işte deniz feneri

[Φ ulusalmücadele]

AKP ve yandas medya CHP milletvekilinin getirdigini söyledigi DENIZ FENER'i dosyasi icin simdi "GERCEK DOSYA DEGIL"diye kulp takma hevesine kapildilar.Yani düsünebiliyormusunuz,bunlar yolsuzluklarla mücadele diye sayfa sayfa yazilar yazan ekranlarda kamuoyuna yolsuzluklardan bahsedenler,DENIZ FENERI yolsuzlugunu karatmak inkar etmek icin 50 takla atiyolar.Bunlarin neyine inanilir daha.

 

 

saygilarla

Dosyayi inceleseler icinde koskoca A K P görecekler. Onun korkusuna acmak istemiyorlar.

[Φ politika]

Bakin AKP'nin icinde bulundugu acinacak ve komik duruma;Cemil Cicek CHP'nin elinde ki dosya mahkemede delil olamaz,dedi.

 

Bunlarin yüzleride kizarmiyor,bir ne idügü belirsiz sahte hahamin hezeyanlari,yurt disinda bulunan bir teröristin iftiralari,telefon konusmalari,yazilan kitaplar koca bir Türkiye'nin huzurunu kaciran Ergenekon senaryolari icin delil oluyor ama bir yolsuzluk dosyasi delil olmuyor.

 

Yolsuzluk dosyasini "iste dosya geregini yap"diyerek iktidara seslenmek siyaset oluýor ama,Tunceli'de beyaz esya dagitmak siyaset olmuyor,

 

Bindik bir alamete gidiyoruz mechule..

 

 

saygilarla

[Φ enginar]

Dosyayi inceleseler icinde koskoca A K P görecekler. Onun korkusuna acmak istemiyorlar.

Deniz feneri dosya belki kendilerine de dokunacaktırda ondan getirmeyi düşünmüyorlardır.Gazetelerde okumuşsunuzdurgünlerce aç kalan üç çocuk simit çaltıkları için tutuklandı.tirilyonları götürenler ise istifa edip kurkuldu .Mezarlıklar tirilyonu olark tarihe geçecek.

[Φ politika]

Deniz feneri dosya belki kendilerine de dokunacaktırda ondan getirmeyi düşünmüyorlardır.Gazetelerde okumuşsunuzdurgünlerce aç kalan üç çocuk simit çaltıkları için tutuklandı.tirilyonları götürenler ise istifa edip kurkuldu .Mezarlıklar tirilyonu olark tarihe geçecek.

 

Sayin Enginar,Gerek Ergenekon gerekse Deniz Fener,bunlarin ikiside AKP nin icinde oldugu olaylardir.DENIZ FENERI ile gizli faaliyetlerini yürütürken Ergenekon ile de vatanseverleri yok etmeye calisiyorlar.Yani bunlar icin heryol mübahtir.Bunlardan ülkeye bugüne kadar tek bir yarar gelmedi aksine Türkiye batiyor yavas yavas.*****

 

 

saygilarla

[Φ Taylan Abi]

Geçen zaman içerisinde yazdıklarımız, konunun unutulmaması ve yok sayılmaması içindi. Rivayete göre haftabaşında dosya adalet bakanlığına ulaşacak. Ve gerekli işlemlere başlanacak.

Bu iş haftaya olmasa bile, birgün mutlaka olacak.

 

Ve biz o gün yine burada olacağız.

Şimdi işi savcılara havale edelim, rezaletler üzerine tekrar konuşuruz ilerleyen günlerde.

 

Ne çok şey var bilmediğiniz, ah bir de bunu bilseniz

[Φ Efendi Türkler]

Deniz Feneri e.V soruşturması için alınan gizlilik kararı tepki çekti.

 

Soruşturmayı açtıran ve taraf konumunda olan İşçi Partisi’nin avukatı Mehmet Cengiz, "Bu, Deniz Feneri yolsuzluğunun örtbas edilmesine yol açar" dedi.

 

ANKARA Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başvurusu üzerine, dosyası bir süre önce Almanya’dan gelen Deniz Feneri e.V. soruşturması için gizlilik kararı alındı. Başsavcılık, karar için önce sulh ceza mahkemesine başvurdu. Mahkeme gizlilik talebini reddetti. Başsavcılık bunun üzerine itiraz makamı olan asliye ceza mahkemesine başvurdu. Mahkeme bu kez başsavcılığın talebini olumlu buldu ve gizlilik kararı alındı. Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Boyrazoğlu, "Bu tür soruşturmalarda bazen spekülatif haberler yapılabiliyor. Bu nedenle böyle bir talebimiz oldu" dedi. Karara göre bundan sonra taraf avukatları da olsa dosyadan belge ve bilgi alınamayacak, gazeteciler haber yapamayacak. Soruşturmayı açtıran ve taraf konumunda olan İşçi Partisi’nin avukatı Mehmet Cengiz, karara tepki gösterdi. Cengiz şunları söyledi:

 

Başbakanlık hasır altı etti

 

"Öncelikle gizlilik kararını 250. maddeye göre soruşturma yapan savcılıklar verir. Biz tarafız, gizlilik kuralları bize uygulanırsa karşı çıkarız, itiraz hakkımızı kullanırız. Bu soruşturmada Türkiye’nin, Almanya’dan gelen dosyaya ihtiyacı yok ki... Sermaye Piyasası Kurulu, 2004 yılında saptadıkları belgelerle bu soruşturmayı açmaya yeterliydi. Deniz Feneri bağlantılı başta Kanal 7 olmak üzere hesaplar incelendiğinde yurtdışında gizli hesapları bulunmuştu. Açıkça suç olduğu tespit edilmiş, bunu SPK saptayıp rapor hazırlayarak Başbakanlığa suç duyurusunda bulunulmuştu. Aradan yıllar geçmesine rağmen daha Alman savcılığı bu işe el atmadan bu işler ortaya çıkmıştı. Fakat görev yerine getirilmedi. Başbakanlık bu işi hasır altı etti. 2004 yılından 2009 yılına kadar deliller zaten yeterince karartıldı. Kamu davasında gizlilik olmaz. Bu süre içinde gizlilik kararıyla birlikte daha fazla karartılacak. Bu da Deniz Feneri yolsuzluğunun örtbas edilmesine yol açacaktır."

[Φ Taylan Abi]

189 gün oldu.

 

Unutma.

 

Unutturma.

[Φ enginar]

Sayin Enginar,Gerek Ergenekon gerekse Deniz Fener,bunlarin ikiside AKP nin icinde oldugu olaylardir.DENIZ FENERI ile gizli faaliyetlerini yürütürken Ergenekon ile de vatanseverleri yok etmeye calisiyorlar.Yani bunlar icin heryol mübahtir.Bunlardan ülkeye bugüne kadar tek bir yarar gelmedi aksine Türkiye batiyor yavas yavas.*****

 

 

saygilarla

Yurdumuzda binlerce vatan sever var.Bu gün aydınlarımızdan bir kaçı daha tutuklandı .Bu çark böyle sürmez .Yılmadan usanmadan bize düşen görevleri yapmalıyız.Daima ileriye bakmalıyız .Su testisi su yolunda kırılırmış .Korkma Türkiye batmaz.Bence ilk iş olarak bizi temsil eden partiler birleşmeli.Birleşseler bir çok yeri alıyorduk.Bu konuyu gündeme getirmek ile işe başlamalıyız.Bak oazan o kadar oy alıyorlar mı?

[Φ Dogrucudavut]

Olur Taylan abi olur, 189 da olur, 1189 da...

 

Deniz Feneri hakkında yayın yasağı konmuş!

 

Ergenekona gelince atış serbest!...

 

Yargının siyasallaştırılmasının zirve yaptığının resmidir

 

Eşitlikmiş, demokrasiymiş, geçelim bunları.

 

Aman millet uyanmasın, ver gazı Ergenekon'a...

 

Durmak yok, kandırmaya devam!...

[Φ Taylan Abi]

189 gün oldu.

 

Unutma.

 

Unutturma.

 

Bana da malum oldu heralde 2 gündür tüm gazeteler Deniz Feneri'ni anlatıyor.

Fakat 219 gün olmuş. Ben tarihi hesaplarken yanılmışım.

[Φ sardunyam]

Atatürkçü Düşünce Derneği

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği

Memleket Sevdalıları Derneği

İstek Vakfı

Başkent Üniversitesi

Van Üniversitesi

ÇEV

Cumhuriyet Gazetesi

 

v.s.

 

hesapları didik didik edildi ve esasen zaten sürekli denetleniyorlardı, ortak özellikleri CUMHURİYETE bağlılık, suçları yok!

 

Ya diğerleri?

 

Deniz Feneri, İHH, Mazlum-Der v.s.

Zaman, YeniŞafak, Vakit

 

Denetlendiler mi?

Üstelik bir sürü iddia ya rağmen!

Hayır!

 

Artık manzarayı göremeyenin görmeye niyeti yok!

[Φ politika]

Aslinda buraya ait degilse bile,bu yazi Türkiye'de kimlerin soyma meraklisi oldugunu anlatmasi bakimindan burayada yakisir.

 

Hepimizin bildigi TOPKAPI SARAYI-1478 yilinda insa edilmis,her padisah döneminde yapilan ilavelerle bugünkü durumuna gelmistir.

 

Tanzimatla baslayan Batililasma yani kopyacilik(Batililasmayi Atatürk'le baslatanlara ithaf olunur.) ve Ciragan sarayi!Batililasma ugruna devletin ve milletin nasil soyulduguna Ciragan Sarayi en önemli örnektir.

 

Ciragan sarayi Abdülaziz tarafindan 1871 yilinda Saray mimari ve müteahhit Sergis Balyan'a insa ettirilmistir.

Aslinda planlari Sultan Abdülmecid tarafindan yapilmis onun ölümüyle yagmalama Abdülaziz'e kalmistir.

 

Sultan Abdülaziz saltanatinin ilk yillarinda devletin icinde bulundugu borc nedeni ile tasarruf tedbirleri uygulamaya calismis sonrada bundan vazgecilmistir.Saray 4 yilda tamamlandi.Sarayin insasinda 4 milyon altin harcanmistir.Bu para Avrupa Devletlerinden borc alinmistir.Saray bircok badireler atlattiktan sonra 19 0CAK 1910'da yanmistir.Bu sirada sarayin icindeki bircok kiymetli esya ve altin yagmalanmistir.

 

1.Dünya savasi sonrasinda,Istanbul'un isgali sirasinda sarayin geri kalan harabeleri "BIZO KISLASI"adiyla bir Fransiz istihkam kitasi tarafindan kullanilmistir.

 

Cumhuriyet düsmanlari,Hilafetin kaldirilmasiyla sarayin tam bir yagmaya ugradigini söylerler.Ne acidir ki memleket borc bataginda iken keyfi icin saray insa ettiren ve bunun icin 4 milyon borc altin alanlar hakkinda tek bir kelime söylemezler.

 

Bugün,ekonomik kriz ve bundan kaynaklanan vahim boyutlardaki issizlige ragmen,memleketin basbakani ucak aliyor kendine.Gemicikler aliniyor.Din adi altinda insanlarin duygulari sömürülüp yaptiklari bagislar ve yardimlar AKP ve dinci kanallara aktariliyor.Ve dikkat ederseniz,Cumhuriyet düsmanlari yine is basindadir.

 

 

saygilarla

[Φ politika]

Neymis efendim?Deniz Feneri ile ilgili Almanya'dan gelen dosya 3 aydir hala tercüme edilemedi(mi?)

Dün Adalet Bakani M.Ali Sahin gazetecilerin sorulari üzerine;Almanya'dan hafta sonunda bir dosya daha geldigini aciklamisti.Ve topu yargiya atarak "Biz dosyanin icerigi ile ilgilenmiyoruz"dedi,yani yargi geregini yapacak demeye getirdi.Bu aslinda sevindirici ve ümitlendirici bir aciklamaydi,ve tabii ki Deniz Feneri davasinda Iktidara yüklenmis olmaktan da bi parca olsun utanmistim.Iyiki fazla utanmamistim,cünkü bugün cok sasirtici bir aciklama geldi Alman savciligindan:

 

Alman savciligindan gelen aciklama gercekten,Türkiye Cumhuriyeti hükümetini adina yüz kizartici ve etik disi bir gercegi acikliyordu.

 

Alman Savciligi yaptigi aciklamada,"Türkiye ile yapilmis olan anlasmalar geregi,adli dosyalar tercüme edilerek gönderilmektedir.Yani biz Deniz Feneri dosyasini tercüme ettirerek yani TÜRKCE olarak gönderdik,dedi.Bu gercekten cok sasirtici bir aciklamaydi.Savcilik devamla;Ikinci bir dosyanin gönderildigi söylentileri var Türkiye'de,biz ikinci bir dosya göndermedik,tek bir dosya gönderdik o da tercüme edilmis olarak."

 

Simdi 70 Milyonun gözünün icine baka baka bir Adalet Bakani bu kadar yalan söylerse,bu bakanin koltugunda kalabilmesi ülke adina bir hakaret degilmidir?Zahit Akman ve Kanal 7 televizyonlari resmen korunmus olmuyormu.Yolsuzluklarin örtbas edilmeye calisilmasinin ardinda AKP'nin bu yolsuzluklara bulasmis oldugu yatmiyormu?Dalga üstüne dalgalar ile iki yildir sürdürülen aslinda mevcut olmayan bir Ergenekon örgütü ile millet uyutulurken Deniz Feneri yolsuzlugunun örtbas edilmesi,ne kadar ahlakidir?Yandas medya acaba utanacak mi?Yoksa Alman savciliginida Ergenekon'a mi bulastiracaklar.

 

 

saygilarla

[Φ politika]

Almanya'da YIMPAS,KOMBASSAN,JETPA gibi holdinglere karsi alinan yargi kararlarina iliskin 500 sayfalik dosya bu ay Türk makamlarina iletilecek.Türk holdingzedelerin avukati Ümit Akca,bu kararlara göre magdurlarin yatirdigi paralarin faiziyle geri ödenmesi gerekiyor.Ancak Türkiye'deki mahkemeler bu kararlari tanimada sorun cikartiyor ve bu yüzden biz de uygulamaya gecemiyoruz,dedi.

 

Almanya,Türkiye kökenli irili ufakli 78 holdingin dolandiricilik davasini uzun süre önce tamamladi.Tipki Deniz Feneri e.V'de oldugu gibi yaklasik 800 bin magdurdan söz ediliyor.1980'lerin basinda faaliyete gecen bu sirketler,dini duygulari sömürerek gurbetcilerden 40 Milyar Dolar para toüpladi.Fabrikalar kurup,ortak edip,kardan pay dagitacaklardi.Ama kisa zamanda para verenlerin dolandirildigi ortaya cikti.

 

Almanya Deniz Feneri icin "ASIL FAILLER TÜRKIYE'DE "demis oldugu halde,bugüne kadar hala bu zanlilardan birisi olan Zahid Akman'in hükümet tarafindan görevinden alinmamis olmasida ayri bir skandaldir ve onun görevden alinmamasi ise süphelerin ucunu AKP'ye kadar götürmektedir.

 

 

saygilarla

[Misafir demirefe]

Bu kadar zaman geçtikten sonra konan tedbir kararı, acaba gerekli önlemleri almaya zaman bulsunlar diye kasıtlı mı geciktirildi?

 

Yok yani, hani başkalarına, "delilleri karatırlar, belgeleri yok ederler aman, sonra Ergenekon örgütünü sittin sene ortaya çıkaramayız" diye baskın yaptılardı da...

[Φ politika]

Deniz Feneri'nin örtbas edilme cabalari maalesef tüm Türk milletinin ve de Alman milletinin gözlerinin önünde oldu,ama umuldugu gibi cikmadi.Belki de Baykal ilk defa gercek anlamda bir muhalefet tavri takinarak bu konunun üzerine gitti.M.Ali Sahin Ergenekon'a getirmedigi yasagi Deniz Feneri icin getirdi,amac bu yolsuzlugu hasir alti etmekti,ama olmadi,M.Ali Sahin vurgun yiyerek bakanligi terketti.Yeni gelen bakan ise hala Deniz Feneri yasaginda israr etmektedir.Halbuki biran önce Deniz Feneri yolsuzlugu yasaginin kalkmasi ve kamuoyunun neler olup bittigi konusunda aydinlatilmasi gerekmektedir.Ergenekon simsarlarinin hicbirinden ses cikmiyor bu konuyla ilgili olarak,cünkü onlarin amaci halkin hakkini savunmak degildir,onlarin amaci Atatürkcüler'i yaftalamaktir.Görevleri budur bu nedenle ellerinden geldigince ya Zahit Akman'i yani Deniz Feneri'ni ya da AKP'yi savunarak Atatürkcüler'e karsi cihad vermektedirler.

 

 

saygilarla

[Φ politika]

RTÜK'ün AKP'li üyeleri Zahid Akman'i akladilar.

 

Bir türkü vardir;"Biz söyleriz biz oynariz kime ne!..."Simdi RTÜK'te de aynisi gecerli.Basbakan bir emirle görevden alabilecegi veya aldirabilecegi RTÜK baskanini görevde tutarak,kabine degisikligi ile basbakan yardimciligina getirdigi Bülent Arinc'i harcamayi hedeflemistir.RTÜK Arinc'a bagli oldugu icin Arinc görevini yerine getirmis ve Zahid Akman'a istifa etmesi gerektigini münasip bir lisanla söylemistir.Akman istifa etmek bir yana "Arkamda basbakan var"diyerek koltugs iyice yerlesmistir,bu aslinda bir skandaldir.Basbakan Akman'i neden savunur bunu irdelersek altindan cok seyler cikar,ama biz bunu yargiya birakalim,eger yargi varsa!...Basbakan kendisi görevden almadigi veya aldirmadigi,Arinc'i harcadigi Akman icin RTÜK'ün AKP'li üyelerine onu aklayin demis olacak ki;Istifasini gerektiren bir neden yok diyerek onu akladilar.Hayirli olsun.Iste AKP'nin yolsuzluklarla savasina bir taze örnek,bakin ki AKP hangi yolsuzluklarla savasiyor.

 

 

saygilarla