gloria tarafından postalanan herşey
-
Yüzyıllık Yalnızlık (Gabriel Garcia Marquez) Dizisi
Gabriel Garcia Marquez'in Yüzyıllık Yalnızlık isimli kitabı Netflix tarafından dizi haline getiriliyor. Kitap ilk kez 1967 yılında basılmış ve bu güne kadar tüm dünya çapında 50 milyondan fazla satmıştır. Dizinin büyük bir kısmı yazarın memleketi olan Kolombiya'da çekilecek ve yazarın oğulları Rodrigo García ve Gonzalo García Barcha diziye danışmanlık edecek. Bu arada aklımdayken; Marquez, Kolombiya halkının hazinesi olarak kabul ediliyor. Ünlü yazar 2014 yılında 87 yaşında hayatını kaybettiğinde önceki Kolombiya Devlet Başkanı Juan Manuel Santos üç günlük ulusal yas ilan etmiş, bayrakları yarıya indirtmişti.
-
Mahcup mu Mahçup mu?
Doğru: Mahcup Yanlış: Mahçup, mahcub, mahçub mahcup -bu sıfat Arapça maḥcūb 1. sıfat Utangaç "Kenara mahcup bir çocuk gibi büzüldü." - S. F. Abasıyanık 2. zarf Utangaç bir biçimde "Etrafınızda mahcup, cüretsiz, beceriksiz dolaşır." - H. C. Yalçın
-
Leman dergisi, Alper Taş’ı kapağına taşıdı: “Kültür geri geliyor Beyoğlu’na”
Bir Beyoğlu çocuğu olarak çok umutluyum bu defa Beyoğlu'ndan... Umarım Beyoğlu hakettiğini alır.
-
İsteka mı Istaka mı (Şaşıracaksınız)
Geçen gün bir yarışmada karşılaştım bu soruyla İsteka diye yazmışlardı, vallahi ben doğrusunu ıstaka diye biliyordum. Sonra TDK'ya baktım, hangisi doğru diye, isteka doğruymuş 😮 Doğru: İsteka (Bilardo sopası) Yanlış: Istaka
-
Aslan - Lion - Saroo 2016
Gerçekten çok güzel bir filmdi, soluk soluğa izlemiş sonra da bir güzel ağlamıştım. Tekrar tekrar izleyebileceğim filmlerden birisi. Çok beğendim.
-
Dan Brown BAŞLANGIÇ Kitabında Bahsedilen Sanat Eserleri ve Tüm Yerler
Sayfadaki tüm görseller güncellenmiştir.
-
Dan Brown BAŞLANGIÇ Kitabında Bahsedilen Sanat Eserleri ve Tüm Yerler
ve diğer tüm arkadaşlarıma ben de geri dönüşleri için teşekkür ediyorum. Zaten bu kadar güzel tepkiler olmasa insan böyle bir işi şevkle ve zevkle yapmaz
-
Dan Brown Cehennem Kitabında Bahsedilen Sanat Eserleri ve Tüm Yerler
Resimler ara sıra linkleri kırıldığından olsa gerek siliniyor. Eğer kırık linkle karşılaşırsanız lütfen haber verin, tüm resimleri güncelleyelim. Bu arada gün itibariyle bütün resimler güncellenmiştir.
-
Bağırsak mı Barsak mı?
barsak x bağırsak a. anat. Sindirim organının mideden anüse kadar olan, ince bağırsak ve kalın bağırsaktan oluşan bölümü.
-
Portmanto mı Fortmanto mu?
fortmanto x portmanto a. Palto, şapka vb. şeyleri asmak için yapılmış, raflı, bazıları aynalı askılık: "Antrede duran portmantonun aynasına göz attı." -R. H. Karay.
-
Kampanya mı Kanpanya mı?
kanpanya x kampanya a. (kampa'nya) 1. Politika, ekonomi, kültür vb. alanlarda belirli bir süredeki etkinlik dönemi: "Yetki kanununa karşı gençlerin giriştiği kampanya sade Berlin'e inhisar etmiyor." -H. Taner. 2. tic. Tüketiciyi özendirmek için belli sürelerde düzenlenen indirimli veya taksitli satış.
-
Tahterevalli mi Tahtıravalli mi?
tahtarevalli, tahtıravalli x tahterevalli a. (tahtereva'lli) İki ucuna birer kişi oturup karşılıklı olarak havada yükselip inerek eğlenmeyi sağlayan, ortasından bir yere dayalı tahta veya metal araç, çöğüncek: "Küçükken tahterevalliye binmişsinizdir. İki ucundan biri inince öbürü kalkan bu nesne yalnız tahtadan olmaz." -N. Hikmet.
-
Alarm mı Alarım mı?
alarım x alarm a. (l ince okunur) 1. Bir uyarıyı, bir tehlikeyi bildirmek için verilen işaret. 2. Bu işareti veren düzenek.
-
Eksantrik mi Egzantrik mi?
egzantrik, ekzantrik, egsantrik x eksantrik sf. 1. mat. Dış merkezli. 2. top. b. Ayrıksı. 3. mec. Ayrıksı: "Romantik olmaktan ziyade eksantrik hâlleri beni harap etmeye başladı." -A. Gündüz. (laf aramızda egzantrik hatta egzantirik olsa çok daha güzel olurmuş, büyük talihsizlik, ayrıca bu kelimeyi çok severim)
-
Leğen mi Leyen mi?
leyen x leğen a. 1. Genellikle, içinde bir şey yıkamak için kullanılan metal veya plastikten yayvan kap: "Adam, önündeki leğene eğilmiş, bardak yıkıyordu." -N. Cumalı. 2. anat. Gövdenin arka veya alt ucunda bulunan, bir yandan omurganın bel bölümüyle, öte yandan bacaklarla eklemlenen kemik çatı, havsala.
-
Eşantiyon mu Aşentiyon mu?
aşentiyon, aşantiyon x eşantiyon a. Bir malın niteliğini belirtmek, özelliklerini göstermek amacıyla parasız verilen veya gönderilen mal: "Avrupa firmalarından gelen yeni ilaç eşantiyonlarının tariflerini dikkatle okur, not ederdim." -R. N. Güntekin.
-
Rövanş mı Revanş mı?
revanş x rövanş a. Sporda veya oyunda yenilmiş olanın aynı rakiple oynadığı ikinci oyun.
-
Ziynet mi Ziğnet mi?
ziğnet x ziynet a. Süs, bezek: "Samimi bir kalabalık, zamanımıza ziynet olan benzersiz şairi görmekten, dinlemekten âdeta sarhoştu." -A. Kabaklı.
-
Yunan mı Yunanlı mı?
Yunanlı x Yunan öz. a. Yunanistan'da yaşayan veya Yunanistan halkından olan kimse, Yunanistanlı, palikarya.
-
Vites mi Fites mi?
fites x vites a. Otomobillerin çekiş ve hızını ayarlamaya yarayan dişliler düzeni.
-
Hamili kart yakınımdır mı yakinimdir mi?
yaki:nimdir x yakınımdır
-
Yumurta mı Yımırta mı?
yımırta x yumurta a. 1. biy. Bir dişinin vücudunda oluşan, yumurtlama ve döllenmeden sonra aynı türden bir canlı oluşturan hücre:Balık yumurtası. Böcek yumurtası. 2. Kanatlı hayvanların çoğalmasını sağlayan kabuklu bir besin maddesi. 3. Tavuk yumurtası: "İki sarılı yumurta yumurtlayan bu canım legornlar iki üç gün ara ile birer birer helak olup gitmişlerdi." -H. Taner. 4. anat. Er bezi: Koç yumurtası. 5. hlk. Çorap onarmakta kullanılan, yumurta biçiminde, genellikle tahta veya mermerden kalıp.
-
Ciğer mi Ciyer mi?
ciyer x ciğer a. 1. Akciğerlerle karaciğerin ortak adı. 2. Hayvanlarda akciğer, yürek ve karaciğerin oluşturduğu takım. 3. mec.Yürek, iç.
-
Film mi Filim mi?
filim x film a. 1. Fotoğrafçılıkta, radyografide ve sinemacılıkta resim çekmek için kullanılan, selülozdan, saydam, bükülebilir şerit. 2. Camlara yapıştırılarak içerinin görünmesini engelleyen bir tür ince yaprak. 3. sin. Bir oyunun bütününü taşıyan şerit veya şeritlerin bütünü. 4. sin. Sinemalarda gösterilen eser.
-
Yayımlamak mı Yayınlamak mı?
yayınlamak x yayımlamak (nsz) 1. Kitap, gazete, dergi vb. şeyleri basmak ve dağıtmak, neşretmek: Türk Dil Kurumunun yeni yayımladığı kitapları gördüm. 2. (-i) Dinlenilecek, görülecek şeyleri radyo ve televizyonla sunmak, bildirmek, duyurmak. 3. Resmen bildirmek, açıklamak, ilan etmek: Kararname yayımlamak.