Misafir redblack Gönderi tarihi: 24 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 24 Ağustos , 2007 Bir kuş olsam.. Kanat çırpsam canımın her istediği yere.. Hergün uçup gitsem başka başka yerlere.. Özgür olsam.. Denizin kokusunu alsam.. Güneşin sıcaklığını hissetsem.. Ömrümü bir yerde değil, bir çok yerde geçirsem.. Düşünmesem yarını.. Bugünü yaşasam.. Dünü unutsam.. Acı çekmesem hiç yaşanmışlara.. Ya da yaşanmamışlara-yaşanmasını istediklerim için- Ölürken sadece iki damla göz yaşı döksem.. Biri özgürlüğümü yaşadığım, sonsuz derinlikteki mavi gökyüzünü kaybettiğim için.. Diğeri ise ölümsüzlüğe açılan kapıdan geçerken geride bıraktıklarım için.. Alıntı
Φ LilaC Gönderi tarihi: 24 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 24 Ağustos , 2007 rengârenk bir hayat Açık gri sabahlar yaşadım üşüten Bir o kadar tedirgin eden Kızıl ikindiler Boş verdiren her şeye Şekerpare gibi Tadına doyulmayan Mor akşamlar ki Bitmesini hiç istemediğim Öyle ki “ölüm bana şimdi gelse “ dediğim Simsiyah geceler Bana garip bir his Ruhuma tarifsiz güç veren Ve kapkara geceler bazen Yalnız uykuyu değil Umutlarımı da alıp götüren Bu can böyle günlerce Tadacak nicesini Görünceye kadar Ölümün O soğuk O Beyaz rengini! Alıntı
Φ ERBAY Gönderi tarihi: 24 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 24 Ağustos , 2007 ahucum gitmeden önce son şiirimi hedaye ediyim... Harç Bilemiyorum hangi gökdelenin tuğlaları arasındadır elele yürüdüğümüz ve seni ilk kez öptüğüm o kuytu kumsal Ama duyarım bir mısır tarlasının yüreğindeki telaşı görülünce dağın ardından kentin ilk gökdeleni Daha kamyonlar dolusu kum elenir inşaat önlerinde ayıklanır deniz kabukları yok edilir gibi bir cinayetin izleri Sunay Akın Alıntı
Φ LeylaM Gönderi tarihi: 24 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 24 Ağustos , 2007 Nasılsın Diloşum.. dümen selamette mi? Benden de umutlu bir şiir olsun.. Dünya o kadar büyük ki; Bir noktayım ortasında, ne yapsam. Bazan da o kadar küçülüyor ki dünya, Devrilecek sanıyorum, kımıldarsam. Hayat o kadar uzun ki, Öyle bitmez geliyor ki bir an.. Bir de bakıyorum, o kadar kısalıyor ki; Ne çıkar, diyorum, bir hayattan Saadet o kadar lazım ki yaşayana; Billahi can verir uğrunda insan. Hem o kadar boş ki mesud olmak, Gün yüzü görmeden ölenlerin arkasından. Ben o kadar önemli kişiyim ki, O kadar iyiyim ki aklım ve düşüncelerimle. O kadar fenayım ki ben Delice niyetlerimle. Gece; ne kadar karanlık ve sessizsin.. Öyle kaplayorsun ki evleri, denizleri. Hem o kadar aydınlık ve seslisin ki; Çılgınca coşturuyorsun bizleri. Sabah; bir yeni dünya gibi geliyorsun; Öylesine süslü, öylesine sadesin ki.. Sen o kadar güzelsin ki sabah, O kadar güzelsin ki. Özdemir ASAF Alıntı
Φ diloş Gönderi tarihi: 24 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 24 Ağustos , 2007 canlarım benim.. hepinizi çok seviyorum.. ALLAHA emanet olun.. Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 25 Ağustos , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 25 Ağustos , 2007 Son 10 gün her akşam güneşin batışına tanıklık ettim ve dualar dilimde... Dün akşam batarken Efe bana dedi ki, anne koşsam yetişirmiyim güneşe? Bende onun kadarken tepelerin ardına saklanır sanardım... Gitsem orada bulurum sanardım... Şimdi biliyorum burada batan güneş bir başka yerde yeniden doğarken, hep eksiliyor bişeyler hayatımızdan... Her sabah aynı güneş yeniden doğacak, her akşam aynı güneş yeniden batacak... ama aslında hiç birşey eskisi gibi olmuyor... Garip bir hüzün sarıyor insanı tepelerin ardında kaybolurken... Ve şimdi sen benim yerime tanıklık et yıldızımızın vedasına... Alıntı
Φ egzorsist Gönderi tarihi: 25 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 25 Ağustos , 2007 BİRİ VAR Biri var, Belki bana çok uzak Belki de benliğim kadar yakın Evet ve nihayet, birisi var Yüreği sonsuz sevgi dolu Çok cana yakın ve insanlara sevdalı Bütün bu güzelliklere rağmen Yine de yüreği bazen ağlamaklı Aslında bilmiyor, Onun o güzel gözlerinden dökülen Dünyanın en güzel, Sevinç ve sevda gözyaşları Sana ağlamak kötüdür diyemem Bazen ben de ağlıyorum Yağmur yağıyorsa ve bir de yalnızken Gözlerim buğulanıverir Uzaklara bakarken Öylece duygululanıveririm işte Bir insanı; Yani bir çiçeği düşünürken. Bilmelisin ki, bir nehir gibisin Nereye baksam oraya akıyorsun Aktığın her yeri, Sonsuz sevginle yakıyorsun Bir de beni düşün, beni; Her an içimde bir volkan gibi patlıyorsun. Hayatta en zor şey sevgi ve hasrettir Biliyormusun, gökyüzü neden bu kadar gizemlidir Ve biliyormusun, okyanus neden bu kadar derin ve serindir Neden rüzgar ara sıra çıkıverir Neden kuşlar özgürce uçabilir Ben biliyorum ve hala öğreniyorum Evrende her şey; Birbirine sevdalı ve hasret içindedir. Hiçbir insanı menfaat için sevmedim Ve hiçbir şeyi dürüstlüğe değişmedim Biliyorum sen de benim gibisin Yani ben senim, sen de bensin Özgür bırak duygularını Nereye gitmek istiyorsa oraya gitsin Hayatta böyle değilmi zaten, Yani, sonsuz hasret ve sevgiyi yaşamak için... Alıntı
Misafir redblack Gönderi tarihi: 25 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 25 Ağustos , 2007 Hayat bir çizgi film olsa... Çizgileri kalemimizde, balonları zihnimizde. İstediğimiz yerde duraklatabilsek ya da çiziversek istemediğimiz bir karenin üstünü. Geri sarıp hızlıca oynatabilsek ve dokunaklı bir müzik koyabilsek istediğimiz yerine. Hayat bir çizgi film olsa; bazen siyah beyaz, bazen renkli ama çoğu kez gri. Bir kahramanı başka bir zamandan gelse, diğer kahramanı başka bir yerden. Gülseler ve sevseler… kahramanlar hiç ölmeseler. Hayat bir çizgi film olsa; nehirler tersine aksa, arap kızı camdan baksa. Yapraklar dalına konsa. Hayat bir çizgi film olsa… Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 27 Ağustos , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 27 Ağustos , 2007 Düşünce Ay düşünce geceye kendine çekilir bu yürek masum bir çocuk gelir de alnından öperim gülerek kasveti sarar ruhumu çepeçevre bilmem belki de gecenin huyudur bu alır beni bir düşünce yollarım korkarım az oldu çoklarım hele sen de gidince olmasan da olur sevdamı inadımla yaşarım Alıntı
Misafir redblack Gönderi tarihi: 30 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 30 Ağustos , 2007 sen tatillerde gezedur ..... ben mübarek 30 Ağustos Zafer Bayramı'nda bilem çalışayım.... ama haftaya da ben olmayacağım Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 30 Ağustos , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 30 Ağustos , 2007 İğdem, son 3 gün kaldı sana kavuşmama... İnşallah güzel geçiyordur, gerçi sen gittiğin heryeri güzelleştirirsin biliyorum ve düşünüyorum da kimbilir ne duygular geçmiştir içinden... Seni çok özledim... Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 1 Eylül , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 1 Eylül , 2007 Aristo''nun Kulağını Çınlatmak -ağlanan yara- en çok kendime küsmüşken... gözümün kararan taraflarından t/arafımdan paramparçalanmışlıklar geçer; şah damarım, dostlarım!.. bilirsiniz(!) bir yanım cinnet bir yanım cennet arafta kalmışa istenmez ki hüccet... . . siyah var diye beyaz var ve artık yılgınlık var diye düz mantığa kaçışım var... oysa severim beylik lafları pastel renkleri araflığıma yakışan belirsizlikleri... ahh yalnızlığım!.. k/ağıt-k/alem, nemli duvar ahh şubatta ıslanmışlığım!.. ayaz-yağmur yaş var yaşasın ölümde var!.. evet severim baş vermeyi . . göğ iken kopar filiz! yaşını dolduramamış günahlar gelir geçer el amanlar.. eyvahlar... kabullenilmiş eyvallahlar... sağır zaman neler sağarmış yutkunan bir yüreğe neler sığarmış anlatılmaz yazılmaz sız[ı]lar... sıkılır yumruk dövülür diz Allah var!.. Kendimde değilim çok kez biliniz... gökten yıldız yağarmış ay bir kenara yığarmış... teffekküre yeltenir bakışlar d`ağlanan yara`dan boy verir filiz büyür gözbebeğimde şah damar şiir biter.. yıldızlarda susarmış birde bakarsınız gün ağarmış... . . bilmem ki daha ne kadar severim geceyi yutkunmayı.. bir bilinmezliğe çekip gitmeyi... çok şey bildiğimden değil.. afedersiniz sizde bilirsiniz.. doğru var diye yanlış var. hiç şüphesiz korku sahibidir her günahkar.. kitabın satırlarında lanetlenmekte var!.. pardon boş vermeyi.. ölmeyi.. zamansız göçüp gitmeyi... Alıntı
Φ frozen Gönderi tarihi: 1 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 1 Eylül , 2007 amanin gıcığım gün sayıyor dostluk işte bak çok duygulandım şimcik yaw ben ne vefasız bişeyim hiç şiir felen eklememişim..yasık ya gelince kalbi kırılıcak şimdi Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 1 Eylül , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 1 Eylül , 2007 sendende bu beklenir cadım, şaşmadım canem uyussun biliyonmu? Alıntı
Φ frozen Gönderi tarihi: 1 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 1 Eylül , 2007 biliyom da demin salya sümük ağlarken öyle demiyodun ama Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 1 Eylül , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 1 Eylül , 2007 hem ağlarım hem giderim o burda denmiyordu değilmi? insan bidenecik iğdeme bir şiir bile eklemezmi? tüh sana Alıntı
Φ frozen Gönderi tarihi: 1 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 1 Eylül , 2007 ekler dimi dalları bastı kiraz gel bize biraz biraz evdekileri sepetledim çabuk tut elini biraz nasıl beyenir dimi iğnen Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 2 Eylül , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 2 Eylül , 2007 evet iğnem beğenir, bunun üzerine sanırım senin kaftanı sana diker buda benden sana dam üstünde un eler tombul tombul frozen Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 2 Eylül , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 2 Eylül , 2007 İğdem yarın geliyor... Allah kelamında Rab der ki, "ben insana kelimeleri öğrettim" odur, onun meleklerden üstünlüğü... işte o kelimelerle ya kalp kazanıyoruz şimdi ya düşman... fikrini zikrediyor insan... ve seçtiğimiz dostları kelimeleri ile tanıyoruz şimdi... hatırlıyorsun... ilk rastlaşmamızı... kalplerimize girişimizi... ne güzel bir kelam bu, diyor ve eski bir dostu kucaklıyorduk... sonsuz yalnızlığımıza çare yok, o yalnızlık yolunda birlikte aktıklarımız hariç... bak işte şimdi ben daha fena yalnızım bir kanadı kırık kuş gibi, iyileşmeyi bekliyor, çaremin yolunu gözlüyorum... kalbi, kelamı kadar güzelim... seni özlüyorum... sardunyam Alıntı
Φ LeylaM Gönderi tarihi: 3 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 3 Eylül , 2007 Islanmış taşlığında suskun bir bekleyişin Yutar yalnızlığın buzdan ayını, Akşamsefaları içinde karanlık gözlerin. Döker çiçeğini sararan rengiyle, Yaralı bir aşkla seğiren derin. Ve aklın seni sürgüne gönderir Yüzüne iğreti gelen isminle, En yalnız köşesinde donmuş yüreğinin. Diloşum seni çok özledim.. ben belki geldiğin an burada olamayabilirim,seni şimdiden karşılayayım dedim Alıntı
Φ ERBAY Gönderi tarihi: 4 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 4 Eylül , 2007 Derindesin Rüya Kadar Derinde seni bir kilimin nakışlarında devlerin şimşekli bakışlarında kanı sevgi olan hatıraların göklere uzayan yokuşlarında bulamaz ayağı prangalılar yayını terkederken kırılan bir ok gibi doğarken ölen bir çocuk gibi çekingen çeşmelerin suyunda eriyen güz yorgun patikalrda sevda arayan öksüz bulamaz izlerinitilkiler kurt ininde yağmur hala murada ermedi teninde mağrur bir kıvılcım görünce seni başın alıp gitmiş karanlıklara mehtabı beklemiş seneler boyu yüreğinde duymuş hep o korkuyu ardına bakınca gamlı bir akşam duymuş tenhalarında çalan şarkıyı ceviz sandık bom boş ; kapılar kırık senden artakalan mor bir hıçkırık okunmamış esrarlı bir öykünün memnu satırları gibidir yüzün vuslatın eflatun gecelerinde uykusunu kaçırmışsın gündüzün oysa ne yerdesin , ne gökyüzünde derindesin rüya kadar derinde Nurullah Genç ahucum özlettin kendini yine... Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.