gloria

Duyduğuma göre bu gece birisi Yalıçiftlik te dolunayın oluşturduğu muhteşem mehtap manzarasına nazır leziz şarabını yudumluyor ve keyiflerin en güzelini yapıyormuş öyle miiiii???? Hem de bensiz... Bensiz tadı çıkmaz ki... Ama benim yerime de yudumlarsa o şarabı, ve benim yerime de izlerse o mehtabı, o zaman olur Eminim güzeldir oralar ama senin güzel yüreğin, güzel yüzün ve güzel sohbetinle birleştiğinde daha bir güzel olmuştur... İyi seyirler ve keyifli bir gece diliyorum canım benim...

Ali Bey biz elimizden geleni yapalım ama ayrıca size bu konuda özellikle yardım alabileceğinizi düşündüğüm birkaç link sunmak istiyorum ve buraya da tam ihtiyaç listesi çıkarırsanız adres ve iletişim numarası bırakırsanız biz de elimizden geleni yapalım... http://www.ilkyar.org.tr/ http://www.kardesokullar.com/ https://www.facebook.com/pages/K%C3%B6y-Okullar%C4%B1na-ve-%C3%96%C4%9Fretmenlerine-Yard%C4%B1m-Sitesi/219406904748346 http://www.koyogretmeni.com/

Diyelim ki paran bitti, baba bana para ver dersin, baban da hayır der... ya da olur der ve çıkarır verir... Babada para varsa verir yoksa nasıl versin, bu öyle biraz şans, biraz doğru zamanı yakalama işi bence... Ben hiçbir tanrıya inanmıyorum diyemiyorum mesela; ama çok tanrıya inanıyorum... Hepsine dua ediyorum nasılsa birinden birisi kabul eder... Şimdi böyle diyeceğim şimdi siz bana güleceksiniz biliyorummmm Tamam siz devam edin ben çıkıyorum aradan, ben zaten ciddi ciddi tartışamıyorum, var bende bir sorun... Bir yerde geyiğe sarıyorum, geyik kaçıyor benim içime...

Çok güldürdün beni Neyse konuyu daha fazla bölmeyeyim benim ki öyle küçük bir nüans yaratmaktı.. Halk arasında psikopatlık tıbbi dilde anti-sosyal kişilik bozukluğu olan insanların empati kuramadıkları, pişmanlık duymadıkları, ego bütünlüğünün dağılmış olduğu ve hatta süper egolarının tamamen ortadan kalkmış olmasından kaynaklı olarak vicdan duygusuna sahip olmadıkları, bu nedenle de acıma, merhamet gösterme gibi duygularının olmadığı ve bu kişilerin tedavi ya da ıslah edilemedikleri bilinir. Ama tüm anti-sosyal kişilik bozukluğu olan insanların aynı zamanda bir seri katil ya da katil olmadığı da açıktır, kimi zaman bu insanlar normal hayat içerisinde de bir şekilde varlıklarını sürdürmeye devam etmektedirler ve hatta üst düzey yönetici konumuna kadar yükselebilmektedirler. Şimdi ben bir psikiyatr olmadığıma göre oturup bu konu hakkında çok da fazla bir şey söyleyemem. Ama idam konusunda en azından fikrimi söyleyebilirim. Ben bir psikopat değilim, empati kurabiliyorum, vicdana sahibim, acıma ve merhamet gösterme gibi duygularım var ve benim gözümde idam çok ağır bir cezadır, her ne olursa olsun kimsenin canını almak veya bunu onaylamak benim duygu durumuma uymaz. Ne yapılabilir, bizim ülkemizde bildiğim kadarıyla bu insanlar en fazla hapse atılabiliyor, hücre cezası alabiliyor ya da en sonunda hapiste kavga edip birbirlerini yok edebiliyorlar... Ama bazı ülkelerde tecrit edildikleri bir gerçek... Bu insanları toplumdan tecrit etmek ama hepsini değil gerçekten de zararlı olanları tecrit etmek bence bir yöntemdir. Uygulanabilir. Dexter hariç

Şu: porchen varsa kimseyi öldürmezsin yoksa her an birisini öldürebilirsin... Ben öyle anladım, düz mantığım ben

Ben dexter i çok seviyorum idam etmesinler onu

merhabaaaaaa

Yani bu durumda eğer porchem olursa kimseyi öldürmeyeceğim anlamına mı gelir, ya da eğer birinin porchesi varsa o zaman ben onun önüne atsam kendimi bana bir şey olmaz mı demek olur... Kafamı karıştırma haneke, porsche alırım bak...

"Kim dur diyecek, kim dur diyebildi" diye bir şey yok. Ben dur diyeceğim, sen dur diyeceksin, biz çoğunluk olup dur diyeceğiz ve durmak zorunda kalacaklar. Bak Gezi direnişine, örnek değil miydi bu, çok güzel bir örnek olmadı mı? Ayrıca bu korkak bir söylem, senin korkak olduğunu söylemiyorum ama söylemin korkakça, vazgeçmiş, dirençsiz, ve kabul etmiş olduğundan yana... Senin bu söylemin dur demeyi değil durma demeyi destekliyor, ben bir bireyim bir başıma dur diyebiliyorsam sen de demelisin, demek zorundasın, bu dünyada yaşıyorsan, bu dünyaya çocuk veriyorsan (belki de verdin bilmiyorum) çocuğunun geleceğini düşünmek zorundasın. Çocuğun geleceği ona araba, ev bırakmakla, biraz da para bırakmakla olmaz, önce ona insanca yaşayacağı bir alan miras bırakmak zorundasın. Biz özellikle son yüzyıl hatta son 50 yılda yaşayan her bir birey, sessizleştirilmeye zorlandık, istiyorsan hala sessiz kal... Buyur, dur dersin veya kim durduracak dersin, bak işte tam bu noktada o senin senin seçimin... Seçtiğinle var olursun. Ne kadar basit anlattım değil mi? Ben yıllardır ilkokul öğrencileriyle çalışıyorum, ağır sözler yoktur bende, basitçe anlattım işte... Oturup makale yazmıyorum, Bunun için herhangi bir yetiye sahip olmadığından değil, gerek duymadığımdan, basit bir şeyi zorlaştırmanın anlamı yok..

Sevgili arkadaşım, Ne güzel yazmışsın teşekkür ediyorum. Ama görüyorum ki emek sadece bu sayfayı hazırlayan bizlere ait değil, sizin de bu sayfayı önermeniz, buraya verdiğiniz destek... Hepsi emek.. Ben de size emeğinizden dolayı teşekkür ediyorum.

Hep diyorum aslında enerji politikaları daha sonra da sanayi rantdan ve talandan bir an önce arındırılmalı... Daha dün, Alakır'da 4'ü faaliyete geçmiş, 4'ü de planlama aşamasındaki olan HES ler için, Ado Madencilik tarafından başvuru yapılmış, Alakır 1 ve Alakır 2 Regülatör ve HES'leri için, Büyükalan Köyü'nde halk toplantıya çağrılmıştı. Toplantı Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü personelinin, ÇED raporu için düzenlediği bir toplantıydı ve halk ile birlikte bir takım çevre kuruluşları bu toplantıyı engellemeye çalışınca jandarma yine halka saldırdı.. Çok merak ediyorum ne zaman acaba çevrecilere ya da halka değil de istilacılara müdahale edecekler, acaba ölmeden ömrü hayatımda böyle bir haber görür duyar okur muyummm?

Bu yazdığının çevre ile ilgili ya da açtığım başlıkla ilgili herhangi bir bağlantısını kuramadım, sen kur bana...

İstanbul'da yaşayaydın ben sana verirdim, çünkü anneannem kendi elleriyle yapıp göndermiş, hem de en güzelinden... Ben de çok severim o yüzden özel siparişle geliyorrrrrrr bana her 3 ayda bir

Bir şarkı dinlemeden yatılmaz benim kitabımda... Bir de kitap okunmadan asla uyunmaz... Şimdi önce şarkımı dinliyor sonra da yatıyorum herkese iyi geceler Bu geceki şarkımı birlikte dinleyelim istedim.

GENEL BİR DUYURU! Çok sevgili arkadaşlar, Sayfayı takip eden arkadaşlarımızdan gelen bir istek üzerine yönetimle birlikte sizlerin görsellere ulaşmanızı kolaylaştıracak şekilde sayfayı tekrar revize ettik ve kitaptaki tüm görselleri sayfa sırasına göre peş peşe yerleştirdik. Bu arada tabii mecburen aralarda yazılmış bazı teşekkür mesajları daha sonraki sayfalara kaydırmak durumunda kaldık... Bazı arkadaşlarımızın mesajları ise maalesef istemeden de olsa -kazaya kurban gitmek suretiyle- yanlışlıkla silindi.. Öncelikle, mesajları silinen arkadaşlarımızın her birine anlayışından dolayı çok ama çok teşekkür etmek istiyorum, foruma üye oldunuz, emeğimizin karşılığını güzel teşekkür mesajlar yazarak verdiniz. Ama ne olur, lütfen üzülmeyin çünkü her birinizin mesajını tek tek okudum ve varlığınızı hissettim. Gerek teşekkür mesajlarınızla gerek görsellerle sayfaya katkıda bulunmuş tüm arkadaşlarıma da ayrıca çok teşekkür ediyorum, çok güzel bir çalışma oldu bu ve her birinizin emeği, desteği sayesinde oldu. Muhteşemsiniz Hepinizi seviyorummmmmmmmmmm

Ben de teşekkür ederim size yeni başladınız galiba kitabı okumaya, iyi o zaman siz bitirmeden ben bitireyim... Ekleyeyim şu fotografları İyi okumalar Kaldığımız yerden devam edelim biraz o zaman

Tabii ben diyorum, Altın Kitabevi ile Dan Brown'un yayınevi bir araya gelsin beni göndersinler bu kitabın geçtiği mekanlara hem fotograflarını çekeyim, hem gezi notlarını alayım, kitaba şöyle güzel bir albüm hazırlayayım diye kitapla beraber sunsunlar onu da satışa diye... ama hiç düşünemiyorlar.. Yani bende potansiyel var size sesleniyorum sevgili büyüklerim şaka bir yana çok teşekkür ediyorum, çok güzel bir yorumda bulunmuşsunuz, beni çok mutlu etti... Ben de sanki şaka yapar gibi aslında aklımdan geçenleri yazdım yukarıya, acaba gerçekten düşünmezler mi böyle bişi Ekşisözlük bizi linklemiş

Hoşgeldin, ben de göremeyince merak etmiştim nerelerdesin diye Kaybolma bir yere.. Teşekkürler, dediğim gibi birçoğumuz kitabı artık bitirdik (ben henüz bitiremedim çünkü bu aralar kalan tüm vaktim Taksim) ama İstanbul ile ilgili kısmı henüz buraya eklemedik... Ekleyeceğim çünkü aramızda İstanbul'u da ya da bu yapıları henüz görmemiş arkadaşlarımız mutlaka vardır, onları ihmal etmiyorum sadece bana biraz müsaade Ya da dediğim gibi ekleyin arkadaşlar, üye olmak hiç zor değil en fazla bir iki dakikalık iş, lütfen üye olun ve siz ekleyin kalanını

Sevgili @@mirkhan çok teşekkür ederim, ihtiyaçtan doğmuş bir başlıktı, kitabı okurken bir yandan da merak edip resimlerini bulmaya çalışıyordum sonra da dedim ki benim gibi bir çok arkadaşım var, en iyisi ben bulduğum tüm resimleri paylaşayım. Öyle başladık işte, sizler de destek verince her şey daha da güzel oldu Asıl ben her birinize teşekkür ederim

Teşekkür ediyoruz

Evet evet devam ediyoruz kitap bitene kadar biraz iş yogun, ve bu paylaşımlarda ciddi vakit alıyor o nedenle ilk fırsatta buradayım. Sevgili arkadaşlar, istanbul ile ilgili sayfalara nihayet geldik ama maalesef son zamanlarda başta İstanbul olmak üzere Sevgili Türkiyemizde yaşanan müthiş direnişin bir parçası olarak bana kalan tüm zamanı Taksim'de geçiriyorum. O nedenle kitabın istanbul ile ilgili fotograflarını buraya ekleyecek zamanım neredeyse yok denecek kadar az. Ya benim dönmemi beklemeniz gerekecek ya da bana yardımcı olup siz ekleyeceksiniz Her ikisi de uygundur ama ikincisi sanki daha bir güzel

Buralardayım bitmesine çok az kaldı kitabın ama direniyorum, okumayı yavaşlattım, hiç bitsin istemiyorum... Ama boşa bir çaba, ne olursa olsun yarın sabaha biter En geç pazar gününe de burada biter

Napolyon'un İstanbul için söylediği çok güzel bir cümle var biliyor musunuz? "Eğer Dünya tek bir devlet olsaydı, başkenti kesinlikle İstanbul olurdu." diye.. Her bulduğum fırsatta İstanbul'u dolaşmayı ve hatta tekrar tekrar dolaşmayı seviyorum ama yeni fikrim İstanbul'u bir İstanbul uzmanıyla gezmek Birçok yeri biliyorum, ciddi ciddi araştırıyorum da ama benim ayrıntılara ihtiyacım var daha çok ayrıntıya... Mesela şöyle şeyler; Bizans'ın simgesi ve Hristiyanlığın önemli bir imgesi olan erguvanın hikayesini biliyor musunuz? Aslında erguvan ağacının adı Judas Tree. Judas yani Yahuda aslında hepimizin bildiği gibi, isa'ya ihanet eden 13. havarinin ta kendisi... Bu ihanetten sonra Judas pişman oluyor ve kendisini erguvan ağacına asıyor. O güne kadar ağacınbeyaz olan çiçekleri ise o günden sonra utancından kızarıyor. Daha sonra da morlaşıyor. Bu olay Mayıs ayında yaşandığından erguvan ağacı her yıl mayıs ayında bu olayı hatırlar ve yeniden kızarmaya başlar vs. vs. işte böyle şeyleri de, her ayrıntıyı da öğrenmek istiyorum ben.

Sadece teşekkür etmek için değil bizimle bildiğiniz sevdiğiniz her güzel şeyi paylaşmak için de burada olmaya devam edin ne dersiniz?