frozen tarafından postalanan herşey
-
usttekinin en cok nesını SEVMEDIN
he canem malikane görmesek inanıcaz.. bizi ağırladığın müştemilat bizim malikanenin canem sende nerde çalıştığını bi daha düşün istersen zam zamanıda geliyo
-
üstteki üye ile ıssız adaya düşseydiniz napardınız
hayır anlamadım düşen düşene bu helikopterden ee bu mereti kim kullanıyoo
-
usttekinin en cok nesını SEVMEDIN
al işte terbiyeli kızın
-
üstteki üye ile ıssız adaya düşseydiniz napardınız
gıcığıııımmmmmmmmmm paçamı bırakkkkkkkkkkkkkkk
-
usttekinin en cok nesını SEVMEDIN
sen benim kızıma lafmı sölüyon hanımmmmm gelmiyim oraya kızımı çekememezlik ediyon..birde yıllarca benim büyüttüğüm kelebek kızının terbiyesinden de övünüyon ölemi hadi ordan.. kızım bir tane bu alemde.. tabi bende
-
üstteki üye ile ıssız adaya düşseydiniz napardınız
gıcığım şahanesin tam arkandayım
-
üstteki üye ile ıssız adaya düşseydiniz napardınız
ben adaya düşebiliyomda bidaha geri çıkamıyom sorun orda
-
içinden geçeni yaz.........
yaşlandık canem boşver unutuyoz işte benimde içimden geçiyo..ama iki parmağım kafasında olaraktan
-
üstteki üye ile ıssız adaya düşseydiniz napardınız
kaçmayı düşünenler asla kaçamayanlardır canem.. uçmayı öğrenmek içinde bi tepeye çıkardık nası olsa dönüşü yuk
-
üstteki üye ile ıssız adaya düşseydiniz napardınız
kelebeğim..aşkolsun sana kıyamadığımdan öle dedim sen orda naparsın diye düşündüm bir an o bakımdan yane
-
usttekinin en cok nesını SEVMEDIN
konuş yafrum.. anlat gerçekleri bu gıcığın bana yaptığı eziyetleri anlat
-
içinden geçeni yaz.........
ya bende anlamadım ama gidip geliyom işte senin aklın gibi
-
içinden geçeni yaz.........
yaw bişeler oluyo pcye düşüyom allaalla hadi ordan gıcığım..içimden bu geçiyo
-
usttekinin en cok nesını SEVMEDIN
şuhluğunu sevmiyom insan az çirkin olur yaw
-
içinden geçeni yaz.........
içimden seni boğmak geçiyo.. hayır niye katlanıyomki sana ben
-
üstteki üye ile ıssız adaya düşseydiniz napardınız
niye yahu ben robin sen cuma geçinir giderdik
-
usttekinin en cok nesını SEVMEDIN
kızcağızım geldim işte..seni götüremezdim gittiğim yerlere çok tehlikeliydi.. ben gibi laf anlamamasını duygusuz çok fazla
-
usttekinin en cok nesını SEVMEDIN
duygusal çok fazla
-
üstteki üye ile ıssız adaya düşseydiniz napardınız
o ıssız adaya düşmemeye çalışırdım
-
SENİ BİR ANIT BIRAKTIM KENDİNE!
teşekkürler arkadaşlar.. … DEĞİL! Biraz değiştim, Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar… Değiştim, Unutamadığım sözlerinin arasında sıkışıyorum, Bir yanım kendimi kolluyor bir yanım seni Ben benimle savaşıyorum, Seninle değil! Sonucu kılıcı kuşananından belli olan bir savaşın Ne kazanabileni ne de kaybedeniyim, Sorun değil! Elbet alışırım, Biraz alıştım, Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar, Alıştım, Varlığını istemediğim tüm eksik yanlarıma, Ve çokluğunu da yokluğunu da istemediğim bu iki arada bir derede duyguya alışıyorum, Bir yanım bırak diyor bir yanım –ma, Kesin değil! Henüz tanıştım, Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar, Tanıdığımı sandığım bana daha da yakınım artık, Duvarlara anlatırken öğrendiklerim kendi hakkımda, Ve aynalara ağlarken gördüklerim kendi tarafımda… Bir yanım memnun oldum diyor, bir yanım tanıyamadım daha, Samimi değil! Bir hayli kırıldım, Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar, Canıma batan her halin felç gibi indi bedenime, Gözlerimden tut da ciğerime kadar kırgınım! Aslında ne sana, ne olanlara… Kendime kırgınım… Maziye hiç değil, an’a kırgınım. Anlatamadığım, anlayamadığım masalların bana yaptıklarına, Dinlediğim şarkılarda bana seni anlatan şarkıcılara, Beni anlamadığın kelimelerin bana her şeyi anlatıyor gibi geliyor oluşlarına… Bir hayli kırgınım… Beni ben kırdım oysa, İyi değil! Galiba yoruldum, Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar, Kendime kalbimi kanıtlamaktan, Ve kanıtladığıma kendimi inandırmaktan, Ve dahası kocaman bir sahada tek başına koşmaktan yoruldum! Aslında ne pişmanım ne de pes ediyorum, Sadece beni kaybettikçe seni kaybediyorum, Şu kalp denen, beni bana sorgulatıyor artık, Ki seni sorgulamamasını nasıl beklerim, Toprağa bakan yanım senden zaten ayrı, Sana bakan yanımsa toprakla aynı, Ne yaparsan yap gördüğünün seni görmesini bekleyemezsin, Gözlerim yorgun, dudaklarım hissiz, Dokunulmadan geçen yıllar bana ağır, Sarılmadan geçip giden uğurlamaların kavuşmaları hep beklentisiz, Söyleyemediklerini söylesen de şimdi, sesine aşina yanım onca sessizlikten sonra artık sağır! İsteyerek değil! Çok çalıştım, Paylaştığımız hayatımızda bıraktığın onca üstü kapalı “git” izine, Beni yerle bir eden kendince açık olan her tepkine, Ve bence bana tanımadığım bir adamı göstermene rağmen, Gitmek için, bitmek için, sana huzur vermek için çok çalıştım, Daha önce de gitmiştim, kendi isteğimle! Anladım ki daha önce sevmemiştim, Çok çalıştım inan, Değişen yanımın aslında hep aynı olduğunu göstermeye, Her defasında daha da tozlaşan canımı kırmadan korumaya, Ve alışmaya kendime, bu göz gözü görmez dumanlı halime, Çok alışmaya çalıştım hem de, Tanıştım seninle doğan yanımla da ölen yanımla da, Birini yaşattım, yaşatıyorum da hala ama diğerinin ölmesine engel olamıyorum da! Yorulmak dinlenmekle geçmiyor, An be an çöküyor insanın içindeki güç, Işığı sönüyor, beyaza dönüyor rengi gitgide, hissizleşiyor, Ne yormak istedim seni ne de yormak kendimi, Çok çalıştım, Gitmeye de kalmaya da, İkisi de aynı acı, Kolay değil! ÇiselOnat ’07 İstanbul
-
.....::Radya::.....
radyacım ne msn den nede burdan sana cevap verebildim.. ama geldim işte ..bu arada yeni görevin hayırlı olsun bidenem.. Karanlık sözler yazıyorum hayatım hakkında öyle yoruldum ki yoruldum dünyayı tanımaktan saçlarım çok yoruldu gençlik uykularımda acılar çekebilecek yaşa geldiğim zaman acıyla uğraşacak yerlerimi yok ettim. Ve şimdi birçok sayfasını atlayarak bitirdiğim kitabın başından başlayabilirim.
-
sEn EsTiKçE bEn TiTrErİm...
mini mini bir kelebek donmuştu..pencereme konmuştu..aldım onu içeriye..pır pır uçsun diye.. nası değiştirdim bak senin için Ey artık ağzı ve saçları Uzun bir karanlığı ağartan boyna Maviden aşka boyayıp silahları Bilenip bir başkaldırmaya Korkak ve umutsuz yerlilerden Söküp son hızla çadırları Ağaran bir kan, geceden Yepyeni bir çıldırmaya Yangın. Onun alyuvarları. Kanlı bir geçit gibi. İsyan. Mavi gözlerle dolu saçları Ey beni umutsuz eden kan Ey büyük şarkılardan artan Aşkın vazgeçilmez karanlığı Susar ve martıları düşünür Gecenin bir kesiminde insan İçinde beyaz bir kalabalık Ve aşk zaten gürültüdür Benim korkum ve umutsuzluğum Artık ölmüş bir adam gibidir Kendini hiç hatırlamayan Aşkın ve hüznün şiiridir Yüzümle çizdiğim karanlığa Çılgın atlar. Savaşçılarım. Ey benim kaçınılmaz yazgım Bir gün dörtnala ağlamaya Bir gün aşk geçilmelidir ATAOL BEHRAMOĞLU.
-
ஐ๑((-_-))๑ஐ๑ LEYLA ๑ஐ๑((-_-))ஐ๑
nenecim ne olcek halimiz böle bir sen yoksun bir ben gene pc felan deme inanmam bilesin Durmadan avuçlarım terliyor, İnildiyor ardımdan Girdiğim çıktığım kapılar. Trenim gecikmeli, yüreğim bungun, Bir bir uzaklaşıyor sevdiğim insanlar. Ne zaman bir dosta gitsem, Evde yoklar. Dolanıp duruyorum ortalıkta. Kedim hımbıl, yaprak döküyor çiçeğim, Rakım bir türlü beyazlaşmıyor. Anahtarım güç dönüyor kilidinde, Nemli aldığım sigaralar. Ne zaman bir dosta gitsem Evde yoklar. Kimi zaman çocuğum, Bir müzik kutusu başucumda Ve ayımın gözleri saydam. Kimi zaman gardayım Yanımda bavulum, yılgın ve ihtiyar. Ne zaman bir dosta gitsem, Evde yoklar. Bekliyorum bir kapının önünde, Cebimde yazılmamış bir mektupla. Bana karşı ben vardım Çaldığım kapıların ardında, Ben açtım, ben girdim Selamlaştık ilk defa. METİN ALTIOK
-
()()()() Deniz_Kızı ()()()() Anı Defteri......,,
İadeyi ziyarete geldim canem çookk geç olsada.. Bir şey kaldı gecelerden birinde Senden. Öncesinde bilinmemiş birşey, Silinmez bir ses gibi giden.. Kelimelerden büyük, kelimelerin içinde, Bir şey kaldı sendenYaşamalar'ın arasında kaçamaklı. Veriliş rengi başka, alınış rengi başka.. Söylemeye vakit kalmadan Dudakların altına bırakılmış bir şey. Karanlıkların tam ortasında bir kırmızı nokta.. Gözlerce pırıl pırıl, ellerce saklı. Bir şey kaldı, bir denizin kıyısında senden, Bakışlarla yüklü, söylemelerle sessiz.. Seninle dolu, seninle sensiz bir şey.. Arandıkça bulunmamış yıllar yılı, Bulundukça aramaklı. ÖZDEMİR ASAF.
-
SARDUNYAM.... (Günlük... kendisini fark ettirebilen çok az şey vardır günlük yaşamımızda... )
Gıcıkcığım I. Neyiz ki biz? İlk ışınları görününce güneşin, Kaparız tepenin gözkapaklarını Çam değiliz ki, kollarımız açık Ürpererek karşılayalım donuk ışığı. Gölgeler kısalınca çıkarız ortaya, Açıklıktır, aydınlıktır aradığımız, Parlaklıkta bulur gücünü görüşümüz. Tanımayız alacakaranlığı delen, Tepelerin arasından seçen bakışı. Kör olmuş ışıktan gözlerimiz. Gündüz yarasalarıyız biz. II. Geceyi düşleriz gündüzken, Geceyken de gündüzü, Yitirebileceklerimiz yitiktir Onlardan uzaktayken ama Özleriz, döneriz yeniden Yitirmeden Yitirebileceklerimizi Yitiremediklerimize. Yitirebilirdik, deriz; Ama yalnızca bir fiil çekimi bu Tutsaklıklara bağlamışız özgürlüğümüzü. Gündüz yarasalarıyız biz. ORUÇ ARUOBA