi kaybetmiştim.Kollarımda can vermek üzereydi ve ben hiçbir şey yapamıyordum.Çaresizlik içinde bir oraya bir buraya bakınıyor ve bağırıyordum.Sanki sesim kısılıyor da kimse beni duymuyordu.Gözlerimi kapatıyordum açtığımda her şeyin sadece bir rüyadan ibaret olduğunu görmek istiyordum.Ama o gün hiçbir şey istediğim gibi olmuyordu.Her şey gerçekti ve ben o gerçeğin tam ortasında yapayalnızdım.Boğulacakmış gibi oluyordum artık bitsin istiyordum bu işkence bağırmak haykırmak istiyordum etrafıma deli gibi saldırmak.Kollarımda o ve içimdeki yanan o ateşle bir o yana bir bu yana savruluyordum.Ölmemiş olmamalıydın ölmemelisin sen ölemezsin diye haykırıyordum.Kendimi tamamen kaybetmiştim kalbimdeki o derin acıyı asla ama asla unutamıyorum ve halen duyuyorum.O günü hiç yaşamamak isterdim nasıl olurdu da kıyarlardı canıma her şeyime aklım almıyordu bir türlü ne yapacağımı şaşırmış bir vaziyette sadece inliyordum.Etrafımdakileri görmüyordum bile sadece bu acının dineceğini her şeyin biteceğini düşünmek istiyordum.Hiç bir şey duymak istemiyor hiçbir şey söylemiyordum.O günden sonra hayata küsmüştüm sanki.Sadece boş gözlerle odamın duvarlarına bakınıyordum.Olanları kabullenmem epey bir zaman almıştı.Kendimi toparlamam ve kanayan yaramı dindirmem hiç de kolay olmadı.Hayat her şeye rağmen devam ediyordu.,İçimde yanan ateşe rağmen yaşıyordum.ne zamana kadar dayanabilicektim bende bilmiyordum.Yapayalnızdım artık o yoktu bunu düşünmek bile istemiyordum.Düşündüğümde duyduğum o acıyı hayatım boyunca duymamışımdır.Sanki canımdan can koparıyorlar gibi hissediyordum her defasında.Sanki kor bir alevle kalbimi dağlıyorlardı.Hayat bana en kötü oyununu oynamıştı.Zaman ilerledikçe bu acı daha fazla yakıyordu beni dayanılmaz bir hal alıyordu.Tek tercihim vardı artık bu şekilde yaşayamazdım ve son kararı vermiştim artık gitmeliydim ve kurtulmalıydım her şeyden.ve bir anda hiç düşünmeden yaptım gözümü açtığımda kendimi bir hastane odasında buldum.Üzerimde bir ağırlık hissediyordum.Sanki derin bir uykudan uyanmış gibiydim.Bunu da başaramamıştım, kurtulamamıştım bu acıdan ve bunun üzerine eklenen acılarla birlikte yaşamaya devam etmek zorunda kaldım bir süre daha artık yürüyemiyordum ama umrumda bile değildi zaten yaşamıyordum ki bir an önce dindirmek istiyordum bu acıyı ama dinmiyordu.Artık tek tercihim vardı o da çaresizlik içinde ölümü beklemekti.O yanan acı ise büyüyerek devam ediyordu ve hiçbir şekilde dinmiyordu ve dinmiycektide. (alıntı) lütfen okuyun!
  7. Yahu biz ne zaman tam anlamıyla HUKUK DEVLETİ olduk ki!Gördük hukuk anlayışların depremlerini...artçılar devam ediyor!
  8. Kızılderili Reisin Mektubu Bu mektup, “Duwarmish” Kızılderililerinin reisi SEATTLE tarafından “Washington'daki büyük başkan”a yani 1853–1857 seneleri arasındaki Amerikan Cumhurbaşkanı Franklin Pierce'ye ithaf en yazılmıştır. Yale, Sorbon, Oxford ya da bir başka okuldan mezun olan ünlü bir düşünürün sözleri değil bunlar. Nobel ödülü kazanan bir edebiyatçının da değil. Beyaz adamın “kafa derisi avcıları”, “vahşi”, “barbar” ilan ettiği Kızılderililerin şefi Seattle'nin beyaz başkan'a mektubu: “Washington’daki büyük başkan bizden topraklarımızı satın almak istediğini bildiren bir mektup yollamış. Dostluktan söz etmiş büyük başkan... Ama biz sizin, dostluğumuza, ihtiyacınız olmadığını biliriz. Gökyüzünü nasıl satın alabilirsiniz? Ya da satabilirsiniz? Ya toprakların sıcaklığını? Ağzımdan çıkan sözler yıldızlara benzer, büyük başkan, hiç sönmezler. Bu yüzden söyleyeceklerime güveniniz. Havanın taze kokusuna Suyun pırıltısına Sahip olmayan biri onu nasıl satabilir? Kutsaldır bu topraklar benim için ve ulusum için... Yağmur sonrası ışıltılı her çam yaprağı Denizi kucaklayan kumsallar Karanlık ormanların koynundaki sis Şakıyan böcekler... Ve bilin ki: Kızılderili adamın anıları Ağaçların özsuyunda saklıdır. Toprak bizim anamızdır. Washington’daki büyük başkan bizden topraklarımızı istediği zaman bütün bunları istemektedir. Büyük başkan bizim babamız biz de onun çocuklan olacakmışız. Büyük ruh ulusumuzu sever fakat nedendir bilinmez Kızılderili çocuklarını terk etti. Şimdi size makineler yolluyor ve çok yakında beklenmedik yağmurlar sonrası yataklarımıza taşan ırmaklar örneği beyaz adam bu toprakların her karışını dolduracak. Bizler yetim kaldık. Çünkü başka ırklardanız. Çünkü ihtiyarlarımız farklı öyküler anlatırlar. Bilesiniz ki... Derelerin ve ırmakların içinden geçen sular Sadece su değildir. Atalarımızın kanıdır o. Babalarının mezarını geride bırakır beyaz adam Toprağı çocuklarından çalar. Açlığın, dünyayı saracak beyaz adam Ve ardından koskoca bir çöl bırakacaksın. Sabahın sisi dağların karnından doğan güneşi görür. Ve kaçar. Demir at (lokomotif) Öldürüp çürümeye bıraktığınız, Binlerce buffalo'dan nasıl kıymetli olabilir? Nasıl? Anlayamıyorum. Hayvanlar insanları bıraksa, İnsanlar ruhlarının yalnızlığından ölmez mi? Hayvanların başına gelen, insanın da başına gelecektir. Toprağın başına gelen, oğullarının da başına gelecek... Çocuklarımıza bizim öğrettiğimiz şeyleri öğretin. Toprak bizim anamızdır. Ve toprağa tükürülmez. Toprak insana değil, insan toprağa aittir. İnsan hayat dokusunun içindeki bir liftir sadece... Beyaz adam neyi satın almak istiyor? Gökyüzü ve toprakların sıcaklığını mı? Koşan antilopların çabukluğunu mu? Biz size bunları nasıl satabiliriz? Ve siz nasıl satın alabilirsiniz? Bir kâğıt parçasını imzaladığımız ve beyaz adama verdiğimiz için her şeyi yapabileceğini mi zanneder beyaz adam? Havanın tazeliğine ve suyun pırıltısına sahip değilsek, bunu nasıl satabiliriz size? Son buffalo da öldüğünde onları tekrar nasıl satın alabilirsiniz? Beyaz adam geçici bir iktidardadır ve o kendini her şey zannetmektedir. Bir insan annesine sahip olabilir mi? Günlerimizin kalan kısımlarını nerede geçireceğimiz önemli değil. Çocuklarımız babalarını gururları kırılmış gördüler. Savaşçılarımız utandırıldılar. Yenilgiler sonrası kendilerini içkiye ve yemeye verdiler. Bu yolla vücutlarını uyuşturuyorlar. Birkaç kış ömrümüzün kaldığı bu topraklarda yakında matemimizi tutacak bir tek kişi bile kalmayacak. Ama niye ağlayayım? İnsanlar denizdeki dalgalar gibi gelip geçerler. Biz gidiyoruz, ama beyaz adamın da bir gün keşfedeceği şeyi bugünden biliyoruz. Hepimiz aynı büyük ruhtan geliyoruz. Beyazlar da bir gün bu topraklardan gidecektir. Belki de bütün ırklardan daha çabuk. Yataklarınızı zehirlemeye devam edin. Ve bir gün kendi çöplerinizde boğulacaksınız. Bu kader bizim için şu anda bilinmezdir. Fakat biliyoruz ki, batışınızda her tarafa parlak bir ışık yayacaksınız. Bütün buffalolar öldürüldükten, yaban atları ehlileştirildikten, ormanların en gizli köşelerine kadar dünya insan kokusu ile dolduğunda sevimli tepelerin görüntüsü konuşan tellerle kirletildikten sonra... Bir bakacaksınız ki... Gökteki kartallar yok olmuş. Hızlı koşan taylara elveda demişsiniz. Bu ne demektir, biliyor musunuz? Bu yaşamın sonu ve sadece daha fazla hayatta kalmanın başlangıcıdır... Biz (kardeşlerininkinden ne kadar farklı olursa olsun) her insanın istediği gibi yaşamasını savunuruz. Eğer biz teklifinizi kabul edersek, bu sadece yeni topraklan güvence altına almak için olacaktır ve orada son günlerimizi rahat ve huzurlu geçirebiliriz belki... Size bu topraklarımızı sattığımız zaman, siz de onu bizim sevdiğimiz gibi seviniz, onunla bizim ilgilendiğimiz gibi ilgileniniz. Ve onu bugün bulduğunuz gibi hatırlayınız. Bu topraklan ve üzerindeki canlıları çocuklarınız için koruyunuz. Çünkü bu dünya kutsaldır. Beyaz adam bile ortak kaderimizden kaçamaz, belki biz hepimiz kardeşiz, bunu zaman gösterecek.” Gökyüzünü kim satın alabilir ki...
  9. Gerek yok bu kadar düşünmeye;ABD çıkarına ters düşerse İran'a saldırır.O Irakta alması gerekeni aldı.Ölenler kimin umrunda?Türkiye ne mi yapar?AKP miz teskere için o kadar çırpınmıştı ki;kesin bu sefer çıkartır ve beraber İran'ı işgal ederiz.Ne güzel dostluk ya!
  10. mavi olmayan gökyüzü şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    Günaydınlarrrrrrrrrrrrrr.... Bugün Tuzla da öldürülen var mı? yoksa ben işime döneceğim de!
  11. mavi olmayan gökyüzü şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    O zaman istemeye devam edeyim dilediklerimi.... ben işçilerin ölmediği bir ülke,emeğin yok sayılmadığı,insana insan olduğu için değer verilen bir ülke istiyorum.Ben çocukların sokakta yaşamadığı,toplumun medyaya boğulmadığı bir ülke istiyorum...şimdilik yeter!
  12. Çok sağol Angelim,gel ya bak gurbetteyim ailede yok yanımda saat sabahın beşi ben buradaysam gerçekten çok hastayım.Şimdi bir de hazırlanıp işe gitmeliyim çooooooooook teşekkürler canım.Kocaman sevgiler....çiçekler çok güzel ama bana çukulata al bi daha ki sefere...
  13. Çok düşünceliyimdir Şimdi Diyarbakırdayım ama Ocakta İstanbula dönüyorum az kaldı yane....oley
  14. Beceriksiz mi?Ne kadar çok şakacı Jön,hehe,bedava gelen herşeye bayılırım.
  15. ''İnanan kadınlara da söyle, gözlerini sakınsınlar, iffetlerini korusunlar ve açıkta olması gereken yerleri hariç, alımlı yerlerini göstermesinler. Örtülerini göğüslerinin üzerine kapasınlar. Vücutlarının alımlı yerlerini kimseye göstermesinler; ancak kocaları, babaları, kocalarının babaları, oğulları, kocalarının oğulları, kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kızkardeşlerinin oğulları, diğer kadınlar, cinsel iktidara sahip olmayan erkek hizmetkarlar ve işçiler ve kadınların cinsel yönlerini henüz anlamayan çocuklar hariç. Gizledikleri alımlı bölgelerini sergilemek:bildirmek için ayaklarını yere vurmasınlar. Ey inananlar, topluca ALLAH'a yöneliniz ki başarılı olasınız.''(nur süresi,31)bu ayet bence örtünmeyi açık bir şekilde emrediyor.Ben buna inanıyorum,sizi de sonuna kadar dinlerim.ve bu vicdana uzanan yasaklara da “ Başörtüsü yasağı, en temel insan hakkının gaspıdır.”derim.Saygılar.
  16. Değerli arkadaşım öncelikle yanlış anlamalara izin vermemek için şunu belirtmeliyim;ben düşündüklerinize basit demedm,düşüncelerinizi okuduktan sonra size de hak vererek bazen özel değerler bu kadar basitleşir dedim.kippalı avukatın savunduğu sanığı sarıklı savcının suçladığı mahkemede boynunda haç asılı yargıcın vereceği kararın yaratacağı tartışma ve karmaşaya yanıt vermeyi deneyebilirsiniz. oldukça hoş bir cümle.Cevaplamaya çalışayım.Yalnız baştan belirteyim ben bunu dini bilgilerle değil sadece kendi cümlelerimle yanıtlayabilirim.Türban dinin emridir diyorum,ve bu gereği olan ise yapılması gerekendir.Doğmatik değil bu dediklerim;bence olması gereken.Siz de eminim yaşamanın gereği oksijen tenessüf etmek gerekmekse o oksijen tenessif edilmeli gerçeğini yadsımazsınız.Din vicdandır,inanan bu emri karşısında bulur ve uygulamaya çalışır.Tam bu noktada karşısına insan eliyle yapılan yasalar çıkar.Bir taraftan inandığı varlığın emri diğer taraftan devletin emri.Ne yapmalı o zaman sizce?Hangisini ölçüt almalı?Siz daha önceki iletinizde bir hemşire giyinmesi gerektiği gibi giyinmelidir demiştiniz galiba.Kamusal alanda tabi ki de kimse kafasından geçtiği gibi giyinemez.Ama arkadaşım ben yine de inançın gerçekten özel olduğunu düşünüyorum ve kamusal alanın da bu özele biraz iltimas göstermesi taraftarıyım.Hele bu yasalar ve yönetmenlikler,devlet ve diğer tüm kamusal düzenlemeler insan için varsa.Basit demiştim,basitleştirme demiştim.Çünkü çok haklıydınız insanların ne kadar da birbirine tahammülsüz olduğu noktasından.Biri yobaz olur diğeri günahkar.Diğerinin gözünden bu kadar basitir beriki.Bu kadar basitleşir işte insan bu *******.Saygılar!
  17. Olayı kişiselleştirme taraftarı değilim,size ÖM yolu ile cevap vereceğim.Kendimle ilgili olan kısmını.Gelelim din ve ideoloji kısmına.Ben hiçbir şekilde din ve ideolojileri karşılaştırma taraftarı değilim.Din dindir,ideoloji ise ideoloji.Tabi ki ideolojiler dine karşı olabilir ama hiçbir şekilde din yerine geçemez.Karl Marx ''din bir afyondur'' derken acaba hangi dinden bahsetmiş ve neden onu afyon olarak görmüştür.Karl Marx'ı anlamak gerçektende bir dönemi veya bugün gelinen süreci anlama açısından oldukça önemlidir.Nitekim Sartre "başka bir üretim çağına geçene kadar içinde bulunduğumuz çağı anlamak ve yorumlamak marx la hesaplaşmadan mümkün değildir."der.Evet komünizmi savunanlar inanç konusunda kendisini inançsız olarak niteleyenlerdir.Peki bu komünizmi nasıl bir arenaya taşır?Komünizm sosyal örgütlenmedir ve üretim/tüketim aşamalarında toplumu ve toplumun dayanışmasını ölçüt alır.Sınıf çatışmasını red eder;brujuvayı yok sayar.Komün toplumsal olandır ve bu yönüyle ele alınmalıdır.Ortak mülkiyet,sonraki aşamalarda sosyalizm ve ortadan kaldıralacak bir devlet.Peki bir insan hem komünist hem de dindar olabilir mi?Genel itibariyle hayır.Bu ideolojinin dine yaklaşımından kaynaklanacak bir durum değil;din eğer evrensel bir olgu ise onun toplumsal yaşama da üretime de söz sahipliği yapmasındandır.Saygılar!
  18. Web Siteme Git İşte Kafkas yangını ve işte siviller!
  19. yok bu hafta sonu gelemem.zaten iki hafta izin,şimdide hastalık.Valla iştekiler beni kovar.Sen ver adresi sana Hobby göndereceğim.
  20. Evet oldukça açık;özgür irade ile kabul edilmiş herşey kişiyi özgür kılar.
  21. Mutlu olmak için ne paraya ne dosta ne de sevgiliye tek başına ihyiyaç vardır.Mutlu olmak gerçekten de zor değildir.Ben kendi mutluluğumu parayla ölçmem,kendime yeten benimdir.Dostluk;gerçekten de süper dostlarım var.Eğer daima sizi düşünen biri varsa mutlu olmalısınız.Ben mutluluğu en çok bir çoçuğun gözlerinde yakalamaya çalışrım.Gülüşü muhteşemdir.Şu an çok mutluyum.Bu arada Sevgili Evren tekrar çok geçmiş olsun.Ve herşey için çok teşekkür ederim.Sayın adısaklıadam,Birvarmışhiçyokmuş,Politika ve Yarasa nerde?Neyse herkese sevgiler.
  22. mavi olmayan gökyüzü şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    Niye böyle Godzilla;neden insanlar bu kadar basit ölüyor/öldürülüyor.Benim aklım almıyor bu acı geçeği.yazayım mı bu gerçeği...değişinle ve senle... Burası Türkiye, ölen öldüğüyle kalır.
  23. ya sen bunu ne zaman yazdın;şimdi çok daha iyiyim.Şimdi sana ulaşmaya çalışacağım.Canım hırçınım ya.
  24. tamam bekle beni geliyorummmmmmmmmm

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.

Configure browser push notifications

Chrome (Android)
  1. Tap the lock icon next to the address bar.
  2. Tap Permissions → Notifications.
  3. Adjust your preference.
Chrome (Desktop)
  1. Click the padlock icon in the address bar.
  2. Select Site settings.
  3. Find Notifications and adjust your preference.