muki tarafından postalanan herşey
-
Hoşgörü
Dinine bağlı ve bağımlı insanlar neden bu kadar hoşgörüsüz olurlar? Neden diğer fikirlere ve tartışmalara açık değillerdir? Kendilerinin gittiği yoldan gitmeyenleri neden sapıklık ve cehaletle suçlarlar? Kavgacı ve alaycı olup ve hatta ellerini kana bulamak zorunda mıdırlar?
-
NUH TUFANINI YAZAN KİTAPLAR KUTSAL BİR KİTAP OLAMAZ
- Nisa 34: Kadınları Dövmek
İyi bir insan olmanın kriterlerine bakar mısınız! Öyle ya ne anlamı var iyi bir insan olmanın, sonunda mükafat yoksa!!!- Tanrı Egoisttir...
Bakın, sadece dini aklamak için yapılan bir hata da budur. Din sabittir oysa Bilim sabit değildir ve yanlışlanabilir. Ayrıca bir şeyi daha belirtmek isterim; peygamber zamanında da bilim adamları vardı. Mesela: Ünlü matematikçi ve düşünür olan Pisagor, MÖ 500'lü yıllarda Dünyanın yuvarlak olduğunu bilmiş ve kurduğu ünlü Pisagor okulunda bunu öğrencilerine öğretmiştir. Pisagor'dan sonra Eratosthenes de aynı şeyi keşfetmiş, hatta güneş ve ay ışıklarının düşüşlerine göre dünyanın çevresini hesaplamıştır. Orta çağda Gelileo Galilei de bu düsünceyi savunmuş ve bu düşüncesinden dolayı yargılanmıştır. Dünya'nın yuvarlak olduğunu bulan kesin olarak belirli olmamasına karşın birçok bilim adamı ve gezgin bu fikri desteklemiş ve fakat Fernando Magellan tarafından yapılan Dünya gezisinden sonra dünyanın yuvarlak olduğu kesin olarak söylenmiştir. Dolayısıyla dünyanın yuvarlak oluşunu ilk keşfeden Eski Yunan'da yaşamış olan matematikçi ve düşünür Pisagor'dur. Kuran'da dünyanın yuvarlak olduğuna dair hiçbir şey yazmaz. Kuran'ı yazanlar bu bilgiyi es mi geçtiler acaba?- Tanrı Egoisttir...
Müslüman olan toplumlar, peygamber denen insanlar ve onların yandaşlarıyla cehennem azabı ile korkutulduklarından zaten tarafsız olarak düşünemezler. İnsan ancak taraflı düşünmeyi -ki bunu ancak çok ve çeşitli kaynakları okuyarak elde edebilir- bir kenara bırakırsa neyin mantıklı ve neyin mantıksız olduğunu kendi içinde değerlendirebilir, tabii değerlendirmek isterse. Bilimin kendi kendini çürütebilmesi mümkündür, zira bilim bir konuyu fanatikçe ele almaz. Bilim her yeni bir günde araştırmayla kendi kendini yenileyebilir de. Kısır döngü içinde asla değildir. Başlık: Tanrı egoist midir? den yola çıkarsak... Egoist olan insandır ve bu egoistliklerini onlara anlatılan hikayelerle, hayallerinde yarattıkları bir tanrıya atfediyorlar bence.- Muki'nin doğum günü
Sevgili yam_yam ve sevgili gelincik, çok teşekkür ederim.- Muki'nin doğum günü
Sevgili Radya, güzel dileklerin için çok teşekkür eder, hepimiz için aydınlık günler dilerim.- İslamda kölelik ve cariyelik
Sevgili demirefe, siz ne kadar 'SORUN BU!' deseniz de, bu soruna hep bir yol bulacaklar.- İslamda kölelik ve cariyelik
Birinci yazınızdan alıntı: Almanya'nın büyük şehirlerinde kalanlar sadece kadınlar, çocuklar, hastalar ve yaşlılardır. Almanların günlük ekmek ihtiyaçları dahi, ancak müttefik ordularının dağıtımıyla karşılanmaktadır. Milyonlarca kimsesiz kadın ve çocuk açlıkla yüzyüze, bunun yanında yıllardır savaşan milyonlarca müttefik askeri. Bu kadınların açlıktan ölmemek için tek çareleri yiyecek karşılığı müttefik ordularına mensup askerlerle birlikte olmak olmuştur. Katolik klisesinin yaptıklarını da es geçiyorsunuz galiba... Katolik klisesi teşkilatlarını harekete geçirip bağlantılarını devreye sokup, sefalet ve yoksullukğu hafifletmek için katkıda bulunmuştur. Klise yurt dışındaki bağlantılarından ötürü Batı Avrupa ve Amerika'daki katoliklerden yardım almıştır. Vatikan kapsamlı yardım paketleri göndermiştir ve savaş esirleri için yardım hizmeti kurmuştur. Amerika, Kanada, İngiltere ve Hollanda'dan da yardım gönderileri gelmiştir. İrlanda ve İsviçre şifaya muhtaç çocukları dinlenme amaçlı kabul ediyordu. Katoliklerin sosyal yardım kurumları, en başta Caritas, hastaları ve savaşta sakatlananları kendi hastahanelerinde, nekahet evlerinde, yaşlılara da yaşlılar evlerinde bakıyorlardı. Gençler ise yetimhane ve etüt evlerinde kabul ediliyorlardı. Çocuklar çocuk yuvalarında barınabiliyordu. Ayrıca Caritas seyyar yemekhanelerde yemek dağıtıyor ve devletin ve diğer kuruluşların sosyal kurumlarıyla işbirliği yapıyordu. Genç kızların seks yaşamlarının çığrından çıkışının nedeni elbette yemeklik tedariki, sevecenliğe özlem, sevgi ve korunma içgüdüsüdür. Zira evlerinde ki yaşam mücadelesi ve aile bireylerinin birbirlerine yabancılaşması da önemli rol oynuyordu. Aile bireylerinin birbirlerine yabancılaşmasının değişik nedenleri vardı. İlk başta ebeveynler ve çocuklar arasında olan anlaşmazlıklar Nasyonal Sosyalizm'e kadar geri gidiyor. Nasyonal Sosyalist'lerin amacı gençleri kendine bağlamak ve ev ile ilişkilerini gevşetmekti. Bunda başarı elde ettiler ve çocuklar ebeveynlerinin otoritesine boşvericilik göstermekle kalmayıp, ebeveynlerine karşı bile çıkıyorlardı.- İslamda kölelik ve cariyelik
Öyle bir yazmışsınız ki, sanki tüm Alman kadınları müttefik orduları ile ilişkiye girmiş. Pes yani! Siz hiç 'Trümmerfrau'diye bir şey duydunuz mu sayın Cyrano? Biraz anlatayım, gerisini internetten bulursunuz. Trümmerfrau -Trümmer=yıkıntı/enkaz, Frau=kadın- denilen bu kadınlar Almanya'yı ayağa kaldıranlardır. Almanya'nın bir çok kentinde heykelleri vardır. Bu kadınların hayatı yaz kış demeden haftanın 6 günü senelerce enkaz kaldırmaktı. Enkazlarda buldukları ufak tefek değerli eşyaları da trenlerle köylere gidip, bunları patates, soğan gibi yiyecek maddeleriyle değiş tokuş etmekti ve ayrıca bu kadınlar enkaz kaldırmada çalıştıkları için kendilerine diğerlerine nazaran daha ayrıcalıklı olarak yiyecek fişi veriliyordu.- ERKEKLER VE KADINLAR
Kadınları anlamak: Adamın biri vefat etmiş ve diğer tarafta Tanrı karar vermiş ve 'seni tekrar dünyaya geri göndereceğim, bir dilek tut' demiş. Adam düşünmüş taşınmış, 'tamam buldum, bana 300 km'lik bir otoban yap' demiş. Tanrı: Zor iş, daha kolay bir dilekte bulun Adam gene düşünmüş taşınmış 'hah tamam, buldum, kadınları anlamamı sağla' demiş. Tanrı: Otoban kaç şeritli olsun?- Pantolan giyen kadınlara kırbaç cezası
Onlar üstün kul! Ne yapsalar yeridir!- tüm müslüman arkadaşlarım cevaplasın
Nereden biliyorsunuz Allah'ın peygamber ve kitap gönderdiğini? Allah'la mı görüştünüz, o mu söyledi size bunları? Hani bilelim de... İman etmeyip, inkar ediyorsan sonun böyle oluyor... Nisa 56- Şüphesiz âyetlerimizi inkar edenleri biz ateşe atacağız. Derileri yanıp döküldükçe, azabı tatmaları için onların derilerini yenileyeceğiz. Şüphesiz, Allah mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir. Ancak iman edip, inkar etmezsen... Nisa 57- İman edip salih ameller işleyenleri ise, içinden ırmaklar akan, içlerinde ebedi kalacakları cennetlere koyacağız. Onlara orada tertemiz eşler vardır. Onları, koyu gölgeler altında bulunduracağız. Yani, siz istediğiniz kadar iyilik yapın ama iman edip, inkar etmezseniz sizden iyisi yok.- Özgür kadın
Anlaşılan siz konuyu anlamamışsınız- Kurandaki çelişkiler
Pardon ama, kalıntı dediğiniz kitabelerde mi yazıyormuş bu efsanevi kıtada yaşayanların Türk medeniyeti olduğu ve kim tarafından ispatlanmış?- Özgür kadın
Elbette biliyorum sevgiki mavi, ancak bu özgürlük denen şey beni de tesettüre sokma çabasında olursa o zaman bir dur derim. Ben tesettüre girmek niyetlisi değilim. Benim ve benim gibi düşünenlerin özgürlüğüne karışana karşı dururum. Söyler misiniz, bu resimde tesettürlü veya çarşaflı birine rastladınız mı?- Özgür kadın
Sevgili politika, Türkler'de kadın özgürdür evet bunda hemfikiriz ancak İslam'da ne kadın özgürdür ne de genel olarak insan. Özgür olunmadığını tasdik eden ayetlerden bir sürü var Kuran'da. Bunlardan birkaç tane, buyurun: Nahl suresi 75: 75. Allah, hiçbir şeye gücü yetmeyen ve başkasının malı olan bir köle ile, kendisine verdiğimiz güzel rızıktan gizli ve açık olarak Allah yolunda harcayan kimseyi misal verir. Bunlar hiç eşit olur mu? Hamd Allah'a mahsustur, fakat onların çoğu bilmezler. Nisa suresi 3: 3. Eğer, (velisi olduğunuz) yetim kızlar (ile evlenip onlar) hakkında adaletsizlik etmekten korkarsanız, (onları değil), size helâl olan (başka) kadınlardan ikişer, üçer, dörder olmak üzere nikahlayın.2 Eğer (o kadınlar arasında da) adaletli davranmayacağınızdan korkarsanız o taktirde bir tane alın veya sahip olduğunuz (cariyeler) ile yetinin. Bu, adaletten ayrılmamanız için daha uygundur. Nisa suresi 34: 34. Erkekler, kadınların koruyup kollayıcılarıdırlar. Çünkü Allah insanların kimini kiminden üstün kılmıştır. Bir de erkekler kendi mallarından harcamakta (ve ailenin geçimini sağlamakta)dırlar. İyi kadınlar, itaatkârdırlar. Allah'ın (kendilerini) koruması sayesinde onlar da "gayb"ı korurlar. (Evlilik yükümlülüklerini reddederek) başkaldırdıklarını gördüğünüz kadınlara öğüt verin, onları yataklarında yalnız bırakın. (Bunlar fayda vermez de mecbur kalırsanız) onları (hafifçe) dövün. Eğer itaat ederlerse artık onların aleyhine başka bir yol aramayın. Şüphesiz Allah çok yücedir, çok büyüktür.- Özgür kadın
Amiyane bir şekilde 'vay anası beaaa' demişsiniz ama burada söz konusu olan Anadolu kadını değil. Anadolu kadınının ne olduğunu hepimiz az çok biliyoruz.- Oyuncak Bebekten Tahrik Olan Zihniyet
Bu zihniyete değil, din elden gidiyor diye bu zihniyete çanak tutanlarda kabahat.- Din olmadan öncede ahlak vardi...
Sayın CYRANO, sizin tartışma anlayışınız bu ki, başkalarını da bununla suçluyorsunuz. Herkesin bir görüşü vardır ve illaki kabul edilecek diye bir şey yoktur elbette. Ancak sizin yaptığınız gibi insanları: okumamışlıkla suçlayarak kendinizin ne kadar haklı olduğunu dile getirmek. Bu konuda birçok arkadaştan eleştiri aldınız ancak kapılarınız kapalı olduğundan banamısın demediniz, aynen devam ediyorsunuz. Fikir beyan etmeyi cepheleşmekle eş tutuyorsanız diyecek bir sözüm yok. Siz ne adına etkilemek istiyorsunuz insanları? İşte, gene aynı terane; başkaları sizin için bilgisiz, bir tek bilgili olan sizsiniz, bu yüzden karalamak ve haklı çıkmak sizin tekelinizde. İnsanları küçük görmek iyi bir davranış değildir Size bunu öğretmediler mi?- Din olmadan öncede ahlak vardi...
Belki bilinç düzeyine erdiğimiz zaman kaybettik içgüdülerimizi, bilemiyorum. İçgüdü: Organizmayı o türe özgü olan bir amaca ulaşmaya sürükleyen davranış eğilimi. Dürtü: Ruhbilimde fiziksel veya ruhsal dengenin değişmesi sonucu ortaya çıkan ve canlıyı çeşitli tepkilere sürükleyen içsel gerilim. Sosyal pisikoloji, sosyobioloji ve davranış biolojisi dallarında insanda içgüdü var mıdır diye hala tartışılmaktadır. Mesela annelik içgüdüsüne kuşku ile bakılmıştır. Annelerin çocuklarını öldürmeleri, bakımsız bırakmaları, kötü davranma ya da bazı durumlarda annenin süt vermek istememesinden dolayı kaynaklanan süt anneliği adeti 'anneler sevgidir' içgüdü modelini bozan örneklerin birkaçıdır. Mesela kamikaze'ler, kendini yakanlar ya da dış etkenler olmaksızın kendi isteği ile bir protest gösterisinde kendilerini tankların altına atıp ölen insanlar örnek gösterilerek hayatta kalma içgüdüsünün varlığının olup olmadığını tartışmaya açmıştır. İnsanların içgüdüleri var varsayımından yola çıkarak insanlar teste tabii tutulabilinir. Bu insanlar daha önce hiç yaşamadıkları olaylara/deneyimlere maruz bırakılıp da sonuç olarak davranışları/tepkileri belirli bir şekilde özdeş ise içgüdüden bahsedilebilinir. Bir örnek vermek istiyorum. Oğlum henüz 9 aylıktı ve kucağımda balkonun kenarına gidip aşağıya bakmak istediğimde omuzumdan beni geri geri çekerdi. Anladım ki balkonun kenarına gitmek istemiyor. Ancak başka çocuklara baktığımda anneler çocukları balkondan aşağı düşmesin diye sürekli peşlerindeydiler. Yani demek istediğim şayet tehlikeyi anlamak içgüdüsel ise neden bazı çocuklar balkon kenarına gitmek istemezler, bazılarını da gitmemek için engellemek gerekir?- Atatürk'ün Tek Suçu
- Özgür kadın
GERİCİ, özgür kadını istemez. Çünkü özgür kadın onun sonudur. Özgür kadın kültür demektir. Özgür kadın; sanat, resim, edebiyat, kitap, dergi, gazete, heykel, sinema, tiyatro, müzik demektir. * Özgür kadın; akıl demektir... Öyle şeyh-meyh uçmaz... Özgür kadın dürüsttür. Şeyh uçmadığı zaman zaten 'Hani uçmadı... Niye uçtu diyecek mişim? ...' der özgür kadın. * Özgür kadın; modern yaşamdır. Çatal-bıçak demektir. Çağdaş kadın için; insanın karnında zikir edecek diye her gün bulgur yenilmez. Ne de sadece erkeğin canının istediği bir cuma gecesi sevişmenin kerameti vardır. * Özgür kadın temizdir. Öyle kirli çorapları, kokan ayakları, tıraşsız yüzü, gülyağından parfümü olan erkeği sokmaz yatağına. * Özgür kadın demokrasidir. Köle olmaz. Mirasını ister, birey olarak tanınmak ister, söz hakkı ister, eşitlik ister. Dayak yiyip, aşağılanıp, itilip-kakılmak istemez. * Özgür kadın çağdaşlıktır. Çünkü özgür kadının doğurup büyüttüğü çocuklar gericiye asla ümmet olmazlar. Ne dergahlara müşteri çıkar özgür kadının yetiştirdiği çocuklardan, ne tarikatlara mürit, ne de gericiye oy verecek saflar... * Bu yüzden; gerici özgür kadını sevmez. Kadın özgür olsun istemez. Ve onu örtmek, kapatmak, susturmak, bastırmak için çarşafa-türbana sarmak ister. 'Türban' diye tutturmaları bu yüzdendir. Gericinin sonudur özgür kadın...- Oyuncak Bebekten Tahrik Olan Zihniyet
Bu türler kendilerini normal görüyorlar ancak akılları fikirleri cinsellik.- Din olmadan öncede ahlak vardi...
Sayın YARASA, insan dışında, bir canlı türünü gerekliliğe iten, öğrenme gerekmeden, örgütlü, uyuma yararlı ve sürekli davranma eğilimi hayvana özgü olan içgüdü genetik olarak belirlenir ve yaşantıdan bağımsız olarak gelişir. Fizyolojik ve kendiliğindendir. Ancak insanda içgüdü varsa da öğrenmeyle kendini geliştiren çağdaş insanda hiçbir içgüdü yoktur. Mesela bebekler hayatta kalma dürtüleri (dürtü genelde içgüdü ile karıştırılır) olduğu için karınları acıktığında ağlayarak tepki verirler. Konuşmayı öğrendikten sonra aç/tok olduklarını belirtirler. - Nisa 34: Kadınları Dövmek
Önemli Bilgiler
Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.