Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Nevruz bir Türk Geleneği midir?


sardunyam

Önerilen İletiler

Tabiat ile iç içe, kucak kucağa yaşayan, toprağı "ana" olarak vasıflandıran Türk'ün düşünce sisteminde "baharın gelişi" elbette önemli bir yere sahip olacaktı.

 

Nevruz, Türk dünyasının kuzeyinden güneyine, batısından doğusuna kadar uzanan engin coğrafyada yaşayan toplulukların pek çoğu tarafından yaygın olarak kutlanan bahar bayramıdır.Bütün bayramların dinî ve millî bir inanıştan, o toplumu ilgilendiren ortak bir hatıradan, geleneklerden, duygulardan ve tabiatın insanlara tesir eden bir olayından doğduğuna inanılır.

 

Tabiat ile iç içe, kucak kucağa yaşayan, toprağı "ana" olarak vasıflandıran Türk'ün düşünce sisteminde "baharın gelişi" elbette önemli bir yere sahip olacaktı. Çünkü insan vücudu, baharda uyarıldığı kadar kışta uyarılmaz. İç karartıcı, yeknesak günlerin ardından doğan hareketli, pırıl pırıl güneşli, kuş ve hayvan sesleriyle kurulmuş îlahî orkestranın musikisi insan hayatını canlandırır. Ayrıca ortaya çıkan rengârenk tablo kıştan bahara geçişi ne de güzel tasvir eder: "Bir yanda her tarafı kaplayan soluk, mat ve daha çok beyazın hakim olduğu renkler, diğer yanda yeşilin değişik tonları arasında baş veren binbir renk cümbüşü... Birisi hareketsiz, şekilsiz; diğeri kıpır kıpır, şekil şekil, çiçek çiçek... Kış, sağır ve dilsiz; ilkyaz duygulu, coşkulu, kulaklara fısıldadığı nağmelerle cazibeli... Birinde tabiat hayat dolu, diğerinde donmuş, yeniden doğmak üzere uyuşmuş kalmış...

 

Genellikle Nevruz, yani Farsça "Yeni Gün" adını taşıyan bahar bayramı, insan ruhunun tabiattaki uyanışıyla birlikte kutladığı bir bayramdır. Böyle bir bayramın, yani mevsimlerin değişikliğinden doğan özel günlerin, başka başka adlar altında birçok milletin sosyal hayatında yer aldığı da bilinmektedir. Mesela, Hıristiyan âleminin dinî muhteva ile şekillendirerek ve Noel Baba sembolü ile karlar ülkesinden geyiklerin çektiği kızaklarla neşe ve ümitleri taşıdığı "Noel Bayramı" bunun farklı bir örneğini teşkil eder. Bu kutlamalarda yine bahara duyulan özlem "çam ağacı" motifi etrafında şekillendiriliyor. Aynı zamanda bir takvim değişikliğini de ifade eden bu kutlamalara baktığımızda Türk' ün kutladığı "bahar bayramı"nın da bir takvim değişikliğini yansıttığı görülüyor. Burada dikkati çeken husus "baharın başladığı zaman"dır. Türk, bu takvim değişikliğini "toprağın uyandığı gün" ile özdeşleştirmiştir. Kışın ortasında baharı kutlamaz. Türklerde bir tabiat, varoluş, diriliş bayramı niteliğinde olan Nevruz'un ruhî atmosferini ve eskiliğini anlayabilmek için kültürümüzün yıpranmış, tozlu ve pek okunmayan eski sayfalarına bir göz atmamız gerekiyor. Bu coşkuyu Türk kamları dualarında, niyazlarında şöyle ifade ediyorlar:

 

"... Yüce Göktanrı'nın ilk defa gürlediği, yağız yer, altmış türlü çiçeklerle ilk defa bezendiği, altmış türlü hayvan sürülerinin ilk defa kişnediği ve melediği zaman sen (Türk'ün Atası) yaradıldın!"

 

Bu sözler Türk'ün yaratılış felsefesinin, inancının, hayat tarzının ifadesidir. Bütün bayramların dinî ve millî bir inanıştan, o toplumu ilgilendiren ortak bir hatıradan, geleneklerden, duygulardan ve tabiattan doğduğundan bahsetmiştik. İşte millî bir bayram olan Nevruz da Müslüman olan ya da olmayan çeşitli Türk toplulukları arasında kamların dua ettikleri asırlar öncesinden günümüze kadar farklı farklı şekillerde, ama aynı ruhla hâlâ kutlanmakta. Bu bayram İslâmiyet'i kabul etmiş olan ilk Müslüman konar göçer Türk topluluklarında; sürgün avı, toy, şölen, yuğ vb. gibi İslâmiyet'le çatışmayan âdetlerden biri olarak devam edegelmiştir. Böylece bu ananeler günümüz Türk dünyasına ortak kültür mirası olarak intikâl etmişlerdir. Gelenekler, tarihini kesinlikle tespit edemediğimiz dönemlerden kalmadır. Neden, niçin, nasıl gibi sorular sorulmadan atadan oğula kalmıştır. Gelenekler bu özelliğiyle millet bağını güçlendiren en önemli unsurlardan biridir. Baharın gelişinin kutlandığı bugün de böyle bir gelenektir.

 

Nevruz, çeşitli kültür çevrelerinde, farklı etnik gruplarda farklı bir muhtevaya ve anlama sahip olmuştur. Kültürler arasındaki iletişim sonucunda çeşitli kültürlere girmiş ve benimsenmiştir. Eldeki tarihi kaynaklardan hareketle en eski Türk adetlerinden, bayramlarından biri olduğu kesinleşmiştir. Yeni yılın başlangıcı, yenilik, coşku, canlanma gibi nitelikler hiç değişmeden günümüze kadar yaşadığı uçsuz bucaksız coğrafyalarda görülmektedir.

 

Çin kaynaklarından Kutadgu Bilig'e, Kaşgarlı Mahmud'dan Bîrûnî'ye, Nizâmü'ı Mülk'ün Siyasetnâme'sinden Melikşah'ın takvimine kadar, Akkoyunlu Uzun Hasan Bey'in kanunlarına kadar gelen bir çizgide Nevruz ile ilgili kayıtlar eldedir. Diğer taraftan Sivas hükümdarı Kadı Burhaneddin Ahmed, Safevi Türkmen Devletinin kurucusu Şah İsmail (Hataî), Osmanlılarda Sultan I. Ahmed ve Sultan Dördüncü Murad gibi hükümdarların, Mustafa Kemal Atatürk'ün; din adamlarımızdan Kazasker Bâki Efendi ve Şeyhülislam Yahya Efendilerin, şairlerimizden Kuloğlu, Pir Sultan Abdal, Kaygusuz Abdal, Şükrü Baba, Hüsnü Baba, Fuzulî, Nev'î Efendi, Nef'î, Nedim, Hüseyin Suad ve Namık Kemal gibi şairlerimizin Fatih devri vezirlerinden Ahmed Paşa'nın; büyük Azeri şairi Şehriyar'ın ve büyük Türkmen şairi Mahdumkulu'nun uzun bir tarih boyunca Nevruz bayramının gelişini "Nevruziye" veya "Bahariye" denilen şiirlerle kutladıklarını da biliyoruz.

 

Ayrıca Nevruz'un Türk musikisinin en eski mürekkep makamlarından biri olarak da kültürümüzde yedi yüzyıldan fazla bir maziye sahip olduğunu da biliyoruz. Bu makam ilk defa Urmiyeli Safıyûddîn Abdulmü'mîn Urmevî (1224-1294) tarafından kullanılmıştır. Bu şekilde elimizde yirminin üzerinde makam bulunmaktadır.

 

Nevruz geleneği ne Sünnilikle, ne Alevilikle, ne Bektaşilikle doğrudan doğuş bağlantısı olmayan, İslâmiyetten çok öncelere giden bir gelenektir. Yani bir dinin veya mezhebin bayramı değildir. Bu yüzden de herhangi bir şekilde bir mezhep adına, bir din adına, bir etnik menşe adına bağlı gösterilmesi, istismar edilmesi bir ayrılık unsuru olarak takdim edilmeye çalışılması yanlıştır. Tarihin ve kültürün bütün gerçeklerine aykırıdır.

 

1990 yılında bağımsızlıklarını ilan eden Türk Cumhuriyetleri'nde Kırgızistan, Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan ve Azerbaycan ile Rusya Federasyonu bünyesindeki Tataristan 21 Mart Ergenekon/Nevruz Bayramı'nı "Milli Bayram" olarak ilan etmişlerdir. Bu günün coşkuyla kutlanmasına büyük önem vermektedirler. Türk kültüründen kaynaklanan Ergenekon/Nevruz bayramı, her yönüyle Türk gelenek ve görenekleriyle zenginleşmiş ananevi ve temeli beş bin yıllık Türk tarihine dayalı milli bir bayramdır. Türkiye'de de 1991 yılında Türk Dünyası ile birlikte ortak bir gün olarak resmi tatil olmaksızın bayram ilan edilmiştir.

 

Nevruz; Türk insanını birbirine kenetleyen, bağlayan, Ergenekon'dan demir dağları eriterek dirilen atalarının ruhlarıyla yanan bir ateştir. Bu ateş, hiç sönmeden binlerce yıl yandı ve gelecekte de kıvılcımlarından binlerce gönlü tutuşturarak "ortak kültür ocağı"nda binlerce ruhu ısıtacaktır. Avrasya'nın , Türk âleminin Nevruz toyu kutlu olsun,Nevruz gülleri geleceğe umutlar taşısın.

 

Kaynak: Hatice Emel AŞA, Yeni Avrasya Dergisi, Mart-Nisan 2000

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Nevruz bir türk bayramıdır. Bu tartışma götürmez. Binlerce yıl önceki yazıtlarda bile Nevruz bayramı kutlamalarından bahsedilmektedir.

 

Yanılmıyorsam Nevruzu ilk resmi bayram ilan eden, Timur du.

 

Yine yanılmıyorsam kürtlerin kutladığı nevruz başka bir şey. Yani medlerde, demirci kava'nın kral dehakı balyozuyla öldürdüğü günü kutluyorlar.

 

Mesela ilginç olanı yanı Nevruz Türkiyede resmi bayram olarak pek kabul edilmezken. Irakta resmi bayram ve tatil günüdür 1970 ten beri.

 

Kürtlerinde Nevruz'u böyle kutladıkları tek ülke Türkiye. Mesela Erbilde Nevruzu kürtler ve türkmenler fener alayı düzenleyerek, yumurta tokuşturarak ve dans ederek kutlarlar. Protesto gösterileri yada savaş çağrıları falan yapılmaz. İnsanlar nasıl kurban bayramında bayramlaşıyorsa nevruzdada öyle bayramlaşı gerek türkmenler gerek kürtler.

 

Türkiyede eskiden yaygın olarak kutlanan bu bayram, artık PKK'nın başka bir şekilde sahiplenmesi yüzünden sadece bir kaç devlet görevlisinin bakanın vs katıldığı küçük resmi törenle kutlanıyor. Halkın katıldığı kutlama falanda olmuyor yine yanılmıyorsam.

 

İlk olarak 1992 Nevruz'unda Licede yaşanan o kanlı çatışmalar ve olaylardan sonra. Nevruzla kürtler özdeşleştirilir oldu türkiyede.

 

Yani resmen bu bayram, PKK tarafından ideolojik gösteri gününe çevirildiği için artık Türkiyedeki türkler tarafından unutuldu ve kutlanmıyor.

 

kötü ne diyeyim.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Nevruz'un kelime anlamı yenigün demek... 21 Mart aynı zamanda baharın başlangıcıda sayılıyor... Yani Nevruz'un hiç bir siyasi amacı yok... Ancak Cyrano'nun da belirttiği gibi pkk bu günü kendi siyasi sloganlarını çığırtmak için başka amaçla kullanıyor...

 

Eğer bazı Kürtler kendilerini Türk'lerden ayrı bir millet olarak görüyorlarsa neden bir Türk Geleneğini bayram olarak kutluyorlar... Türklerin Ergenekon'dan çıkışının bayramı olan Nevruz'a sahip çıkıyorlarsa onlar başka bir millet olmamalılar... Yok öyle görmüyorlarsa kendi bayramları, gelenekleri, tarihten kalma kendi milli bayramları olmalı... Oysa o kadar uzun zamandır bir arada yaşamaktayız ki bütün gelenekler birbirine geçmiş durumda...

 

Anlaşılması gereken Kürtlerin hepsinin ayrılıkçılık gütmediğidir... Leyla Zana ifade etmiş zaten sizi yılgın gördüm, enerjisiz gördüm diye... (!) Demek ki Kürt asıllı insanımızı istedikleri yere tam manasıyla çekemediler ve hayal kırıklığı yaşamaktalar... Bir zamanlar TBMM'de vekil bile olan bu kadın hala ayrılıkçılıktan söz edebiliyor... Meclise girip Kürt asıllı soydaşlarının haklarını demokratik çerçevede aramak varken onlar kafalarının içinde olanı ortaya koyuyorlar...

 

Siz başka bir milletsiniz dilinize, kültürünüze sahip çıkın diyor ama nedense güneydoğunun geri kalmışlığını sorun olarak görmüyor... Mecliste bulunduğu dönemde elindeki imkanları değerlendirip daha olumlu girişimlerde bulunabilecekken bunu tercih etmeyenler bugün terör başını liderimiz olarak adlandırabiliyor... TBMM'de vekil olan biri terörbaşını lideri olarak görüyor...

 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Aslında Kültür bakanlığının tanımına bakınca:

 

"Orta Asya'dan Balkanlardaki uluslara kadar çok geniş bir bölgede yerel renk ve inançlarla kutlanan Nevruz, her ulusun kendi kültür değerleriyle özdeşleştirip sembolleştirdiği, özü itibariyle baharın gelişinin kutlandığı coşkuyla karşılandığı bir gündür.

 

Yaşadığı geniş coğrafyada doğa ve çevrenin uyanışının kutlandığı Nevruz Bayramı'nın Anadolu'da ve Türk kültürünün yayıldığı bölgelerde de son derece köklü ve zengin bir geçmişi vardır.

 

Nev(yeni) ve ruz (gün) kelimelerinin birleşmesinden meydana gelen ve YENİGÜN anlamını taşıyan Nevruz, kuzey yarımkürede başta Türkler olmak üzere bir çok halk ve topluluk tarafından yılbaşı olarak kutlanır.

 

Gece ile gündüzün eşitlendiği 21 Mart'ta güneş göçmen kuşlar gibi kuzey yarımküreye yönelir. 21 Mart ile birlikte havalar ısınmaya, karlar erimeye, ağaçlar çiçeklenmeye, toprak yeşermeye, göçmen kuşlar yuvalarına dönmeye başlar.

 

Bu nedenle 21 Mart bütün varlıklar için uyanış, diriliş ve yaradılış günü olarak kabul edilerek, Nevruz/YENİGÜN bayramı adıyla kutlanır.

 

Orta Asya'da yaşayan Türkler, Anadolu Türkleri ve İranlıların yılbaşı olarak kabul ettikleri güne Nevruz adı verilir ki, yeni gün anlamına gelir. Gece ve gündüzün eşit olduğu Miladi 22 Mart, Rumi 9 Mart gününe rastlamaktadır."

 

Türkler, iranlılar, afganlar, gürcüler, tacikler, arnavutlar tarafındandanda milli bayram olarak kutlanıyormuş.

 

Anladığım kadarıyla 21 Mart gece gündüz eşitliği yani ekinoks güney yarım kürede, ilkbahar ekinoksu olduğu için bir çok milletin mitolojisinde yer edinmiş.

 

Türk mitolojisinde, Ergenekon destanının tarihi olarakta kabul ediliyor.

 

Türklerin en eski milli bayramıdır. Bunun yanında Perslerde M.Ö beşinci yüzyıldan beri kutluyorlarmış. İsminin farsça olması ve perslerin, Türkler tarih sahnesine çıkmadan önce kutluyor olması, bilinen tarih açısından perslere daha yakın gibi görünsede. Sümer menşeili olması bence daha muhtemel.

 

Zerduştluk, sufilik, ve bahailik içinse dini bir bayrammış. Gerçi pre-islam türk toplumlarındada dini bir bayram olarak kutlanıyormuş

 

Kürtler bu güne başka bir anlam ithaf etmişler, Efsaneye göre Demirci Kava'nın, Med kralı Dehakı öldürdüğü günü kutluyorlar onlarda.

 

Ancak tabi Türkiyeye özgü olmak üzere bu "kutlamalar" ın içeriği daha çok ideolojik boyutta oluyor. PKK propagandası gibi.

 

Dediğim gibi, 1992 den sonra Türkiyede nevruz Küçük devlet törenleri haricinde kutlanmıyor. Ve 21 mart terör örgütü yandaşlarının eylemleriyle özdeşleştirilir oldu.

 

bayramın orijini kime aittirden öte, Türklerin binlerce yıldır kutladıkları bu bayramın 15 yıl önce olanlar yüzünden artık kutlanmıyor oluşu ve dahası. Meydanların başkasına bırakılmış olması kötü.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Orta Asya menşe'li bir bayram.

Gel görki 'doğuya ait' olan ne varsa ittirmişiz elimizin tersiyle. Varsa yoksa batı. Utanır olmuşuz doğululuğumuzdan..

Ve biz yitirince, 'doğulu' olduğunu inkâr etmeyen bir millet sahiplenmiş. bu günü; bu tabiatın bayram ettiği Yaratan'ın 'hay' isminin tecelli ettiği bahar ayını kutlayamaz olmuşuz.

Çok değil, 10-15 sene öncesine kadar yanıbaşımızdaki Kürt Mahallesi'nin çocuklarıyla beraber kutlardık lastik yakıp üzerinden atlayarak..

Ya biz sahiden dışa kapalı mutlu çocuklardık o zaman ya da bu mesele bu kadar siyasete âlet edilmiyordu.. Siyâset'in çocuk oyunları üzerinde de hakkı var...

 

 

NEVRUZ NEDİR ?

 

Türkler tarafından çok eski tarihlerden itibaren kutlanan ve genelde Yeni Gün olarak adlandırılan Nevruz, Osmanlılarda da bahar bayramı ve yeni yılın başlangıcı olarak kutlanmıştır. Zira 21 Mart gece ile gündüzün eşit olduğu ve bundan sonra gündüzün uzayacağı gün dönümüdür. Bu anda bahar başlar ve 92 gün 20 saat, 4 dakika ve 27 saniye sürer ve yaza ulaşır.

 

Nevruz, baharın ilk günü ve yıl başıdır. Takvimler hep Mart'tan başlar. Bu sebeple bu gün miladi takvim uygulansa dahi Osmanlılarda malî yıl başlangıcı Nevruz olarak alınmıştır ve hemen bütün kanunnâmelerde verginin ilk taksidinin toplandığı andır. Bu durum Cumhuriyet döneminde de 1980'li yıllara kadar malî yılbaşı olarak devam etmiştir.

Dünyanın en doğru takvimlerinden olan ve Sultan Melikşah zamanında hazırlanmasından dolayı, unun lâkabı Celâlüddevle'den dolayı Celâli Takvimi denilen takvimin başlangıç günü de Greenwich zamanına göre 21 Mart (15 Mart 1079) olarak alınmıştır (hicrî 9 Ramazan 471 Cuma). Bu tarih Osmanlılarda "Nevruz-ı Sultanî" veya sadece "Nevruz" olarak adlandırılmış ve kanunnâmelerde: "... resmin nısfı nevruz-ı sultanî'de ve nısf-ı aharı son güz ayının evvelinde alına" hükmüyle verginin ilk taksidinin alındığı zaman olmuştur. Bu şekil Osmanlı devletinin hemen bütün sancak kanunnâmelerinde görülür. Bu kanunnâmelerde Nevruz, "mevsim-i evvel bahar nevruz" şeklinde belirtilmiştir. Bugün Anadolu'nun bazı yörelerinde Nevruz-ı Sultanî Mart 9'u olarak bilinir.

Osmanlılar tarafından Nevruz-ı mübârek olarak da adlandırılan Nevruz, sayılı günlerden biri olarak kutlanmış, güneşin Koç (=Hamel) burcuna girdiği ilkbahar ılınımı anına Nevruz denilmiştir.

Yeni yılın başlangıcı olarak kabul edilen bu günde eğlenceler tertib edilir, sarayda olduğu gibi halk arasında da eczahanelerde yapılan ve Nevruziye denilen macun rağbet görür, en azından bunu elde edemeyenler tarafından tatlı yenirdi. Bu macundan yemenin kuvvet ve şifa verici bir tesiri ve kendi usul ve an'anelerine göre bunları kaynatıp suyunu içerler ve yüzlerini yıkarlardı.

Saray haricinde Nevruz'dan birkaç gün önce eczacılar, kulplu küçük çay bardaklarına veya fincanlara, terkibi kendilerince bilinen bir macun doldurup, tanıdığı müşterilerine ve mahallenin kibar ve zenginlerine gönderirlerdi. Bu hediyeleri alanlar, buna karşılık çoğunlukla bir gümüş Mecidî bahşiş verirler ve eczacı çıraklarını sevindirirlerdi. Eczacıdan gelen Nevruziye ve yedi sin (=heft sin), yani arapçadaki sin harfiyle başlayan süt, simit, sukker, sa'lep, sirke (sir), soğan, semek (balık) veya sefercil (ayva) bir tepsiye konulup evin efendisi önüne getirilir, evde mevcut olanlar da tepsinin etrafına iki diz üstünde otururlardı. Evin efendisi herkesin önünde bu malzemelerden birer fincan veya tabak ile herkese dağıtır ve gün dönümü saati geldiği vakit, buyurun hitabıyla önce macundan, sonra diğerlerinden birlikte alınır, evin efendisi senenin saadetle geçmesi için uzunca bir dua yapar, eller öpülür ve merasim sona ererdi. Macun yenir yenmez üstüne su, gül veya limon şerbeti içilmesi âdettendi.

Her sene yılbaşı olan Nevruz'da veziriâzamla vezirler, eyâlet valileri ve belirli bazı devlet adamları tarafından padişahlara Hediyye-i Nevruziye adıyla donanmış atlar, murassa silahlar, pahalı kumaşlar vesâir hediyeler verilirdi.

 

Peki Farsça “Yenigün”anlamına gelen bu özel gün dünya da nerelerde kutlanmakta.

Azebeycan’da Novruz, Kazakistan’da Novrız, Kırgızistan’da Nooruz, Kırım Türklerinde Navrez, Batı Trakya Türklerinde Mevris olarak kullanılır.

Selçuklu ve Osmanlı'da milli bayram olarak kutlanan Nevruz, Nevruziye adlı şiirlere ve şenliklerle ziyafet verilerek kutlanırdı. Alevi ve Bektaşiler arasında da kutlanan Nevruz'da özel ayinler yapılırdı, yine Zerdüştler ve Yezidiler'de 21 Mart'ı bayram olarak kabul etmişlerdi.

Bugün Türkiye’'de bir gelenek, Türk Cumhuriyetleri'nde ise resmi bayram olarak kutlanır. Baharın gelişini, doğanın uyanışını temsil eder.

Yani ne demek baharın gelişi adı üzerinde "Bahar"...

Sıcak,güzellik,tazelik doğallık...

Ee peki ne gerek var o zaman "Yenigün" de kavga etmeye.

Biz çocukken bahçesi olan evlerde Hıdrellez Kutlamaları yapılırdı. Ateş yakılır ateşten atlanılırdı.

İnsanlar yılbaşı gibi yeni bir şeyler takdim ederlerdi sevdiklerine.

Ben de şiir yazardım ,nedense içimde açan çiçek böcekler için herhalde.

Aslında doğa her bahar uyanmakta ,kış uykusundan çıkmakta.

Dallar filizlenmekte ve güneş her sabah aynı yönden doğmakta tüm ihtişamıyla .Sonra yağmur yağmakta toprağa bereket olsun,hasat olsun. Köylü sürsün,satsın karnı doysun .Alıcı alıp şehirlere sunsun. Şehirli alıp yemeğine katsın,beslensin. Şükretsin bu bereketli topraklar için.

Hayat zincirleme bir dizi olaydan ibaret.

Peki neden “yenigün”tazelik,baharlık,güzellik için yüzyıllardır uygulanmakta olan gelenekleri çarptırıyorlar.

Çarptırıyorlarsa peki siz neden uyuyorsunuz ?

 

alıntı

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kökenine bakılacak olursa İran'a dayandığı söylenebilir.Kütahya ve civarında da Hıdrellez kutlanmaktadır fakat Hıdırellez neden bir olaya sahne olmuyor,yada isyan amaçlı kutlanmıyor düşünmek lazım.Herşeyi devlete bir karşıtlık olarak alet eden Kürtlerin bu duruma getirdiği bir bayramdır Nevruz yada onların deyimi ile Newroz yada Nevroş.Bayram denilen bir olgunun içine yıkım ,kan,savaş silah giriyorsa bayram adı ona yakışmaz bence.Gazi mah.yaşayan insanların ogün ne tedirginlik içinde evlerınden çıkmadığını biliyoruz.Böyle bayram mı olur? :excl:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

ayrı kültürleri ve ayrı bir millet olduğunu savunanlar her şeyi kendi propagandalarını dile getirmek için kullanılıyor... amaç bayram kutlamak değil kaldı ki Nevruz bu eylemle çelişir... dostluk, bahar, sevinç bayramı siyasi amaç için kullanılıyor... ve biz Türkler bu bayramı sanki bize ait değilmiş gibi unutmuşuz...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Orta Asya'daki Türk topluluklarından Azeri, Kazak, Kırgız, Türkmen, Özbek, Tatar, Uygur Türkleri, Anadolu Türkleri ve Balkan Türkleri Nevruz geleneğini (Tatar, Uygur Türkleri, Anadolu Türkleri ve Balkan Türkleri Nevruz geleneğine) canlı olarak günümüze kadar yaşatmışlardır.

 

Kazakistan

Kazaklar, Nevruz törenlerinde Mevlid okuturlar. Evler baştan başa temizlenir, herkes en iyi elbiselerini giyer. Nevruz törenleri sırasında ev duvarlarına veya çeşitli eşyalar üzerine kil kaplar atılarak parçalanır, ateş üzerinden atlanır. Ateşten atlamaların, eski yılın kötülüklerinden ve hastalıklarından sıyrılmak, yeni yıla sağlıklı bir şekilde girmek için yapıldığı tespit edilmiştir. Kazaklar, Nevruz'da yaptıkları yemeğe "Nevruz-köcö" adını verir. Ayrıca nevruz çorbası veya lapa adı verilen başka bir yemek de yaparlar ve bunları o gün komşularına dağıtırlar.

 

Kırgızistan

Kırgızlar, yeni yılın ilk gününe Nooruz adını verirler ve o gün "Nooruz köcö" denilen özel bir yemek yerler. "Köcö", darı yarması yahut bulgur konulmak suretiyle yapılan bir nevi tirittir. "Auz köcö" denilen "kavut" da bu günün özel yemeklerindendir. Kırgız yılı, gece ile gündüzün bir olduğu günde yapılan Nevruz Festivali ile başlar ve Yılbaşı bayramı 21 Mart'ta kutlanır.

 

Özbekistan

Özbekistan'ın Semerkand, Buhara, Andican taraflarında Nevruz törenleri, Nevruz günü başlar ve bir hafta devam eder. Halk, bu Nevruz eğlencelerine "Seyil Eğlenceleri" adını verir ve Seyil Yerleri dönme dolaplar, çalgıcılar, beççeler, seyyar satıcılarla dolar. Nevruzun birinci günü, halk çadır çadır gezerek birbirlerinin bayramını kutlar. Bu ziyaretler sırasında ikram edilen yemek, "aş" adı verilen pilavdır. Ayrıca çay ve çeşitli meyveler de sunulur. İkramların yanısıra, Köpkari, güreş, at yarışları ve horoz dövüşleri gibi spor gösterileri düzenlenir, Nevruz kutlamalarından esinlenmiş tiyatro eserleri sahnelenir.

 

Türkmenler

yeni yılın ilk gününe Novruz adını verirler. Novruz'dan beş altı gün önce, her Türkmen ailesi temizlik yapmaya başlar. Novruz için Türkmen çöreği, Türkmen petiri, külce, yağlı börek, şekşeke, koko, bovursak, Türkmen palovu hazırlanır. Ne kadar çok yiyecek hazırlanırsa, yeni yılın o denli iyi geçeceğine inanılır. Semeni, Novruz'un özel yiyeceğidir. Birkaç aile birleşip büyük bir kazanda buğday özüne, un, su ve şeker ekleyerek hazırlarlar. Bir gün önceden pişirilmeye başlanan semeni, 21 Mart sabahı hazır olur.

 

Azerbaycan

Azerbaycan'da Nevruz, üç gün sürmektedir. Her yıl Mart ayının 21-23ncü günleri, büyük törenle kutlanır. Nevruz'dan sonraki en önemli gün, "ahir çerşenbe/son çarşamba" dır. Bu güne, "ılin ahir tek tek" günü de denir. Bayram ayı içindeki dört haftanın Çarşamba günleri de önemlidir. Buna "üskü" denilmektedir. "Ahir çerşenbe"den önceki Salı günü mezarlığa giden erkekler, Fatiha okuyup dönerler. Kadınlar ise mezarlığa, hazırladıkları helva, pilav ve daha başka yiyecekler ile giderler. Mezarlıkta Kuran-ı Kerim okunur, Fatihaların ardından yemekler fakirlere dağıtılıp, 1-2 saat sonra mezardan ayrılınır. Böylece Nevruz'da Kabir-üstü uygulaması da sona erer.

 

Azerbaycan'da salıyı çarşambaya bağlayan gece "ahir-çerşenbe" denir. "Ahir çerşenbe" de yapılması gerekli işlerin başında evin, eşyanın, kap kacağın yıkanması ve temizlenmesi işi gelmektedir. Ahir çerşenbe'de, Pülenberi adı verilen üzerliğin yakılması âdetinin yanısıra, en az yedi yemişten oluşan "yeddi-levin" gecesi yapılır. "Gapı pusma" adeti, gençlerin niyet tutarak komşu kapılarını dinlemeleri ile ilgilidir. İlk duyulan söz, yeni yılın lehine veya aleyhine yorumlanmasına neden olur.

 

"Ahir çerşenbe" nin diğer bir âdeti de, "suya yüzük atma" oyunudur. Odanın ortasına su dolu leğen getirilir, leğenin etrafını saran kızlar yüzüklerini leğenin içine atarlar. Üstü bezle örtülü leğenden, kızlardan birisi bayatı söyleyerek (silindi) yüzük çıkarır. Çekilen yüzük kime aitse, bayatı da onun olur.

 

Su-başı âdetleri: Ertesi gün, gün doğmadan su kaynağına gidilir, el yüz yıkanır. Kızlar önce iki ellerinin başparmaklarını ip ile bağlayarak, suyun üzerinden atlarlar, daha sonra parmaklarındaki ipi keserek suya atarlar. Böylece kısmetlerinin açılacağına inanırlar. Su başına gidenler, kaynağın gözünden yedi küçük taş alarak, su kabının dibine koyarlar. Bu taşlar, bir dahaki âhir çerşenbeye kadar kabın dibinde kalır. Su dönüşü, üç böğürtlen dalı koparılarak eve getirilir ve bir sonraki âhir çerşenbeye kadar takıldığı yerde kalır.

 

Nevruz'dan bir gün öncesine, "baca-baca" denir. Çeşitli renklere boyanmış, suda pişirilmiş yumurtalar, kapı kapı dolaşan çocuklara verilir. Çocuklar o gün gruplar halinde dolaşarak;

 

 

Nevruz, Nevruz bahara

Güller güller nahara

Bağçamızda gül olsun

Gül olsun, bülbül olsun

 

şeklinde bayatılar, maniler söylerler, (silindi) yeşil alanlarda (silindi) boyalı yumurtalar ve aşıklarla oyun oynarlar.

"Baca-baca" günü gecesinde, "bacadan şal atma" âdeti yerine getirilir. Buna göre; akşamüzeri yine tongallar yakılır, üzerinden atlanır, gece olunca, çocuklar uçlarına uzun ip bağlı heybeleri, hısım ve akrabalarının bacalarından sallandırılır, gençler bellerine bağladıkları şalı bacadan sarkıtırlar. Ev sahibi de, şalı sarkıtan tahmini kişi için, en uygun armağanı şala bağlar.

 

Yeddi-levin gecesinin sabahında, bir ağaca kalın bir iple küflen (salıncak) asılır. Genç kızlar ve delikanlılar sıra ile salıncakta sallanır. Küflende sallanan kişi, mani okur, etrafındakiler ona cevap verir. Bu oyuna "küfdibi", "küfyeli" gibi adlar verilir.

 

Bayram günü erkekler ve kadınlar, ayrı ayrı toplanarak bayramlaşırlar. O yıl ölenlerin, evleri ziyaret edilir ancak o gün yas tutulması günah sayılır. Evler dolaşılarak şeker, pirinç, yumurta vb. yiyecekler fakirlere dağıtılır. Hasta ve dost ziyaretleri önemlidir.

 

Nevruz: Karapapaklar'da Nevruz, Kırım Türkleri'nde Navrez, Gündönümü; Batı Trakya Türkleri'nde Mevris, Makedonya ve Kosova Türkleri'nde Sultan-ı Navrız adlarıyla kutlanmaktadır.

 

1- Azerbaycan

21 Mart Nevruz Bayramı (Resmi Tatil)

2- Kazakistan

21 Mart Nevruz Bayramı (Resmi Tatil)

3- Kırgızistan

21 Mart Nevruz Bayramı (Resmi Tatil)

4- Özbekistan

21 Mart Nevruz Bayramı (Resmi Tatil)

5- Türkmenistan

21 Mart Nevruz Bayramı (Resmi Tatil)

6- Türkiye

21 Mart Nevruz Bayramı

7- Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti

21 Mart Nevruz Bayramı

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Nevruz,evrildi cevrildi, yasaklandi ve sonucta PKK tarafindan sahiplenildi..Daha dogrusu Kürtlerin bayrami diye beyinlere empoze edildi,bugün Avrupada Nevruz Kürt bayrami olarak bilinir.Cünkü PKK dernekleri bunu böyle reklam ederler.Biz Isa'nin dogusunu kutlariz yani Noeli ama Nevruzu kutlamayiz neden?Cünkü yasakti,neden yasakti?Türklere ait bir senlik oldugu icin yasaklanmisti,adinada olaylar cikmasin diye önlem diyip siyrildilar sorumluluktan.Aynen 1 Mayis gibi.1 Mayis bütün dünyada isci bayrami olarak kutlanir,o gün tatil oldugundan isciler emekciler yani calisan herkes gider konusmalar yapilir,iscilerin emekcilerin sorunlari dile getirilir,iyi niyetlerle bu gösteriler sona erer.Kavga filan cikmaz,neden ciksinki,oralara intikam almak icin gidilmiyorki.Polis tabbiki önlemini alir,her ihtimale karsi.

Biz nedense eglenmesini beceremiyoruz galiba.Ve bizim yerimize baskalari bu günleri üslenip,neler yapiliyor biliyorsunuz.

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Nevruz,evrildi cevrildi, yasaklandi ve sonucta PKK tarafindan sahiplenildi..Daha dogrusu Kürtlerin bayrami diye beyinlere empoze edildi,bugün Avrupada Nevruz Kürt bayrami olarak bilinir.Cünkü PKK dernekleri bunu böyle reklam ederler.Biz Isa'nin dogusunu kutlariz yani Noeli ama Nevruzu kutlamayiz neden?Cünkü yasakti,neden yasakti?Türklere ait bir senlik oldugu icin yasaklanmisti,adinada olaylar cikmasin diye önlem diyip siyrildilar sorumluluktan.Aynen 1 Mayis gibi.1 Mayis bütün dünyada isci bayrami olarak kutlanir,o gün tatil oldugundan isciler emekciler yani calisan herkes gider konusmalar yapilir,iscilerin emekcilerin sorunlari dile getirilir,iyi niyetlerle bu gösteriler sona erer.Kavga filan cikmaz,neden ciksinki,oralara intikam almak icin gidilmiyorki.Polis tabbiki önlemini alir,her ihtimale karsi.

Biz nedense eglenmesini beceremiyoruz galiba.Ve bizim yerimize baskalari bu günleri üslenip,neler yapiliyor biliyorsunuz.

 

saygilarla

 

:clover: noeli benimsiyorken Nevruzu terk ettik değil mi sevgili politika... Bu arada elime hoş bir mail geçti konu ile dolaylı bir alakası var... Biz Türkler kimiz gerçekten? paylaşmak istedim... :)

 

Kim"yager...

 

Alt kimlik üst kimlik, hepimiz Ermeni'yiz, atalarımız Truvalı'ydı,

galiba

İyonyalı'yız falan derken, olacağı buydu...

Bir gazete anket yapıyor:

"Biz kimiz?"

 

Toplum mühendislerini biliyorduk...

Bunlar kim'yager...

Onun için soruyorlar millete:

"Biz kimiz?"

 

Ben söyleyeyim...

Sizi leylekler getirdi yavrum.

 

İnsan durup dururken, kendine DNA testi yaptırır mı kardeşim...

"Acaba ben kimim?"

Şüphen mi var?

 

Düşünsenize, koskoca gazetenin kelli felli yazarları, almışlar

ellerine saç

örneklerini, Adli Tıp'ın kapısını çalıyor. Tak tak tak...

- Kim o?

- Bilmiyoruz... Onun için geldik.

 

Aslında bu belirsizlik, gazetelerin tiraj arttırması için promosyon

vesilesi

bile olur.

Şöyle bir reklam mesela...

"Tarot falıyla kim olduğunu öğren!"

Gönderiyorsun, doğum tarihim şu, annemin kızlık soyadı bu, rumuz

cami

avlusu...

Kart açıp, açıklıyorlar:

"Müjde... Japonsunuz."

 

Veya...

"Yükselen burcu kova olan oğlaklar, bu ay kendini Pakistanlı

hissedebilir...

Ama sevdiğinizden alacağınız bir haber, karmaşık duygular içine

girmenize

sebep olacak... İtalyan olmak için güçlü arzular hissedeceksiniz."

 

Ya da tıbbi tavsiyeler...

"Türküm diye üzülmeyin... Eğer normal bir Türkseniz, yani patolojik

değil,

ailevi nedenlerle Türkseniz, kahvaltıdan sonra green card alın,

geçer."

 

Uzun lafın kısası...

Eveleyip gevelemeyin.

Dün gece etnik kökenini umursamadan ekmek yediği ülke için canını

dişine

takan Aurelio'dan utanmıyorsanız... Açık açık yazın şunu, siz de

kurtulun,

biz de kurtulalım:

"Kimliğimi kaybettim...

Hükümsüzdür."

 

bir vatandaş... :excl:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

EY YETKİLİLER !!! "DEVLETLE İLİŞKİLERİ ASKIYA ALACAĞIZ" NE DEMEK ? Ceyda Görk

 

Vaktiyle ve hatta bir kaç sene önceki dönemlerde, bazı şeyleri "içine sindiremeyen"ler vardı.? Hafızalarda da izleri vardır.

Şimdi... Bu gün, net ortamına düşen haberlerin içinde ,sıradan bir haber başlığı olarak yer alan "Devletle ilişkileri askıya alacağız" ı tıklayıp okuduktan sonra, bu içeriği bilen, yaşayan, veya sadece okuyanların içlerine nasıl sindireceğini düşünmek ve buna cevap aramak en doğal hakkımızdır bir Türk vatandaşı olarak...

Haddi aşmanın ötesine çoktan geçen DTP lilerin çıldırma noktasına geldiklerini okuyup görün...

Kars ilimizde,DTP il örgütünün sözde katılım çokluğu olsun diyerek erteledikleri nevruz kutlamaları, 24 Mart günü gerçekleşti.

Öz be öz Türk bayramı olan Nevruz'u ,pkk terör örgütü ve katil, cani elebaşısının propagandasına alet eden DTP nin nerden kimden ne şekilde destek buldukları, içeriden ve dışarıdan nasıl beslenip büyütüldüğünü sağır sultanlar bile duydu.

Duymayanlar ve hoşgörenler, sadece ve sadece bu olanları içine sindirebilip, hala demokrasi, insan hakları, fikir ve düşünce özgürlüğünü çarpıtarak bölücülük yararına kullananlar, 301 i önlerindeki en büyük engel görenlerdir.

DTP benim Emniyet güçlerime dil uzatamaz.Yasaklanan sakıncalı propagandaları haykıranları ikaz eden, dağıtmaya çalışan polisime hiç kimse Savunmasız insanlara karşı bu terörist saldırıyı gerçekleştiren polisler yırtıcı hayvanlardan daha da vahşiydiler. Güya güvenlikten sorumlu olan bu yaratıkların yeri aslında tımarhanedir" diyemez...

Bu konuda adli makamların ve Emniyet Müdürlüğünün gereğini yapmasını bekliyoruz.

 

Amaçları ve kime hizmet edip, kimi temsil ettiği alenen belli olan bu parti ve mensupları hangi cüretle T.C vatandaşı olduklarını belgeleyen kimlik belgelerini taşımayacaklar?

Gerekli hallerde kimlik sorulduğu zaman ne gösterecekler? Evlilik cüzdanı, ehliyet, pasaport deseniz onlar da TC menşeli...Sorulduğunda kimlik ibraz etmemek suçtur.

TC YTL sini kullanmayacaklar...ne kullanacaklar ?Avro, Dolar ? hangisi? bence hepsi.., Cici dost büyükleri eksiklik hissettirmiyor anlaşılan...

Baş vuruda bulunmayacakları devlet kurumlarına ihtiyaçları yok mu?Demek ki yok. Yediği kaba p.....k.diye buna denmez de neye denir ?

Bu nasıl aymazlık, bu ne haddi aşmak, bu ne demektir EY YETKİLİLER !!!

Topraklarımızın üstünde,vergilerimizle hizmet götürülen(iyi-kötü, yeterli-yetersiz),her şekilde vatandaş haklarından yararlanan bu insanların çatısı altında toplandıkları DTP denilen illetin,TC Devletine karşı bu tutumunu protesto ediyoruz !!!

Bu partiyi, ne transferleriyle, ne bağımsız milletvekilleri şeklinde yüce meclisimizde görmek istemiyoruz !!!

Devletimizin, devleti ve bizleri temsil eden TC Hükümetinin bu olaylara seyirci kalmayacaklarını umuyoruz !!! ,

Adli makamların takibata başlamasını bekliyor ve talep ediyoruz !!!....

 

Haber metni aşağıdadır.

"Devletle ilişkileri askıya alacağız"

DTP Kars İl Başkanı Mahmut Alınak, düzenlediği basın toplantısında polisi ağır bir dille eleştirdi.

-http://www.haberturk.com/haber.asp?id=1850...007/03/27- (Sabah gazetesi 18.sayfada yer aldı) )

27.03.2007 03:30

 

İki gün önce yaptıkları nevruz kutlamasının olaysız sona ermesine rağmen polisin müdahalede bulunduğunu öne süren DTP Kars İl Başkanı Mahmut Alınak, "İşgal güçleri ancak böyle düşmanca saldırabilirlerdi. Savunmasız insanlara karşı bu terörist saldırıyı gerçekleştiren polisler yırtıcı hayvanlardan daha da vahşiydiler. Güya güvenlikten sorumlu olan bu yaratıkların yeri aslında tımarhanedir" dedi.

 

DTP Kars İl Teşkilatı olarak üç gün boyunca "devleti boykot edeceklerini" söyleyen Alınak, "Devletle olan tüm ilişkilerimizi askıya alıyoruz. 3 gün devletin kimliklerini taşımayacağız. Resmi dilini kullanmayacağız. Yaşamsal ihtiyaçların dışında parasını kullanmayacağız. Vergi, nüfus, karakol, tapu, mahkeme ve okul vb. kurumlara her hangi bir başvuruda bulunmayacağız. Devlet televizyonlarını seyretmeyeceğiz" dedi.

 

(Murat Taşdemirci-SABAH)

____________________________________________________________________________________

 

Kars Polisinden Örnek Nevruz Çalışması -http://www.karsrehberi.com/-

bu haber, 21 mart 2007 de Kars ilimizde Nevruz kutlamalarının nasıl şenlikli, ahenkli geçtiğinin göstergesidir.

Türk dünyasında kutlanan Nevruz Bayramı, Kars'ta huzur içinde geçerken, emniyet ekipleri ateş yakıp eğlenen vatandaşların bayramlarını kutladı.

Kars Valisi Mehmet Ufuk Erden, 14. Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Ercan Okan, Belediye Başkan Vekili Fevzi Kaya ve diğer yöneteciler, vatandaşlarla birlikte şehir stadı önünde Nevruz ateşi yaktılar. Davullu zurnalı eğlencede önce ateş etrafında halaylar çekildi ardından başta Vali Erden olmak üzere herkes ateş üzerinden atladı

Emniyet Müdürü İbrahim Demirci de, "Vatandaşlarımız lastik yakabilir, ateş yakabilir, eğlenebilir. Ekiplerimiz gittiklerinde bayramlarını kutlasınlar ve yardımcı olsunlar" şeklinde telsizden anons ederek, ekiplerin duyarlı davranmalarını istedi. Bunun üzerine ekipler de mahallelere dağılarak lastik veya odun ateşi yakanların yanlarına giderek bayramlarını kutladılar ve ateşin kontrolü konusunda nazik uyarılarda bulundular. Ateş yakılan alana giden polisleri görünce kaçmaya başlayanları emniyet güçleri ikna ederek ateş yakılan alana çağırdılar. Bu şekildeki yaklaşım üzerine şaşıran mahalleli kadın ve çocuklar, bayramlarını kutlayan ve tokalaşan emniyet ekiplerine şeker ve çay ikramında bulundular. Mahalleli bu sıcak ortamla birlikte polislerle sohbet etti ve Nevruz'un dostluk, barış temeline dayalı olarak geçirilmesi gerektiğini söyleyerek, polislere ve devlete hem dua hem de teşekkür ettiler.

 

(BA-İRT-ÖK-Y) (İhlas Haber Ajansı)

____________________________________________________________________________________

 

-http://www.haberler.com/erzurum-ve-kars-ta...-nevruz-haberi/ -

Nevruz,DTP Kars İl başkanlığı tarafından 24 Mart 2007 de tehirli kutlandı.

Kars'taki nevruz kutlamaları bugün saat 10.30'da Cumhuriyet Meydanı'nda başladı. Teröristbaşı Öcalan'ın fotoğrafları ve PKK flamalarının açıldığı kutlamalara DTP Genel Başkan Yardımcısı Saadet Becerikli de katıldı. Nevruz ateşini yakan Becerikli, sınır ötesi operasyonlardan sonuç alınamayacağını savunarak, ''DTP'nin örgütlü, disiplinli gücü olmasaydı biriken öfke yıkıcı bir güce dönüşürdü'' diye konuştu.

 

Daha sonra konuşan DTP Kars İl Başkanı Mahmut AIınak ise, ''Ölen asker ve gerilla aileleri içerisinde tek bir zengin çocuğu yoktur. 'Sayın' kelimesini kullanmak suçtur. Gerekçe ise TCK'ya göre ceza almaktır. Oysa rahmetli Adnan Menderes de ceza aldı. Rahmetli Celal Bayar da aynı şekilde müebbet hapis cezasına mahkum oldu. Erdoğan da şiir okuduğu için ceza aldı. O zaman Sayın Erdoğan demek de suçtur. Biz Öcalan için af yasası diyoruz'' diye konuştu.

 

Becerikli ve Alınak'ın konuşmaları sırasında Öcalan'ın posterleri açıldı ve sık sık 'Sayın Öcalan' sloganları atıldı. Konuşmacıların uyarıların karşın 'Sayın Öcalan', 'En büyük Apo bizim Apo', 'Gençlik Apo'nun fedaisidir' sloganları atıldı ve sarı, yeşil, kırmızı renkli bezler açıldı.

_____________________________________________________________________________________

 

Okuduğunuz gibi, bu ****** sloganlar atılırken, o ****** posterleri gözlere sokulurken, gençliği o ***** fedaisi olarak ilan ederken, TÜRK POLİSİ yasal önlemlerini almış, ikazını yapmış ve ve sonuçta dağıtma yöntemine başvurmuştur.(Menderes, Bayar gibi eski siyasiler de, o cani ile aynı kefeye konduklarını hissedince,yerlerinde muazzep olmuşlardır)

Eğer bunu yapmazsa, biz TC Emniyet Güçlerimizden hesap sorarız.

Bu vatan TÜRKİYE efendiler...Herkes sayı ile kendine gelsin !!!

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Nevruz aslında pers bayramıdır. Ondan sonra Türk bayramıdır, kürt bayramıdır, afgan bayramıdır, arnavut bayramıdır, boşnak bayramıdır, arap bayramıdır,

 

Yılbaşı gibi biz yeni bılın başını kutluyoruz hristiyanlarda isanın doğumunu.

 

Nevruzda ( adı zaten farsça türkçe değil) işte herkes kendi ne anlam kattıysa ona göre kutluyor.

 

Yani bu bizim bayramımız siz niye kutluyorsunuz falan diyemeyiz kimseye.

 

"Nevruz bir Türk Geleneği midir?, öyle ise neden Kürtler bunu kendi bayramları gibi kutluyorlar?"

 

Türkler nevruza başka bir anlam yüklemiş onu kutluyor. Kürtler başka bir anlam yüklemiş onu kutluyor. Persler başka bir anlam yüklemiş onu kutluyor.

 

Açık kaynak kodlu Linux gibi yani :)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Nevruz,baharin baslangici olarak Orta Asya Türklerinin hala kutladigi bir bayramdir.Politik nedenlerle yasaklanmistir.cünkü bu güzel günü Kürtcü ayrilikcilar savas günü ilan ettiler.Hani kizilderililerin savas danslari olur ya,Atesin etrafinda tam tamlar esliginde ayaklarini yere vura vura sesler cikara cikara dans ederlerdi.Ama kizilderililer Avrupalilar tarafindan yok edile edile bir avuc kaldilar simdide turistler gösteri yapip karinlarinioyuruyorlar.

Bizde ise tam tersi,Kürtler bir avucken simdi milyonlari buldular,ve kizilderililer gibi turistlere gösteri yapmiyorlar,Türkiyeyi bölmeye calisiyorlar ve Nevruzuda savas danslari yapmak icin sembol gün olarak kabul ediyorlar.Ve Nevruzu Kürt bayrami olarak kabul edip dünyayada öyle kabul ettiriyorlar.Yani biz de kutluyoruz demiyorlar bizim bayramimiz diyorlar,yoksa nevruzu kim kutlarsa kutlasin problem degil,senlik senliktir eger kardesce olursa.

 

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

iyide güzel kardeşim. memlekette 20 milyon civarı kürt var. Sen öyle bir anlatmışsınki kompile kürtlerin hepsi almış eline silahı devleti bölmeye çalışıyor.

 

yapma etme, nevruzda barikat kurup molotof kokteyli atan bir avuç üstünden bütün kürtler şöyledir böyledire girersek sonu gelmez o işin.

 

Kızılderili örneği neki şimdi.

 

Valla ben bir kürt olsam bu yazıyı okusam, allahıma pkk nın söyledikleri mantıklı gelir bana.

 

İstanbulun nufusu 14 milyon deki 4 milyonu kürt. Eee İstanbulda nevruzda çıkıp barikat kuran kişi sayısı kaç bin bilemedin iki bin. Oldumu şimdi. bin ikibin kişi üstünden hepsine etiket yapıştırmak.

 

Esenyurtta yirmi tane kürt nevruzda molotof kokteyli atıyorsa, onları bastırmaya gelen jandarmaların arasında daha fazla kürt vardır.

 

sağduyu, itidal. Yoksa pkk nın amaçlarına hizmet etmiş oluruz.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kardesim anlayan anliyordur ne demek istendigini.Bizde biliyoruz Kürtlerin hepsinin PKK li olmadigini,izahata gerek yok.PKK lilar ayri bir millet degil onlarda Kürt AMACLARI NE?Türkiyeyi bölmek degilmi?Bakin siz bile Barzaninin konusmasi gibi konusuyorsunuz,ne diyor Barzani,Türkiyede 30 mil.Kürt var,özgürlük onlarinda hakki,bunun ne anlama geldigini anliyorsaniz o zaman söyledikleriniz hicbir sey ifade etmez.Hem biliyormusunuz PKK yi alkislayanlarin ne kadar oldugunu ki bir avuc diye hafife aliyorsunuz.Bana sorarsaniz,sizin bahsettiginiz 20 mil.Kürdün yarisindan fazlasi PKK yi alkisliyor.Türkiye üzerinde oynanan oyunlari bu kadar basite almayin,biraz dah gercekci olmaya calisalim.

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Tabiat ile iç içe, kucak kucağa yaşayan, toprağı "ana" olarak vasıflandıran Türk'ün düşünce sisteminde "baharın gelişi" elbette önemli bir yere sahip olacaktı.

 

.

.

.

Nevruz; Türk insanını birbirine kenetleyen, bağlayan, Ergenekon'dan demir dağları eriterek dirilen atalarının ruhlarıyla yanan bir ateştir. Bu ateş, hiç sönmeden binlerce yıl yandı ve gelecekte de kıvılcımlarından binlerce gönlü tutuşturarak "ortak kültür ocağı"nda binlerce ruhu ısıtacaktır. Avrasya'nın , Türk âleminin Nevruz toyu kutlu olsun,Nevruz gülleri geleceğe umutlar taşısın.

 

Kaynak: Hatice Emel AŞA, Yeni Avrasya Dergisi, Mart-Nisan 2000

şu dünyada herşeyi türkler yarattı zaten alın newroz da sizlerin olsun gerçi onu da ellerıne gözlerine bulaştırdılar ya neyse.özünde sevgi kardeşlık olan her ne varsa silip süpürmek en güzel şeydir bu ülkede.güle oynaya kutlayın bu barış günününüzü.ama dikkat edin de başka millletlere zarar vermesin bu cok gelişmiş ıyı yanınız...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Nevruz bir türk bayramıdır. Bu tartışma götürmez. Binlerce yıl önceki yazıtlarda bile Nevruz bayramı kutlamalarından bahsedilmektedir.

 

Yanılmıyorsam Nevruzu ilk resmi bayram ilan eden, Timur du.

.

.

.

Yani resmen bu bayram, PKK tarafından ideolojik gösteri gününe çevirildiği için artık Türkiyedeki türkler tarafından unutuldu ve kutlanmıyor.

 

kötü ne diyeyim.

bir milleti herşeyiyle kabul görmek ne kadar da zor öyle değil mı?gerçı bu soruyu sormadan önce böyle bi milletin varlığını kabul edip etmedığinızı sormak lazım. hal boyle olunca o mılletın tum değerlerını dılını kımlıgını kulturunu sahıplenmek de zor olmuyor.işte newroz da yıne bu yollarla turklerın kendilerıne mal etmek ıstedıklerıbır kutlu gun durumuna düşürülüyor.halbukı turk halkının cogu bunu henuz daha kulturlerıne sındırememışler.madem bu kadar eskı bı gelenektır bu neden turk halkı o gun sokakalara cııkıp kutlamıyor bıldıgımız kadarıyle turkler kulturlerıne sahıp cıkan onu yaşatan bır mıllet.newrozun el değiştirdği yok aslında suç onu gercek kımlıgıyle kabul edemeyen kendısınden farklı olan her şeyi düşman gibi goren zıhnıyette.ayrıca pkk nın de bununla ne alakası var anlamadım

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

bir milleti herşeyiyle kabul görmek ne kadar da zor öyle değil mı?gerçı bu soruyu sormadan önce böyle bi milletin varlığını kabul edip etmedığinızı sormak lazım. hal boyle olunca o mılletın tum değerlerını dılını kımlıgını kulturunu sahıplenmek de zor olmuyor.işte newroz da yıne bu yollarla turklerın kendilerıne mal etmek ıstedıklerıbır kutlu gun durumuna düşürülüyor.halbukı turk halkının cogu bunu henuz daha kulturlerıne sındırememışler.madem bu kadar eskı bı gelenektır bu neden turk halkı o gun sokakalara cııkıp kutlamıyor bıldıgımız kadarıyle turkler kulturlerıne sahıp cıkan onu yaşatan bır mıllet.newrozun el değiştirdği yok aslında suç onu gercek kımlıgıyle kabul edemeyen kendısınden farklı olan her şeyi düşman gibi goren zıhnıyette.ayrıca pkk nın de bununla ne alakası var anlamadım

 

Ah!Bütün Orta Asya halklari sizden caldilar Nevruzu öylemi,ve siz o kadar büyük o kadar elit bir millettiniz ki size kimse yasama hakki vermedi,dilinizi,tarihinizi,kültürünüzü hemen herseyinizi silip süpürdüler ve bir Öcalan cikti size kim oldugunuzu hatirlatti,Almanya Amerika ise silah cephane vererek vataninizi kurtarmanizi emrettiler.Onedenle 1000 yildan fazla bir zamandir bu topraklarda icice kucak kucaga yasayan insanlari birbirine düsman ettiler,kim saldirdi önce,kim sinrlari bekleyen askere kursun yagdirdi,kim otobüsten insanlari indirip kursuna dizdi,amaciniz neydi?nevruzu sahipleniyorsunuz, önce nevruzun degerini ögrenin,kardesligin ne oldugunu ögrenin,Ve Türkiyenin nasil bugünlere getirildigini iyice bir arastirin.Sizden baska hicbir toplum bu ülkeyi bölmeye kalkismadi,sizden baska hic kimse bu ülkenin bayragina hakaret etmedi.Kardesce yasamak isteyen önce kardesce yasamayi ögrenmelidirler.

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

arkadaş Nevruz'un kökeni belli, tarihi belli, kime ait olduğu da belli elbette sahip çıkacağız. milletleri millet yapan, tarihi, kültürü, zenginliği, bayramlarıdır. Türklerin tarihi, kültürü, zenginliği ve bayramları bellidir. Belli olmayanlarda bir kendilerinin olmayana sahip çıkmak isterler. olmayan bir tarihi zenginlik sonradan yaratılamaz.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 3 hafta sonra...

BİRİNCİSİ NEVRUZ DEĞİL NEWROZDUR O BAYRAMIN ADI VE BİR KÜRT BAYRAMIDIR DEMİRCİ KAWA İLE BAŞLAMIŞTIR VE KÜRTLERLE BU BÖLGEYE YAYILMIŞTIR LÜTFEN BİR TARAFSIZ TARİHİ ARAŞTIRIN HEP TARAFLI GAZETE TARAGLI TV TARAFLI TARİH BÖYLE CAHİL KALIYOR HALKIMIZ BUNU BİR GERÇEK TARİHİ BİLEN YABANCIYA SÖYLESENİZ SİZE AFEDERSİNİZ AMA NERESİYLE GÜLER BİLMEM...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Nevruz geleneği ne Sünnilikle, ne Alevilikle, ne Bektaşilikle doğrudan doğuş bağlantısı olmayan, İslâmiyetten çok öncelere giden bir gelenektir. Yani bir dinin veya mezhebin bayramı değildir. Bu yüzden de herhangi bir şekilde bir mezhep adına, bir din adına, bir etnik menşe adına bağlı gösterilmesi, istismar edilmesi bir ayrılık unsuru olarak takdim edilmeye çalışılması yanlıştır. Tarihin ve kültürün bütün gerçeklerine aykırıdır.

 

1990 yılında bağımsızlıklarını ilan eden Türk Cumhuriyetleri'nde Kırgızistan, Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan ve Azerbaycan ile Rusya Federasyonu bünyesindeki Tataristan 21 Mart Ergenekon/Nevruz Bayramı'nı "Milli Bayram" olarak ilan etmişlerdir. Bu günün coşkuyla kutlanmasına büyük önem vermektedirler. Türk kültüründen kaynaklanan Ergenekon/Nevruz bayramı, her yönüyle Türk gelenek ve görenekleriyle zenginleşmiş ananevi ve temeli beş bin yıllık Türk tarihine dayalı milli bir bayramdır. Türkiye'de de 1991 yılında Türk Dünyası ile birlikte ortak bir gün olarak resmi tatil olmaksızın bayram ilan edilmiştir.

 

Nevruz; Türk insanını birbirine kenetleyen, bağlayan, Ergenekon'dan demir dağları eriterek dirilen atalarının ruhlarıyla yanan bir ateştir. Bu ateş, hiç sönmeden binlerce yıl yandı ve gelecekte de kıvılcımlarından binlerce gönlü tutuşturarak "ortak kültür ocağı"nda binlerce ruhu ısıtacaktır. Avrasya'nın , Türk âleminin Nevruz toyu kutlu olsun,Nevruz gülleri geleceğe umutlar taşısın.

 

Öyle Kürtlerin demirci kawası ile başladığını gösteren hiç bir kaynak bulamazsınız, Nevruz bir Türk Geleneğidir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Nevruz bugüne kdar anadolu topraklarında yaşayan bütün insalnarın birlikte kutladıkları bir bayramdır. Ancak Pkk ve onun destekçileri bunu kendi bayramlarına dönüştürmüş ve bunu kendi propogandalarına dönüştürmüşlerdir. Biz bu bayramı onlar yüzünden kendimiz açöısından kutlamaya korkar olduk. Nevruz sadece kürtlerin veya Pkk lıların kutladıkları bir bayram değildir. Nevruz baharın gelişinmin kutlanmasıdır ve onların bayramı değildir. Ayrıca bu sene ve her sene nevruz Azerbaycan, Kazakistan, Türkmenistan gibi ülkeler de de kutlandı. Bu da nevruzun onalrın bayramı olmadığını ortaya çıkarmaktadır.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

bir milleti herşeyiyle kabul görmek ne kadar da zor öyle değil mı?gerçı bu soruyu sormadan önce böyle bi milletin varlığını kabul edip etmedığinızı sormak lazım. hal boyle olunca o mılletın tum değerlerını dılını kımlıgını kulturunu sahıplenmek de zor olmuyor.işte newroz da yıne bu yollarla turklerın kendilerıne mal etmek ıstedıklerıbır kutlu gun durumuna düşürülüyor.halbukı turk halkının cogu bunu henuz daha kulturlerıne sındırememışler.madem bu kadar eskı bı gelenektır bu neden turk halkı o gun sokakalara cııkıp kutlamıyor bıldıgımız kadarıyle turkler kulturlerıne sahıp cıkan onu yaşatan bır mıllet.newrozun el değiştirdği yok aslında suç onu gercek kımlıgıyle kabul edemeyen kendısınden farklı olan her şeyi düşman gibi goren zıhnıyette.ayrıca pkk nın de bununla ne alakası var anlamadım..

 

ne demek pkk ile ne alakası var arkadaşım!!!!!!!!!!?????*****

hiçmi haber izlemiyorsun...

nevruzda sokakaklara dökülüp suçsuz günahsız insanlara saldıran,araçları,iş yerlerini yakan,yıkan pkk değilmi...

ayrıca daha önce nevruzu neden kutlamıyorlardı diyorsun....Türkiye haricinde bütün türkülkeleri bu bayramı resmi olarak kutluyorlar yıllardan beri....

türkiyede yıllardan beri nevruz kutlanıyordu...

kars ,ardahan,ığdır,erzurum yörelerinde azeriaasıllı vatandaşlarımız her nevruz bayramında ateş yakıp baharın gelişini kutlardılar....

ama o zamanlar kürt vatandaşlarımızın bundan nedense haberleri yoktu...

ne zaman pkk sahip çıktı o zaman o bölgedeki insanlar nevruzu kutlamaz oldu...

üstelik nevruz türkiye'nin bayaramı denilmiyor.......TÜRKLER'İN BAYRAMI dır deniyor...

işte aşağıda gayet açık olarak yazdıyorum... istediğin şekilde araştır ve öğren

 

Türkleri, Anadolu Türkleri ve Balkan Türkleri Nevruz geleneğini (Tatar, Uygur Türkleri, Anadolu Türkleri ve Balkan Türkleri Nevruz geleneğine) canlı olarak günümüze kadar yaşatmışlardır.

 

Kazakistan

 

Kazaklar, Nevruz törenlerinde Mevlid okuturlar. Evler baştan başa temizlenir, herkes en iyi elbiselerini giyer. Nevruz törenleri sırasında ev duvarlarına veya çeşitli eşyalar üzerine kil kaplar atılarak parçalanır, ateş üzerinden atlanır. Ateşten atlamaların, eski yılın kötülüklerinden ve hastalıklarından sıyrılmak, yeni yıla sağlıklı bir şekilde girmek için yapıldığı tespit edilmiştir. Kazaklar, Nevruz'da yaptıkları yemeğe "Nevruz-köcö" adını verir. Ayrıca nevruz çorbası veya lapa adı verilen başka bir yemek de yaparlar ve bunları o gün komşularına dağıtırlar.

 

Kırgızistan

 

Kırgızlar, yeni yılın ilk gününe Nooruz adını verirler ve o gün "Nooruz köcö" denilen özel bir yemek yerler. "Köcö", darı yarması yahut bulgur konulmak suretiyle yapılan bir nevi tirittir. "Auz köcö" denilen "kavut" da bu günün özel yemeklerindendir. Kırgız yılı, gece ile gündüzün bir olduğu günde yapılan Nevruz Festivali ile başlar ve Yılbaşı bayramı 21 Mart'ta kutlanır.

 

Özbekistan

 

Özbekistan'ın Semerkand, Buhara, Andican taraflarında Nevruz törenleri, Nevruz günü başlar ve bir hafta devam eder. Halk, bu Nevruz eğlencelerine "Seyil Eğlenceleri" adını verir ve Seyil Yerleri dönme dolaplar, çalgıcılar, beççeler, seyyar satıcılarla dolar. Nevruzun birinci günü, halk çadır çadır gezerek birbirlerinin bayramını kutlar. Bu ziyaretler sırasında ikram edilen yemek, "aş" adı verilen pilavdır. Ayrıca çay ve çeşitli meyveler de sunulur. İkramların yanısıra, Köpkari, güreş, at yarışları ve horoz dövüşleri gibi spor gösterileri düzenlenir, Nevruz kutlamalarından esinlenmiş tiyatro eserleri sahnelenir.

 

Türkmenler, yeni yılın ilk gününe Novruz adını verirler. Novruz'dan beş altı gün önce, her Türkmen ailesi temizlik yapmaya başlar. Novruz için Türkmen çöreği, Türkmen petiri, külce, yağlı börek, şekşeke, koko, bovursak, Türkmen palovu hazırlanır. Ne kadar çok yiyecek hazırlanırsa, yeni yılın o denli iyi geçeceğine inanılır. Semeni, Novruz'un özel yiyeceğidir. Birkaç aile birleşip büyük bir kazanda buğday özüne, un, su ve şeker ekleyerek hazırlarlar. Bir gün önceden pişirilmeye başlanan semeni, 21 Mart sabahı hazır olur.

 

Azerbaycan

 

Azerbaycan'da Nevruz, üç gün sürmektedir. Her yıl Mart ayının 21-23ncü günleri, büyük törenle kutlanır. Nevruz'dan sonraki en önemli gün, "ahir çerşenbe/son çarşamba" dır. Bu güne, "ılin ahir tek tek" günü de denir. Bayram ayı içindeki dört haftanın Çarşamba günleri de önemlidir. Buna "üskü" denilmektedir. "Ahir çerşenbe"den önceki Salı günü mezarlığa giden erkekler, Fatiha okuyup dönerler. Kadınlar ise mezarlığa, hazırladıkları helva, pilav ve daha başka yiyecekler ile giderler. Mezarlıkta Kuran-ı Kerim okunur, Fatihaların ardından yemekler fakirlere dağıtılıp, 1-2 saat sonra mezardan ayrılınır. Böylece Nevruz'da Kabir-üstü uygulaması da sona erer.

 

Azerbaycan'da salıyı çarşambaya bağlayan gece "ahir-çerşenbe" denir. "Ahir çerşenbe" de yapılması gerekli işlerin başında evin, eşyanın, kap kacağın yıkanması ve temizlenmesi işi gelmektedir. Ahir çerşenbe'de, Pülenberi adı verilen üzerliğin yakılması âdetinin yanısıra, en az yedi yemişten oluşan "yeddi-levin" gecesi yapılır. "Gapı pusma" adeti, gençlerin niyet tutarak komşu kapılarını dinlemeleri ile ilgilidir.

Nevruz: Karapapaklar'da Nevruz, Kırım Türkleri'nde Navrez, Gündönümü; Batı Trakya Türkleri'nde Mevris, Makedonya ve Kosova Türkleri'nde Sultan-ı Navrız adlarıyla kutlanmaktadır.

 

Türkiye

 

Anadolu'da "Sultan-ı Nevruz", "Nevruz Sultan", "Mart Dokuzu" ve "Mart Bozumu" gibi adlarla bilinen Nevruz, gelenekleriyle bütün Türk toplumu içinde yaşamaya devam etmektedir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

BİRİNCİSİ NEVRUZ DEĞİL NEWROZDUR O BAYRAMIN ADI VE BİR KÜRT BAYRAMIDIR DEMİRCİ KAWA İLE BAŞLAMIŞTIR VE KÜRTLERLE BU BÖLGEYE YAYILMIŞTIR LÜTFEN BİR TARAFSIZ TARİHİ ARAŞTIRIN HEP TARAFLI GAZETE TARAGLI TV TARAFLI TARİH BÖYLE CAHİL KALIYOR HALKIMIZ BUNU BİR GERÇEK TARİHİ BİLEN YABANCIYA SÖYLESENİZ SİZE AFEDERSİNİZ AMA NERESİYLE GÜLER BİLMEM...

Newroz PKKlilarin uydurmasidir.nevruz kürt bayrami olamaz cünkü tarihte bir kürt kültürü diye kültür yoktur.Yabancinin neresiyle gülmesine gelince saniyorumki bu gülmeyi önce sizler hakettiniz,cünkü yalanci bir tarih ve kapmaca bir bayramla kültür yarisina ciktiniz.Tarafsiz tarihler Kürtlerden bahsetmez cünkü tarafsiz tarihler gerceklerden ödün vermezler.Para ile yazdirilan tarihler ise ancak masal kitaplari olurki cocuklari uyutmaya yarar.

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.