Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Tek Istiklal Gazi' miz kaldı


Misafir birce

Önerilen İletiler

Tek Istiklal Gazi' miz kaldı

Türkiye’de hayattaki 2 İstiklal Savaşı gazisinden Veysel Turan 107 yaşında vefat etti. Böylece tek İstiklal Gazimiz kaldı: Eskişehirli 109 yaşındaki Gazi Yakup Satar. Veysel Turan’ın vefatı, Eskişehir’de yaşayan tek gazimizin evinde üzüntüyle karşılanırken, Satar, anlamlı mesajlar verdi.

 

 

Türkiye’de hayattaki 2 İstiklal Savaşı gazisinden biri olan ve dün sağlık durumunun ağırlaşması üzerine hastaneye kaldırılan 107 yaşındaki Veysel Turan, yaşama veda etti. Veysel Turan, tedavi gördüğü Konya Meram Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nöroloji servisinde hayatını kaybetti.

Uzun süredir evinde doktor kontrolünde olan 107 yaşındaki Veysel Turan, önceki gün durumunun ağırlaşması üzerine Konya Meram Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nöroloji servisine kaldırıldı.

 

Turan’ın şuurunun kapalı olduğu, tedavisine devam edildiği açıklanmıştı. Türkiye’de hayatta olan iki İstiklal Savaşı gazisinden biri olan Veysel Turan, Konya’nın Selçuklu ilçesindeki evinde kızıyla birlikte yaşıyordu. Son yıllarda sağlık problemlerinin artması sonucu 24 saat doktor kontrolünde tutulan Turan’ın evine, rahatsızlığının artması nedeniyle bir yıldır ziyaretçi kabul edilmiyordu.

 

Mustafa Kemal Paşa’nın yanındaydı

 

İstiklal Savaşı gazisi Veysel Turan, Ankara’da Mustafa Kemal Paşa’nın ordusuna katılıp, süvari olarak Dumlupınar, Sakarya ve II. İnönü savaşlarında düşmanla çarpıştı.

 

2003 yılında verdiği bir mülakatt Milli Mücadele’nin tarihinin yazıldığı o günleri sesi titreyerek anlatan Veysel Turan, "Ülkemiz, o günlerde büyük badireler atlattı. Milletimize Allah bir daha o günleri yaşamayı nasip etmesin. Ancak gücüm kuvvetim yerinde olsa, bugün de düşmana karşı yine aynı şekilde yurdumuzu savunurum" demişti. 2005 yılında geçirdiği fıtık ameliyatından sonra kendisini ziyaret eden muhabire Turan,

 

"Bu yaşta ne kadar iyi olunursa kendimi o kadar iyi ve hatta daha dinç hissediyorum" diye konuşmuştu. Sağlık durumundan bahsederken, gazilere verilen maaşın yetersiz olduğunu anlatmaya başlayan Turan, "İstiklal Savaşı’nda vatanım, ülkem için düşmanla çarpıştım. Çeşitli cephelerde savaştım. Yatağımın başucundaki Türk Bayrağı’nı buradan hiç ayırmıyorum. Ancak biz gazilere gereken önem verilmiyor" demişti.

 

25.03.2007

 

Allah rahmet eylesin, mekani cennet olsun... :clover:

 

Son gazimiz 109 yaşındaki Yakup Satar

 

Türkiye’de hayattaki 2 İstiklal Savaşı gazisinden biri olan 107 yaşındaki Veysel Turan’ın vefatı, Eskişehir’de yaşayan gazi Yakup Satar’ın evinde üzüntüyle karşılandı.

Hacı Seyit Mahallesi’nde kızı Zekiye Tali (75) ile birlikte oturan Yakup Satar’ın evi Veysel Turan’ın vefat haberinin ardından çocukları, torunları ve komşularının akınına uğradı.

Veysel Turan’ın vefatından haberi olmayan Gazi Yakup Satar, evine gelen gazetecileri "hoş geldiniz" diyerek karşıladı. Doktorun kendine konuşma yasağı koyduğunu ifade eden Yakup Satar, "Gençlere neler tavsiye edersiniz" sorusu üzerine "Gençler burada değil. Gençler yok" diyerek cevap verdi.

 

Sağlığının iyi olduğunu ifade eden Gazi Satar, şöyle konuştu: "Ey gençler hepiniz bir olun. Sakın birbirinize darılmayın, küsmeyin. Atatürk bize böyle söyledi. Düşmanla dost olmak isterseniz elinizden silahı bırakmayın. Bu vatanın nasıl kurtulduğunu siz bilmezsiniz, biz biliyoruz. Türk Bayrağı’na dikkatli bakın."

Kızı Zekiye Tali de Veysel Turan’ın vefat ettiğini babası Yakup Satar’a söyleyemediklerini belirterek, babası Yakup Satar’ın sağlık durumunun son zamanlarda iyi olmadığını kaydetti.

 

1. Hava Kuvveti Komutanlığınca Eskişehir’deki Türk Silahlı Kuvvetleri Asker Hastanesinden görevlendirilen sağlık ekibinin rutin kontrolleri kapsamında babasını muayene etiğini ve kan örneği aldığını ifade eden tali, şöyle devam etti: "Kan örnekleri iyi çıktı. Ama yaşına bağlı olarak bazı sorunları var. Geceleri çok az uyuyor.

Çok geç yatıyor. Biz yatacağımız zaman neden erken yatıyorsunuz diye bize kızıyor. Yaklaşık 10 yıldır evden dışarı çıkmıyor. Önceden törenlere katılıyor, camiye gidiyordu. Hastalığı nedeniyle artık ziyaretçi kabul etmiyoruz. Son günlerde zaman zaman bilincini kaybediyor. O bizim hem annemiz hem babamız, her şeyimiz. O’na bir şey olursa yaşayamayız."

 

 

~~~~

Son İstiklal Gazisinin marşı

 

İstiklal Savaşının son gazisi 109 yaşındaki Yakup Satar'ın Eskişehir'deki evi 23 Nisan'da ziyaretçi akınına uğradı. Satar'ın okuduğu marş herkesi dulgulandırdı.

 

İstiklal savaşının son gazisi Yakup Satar, Haber Kanalı 24'ün canlı yayınında kızının yardımıyla anılarını anlattı.

 

İstitklal gazisinin canlı yayın sırasında okuduğu marş, izleyenleri duygulandırdı...

 

=
Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 11 ay sonra...

1207264757wv8.jpg...Son gaziyi uğurladık

 

1898 yılında Kırım’da doğan Satar, önce Basra Cephesi’nde ardından da Sakarya Meydan Muharebesi’nde düşmana karşı

 

kahramanca savaşmıştı.

 

İstiklal Savaşı’nın son gazilerinden Yakup Satar’ın cenazesi, Eskişehir Reşadiye Camisi’nde kılınan namazın ardından

 

düzenlenen askeri törenle asri mezarlığa defnedildi. Merhum gazi Yakup Satar’ın cenazesi Hacı Seyit Mahallesi Duatepe

 

Caddesi’ndeki evinden alınarak, Türk Bayrağı’na sarılı tabutu, askerlerin omuzunda evinin önüne getirildi. Gazi Satar’ın

 

kızları, torunları, yakınları ve komşuları dualar okudu. Yoğun ziyaretçi trafiği nedeniyle erkekler evden çıkarak bitişikteki

 

caminin avlusunda toplandı. Bu arada gazi Satar ile aynı apartmanda oturan komşularının 4 ve 6 yaşlarındaki asker

 

kıyafeti giyen çocukları Sefa Kurtcan ile Halil Berkay Altun, bir süre tabutun başında nöbet tuttu. Gazi Satar’ın Türk

 

Bayrağı’na sarılı tabutu TSK Eskişehir Asker Hastanesi’ne ait ambulansla Reşadiye Camisi’ne götürüldü.

 

Gaziler başucunda nöbet tuttu

Caminin avlusuna yerleştirilen gazi Satar’ın tabutunun başında, bir süre de dönüşümlü olarak Kıbrıs ve Kore gazileri nöbet

tuttu. Gazi Satar’ın torunlarının bazı çocukları da tabutun yanına gelerek dua etti. Yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı

 

cami çevresinde, törene katılacak vatandaşlar üst aramasından geçirilerek avluya alındı. Gazi Satar’ın ailesi ve

 

yakınlarının, törenin yapıldığı camiye ulaşımları 1. Hava Kuvveti Komutanlığına ait araçlarla sağlandı. Reşadiye Camisi’nde

düzenlenen cenaze törenine Gazi Satar’ın oğlu Fevzi Satar, kızları Zekiye Tali, Safiye Çorakbaş, Meliha Işıkada, Necmiye

Işıkada ve Bedriye Kalas ile torunları, torunlarının çocukları, yakınları, mülki ve askeri erkan ile çok sayıda vatandaş

 

katıldı.

 

Torunlarının torunlarını gördü

Şanlı mücadelenin son kahramanlarından Yakup Satar, 1898 yılında Kırım’da doğdu. Ailesiyle Eskişehir’e göç eden

 

Satar, Osmanlı Devleti’nin 1. Dünya Savaşı’na katılmasıyla Basra Cephesi’nde savaştı. Sakarya Meydan Muharebesi’nde

 

de düşmana karşı mücadele eden Satar, savaş sonunda Eskişehir’e döndü. Uzun süre çiftçilik yapan Satar, eşini

 

kaybetmesinin ardından kızları Zekiye Tali ve Bedriye Kalaş ile yaşıyordu. Satar’ın, 6 çocuğu, 50’ye yakın torunu

 

bulunuyor. 10 yıldır çeşitli rahatsızlıkları nedeniyle evinden dışarı çıkamayan Gazi, torunlarının torunlarını görmüştü.

 

Gazi Satar, son yolculuğuna yoğun bir katılımla uğurlandı.

 

Allah rahmet eylesin, mekani cennet olsun... :clover:

 

Saygilar

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Onlarin bugünlere kadar yasamasi bile bizler icin bir gurur kaynagidir biz onlara layik olabilme yarisinda cok gerilerde kaldik.Ölüm herkes icindir,ama böyle insanlarin ölmesi tabiiki cok üzüntü veren birseydir.Tek gazimize daha uzun ve sihhatli bir ömür diliyorum.Onlarin sayesinde bugün hür ve basimiz dik yasayabilmekteyiz.

 

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ülke yönetimim laik ve demokratik değerlerle ve de Atatürk İlke ve Inkılaplarıyla problemi olan zihniyetin elinde olursa.! Bu vatan için canını ortaya koydu, silah arkadaşları yanı başında birer birer can verirken siperden sipere koştu.

Ve biz son gazimiz Yakup Satar’a borcumuzu ödeyemedik. Tek bir bakanın katıldığı basit bir törenle toprağa verdik.,,,,Fransa ise geçen hafta ölen son gazisini görkemli bir törenle uğurladı. Devletin zirvesinin tam tekmil hazır bulunduğu törene cenazeyi taşıyan askerler de Birinci Dünya Savaşı üniformalarını giyerek geldi

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ülke yönetimim laik ve demokratik değerlerle ve de Atatürk İlke ve Inkılaplarıyla problemi olan zihniyetin elinde olursa.! Bu vatan için canını ortaya koydu, silah arkadaşları yanı başında birer birer can verirken siperden sipere koştu.

Ve biz son gazimiz Yakup Satar’a borcumuzu ödeyemedik. Tek bir bakanın katıldığı basit bir törenle toprağa verdik.,,,,Fransa ise geçen hafta ölen son gazisini görkemli bir törenle uğurladı. Devletin zirvesinin tam tekmil hazır bulunduğu törene cenazeyi taşıyan askerler de Birinci Dünya Savaşı üniformalarını giyerek geldi

Sayin nicleno,dikkat edin vefat eden bir Türk gazisiydi,yani Türk ulusu ve vatani icin carpismisti,bugün ise vatan ve ulus diyenler teker teker elimine edilmektedir.ULUSALCILIK bir suc olarak kabul edildigi su günlerde siz hangi bakanin o Sayin gazinin cenazesine gitmesini beklerdiniz.Ölen Hrant Dink degildiki,bakanlar, aydinlar gitsin.Sizin bahsettiginiz bir ütopyadir ve Türkiyede artik vatani icin calisan vatani icin gazi olan birisinin degeri yoktur. o bahsettiginiz seyler ancak gecmisini unutmayan,vatani icin carpisanlara ***** demeyen vatanini bayragini savunanlara irkci demeyen ülkeler icin gecerlidir Türkiye icin degil artik.

 

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

önemli olan onları değil, onların ruhunu yaşatmak..

şu an halkımızda onlarınki gibi bir bağımsızlık aşkı göremiyorum maalesef. bir teslimiyet söz konusu. ancak üzerimizdeki bu ölü toprağını mutlaka bir günü atacağız. bizi emperyalist güçlere teslim eden siyasal iktidarlardan mutlaka kurtulacağız..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 5 ay sonra...

songazyakupsatar3758008yk0.jpg....İstiklal Savaşı gazisi Yakup Satar'ın hayatı roman olacak.

 

Doktor olan bir yakını, Eskişehir'de yaşamını yitiren İstiklal Savaşı gazisi Yakup Satar'ın hayatını roman

 

tarzında kitaplaştırıyor.

 

Yakup Satar'ın torununun dünürü olan, çeşitli vesilelerle ziyaret ettiği merhum gazi Satar'ı

 

yaklaşık 10 yıldır dinleyen fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanı doktor İrfan Ünver, yaklaşık bir asır önce

 

Kırım'da doğan, 2 Nisan 2008'de Eskişehir'de vefat eden gazi Satar'ı 10 yıldır tanıdığını belirtti.

 

 

Gazi Satar'ın kendisine anılarını, katıldığı savaşları, hayat hikayesini ve ülkenin yaşadığı değişimi anlattığını

 

ifade eden Ünver, şöyle konuştu:

 

"Hayatı boyunca 3-4 kez savaşa katılan, askere gönüllü olarak giden, hayatı mücadelelerle geçen

 

ve savaştan sonra mütevazı bir hayat yaşayan gazi Satar, bir kahramandı.

 

Gazi Satar ve silah arkadaşları, Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde yürütülen milli mücadelenin tüm

 

imkansızlıklara rağmen zaferle sonuçlanması için canı pahasına çaba gösterdi.

 

Milletin gönlünde saygın bir yer edinen Yakup Satar ve diğer kahramanlarla ne kadar övünsek azdır.

 

Onlara borcumuzu asla ödeyemeyiz.

 

Milletin özgürlüğü için canını seve seve ortaya koyan kahramanlardan birisi de Yakup Satar'dır."

 

"Mücadelesi gençlere örnek olacak"

 

Ünver, Kurtuluş Savaşı'na ait zengin bir görüntü ve fotoğraf arşivi olmadığını belirterek, isimsiz pek çok

 

kahramanın yıllar sonra unutulduğunu bildirdi.

 

Yakup Satar'ın anlattıklarını gelecek kuşaklara aktarmak istediğini kaydeden Ünver, şunları söyledi:

 

"Görüşmelerim sonunda aldığım notları roman tarzında kitaplaştırmaya başladım.

 

Satar'ın hayatına dair örnek pek çok detay kitapta yer alacak.

 

Babası Mustafa Bey 93 Harbi'nde şehit olan Gazi Satar, Birinci Dünya Savaşı'nın başlamasıyla Basra

 

Cephesi'nde savaşa katılıyor.

 

Osmanlı ordusunda kimyasal silah eğitim alan ilk askerlerden.

 

Bu savaşta kolundan yaralanan Satar, İngiliz bir hemşirenin titiz bakımıyla kolunu kurtarıyor.

 

Irak'ta yaklaşık 2 yıl süren esaret günlerini de anlattı. Savaştan sonra, önce İstanbul'a, ardından

 

Eskişehir'e geliyor.

 

Daha sonra Mustafa Kemal'in askeri olma şerefini elde eden Satar, Sakarya Meydan Muharebesi'nde de

 

düşmana karşı savaşıyor. Gazi Satar, Kırım'dan İstanbul'a, Irak'tan Eskişehir'e pek çok yer gezmiş.

 

Satar'ın Kırım'dan başlayan hayat hikayesini bilinmeyen tüm ayrıntılarıyla anlatacağım.

 

İstiklal Savaşı gazisi merhum Yakup Satar'ın mücadelelerle geçen hayat hikayesi gençlere örnek olacak."

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayin nicleno,dikkat edin vefat eden bir Türk gazisiydi,yani Türk ulusu ve vatani icin carpismisti,bugün ise vatan ve ulus diyenler teker teker elimine edilmektedir.ULUSALCILIK bir suc olarak kabul edildigi su günlerde siz hangi bakanin o Sayin gazinin cenazesine gitmesini beklerdiniz.Ölen Hrant Dink degildiki,bakanlar, aydinlar gitsin.Sizin bahsettiginiz bir ütopyadir ve Türkiyede artik vatani icin calisan vatani icin gazi olan birisinin degeri yoktur. o bahsettiginiz seyler ancak gecmisini unutmayan,vatani icin carpisanlara ***** demeyen vatanini bayragini savunanlara irkci demeyen ülkeler icin gecerlidir Türkiye icin degil artik.

 

 

saygilarla

 

 

Kesinlikle size katılıyorum...

 

İstiklal Savaşımızı "yok" sayan bir zihniyetin vereceği değerin bu kadar olması bile şaşılacak birşey...

 

Allah Rahmet Eylesin, mekanı cennet olsun; Allah hepsinde de razı olsun... amin!

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 1 ay sonra...

26473725rj9.jpg

 

Son gaziye çok özel törenle veda

 

45. Alay’dan Piyade Asteğmen rütbesi ile Afyon Cephesi’nde Kurtuluş Savaşı’na katılan Mustafa Şekip Birgöl 105 yaşında öldü.

 

1952’de albay rütbesinden emekli olan Birgöl, Kurtuluş Savaşı’nda imkansız sayılacak koşullardan zafer ve vatan yaratan

 

’Çılgın Türkler’in hayatta kalan son ismiydi.

 

OSMANLI Devleti’nin 1. Dünya Savaşı’ndan mağlup çıkması üzerine Anadolu’yu işgal eden Fransız,

 

Yunan, İtalyan ve İngilizler’e karşı Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının başlattığı Kurtuluş Savaşı’nın son gazisi

 

Mustafa Şekip Birgöl, hayatını kaybetti. TBMM'nin verdiği kırmızı şeritli İstiklal Madalyası sahibi Birgöl, 105 yaşındaydı.

 

Afyon’da savaştı

Üsküdar’da 1903’te doğan Birgöl’ün babası ve dedesi, deniz subayıydı. İlkokulu Hasanpaşa, ortaokulu Bursa Işıklar Askeri Okulunda,

 

liseyi Edirne Kuleli Askeri Lisesinde okuyan Birgöl, daha sonra Harp Okuluna girdi. Çanakkale Eğitim Alayı,

 

Ezine Dağ Tugayı ve Gelibolu 4. Tümen’de görev yapan Birgöl, Atatürk’le bir arada bulundu, yüz yüze görüştü.

 

Birgöl, 15. Fırka 45. Alay’dan Piyade Mülazım (Asteğmen) rütbesi ile Afyon Cephesi’nde Kurtuluş Savaşı’na katıldı.

 

Büyük Taarruz’da da bulunan Birgöl, düşmanın Izmir’de denize dökülmesinin ardından Samsun’daki kıtasına döndü.

 

1928 yılına kadar Samsun’da görev yapan Birgöl, daha sonra Sarıkamış, Bayburt ve Muğla’da, Kurtuluş Savaşı’ndan sonra da,

 

çıkan bazı ayaklanmaların bastırılmasında fiilen görev yaptı. Birgöl, 13 Eylül 1952’de albaylıktan emekli oldu.

 

Sağlık sorunları nedeniyle konuşmakta güçlük çeken Birgöl, GATA Haydarpaşa Hastanesi’nde tedavi görüyordu.

 

Son dönemde sadece burnundan beslenebilen ve sağlık durumu iyice kötüleşen Birgöl, dün sabah son nefesini verdi.

 

Atatürk anısı

Damadı emekli elektrik mühendisi Bekir Artunç, Birgöl’ün kendisine aktardığı Atatürk ile bir anısını şöyle anlattı:

 

"Atatürk, Mustafa Şekip Birgöl’ün birliğine teftişe gelmiş. Teftiş sonrasında birliği terk ederken,

 

Atatürk’ün peşinden Foks adında bir köpek gidiyor.

 

Atatürk, ’Bu kimin köpeği?’ diye sormuş. Albay, selam verip, ’sizindir’ demiş. Sonra Atatürk o köpeği alıp gitmiş.

 

" Birgöl’ün Atatürk ile bir arada bulunduğu dönemler de olduğunu, yüz yüze de görüştüklerini ifade eden Bekir Artunç, kayınpederinin

 

Atatürk’ü gayet iyi bildiğini ve tanıdığını söyledi.

 

Özel tören

Birgöl, 14 Kasım Cuma günü Selimiye Camisi’nde öğle vakti düzenlenecek cenaze töreninin ardından, Karacaahmet Mezarlığı’nda defnedilecek.

 

Düzenlenecek özel cenaze törenine Genelkurmay Başkanı Orgeneral Başbuğ da katılacak.

 

Avustralya’da bulunan torunu Murat Toker’in Türkiye’ye 2 gün sonra dönebilecek olması yüzünden "Son Gazi"nin cenaze töreni cuma gününe bırakıldı.

 

Hürriyet Muhabiri Ersin Kalkan’ın "Son Gaziler" kitabında tanıtılan ve söyleşi yapılan bütün gazilerde hayatını kaybetti.

İstiklal Savaşı’nın son 4 gazisi 3 yıl içinde teker teker aramızdan ayrıldı.

 

İstiklal Savaşı Gazisi Yakup Satar da 2 Nisan 2008’de 110 yaşında Eskişehir’deki, Veysel Turan ise

 

25 Mart 2007’de Konya’da 107 yaşında, Ömer Küyük de 12 Ocak 2006’da Çorum’da vefat etmişti.

Kurtuluş Savaşı’nın yaşayan son neferiydi

SON gazi Birgöl’ün ikinci eşi Ayşe Birgöl "gazi eşi" olmanın çok mutluluk verici olduğunu ifade ederek,

 

"Dün (önceki gün) son kez hastanede konuştuk. Elimden tuttu, bir şeyler anlattı" dedi.

 

Bir görüşme sırasında Birgöl, "Bir gününüz nasıl geçiyor?" sorusu üzerine, "Edi ile büdü duruyoruz işte.

 

Ona çok iyi bakıyoruz" demişti. Eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt ve eşi Filiz Büyükanıt ile

 

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Ilker Başbuğ Kara Kuvvetleri Komutanlığı yaptığı dönemde Birgöl’ü sık sık ziyaret etmişti.

 

Milletin gönlündeki yerleri müstesna

 

 

 

CUMHURBAŞKANI Abdullah Gül, İstiklal Savaşı’nın hayattaki son gazisi, Mustafa Şekip Birgöl’ün vefatı nedeniyle bir mesaj yayınladı.

 

Gül, mesajında, "Vatanımız için her şeylerini ortaya koyan gazilerimiz, milletimizin gönlünde müstesna bir yere sahiptir.

 

İstiklal mücadelemizin zor şartlarını yaşayan, tecrübelerini yeni nesillere aktaran gazilerimiz, millet olma şuurunun güçlenmesine değerli katkılarda

 

bulundular. Onlar, aynı zamanda yokluklar içinde kurulan ülkenin bugün geldiği ileri noktayı görme gururunu da yaşadılar.

 

Bizler de vatanımıza aynı şuur ve kararlılıkla ilelebet sahip çıkacağız" dedi. Başbakan Tayyip Erdoğan da Birgöl’ün vefatı üzerine kızı İpek Artunç’a

 

başsağlığı telgrafı gönderdi.

6796018it3.jpg

 

 

 

25650353mo0.png

 

6796019ju1.jpg

 

 

 

87628729vi7.png

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 11 ay sonra...

canakkaleninenyasligazi.jpg

 

Çanakkale'nin En Yaşlı Gazisi Sergide Yaşıyor

 

 

 

Balkan, Çanakkale ve Kurtuluş Savaşlarında Toplam 14 Yıl Savaşan İstiklal Madalyası Sahibi Gazi Hüseyin Kaçmaz,

 

Oğlu Turgut Kaçmaz'ın Uludağ Üniversitesi'nde Açtığı Sergide Yaşıyor.

 

Hüseyin Kaçmaz, "Dünyanın En Yaşlı Son Çanakkale Gazisi" Unvanıyla 1994 Yılında 110 Yaşında Hayatını Kaybetmişti

 

Balkan, Çanakkale ve Kurtuluş savaşlarında toplam 14 yıl savaşan İstiklal Madalyası sahibi gazi Hüseyin Kaçmaz, oğlu Turgut Kaçmaz'ın Uludağ Üniversitesi'nde açtığı sergide yaşıyor.

 

Hüseyin Kaçmaz, "dünyanın en yaşlı son Çanakkale gazisi" unvanıyla 1994 yılında 110 yaşında hayatını kaybetmişti.

 

Atatürk'ü anma etkinlikleri kapsamında Turgut Kaçmaz'ın hazırladığı "Buram Buram Çanakkale Destanı ve Atatürk" konulu sergi izlenime açıldı. Sergiye, Rektör Prof. Dr. Mete Cengiz ile çok sayıda öğretim üyesi, öğrenci ve çalışan büyük ilgi gösterdi.

 

Emekli öğretmen Turgut Kaçmaz'ın hazırladığı sergide Çanakkale ve Kurtuluş savaşlarına ilişkin Türk ve yabancı askerlere ait fotoğraf, resim, silah, savaş malzemesi, mektup vb. gibi belgeler yer alıyor.

 

Sergiyi hazırlayan Turgut Kaçmaz; Balkan, Çanakkale ve Kurtuluş savaşlarında toplam 14 yıl savaşan İstiklal Madalyası sahibi

ve 1994 yılında 110 yaşında iken "dünyanın en yaşlı son Çanakkale gazisi" unvanıyla ölen Hüseyin Kaçmaz'ın oğlu.

Sergi ile babasının ve tüm askerlerin anılarını canlandırmayı hedeflediğini belirten Turgut Kaçmaz, aile arşivinden seçtiği fotoğraf, silah, kılıç, mermilerin yanı sıra İngiliz askerlerinin kullandığı su, yemek ve şarap kapları gibi eşyaları da izleyenlerle paylaşıyor.

 

 

Çanakkale'de 57. Alay Şehitliği'nde heykeli olan babası Hüseyin Kaçmaz'ın ölümünden birkaç yıl önce Çanakkale Savaşları'nın yapıldığı bölgede orman yangını çıktığında çok üzüldüğünü belirten Turgut Kaçmaz, "Arkadaşlarımızın yorganı yanıyor" diyerek günlerce ağladığını anlattı.

 

1991 yılında babasının İngiltere'de Anzaklar için yapılan törene davet edildiğini ve üzerinde "Çanakkale Savaşı'nın en yaşlı gazisi" yazan zırhlı bir resmi araçla törene getirildiğini anlatan Turgut Kaçmaz, "Babamla birlikte gitmiştik

 

ve ben, babama ne kadar büyük ilgi gösteriyorlar değil mi baba, diye sorduğumda bana, 'Ah evlat ah!

 

Onlar kendi milletlerinin menfaatleri için dünyayı soyuyorlar, bizdekiler ise kendi menfaatleri için milletimizi soyuyorlar. Ah evlat ah! Bu savaş bunun için yapılmadı.

 

 

Bu insanlar boşuna şehit olmadılar.' diyerek başını öne eğdi ve bir şeyler mırıldandı.

 

İşte babamın o sözlerini bugün gençler de okusunlar diye fotoğrafların üzerine yazdırıp, bu savaşın boşuna olmadığını anlatmaya çalışıyorum." diye konuştu.

 

 

Dedesi Ahmetoğlu Yusuf'un da Plevne'de savaştığını ve kılıcını hâlâ sakladıklarını dile getiren Turgut Kaçmaz, bir anısını söyle anlattı:

 

"Plevne'de savaşan dedem, babamın Balkan ve Çanakkale savaşlarına asker olarak gitmemesi için o zaman için 40 altın olan bedeli vermek istemiş. Anneannem buna şiddetle karşı çıkmış.

 

'Ben onun beşiğini sallarken oğlum beni şehit veya gazi anası yapacak diye ninniler söyledim, nasıl olur da savaşa göndermem' diyerek karşı çıkmış. Sonra da donunun uçkuruna 3 altın koyarak oğlunu kınalayıp askere göndermiş.

 

Babam da, savaşlardan kaçmadığı için soyadı kanunu çıktığında soyadını 'Kaçmaz' olarak uygun görmüş."

 

Hüseyin Kaçmaz'ın Atatürk'le fotoğrafları ve çeşitli anekdotlarının da yer aldığı sergi 20 Kasım'a kadar izlenime açık kalacak.

 

(CİHAN)

 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.