Zıplanacak içerik

ftoyd

Φ Üyeler
  • Katılım

  • Son Ziyaret

ftoyd tarafından postalanan herşey

  1. O esnada bizim Şaban içeri girse.... Siz yetişirsiniz artık durdurmaya. Dinde herşeyden evvel,insan kadar bi de cinler,şunlar bunlar gibi görmediğimiz ama aslında etrafımızda olan varlıklar da vardır. Acayip farklı olur heralde. Düşünün , etrafımızdaki herkes çıplak, herşey doğal mı doğal.. Hani Cem Yılmaz ın bu konuda ki bütün güzel fikirlerini onaylarcasına.. Dansöz düşünün, etrafında sallanan ipler falan yok, göğsünü tutan kumaş ve püsküller yok, sallıyor her yerini.. Ne çok meslek ortadan kalkardı aslında..Tek bir ufak bez parçası bile çok şey değiştirirken, ben almayım bu kadar ileri hayat hayallerini .. Siz Tanrı bilir altındakini deyip soyunun isterseniz.. Yeniden söyleyim, her tavsiye insan içindir ve her tavsiyede insan için fayda vardır. Allah,Tanrı ,bunlardan ayrıdır.Bu Allahı etkilemez,sadece bizi etkiler. Yap yapma,etki ve sonuç bizedir.
  2. Sevgili Efendi Türkler, Bu konunun iticilik ile ilgisi yoktur .. Bu başım üzerindeki yetkimin sembolüdür. Seçimimin imgesidir. Özellikle de evli kadınlara dair bir farktır hatta.. Sürekli örtünme mevzusu, erkekten sakınma ya da başka duygu uyandırma gibi anlamlarda kullanıldığından, bir cevabında bayanlarla gözgöze geldiğinden bahsetmişsin.Eee ne olursa olsun, karşındaki bayan başı örtsün örtmesin ,bu biz bayanlarda içgüdüsel fazla olan bir kavramdır. Ayetler bunu örtü ile kapatmaya kalkmaz, ayetler gözümüzü haramdan sakınmamız konusunda hem bizi hem erkeği uyarır,ayrım yapmaz. Yani art niyetle ya da bedensel bazı isteklerimizle biyolojik zaaflarımız farklı mevzudur, bir şeyi sırf Allahın emri olduğu için ve başımız üzerinde ki yetkinin dışa vurumu olarak yapmak başkadır. Doğal olan kabilelere bakacak olursak daha iyi kavramak anlamında,genellikle kadınların başını kazıdığını görebiliriz ve gariptir örtünme yoksa tavsiye edilen başın traş edilmesidir. Baş ve sinenin kapatılmasında, bırakın sakınılmayı,kadını daha merak edilesi posizyona düşüren bir erkek yapısı vardır. Yani karşınızda tüm gün çıplak dolaşan kadın bence bütün çekiciliğini kaybedecektir . Ama farklı giysileri ile arada farklı görünen bir gerdan, çok şey ifade edebilir bir erkek için.. Bunlarda olaya farklı bir bakış açıkcası.. Öyle ya da böyle şu an kapanma mevzusuna ,işte sebebi bu diyemeyiz(sadece Kitabımızda yazdığı içindir çünkü,Rabbimizin bunu isteme nedenini anlatamayız haşa bilemeyiz zaten).Bu da bir gerçeklik, yani cevaplar kaçamak kalıyor anlamlandırmada. Ancak konunun özü yaratılış,erkeğin başı,melekler ile aramızdaki kavramlara kadar uzanan bir inceliği var..Ama o ayetlerden anlamak için bence gerçekten Rabbimizin nasip edeceği ilime ihtiyaç var. Nice ayet vardır ki, gerek Kuran,gerek İncil ya da Tevrat olsun,anlamların anlamına varmak sadece sezgiselleşir. Yani kavramak üzeresinizdir gibi hissedersiniz, sanki ucundan yakalarsınız,ama şahitliğiniz yoktur, eminliğiniz yoktur.. Zanda olup olmamak arasında sıkışırsınız. Korkarsınız zanda olmaktan,çünkü çokları için uyarılmışsınızdır bi kere.. Ama en azından , Demirefe nin oryantel örneğinden hareketle, dışarıdan bakan bir insan gözüyle, ortada bir ibadet olacaksa,yani bir eylem Allah için yapılacaksa, bunu tutup bikini ile sahilde yapan insanları gözünüzde canlandırın ya da gece birlikte olan evli bir çiftin, rahatlatıyor diye Kuran dinlediğini düşünün ..Yani olayı abartalım ve abartalım örneklerimizle.. Sorun bu nokta işte.. Bir imge olması gerekiyor, bir fark olması gerekiyor. Bir davranışı belkide normalde hiç yapmazken, sırf Allahın emri olduğu için bir eylemi Allah için yapmak gerekiyor. Mesela neden biz Kabe ye dönüyoruz. Rabbim söylüyor, her yönün kendisine ait olduğunu söylüyor, ne yana baksak yüzünün olduğunu söylüyor,bir anlamda her yerde. Ben Adanaya da dönsem yüzümü ya da tersine Samsun a dönsem, yine ibadetimi sadece Allaha has kılabilirim. Yollarda yapıldığı gibi. Ama Allah emretmiştir, nerden yola çıkarsan çık, nerde ibadet edeceksen et, yüzünü Kabe ye çevir, yön Kabe..Bu benim dışsal görüntüde imgemdir. Bana bakana ,ahada bir müslüman dedirtir belki.Yani hindistanda olduğu gibi güneşe doğru namaz kılmıyorumdur, Kabe ye doğru namaz kılıyorumdur.. Ve bana bakan, benim hangi inançta olduğumu bilir. Bizi her halimizle bilen Allahımız için,elbette konu bizim anlamaya çalıştığımız gibi bişey olmayacaktır. Kim bilebilir altından daha neler çıkacak. Hangimizin aklı yeter yollarına..?? Neyse, yıllarca açık dolaşmış ve sonradan kapanmış biri olarak,kapanmanın zararını görmedim,faydasındayım. Saçıma bile iyi geldi insanlar güneşte pişerken,ben rahat dolaşıyorum, hatunlar özel günlerde hele hele düğünlerde kuaför sıralarında sıkıntı yaşarken, ben ütümü yapıp evde onları bekliyorum Hayatım boyunca muzur giyimimle, sırtımda çantamla, şapkamla hep rahatıma düşkündüm.. Şimdi de rahatım demek ki.. Rahat olmayan zaten yapmasın.. İmanla bile o kadarına tahammül edemeyen ,yapmasın. Allah kuluna zulmetmez,insan kendine zulmeder. Rabbim bizi önemser,tenezzül edip ilgilenir. Ve merhametlidir şüphesiz. Her zorlukla birlikte bir kolaylık vardır.. İş hayatımda, vakit zamanı gidip abdest almam bile, bütün vücuduma bir moladır, bir esenliktir, bir rahatlamadır diğer arkadaşlarımdan farklı olarak . Günümün nefesleridir namazlar.. Hiç bir emir boşa değildir ve o emirlerde mutlaka bizlere fayda vardır.
  3. Ülkeyi sürükledikleri durumda, Atatürk değerimiz için nabız yoklamaktan başka bişey değil bu.. " Bakalım, bu kadar çalıştık didindik, Türk milletinin bütün kültürünü eğitimini dinini yerlere çaldık, acaba ülke istediğimiz kıvama ulaşmış mı?" Mustafa! Mustafa kim? mahallelerinin çocuğu mustafa mı? okul arkadaşları mı? mustafa kim? Bu afişler bir de boy boy Ankara nın sokaklarını süsledi..Bizde otobüslerden ordan burdan en içsel en kötü çığlıklarımızı savurduk.. Onlar otursunlar, ekranlarda gösterilmeyen ama şu anda youtube u süsleyen şehit cenazelerine, ekranlarda yasaklanan şehit cenazelerine baksınlar. Oralarda, Mustafa Kemal Atatürk ler var.. kendi mustafalarına asla benzetemeyecekleri yürekler var orda.. Oralarda Asker gibi Askerler var hazır bekleyen.. Biz mustafa yı tanımayız.. Bizim tüm dünyada adı gururumuzla duyrulmuş Mustafa Kemal Atatürk adında bir tarihimiz ve liderliği devam eden bir Liderimiz var..
  4. Kastettiğiniz kelime "vadribuhunne" ise, bu eklimenin başka hangi ayetlerde geçtiğini bir arkadaşımız foruma aktarırsa sevinirim.. Ve kendini dil uzmanı,prof olarak sunan insanların bazılarının, bunu "dövmek" olarak almamasının sebebi nedir? Ve ricam, ilk isteğimin atlanılarak hemen ikinci sorumdan cevap verilmemesi.. Lütfen.. Önce bakalım, bu kelime başka hangi ayetlerde hangi anlamlarda kullanılmış.. Bu arada sevgili Demirefe, bir yerde öyle bir yazınızı okudum ki, siz zaten inanılmaz derecede imanlı gibisiniz ve o yazınızda araya kimseyi katmamakla ,katmak istememkle çok çok haklısınız. Ama lütfen, inanmadığınız bazı değerlerde ,sizde bunları yaşamınıza katmayın, ya da inanırları ile inandıkları arasına girmeyin o halde.. Elinizde çok eşşsiz bir sevgiyle büyük br iman var.. Sadece buna sarılsanız , bence hayatınızda çok çok güzel bişeyler değişecek. Çünkü o güçlü şey, sizi asla yalnız bırakmaz..
  5. Din tek Kitaptan yani sadece Kuran dan anlaşılınca böyle oluyor demek ki... İncil açık ve nettir.. Normalde dolaşırken falan değil, bütün hayatınızda sıradan anlarınızda değil, ibadet esnasında kapanmak esastır. Tanrıya ibadette(her Kitap ehli anlamında konuştuğumdan Tanrımız kelimesini kullanıyorum),kadının başının açık olması düşünülemez. Kuran okunurken, bunu sıradan bir ders konusu gibi algılıyorlarsa varsın başlarını açsınlar. Ama aynı zamanda Allah kelamı olduğuna inanıp, imanla ibadet esasında saygıyla dinliyorlarsa, başlarının açık olması düşünülemez.
  6. Bu konuda zihniyetimizin özü ve ülke çıkarı için güzel planlar,güzel hayaller ve gelişmişlik anlamında,aslında ortağız,ortak fikirlerimiz var.. Ben kadar okul kurumunu ve öğretmenlik kavramını önemseyen insanda yine az bulunuyor. Ama bişeyin iyi olması istemek, diğerinin yol olmasına çalışmak olmamalı. Bizim ülkede ki cami ve camiye giden insan kavramında gerçekten dinimiz ve samimiyetimiz üzerine destansı uzun uzadıya sorgulamalar yapabiliriz. Ama eğitim konusunu da ayrı değerlendirmeliyiz diye düşünüyorum. Ve yine bu gidişatı, imam hatip ojkullarının açılışından başlayan bir yanlış olarak değerlendiriyorum. Camiler sorun değildir, zihniyetlerin hızla farklı amaçlarda değişimi sıkıntımızdır. Farketmediniz belki ama sizler laiklik diye diye konuşurken, bundan 40-50 yıl kadar önce laiklik elden gitti.. Geriye yansıması ve savunucuları kaldı. Devrimden bahsetmiş arkadaşımız,haklı, bu ülkeye iyi bir devrim gerek.Ama bu devrimde ne din sömürücüsüne, ne de bilmeden Atatürkçüyüm diye geçinen Atatürk sömürücülerine yer olmamalı. Okulsa okul, dinse din,her kavram adam gibi olmalı,olması gerektiği gibi olmalı. Bulmuşuz çifliği,dolanıyoruz işte ortada her kafadan,işte bizim ülke artık o halde.Verimi olmayan ,saman yüklü çiftlikler ülkesi.
  7. Niye..neden aynı yasa konusunda ben size uyayım.. neden sizin yasanız çağdaş.. Hırsızın elini kesmeye kesmeye hırsızları ,dolandırıcıları patlattınız diye mi ülkede.. Kısasa kısas olmadığından hapisler dolup taşsın diye mi? Gece sokağa rahat rahat çıkmama sebep mi veriyor şimdi ki medeni yasalarınız? Yaptırımı ve suçu önleyici unsuru nedir yasalarınızın? polislerin çoğunun rüşvetler içinde boğulduğu bu ülkede,hangi yasaya saygı duymalıyım. Mantıklı cevap yok, kimin mantığına göre?? O insanlarda mantıklı hareket ettiklerini sanıyorlar, hangi mantıkla siz mantığınızı onlara zorla dayatacaksınız. Ölen kadın mı daha mantıklı idi, onu öldüren 50-100 kişi mi? buna göz yuman annesi babası mı? hangi mantık? kimin gözünden? biz bu ülkede ,bu ülkenin gözünden ,bu ülkenin mantığından hareketle kabullenemeyebiliriz, batıda kabullenemez,ama o insanlar için yaptıkları mantıklı işte.. Hadi değiştirin zorla.. E zorla değiştirecekseniz, siz neden ondan farklısınız sizce? bunu anlatmaya çalışıyorum. Siz, kızdığınız kesim ile aynı tepkisellikte ben haklıyım ben haklıyım diye tutturmuşsunuz , farklı bir taraftan bakamaz olmuşsunuz. Tepkilerinizin yersizliğinden hareketle mantığıma bile sığmasa mantıksızlıklar savunuyorum. Batı ya göç?kalan sağlar bizimdir..Batıya göç ediyorlarda ne derece kaçtıkları şeyin onlardaki birikimini geride bırakıyorlar.Gerçekten uyumlu mular batıya? Ben Almanya da cama biber falan asıp çocuğunu döven insanlar biliyorum, sizce uyumluluk ne boyutta??.. Mantığıma uymayan konuda bananeli cevap mı dediniz? ben dövün ayetinden ,kelimenin olayın kapatılması anlamında son bulduğu noktasındayım.Bana da fazlasıyla mantıklı geldi, uyar, ortamlarınızı ayır,olmadı olayı tamamen kapatın,örtün.... gecenin gündüzü örtmesi gibi, açığı kapatın. Din kısaslıdır, Rabbim kulunu neden incitsin,neden erkeğe öyle bir emir versin.. Bi arkadaş darb kelimesinden bahsettiği için şimdi yeniden baktım ama göremedim ve aklıma Yaşar Nuri geldi ve yanılmadığımı şimdi bunları yazarken gördüm.. En azından dövmek fiilini kullanmamak için haklı bir araştırması vardır. Ben dil bilimci değilim, ama bütün kalbimle inandığım Tanrının Kitabını okuduğumu biliyorum Ama siz nasıl bir dilbilimci olarak harekettesiniz,işte bunu bir türlü anlamıyorum.. 34. Erkekler; kadınları gözetip kollayıcıdırlar. Şundan ki, Allah, insanların bazılarını bazılarından üstün kılmıştır ve erkekler mallarından bol bol harcamışlardır. İyi ve temiz kadınlar saygılıdırlar; Allah'ın kendilerini koruduğu gibi, gizliliği gereken şeyi korurlar. Sadakatsizlik ve iffetsizliklerinden korktuğunuz kadınlara önce öğüt verin, sonra onları yataklarında yalnız bırakın ve nihayet onları evden çıkarın/bulundukları yerden başka yere gönderin! Bunun üzerine size saygılı davranırlarsa artık onlar aleyhine başka bir yol aramayın. Allah çok yücedir, sınırsızca büyüktür.
  8. Eğer bir Kitaba dayanarak film yapılacaksa, elbette benzerlik ,neredeyse mümkünse birebir ortak bir hayal aktarımı ve büyük bir çalışma gerekecektir. Mesela, Kitapta entlerin suyundan içen iki hobbitimizin boylarının uzaması falan vardı yanlış hatırlamıyorsam ama filmde bu tarz bir durumu hatırlamıyorum detaylı.. Ya da Frudo nun evinde ,filmin ilk başlarında Gandalf ın komik düşürülmesi olarak aktarılan sahne, Kitapta daha ciddi ve farklı bir sahneydi. Bir filmde,rahatlıkla uygulanabilecek bu sahnelerde,bence yazarın çizgisinden çıkılması, filmin ,kitabını okuyan açısından biraz tadını kaçırdı,tamamen şahsi düşüncem.. Ama Kitabın mükemmelliğinden ve sürükleyiciliğinden olsa gerek, film her haliyle yine de çok çok güzel oldu şüphesiz..
  9. Putları kırmak, evet, gerçekten de bizler bu konuda saygısız insanlarız .. Biz taşa güneşe yıldıza hayvana şuna buna tapan insan kabul etmez ve onlara saygısızlık ederiz. Doğruya doğru,bu bizim dinimizin emri.. Ve bu konuda saygısızlığımı açık ve net kabul ediyorum. Hristiyan ve Yahudilerle ilgili ayetlere gelince, kabul etmiyorum. Her zaman ayetlerde Kitabına uymayan Kitap ehli hedeftir ve Kitabına uyan Kitap ehli ile aramızda asla bir saygısızlık söz konusu değildir.Örneğin Kitabında " düşmanını bile seveceksin" denilen bir hristiyan ,bunu uyguluyorsa ve Rabbimiz " onlar sevgide size en yakın olanlardır" diyorsa, bir düşünmek lazım.Ben aramızda fark görmüyorum ve Kitabına uyan her Kitap ehline Tanrımızdan esenlik diliyorum ve hatta ve hatta gerçekten onları seviyorum.Ve bu sevgimi Allahın Kitaplarını bütünen okuyup iman etmiş olmama bağlıyorum . Allah uyarmasaydı,ben onlara bu gözle bakamazdım ve bölücü davranırdım belki ön yargılarla. Ama Rabbimiz Kuran ile onlara bakış açımı değiştirdi.. "Kadınlarda zeka eksikliği" diye yazılan hadise ben ağzımı bi açarım, uzun süredir hiç aklımdan geçmeyen mahalle ağzı hatıralarım canlanır. Bu forumda defalarca tekrarladım.. Hadis diye bana taşınan Muhammed sözleri yalanını kabul etmedim etmeyeceğim. Ben ,Muhammed in sünnetini,davranışsal aktarımlarını,ibadetini tanırım, sözünü ise Kurandan dinlerim. Bana hadisle gelmeyin,inanmadığım şeyin ne olduğuna dair oturup konuşamam.Bu konuyu hadis inanırları ile tartışın. Ekinlik mevzusu başımın tacıdır, çünkü dünyada tarla kadar değerli bir kavram yoktur. Tarlaya nasıl emek verirsen,öyle karşılık alırsın. Ya ürüne boğulur ya aç kalırsın. Tarla olmak, eş ile elbise olmak, eş ile bir bütün olmak,Mesihin sizleri sevdiği gibi eşinizi sevin diyen Kitaplarımızdan,ancak ve ancak olmayan anlam kadarının aklınıza kazınması,olsa olsa önyargılı bir bakış açısının yönünde Kitabı anlamaya çalışmanızdandır. Derece olarak farkımız farktır, siz ne yapsanız benimle bir erkeğin aynı olduğunu söyleyemezsiniz,kadınlığımı öyle bir yaşarım ki ben, siz üzerinden 1000 sene geçirtip medeni öğretilerinize devamda etseniz,kadın kadın gibi oldukça,erkek erkek gibi oldukça uyumlu olurlar. Ben kadın ruhlu yeni nesil erkeklerden, çıtkırıldımlı kibar nazik erkeklerimizden çok hoşlanmadığım için üzgünüm, erkek diyince onda her zaman benden üst bir reislik vasfı beni erkeğime hayran bırakır.Ben derecede benden üst olana razıyım,siz kendi çantanızla devam edin.. Kadınları dövün... ?? nolacak ,şimdi ki erkeklerimiz ufacık tartışmada basıyor şamarı.. Allah ise bu durumdan men etmiş, önce uyarın demiş.. Devam etmiş yatağınızı ayırın.. bak bak.. sinirle bir tartışma başlayacak.. laf anlatamayacaksınız birbirinize , sonra , yatağını ayır.. Uzaklaş, sakinleş, bırak olayı, yatışın .... Dövmek.. bu kelimenin dil bilgisi çevirisi ile ilgili bir sıkıntım var .. Bir yerlerden bu kelimenin başka bir ayette başka bir anlamda kullanıldığı duydum.Ancak oturup bakmadım.. Baktım ya da bakmadım, öyle ya da değil.. Yine sizlerin en çok atladığı ve bu yüzden anlamadığım tek bir gerçek var.. Biz müslüman kadınlar, müslüman erkeklerle evlenip, bu ayetleri bile bile imanlı isek,, sizi zorla müslümanla evlendiren ve sizi döven birileri mi varda bu kadar bizim hakkımızın derdine düşüyorsunuz. Yoksa hayata bakış açılarımız, ekranlardaki kadın programları gibi onun bunun hakkını kendinizin araması eylemine dönüştürdü sizi.. Ben müslümanım, müslüman eşim bana vurdu diyelim, size ne oluyor, vurduran ben değil miyim,bu konuyu kılıfına uyduracak kadın değil mi? Bir aşiretten bir kadın bundan belki iki sene önce koca dayağı yüzünden kaçtı, sonra kafasına tuğlalar atılarak çocuklarının önünde öldürüldü.. O kadını öldüren erkeği yetiştiren kadın ise, size ne oluyor. Bir anne yitikliği ile bunu sağlıyorsa,hangi biri için siz kendinizi sorumlu hissediyorsunuz.Bırakın ölsünler, çok ciddiyim,bırakın ölsünler.. Bir kızcağızın somolide recm olduğunu öğrendim ama bakamadım haberin detaylarına, tecavüze uğrayıp 13 yaşında recm edilmiş bir kız.. Siz buralarda sohbet ederken, Kitap ehlinin cihatta olması gerekirdi,ama yok işte,ortada tam anlamıyla bir ehil yok.. Ben saygısızım, çünkü ben dinim gereği bunu yapan insanı yok ederdim,siz de keyifle birbirimizi yok edişimizi izler kurtulurdunuz işte. Bırakın bizler bitirelim birbirimizi,siz işi inanırlarına bırakın yani,varın siz inanmayanlar geliştirin kendinizi de, önlemlerinizi alın ,isterseniz İsrail gibi,farklı farklı önleminizi alın,hazır ve tetikte. Allah kimseye zulmetmedi, onlar kendilerine zulmetti.. Kitabımız bütünlendiğinde günahı olanın recm hakkı ortadan kalktı,ama onlar günahlı bedenleri ile hakkı gizlediler, haktan ayrıldılar..Yapma hakları olmayan şeyler yaptılar... Keşke bilselerdi.. Şahitlik ve erkek kadar değer, 1 erkek iki kadın sizin gücünüze gidebilir ve bunu değersizlik olarak algılayabilirsiniz. Biz bunu değersizlik olarak algılamayız. Biz, yapısal farklılıklarımız noktasında düşünür, duygusallık dizgemizde , ayete ya hak veririz ya hak veririz. Dediğim gibi,biz imanlı olanlarız,biz imanlı bayanlarız, bizim sıkıntımız yok, siz neden bizim hakkımızı savunuyorsunuz.
  10. Bu sözlerinizin, dine değil,onun inanırına yani insana olan saygısızlığını bence atlıyorsunuz.Bir Tanrı inancınız olabilir, çok güçlü bir metafiziksel olgunuz olabilir,başka bir Kitabın Tanrıdan olduğunu düşünebilirsiniz,hatta çok Tanrılı bir din inancınız olabilir, ya da ateist olabilirsiniz.. Ama ,Allah bundan zevk alır diye iftira attığınız, bir inanırın Tanrısı.. Yani bir inanır için vijdanen kalben Tanrım diye önünde yerlere kapandığı, siz dilim dilim kesseniz Allahım Allahım diye inlediği( kesmezsinizde,anlayın işte) ilahımız. Bizim Kitabımızın hiç bir yerinde cami yapımı ile ilgili bu tarz bir ifade yoktur. Ama Rabbimizin ,müslümanları geçtim,tüm insanlığın birlik olması için bence nice nasihatta bulunduğu apaçıktır.Allah bölücülüğü ve bozgunculuğu sevmez.. Ve ve ve.. Allah nasıl oluyorda Arapları kayırıp onları sevmiş,neye dayanarak bu sözler bu da ayrı mesele. Hangi ayete dayanarak inandığımız İlahımıza bu sözü isnat ettiğinizi buyrun yazın..Hayır başta İbranice den sonra Aramcadan devam edip sonunda Arapçadan Kitap geldiyse, bu o toplumu diğerinden daha çok sevdiğini ne zaman göstermiş.Allahın dili, kim dedi,hangi Kitapta duydunuz, inanmadığınız Kuran ise, kuranda olmayan ile neden cümle kuruluyor.. ,Mantık nedir? İnancı sorgulamak ile,Allahınız şu, Allahınız bu demek arasında fark vardır.Arap geleneği diye tutturduklarınız nedir? kapanma deseniz Rahibeler de kapalı,Yahudilerde,Hindu kadınlarda kendince,,, Namaz deseniz çok Tanrılılarda, budiştlerde hindu geleneğinde Tanrı önünde herkes yerlerde.. Arabın diye diretip durduğunuz ne? Ortada Arap geleneği yok, inanç ve din gelenekleri var.. Ben hala, İstiklal marşını duyunca olduğum yerde,oturuyorsam hemen kalkar,ayakta eşlik ederim saygı duruşunda,bu da bir nevi inançsal gelenek,bundan da gurur duyuyorum hemşerilerim kadar, nolmuş yani bir değer karşısında saygıyla bir eylem varsa,, bundan dem vuracaksanız bir çok konu ortaya konulabilir.. Araplara para vermek, nolmuş yani, bütün Batılılara,Amerikasına,İsrailine,Almanına,Hollandasına,Fransasına nice nice nicesine bir sömürge ülkesiyiz.. En azından biz inancımızın gereği bir farzı gerçekleştiriyoruz, siz neyin ardı sıra paraların akışına ses çıkarmıyorda sadece din söz konusu olunca bu derece iç çekiyorsunuz. Bana şu an yazıştığınız bilgisayarın türk malı olup olmadığını söyleyin, madem bu kadar hassassınız ,başkalarını uyarırken aynı şeyi kendinizin yapıyor olması biraz garip değil mi? Yahudisi, Hristiyanı,Tek Tanrı inançlısı, hepimiz farkında olmadan aslında aynı Allaha İlaha sesleniyoruz. O ,bizim için neyi nasıl uygun görürse,uygun gördüğü oranda bir dine inanışa sonradan sahip oluyoruz. Hayatımızda olması ve hissetmek bambaşka bir olgudur. Ama tamamen O nu yok saymak ve hissetmemek ise bambaşkadır. Benim için Kitap ehli ile aramda din farkı yoktur ama onlar farkında değiller ayrı mesele. Diğer din inançlarına gelince de Onların İlahı onlara,bizim İlahımız bize.. Onların varsa günahı ,bu bizi yüklemez. Bize düşen apaçık Kitabı tavsiye etmektir. Elden geldiğince açıklamaktır belki(bu bile doğru değil aslında kendi nefsimize yenilmesek).. İster inanırlar ister inanmazlar. Bilgi, soru sormakla kazanılır,, bizde ondan bundan cevap bulamayınca bi de Allahımıza soruyoruz, Allahımızda uygun şekilde cevabını veriyor..
  11. Ercan isimli şahsın aktarımı ile devemında gelişen aktarımlar asıl dikkat çekici unsurumuz.Din der demez birileri, geriye dönük korkular o kadar fazla ki,tepkilere şaşmamak imkansız. Mesela, "Cami yapınca, Allah bundan zevk alir, hoşlanır olsa gerek" Allahın yokluğuna ve Kuranın ondan olmadığına o kadar eminler ki, konuyu farklı yönlere çekip farklı açılardan sataşmaya direk elverişliler. Birileri için bu bir değer mi, kutsal mı,önemli mi? Yok yok ama, bu İslam işte,dalga geçilesi islam. Budizm şu bu falan olsa ,karşılarına budist rahipler çıksa ilgiyle izlerler belki,merak ederler başka hayatları,saygısızlık yapmazlar insanlık çerçevesinde bu insanlara.. Ama bu islam işte,altı üstü Kuran işte yerlere vurulası.. Gelişmemiş insanların,toplumların kökeni işte, satanlardan bile beter islam işte.. Bir insan bir Tanrıya inanıyor diye ,neredeyse O Tanrının biyolojik ihtiyaçlarını bile şekilsel anlatacaksınız,öyle bir Tanrı o çünkü sizin gözünüzde. Bu Tanrı göbeğini kaşıyıp arada yağmur niyetine salya gönderiyordur belki size.. Yok arkadaşlar,hala anlamıyorsunuz, bir insan neden yüreğinde kötülük erdemi kazanır hala görmüyorsunuz. Siz ,malesef nefret ettiğiniz insan gurubu gibisin.Farkınız yok karşı kulvardan,ama görmüyorsunuz. Her neyse... Camilerin Almanya da ki oranları, bizdeki oranları şunu bunu bilmem ama, bildiğim tek gerçek, her vakti ve gecenin sabaha yakın saati ve sabah vakti insanların umrunda pekte olmayan, ama nedense cumadan cumaya dini günlerden günlere yetmeyen camiler ha varmış ha yokmuş samimiyet yoksa hayatlarda.. Ama nice ülke var ki, gündüzü gecesi insanlar toplanıp coşkuyla birlikle tek yürekle vakti beklerken camilerde,inanmayanı ne bilir bunun lezzetini.. Gözden çoşkuyla akan yaştır o olsa olsa yazılı anlatımda, içli bir hıçkırış minnettir o Rabbe şükürle.. Bir zevktir o heyecanla hızlanan kalp sesinde... Bir olmak, kalabalıkta bir yürek olmak başkadır ,ne bilir inanmayanı.. Hiç tanımadığın, daha önce görmediğin insana selam verme ,gülümseme yeridir hatta camiler.. O camiler samimi bir tebessümdür inanırına.. Ha pardon, yardım mı toplanıyor, şunu bunu mu yapıyorlar insanları sömürerek, o halde onlar hangi Kitapla hükmediyorlar? 34. Ey iman edenler! Hahamlardan ve rahiplerden birçoğu, insanların mallarını haksız yollarla yiyorlar ve Allah’ın yolundan alıkoyuyorlar. Altın ve gümüşü biriktirip gizleyerek onları Allah yolunda harcamayanları elem dolu bir azapla müjdele. 35. O gün bunlar cehennem ateşinde kızdırılacak da onların alınları, böğürleri ve sırtları bunlarla dağlanacak ve, “İşte bu, kendiniz için biriktirip sakladığınız şeylerdir. Haydi tadın bakalım biriktirip sakladıklarınızı”! denilecek. Ne o, nasihatlar hahamlara,rahiplere tabi,bunlar din adamı değil, bi bizimkiler din adamı..Öyle olunca,bu ayetten nasihat alınmaz tabi,bağlamaz birilerini.. Bu ayet öyle ya, sadece rahiplere işte.. Rabbim neden neye tepki ne ayet göndermiş, önemi yok tabi.. Rahipler yapamaz, bizim din adamlarımız yapabilir demiş demek ki birilerinin kitabı.. Sömürü ile, dine istinaden,imana istinaden ,vijdanen insanları sıkıntıda bırakaraktan olmaz bu işler.. İnanırlarının içinden gelir, şunu yapalım Allah için, bunu yapalım Allah için der soyunurlar iyiliğe..Karşılık beklemezler, çünkü Allah rızası için yaparlar, Allah emreder bi de, Allah rızası için yaptığını ve karşılığında bişey istemediğini söyle diye..(İnsan(*) Sûresinin 9 . Ayetinde (Yedirdikleri kimselere şöyle derler:) “Biz size sırf Allah rızası için yediriyoruz. Sizden bir karşılık ve bir teşekkür beklemiyoruz.” ) Her kul kendi yaptığından sorumlu şüphesiz. Din ince bir çizgi.. İnceliğini bilmeyenler için üzücü bir kaçırış,üzücü bir pişmanlık olacak şüphesiz.. Ve okul sayımız,okul oranımız,okullarımız,öğretmenlerimiz.Allah aşkına bu konuda hiç konuşturmayın beni.. Bu ülkede artık en umut kesilesi yuvalar olmuştur onlar.Ne ilimi, ne bilimi.. Mahalle araları çete okulları doldu her taraf.. Bizim oranın liseli gençleri , bıçaklarla dolaşıyor her gün artan oranlarda kavgalarla.. Öğrencilerin çöpleri dolduruyor esnafın her gün temizlediği yeri.. Otoriteler sarsıldı, hocalık öğretmenlik gibi kutsal diyebileceğim en önemli meslek sarsıldı bu ülkede.. Yerle bir ettiler bütün sistemi.. Ailesi biraz doğru dürüst insan varsa, o kurtulur belki yeni nesilde.. Gerisi ne din bilir, ne Atatürkçülük bilir, ne milliyet ne ülke.. En ufak bir değer yok değer içermeyen yüreklerinde.. Yine de , ama yine de bazen bir değer , bin ümit aşılar bitmeyen ümidimizde..
  12. Ben bu muhteşem filmde,sadece Ağaç insanlar dediğiniz Entlerde düş kırıklığı yaşamıştım.Kitabını heyecenla okurken, entler için bambaşka bir boyut oluşmuştu kafamda.Bu yüzdende önyargımdan sıyrılamadım. Ama bi kaç sahne dışında, hala tekrar tekrar seyredeceğim bir film.. Yeniden anmak bile izleme isteği uyandırdı.. Belki bu gece 1.cd den başlarım.
  13. ftoyd şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Bitki, orman, çiçek ve diğer yeşillikler
    Kessinler bakalım, nasıl olsa doğanın gidişatında ağaçlar kendi kendine kurumaya da başladı..Kavrulsun, yok olsun nice insan.. Ben başkası hiç farketmiyecek ve insanın arsızlığına en güzel önlemi doğa alacak yakında.. 10 ağaca değil 1 ağaca kurban olmak isteyecekleri günler yaşarlar İnşallah. Ya biz nasıl bir ortamda yaşıyoruz,insanın aklı zor dayanıyor.
  14. Alıntı: Çünkü demirin elde edilmesi bakır ya da tunçunkinden daha güçtü. Bakırı eritmek ve toprağından ayırmak için 1.083 derece ısı yeterlidir. Tuncun yapımında kullanılan kalaysa daha kolay (232 derecede) erir. Demirin eritilmesi için 1.535 derecilik bir ısı gereklidir. Bundan başka, maden cevheri oksit şeklinde olduğundan, bunu oksijenden ayırmak için çok miktarda redüktör’e yani indirgeme işlemini yapacak bir aracıya, özellikle karbona ihtiyaç vardır, işte bu iki şart, bakır ve tunç metalürjisinde (madenleri ve arıtılmalarını inceleyen bilim.) kullanılan fırınlarla gerçekleştirilemiyordu. Bunu, M.Ö. 1700′de yapılmış bir Mısır resminde gördüğümüz, ayakla işleyen körüklerle yapmak ve gerekli miktarda oksijeni maden cevherinden alacak maddeyi sağlamak imkânsızdı. Demiri herkesin kullandığı bir maden haline getirenler, Hititler oldular. Bunun için de yüksek fırınlardan yaralandıkları kuşku götürmez. Böylece, tunçtan yapılmış ağır silahlar, zırhlar ve kalkanlar, yerlerini demirden olanlara bıraktılar. Arkeologlar, Korsabad’daki II. Sargon’un sarayında bu silahlardan ve araçlardan 160 ton bulmuşlardır. Demir, Yakın Doğu’dan Mısır’a ve Dorların yaşadığı Balkanlara doğru hızla yayıldı. M.Ö. 900 yıllarına doğru Avrupa’da görülmeye başlanan bu madeni Avrupalılara tanıtan her halde Dorlar olmuşlardı. Doğu Asya, demiri aynı çağlarda benimsedi. Delhi’de, M.Ö. IV. yüzyıldan kalma 17 metre yüksekliğinde ve 17 ton ağırlığında büyük bir sütun bulunmaktadır. Vierendeel: “Bugün bile değme atölyelerin gözünü korkutacak böylesine dev gibi bir parçanın imalinde kullanılan madeni Hindular nasıl eritmiş ve nasıl çalışabilmişlerdir, insan şaşıyor,” diyor. bak güzel kardeşim, demirin icadı yazınca bir sürü yazı çıkıyor ,araştırmadan pes etmek olmaz ki ama
  15. Haklısınız Sayın Admin, hassas konularda ince tepkiler,iyisi mi herkese iyi geceler..
  16. Yoo, diğerleri beni diğerleri olarak görmüyor,çünkü ben diğerlerindenim diye tutturmuyorlar. Tutturup tutturup kürt sorunu diye ortaya çıkanlar ,ne yapsanız sonuna kadar diğerleri olacak. Olmayan sorunları ile,olmayan işler peşine koşanlar hep diğerleri olacak.Bana masallar anlatmayın, bir zamanlar bir kürt ile evliydim.. Türklüğümle birlikte bir kürtle evliydim.. Demekki bu ülkede bir kürt sorunu yok anlayana. Ama sizinle ,sizin gibi sorun atfedenlerle, evet sorunlarımız var. Kendi halinde bir müslüman ile tarikatçının ayrılığı gibi birşey bu,siz kürtler gibi kürt değilsiniz, siz başka kürtlerdensiniz.İşte o zaman siz diğerleri olarak, diğerleri davranışına talipsiniz.
  17. Yoo,Almanya da da Türk,Yugoslav,Hollandalı,İsveç vs.. nice insan yaşıyor ama kimse kalkıp orada Türkiye kuracağım diye tutturmuyor bizden..Sıkıysa tuttursunlar..Bu ülke Türklere ait, diğerleri ise her zaman diğerleri olarak kalacak.. Bizimle uyumlu yaşasınlar,canımız feda.. Biz insancıl milletiz.. Ha yok işlerine gelmiyorsa, biz sandıklarından daha katı milletiz. En azından benim memleketimde öyle.. Gösteri yapmaya kalkarlar benim memlekette, pat halkın hiddetinden kıvır kıvır zor kaçarlar .. Darısı ülkemin her karış toprağına,insanına.
  18. Michael Bolton - How Am I Supposed To Live Without You uff uf
  19. çiçeklerim sana DoğrucuDavut Bizim kendi aramızda bile, özünü kürt sansa bile Türkle evlenmiş ve bayrağımıza uzanan ele biz kadar tepki veren ama aile kökeninin kürt olduğunu söyleyen(sanan) onca insan var..Ne ezilmişliği bu bahsedilenler, kim kimin ezilmişliğinden bahsediyor.Bu insanlar,kürdüm diye diye aramızda bizimle adam gibi yaşıyor. Bahsi geçenlerin ise dağlarda nasıl yaşadığını yeterince izliyorum youtube dan.. İnsanlıktan çok çok uzak şekilde, kıkır kıkır nasıl bize şehit kazandırdıklarını görüyoruz ezilmişlerin. Ezilmişlikmiş.Bi onlar ezik nedense, bi onların sıkıntısı var vatan hainliği için. Toprak para etmiyor diye diye,verimli değil diye diye ,Topraklarımızın Türkler elinden alınıp yavaşça doğunun kürtlere bırakıldığını görmüyor sanki bu gözler, bazı valiliklerin kurulmasından sonra gelişen olayları görmüyor bu yürekler.Ezilmişlikmiş. Hepsi, sinsi planların sinsi oyunları. Bu insanların üreyerek çoğalması bile herkesten farklı.Öyle ya, çoğunlluk lazım. Askerimizmiş şuymuş buymuş ,onlar eğlene eğlene oyalansınlar bakalım. Bizde öyle yürekler var ki, gün gelir ne asker önünü kesebilir ne bu sınırların dışı. Öyle bir kesimin bam teline basıp duruyorlar ki, patlayış çok feci olacak. Biz Türküz,Tarihimizle gururluyuz. Atatürk öldüğü andan itibaren sürüklendiğimiz durum,henüz bişeyleri ıspatlamaz.Bu kadar aceleci gidişatı sevinerek izliyoruz,çünkü hala Tarihini unutmamış kesim ayakta ,hayatta ve yeterli. O kadar hızlı planlarını yürürlüğe soktu ki bazı güçler,henüz kıvamı gelmeden oynanan bu oyunların bedeli,onlara çok pahalıya mal olacak. Kanımızla,canımızla,kadınımızla,erkeğimizle,yetiştireceğimiz çocuğumuzla.Burası Türkiye...
  20. ftoyd şurada cevap verdi: kaan_bebeto başlık Hayvanlar Alemi
    Keyifle okurken bütün yazıları,sanat olayı yıktı attı yine bütün hevesimi.Biz insanların derdi ne bi anlasak. Bu akıl alır gibi değil,ama onların akılları alıyor.. Korkunç.. Yarın öbür gün ,sokak çocuklarınada uygun bişey bulur bunlar. Eh malum, daha fazla kötüleşmeliler hayatta. İyilikte neymiş,canda neymiş..
  21. Tabiki önce futbol ... Adına hazırlanmış yeni sezon lisanslı bir forma.. Ankaradaysanız ,forum üyelerine ekstra indirim
  22. nick inin anlamına hasret bırakılansın
  23. Leman Sam- Aşkımdan Vazgeçme yeterki sen üzülme kendine dert etme varsın uzasın yollar sen aşkımdan vazgeçme
  24. Hayır ,konu, Kuranı Muhammed ve ekibinin yazdığına inanan siz ateistlerin, onları kafası çalışmayan, ticaretten anlamayan, bol kafadan yazan ,hatta belkide yazarken eroin bile çekmiştir diyebilecek kadar ne dediğini,nasıl küçümsediğini,nasıl nerden saldırdığını bilmediği çelişkileriniz. Bu insanlar 1 elmayı 3 e dörde 5 e bölemiyorsa sizin anlamlandırmalarınıza göre, illa günümüz ilkokuluna gitmeleri gerekiyorsa sizin anlamlandırmanıza göre, 60 yaşına kadar bi de hala ve hala değiştiremeyecek kadar bilgi edinemediyse bu insan,,bunun böyle olduğuına mı inanmak daha kolay, sizin hesaplarınızda bir hata olduğuna mı inanmak daha kolay? Sorun sizin küfrünüzü arttıran ayetlerdir,halbuki bizim imanımızı arttırır.. boşuna konuşuyoruz, biz mantığımıza uygun gördük,imanlıyız.. Siz de devam edin aynı yolda.. Allahtan Allah hayatımızda,siz A mıdır B midir var mıdır yok mudur uğraşın.. Ben de kısa bir süre olsun foruma veda etsem iyi olacak..Demek ki sizin mantıksal kavramlarınızla bizimki arasında aşılamaz bir sorun var, niye birbirimize laf anlatıp duruyoruz ki... yeri geldi mantık hatası yaptım,üzerine düşünmeden anlamlar çıkardım,doğru,inancımdan ötürü önyargılı yanlış yerlerden girdim konulara.. genelliklede hata yaptığımı kabullenip devamında yeni arayışlara girdim.. Bu konu ,Kuranı ilk okumaya başladığım dönemlerde,ayeti geçiştirdiğim için hiç yakamı bırakmamıştı.. Nihayet bu da oturdu kafamda.Mirası 50 kişi paylaşacak olsa,sorun yok artık.. Sizde nasıl olsa medeni hukuktan sorumlusunuz,bırakın biz nasıl istersek öyle davranalım.Siz kanunlarınızla yaşayın,biz Allahın hükümleriyle.. Arada sıkılırsam havadan sudan takılırım artık.. En azından yorgunluğuma deva olur.. Hayatta iyi eğlenceler size...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.