Buzulkuşu tarafından postalanan herşey
-
abdest bozulmak
Kaytadan abdest alma iktizası yüz vermek.
- abdest bozmak
-
abdest almak
Abdest yoluyla arınmak. Namaz okumak için gerekli yuma kaidelerini yerine getirmek.
-
abdest
abdest * Vuzu: Müslümanların, bazı ibadetleri yapabilmek için el, ağız, burun, yüz, kol, ayak yuma ve başa, enseye ıslak el gezdirme, kulağı temizleme şeklinde yaptıkları arınma. * İdrar yapma ve kalın bağırsağı boşaltma.
- abdallık
-
Abdal
Safevîler devrinde İran'da yaşayan Türk oymaklarından biri. Anadolu'da yaşayan birtalay oymaklara verilen ad.
-
abd
Kul. Köle. ABD veya A.B.D. şeklinde: Amerika Birleşik Devletleri kelimelerinden ihtisar. Ana Bilim Dalı kelimelerinden ihtisar.
-
Abbas yolcu
Yola çıkası kimse manasında istimal olunan bir söz.
- abazanlık
-
abazan kalmak
Uzun süre cinsî münasebette bulunmamak, kadınsız kalmak.
-
abazan
Karnı aç olan (kimse). Uzun süre kadınsız kalan (erkek).
-
Abazaca
Abazalar tamanından konuşulan dil.
-
Abaza
Şimaligarbî Kafkasya'da yaşayan bir halk ve bu halka mensup olan kimse. Galat olarak halk arasında abazan manasında istimal olunur.
-
abayı yakmak
Gönül vermek, tutulmak, âşık olmak manalarında istimal olunan bir söz.
-
abayı sermek
Nereyse teklifsizce yerleşmek.
-
abat olmak
Mutlu olmak, rahata kavuşmak, gönenmek.
- abat eylemek
-
abat etmek
Mamur etmek, rahata kavuşturmak, zenginleştirmek, baylaştırmak, gönendirmek.
- abat
-
abaşo
Alt, alttaki, kuyudaki, aşağı. Gemiyi baştan veya kıçtan halatla karaya bağlama.
- abasız
-
abartmasız
Abartılmamış, abartmadan, bilâmübalâğa, mübalâğasız.
-
abartmalı
Abartılmış, şişirilmiş, mübalâğalı.
-
abartmak
Bir şeyi olduğundan büyük veya çok göstererek anlatmak. Aşırmak, artırmak, börttürmek, mübalâğa etmek, şişirmek.
-
abartmacılık
Abartıcılık, aşırmacılık, artırmacılık, börttürmecilik, mübalâğacılık, şişirmecilik.