y.yılmaz

T.C ni suçlayabilecek kim varsa onlardan oluşsun diyorsunuz yani...

Cinlerin çok hızlı hareket ettiğini bu nedenle de kayıpları bulabildikleri de söyleniyor. Bunları da göz önünde bulundurursak bizlerden biraz farklı olduklarını söyleyemez miyiz?

DTP yi mi kastettiniz? Aklı başında bir Türk hiç bir zaman böyle bir şeyi ne ister ne de iddia eder. Ya sev ya terket diyen de size daha büyük hapishane yapacağım diyen de T.C ni yönetme kapasitesi olan tek partinin lideri.

Komisyon kuruldu diyelim, komisyon üyelerini kim belirleyecek, nasıl karar çıkacak? Bu öneriyi daha önce de birisi yapmıştı.

Kur'an ı Kerim de cinlerle insanların farklı yapıda olduklarından da bahsediliyor sanırım. Allah c.c ey insanlar, ey cinler tabirini kullanıyor yani ikisinin aynı varlık olmadığı da vurgulanıyor. Ne kadar masal, ne kadar gerçek ama cinleri görenler ve onlarla konuştuklarını iddia edenler de var.

Bu çok ilginç geldi, bir bilgisayar oyunu yoksa sabit şekiller nasıl hareketli görünür inanılır gibi değil. Resmen dalgalanma var yahu...

Sana göre işkence bana göre ceza, hapis hayatı da işkencedir ona bakarsan. Tabi bazıları için hapis ödül oluyor, halılar, içeri girmeden odalarının düzenlenmesi, kapılarının boyanması. Ama bu torpil ötede yok, makama, mevkiye, paraya, pula bakmadan amele bakılarak ceza veya ödül veriliyor.

Sizinle anlaştığımız bir konu var, İslam Dini konusunda hem fikiriz. Yetmez ama evet dediyseniz size bazı sorularım olacak. Gerçekten AKP nin tam demokrasi getirmek gibi bir derdi olduğuna inanıyor musunuz? AKP nin yaptıklarını, yaşam tarzlarını İslamla bağdaştırıyor musunuz? Şu anda yapılan atamaların başka bir hükümet tarafından yapılması halinde ne düşünürsünüz?

Bu akşam TV de gördüğüm bir manzarayı aktarayım, İzmir Büyükşehir Belediyesi muhtaç insanların hesabına 100 TL. yatırmış; insanlar o parayı almak için bankada kuyruğa girmiş, spiker soruyor niye bu parayı alıyorsunuz? Vatandaşlar iş, güç yok ihtiyacımız var v.s cevaplar veriyor. Bir amcaya da aynı soru soruluyor amca aynen şu cevabı veriyor; bunda hükümetin suçu yok, insanlar iş olduğu halde çalışmıyor, peki siz niye alıyorsunuz deyince iş yok da ondan diyor amcam.

sayın plitika, umarım benim farklı bir amaç peşinde olduğumu düşünmüyorsunuzdur.

Bak, bu sefer Kürt Kökenli vatandaşlar bu yazıyı beğenirler!

Cevap vermeyeyim diyorum ama olmuyor. Kardeşim, hata yapan insan ceza almaz diye bir kaide mi var? İnsan sinirleniyor, bir hata ediyor karşısındakini çekip vuruyor; ne diyelim yani bir anlık hata, olmuş affedelim mi diyeceğiz? İşte hata yapmaması için de insanoğluna sabır tavsiye edilmiştir. Allah insanı en mükemmel yaratık olarak yaratmıştır, akıl vermiş, fikir vermiş ve bunları kullanmasını istemiştir. Yeteri kadar bu nimetlerden vermediği kullarını da sorumlu tutmamıştır.

AB/D nin siyasi olarak T.C aleyhine bir takım faaliyetlerde bulunduğunu kabul ediyorum ama yargılarının siyasi karar alacaklarını sanmıyorum. Onlar başkanlarını, başbakanlarını bile yargılayabiliyorlar... Alman savcının geçen sefer dosyalarda bir aksama oldu onun için bu kez kendimiz geldik gibi bir konuşması olmuştu sanırım. Daha önce de dosyalar gönderildiği halde de tercüme ediliyor diye de bahane bulmuştuk. Yani burada da suç bizim kaplumbağa hızıyla giden yargımızda. İnşallah zaman sizi değil de beni haklı çıkarır.

sayın politika şöyle sorayım, biz Türkiye de deniz fenerini kimsesizlere yardım eden bir dernek olarak tanımıyor muyduk, yani halk olarak? Alman Yargısının bu olayı ortaya çıkarmasıyla halkın bir kısmı da olsa gerçekleri öğrenmedi mi? Bizim yargımız niye bunun üzerine gidemiyor, devleti korumak için olamaz sanırım çünkü kendi bilim adamlarını, gazetecilerini, savcılarını, siyasilerini, emekli askerlerini ve hatta görevde olan askerlerini bile uydurma bahanelerle içeri atabilenler devleti düşünmemişlerdi. Eğer Alman yargısı AKP nin fenerini de söndürürse T.C ne büyük bir iyilik etmiş olur.

Cüneyt Ülsever, Oktay Ekşi nin istifa etmesiyle Hürriyet Yazarlarını ve gazeteyi koruduğunu söyledi. Bunun anlamı nedir? Ayrıca bir Sabah yazarının da Hürriyet yazarlarına p..t dediğini ama onun bu sözünün bu kadar yaygara kopartmadığını ve istifa da etmediğini söyledi.

sayın dominik, deniz feneri konusunda politika gibi düşünmüyorum; Alman Yargısı çok büyük bir olayı ortaya çıkarıp yardımsever Türk Halkının gözüne sokmuştur ama malesef bizim halkımız hala bazı şeyleri görmemekte direnmektedir. Türkiye de bu olayın üzerine gidilmemesinin sebebi bu dernekle birilerinin bağlantısının olmasıdır. Geçmişte de olmuştur ama onlar oldu diye şimdi olması da gerekmez; geçmişte millet tepki göstermediyse bu onların sorunu, biz şu an yapılanlara bakalım. Evet ülkede hukuğun arkasından dolananlar, AYM, HSYK yı tüm kurumları kendi istedikleri yapıya sokmak isteyenler ve bunu da başaranlar AKP liler. Dolayısıyla her taşın altında onları aramak da son derece normal.

Gazetevatan.com 3.11.2010/ 03.36 Şu yasanın demokrasiye, hakka, hukuka uyan bir yanını anlayanlar bize anlatsın...

sayın biji bu neyi ispatlar ben anlamadım?

Sayın politika, savlarınız arasında bir çelişki var gibi geliyor. AKP nin iktidarda kalması AB/D nin amaçlarına ulaşması açısından çok önemli olduğu halde deniz feneri ile AKP nin bağlantısını ortaya çıkartıp kamuoyunda AKP nin prestijini sarsmak onların çıkarına değil tam tersi zararına olur. sadece Almanya da değil tüm Avrupa da yargıya siyasi bir müdahale olacağını da sanmıyorum. Bizde olan olayların biri orada olsa hükümet mükümet kalmaz.

Önüne geleni darbecilikle, kendi camisini bombalamakla suçlayacaksın; iki yıl tutuklu olarak içeride yatıracaksın daha sonra da tutuklamaya gerek yokmuş deyip tutuksuz yargılamak üzere serbest bırakacaksın. 40 bin kişinin katiline sayın, şehitlere de kelle diyeceksin, Habur da teröristlerin kahraman edasıyla karşılanmasına göz yumacaksın onlarla pazarlıklar yapacaksın bu hakaret olmayacak; bir gazetecinin yazdığı yazı çok ağrınıza gidecek. Görevi kötüye kullanmak suç olmaktan çıkarılacak, milletin gözünün içine baka baka hırsızlık yapanlara, devleti soyanlara göz yumanlara ceza verilmesin diyeceksiniz bu hakaret olmayacak. Bu milletle resmen alay etmektir. Bir AKP li veya bu hükümeti destekleyen arkadaş bu kanunun çıkarılmasının haklı gerekçesini bize açıklarsa çok memnun olacağız zira ben böyle bir kanun çıkarılmasına yandaşların korunmasından başka bir gerekçe bulamıyorum. Eğer bu kanunla amaçlanan görevi kötüye kullananların affedilmesiyse bu vatandaşlar bunları kendi vicdanlarına sindirebiliyorlar mı?

Herkes yasalara uyunca gerçekten sorun çıkmaz. Yalnız bu yasaları da kendi çıkarları yönünde çıkarıp onlara uymak ne kadar hukukidir? Görevi kötüye kullanmanın ceza olmaktan çıkarılması neyi amaçlamaktadır? Biz dokunulmazlıklar sınırlandırılsın diye bas bas bağırırken sayıştayın hükümeti denetleme yetkisinin elinden alınması için kanun çıkarılması hangi gerekçe ile açıklanabilir?

Eğer böyleyse, sadece iman etmek cennete girmek için yeterli değilse vay bizim halimize! Yalan söylemeyen, hırsızlık yapmayan hele hele dedikodu, gıybet etmeyen kaç insan vardır? Komşusu açken tok yatanın gerçek müslüman olamayacağını bildiğimiz halde lüksün alasını, israfın daniskasını yapanlar da yine bizleriz. Umudumuz son nefesimizi imanla vererek cennete gitmek, Allah yardımcımız olsun...

Eğer AKP nin çıkarı yoksa teklif nereden gelirse gelsin reddediyorlar. Kılıçdaroğlu da konuşmasında söyledi, faili meçhullari araştırmak için CHP önerge veriyor, AKP nin oylarıyla reddediliyor. Buna rağmen çıkıp bu konuyu istismar ediyorlar. Ben karışmam diye söylenen herhalde açılım sürecinde olan olayları kastediyorsun AKP hiç bir öneri getirmedi ki, iktidar olarak o öneri getirmeliydi diğer partiler görüş belirtsin. Açılımın adı vardı hiç bir plan, proje sunulmadan diğer partilerden katkı beklendi ondan sonra da taş koyuyorlar diye yaygara yaptılar. Hala ne yapmak istedikleri belli değil, belkide kendileri de bilmiyor. İşte ne güzel ülke idare ediyorlar.

Sayın dominik, deniz feneri Almanya da sonuçlandı; orada nasıl bir yankı yaptı, basında gereği kadar yer bulabildi mi? Burada bir türlü sonuçlanmıyor ve basının da bunun üzerine gittiğini de düşünmüyorum, belki de gidemiyorlar. Eğer bu konu aydınlanırsa Türkiye de çok şeyin değişeceğini de düşünüyorum ama galiba biraz da hayalperestim.

Sanırım anlamak istemiyorsun, o Türkiyeyi yönetebilecek dediğin partinin başkanı bunu BDP ve pkk için söylüyor. Silahlarını bıraksınlar, öyle sandığa gitsinler, bakalım o zaman ne kadar oy alacaklar? Yani daha önce seçime girmiş birilerinden bahsediyor ve silahsız giderlerse ne kadar alabilecekler diye de kıyaslama yapıyor. Ya koskoca Başbakan doğruyu söylemiyor veya siz söylemiyorsunuz. Eğer siz doğruyu söylüyorsanız o halde yine aynı kapıya geldik, ülkeyi yönetebilen tek parti nasıl oluyor?