ftoyd

teşekkürler Angel

Sağol Bahtsız Bedevi.. Gerçektende Allah kurtardı.. Burnumun dikine gitmesem,çok çok uyardı ama,insanız işte,hep görmezden geliyoruz işimize gelmeyeni.. Herşey ders hayatta.Ben yine de tam anlamıyla güvene teslim ediyorum dönüp dolaşıp kendimi.Güvenmeden yaşanmıyor. İşin en komik tarafı,şu an ciddi bir ilişkim var ve Allah izin verirse bu ayın bitiminde yüzükler takılacak.Diyeceksiniz bunun neresi komik,hayali kurdurulup yalan çıkan soyadını yeniden kazanmış oldum. Aynı soyadını taşıyan ve bana kurdurulan her hayali yaşatabilecek biri. Hayırlısı .Şüphesiz her işte bir hayır var..

Çok şey bilmek, doğruyu bilmek değildir..ama çok şey bilmek,üstelik bunları karşıtlık ilkesinde bilmek,örneğin sağı ve solu aynı anda bilmek, din çeşitlerini ve ateistleri ve satanistleri ve mitleri şunu bunu aynı anda bilmek, bir insanı doğruya en yakın çıkarımlara götürebilir. Ama yine birinin çıkarımı ile diğerinin bir olmayabilir.Peki her biiri ne yaparsanız yapın çözülmüyorsa ve mutlak doğru elde edilmiyorsa, kanıt dediğiniz ne tür bi kanıt olacak. Örneğin ölümden sonrası anlatılan bir kavram ,nasıl kanıtlanacak.Kanıt getirilmemesi, gerçekten onun yok olduğunu nasıl kanıtlayacak. Yüzlerce uyanık çıkmış,doğru. Ama bu tarihten günümüze ,çıkarcı insanoğlu için, her konuda hiç değişmemiş ki.. renk demişler kölelik efendilik oluşturmuşlar, gözün çekik kaşın bilmem ne çeşit demişler ırklar bölgeler şunlar bunlar, bölünmüşte bölünmüşler.. O ona güç gösterisi, o ona savaş bu şuna savaş, bi bakmışsınız bebekken sırıtıp duran sevimli insanoğlundan,farklı bir tür oluşuvermiş.Ben aslında bu noktada dini çok önemsiyorum.Yani Tevrat,İncil ,Kuran ve yaygınlıkları düşünüldüğünde ,çok güzel ortak bir kurallar dizgesi,mutlak bir emirler dizgesi yaşanabilir.Çünkü bana göre hepsi aynı şeyleri emrediyor. Ama görülüyor ki, ortada bir Kitap olsa dahi, o tek kitabı bile ben şöyle anladım,yok şu böyle anladı diye diye din adamları elinde mezhep üstüne mezhep,ana kaynağıyla en sonunda kopma derecesine gelen ne bölünmeler, ne ayrılıklar yaratılıyor. Ne şeyhler ne müridler ne tarikatlar.. Kısacası bu saatten sonra insanoğlu için gökten ya da kitabımızda yazdığı gibi yerden bi yaratık çıkmadıkça,bizlerden bi yol olmaz kanısındayım..

Romalılar 9 15 Çünkü Musa'ya şöyle diyor: "Merhamet ettiğime merhamet edeceğim, Acıdığıma acıyacağım." 16 Demek ki bu, insanın isteğine ya da çabasına değil, Tanrı'nın merhametine bağlıdır. 17 Tanrı Kutsal Yazı'da firavuna şöyle diyor: "Gücümü senin aracılığınla göstermek Ve adımı bütün dünyada duyurmak için Seni yükselttim." 18 Demek ki Tanrı dilediğine merhamet eder, dilediğinin yüreğini nasırlaştırır. 19 Şimdi bana, "Öyleyse Tanrı insanı neden hâlâ suçlu buluyor? O'nun isteğine kim karşı durabilir?" diyeceksin. 20 Ama, ey insan, sen kimsin ki Tanrı'ya karşılık veriyorsun? "Kendisine biçim verilen, biçim verene, 'Beni niçin böyle yaptın' der mi?" 21 Ya da çömlekçinin aynı kil yığınından bir kabı onurlu iş için, ötekini bayağı iş için yapmaya hakkı yok mu? 22 Eğer Tanrı gazabını göstermek ve gücünü tanıtmak isterken, gazabına hedef olup mahvolmaya hazırlananlara büyük sabırla katlandıysa, ne diyelim? 23 Yüceltmek üzere önceden hazırlayıp merhamet ettiklerine yüceliğinin zenginliğini göstermek için bunu yaptıysa, ne diyelim?

ben de o aşıklardan biriyim.. küçükken bizde de herkes bana seslenirdi ,o ekrana çıkar çıkmaz.. Hala da hayranımdır .. Yani peruk meruk değiştirmedi bende bişey. İşte Öyle Bişey

1. Ne tip insanlar size çekici gelir? A. Tavşan: Değişik bir kişiliğe sahip; örneğin dışardan buz gibi görünüp de kalbi sımsıcak olanlar. 2. Size kur yapılırken nasıl bir yaklaşıma karşi koyamazsınız? C. Yılan: Bir anı ötekine uymayan, aşkı ve nefreti en uç noktalarda yaşatan, kararsız. 3. Sevgiliniz üzerinde nasıl bir intiba bırakmak istersiniz? B. Kedi: Şık, zarif. 4. Sevgilinizin hangi yönü sizi en çok deli eder, ayrılma sebebi bile olabilir? C. Timsah: Merhametsizliği, sogukkanlılığı, alaycılığı. 5. Sevgilinizle nasıl bir ilişki kurmak istersiniz? D. Kuş: Sadece bugünü değil yarını da düşünülen, beraber büyüteceğiniz, uzun ömürlü. 6. Aldatır mısınız? A. İnsan: Toplum ve ahlak çok umrunuzda, evlilik sonrası kötü bir şey yapmazsınız. 7. Evlilik hakkındaki düşünceleriniz? B. Beyaz kaplan: Sizin için çok değerli. Bir kere evlenirseniz hem vliliğinize hem de eşinize çok önem göstereceksiniz. 8. Şu anda aşk hakkında ne düşünüyorsunuz? D. Güvercin: Sizce aşk iki taraf için de bir taahhüt. güzel ,cidden öyle..

Hıım.. Malesef yaşadığım bir durum.Yani gözünüzün içine baka baka yalan söylerken ve evlilik yolunda ilerlerken sözümona, bir taraftan başka bir kadınla evli olduğunu ve aynı yatağı paylaştığını öğrenmek!!! Şahsiyet dolandırıcı çıktı ve en son karısının boşanma davasında şahitlik ettim .. Ne mi hissettim,ne mi yaptım?? Sadece bir süre ruh gibi dolaştım, bir süre öfkemle boğuştum ve ara ara rüyamda onu dövdüm.. Geriye ne kaldı, yeni ilişkimde ki güven sorunum ve sevgi soğukluğum.Çok mu önemsiz sizce, hayır, işte bu en son kalan şey çok çok kötü olanı. Ha hapiste olduğu için bi daha suratını görmedim,görsem ne yapardım??!!!inanın düşünemiyorum,bilmiyorum.. Aldatmanın gerekçesi falan yoktur.. Aldatmanın bahanesi şusu busu yoktur.. Aldatılmak, beklemediğinizi yaşamanızdır.. Ve beklenmeyeni yaşamak, iyi ise güzel bir şok, kötü ise çok yıkıcı bir sarsıntı olabilmekte.. Ha çalmışsınız,ha dolandırmışsınız,ha birini öldürmüşsünüz... Sevgiliyi aldatmak,sevgiliyi kandırmak,sevgiyi sömürmek,,bence hepsinden ağır

Bilenler bilmeyenlere anlatmasın.. Anlatacak ve açıklayacak olan Peygamberlerdi..Bahsi geçen ayetler ,kişiye göre şekil bulan ayetlerdir.Hatta aynı kişide bile zamanla anlamı değişen ayetlerdir.O yüzden bilen bilmeyene anlatmasın çünkü kendi bildiği ile karşısındakinin bileceği farklı olabilir. Bu durumda anlatılacaklar,karşıdakini dinden bile çıkarabilir. Cehalet de sürüp gitmesin, illa bilmek isteyen okusun düşünsün, okusun düşünsün,varsa cidden inandığı Tanrı gerekirse O ndan destek beklesin,yani dua etsin.. Allah ve Kuran inancı olan insanın,ondan bundan nutka ihtiyacı yoktur,aklını kullansın.. Çünkü kapesitesine göre onu yükleyecek olan ve eğitecek olan ,yani öğretmen yani Rab olan Allah tır. Bizler sadece inanmayanlara Kitabın sözlerini duyururuz,okumayana Kitabın sözlerini duyururuz ,bize emredilen budur.Açıklama iznimiz malesef yoktur ama tabiatımız gereği bunu yapmadan duramayız. Kitap ve emir farklıdır,biz müslümanların davranışları farklıdır.Bunu ayetle desteklersek, YUNUS Suresi 18. Allah’ı bırakıp, kendilerine ne zarar, ne de fayda verebilecek şeylere tapıyorlar ve “İşte bunlar Allah katında bizim şefaatçılarımızdır” diyorlar. De ki: “Siz, Allah’a göklerde ve yerde onun bilmediği bir şeyi mi haber veriyorsunuz!? O, onların ortak koştukları şeylerden uzaktır, yücedir.” 28. Onların hepsini bir araya toplayacağımız, sonra da Allah’a ortak koşanlara, “Siz de, ortaklarınız da yerinizde bekleyin” diyeceğimiz günü düşün. Artık onların aralarını tamamen ayırırız ve ortak koştukları derler ki: “Siz bize ibadet etmiyordunuz.” 29. “Şimdi ise sizin bize tapınmanızdan habersiz olduğumuza dair sizinle bizim aramızda şâhit olarak Allah yeter.” 35.De ki:"Ortaklarınızdan doğruya götürecek olan var mı?" De ki:"Ancak Allah doğruya eriştirir.O halde gerçeğe eriştiren mi uyulmaya daha layıktır,yoksa götürülmedikçe doğru yolu bulamayan mı? Öyleyse ne oluyor size! Nasıl hükmediyorsunuz?"

yanlış yoksa siz ayetlerin birine inanıp diğerine inanmıyor musunuz diye sorduran bir Kitaba büyük karalama. O değişen anlamlar falan, kasdedilen anlamlar,aktarıldığı gibi değil. Onlar bir ayetten çıkarılabilecek nice anlama dikkat çeker en çok.. hükümler, okuyanların yani inanırların çıkardığı sonuçlarda değişir.. Bir inanırın ayetleri anlama ve üzerine düşünme dizgesinde değişir. "Hayır öyle değil; onların çoğu bilmezler" daha doğru bir söz biliyorum,o da yine Rabbimin başka sözleri.. O sözler üzerine başka söz, bişey ifade etmiyor.

Sayın Yalınkılıç, Ben gösterdiklerinizi benzetemesemde,diyelim ki yazıyor,yazsın ya da yazmasın, hayatlarında metafiziksel ve kendileri dışında gelişen bir müdahale hissetmedikçe,inanmayacaklar.. Tanrı varlığına inansalar bile, Kitap imanlısı olup olmayacakları bilinemez. Tanrı dilerse ,sadece Rabbimiz dilerse iman ederler.Biz sadece Kitabı duyururuz.Onlarda zaten okuyup reddedenler. Mucize dua!!!! dinimizin mucizeye ihtiyacı yok..Biz mucize beklemeden inanırız.. İnsanların gözüne mucize sokacağız diye ,heryerde mucize aramaya çalışacağıma,Kitabımdan bi kaç sayfa fazladan okurum,daha hayırlı olur.

Sevgili Demirefe nin "Kurâna bakılırsa ruh, Cebrail'dir" sözü üzerine ayet beklemem,bir inanır olmasam bile isteyebileceğim bir olgu. Aşk,sevgi,sadakat,vijdan gibi her olguyu her kelimeyi hayatınızdan çıkarın.. söylediğiniz ahlak dediğiniz olgu bile soyut bir kavram.. Hatta evrensel bile değil. Hele hele hukuk hangi somutsal olgu için ,onu da anlamadım.. Sizin bahsettiğiniz somutsal dünyada, olabilecek en güzel görüntü şu an etrafımızda yaşayan ve insan olmayan her varlığın görüntüsü.

Konunun özü, içinizden yükselen ve birşeye iyidir ya da kötüdür yargısına vardığınız evrensel yönünüz.. Hani her insana,hırsızlık kötüdür dedirten evrensel özünüz.. Aşk dediğimizde vay şu hormonun şöyle olmasıyla bilmem ne kalp atışımızın şu bu sebeple demek yerine, ufff feci halde aşığım dediğimde aşk ne kadar önemli bir kelime ise benim için, işte ruhta vurguladığı anlam ile gayet önemli hayatımda.. Bir Tanrı var ve Kitaplarını şüphesiz olması gerektiği gibi oluşturmuş ve korumuş.. Dünya üzerinde ,Kutsal Kitapların hepsini de yaksanız , o sözler ,o ayetler sayfa sayfa yine aktarılır hafızalardan. İki bilen kişi bulup, ayrı ayrı birbirlerinden gizli yazdırıp,tutup tutmadığına baksanız,yine anlarsınız doğru mu değil mi?Peygamberler de en çok bu anlamda güzel çalışmış olsa gerek,ne dersiniz? Olabildiğince fazla kişiye oku,açıkla,ezberlet.. ha falanca sure falanca sırada, yok biri önde biri arkada.. Rabbimiz dilediğimiz gibi okuma iznini vermiş yine ayetiyle.. ha sonda ha başta,bize düşen hepsini sürekli okumak ve aralarında ayrım yapmamak..Kuran bütündür,bütün düşünülür...

Kesinlik sebebi?? İslam kuralları gereği, mümin bir kadına helal olan tek erkek,mümin erkektir.. Zina eden ya da Allah a ortak koşan biri ,mümin bir kadına helal değildir.. Birlikte yol alan,birlikte gider gideceği yere..

Kureyş eşrafından ve Peygamber efendimizin amcası olan Ebû Leheb'in asıl adı, Abdüluzzâ b. Abdulmuttalib b. Hâşim'dir. Onun için "Alev babası" (yani cehennemlik) manasına gelen Ebû Leheb lâkabı müslümanlar tarafından kullanıldığı gibi Kur'an'da da geçmektedir. Tam tersine Kuran da geçeni,O sanmışlar galiba müslümanlar??? Bu alıntıladığım bilgi nasıl? sizce gerçekten Peygamber in amcasına mı,yoksa cehennemlik olana mı ? İsim olmayan bişey için ne çok tartışılıyor anlamını hiç düşünmeden...

Ruh Cebrail dir demişsiniz,bunu biraz ayetle destekler misiniz? Dini anlamda kullanılan her kelimeye olduğu gibi, günlük hayatımızda da kullanılan her kelimeye aynı bakış açısıyla yaklaşsaydınız, işe yaramayan soyutsal nice kelime bulur ve onları da hayatınızdan çıkarırdınız.. Bu anlamsız olmayan ama bişeyleri ima eden kelimelerle de siz mi daha mutlu yaşardınız?o da tabi sizin bakış açınız..

Sayın Yalınkılıç,öncelikle ben İncil ve Tevrat imanlısıyım en az Kuran kadar,yani onların hiçbirini diğerinden ayırmam ve hepsi benim kalbimde Allah sözüdür.. İnsan yaratılırken,Tanrımızın yani Allahımızın ruhundan üflemesi ile bir parça taşıdığımızı,bu ruhun üflenmesi ile birlikte meleklere secde emre verildiğini düşünerek,Adem ile Havva nın yedikleri meyve nin ağacına(Tevratta anlatılan) iyilik ile kötülüğü bilme ağacı denilmesi ve karşılığında Tanrının söylediği sözü dikkate alarak,ortada bir çelişki olmadığını vurgulamaya çalıştım. İnsan,Tanrıdan aldığı öz-ruh ile Kutsala hizmet eder ve Tanrının yüceliğini yansıtır.. Ama aynı insan ,ruha uymamakla kendine yani nefsine zulmaderekten,Tanrının yüceliğini yansıtmaktan uzaklaşıp, İncil deki deyimiyle,iblisin çocukları haline gelir.. İnsan aynı anda hem Tanrı ya ,Tanrı nın yoluna,Tanrı nın dilemesi ile Tanrı nın yüceliğini yansıtan benzer bir güzelliğe erişsede,aynı insan içindeki bu özü yitire yitire,kirlete kirlete inanılmaz derecede kötü bir varlığa dönüşebilir.. Aldığım ayetlerdeki bütün anlamlar,özellikle suret kelimesiyle,bir yansıma anlamıyla verilir.. Birebir Tanrıya benzemek gibi bir anlam taşımaz.. Sadece ,Tanrı yüceliğini yansıtma anlamında insanın üstün yaratılışına dikkat çekilir.. Siz eğer,bir çiçeğe,bir böceğe bakıp,hayatınızda bir kez olsun,-Tanrım ne güzel yaratmışsın,bu ne muhteşemlik- dediyseniz,bu yansımalarda neyin kasdedildiğini, yüceliği yansıtmada neyin vurgulandığını dilerim idrak edebilirsiniz.. Bu hayatta ,iyilik ile kötülük kavramının idrakinde olan biz insanların eşsiz yapısı,bir insan kapasitesinin neler yapabileceğine olan hayranlıklarımızda hep bu anlamlara varırız.. Kuran dan bilirsiniz, bir icada bile falanca buldu diyemeyiz.. çünkü her icad ,Allah a mahsuzdur.. Kullar,insanlar herşey aracıdır.. her malzemeyi ve her donanımı O sağlar ve O nun sayesinde ,zaten O nun bildiği şeyleri, O nun izin verdiği ya da belirlediği zamana uygun anda kulları, sözümona icad ederler.. Yani aslında O icad eder.. Hani savaşta toprağı atmak terimi gibi.. "Ey Rasûlüm, düşmanların gözlerine bir avuç toprak attığın zaman da sen atmadın, ancak Allah attı" gibi... Tanrı hiçbirşeye benzemez ama yaptırdıkları ile gücünü-yüceliğini bizde yansıtır ,gibi..

Allah’ın İnsanı Kendi Suretinde Yaratması: Tevrat Tekvin 1: 26 Tanrı “İnsanı kendi suretimizde kendimize benzer yaratalım” dedi “Denizdeki balıklara gökteki kuşlara evcil hayvanlara sürüngenlere yeryüzünün tümüne egemen olsun” 27 Tanrı insanı kendi suretinde yarattı Böylece insan Tanrı suretinde yaratılmış oldu İnsanları erkek ve dişi olarak yarattı (Ayrıca bkz Tekvin 5:1) İncil 1 Korintliler 11: 7 (…) Çünkü erkek Tanrı’nın benzeyişinde olup Tanrı’nın yüceliğini yansıtır Kadın ise erkeğin yüceliğini yansıtır hadislerle aram bozuk olmasına karşın,diğer Kitaplarımıza imanlı biri olarak bence bu ayetler dikkate değer.. Ama tepki verdiğiniz manalarda Tanrının eşi benzeri olmadığına dair ayetlerimiz ve özellikle İhlas suresinin çevirisi düşünüldüğünde ,anlamalar daha derin düşünülebilir.. Unutmayın ki,Allah insanı yarattığında ruhundan üflemiştir ve her insanın özü,kutsala hizmet eder... Bir nevi vijdan diye adlandırdığımız kavram aslında.. Kısacası,çok tepki vermeden ve bunu bir çelişki olarak adlandırmadan , hangi manalarda nasıl bir benzerlik ima edildiği ile, Tanrının eşi benzeri olmayışı noktasındaki o benzersizliğin kast ettiği görkemli varlık arasında bir denge oluşturabileceğinizi ümit ederim.. Saygılar..

dogma savunmak? dünya nasıl yaratıldı,gökkubbe var mı yok mu,cennet mi cehennem mi, in mi cin mi şu mu bu mu?sizler uğraşa durun. bu dünyada bir Tanrı var ve inandığım Tanrımın Kitaplarını okumaktan da gayet memnunum.. Kitaptan biz durmadan anlamlar çıkarır,durmadan farklı şeyler öğreniriz.. böylece bu dünyada bıkmadan sıkılmadan defalarca Kitabımızı okur, defalarca ve defalarca yeni yeni bilgiler ediniriz.. Kitap gayet açık net ve güçlü.. savunmaya da gerek yok ,en azından artık savunmamaya ve gereksiz uğraşmamaya çalışacağım.. Arkadaşlarımızdan, artık inanan arkadaşlarımızdan ,farklı farklı bakış açılarını da görebilmek,uysun ya da uymasın fikir edinebilmek veya belki o noktadan başka anlamlara varabilmek.. artık bu yeterli...

Korintliler 2 9 Yazılmış olduğu gibi, "Tanrı'nın kendisini sevenler için hazırladıklarını Hiçbir göz görmedi, Hiçbir kulak duymadı, Hiçbir insan yüreği kavramadı." 10 Oysa Tanrı Ruh aracılığıyla bunları bize açıkladı. Çünkü Ruh her şeyi, Tanrı'nın derin düşüncelerini bile araştırır. 11 İnsanın düşüncelerini, insanın içindeki ruhundan başka kim bilebilir? Bunun gibi, Tanrı'nın düşüncelerini de Tanrı'nın Ruhu'ndan başkası bilemez. 12 Tanrı'nın bize lütfettiklerini bilelim diye, bu dünyanın ruhunu değil, Tanrı'dan gelen Ruh'u aldık. 13 Ruhsal kişilere ruhsal gerçekleri açıklarken, Tanrı'nın lütfettiklerini insan bilgeliğinin öğrettiği sözlerle değil, Ruh'un öğrettiği sözlerle bildiririz. 14 Doğal kişi, Tanrı'nın Ruhu'yla ilgili gerçekleri kabul etmez. Çünkü bunlar ona saçma gelir, ruhça değerlendirildikleri için bunları anlayamaz. 15 Ruhsal kişi her konuda yargı yürütebilir, ama kimse onun hakkında yargı yürütemez. 16 "Rab'bin düşüncesini kim bildi ki, O'na öğüt verebilsin?" Oysa biz Mesih'in düşüncesine sahibiz.

Alak Sûresinin 1,2 . Ayetinde Yaratan Rabbinin adıyla oku! O, insanı “alak” dan yarattı. inen ilk sure.. bence siz yeniden bilgilerinizi değerlendirin.. Bismillah ne demek? Allahın adıyla..Bizde okuyacağımız zaman Kuranı,Allahın adıyla okuyoruz... üstüne fazlası da var hatta; Nahl Sûresinin 98 . Ayetinde Kur’an okuduğun zaman, kovulmuş şeytandan Allah’a sığın. demek ki ha deyince açtığın yerden Kuran okunmuyormuş.. Arkadaşın yazdığı şeylerde bence anlamlar var.. ama Sarıgül kardeşimin dediği gibi, Cebrail in melek olmadığına kesin hüküm vermekte sıkıntılı görünüyor.Fakat bu bence bize böyle sıkıntılı gibi..çünkü arkadaşın anlatımlarından, diğer Kitaplarımızla harmanlanmış bir araştırma sonucu da sezinliyorum.. Arci nin aldığı ayetlerdeki anlamlar ile,Nartkan ın anlatmaya çalıştığı anlamı harmanladığımda ,çokta çelişkili bir durum göremedim.. Kuran daki çoğu ayette benzer tarzda kullanımla, çok farklı manalara varılabilir.. Bu da onun kişiye özel ,içimizdekine göre şekil alabilen yapısından belki.. Ha yine dayanamayıp bişeye islam dışı demenin uygunsuzluğunuda vurgulamadan geçmeyim.. Gelmiş geçmiş din adamlarının ortak payda da bişeyi doğru kabul etmiş görünmesi, yüzde yüz o şeyin doğru olduğu anlamına gelmeyebilir.. Allah ın dinini doğru algılayıp algılamamamızdaki tek hüküm sahibi,şüphesiz Allah tır.. insanların ,dinden anladığı,yani Kuran dan anladığı bir guruptan,bir çoğunluktan farklı ise ,bu o insanın din dışı bir düşüncede olduğuna hüküm biçmeyi illa ve illa gerekli kılmaz.. Kuran hırsızlık yapma dediği halde, Kuran hırsızlığı emretti demektir din dışı denilebilecek.. üstü kapalı manalarda, kişiye göre şekil alabilen anlamlarda,hele hele yaratılışına ya da ne olduğuna şahit olmadığımız,Allah katındaki kavramlarda,düşüne düşüne çıkarımlarla elde ettiğimiz içsel sonuçlarımızda, birinin sonucunun diğerine uymaması ,illa ve illa birini din dışı yapmaz..

Bu dünyada var olan hiçbir kavram, Allah sevgisinden üstün değildir. Allahı sevmek, durmadan Allahı düşünmek, birini sevdiğinizde bile Allah için düşünmek,o kişiyi Allah için değerlendirmek başka kavramlardır. Ne sevgili, ne anne baba ,etrafınızdaki her insan, Allah için değerlendirilir. Allahın emirleriyle üzerinde düşünülür. Evet,Allah bu yüzden, bişeyi çok aşırı sevdiğimizde hayatımıza müdahale edebilir. Sevgilerimiz, beynimizdeki fırtınalar kime, gün içerisinde özlemimiz düşüncelerimiz kime, peki birini sevdiğimizde şükrümüz neye? Bakara(*) Sûresinin 165 . Ayetinde İnsanlar arasında Allah’ı bırakıp da ona ortak koşanlar vardır. Onları, Allah’ı severcesine severler. Mü’minlerin Allah’a olan sevgisi daha güçlü bir sevgidir. Zulmedenler azaba uğrayacakları zaman bütün kuvvetin Allah’ın olduğunu ve Allah’ın azabının pek şiddetli olduğunu bir bilselerdi. Sevdiğim herşeyi Allah yarattıysa, bu sevgiyi, yaratılana duyulan sevgiyle nasıl kıyaslarım ki? Hadi başkasını sevdim, ben yine Yaratandan ötürü seveceksem oranında,Rabbim,"sevgi" diyen Rabbim, "düşmanını bile seveceksin" diyen Rabbim,niye bunu ihanet kabul etsin ki? E yaratılmış bişeyi Rabbim kadar ya da O ndan daha çok düşünüyorsam,niye ihanet etmiş sayılmayım ki?

Ben geç gördüm ama sanırım o da bu sayfayı görmemiş.. Forumda zevkle takip ettiğim güzel insan, doğum günün kutlu olsun.. h

Mümtehine(*) Sûresinin 10 . Ayetinde Ey iman edenler! Mü’min kadınlar muhacir olarak size geldiklerinde, onları imtihan edin. Allah onların imanlarını daha iyi bilir. Eğer siz onların inanmış kadınlar olduklarını anlarsanız, onları kafirlere geri göndermeyin. Çünkü müslüman hanımlar kafirlere helal değillerdir. Kafirler de müslüman hanımlara helal olmazlar. Mehir olarak harcadıklarını onlara (kocalarına geri) verin. Mehirlerini verdiğiniz takdirde, bu kadınlarla evlenmenizde size bir günah yoktur. Müşrik karılarınızın nikahlarına tutunmayın. (Zira bu nikahlar ortadan kalkmıştır.) Onlara harcadığınız mehri, (evlendikleri kafir kocalarından) isteyin. Kafirler de (İslâm’ı kabul eden ve sizinle evlenen eski hanımlarına) harcamış oldukları mehri (sizden) istesinler. Bu, Allah’ın hükmüdür. O, aranızda hüküm veriyor. Allah hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.3 Bir adam ben müslümanım diyor, ama Allah vaktinde namaz kıl dediği zaman ,amaan deyip es geçiyor.. İki eşin imanda bir olup olmaması gerçekten bir evlilik kurumunda ciddi düşünülmesi gereken mevzudur.. Ama gelgelelim aldatan kocaya sabır mevzusuna.. ya yok böyle bir sabır .. olamaz böyle bir durum.. Bi kere adam zina etmiştir ve cezası ağırdır.. Bu nu da geçtim, bu neredeyse Allah a şirk koşmakla eş değer anılır.. nasıl mı? Bismillahirrahmânirrahîm 1. Bu, bizim indirdiğimiz ve (hükümlerini) farz kıldığımız bir sûredir. Düşünüp öğüt almanız için onda apaçık âyetler indirdik. 2. Zina eden kadın ve zina eden erkekten her birine yüzer değnek vurun. Allah’a ve ahiret gününe inanıyorsanız, Allah’ın dini(nin koymuş olduğu hükmü uygulama) konusunda onlara acıyacağınız tutmasın. Mü’minlerden bir topluluk da onların cezalandırılmasına şahit olsun. 3. Zina eden erkek ancak, zina eden veya Allah’a ortak koşan bir kadınla evlenir. Zina eden bir kadınla da ancak zina eden veya Allah’a ortak koşan bir erkek evlenir. Bu mü’minlere haram kılınmıştır. kadınla erkek arasında bi fark var mı bu konuda.. Zina eden koca ,artık mümine haramdır ve o adamın layığı zina eden bir kadın yada Allah ortak koşan kadındır.. Bu Kuran ise, o adamın anlattığı hangi kitap olsa gerek.. Benim dinim bana, onun dini ona.. onun dini ile benim ki farklı yani,o aynı olduğunu iddia etse bile.. Kuranla bu derece çelişmek neyin nesi..

illuminati arkadaşlar.. 1776 dan bu yana oynanan her oyun.. Amerika nın bile efendisi, tek dünya devleti projesi.. Saddam gibi anlaşmaya yanaşmayana yaptıklarını hep beraber izledik aslında.. başarısızlık başarısızlık çakallar şunlar bunlar derken, askeri dayadılar ikinci kez oldu bitti işte.. akp de anlaşmak zorunda, yoksa ya suikaste kurban gidecek ya ölecek ya ölecek.. anlaşırsa yedi sulalesi garantiye alınacak.. bizim ülkede Van a kadar olan topraklar bile vaad edilmiş topraklar alanına giriyor bu arada.. e niye pkk yaratıldı ve destekleniyor..

Doğru, eğer sağ kalırsak.. Ben bu çenemle bu ülkede çok sağ kalmam sanırım.. Bi mesaj yazıp uğraşmadığım pkk lılar kalmıştı, ona da başladım.. Bi gün Allah izin verirse bizim binanın altındaki akp bürosunu da basacağım.. Gidişatım bu yönde.. yani yakında ailem beni bir akıl hastanesine kapatabilir biri beni öldürmezse.. Ben bu kadar tepkisiz, umursamaz başka bir millet tanımıyorum.. gerçi pardon tanıyorum, imf nin el attığı,illuminati nin göz diktiği her yer.. Allah a şükür bir Atatürk değil, milyon Atatürk çıkacak aslında,bazen buna cidden güveniyorum.. Ama ne zaman.. tek sorun bu.. ne zaman.. kurdistan kurulacak yakında, sanırım yani İnşallah gerisi olmadan bişeyler patlayacak bu ülkede..