Misafir kleo Gönderi tarihi: 28 Mayıs , 2007 Gönderi tarihi: 28 Mayıs , 2007 o zaman bende bir itirafta bulunayım.......... bu forumda fanatik oldum...birilerine gıcık vermek için Alıntı
Φ LeylaM Gönderi tarihi: 28 Mayıs , 2007 Gönderi tarihi: 28 Mayıs , 2007 kıs biz çok iyiydik..ne iyi arkadaştık.. bana da mı,karşılıklı fanatik gıcıklar mı olacağız.. ben fanatik değilim ama..hiç gördün mü fanatiklik yaparken.. kanım doğuştan kırmızı akıyor ben ne yapayım.. Alıntı
Misafir kleo Gönderi tarihi: 28 Mayıs , 2007 Gönderi tarihi: 28 Mayıs , 2007 kıs biz çok iyiydik..ne iyi arkadaştık.. bana da mı,karşılıklı fanatik gıcıklar mı olacağız.. ben fanatik değilim ama..hiç gördün mü fanatiklik yaparken.. kanım doğuştan kırmızı akıyor ben ne yapayım.. olsam olsam....senin kapuskan olarak gıcıklık yapabilerim sana......eee...kapuska gıcık bişey tabeee..yersen... zatii sen o birileri olabilemezsen değil mi ........ Alıntı
Φ LeylaM Gönderi tarihi: 28 Mayıs , 2007 Gönderi tarihi: 28 Mayıs , 2007 ağzımı sulandırma gene,ne zamandır yemedim zaten.. olabilemez miyim o birileri? eh sen öyle diyorsan öyledir..şüpheli bir durum azcık tabi,özellikle bu itirafımdan sonra ama neyse arkadaşlığımıza güveniyorum Kleocum,canım benim Alıntı
Misafir kleo Gönderi tarihi: 28 Mayıs , 2007 Gönderi tarihi: 28 Mayıs , 2007 ben senin yemek zevkinden şüpeliyim ama........ Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 29 Mayıs , 2007 Gönderi tarihi: 29 Mayıs , 2007 Kleo, kapuska güzel yemektir kıss, Leylacım gibi bende severim... içine pul biberide bastınmı amannn ne yinir... arnavut biberi de koy pişerken... Leylam, dimek senin kanın kırmızı akıyor, benim kanım yeşil akıyor yoksam uzaylımıyım... Alıntı
Φ diloş Gönderi tarihi: 29 Mayıs , 2007 Gönderi tarihi: 29 Mayıs , 2007 nirlerdesin..özledim seni çok.. Ey Hayat E y h a y a t, s e n ş a v k ı s u l a r d a b i r d o l u n a y s ı n. A s l ı n d a y o k u m b e n b u o y u n d a, ö m r ü m b e n i y o k s a y s ı n… Yaşam bir ıstaka; gelir vurur ömrünün coşkusuna. Hani tutulur dilin, konuşamazsın… Tırmandıkça yücelir dağlar. Sen mağlupsun sen ıssız ve kalbinde kuşların gömütlüğü; tutunamazsın! Eloğlu sevdalardan dem tutar, aşk büyütür yıldızlardan; senin ise düşlerin yasak, dokunamazsın... Birini sevmişsindir geçen yıllarda. Açık bir yara gibidir hâlâ. Hâlâ ne çok özlersin onu, ağlayamazsın… Yolunda köprüler çürür. Sesin, sessizlik sanki bir uğultuda. Savurur hayat kül eyler seni, doğrulamazsın! Yapayalnız bir ünlemsin dünyayı ıslatan şu yağmurlarda. Her şey çeker ve iter, anlatamazsın... Yaşam bir ıstaka, gelir vurur işte ömrünün coşkusuna. Sesinde çığlıklar boğulur ama, bağıramazsın… Sonra vakt erişir, toprak gülümser sana; upuzun bir ömrün ortasında ne hayata ne ölüme yakışamazsın… Yazdırmalısın mezar taşına: Ey hayat, sen şavkı sularda bir dolunaysın, aslında hiç olmadım ben bu oyunda ömrüm beni yok saysın… Yılmaz Odabaşı Alıntı
Φ LeylaM Gönderi tarihi: 29 Mayıs , 2007 Gönderi tarihi: 29 Mayıs , 2007 Kleo, kapuska güzel yemektir kıss, Leylacım gibi bende severim... içine pul biberide bastınmı amannn ne yinir... arnavut biberi de koy pişerken... Leylam, dimek senin kanın kırmızı akıyor, benim kanım yeşil akıyor yoksam uzaylımıyım... ablacım,sen Admin değilsin değil mi.. nirlerdesin..özledim seni çok.. Ey Hayat E y h a y a t, s e n ş a v k ı s u l a r d a b i r d o l u n a y s ı n. A s l ı n d a y o k u m b e n b u o y u n d a, ö m r ü m b e n i y o k s a y s ı n… Yaşam bir ıstaka; gelir vurur ömrünün coşkusuna. Hani tutulur dilin, konuşamazsın… Tırmandıkça yücelir dağlar. Sen mağlupsun sen ıssız ve kalbinde kuşların gömütlüğü; tutunamazsın! Eloğlu sevdalardan dem tutar, aşk büyütür yıldızlardan; senin ise düşlerin yasak, dokunamazsın... Birini sevmişsindir geçen yıllarda. Açık bir yara gibidir hâlâ. Hâlâ ne çok özlersin onu, ağlayamazsın… Yolunda köprüler çürür. Sesin, sessizlik sanki bir uğultuda. Savurur hayat kül eyler seni, doğrulamazsın! Yapayalnız bir ünlemsin dünyayı ıslatan şu yağmurlarda. Her şey çeker ve iter, anlatamazsın... Yaşam bir ıstaka, gelir vurur işte ömrünün coşkusuna. Sesinde çığlıklar boğulur ama, bağıramazsın… Sonra vakt erişir, toprak gülümser sana; upuzun bir ömrün ortasında ne hayata ne ölüme yakışamazsın… Yazdırmalısın mezar taşına: Ey hayat, sen şavkı sularda bir dolunaysın, aslında hiç olmadım ben bu oyunda ömrüm beni yok saysın… Yılmaz Odabaşı sen o özlemeyi bir de bana sor.. geldim gittim,hiç yoktunuz.. neyse ki rastladık Diloşumm şiir o kadar,o kadar güzel ki.. Alıntı
Φ diloş Gönderi tarihi: 29 Mayıs , 2007 Gönderi tarihi: 29 Mayıs , 2007 ablacım,sen Admin değilsin değil mi.. sen o özlemeyi bir de bana sorgeldim gittim,hiç neyse ki rastladık Diloşumm şiir o kadar,o kadar güzel ki.. evet rastlaştık çok şükür..canım leylam çok özlemişim seni.. evet işler yoğundu gelemedim bu aralar ama aklımda olduğunuzu söylememe bilmem gerek var mı? şiiri seveceğini tahmin ettim..şiirleri detfterlere yazarken kişiye özel seçim yapıyorum şikerim..eh.az çok tanıdık dimi birbirimizi.. Alıntı
Φ LeylaM Gönderi tarihi: 29 Mayıs , 2007 Gönderi tarihi: 29 Mayıs , 2007 az çok hatta bayağı tanımış olacağız Diloşum şu kısa zamanda..ne hissettiğimizi,neyi seveceğimizi,bir kelimemizden ruh halimizi anlayacak kadar.. yoğun işler dime; benim de,zaten burda sizinle olmak uğruna işler artık kendi işlerini kendileri görmeyi öğrenecekler,onu bekliyorum ben de.. Alıntı
Misafir kleo Gönderi tarihi: 29 Mayıs , 2007 Gönderi tarihi: 29 Mayıs , 2007 Kleo, kapuska güzel yemektir kıss, Leylacım gibi bende severim... içine pul biberide bastınmı amannn ne yinir... arnavut biberi de koy pişerken... tadını bastırmak için biber falan kendinize eziyet etmeyin bence..... ............ Alıntı
Φ frozen Gönderi tarihi: 29 Mayıs , 2007 Gönderi tarihi: 29 Mayıs , 2007 Hanene Ay Doğacak Yattığım yerden gökyüzünü görüyorum. Gökyüzu yıldızsız. Hava yarın kapalı olacak. Belli de olmaz ya, bazan böyle gecelerin sabahları günlük güneşlik olabiliyor. Toprağın kokusu geliyor. Unutmuşum pencereyi kapatmayı. Şimdi gelir birisi, sorması gerekliymiş gibi: ''Geçti mi başının ağrısı?'' der. Sesimi çıkarmam, uyudu sanırlar. O zaman pencereyi de kapatır gider . Sofrayı kaldırıyorlar. Tabak, çanak, bıçak, çatal sesleri içimi kıyıyor. Televizyon kimse tarafından izlenmese de açıktır. Bu evde yaşayan herkes sağırmış gibi de sesi ortalığı inletir. Babaanne de rahatsız olup kıstırmaz şunun sesini. Ablam kızını uyuturken kısar biraz. Ufaklık da yattığı yerden bağırır: ''Açın sesini, ben onu dinleyerek uyurum.'' Çocuklar nedense sever kalabalıkta, gürültüde bir yere kıvrılıp uyumayı. Ben de öyleydim küçükken. Düğünlerde masa üzerlerinde uyumasını severdim. Bütün çocuklar gazoz kapağı ve kamış toplama telaşındayken benim uykum geliverirdi. Orkestra ve insanların sesi uğultuya dönüşürdü. Annem başımın altına yastık niyetine hırkasını katlar koyardı. Bana zor gelen, uyandırılıp eve kadar yürümek zorunda kalmaktı. Uyanmamak için diretmiştim bir keresinde. Omuzlarımdan tutup sarsmıştı annem. Babam hafiften bir tokat da atmıştı. Kaç yaşındaydım o zaman? Altı mı... yoksa beş mi? Annem sinirli ve bıkkın, hırkamı giydirirdi. O zaman da gözaltlarında torbalar vardı. Zaten o kış bir böbreğini aldırmak zorunda kalmıştı. Alnındaki derin çizgiler de yeni yeni oluşmaya başlamıştı. Kırmızı ruju gecenin o saatinde çoktan çıkmış, dudakları beyaza yakın bir pembeye dönüşmüş olurdu. Saçlarının diri dalgalarıysa çoktan çözülmüştür . Düğünlere giderken yakası açık mor giysisini giyerdi. Oturmaktan etekleri buruşurdu. Giysisinin sedefli düğmeleri, düğmelerin içinde ise sadece benim görebildiğim renkler vardı. Düşündüğüm çıktı. Bizim küçük kız, televizyonun sesini açmalarını söylüyor. Birisi geldi; oğlan kardeşim olmalı. Komünistlerle birlikte duvarlara yazı yazıyor. Geçen gün okulun duvarındaki yazıyı işaret etti. 'Faşistlere ölüm.' O yazmış. ''Faşist ne demek?'' diye sordum. ''Anlatsam da anlamazsın,'' dedi. Sonra böyle söylediği için pişman oldu. ''Bizim karşımızdakiler ,'' dedi. Okuduğu kitaplardan bir şeyler anlatmaya başladı. Göz ucuyla tekrar baktım yazıya. ''Aceleyle yazmışsın,'' dedim. ''İbneler gelip sıkıştırırlar diye...'' ''Faşistler ibne de mi oluyorlar?'' ''Lafın gelişi.'' Babam küfrediyor. Ellerindeki boyaları iyice çıkarmamış olmalı ki, komünistlerle yazı yazdığını anladı. Kötü şeyler söylüyor: ''Sen de,'' diyor , ''sen de öteki ****ler gibi televizyon seyredip odana gidip otuzbir çeksen ne olur sanki?'' Aşağılıyor onu. Babam böyle konuşur, ama televizyon seyretmez. Tanrı bilir otuzbir de çekmez. Babaannem araya girmeye çalışıyor. Ablamsa avazı çıktığı kadar bağırıyor. Annemin birazdan böbrek sancısı tutar. Kasılır kalır. Salondaki sert kanepeye sırtüstü uzanır. Gözü duvardaki gençlik resmine takılacak olursa başını çevirir. Belki ağlar da... Gözyaşları, dinmeyen sızılarına mıdır, yoksa mutsuz çocuklarına mı? Annesine: daha başka bir yaşam yakıştırdı: İnce uzun parmaklı elleriyle elyazması değerli bir kitabı karıştırmalıydı. Pahalı parfümünün cezbedici kokusundan kendisini alamayan antikacı, ''Kaçıncı yüzyıldan kalma bu kitap?'' sorusunu ikinci soruşunda anlayabilmeliydi. Uyandığında başucunda sevgilisinin bıraktığı iki dizelik şiiri bulmalıydı. Uzun kirpiklerini aralayarak bir sis perdesinin ardından ince uçlu siyah mürekkepli kalemle yazılmış şiiri ağır ağır okumalıydı.. Gülümsemeliydi. Gülümseyişini yatağına gelen kahvaltı tepsisindeki gümüş şekerliğin üzerinde de görmeliydi. ''Ne kadar mutluyum,'' diye geçirmeliydi aklından. Hemen ardından düşünmeliydi: ''En son ne zaman mutsuz oldum?'' Hatırlaması biraz zaman almalıydı, inci kolyesinin kopuverip tanelerinin ortalığa saçıldığı günü...Hayır, inci kolyesinin kopması mutsuz etmemişti onu, yalnızca yere eğilip o kalabalıkta inci tanelerini toplamak istemeyişine üzülmüştü. Annemin ağrıları dinmiş olmalı ki ayak sesleri geliyor. Sonra ablama çocuğun üzerini örtmesini söylüyor. Ablam yine telefon başında. Bu konuşması da ötekiler gibi uzun sürecek ve yine mutsuz evliliğini anlatıp duracak. Küçük kardeşinin komünist olduğuna ne kadar üzüldüğünü de söylemeden edemeyecek. Şimdi konuşurken sol bacağını sürekli sallayıp duruyordur. Annem kaş göz işaretleriyle konuşmasını bitirmesi gerektiğini anlatmaya çalışıyordur . Babaanne, her zamanki gibi şeytan tırnaklarını kesiyordur. 'Şeytan tırnağı' ne kötü bir deyim. Küçükken bende de çok çıkardı. Televizyonu kapattılar. Babaanne birazdan sessizlikten sıkılır, radyoyu açmalarını söyler. Sevdiği şarkıları duyunca kendisi de başlar mırıldanmaya. Uçuk eflatun giysisi üzerinde, 'Sahibinin Sesi' marka gramofonun kolunu çeviriyor. Evin üç kızı ve arkadaşları tango öğrenmeye çalışıyorlar. Ayakkabıları yeni. Rengi gülkurusu gibi. Elörgüsü alacalı halının üzerinde ne kadar zarif kalıyorlar. Kaşları yok denecek kadar ince alınmış. Dudaklarını artık hafifçe boyayabiliyor. Ara sıra kapatıyor gözlerini, başlıyor tangonun sözlerini mırıldanmaya... Annesi, daha doğrusu babası, saçlarını kestirmesine izin vermiyor. Oysa ne çok istiyor kısacık saçları olmasını. Birden şeytan tırnaklarını fark ediyor. Bırakıyor tangoyu, şeytan tırnaklarını kesmeye gidiyor. Çok yaşlandı babaanne. Birazdan tango öğrenmeye başladığı gençlik yıllarını anlatmaya başlar. Annem yine bir karafatma yakalamış. Yan tarafta fırın var. Bu yüzden ev karafatma kaynar. Yine tuvalete attı yakaladığı karafatmayı. Sifonu da çekti. Babam sinirlendi: ''Bir böcek için bu kadar su harcanır mı?'' diye. Sonra ben o böcek oldum: Kocaman bir insan eli tiksinerek kavradı bedenimi. Derin bir su çukuruna düştüm. Buradan çıkamayacağımı biliyordum. Bu kadar ağır olabilir miydi su? Binlerce kez döndüm. Sonsuza kadar sürecek bir devinimdi bu. Vazgeçtim. Devinim sürüyor. Bağırmalıyım. İşte odama birisi girdi. Sorması gerekli soruyu soruyor. Devinim sürüyor, ben sesimi çıkaramıyorum. Savaşça kapatıyor pencereyi. Artık toprak kokusunu duyamıyorum. Bir kolum yataktan aşağıya sallanıyor. Kolumu alıp bedenime bitiştiriyor. Anne, vazgeçtim. Yanağımdan öpüp saçlarımı okşuyorsun. Belki daha soğumadım, ama artık soluk almıyorum, görmüyor musun? Anne, gözaltındaki torbalara ne oldu. Alnındaki derin çizgiler? Düğüne mi gidiyoruz yine? Yoo, siz düğünden gelmişsiniz, üzerindeki giysinin etekleri buruşmuş. Bu giysi mor değil miydi? Yoksa bir de fıstık yeşili vardı? Sedefli düğmelerini niçin söktün? Saçlarının diri dalgaları çözülmüş. Oysa kırmızı rujun hâlâ dudağında. Anne, vazgeçtim diyorum. Duymuyor... Kardeşim giriyor odaya. Elinde bir kutu boya ve fırça var . ''Babamın odasına," diyor gülerek; -gülmekten konuşamıyor-"duvarlarına yazılar yazdım. Dedim ki: 'Faşitlere ölüm, kurtuluşumuz yakın.' Bunları kıpkırmızı boyalarla yazdım duvarlara." Hala gülüyor. Gözlerini kısmış, bazan iki büklüm oluyor. ''Sonra çıkardım bıçağı,'' diyor. ''Senin gibi faşist köpeği doğramalı dedim. Korktu. Şişko bedenini duvara dayadım. Pantolonunun önünü açıp otuzbir çek, diye bağırdım. Bıçağı iyice yaklaştırdım karnına. Otuzbir çekti gözlerimin önünde. Ben gülmeye başlayınca durdu bir an. Tekrar dayadım bıçağı karın boşluğuna, devam etti.'' Odadan gülerek çıkıyor. Merdivenleri ağır ağır çıkarken kahkahası geliyor hala Elinde fincan, babaanne giriyor odaya. Üzerinde uçuk eflatun bir giysi, fermuarını kapamamış. Fala niyet tutulmuş kahve fincanını aynalı dolabın üzerine koyuyor . ''Makas nerede?'' diyor aceleyle. Çekmeceleri hızla çekip kapatıyor. Makası buluyor sonunda. Uzun beyaz saçlarını bir kerede kısacık kesiveriyor. Sonra eline saç fırçasını alıp özenle tarıyor . ''Ne güzel oldum,'' diyor. ''Niçin izin vermediler ki bunca zaman saçlarımı kestirmeme. Önce babam, sonra kocam, sonra da oğlum. Bak ne güzel oldum. Bak ne güzel oldum.'' Şimdi kendi kendine dans ediyor. Sonra birden iki elini yan yana getirip bana doğru uzatıyor. ''Bak, şeytan tırnaklarımın hepsini kestim.'' Aklına dolabın üzerine koyduğu kahve fincanı geliyor. Senin için kapattım bu falı,'' diyor. Başucuma oturup başlıyor fal bakmaya: ''Hanene ay doğacak; apak fincanının dibi.'' Sonra hızla pencerenin kenarına gidiyor. İçeri sızan soluk ışıkta tekrar bakıyor fincana, diyor ki: ''Bir tek kahve tortusu bile yok.'' Gözlerini dehşetle üzerime çeviriyor: ''Sen ölmüşsün.'' Yattığım yerden gökyüzünü görüyorum. Gökyüzü yıldızsız. Hava yarın kapalı olacak... şebnem işigüzel... Alıntı
Φ LeylaM Gönderi tarihi: 29 Mayıs , 2007 Gönderi tarihi: 29 Mayıs , 2007 torunum..öyle güzel,öyle anlamlı,öyle gerçek..öyle de acılı ki..üstüne ne desem boş,teşekkür ederim.. Alıntı
Φ gloria Gönderi tarihi: 31 Mayıs , 2007 Gönderi tarihi: 31 Mayıs , 2007 Leylaaaa, büyücünün acenleri resmimizi cekmişler, ellerinden zorla kaptımmmm vallaaaa... baksanaaaa (soldan sağa: Kleo, Gloria, Leyla) Alıntı
Misafir kleo Gönderi tarihi: 31 Mayıs , 2007 Gönderi tarihi: 31 Mayıs , 2007 leylacım bende bu elma resimlerini buraya koymak istedim... gloryanın büyücüden aldığı resimde pek bi havalı çıkmışız değilmi....... Alıntı
Φ LeylaM Gönderi tarihi: 31 Mayıs , 2007 Gönderi tarihi: 31 Mayıs , 2007 Leylaaaa, büyücünün acenleri resmimizi cekmişler, ellerinden zorla kaptımmmm vallaaaa... baksanaaaa (soldan sağa: Kleo, Gloria, Leyla) görüyor musun,takip edildiğim hissine kapılmıştım zaten de endişelenmeyin diye söylememiştim..eline sağlık,iyi yapmışsın Gloria,bundan sonraki safhalarda daha dikkatli olmak gerek,tekrar deneyeceklerdir.. ama ne güzel yakışmışız da ne güzel çıkmışız de mi? leylacım bende bu elma resimlerini buraya koymak istedim... gloryanın büyücüden aldığı resimde pek bi havalı çıkmışız değilmi....... iyi ki elma olduğunu belirtmişsin Kleocum.. ağlamak istiyorum,ağlamak istiyorum,göremiyorum,kör mü oldum.. evet resimde çok havalıyız,ee kimiz tabi değil mi.. Alıntı
Φ frozen Gönderi tarihi: 31 Mayıs , 2007 Gönderi tarihi: 31 Mayıs , 2007 nenecim tutma beni ben yolacam bu kleo ile glorianın saçını başını kıskanıyom yaaa nenemi aldınız gelmiyor eve artık...dedem pek bi üzgün ..nenecim eller yalan evine döööönnnnnn... Alıntı
Φ LeylaM Gönderi tarihi: 31 Mayıs , 2007 Gönderi tarihi: 31 Mayıs , 2007 gıss seni bıraktık ya dedeciğinin yanına,bak dedene deyi,yanında olsak yüzümüze bakmaz,başka yere gidince kıymete mi binermiş,çok beklesin gelmiyom,baştan düşünecekti.. Alıntı
Φ gloria Gönderi tarihi: 31 Mayıs , 2007 Gönderi tarihi: 31 Mayıs , 2007 Leylaaaa, büyücünün acenleri resmimizi cekmişler, ellerinden zorla kaptımmmm vallaaaa... baksanaaaa (soldan sağa: Kleo, Gloria, Leyla) leylacım bende bu elma resimlerini buraya koymak istedim... gloryanın büyücüden aldığı resimde pek bi havalı çıkmışız değilmi....... görüyor musun,takip edildiğim hissine kapılmıştım zaten de endişelenmeyin diye söylememiştim..eline sağlık,iyi yapmışsın Gloria,bundan sonraki safhalarda daha dikkatli olmak gerek,tekrar deneyeceklerdir.. ama ne güzel yakışmışız da ne güzel çıkmışız de mi?iyi ki elma olduğunu belirtmişsin Kleocum.. ağlamak istiyorum,ağlamak istiyorum,göremiyorum,kör mü oldum.. evet resimde çok havalıyız,ee kimiz tabi değil mi.. YAAAA ALLAAAA ALLAAA RESMİMİZ ÇALMIŞLAR GENE YAAAA... NERDE BU RESİMLERRRR YAAAA... KİMSE GÖRMEDİ Mİİİ KİMİN ÇALDIĞINI, EN SON KİM GİRMİŞŞŞŞ BURAYAAA, JENNNNDERRRRMEEEEE DURUN KAMERA KAYITLARINA Bİ BAKALIMMM... yaa leyla ben sana bunu o kadar yükseğe takma demedim mi bakkk cıkaramıyorum şimdi gizli kamera görüntülerinin olduğu kasetii... yine zıplamam gerekcekk yaaa... tamam aldımmmm OKKK SANIRIM ŞUÇLUYU BULDUM ARKİDİŞLERRRR.... nenecim tutma beni ben yolacam bu kleo ile glorianın saçını başını : kıskanıyom yaaa nenemi aldınız gelmiyor eve artık...dedem pek bi üzgün ..nenecim eller yalan evine döööönnnnnn... FROZEN HANIM, BUGUN ŞU İLETİYİ YAZDIĞINIZ SIRALARDA, BURADA KLEO, BEN VE LEYLANIN Bİ RESMİ VARDI, SEN GELDİKTEN SONRA YOK OLMUŞ, RESİM OLDUĞU YERDENNNN... Bu durum bana biraz şüpheli gibi geldi (SİZ NE DİYONUZZZ KIZLARRRR) ZATEN DE YAZDIĞIN YAZININ ŞU KISMINI HAKKINDA DELİL OLARAK KULLANIRSAK, SANKİ OLAY BİRAZ AYDINLATILMIŞ GİBİ OLUYO AMAAAA konuşunnnn kimin adamısınız sizzz? Sizi kim gönderdi burayaaaa.... Bu arada Kleocummm, hani sen gecenlerde bir yerlerde saçım döküldü, iyice kelleştim diyodun, bak fırsattan istifade o konuda da hazır fırsat bulmuşuz Frozen'ı suçlayabiliriz, Bi tazminat davası, sonra da sana saç ektiririz nii dersinnn hıı? yakıştı da elineeee heeee Alıntı
Φ LeylaM Gönderi tarihi: 31 Mayıs , 2007 Gönderi tarihi: 31 Mayıs , 2007 YAAAA ALLAAAA ALLAAA RESMİMİZ ÇALMIŞLAR GENE YAAAA... NERDE BU RESİMLERRRR YAAAA... KİMSE GÖRMEDİ Mİİİ KİMİN ÇALDIĞINI, EN SON KİM GİRMİŞŞŞŞ BURAYAAA, JENNNNDERRRRMEEEEE DURUN KAMERA KAYITLARINA Bİ BAKALIMMM... yaa leyla ben sana bunu o kadar yükseğe takma demedim mi bakkk cıkaramıyorum şimdi gizli kamera görüntülerinin olduğu kasetii... yine zıplamam gerekcekk yaaa... tamam aldımmmm OKKK SANIRIM ŞUÇLUYU BULDUM ARKİDİŞLERRRR.... FROZEN HANIM, BUGUN ŞU İLETİYİ YAZDIĞINIZ SIRALARDA, BURADA KLEO, BEN VE LEYLANIN Bİ RESMİ VARDI, SEN GELDİKTEN SONRA YOK OLMUŞ, RESİM OLDUĞU YERDENNNN... Bu durum bana biraz şüpheli gibi geldi (SİZ NE DİYONUZZZ KIZLARRRR) ZATEN DE YAZDIĞIN YAZININ ŞU KISMINI HAKKINDA DELİL OLARAK KULLANIRSAK, SANKİ OLAY BİRAZ AYDINLATILMIŞ GİBİ OLUYO AMAAAA konuşunnnn kimin adamısınız sizzz? Sizi kim gönderdi burayaaaa.... Bu arada Kleocummm, hani sen gecenlerde bir yerlerde saçım döküldü, iyice kelleştim diyodun, bak fırsattan istifade o konuda da hazır fırsat bulmuşuz Frozen'ı suçlayabiliriz, Bi tazminat davası, sonra da sana saç ektiririz nii dersinnn hıı? yakıştı da elineeee heeee eveet evet resimler yok olmuşş,elmalar da yok zatii..kapıyı kilitlemeyi unuttum mu ki ben acaba,tühünüz ne olacak şimdi,sakal bırakıp,gözlük ve şapka takmamız gerekecek.. ee,ben torunum konusunda yorumda bulunmasam ve hatta sorgusunda da bulunmasam iyi olacak,ne de olsa nenesiyim,duygusal davranabilirim değil mi.. Alıntı
Φ frozen Gönderi tarihi: 31 Mayıs , 2007 Gönderi tarihi: 31 Mayıs , 2007 gıss seni bıraktık ya dedeciğinin yanına,bak dedene deyi,yanında olsak yüzümüze bakmaz,başka yere gidince kıymete mi binermiş,çok beklesin gelmiyom,baştan düşünecekti.. gelecen nenecim daha almadığım bir iki dişin var ağzında YAAAA ALLAAAA ALLAAA RESMİMİZ ÇALMIŞLAR GENE YAAAA... NERDE BU RESİMLERRRR YAAAA... KİMSE GÖRMEDİ Mİİİ KİMİN ÇALDIĞINI, EN SON KİM GİRMİŞŞŞŞ BURAYAAA, JENNNNDERRRRMEEEEE DURUN KAMERA KAYITLARINA Bİ BAKALIMMM... yaa leyla ben sana bunu o kadar yükseğe takma demedim mi bakkk cıkaramıyorum şimdi gizli kamera görüntülerinin olduğu kasetii... yine zıplamam gerekcekk yaaa... tamam aldımmmm OKKK SANIRIM ŞUÇLUYU BULDUM ARKİDİŞLERRRR.... FROZEN HANIM, BUGUN ŞU İLETİYİ YAZDIĞINIZ SIRALARDA, BURADA KLEO, BEN VE LEYLANIN Bİ RESMİ VARDI, SEN GELDİKTEN SONRA YOK OLMUŞ, RESİM OLDUĞU YERDENNNN... Bu durum bana biraz şüpheli gibi geldi (SİZ NE DİYONUZZZ KIZLARRRR) ZATEN DE YAZDIĞIN YAZININ ŞU KISMINI HAKKINDA DELİL OLARAK KULLANIRSAK, SANKİ OLAY BİRAZ AYDINLATILMIŞ GİBİ OLUYO AMAAAA konuşunnnn kimin adamısınız sizzz? Sizi kim gönderdi burayaaaa.... Bu arada Kleocummm, hani sen gecenlerde bir yerlerde saçım döküldü, iyice kelleştim diyodun, bak fırsattan istifade o konuda da hazır fırsat bulmuşuz Frozen'ı suçlayabiliriz, Bi tazminat davası, sonra da sana saç ektiririz nii dersinnn hıı? yakıştı da elineeee heeee jenderme he çağır çağır ..nenemi çaldığınız yetmiyo bide jenderme he efet ben yaptım..kleonun saçlarınıda ben yoldum..nolcek napcanız..nenem o benim..sizemi bırakcaktım aşk olsun nenecim dimek bana bıraktığın o altın dişlerinide anlattın bu gacılara ha.. vermem tek kuruş vermem benim paracıklarım onlar..ne zorluklarla söktüm ben onu nenemin ağzından kerpetenle eveet evet resimler yok olmuşş,elmalar da yok zatii..kapıyı kilitlemeyi unuttum mu ki ben acaba,tühünüz ne olacak şimdi,sakal bırakıp,gözlük ve şapka takmamız gerekecek.. ee,ben torunum konusunda yorumda bulunmasam ve hatta sorgusunda da bulunmasam iyi olacak,ne de olsa nenesiyim,duygusal davranabilirim değil mi.. hıh Alıntı
Φ gloria Gönderi tarihi: 31 Mayıs , 2007 Gönderi tarihi: 31 Mayıs , 2007 eveet evet resimler yok olmuşş,elmalar da yok zatii..kapıyı kilitlemeyi unuttum mu ki ben acaba,tühünüz ne olacak şimdi,sakal bırakıp,gözlük ve şapka takmamız gerekecek.. ee,ben torunum konusunda yorumda bulunmasam ve hatta sorgusunda da bulunmasam iyi olacak,ne de olsa nenesiyim,duygusal davranabilirim değil mi.. tamam dur ben teçhizatı ayarlimmmm ayrıca evet sen sorguya katılma, ama yine de bu gözlükleri tak yoksa hakkımızda çok hayırlı olmıycakk, ya ne gozluğuuuu yaaa, gözlük falan halletmez bizim işleri bence biz kendimizi süper kahramanlar yapalım artık, başka türlü olmaz bu iş... bi iki bişi var elimde, bi bakın karar verelim... şimcilik bunlar, ben gidiyorum yarın gene gelcem tamam mıı iyi geceler sizeee Alıntı
Φ LeylaM Gönderi tarihi: 1 Haziran , 2007 Gönderi tarihi: 1 Haziran , 2007 gelecen nenecim daha almadığım bir iki dişin var ağzında jenderme he çağır çağır ..nenemi çaldığınız yetmiyo bide jenderme he efet ben yaptım..kleonun saçlarınıda ben yoldum..nolcek napcanız..nenem o benim..sizemi bırakcaktım aşk olsun nenecim dimek bana bıraktığın o altın dişlerinide anlattın bu gacılara ha.. vermem tek kuruş vermem benim paracıklarım onlar..ne zorluklarla söktüm ben onu nenemin ağzından kerpetenle hıh ne diyon gı ben de dişlerim dökülüyor da nerde düşürdüm acaba derdim.. he haberim olsa anlatırdım ama şimdi anlatacağım,seni de bu yüzden kaçıracaklar canem,diş koleksiyonu şeklinde bir servete sahipsin ve o servete ve ayrıcana da sana çok ihtiyacımız var.. tamam dur ben teçhizatı ayarlimmmm ayrıca evet sen sorguya katılma, ama yine de bu gözlükleri tak yoksa hakkımızda çok hayırlı olmıycakk, ya ne gozluğuuuu yaaa, gözlük falan halletmez bizim işleri bence biz kendimizi süper kahramanlar yapalım artık, başka türlü olmaz bu iş... bi iki bişi var elimde, bi bakın karar verelim... şimcilik bunlar, ben gidiyorum yarın gene gelcem tamam mıı iyi geceler sizeee evet sorguya katılmayım diyordum ama dişlerimle ilgili öğrenmiş bulunduğum bazı gerçeklerden sonra,katılmaya karar verdim evet,başka türlü başedemiycez,şu koşan kız biraz yavaş ve özelliksiz sanki,seçemedim ama uçmak bizim için daha iyi olur gibime geldi,hem havada hem karada savunma amaçlı ve operasyonun selameti için de daha iyi olabilebilir.. ayrıca hani nerdesiniz elemanlar.. Alıntı
Φ diloş Gönderi tarihi: 1 Haziran , 2007 Gönderi tarihi: 1 Haziran , 2007 Leylam..konuya tam hakim olamadım ama ayrık otum bana seni kaçırdıklarının haberini verdi ve onu almadan dönme dedi..zati sensiz bi yerlere gideceğim yok.. ama kim kimi ne maksatla kaçırmış onu dahi anlıyamadım..sadece içimden bir his birinin ağzında çok para edecek bir altın dişi olduğunu söylüyor.. bana öyle yanpiri yanpiri bakmayın..ağzımda işinize yarıyacak bişey yok.. ama sarmaşığımda olabilir tatlı çileğim bunu görür görmez nedense sen aklıma geliverdin..çok sevimli ha,ne dersin..? Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.