gloria

Bu film, düşünüyorum da izlediği en iyi savaş karşıtı denilebilecek savaş filmlerinden biriydi, hakkını gerçekten de vermek lazım. Ayrıca son yıllarda izlediğim en ama en iyi filmlerden biriydi, çok sevdim.

TAM GAZ = BABY DRIVER Çok genç olduğu için Baby lakabını almış olan sürücü, banka soyguncuları için sürücülük yapmakta, soygunun ardından suçluları olay yerinden kaçırmaktadır. Bu işi yapmak istememesine rağmen, suç liderine olan borcunu ödemek zorundadır çünkü daha önceki bir zamanda sahibinin kim olduğunu bilmeden suç liderine ait olan Mercedes'i çalmıştır. Ayrıca suç lideri artık onu uğuru olarak görmekte ve bütün sürücü işlerini ona vermektedir. Ne var ki Baby bir gün aşık olacağı kadınla karşılaşır ve kadının tek hayali, almaya gücünün bile yetmeyeceği bir arabayla, müzik dinleye dinleye, yollara düşmektir. Aksiyonu bol bir suç filmi olan Baby Driver, 90. Oscar ödüllerine En iyi Film Kurgusu, En iyi Ses Miksajı ve En İyi Ses Kurgusu alanlarında olmak üzere üç dalda Oscar'a aday olmuş ancak her birinde ödülü Dunkirk isimli filme kaptırmıştır ama ben yine de En İyi Ses Kurgusu ödülünü alabilirdi diye düşünmeden edemiyorum. Film bir müzikal değil ancak müziğe çok geniş bir yelpaze ayırmış, daha doğrusu müziği tıpkı müzikallerdeki gibi filmin temeline oturtmuştur. Daha iyi ifade etmek gerekirse, aksiyon filmlerinde müzik genelde background olarak kullanılırken bu filmde tam olarak başroldedir, yani film boyunca çalan şarkıların sözleri aslında filme ait repliklerdir denilebilir. İşte bu da onu kendine has, müzikal olmayan ama müzikli bir aksiyon filmi haline getiriyor. Ayrıca izlemesi de son derece keyifli bir film, aksiyon sevenlere hitap edeceğini düşünüyorum, müzikleri de gerçekten şahane. YÖNETMEN: Edgar Wright ANSEL ELGORT (Baby) KEVIN SPACEY (Doc) LILY JAMES (Deborah) Baby is a young and partially hearing impaired getaway driver who can make any wild move while in motion with the right track playing. It's a critical talent he needs to survive his indentured servitude to the crime boss, Doc, who values his role in his meticulously planned robberies. However, just when Baby thinks he is finally free and clear to have his own life with his new girlfriend, Debora, Doc coerces him back for another job. Now saddled with a crew of thugs too violently unstable to keep to Doc's plans, Baby finds himself and everything he cares for in terrible danger. To survive and escape the coming maelstrom, it will take all of Baby's skill, wits and daring, but even on the best track, can he make it when life is forcing him to face the music?

EN İYİ KADIN OYUNCU: FRANCES MCDORMAND EN İYİ YARDIMCI ERKEK OYUNCU: SAM ROCKWELL

Yönetmenin diğer filmleri için ayrıca bu filmlere de bakabilirsiniz.

Yedi Psikopat ve İn Brugge filmleriyle bilinen Martin McDonagh gerçekten en sevdiğim yönetmenlerden birisi. Benim gözümde o çok ama çok başarılı bir adam aynı zamanda bir tarzı ve kişiliği olan müthiş filmlerin yönetmeni. Uzun zamandır yeni filminin vizyona girmesini bekliyordum ki kendisi 90.Oscar ödül törenleriyle ortaya çıktı. Frances McDormand ile en iyi kadın oyuncu ve Sam Rockwell ile en iyi yardımcı erkek oyuncu ödüllerini kazandı. Kesinlikle beklediğim bir şeydi, Sam Rosckwell'e zaten hayran biri olarak Frances McDormand'a da bu filmde ayrı bir bayıldım. Konusuna gelecek olursak: Ölmeden hemen önce tecavüze uğrayarak cinayete kurban giden kızının halihazırda katillerinin bulunmaması üzerine annesi, kızını öldürüldüğü yolda üç adet billboard kiralar ve reklam vererek olaya yeniden dikkat çeker. Ancak bu aynı zamanda onun tepkileri de üzerine çekmesine neden olur. Yine de bu onu yıldıramaz, davası karşısında her zaman dik durur ve hedefine ulaşmak için elinden geleni yapar.

EN İYİ FİLM ÖDÜLÜ EN İYİ YÖNETMEN ÖDÜLÜ EN İYİ FİLM MÜZİĞİ EN İYİ YAPIM TASARIMI

Suyun Sesi = The Shape of Water Öncelikle söyleyeyim Suyun Sesi gerçekten çoook ama çok güzel bir film, içerisinde her ne kadar gergin, şiddet içeren ve kanlı bir takım sahneler olsa da film genel olarak inanılmaz huzurlu bir film. Müzikler şahane, oyunculuklar şahane, anlatılan dostluk hikayesi şahane, aşk hikayesi şahane. Böyle insanda bir nebze Amelia'yı izlemişsiniz gibi bir his uyandırıyor ya da daha iyi ifade etmek gerekirse Amelia filmini izledikten sonra içinizde oluşan o duyguyu taşıyor. Amelia filmini izlememiş olanlar için ayrıca şuraya bir de link bırakayım Her neyse yeniden Suyun Sesi filmine geri dönüyorum, filmin konusu genel olarak şöyle: Elisa dilsiz ama sağır olmayan, etrafındakilerle işaret diliyle anlaşan, müziği, dansı seven, rutin bir hayatı olan ve o rutini düzenli olarak korumaya gayret eden bir kadındır. Bir laboratuvarda temizlikçi olarak çalışmaktadır. Günlerden bir gün Amazonlara göre bir tanrı olan ve nehir kıyısında kendisine adaklar sunulan insanımsı bir su yaratığı (aslında bir tür amfibik) yakalanır ve incelenmek ve üzerinde bir takım deneyler yapılmak üzere laboratuvara getirilir, işte o andan itibaren Elisa'nın rutininde ve hayatı yaşayışında da çok ciddi değişiklikler başlar. Bu arada Film, 2018 yılı Oscar ödüllerinde 13 dalda adaylığını göstermiş olup 4 dalda ödül kazanmıştır (En İyi Film, En İyi Yönetmen, En İyi Film Müziği, En İyi Yapım Tasarımı) Ama bfilmi izlediğinizde En iyi film Oscar'ı onun almış olması sizi biraz şaşırtmış olabilir. Fakat ben çok şaşırmadım açıkçası. Bence kazanması çok normaldi. Neden denilecek olursa? Elisa'nın bir engelli olması, işteki en iyi dostu olan Zelda'nın bir Afro-Amerikan olması, apartmandaki en iyi koşusunun yaşlı bir eşcinsel olması, Filmin yönetmeninin Meksikalı bir göçmen olması, filmin gösterime girdiği dönemin Trump dönemi olması... İşte bütün bunlar birleştirildiğinde filmin ABD başkanı Donald Trump'ın ırkçı ayrımçı faşizan yapısına bir eleştiri olduğu ve ödüller dağıtılırken filmin bu politik bakış açısıyla değerlendirildiğini gözden kaçırmamak gerekir.

Rigor mortis ölüm katılığı ya da ölüm sertliği demektir. Canlılarda ölümün gerçekleşmesini takiben istemli ya da istemsiz olarak oluşan tüm kaslarda görülen katılık haline rigor mortis denir. Özellikle kurban bayramlarında etin kesildikten sonra hemen yenmemesini, en az bir gün beklenmesi gerektiğini hep duyarız. Kesim öncesi hayvanın yaşadığı aşırı stres ile ölüm sonrası gerçekleşen rigor mortis durumu eti en az 24 saat boyunca sert ve katı halde tutulmasına neden olur. İşte bu ölüm katılığı denen rigor mortis durumu ancak bir gün sonra düzelmektedir. Eğer daha öncesinde yenirse bu etin hem pişirilmesinde hem sindiriminde zorluklar yaşanır. Kurban eti, rigor mortis durumundan çıkıncaya kadar en az 24 saat, iri parçalar halinde ve +4 derecede dinlendirilmelidir.

Türbin mi Türbün mü Doğru: Türbin Yanlış: Türbün türbin Fr. turbine a. fiz. Su, buhar, gaz gibi herhangi bir akışkanın hareket enerjisiyle ve birtakım özel düzenler yardımıyla dönerek çalışan araç. Güncel Türkçe Sözlük türbin Fr. turbine (fizik) BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu 1963

KARDİYO Hareketleri Nelerdir? Spor yapmaya başladığımız andan itibaren kalp ritminin yükseldiği ve nefes alış verişin hızlandığı durumlarda kardiyo egzersizleri yapmaya başlamışızdır. Bu yüzden koşma, yürüme, yüzme, bisiklet sürme, ip atlama, tenis oynama vb hareketler kardiyo egzersizleri sayılmaktadır. Bu hareketler kalbi yormamakla birlikte yağ/kalori yakımını artıran hareketlerdir. Kardiyo egzersizleri iki temel teknikle anlatılabilir. Bunlar: HIIT: Yüksek Tempolu Kardiyo LISS: Hafif Tempo Düzeyli Kardiyo HIIT: Yüksek Tempolu Kardiyo HITT tekniğinde yüksek ve düşük tempolu aktiviteler peş peşe yapılmaktadır. Örneğin 30 saniye yüksek tempolu koşunun ardından 60 saniye hafif tempolu koşu/yürüyüş sonra ardından tekrar 30 saniye yüksek tempolu koşu ve 60 saniye yürüyüş şeklinde devam eder. Ortalama 20-25 dakika boyunca bu şekilde devam eder. Yüksek tempolu hareketlere örnek olması açısından bu alttaki linkteki hareketlerden yararlanabilirsiniz: Alçak tempolu hareketler için hafif koşu, ritmik yürüyüş veya dinlenme yapabilirsiniz. Yüzüyorsanız aralıklı olarak temponuzu artırıp azaltabilirsiniz. Boks da HIIT için çok ideal bir aktivitedir. LISS: Hafif Tempo Düzeyli Kardiyo LISS tekniği toplamda 45-60 dakika süren antrenman biçimidir. Burada vücudun temposu ve ritmi sabit tutulur. Yükseltilmez ya da düşürülmez. Fayda sağlanması açısından uzun süreli ve düzenli olarak yapılması gerekmektedir. Ritmik yürüyüş bunun için en iyi örnektir, yüzme de başka iyi örneklerden birisidir. HIIT: Yüksek Tempolu Kardiyo - LISS: Hafif Tempo Düzeyli Kardiyo Karşılaştırılması LISS Kardiyonun Olumlu Yanları Kas kütlesini korur, yağ yakımını destekler - Yeni başlayanlar için uygundur. LISS Kardiyonun Olumsuz Yanları Sıkılabilirsiniz - Sabır gerektirir. *** HIIT Kardiyonun Olumlu Yanları Yüksek oranda kalori yakımını destekler - LISS kardiyoya göre daha kısa sürede biter _ Yağsız kas kütlesini destekler. HIIT Kardiyonun Olumsuz Yanları Sakatlanabilirsiniz - Yoğun bir antrenman olduğundan her gün yapılması onarılmaz aksi takdirde yağ yakımınız biter ve kas kaybı yaşamaya başlarsınız

Çok üzüldüm. Çok ama çok üzüldüm

Serbest mi Serbes mi Doğru: Serbest Yanlış: Serbes serbest sıfat Farsça serbest 1. sıfat Hiçbir şarta bağlı olmayan, istediği gibi davranabilen, erkin 2. Tutuklu veya bağımlı olmayan, özgür, hür 3. Zamanını istediği gibi kullanabilen, yapacak bir işi olmayan "Öğleyin serbestim, gelebilirsin." 4. Bazı kurallara bağlı olmayan "Serbest ticaret. Serbest nazım." 5. Sıkılmadan, şaşırmadan konuşan ve davranan 6. Ağırbaşlı olmayan, hoppa (kadın) 7. Hareketi herhangi bir biçimde engellenmeyen "Serbest geçiş" 8. zarf Rahat, özgür, bağımsız bir biçimde "Ötekilere de pek serbest davranır isem de onlar benden utanırlar." - M. Ş. Esendal

Ne Haber mi Naber mi Doğru: Ne haber? Yanlış: Naber? ne haber? 1. herhangi bir bilgi var mı? 2. ne var ne yok 3. "senin hiçbir şeyden haberin yok" anlamında kullanılan bir söz "O, başkalarıyla geziyormuş, ne haber?"

Ne oldu mu Noldu mu Neoldu mu Doğru: Ne oldu Yanlış: Noldu, Neoldu Ancak bu kelimedeki ne oldu derken e-o seslerinin yan yana gelmesinden dolayı iki ünlüden biri düşer ve tek ünlü olarak söylenir, bu yalnızca konuşma dili için geçerlidir, yazarken yine "ne oldu" şeklinde yazılmalıdır.

FARK ETMEZ Mİ YOKSA FARKETMEZ Mİ Doğru: Fark etmez Yanlış: Farketmez

AFFEDERSİN Mİ AFEDERSİN Mİ YOKSA AF EDERSİN Mİ? Doğru: Affedersin / Affedersiniz Yanlış: Afedersin / Afedersiniz ya da Af edersin / Af edersiniz Affedersiniz: Özür dilemek için söylenir. Affedersiniz, saatiniz kaç?

BEYGİRGÜCÜ MÜ BEYGİR GÜCÜ MÜ Tartışmalı bir kelime daha, TDK doğru yazımın "Beygir gücü" olduğunu söylüyor ancak benim daha çok güvendiğim Ali Püsküllüoğlu doğru yazımın beygirgücü şeklinde olduğunu söylüyor. O yüzden bence beygirgücü doğru. Ama beygir gücü yazarsanız da TDK'ya göre yanlış değil, kararı kendiniz verin Beygirgücü: isim, fizik Saniyede 75 kilogrammetrelik iş yapan bir motorun gücü "Bir beygir gücü O,736 kilovata eşittir."

HAVALİMANI MI HAVA LİMANI MI Doğru: Havalimanı Yanlış: Hava limanı havalimanı isim (hava'limanı) 1. isim Uluslararası veya şehirler arası hava yolu ulaşımı için gerekli teknik ve ticari kuruluşların bütünü 2. Bu altyapının yerleştirilmesini, işletilmesini ve geliştirilmesini sağlayan kuruluş

HAVAALANI MI HAVA ALANI MI Doğru: Havaalanı Yanlış: Hava alanı havaalanı isim (hava'alanı) isim İçerisindeki bina, tesis ve donatımlar dâhil uçakların iniş, kalkış ve yer hareketlerini yaparken kullanabilmeleri amacıyla belirlenmiş, ülke içindeki uçuşların yapıldığı saha "Ancak havaalanı yolunda kayda değer bir bilgi daha edinmişti." - E. Şafak

HAVA YOLU MU HAVAYOLU MU Doğru: Hava yolu Yanlış: Havayolu hava yolu isim isim Hava taşıtlarının uçuş sırasında izlemeye zorunlu oldukları yol

Minibüs mü, Münübüs mü Doğru: Minibüs Yanlış: Münübüs Şuradan aklınızda kalsın, otobüsün minisine minibüs denir minibüs isim Fransızca minibus isim 10-12 kişilik oturma kapasitesi olan küçük otobüs

Mürekkep mi Mürekkeb mi Aslında doğru yazım "Mürekkep"tir. Ancak bu kelimenin bir inceliği var, Türkçe'de eğer bir kelimenin sonu p,ç,t,k sert sessiz harflerle bitiyorsa yanına sesli harf geldiğinde son harf yumuşar ve p:b - ç:c - t:d - k:ğ/g olur. Örnek: balık - balığı, çiçek - çiçeği - yatak - yatağı mürekkep - mürekkebi, ıstırap - ıstırabı, kitap - kitabı Ağaç -ağacı, ilaç - ilacı, dalgıç - dalgıca yoğurt - yoğurdu, inat - inadı, kanat - kanadı

ISTIRAP MI IZDIRAP MI Tartışmalı bir kelime daha, TDK der ki ızdırap doğru, Ali Püsküllüoğlu (ben her zaman onu tercih ederim) da ıstırap şeklinde yazılışının doğru olduğunu söylüyor. O yüzden bence ıstırap doğru. Ama ızdırap yazarsanız da TDK'ya göre yanlış değil, kararı kendiniz verin Istırap: Acı, üzüntü, sıkıntı, keder

Step Up hareketi nedir? step-up yukarı çıkmak demektir. Bu hareketi yapmak için merdiven veya merdiven yüksekliğinde adım atacağınız bir yükselti gerekmektedir. Hareket başta ön bacak ve kalça olmak üzere karın kaslarını çalıştırmaya yaramaktadır. Aynı zamanda ısınma için de kullanılabilir. Hareket istenirse ağırlıkla yapılabilir. Step Up hareketi nasıl yapılır? Merdivenin alt basamağında dik şekilde ayakta durulur Eller kalçaya konulur ve bir ayak merdivenin üzerine yerleştirilir. Topuk merdivenin üzerine konulur, kalça yukarı çekilir. Sonra diğer ayak merdivenin üzerine çekilir. Ardından başlangıç pozisyonuna geri dönülür. Başka step-up hareketleri

Başlangıç romanının ilk sayfalarını okuyun Başlangıç romanını henüz okuyup okumayacağına karar verememiş olanlar için buraya kitabın önsözünü ekleyeceğim, önsöz dedimse aslında kitabın başlangıcı burası. Yani biliğimiz önsözler gibi değil Okuyun ve ona göre kitabı satın alıp almayacağınıza verin, bence bu sayfaları okuduktan sonra kesin okumak isteyeceksiniz ya orası da ayrı konu. Resimlerin üzerine tıklayarak sayfayı daha da büyütebilirsiniz.