Buckminster

A a Olurmu hiç öyle şey. Biz çamurlu sudan, sadece sudan ya da meniden filan yaratıldık. Ya da Kuranın iddia ettiği herhangibişeyden.

Ne yapacağıdı? Yüzlerce yıl önce ortaya çıkıp -ben her şeyin doğrusu bilirim. diyen birisinin söylediklerine mi inanacaktı? Ayıralım. Muhammed kaç yüzyıl önce çıkıp somut ne verebilmişde bütün doğruları söyleyebiliyo olabilsin? Siz Kuranla tüm dünyaya hükmedebildiniz mi 15 asırdır? İnancınıza saygı duyarım. Her insanın kendini kandırma özgürlüğü vardır. Bizim dinimiz yok, bu bir. İkinci de niye islamın ne olduğu müslümanlarca malum ve bu iyi birşey oluyo? Ona bakarsan komünizmin ne olduğu da komünistlerce malum. Demek ki komünizm mükemmel bişey. Ya da amerikan emperyalizminin ne kadar iyi bişey olduğu amerikalılarca malumdur, demek ki kapitalizmde mükemmel. Hıristiyanlık hıristiyanlarca malum, o da süper bişey. Her bişey güzel o zaman.

Tamam işte 'Yeşil'in neyini beğenmediniz ki? Bildiğin Yeşil işte, ne güzel İslamide bi renk. Hem Vegan falan olanlar için çokda ideal bence. Ogün de güzel bi isim, Trabzonspor'da oynuyodu zamanında, çok güzel toplar çıkarıyodu. Onun adının ne zararı var, altı üstü sonuna Samast getirilecek. Kardeş diye diye Kürtle Türkü birbirine düşürdükleri için biraz allerjim var. Bi de Asala örgütünün militanlarının da adlarını vermeliyiz aslında. Onlarda bu ülkenin çocukları. En azından dedeleri öyleydi. Kürtten başkasının hassasiyeti falan önemli değil. Kürtlerin gönlü hoş olsun da gerisi boş.

Tabiyki yaaaa pardon, Atatürk'ün ilkelerinden biri de Devrimcilik değildi, unutmuşum. Halkçılık da değildi, onu da unutmuşum. Cumhuriyetçilik hiç değildi zaten. Laiklik desen alakası yok Atatürk'ün ilkeleriyle. Ha bi Devletçilik kaldı, o da ekonomik bi programdan fazlası değil ama siz adına bakarak bizi faşist falan ilan edebilirsiniz, içiniz rahat olsun. Ulusçuluk kaldı bi tek, o zaten allerjik vakamız, olmaz olaymış. Hadi hayırlı olsun. Ali Desidero geliyo aklıma ya, çok güzel bi şarkıydı. Onun takıldığı hatunun felsefesi vardı ama neydi du bakiim! yok hatırlayamadım şimci.

O zaman Yeşil'in adını da sokaklara verelim olur mu, o da bu vatanın evladı. Diyelim ki faili meçhuler aydınlatıldı ve onca kürtü katledenler ortaya çıktı. Onlarında adlarını sokaklara verelim, onlarda bu vatanın evladı. Hizbullah militanlarının Tikko militanlarının DCKP/C militanlarınında adlarını verelim sokaklara, onlarda bu ülkenin evladı. Bi Ceylan vardı vakti zamanında, diyelim ki ordudan biri öldürdü o kızı. O kişi bulunsun ve onun da adı doğu ve güneydoğu anadoluda, her ilin her ilçesinin bi sokağına ad olarak verilsin, o da bu ülkenin evladı. Hırant Dink'i öldüren Ogün'ün de adını verelim sokaklara bağlara bahçelere, o da bu ülkenin evladı. M. A. Ağca'nın da adını tatil köylerine vermeli aslında, iyi bi iğneleme olur turistlere, hem de hapishane işte tatil yeri gibi falan. Uğur Mumcuyu, kışlalıyı, üçoku katledenlerin de adlarını bireer birer verelim sokaklara. Hepsi vatan evladı bunların. Turan dursunu, anter'i öldürenler de en kısa zamanda tespit edilip, adları her müzeye verilmeli. Değil mi ya bunların hepsi bizim çocuklarımız. Göktepe'yi öldürenleri de unutmayalım tabi veya 80 darbesini yapanları, o işkencecileri de unutmayalım. Onlar da bu ülkedeki hataların içinde yanlış yerde yanlış zamanda doğdular, suç mu bu? Onları yaratanları suçlayalım, onları değil ve onların da adlarını her yere verelim. Asıl istediğimde Diyarbakır cezaevindeki işkencecilerin adlarını diyarbakırın her sokağına, parkına, bahçesine, semtine, ilçesine verelim. Kürtçülerin mantığı nasıl işler? PKKnın insanları ilk katlettikleri Eruh'ta şenlik düzenlerler, kutlama yaparlar. Barış adına. Çok insancıl. PKKlı teröristlerin adlarını sokaklara verirler. İnsanlık namına canım, kötü bi niyetleri yok. İş diğer tarafa gelince, aynını karşı taraf yapınca Irkçı derler. Çok adiller canım çooook.

Dünyanın hiçbi yerinde ulusal bilincin öncülüğünü aşiret reisleri yapmaz. Ulusların burjuvaları da aşiretlerden olmaz. Kürtlerin burjuvalığa özenenleride aydınlığa özenenleride aşiret öndegelenleri. Hem bakkalın daha çıkması onlara ulus adını vermez. Sorsan o bakkala kasapa demokrasinin adını bilmez, ulusun tanımını bilmez. Hangi bilinçten söz ediyosunuz?

Bu bilgiler es geçilmemeli, görmezden gelinmemeli.

O değilde gündüz askere et satıp, gece çatışmada pkk saflarında ölü ele geçirilen kasaplar, manavlar, bakkallar bolca mevcut Kürtlerde. Hem bu ülkenin parasını yiyip, hem de kurşun sıkarlar. Hiç de üşenmezler.

Herkesin adının önüne kürt Memet, çerkez Ahmet, laz İsmail, konulunca daha mutlu olunacağını sanıyolar sanırsam.

Dominik madem böyle diyeceksin, neden her konuda Atatürk'e getiriyorsun ki lafı? Bırakalım onu, kendi yaptıklarımıza bakalım? Neden ondan sonra yapılan her suçu ona yüklüyosunuz, sonra gelip kendi yaptıklarımıza bakalım diyosunuz? Başbakan gibi aynen. O da darbe darbe darbe dedi, sonra çıktı tüm kurumlarla uyum içinde çalışıyoruz dedi. Bu ne kafa karışıklığıdır bööle.

Ne Ağrıda, zilanda, koçgiride, dersimde o feodal yaşamı sürdürmek için can verenler için aslına bakarsan içim hiç acımıyo. İstersen bunu 'inandıkları şey uğruna kahramanca can verdiler' diyip kutsallaştırabilirimde. Ama o zaman takdirini kazanırdım. Aksini yapacağım lanetlesenizde. Orada iki taraf var. Birisi devrim yapıyo ve halkçı bi devlet kurmak istiyo. Öteki de aşiretliği sürdürmek istiyo. Ya biri ötekini yok edecek. Ya öteki berikini yok edecek. Kim hangi taraftaysa, o tarafın akıbetini de paşa paşa kabullenecek. Orada yapılan şey soykırım değil. Kim kime karşı soykırım yapıyo? Görmek istediğiniz gibi görüyosunuz olayları. Orada iki ırkın çatışması yok. Orada iki sistemin çatışması var. Aralarında da dağlar kadar fark var anlayabilen için. Tabi Atatürk feodalizmi yaşatsaydı ona sanıyorum Nobel ödülü verecektiniz, halkı sömürenleri sistemleştirdi diye.

İkinci dünya savaşının sorumlusu da Atatürk zaten. Eleştirince kızıyosunuz. Atatürk'ün, Türkiye kurulduğu sıralarda Faşist olmasının imkanı yoktur, çünkü Faşizm 1922de anca İtalya'da iktidara gelmiş, 1930larda anca olgunlaşmış, 1933te Hitler'in Almanya'da başa geçmesiyle anca uluslararası alanda ciddiye alınmış ve popüler olmaya başlamış, İkinci dünya savaşı ile birlikte de çökmüştür. Yani Atatürk'ün ve Türkiye'nin ilk kurulduğu yıllarda Faşizm daha ortaya çıktığı ülkede bile denenmemiştir adamakıllı. Kaldı ki Atatürk Faşist olabilsin. 1930un Türkiye'sinde hala Faşizmin ne olduğu tartışılıyodu, bilinmiyodu ne olduğu. Atatürk Dinci de olamaz çünkü kendisi bir kere inançlı bile değil. Medeni bilgiler kitabını okursanız kendi el yazısıyla bile yazmıştır dinin ne olduğunu. İmam hatiplerde 1950lerden sonra açılma yarışına girildi iktidarlar tarafından. Atatürk biliyosunuz ondan çok önce ölmüştü. 12 Eylül'de de Atatürk öleli yıllar olmuştu. Hatta gazetelerde haberi bile çıkmıştı Türkiye'nin kurucusu öldü diye 1938de. Her devlet tökezler, hata eder, yönetim sıkıntıları yaşar. Bunları yaşamayan ülke yoktur. Sıkıntı yaşıyor diye bi ülkenin kurucusunu karalayamazsınız. O zaman bugün müslümanlar güçsüz diye Muhammed'i, Hıristiyanlar güçlü diye İsa'yı, Çinliler uyguları sömürüyor diye Konfüçyus'u, Kızılderililer Vegas'da büyük kumarhanelere sahip diye de Geronimo'yu suçlayalım. Ne ala memleket.

1937-38 Dersim harekatı bi devrim. Devrim dediğin kanlı olur, gönül alarak, ikna ederek olmaz. Orada hesabı feodalizmi yaşatmak uğruna canlarını verenlere sormak lazım. Nasıl ki çarlık yıkılırken monarşinin hesabı çara ve ailesine soruldu di mi? Nasıl ki fransada feodalizm yıkılırken feodalizmin hesabı feodal beylere soruldu di mi? Nasıl ki Amerika ingiliz sömürgesine karşı savaşırken, sömürgeciliğin hesabını sömürgeci ingiltereye sordu di mi? Dersim'de karakol kurdurtmayan, devlete vergi vermeyen, gönderilen devlet görevlilerini askeri katleden aşiretlere sormalı o katliamların hesabı. Hem onu bırak o aşiretler Kürt bile değil, kendi davanıza neden onları dahil etmek istiyosunuz? Onu bırak eğer bi Kürt olarak siz Dersim olayına bakaran 1000 yıllık Türk Tarihini özetliyorsanız, Türklerden önceden beridir anadoluda yaşayan! Kürtleri de PKK ile özetlemek lazım demek ki. Evet, PKK 30 yılda kendi halkının bile kanını dökerek anlattıkları, Kürt tarihinin birebir özeti gibidir.

Tabi size ne ağalıktan mağalıktan. Ağalık kürtleri sömürmüyo di mi? Kürtlern haklarını Türkler değil, ağaları gaspediyo. Türk toplumu cemaatlerin etkisinde değil bir kere. Hem cemaatleri eleştirip, aşiretleri eleştirmemende çok anlamlı. Görmek istediğini görüyosunuz. Kürtler bölünüp gidince çok mu sevineceksiniz anlamıyorum ki. Devenin kim olduğunu söylemeden önce herkes kendi eğriliğine dönüp bi bakmalı di mi ama. Alevilerin haklı talepleriyle Kürtlerin bölücü taleplerini aynı kefeye koymayı vicdanına sığdırabileni de burada gördüm.

Şimdi de 7 farka gelelim. 1- Gökçe Fırat: Yazısında Türk Kültürünü incelemiş, Avatar filmine konu olan sahneleri incelemiş. Karşılaştırmalar yapmış. Benzerlikleri anlatmış. Cengiz Kapmaz: Filmi izlemiş, Navileri Kürtlere benzetmek için kasmış kasmış ama yine de bişey bulamamış. 2- Gökçe Fırat: Türklerin ulus olduğunu anlatmak için kültüre dayanmış, o yönüyle anlatmış. Cengiz Kapmaz: Kürtlerin ulus olabilmek için tek çarelerinin Türk Düşmanlığı ve ırkçılık yapmak olduğunu yine gözler önüne sermiş. 3- Gökçe Fırat: Filmi analiz etme ve karşılaştıracağı kültürü iyi tanımak gibi bir yeteneği var. Cengiz Kapmaz: Ne izlediği filmden ne de Kürtlerin kültüründen haberdar. Yazısı çok sığ. Navileri Kürtlere benzetebildiği her özelliği her topluma benzetebilirsiniz. Pocahontas hikayeside aynı ama kimse çıkıp Kızılderili demiyo Navilere. Kürtlere benzetmiş ama Kürtlerin ne olduğunu, Navilerin ne olduğunu hiç anlatmamış. Anlatamamış. 4- Gökçe Fırat: Türklerin doğa ile içiçe yaşadıklarını vurgulamış. Navilerin de doğa ile içiçe yaşadığını söylemiş. Cengiz Kapmaz: 'Kürtlerin toplumsal doğası' diye bi kavram uydurmuş. Kürtlerin aşiret yaşamlarını töreleri felan popüler bi filmle benzeştirip sempatik hale getirmeye çalışmış. Olmamış tabi. Doğayla Kürtlerin doğası arasındaki farkı anlayamamış. Kasmak da yetmemiş yeni yeni kavramlar oluşturmuş, minnettarız. 5- Gökçe Fırat: Hiçbi topluma düşmanlık beslememiş yazısında. Kültüre odaklanmış Cengiz Kapmaz: Türklere düşmanlıktan kendini alamamış. İşin içine PKK'yı sokmadan yapamamış. PKK'yı Navilere, Türkleri de işgalci gökinsanlarına benzetmiş. 6- Gökçe Fırat: Navileri Türklere benzetirken, binlerce yıllık geçmişi ele almış. Çünkü ele alabileceği kesin bir geçmişi var Türklerin. Cengiz Kapmaz: Navileri Kürtlere benzetirken sadece son 30 yıllık dönemi ele alabilmiş. Çünkü Kürtlerin ele alınabilcek kesin bilinen bi geçmişleri yok! Neyi neye benzetsin ki o da haklı tabi. 7- Gökçe Fırat: Okuduğunda insanı bilgilendiren, dolu bir yazı. Adam inandığı şeyi yazmış doğru ya da yanlış. Cengiz Kapmaz: Köşe bucak provokatörlük kokan bi yazı. O da inandığı şeyi yazmış. Sizin bulduğunuz farklar neler?

Buda Cengiz Kapmaz'ın yazısı

Avatar filmiyle ilgili birsürü tartışma yaşıyor. Şimdi size iki yazı alacağım buraya. Birisi Kürtçü Cengiz Kapmaz'ın, öteki de Gökçe Fırat'ın yazısı. Hangi yazının gerçek olup olmadığını tartışmıyorum. Arap olsak Navi'leri araplara benzetirdik. Çinli olsak çinlilere, Afrikalı olsak afrikalılara, Kızılderili olsak kızılderililere, Hintli olsak hintlilire benzetirdik. Ben iki yazı arasındaki 7 farkı soruyorum sadece. Gökçe Fırat'ın yazdığı.

Burasi islam devleti mi ki din hanesi bulunacak da islam yazacak.

Atatürk'ün 1938de öldüğünü bilseydin, sözünü ettiğin dönemin koşullarını bilseydin böyle konuşmazdın.

Bence dinli bile değildi. Ne işi olur dinle. Kadının biri Nazım için kartpostal şairi demiş ya, şimdi de Muhammed için demesinler kartpostal peygamberi diye? Ne kadar ayıpp dimi.

Çünkü kürtçülüğe soyunanlar o kadar esnek ki, tabi savundukları da o kadar esnek oluyo. Kürt kongresi midir nedir, altıncısı toplandı. İçlerinde Hasan Cemal vardı. O Kürtler kitabının yazarı işte. Sadece o kitabı okuyup o kitaptan konuşup -ben kürtlerin ne yaşadıklarını biliyorum, havasına sığınanların bugün için direği, evlerinin ocağı, sobalarının yakıtı olan şahsına münhasır insan kişisi gazeteci, ajitasyoncu adem. Neden Kürtçülük ciddiyetsiz. Çünkü tek bi örnek verecek olursak zamanın darbecisi, bugünün ordu karşıtı, zamanın önde giden ulusalcısı ama bugünün kürt destekçisi Hasan Cemal gibi esnekleri ancak destek bulabiliyolar. Tabi bizde izliyoruz. Abilelim aplalalım, bu kadar esnek adamlarla yola çıkarsanız, yolda kalırsınız be annem.

Tüm inançlar dogmatiktir zaten? Sen hiç kendini eleştiriye açmış inanç gördün mü? Ben görmedim. Hem Kemalizmin tanrısı yoktur, dogmaları yoktur, ayetleri yoktur. Kemalizmi dogmatik yapanlara atın siz suçu, kemalizme değil. Ayrıca 'Cumhuriyet Dönemi' lafı da ne oluyo anlamadım ama bittim doğrusu! Şu an ne dönemi yaşıyoruz, Kırallık mı Çarlık mı yoksa Taş devri mi? Benim bildiğim her 29 Ekimde Cumhuriyeti kutluyoruz, hala yıkılmadığı için! O değil de o kadar ahkam kesip Cumhuriyet dönemi derken neyi kastettiğini kendinin de pek bilmiyor olman çok hoş hakkaten. Ah ama özür dilerim ya, ikinci cumhuriyetçiler hep böyle Cumhuriyet dönemi gibi argümanlar geliştirmişlerdi di mi, pardon pardon. Sanki türkiyede fransa gibi bikaç kere cumhuriyet yine yine yeniden defalarca ilan edildi. Cumhuriyetten önceki gibi yeniden özgürleşmek mi? 1909a kadarki istibdatdan mı söz ediyosun sen özgürlük derken yoksa 1918e kadar süren İ.T. döneminden mi? Veya tümden Osmanlı devletinden mi? Offff of kafa karışıklığının bini bir para. Osmanlıda aleviler inançlarını özgürce yaşamışlarmışmış. Duyda inanma. Bu alevi-sünni kavgası sonradan çıktı tabi! Osmanlı değil mi hanifiliği, şafiiliği, malikiliği, hanbeliliği 4Hak Mezhep sayıp da Şiiliğin Caferiliğini ehli sünnete yakın mezhep sayıp yine de hak saymayan ve Alevileri hak mezhep olmanın yakınına bile yaklaştırmayan? Alevileri katleden Osmanlı değil miydi? Gören de tekke ve zaviyelerin topyekün alevilere ait olduğunu sanacak, aman haaaa! Gören de alevilerle sünniler osmanlı da tekke ve zaviyelere kardeş kardeş gidip ibadet ediyorlardı sanacak! Be hey insanoğlum sen nelere kadirsin. Kim bilir beni daha ne kadar güldüreceksin bilumum örneklerinlen.

Hep Atatürk'ten sonra yapılan şeyleri Atatürk'e mal ediyosun dominik. Hiç bişe diyemiyorum yemin ederim. Adam gitti sünnilerin tekke ve zaviyeleri kapattı, çoğunluğu sünni olan devletin anayasasından 'devletin dini islamdır' ifadesini kaldırttı, sünnilerin medreselerini kapattı, ezanlarını türkçe okuttu, kuranı türkçeye çevirtti ama alevilerin cem evlerine hiç dokundu mu? Hala neler diyosun yaa. Atatürkün Cem evlerine eşit haklar vermesi için Cem evlerini de kapatması gerekirdi. Bunu bilmiyosun. Kapatmamış. Aleviler Atatürk'ü tanıyo ama sen tanımıyosun ne yazık ki hiç kusura da bakma.

Alevilerin istekleri ne bölücü nitelikte ne de din ayrımı yapan bi nitelikte. Adamlar alevi devleti kuralım ya da özerk yönetim, özerk demokrasi felan gibi saçma art niyetli isteklerde bulunmuyolar. Doğru dürüst bi şekilde nüfus cüzdanının din hanesiyle ilgili haklı taleplerini dile getiyorlar. Gerçekten de din hanesinin olması laikliğe de demokrasiye de aykırı zaten. Ben ateistim, niye islam yazdıriim. Ya da niye ateist diye yazdıriim ki? İnsanlar bilmek zorunda mı? Nüfus memuru bana sormak zorunda mı? Bana ne başkasının dininden. Helal olsun alevilere, güzel bi talep. Din dersi konusu da haklı bi talep. Din dersi zaten oldum olası laikliğe aykırı.