Zıplanacak içerik

sardunyam

Φ Süper Üye
  • Katılım

  • Son Ziyaret

sardunyam tarafından postalanan herşey

  1. sardunyam şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    Sevgili bilimselci ve tengeriin boşig bence forumun en gerekli tartışması bu topicte. Ama bireylerin üzerinden tartışmak yerine genel üzerinden değerlendirme yapmak daha sağlıklı olur bence. Eğer kişiler üzerinden yorum ve değerlendirme yaparsak bir sonuç alamayız hatta çiğ ve tutarsız bir tartışmaya gider. Ahlaki değerler ve herkesin neye hoşgörü göstereceği bazen farklılıklar gösteriyor ama genel doğrulardan ayrılmamışsa birey ona kendi doğrularımızı kabullendirip, onun doğrularından sıyrılmasını istemek "insana saygı" kavramından uzak kalıyor. Ve burada ki tartışma biraz o yöne gidiyor. Bir kabullenememe ve kabullendirme meselesi gibi oluyor... Sevgili yam_yam hristiyanların "akıllı tasarım" fikrini ortaya atmaları sadece onlara mal edilemez. Sonuçta semavi olduğunu söylediğimiz dinler ve onları benimseyenler genel olarak buna inanır zaten. Bu fikir hristiyanlar için çok yeni olabilir ama müslümanlar için öyle değil. Zira ünlü islam düşünürleri Yaratıcının herşeyi bir ilim üzerine yarattığını dolayısıyla "üstün bir zeka"ya sahip olduğunu çok zaman önce söylemişler. hristiyanların ve yahudilerin bilimi dinlerinin bir gereği olarak görmediğini söylemek istiyorum ben. müslümanlar bilime çokmu sahip çıkmışlardır tabiki hayır ama bunun asıl sebebi 14. yy'dan sonra sünni arabların bazı din ulemaları Osmanlıda kendilerine yer edinmişler ve kendi düşüncelerini dini öğreti olarak kabullendirmişler. bu ulemaların getirdikleri fikirleri benimsemeyenler ve Türk İslam anlayışını yaşatmak isteyenler büyük zararlar görmüşler. Türk İslam filazofları Hacı Bektaş-i, Mevlana, Yunus Emre, Farabi, İbni Sina ve pek çokları bu görüşlerini ve anlayışlarını dile getiren ve 14. yy'dan önce yaşamış düşünürlerdir. Ve onların yaşadığı dönemde astronomi, tıp, matematik gibi alanlarda çok değerli müslüman ilim adamları yetişmiş ve büyük saygı görmüşler. Vatikan ise bilim adamlarını giyotine göndererek bilime verdiği önemi göstermiştir. Sonra gelişen siyasi şekiller dünyanın düzenini değiştirdi. Müslümanlar pek çok misyoner faaliyetlerle sömürüye maruz kaldılar. Geldiğimiz bu nokta bütün bunların ve daha fazlasının neticesidir. .......... cin çarpması ve büyü meselesine gelirsek evet kültürümüzde ve islam inancında bunlar var. aslında Afrika'nın en ilkel kabilelerinden tutun, Avrupa'nın göbeğinde yaşayan medeni insanların (hristiyan/yahudi/müslüman) çoğunda bu inançlar var. Kuran'da büyüden ve cinlerden söz ediliyor. Büyünün büyük günah olduğunu belirtiyor ama cinlerin çarpmasından söz etmiyor "insanların ve cinlerin" yaratılmış olduğunu söylüyor. ama ne büyünün tam olarak ne olduğunu biliyoruz nede cinlerin nasıl varlıklar olduğunu. Discovery'de zaman zaman büyücü kadınlar ve mistik güçleri hakkında belgeseller veriliyor insanların ilgisini çeken bir konu... ama tartışmaya değmeyecek bir konu... Bilime salt teknoloji olarak bakmıyorum hayatımı kolaylaştıran ve düşüncelerimi geliştirmeme sebeb olduğunu görerek bakıyorum. Ama bilim benim için bir inanç olamaz bu bilimin kendi yapısına ters. Bilim bir araçtır insanlığın hayatın her alanında faydalandığı... yaşamı, canlıyı, doğayı ve evreni sorgulayan bir metoddur...ama bir inanç değildir. Selamlar
  2. minex'im canım ne güzel bir şiir ve ne güzel bir yazı... bende seni seviyorum ve sende bana hissettiriyorsun sevgini canım benim... bir insanı sevmek çok güzel bir duygu ve onun tarafından da sevildiğini bilmek bu güzelliği daha da arttırıyor. sağol meleğim...
  3. Ah o yazlık sinemalar Kapı önü akşamları Saksıda son sardunyalar Avluda el yazmaları Ah ne kahraman ne cesur Ne güzel çocuklardık Her yeni günü ümitle Nasıl kucaklardık Hem utangaç hem hevesli Mektepli sevgilerdik Pek kırılgan pek acemi Bir söyler bin gülerdik
  4. yazıyı okuyunca biri güzel kafa buluyor herhalde dedim. yorumları okuyunca çok şaşırdım. hala gerçek olup olmadığına inanamıyorum. bu kadar aşmış mı insanlar gerçekten internet aracılığı ile çocuk yapmak için baba aranıyor... tuhaf... eşcinselmi acaba dedim... evliliği düşünmüyor ama çocuk yapmayı düşünüyor... neden çocuk istiyor ne verebilecek o çocuğa merak ediyorum. boşanmış ailelerin çocukları mutlaka sorun yaşıyorlar, boşanmamış olanlarında çocukları farklı sorunlar yaşayabilir ama bu başka birşey. çocuğa nasıl bir açıklama yapmayı düşünüyorlar? bir çocuğu dünyaya getirmek kolay ya ona hazırladığınız dünya kolaymı o kadar? hele hele anlaşma ile yapılan bir çocuk... büyük haksızlık olur... evli bir anne babanın evladı olarak ben böyle bir ikilinin çocuğu olmak istemezdim isteyen olur mu merak ediyorum. eğer çocuk sahibi olmayı bu kadar istiyorsa yetim bir çocuğa koruyucu anne olsun daha faydalı... hem bir çocuğun hayatını kolaylaştırır hemde kendi çocuk özlemini giderir. illaki kendi doğurduğun çocuğun biyolojik annesi olman gerekmiyor, doğurmanın bir çocuğa anne olmaya yetmediğini herkes biliyor en azından bir şekilde dünyaya gelmiş bir evladı alıp büyütün ona bunu açıklamak daha kolay olur ve gerçekten faydalı birşey yapılmış olur... rahmetli babannem olsaydı "ne günlere kaldık ya Rabbim" derdi... öyle bir durum.
  5. ne zor ne kolay... hayat gibi işte güzel tarafları kötü taraflarından fazla görmeyi bilirsen eğer... çocukları sever misin desem?
  6. Ne yapsan olmuyor gözüm Terk etmiyor bizi hüzün Bir macera yaşamak dediğin Küçük zamanlar harmanı Sevildiğin, üzüldüğün Hatırlamaktan ibaret Hatıralar nihayet Tesellisi çok zor sözün Ne gemiler yaktım Ne gemiler yaktım O kadar yandı ki canım Sonunda karşıdan baktım Ne göreyim kendime yıldızlardan daha uzaktım Bu kızı yeniden büyütmeliyim Kor ateşlerde yürütmeliyim Değirmenlerde öğütmeliyim Farkındayım Farkındayım Kazanmalı, kaybetmeliyim Aşk uğruna harp etmeliyim Kendini seçemiyorsun Bırakıp kaçamıyorsun Yazmadığın bir hikayede Uzun ya da kısa vadede Az biraz keşfediyorsun Öteki olabilmeyi Yerine koyabilmeyi Geride durabilmeyi öğreniyorsun
  7. farkındayız derim yaşlanmaktan korkan düşünsün... yaşamadan yaşlanılmaz demi? darısı sizin başınıza desem?
  8. magandalık ırsi mi karılar benden tırsi mi hepsi benden kaçıyor acaba bunlar kasti mi oy şişmanım şişmanım şişman sevdim pişmanım ben seni çok seviyordu resmini klozete astım bak beni kategorize ediyorsunuz beni ölmekten güldürüyorsunuz beni katakoftiye getirmeyin emniyet kemerimi yedirtmeyin (grup vitamin)
  9. Allah tamamına erdirsin ve mesut etsin inşallah canım kardeşim... hayır değil kılıbık erkeği kim sever? kabasını da sevmezler... enişten iyidir yani... arasıra kapışıyoz ama olcak o kadar 11 yıl oluyor kolay mı?
  10. alemsiniz ya, evet siyahx ne zaman evleniyon kardeş şu forumdan biri evlensede bizde kurtlarımızı döksek desem?
  11. siyahx için... (bizim kızlar toplandık du şarkıyı sana armağan ettik) kandıramazsın beniiiiiii susturamazsın beniiiiiiii durduramazsın beniiiiiiii ben kötüyüm sen iyi mi?
  12. Sevgili Brain çok naziksin bu kadar nezaket karşısında madde olsa erir değil mi? Teşekkür ederim... eşya, cisim, araç, alet maddenin farklı amaçlar için işlenmiş halleridir. Elbette masa ve bilgisayar arasında işlev farklılıkları vardır ama ileride akıllı masalarda icat edilebilir buda göreceli tabi. Elektirikli ev aletleri de birer küçük bilgisayar denilebilir. herbiri kendilerine programlanan görevi yapıyor ama bir komut vericileri var ve elektirik sayesinde... her makinenin her maddenin bir ömrü var tıpkı canlılar gibi. Enerjisini kesip tekrar verebilirsiniz ama uzun zaman sonra kullanamayacak hale gelir ve işinize yaramaz çöpe atarsınız. Alın size makine öldü... Çok tuhaf oksijene, gıdaya, sıvıya ihtiyacı yok demişsiniz. ama her makinenin bir şeylere ihtiyacı var iç aksamından dış kaplamasına kadar işte buda göreceli tabi... bir bilgisayar insan gibi düşünebilir mi? kapsamlı düşünün... insan doğduğu andan öleceği ana kadar pek çok şey yaşar bu yaşadıklarını beynine kaydeder, anıları, duyguları, hesapları, hayalleri, heyecanları, hırsları, beklentileri, tanıdıklarını... bütün bunlar insan EQ'ya ve IQ'ya sahip olduğu için var. İnsan acı hisseder, zevk alır, ağlar, şiir yazar, şarkı söyler, düş görür, kitap yazar... daha sayamayacağım kadar özelliği taşır ve bunların hepsi düşünebilmenin sonucudur. İnsanın enerjisi oksijen, su ve gıda değildir. Bunları almazsa bir süre sonra ölür ama bunları aldığı halde zamanı gelince yine ölüyor. Oksijen, su ve gıda canlı olduğu için gereksinimdir bir ölünün onlara ihtiyacı olmaz... Bir ceset ile bir canlı arasında madden bir farklılık yoktur... Tasarımcıyı siz arıyorsunuz zaten arkadaşım. Biz varlığına inanıyoruz. Ancak inanmak ile bilmek aynı şey değildir dikkatinizi çekerim. İnsanın yaratılmasının sırlarından biride budur insan yaratıcısını bilmiyor ancak inanıyor. Bunun mutlaka bir anlamı vardır ama bilemiyoruz. Mükemmelliği tasarlayanın tasarlayıcısı önermesi bir şaşırtmaca. Bir ilk var ve de son... arasında olanlar ise bütün o gördüğünüz ve göremediğiniz kainatta sergili... selamlar
  13. marcus teşekkürler gerilim sevenlere Tepenin Gözleri, İnsan Avı, Lanet, Omen (666) önerebileceğim filmler... Çocuk filmi olarak Charlie'nin çikolata fabrikası (Jhony Deep oynuyor) oldukça eğlenceli... komedi ve gerilim filmlerinde önerilerinizi paylaşmanızı istiyorum.
  14. Madde düşüne bilir mi? gerçekten enteresan bir topic olmuş ve sanırım daha da enteresanlaşacak. bilgisayarı madde olarak kabul eden arkadaşlar... bilgisayar birçok parçadan oluşan bir araçtır. maddenin doğada bulunan 3 hali vardır. katı/sıvı/gaz... bunların dışında insan tarafından üretilen nesnelere, cisim, eşya, araç, alet denir. bilgisayar kendisini oluşturan bütün parçaları bir tesadüf eseri bir araya getirebilir mi? bilgisayar kendisinden istenmeyen bir işlemi yapar mı? bilgisayarın düşünebildiğini kabul etsek bile (ki bu çok göreceli) onun çalışmasını sağlayan bir enerjisi var. o enerji yoksa bilgisayar sadece cihaz olur ve çalışmayan bir cihaz olur... insan gibi düşünemez ve insan gibi algılayamaz ve ayrıca bilgisayarı çalıştıran (enerji) elektiriktir peki insanı çalıştıran (enerji) nedir? insanı çalıştıran şey kesildiğinde insanda tıpkı enerjisiz bir makine gibi tepkisiz kalıyor. bütün bunlar nasıl oluyor? üstelik insan kendisinde bulunan özellikleri düşünerek bilgisayarı programlamıştır icat etmiştir. (hafıza/kayıt/işlem/yükleme) bütün bunlar insanda bulunan özellikler herkes kabul ediyor böyle bir makinenin kendi kendisini meydana getireceğine ihtimal vermeyenler bilgisayarı icat eden zekanın yaratıcısı/icat edicisi/programlayıcısı olduğuna ihtimal veremiyor.
  15. Kamikaze Operasyonu/Atilla Akar Politik Paranoya/Robert R. Robins Sahi mutsuz musun?/Perihan Mağden Yarim Haziran/Can Dündar okudum ve beğendim...
  16. Lise 2. sınıftayız ve bir folklor yarışması için Burhan Felek spor salonundayız. Folklor ekibimiz sadece bayanlardan oluşuyor 12 kişilik... 6 kız erkek kostümü giydi biride ben... yaklaşık 20 okul yarışıyoruz. bizimki devlet okulu olduğu için kıyafetlerimiz kiralık ve çok şık şeyler değil. Yarışmaya katılan kolejliler de vardı hepsinin havası yüksek bizi aldı mı bir kompleks yarışmadan gitmek istiyoruz. Ama hocalar başımızda bırakırlar mı onca hazırlık...Bildiğiniz o ezik vatandaş profili sergiliyoruz, kolejlileri izliyoruz, birbirimize kısım bunların saçı başı bile değişik ya niye böyle oluyor bunlar diyoruz, sanki koleje gidenlerin yüzünde başka bir ifade var gibi geliyor. (tipik kompleks) neyse biz ağzı açık ayran budalaları gibi bakınıyoruz bir de kendi kostümlerimize bakıyoruz yüzümüz düşüyor daha yarışma başlamadan sonunculuğumuzu ilan ediyoruz. gel zaman git zaman saatler geçti sıra bize geldi. halay başı arkadaşımın adı Keklik, gerçekten adı Keklik... yanında Reşide, onun yanında ben, benden sonra Gülenaz... hocamız bir konuşma yaptı anlamıştı bizim moralimizin bozuk olduğunu ve bizi iyi gaza getirdi... sahnede yerimizi aldık Burhan Felek bir spor salonu ve yerler cilalı fena kayıyor. Gösterimizi sergilemeye başladık gayet iyi gidiyoruz alkışlar yoğun ve kendimize güvenimiz yerine geliyor yavaş yavaş... tam öyle derken Gülenaz'ın şalvarının lastiği kopmaz mı? bir yandan tutmaya çalışıyor bir yandan ağlıyor bir yandan oynuyor. eğitimimizi alırken hocamız sahnede ne olursa olsun gösteri yarım bırakılmayacak dedi ya bize bırakamıyoruz. Sol yanımdakinin de pabucu fırladı aksilik bu ya üstüste geliyor, bizi izleyenler kırılıyor gülmekten ama bizi sormayın o an ordan bir fay hattı geçse biz direk içine atlayacağız ve kaybolacağız... ama kaybolamıyoruz... öyle böyle bir şekilde bitirdik... hepimiz ağlamaklı, zaten kafadan bir sıfır yenik başlamışız maça hiç sonuçları beklemeden gitmeli buradan diyoruz. jüri bizim başımıza gelen onca aksiliğe rağmen sahneyi bırakmadığımız için bize özel bir ödül verdi. ve sıralamada 11. okul olduk...
  17. ah bu anneler vıdı vıdı vıdı demi? iyi uykular, yarın içinde aydınlık bir sabah diliyorum melek kızım kıss sedoş kafayı topladın mı desem?
  18. unutkan olmadığım günlerin özlemindeyim yarın okul yok mu sen hala uyumamışsın(sen estikçem) desem?
  19. sardunyam şurada cevap verdi: femalexx başlık Forum Oyunları
    evrenin genişliği gibi görüş açımı da geniş tutmayı öğrendim. öyle ki, her çeşit çelişkiye yer olsun... maxine hong kıngston
  20. bazen acı bazen tatlı... ne yaşıyorsan o işte... şimdi nerede olmak isterdin?
  21. bende aldım hepinizin çiçeklerinden çiçek bahçesi oldu burası yaww. ne güselll, bu arada frozeni göreniniz var mı?
  22. Can Dündar'ın Uzaklar isimli kitabını okuyorum. Kısa hikayeler var Can Dündar'ın tarzını ve duygusunu seviyorum. Bazen çok duygulandırıyor, bazen tebessüm ettiriyor. Hoş bir kitap... Kitabın arka sayfasında yazanlar: Ah..! yollara çıkmak lazım şimdi... Geride tükenmez krizler, nafile rutinler, virane ilişkiler bırakarak yelkenleri şişirmek lazım... Doldurup bavula ertelenmiş coşkuları, rüzgârları sırtlamak, martıların peşine düşüp asfalt bilmez topraklara koşmak lazım... Serseri bir şişede imzasız bir mektup olup meçhul kıyılara vurmak lazım... Kış bastırdıkça baharın izini sürmek lazım... Unutulmuş paslı bir hançer gibi çekilmek kınından ve yollara sürtündükçe yeniden bilenip ışımak lazım... Ah..! gökten yıldız yağıyordur oralarda; dallar hazdan kırılıyordur. şimdi uzaklarda olmak lazım...
  23. Şu Çılgın Türkler Mesnevi'den Hikayeler 12. Gezegen Şu çılgın Türkler'i bir kaç ay önce okudum tarihimizi ayrıntıları ile ve kişileri ile oldukça detaylı anlatmış sayın Turgut Özakman... ve kendisiyle bir konferansta tanışma imkanı buldum kitabı hakkında kısa bir sohpet yaptık, kendisine emeklerinden ötürü teşekkür ettim... kitap son yılların en çok okunanlarından biriydi, tarih pek ilgi görmeyen bir tür buna rağmen ülkemizde gelişmekte olan siyasal olaylarında etkisiyle geçmişimizi daha iyi bilmek gerektiğini bize yeniden hatırlattı. Türkiye'nin şu an ki siyasi portresi ile kurtuluş savaşı öncesi ve sonrasında olanlar benzerlikler gösteriyor. o yüzden bu kitabı herkesin okuması gerektiğini düşünüyorum... Mesnevi Mevlana'nın en ünlü hikayelerinin yazdığı bir kitap. düşündürücü, felsefenin etkileyici derinliği var. bu hikayeleri dünya okuyor ama ülkemizde malesef çok bilinmiyor. 12.Gezegen kozmik olayların anlatıldığı güzel bir kitap. bildiğimiz olaylara başka bir açıdan bakıyor mistik olarak anladığımız bazı meseleleri teknolojik ve bugünün algısıyla anlatıyor. Sümer yazıtlarında, Tevratta ve İncilde anlatılan dünyasal ve kozmik olayları nedenleri ve nasılları ile dile getiriyor. bu türü sevenlere öneriyorum...
  24. Bir Hitchcock tarzı olan filmde, Moor'un canlandırdığı Rachel Carlson, başarılı esrarengiz yazardır. Ama hayatı yedi yaşındaki sevgili oğlu Thomas'ın boğulmasıyla altüst olur. Bir yıl sonra, milyarlarca dolarlık ön ödemeye rağmen hâlâ yazmak için çok şaşkındır ve evliliği parçalanmıştır. En yakın arkadaşı, Rachel'in yaralarını sarması ve tekrar yazmaya başlayabilmesi için uzak sakin bir balıkçı kasabasında sayfiye evi kiralar. Bu sessiz ve sakin balıkçı kasabasında, yaşadağı olaylar Rachel'ı hayatı ve akıl sağlığı için endişe etmesine ve korkmasına neden olur. başrolde Demi Moore ve Hans Matheson oynuyor... türü: gerilim/macera
  25. sardunyam şurada bir başlık gönderdi: Türk Sineması
    Dondurmam Gaymak... doğal ve içtendi. başrolü Muğla halkı paylaşmıştı bir dondurmacının başından geçen komik ve yarı trajedik olaylar. Türkiye'nin Oscar'a göndermeyi düşündüğü bir film. en iyi yabancı sinema ödülüne aday adayı... umarım başarılı olur ben beğendim... bi cinnet her şeyi halleder

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.