Φ kralx Gönderi tarihi: 22 Mayıs , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 22 Mayıs , 2007 Senin bu noktada aklına Allah'ın gelmesine gerek yok, zaten her noktada Allah'a şartlanmışsın Yani uzay (boşluk) sonluda olsa, yoklukta olsa varlıkta olsa her halde Allah aklına gelecek Elhamdülillah inanıyoruım tabiki her zaman her yerde aklıma Allah geliyor.. He gördüğüme tesadüf demiyorum yani.. Bilinmezliği tanımlayamaz insan, tanımlayan sadece kendi düşüncesine inanmış olur, bilim dışıdır, bu nedenle bilim bununla ilgilenmez. Arkadaşım ben Allah'ın varlığına kesinlikle inanıyorum bir tek protein bile Allah'a inanmama yeterli delildir.. Birde adı üstünde bilinmezliği tanımlayamaz insna diyorsun.. Evet tanımlayamayabilir ama bilinmezin var olduğu hisseder.. Bunun işaretlerini görür.. Hayatı bilmin keşfettikleriyle sınırlı görmüyorum, daha çok keşfedilecek var'lar var ve keşfedilemeyecek yada keşfinde bilimsel argümanlar olmayan yani bir kanıt için elle tutulur gözle görülür ibareler olmayan laboratuvar ortamına getirilemeyen Somut ve verileri bilimsel olan şeylerde bile işin başındayız henüz.. Örneğin uzay sonlu mu sonsuz mu, genişlemesi nereye kadar, genişleme duracak mı, içe çökecek mi vs vs.. Saygılar.. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ lena Gönderi tarihi: 23 Mayıs , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 23 Mayıs , 2007 Elhamdülillah inanıyoruım tabiki her zaman her yerde aklıma Allah geliyor..He gördüğüme tesadüf demiyorum yani.. Arkadaşım ben Allah'ın varlığına kesinlikle inanıyorum bir tek protein bile Allah'a inanmama yeterli delildir.. Birde adı üstünde bilinmezliği tanımlayamaz insna diyorsun.. Evet tanımlayamayabilir ama bilinmezin var olduğu hisseder.. Bunun işaretlerini görür.. Hayatı bilmin keşfettikleriyle sınırlı görmüyorum, daha çok keşfedilecek var'lar var ve keşfedilemeyecek yada keşfinde bilimsel argümanlar olmayan yani bir kanıt için elle tutulur gözle görülür ibareler olmayan laboratuvar ortamına getirilemeyen Somut ve verileri bilimsel olan şeylerde bile işin başındayız henüz.. Örneğin uzay sonlu mu sonsuz mu, genişlemesi nereye kadar, genişleme duracak mı, içe çökecek mi vs vs.. Saygılar.. Bilimde kutsal inanışlarda büyük kıyametin seneryolarını belirtmişler, bu duruma bakarak sistemi ele alırsak her var oluşun sonu olduğunu biliyoruz, öyleyse yaratıcınında sonu olduğunu söylemek zamanı geldi sanırım sevgili kıral, mademki sistem onun parçası o da bu sisteme mahkum demektir. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ kralx Gönderi tarihi: 23 Mayıs , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 23 Mayıs , 2007 Bilimde kutsal inanışlarda büyük kıyametin seneryolarını belirtmişler, bu duruma bakarak sistemi ele alırsak her var oluşun sonu olduğunu biliyoruz, öyleyse yaratıcınında sonu olduğunu söylemek zamanı geldi sanırım sevgili kıral, mademki sistem onun parçası o da bu sisteme mahkum demektir. İmal edilen, imar edilen, oluşturulan herşey sonludur, bu son yok olmak anlamında mıdır, yoksa nitelik ve nicelik değiştirmek midir tam olarak bilmiyorum.. Bozunum ve değişim yapısal yani yapılmış olan nitelikteki şeyler için geçerlidir.. Örneğin bir taşı bir taşın üstüne koyarsınız bu yapılmıştır yani edilgendir.. O taş bir takım etkenlerle yana yatar, yıkılır, kayar yada yamulur işte orjinalitesi bozulmuştur.. Ancak Allahın varlığı birliği zatihidir kendindendir doğmamıştır imar, yapı vs değildir.. O halde Allah'ın zatı için bozunum değişim yada yok oluş söz konusu değildir.. Saygılar.. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ TARAFSIZ Gönderi tarihi: 24 Mayıs , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 24 Mayıs , 2007 Elhamdülillah inanıyoruım tabiki her zaman her yerde aklıma Allah geliyor..He gördüğüme tesadüf demiyorum yani.. Farketmez, ha Allah'tır demişsin, ha tesadüftür demişsin, ikisinide yanlışlayacak veya birini doğrulayacak bir bilimsel veri yok. Evet tanımlayamayabilir ama bilinmezin var olduğu hisseder.. Bilinmezliğin var olduğu aşikar zaten, ben tanımlamaktan bahsediyorum. Bilinmeyen şeyin tek tanımı bilinmemesidir, diğer çıkarımlar bilimsellikle ilgili değildir. . Ancak Allahın varlığı birliği zatihidir kendindendir doğmamıştır imar, yapı vs değildir..O halde Allah'ın zatı için bozunum değişim yada yok oluş söz konusu değildir.. Bir hayal hakkında istediğiniz hükmü verebilirsiniz, bunu zaten gözlemleyemediğimiz için, gerçek bir çıkarım elde edemeyiz. Gerçek olmayan çıkarım elde etmek istedikten sonra bütün insanlar bunu rahatlıkla yapabilir. Örneğin bir taşı bir taşın üstüne koyarsınız bu yapılmıştır yani edilgendir.. Evet ama sadece insanlar tarafına bir örnektir, ve zaten olan bir şey edilgenleştirilmiştir. Bir şeyin edilgen olması için etkenin olması gerekiyor, edilgen varsa etkende vardır, etken varsa yoktan varolması söz konusu değildir zincir şeklinde gidersek. Her edilgenin etkeni vardır, her etkenin edilgeni vardır ................................................... şeklinde saygılar Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ kralx Gönderi tarihi: 24 Mayıs , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 24 Mayıs , 2007 Bilim tabu değildir, bilim bir inanç değildir, bilinmeyenlerin varlığına inanmak için bilim bana engel teşkil edemez.. Bilim işi çözemiyorsa çözülmeyen o şey yok anlamına gelmez.. Diyeceksin ki var anlamnıda gelmez... Bende tekrar yok anlamınada gelemez derim.. Sende tekrar var anlamınada gelmez dersin böyle devam eder gider.. Saygılar.. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ lena Gönderi tarihi: 24 Mayıs , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 24 Mayıs , 2007 Bilim tabu değildir, bilim bir inanç değildir, bilinmeyenlerin varlığına inanmak için bilim bana engel teşkil edemez..Bilim işi çözemiyorsa çözülmeyen o şey yok anlamına gelmez.. Diyeceksin ki var anlamnıda gelmez... Bende tekrar yok anlamınada gelemez derim.. Sende tekrar var anlamınada gelmez dersin böyle devam eder gider.. Saygılar.. Kıral: idda edilen yaratıcı dünyada aramamız uygun olmamakla beraber evrende de aramak olumsuz neticeler zincirine bağlı, çünkü evrende mükkemmel deyil hem çarpışmalar hemde tesadüfler hakim durumda bunları hepimiz görüyoruz. Geriye ne kaldı kainat mevzusu bu mevzuğatı tahminler teorilerle ve düşüncelerle bilgimiz zaviyesinden deyerlendirmeye çalışıyoruz dolayısıyla da yaratıcıyı kainatda aramamız gerekiyor, ama ordada tesadüfler zincirleri hakimse netice gene olumsuzdur. Sonra sizin savunmanız kayıtsız şartsız ve ispatsız olarak yaratıcının kesin varlığını kabul etmenizdir, nasıl oluştuğu hakkında savunucu bir açıklamanızda yok, gene hangi sebeblerden dolayı var olduğunu da açıklamıyorsunuz bilmem anlatabildimmi. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ kralx Gönderi tarihi: 24 Mayıs , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 24 Mayıs , 2007 Sayın Lena.. Allah'ın zatını bilmiyoruz.. Ancak onun varlığına yaratılanlardan emin oluyoruz ve kainatta tesadüf diye bir şey'in olmadığını biliyoruz.. Tasadüfün zıttı nedir..? yani tesadüf yoksa ama orada bir işlevlik varsa ve bu işlevlik gayet muntazamsa bilinç vardır.. Geriye bu bilincin kime ait olduğu sorusu kalıyor.. Cevap bu bilinç maddeye değil madde üstü evren üstü kainat üstü hasılı herşeyin üstü ve o her şeyin yaratıcısı olan bir bilinçtir.. Yani Allah'ın varlığına delilimiz tesadüfen oluşmaları imkansız olan tüm evren, ve canlı cansız varlılardır.. Saygılar.. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ TARAFSIZ Gönderi tarihi: 25 Mayıs , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 25 Mayıs , 2007 Bilim tabu değildir, bilim bir inanç değildir, bilinmeyenlerin varlığına inanmak için bilim bana engel teşkil edemez.. Demekki bilimin izinden gitmeliyiz, bize doğruyu gösterecek olan şeydir çünkü. Diğerlerini doğmadır, ne uydurursak uyduralım aksini ispatlayamayız. Bilim işi çözemiyorsa çözülmeyen o şey yok anlamına gelmez..Diyeceksin ki var anlamnıda gelmez... Bende tekrar yok anlamınada gelemez derim.. Sende tekrar var anlamınada gelmez dersin böyle devam eder gider bunun cevabı yine senin verdiğin cevapta saklı, inanç ve felsefeyle bir yere varamayız, tek yol bilimdir bak ne demişsin "Bilim tabu değildir, bilim bir inanç değildir, bilinmeyenlerin varlığına inanmak için bilim bana engel teşkil edemez.." Ancak onun varlığına yaratılanlardan emin oluyoruz ve kainatta tesadüf diye bir şey'in olmadığını biliyoruz.. Tesadüf diye birşeyin olmadığını bilemeyiz, sadece olmadığına inanırız . Nasıl Allah'ın varlığına inanıyorsanız, tesadüfün olmadığınada inanabilirsiniz, ikiside doğmadır, yani gerçek doğru değildir, varsayımlara göre doğrudur. Tasadüfün zıttı nedir..? yani tesadüf yoksa ama orada bir işlevlik varsa ve bu işlevlik gayet muntazamsa bilinç vardır.. Peki her bilincin bir yaratıcısı var mıdır ? vardır Allah'ın bir yaratıcısı var mıdır ? yoktur Neden ? ben öyle inananıyorum diye !!!!!!!!!! Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ kralx Gönderi tarihi: 25 Mayıs , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 25 Mayıs , 2007 Demekki bilimin izinden gitmeliyiz, bize doğruyu gösterecek olan şeydir çünkü. Diğerlerini doğmadır, ne uydurursak uyduralım aksini ispatlayamayız. İçeriği şuanki bilimsel deney gözlem ve kıstaslara uymayan ama varlığı hissedilen bilinen şeylerin bilimsel kanıtı yok diye yok farzedilmesi anlamsızdır, bu mantıktan dolayı bilim tabu değildir dedim.. Tesadüf diye birşeyin olmadığını bilemeyiz, sadece olmadığına inanırız . İnanmak bana göre emin olmaktır yani emin olduğun şeye inanırsın. Tesadüflerin yararlı şeyler ortaya çıkaramayacağı bir değil milyonlarca kez ıspatlanabilir.. Bak bir kutunun içine bir adet çakmak taşı bir adet çakmak koy, kutuyu çalkala o taş yuvasına tesadüfen girecek mi..? Bakın çakmak hazır çakmak taşıda hazır sen bu kutuyu sonsuza kadar çalkala, çakmak taşı yuvasına o çakmak taşı hiç bir zaman girmeyecektir.. Artık yaşamsal grift sistemleri sen düşün.. Saygılar.. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ lena Gönderi tarihi: 25 Mayıs , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 25 Mayıs , 2007 Sayın Lena..Allah'ın zatını bilmiyoruz.. Ancak onun varlığına yaratılanlardan emin oluyoruz ve kainatta tesadüf diye bir şey'in olmadığını biliyoruz.. Tasadüfün zıttı nedir..? yani tesadüf yoksa ama orada bir işlevlik varsa ve bu işlevlik gayet muntazamsa bilinç vardır.. Geriye bu bilincin kime ait olduğu sorusu kalıyor.. Cevap bu bilinç maddeye değil madde üstü evren üstü kainat üstü hasılı herşeyin üstü ve o her şeyin yaratıcısı olan bir bilinçtir.. Yani Allah'ın varlığına delilimiz tesadüfen oluşmaları imkansız olan tüm evren, ve canlı cansız varlılardır.. Saygılar.. Sevgili kıral düşünün bir kere bizler insanlar akıllı bir hayvanız bu anlamı bir çok bilim insanı kabul eder ve dile getirir sebebini tartışalım, kozmik enerjiden oluşan ruhumuz da hayvanlarla paralel bağlantılar çok, pekiyi zeka ve fikir pozusyonuylamı ayrılıyoruz onlardan sorusuna evet demek gerekir, nedenini araştıralım insanın fizik yapısı madde üstündeki her eylemi yapmaya yatkın oluşundan dolayımı yaratan insana ayrıcalık tanıyıpda fikir vermiştir. Halbuki keops piramitinin son kapısını açtıklarında pırofösörlerden birinin sızdırdığı haberde insanlara zekayı uzaylıların verdiyini ve piramitin hizasında akdenizin başladığı noktadan 18 kilometre ilerde devasa bir heykelin varlığından bahsedildiyini söylemişti bu heykeli cıkardılar boyutları hakkında bilgi verilmedi, demekki insan denen hayvanın fiziki konumu maddeye şekil vericek konumda olmasına karşın zeka düzeyi bir hayvandan farksızmış. Kozmik dağılım beyin hususunda hayvanlarla eşit kompozizosyonda buna toplumdan uzak yaşıyan kıllı insan gibi olan varlık yeti de dahil. Halbuki evrenin ilk oluşumunda bir kaza da olabilidi ve evren başlamasınla yok olması muhtemeldi bu fikirleri kabul etmiycek bir kişi göremiyorum yani resmen tesadüfdür kimbilir başka evrenlerde böyle kazalar oluşmuştur belkide, biliyormusun kıral inanc ve bilim fizik kuralları hepsi evrenin soğumuş durumunla ele alınmıştır sen benim bu evrenin milyarlarca sıcaklık ve muğazzam bir ışıkla başladığını hiç bir fizik kitabında okudunmu ben okumadım bu benim fikrim benim teorim ainştayin bile bahsedmez bu durumdan son görünümle dehası çok yüksek seviyededir. Burda bir konu ve soru var yaratan neden kendini yarattı ve niçin bu konu anlaşılmadıkçada boşuna kürek çekeriz iyi tatiller kıral. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ kralx Gönderi tarihi: 25 Mayıs , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 25 Mayıs , 2007 Sayın Lena evrendeki bilinçli oluşumu ben net görebiliyorum.. Herşey olması gerektiği gibi.. Eksik yok fazlalık yok.. Big-bangtaki patlama şiddetinden ve hızından tutunda, vücüdumuzdaki organlara kadar.. Tesadüfen tezadüf yazısı bile yazılamaz, kaldıki bunca karmaşık sistemler tesadüfi olsun.. Saygılar.. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ restpektif Gönderi tarihi: 26 Mayıs , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 26 Mayıs , 2007 Big Bang teorisi bana hep vahdet-i vucud'u dusundurur. "Kendisinin de icinde yer aldigi uzaydan baska bir uzay mevcut degildir. Sadece kendisi vardir, kendisinden baska hicbir sey yoktur..." diye yazmis sedat sencan.. Bu tur bir sorunun altindan kalkmak mumkun gozukmuyor. Sonsuzlugu zihinsel faaliyetlerimizin kapsamina alamadigimiz gibi oncesizligi ve sonrasizligi, mekansizligi ve zamansizligi da aciklayamiyoruz. Nedenler zincirinin bir yerde durmasi gerekiyorsa, durdugu yerden baska hicbir seyin olmamasi gerekiyor. Bu da o seye oncesizlik ozelligini yuklemek zorunda. Bir cesit kendinden var olma; neden'siz, oncesiz, sonrasiz, mekansiz, zamansiz... Zaman sureci icinde bazi seylerin tabiattaki nedenlerden hareketle meydana cikmalari, donusume ugramalari mumkun. Ama zincirin ilk halkasi hicbir zaman cozulmus olmayacak. Muhyeddin-i Arabi herseyin bir kaynaktan gelmesi hasebiyle aslinda o BiR'den baska bir seyin var olmadigini soyler. Yani o kendinden var olan ilk sey'e donersek, aslinda ondan baska bir sey dusunulmesi imkansiz olur. Onun haricinde, Ondan baska hicbir seyin olmamasi gerekiyor. Dolayisiyla herseyin Ondan zuhur ettigi gorusu ortaya cikiyor. Bu felsefe her zaman dikkatimi cekmistir. Konu bilim bolumunun icinde degil din felsefesi icinde ele alinmali. Ama madem ki baslik bizi buraya getirdi, ben de birseyler yazayim dedim. Selam ile.. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ TARAFSIZ Gönderi tarihi: 26 Mayıs , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 26 Mayıs , 2007 xlark tades İçeriği şuanki bilimsel deney gözlem ve kıstaslara uymayan ama varlığı hissedilen bilinen şeylerin bilimsel kanıtı yok diye yok farzedilmesi anlamsızdır, bu mantıktan dolayı bilim tabu değildir dedim.. Hissetmek bilimsel değil, her insanın hisleri aynı değil, sen Allah'ın varlığını hissedersin bende yokluğunu, yani bunlar tesadüf ve akıllı tasarım ilişkisi kadar bilimsel açıdan içi boş şeyler, bunu demek istiyorum. Yani bize gerçeği gösteren bilimdir, hisler inançlar falan değil, hisler ve inançlar yeterince var zaten. Bakın çakmak hazır çakmak taşıda hazır sen bu kutuyu sonsuza kadar çalkala, çakmak taşı yuvasına o çakmak taşı hiç bir zaman girmeyecektir.. Nerden biliyorsun, denedinmi ? tesadüf bu ya belki ilk sallayışta girecektir !!!!!!!!!!! Sen yere bir demir para at, kaç atıştan sonra dik duracaktır ? imkansız gibi geliyor değil mi ? Geçen yıl, cebimden bozuk para çıkartırken yere düşürdüm yolda ve para sağa sola çarpıp dik durdu ! hemde ilk bilinçsiz denememde ! Sayın Lena evrendeki bilinçli oluşumu ben net görebiliyorum..Herşey olması gerektiği gibi.. Eksik yok fazlalık yok.. Göreceli bir kavram, bize eksik ve fazlalık çok, size göre yok Bize görede eksik ve fazlalık çok olduğu için akıllı tasarıma inanç sağlayamıyoruz yani dediğim gibi göreceli bir kavram, herkes farklı düşünebilir, hangisinin gerçek olduğunu kantılayamadığımız için bilemeyiz. Tesadüfen tezadüf yazısı bile yazılamaz, kaldıki bunca karmaşık sistemler tesadüfi olsun.. 7 harfi al ve yere at Katrilyonlarca kez, ne çıkabilir ortaya, diyelimki Te - sa - düf bu heceleride al katrilyonlarca kez at yere ne çıktı ortaya Tesa - düf bunuda katrilyonlarca kez at yere ne çıktı Tesadüf Bunlar imkansız şeyler değil, olasılık yüksek ve mantığa uygun, kesin bir hüküm koyamayız imkansız diye. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ kralx Gönderi tarihi: 26 Mayıs , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 26 Mayıs , 2007 Hissetmek bilimsel değil, her insanın hisleri aynı değil, sen Allah'ın varlığını hissedersin bende yokluğunu, yani bunlar tesadüf ve akıllı tasarım ilişkisi kadar bilimsel açıdan içi boş şeyler, bunu demek istiyorum. Yani bize gerçeği gösteren bilimdir, hisler inançlar falan değil, hisler ve inançlar yeterince var zaten. Sayın tarafsız burada bilmi reddeden yok her iki iletinden birinde ya bilim diyorsun ya kanıt diyorsun, bu iki cümleyi yada kelimeyi herkes söyler, arkadaşım bizlere fikir lazım, düşünceyi zorlayıcı, zihni açıcı, değişik yeni karmaşık yada çözmlü fikirler lazım.. Sen ne yazarsak yazalım bu bilimsel değildir, bu kanıtlı değildir diyorsun, bizlerde biliyoruz bilmin ne olduğunu neyin bilimsel olduğunu, neyin bilimsle olmadığını, neyin kanıtlı olduğunu neyin kanıtı olmadığını.. Sana hislerden bahsediyorum, sana bu bilimseldir demiyorum.. Burada bilim keşfedemedi diye yada bilmin keşfedemediğinden başka gerçeklik yoktur mantığına karşıyım.. Bilmin bütün varlığı anında eksiksiz keşfetmesi mümkün mü.. Daha bilim belkide işin başında bile değil.. Bana yere düşen paranın dik gelme olasılığındna bahsediyorsun.. İsterseniz her atışınızda dik gelsin, bu işler paranın dik gelmesiyle alakalı öyle basit işler değildir.. İç organlarını ve çalışma prensiplerini bir keşfet.. Neden her biri olması gerektiği gibi.. Tasadüflerden böyle şeyler çıkmaz, havaya para atıp dik mi düşecek yan mı düşecekteki olaslıkla, bir sistemin dört dörtlük çalışmasının yapımı inşaası olaslığının uzaktan yakında ilgi ve alakası yoktur.. Birisi rastgele herhangi bir amaca, işleve yada yarara gitmeyen olasılık olayı, diğeri ise küçük bir hatada bile değil sistemin oluşması, sistemi oluşturan barçaların parçasının parçası bile oluşmayacak olan bir iştir.. Saygılar.. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ TARAFSIZ Gönderi tarihi: 28 Mayıs , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 28 Mayıs , 2007 Sayın tarafsız burada bilmi reddeden yok her iki iletinden birinde ya bilim diyorsun ya kanıt diyorsun, bu iki cümleyi yada kelimeyi herkes söyler, arkadaşım bizlere fikir lazım, düşünceyi zorlayıcı, zihni açıcı, değişik yeni karmaşık yada çözmlü fikirler lazım.. Ben söylediğim herşeyi açıklıyorum Bu kanıtlı değil, yada bu bilimsel değil gibi ifadeleri açıklayarak kullanıyorum Hiçbir görüşümü, açıklamasız bırakmadım. Burada bilim keşfedemedi diye yada bilmin keşfedemediğinden başka gerçeklik yoktur mantığına karşıyım..Bilmin bütün varlığı anında eksiksiz keşfetmesi mümkün mü.. Daha bilim belkide işin başında bile değil.. Bilmin keşfedemediği şeyi siz mi keşfettiniz ? İç organlarını ve çalışma prensiplerini bir keşfet..Neden her biri olması gerektiği gibi.. olması gerektiği gibi olmazsa zaten yaşamazdık. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ lena Gönderi tarihi: 28 Mayıs , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 28 Mayıs , 2007 Sayın Lena evrendeki bilinçli oluşumu ben net görebiliyorum..Herşey olması gerektiği gibi.. Eksik yok fazlalık yok.. Big-bangtaki patlama şiddetinden ve hızından tutunda, vücüdumuzdaki organlara kadar.. Tesadüfen tezadüf yazısı bile yazılamaz, kaldıki bunca karmaşık sistemler tesadüfi olsun.. Saygılar.. Ne kadar güzel yazmış ve düşünmüşsün, hilkat garibesi ve sakat eksik uzuvlu doğan çocuklarda tesadüf deyildir mi bilinçli mi oluyor, suçu oraya buraya atsakda atmasakda işte tesadüf demek oluyor. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.