Misafir Marcus Gönderi tarihi: 21 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 21 Ekim , 2006 Demekki ku tarz düşünen insan yapısından uzak durmak gerekiyor. Benimde bir kzım var ve o benim canım ciğerim.Onu içime sokamıyorum. Ona olan sevgim en büyük aşklarında ötesinde.Onu hayatımın bir büyük mucezesi olarak görüyorum...Şimdi bu ******** söylediklerinden nasıl bir anlam çıkarabileceğiz.... Alıntı
Φ buraks Gönderi tarihi: 21 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 21 Ekim , 2006 cımbızla çekmem merak etmeyin ama katılmadığım noktaları ifade ederim sonra darılmaca yok. hocanızdır alınmayın. benim hocam değildir kendisi ben sadece ona yapılan yanlışı gösteriyorum yani hocayı rüşvet alırkenmi yakaladınız veya çapkınlık yaparkenmi, kumar oynarkenmi yakaladınız yani bu suçlamalar çok aptalca geliyor. benim belirli bi hocam yok cuma namazına gittiğimde şirkete yakın camide imam hütbesini okur ben dinlerim. imamın ne ismini ne de özel yaşantısını bilmem ne iş yaptığınıda. gelelim asıl konuya gittiğim caminin imamı hütbesini okur sonra akşam çapkınlıkmı yapar başka işlerlemi uğrasıyordur bilemiyorum neden çünkü basınımız ahmet hocaya gösterdiği ilgiyi nedense diğer cami hocalarına göstermemektedir çünkü ahmet hoca bunların kovanına çomak sokmuştur o acı ile basında saldırıya geçmiştir ama hocayı suçlu gösterdikleri duruma bakın Allah aşkına kücük kızla denize girmişmiş... Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 21 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 21 Ekim , 2006 sayın buraks lütfen bu çabanızdan vazgeçin savunduğunuz adamın maskesi düşmüştür kimin kovanına çomak soktuğu beni ilgilendirmez. yanlışı varki yakalanmış. beni en çok rahatsız eden bu adamların adının İslam ile anılmasıdır. kız çocuk meseleside çok ********* ben bir anneyim bir kızım ve bir oğlum var şimdi eşim kızımızı öperken ne düşünmeli ya da ben oğlumu öperken çekinmelimiyim. bu nasıl bir düşüncedir. anlamak imkansız. bu tarikatlerin pek çoğunun tavrı bu yönde ben kendi gözlerimle tanık oldum anneler ile oğulları belli bir yaştan sonra aynı sofraya oturmuyorlar. siz düşünün ötesini. anne oğluna sarılmıyor ve bu çocuklar sevgiyi hissetmeden büyüyor sevgisiz insanın topluma kazandıracağı hiç bir şey olamaz. kendi çocuklarından esirgedikleri sevgiyi başka insanlara vermeleri mümkünmü? ayrıca bizim gibi insanlar denize gidiyoruz bu bize anormal gelmiyor hocanın gitmeside anormal gelmez ama hem vaaz edip hem kendi uygulayınca komik oluyor. hiç samimi değil. hocada denize gitsin bize ne ama kimseye aksini söylemesin. selamlar Alıntı
Φ gloria Gönderi tarihi: 22 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 22 Ekim , 2006 benim hocam değildir kendisi ben sadece ona yapılan yanlışı gösteriyorum yani hocayı rüşvet alırkenmi yakaladınız veya çapkınlık yaparkenmi, kumar oynarkenmi yakaladınız yani bu suçlamalar çok aptalca geliyor. benim belirli bi hocam yok cuma namazına gittiğimde şirkete yakın camide imam hütbesini okur ben dinlerim. imamın ne ismini ne de özel yaşantısını bilmem ne iş yaptığınıda. gelelim asıl konuya gittiğim caminin imamı hütbesini okur sonra akşam çapkınlıkmı yapar başka işlerlemi uğrasıyordur bilemiyorum neden çünkü basınımız ahmet hocaya gösterdiği ilgiyi nedense diğer cami hocalarına göstermemektedir çünkü ahmet hoca bunların kovanına çomak sokmuştur o acı ile basında saldırıya geçmiştir ama hocayı suçlu gösterdikleri duruma bakın Allah aşkına kücük kızla denize girmişmiş... YA NASIL BU KADAR KÖR OLABİLİYORSUNUZ SAVUNDUĞUNUZ KİŞİYE Bİ BAKIN YAAAA... AHMET HOCALARI BASININ KOVANINA ÇOMAK SOKMUŞMUŞ, O ACI İLE BASINDA SALDIRIYA GEÇMİŞMİŞ... Bu nasıl bi mantık yaaaa... Nasıl bu kadar kandırabiliyorlar sizi ... nasıl sizi gerçekleri bu kadar görmezden gelecek hale getirebiliyorlar böyle yaa.. nasıl bu kadar gerçeklerden uzaklaştırabiliyorlar sizi böyle... Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 22 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 22 Ekim , 2006 YA NASIL BU KADAR KÖR OLABİLİYORSUNUZ SAVUNDUĞUNUZ KİŞİYE Bİ BAKIN YAAAA... AHMET HOCALARI BASININ KOVANINA ÇOMAK SOKMUŞMUŞ, O ACI İLE BASINDA SALDIRIYA GEÇMİŞMİŞ... Bu nasıl bi mantık yaaaa... Nasıl bu kadar kandırabiliyorlar sizi ... nasıl sizi gerçekleri bu kadar görmezden gelecek hale getirebiliyorlar böyle yaa.. nasıl bu kadar gerçeklerden uzaklaştırabiliyorlar sizi böyle... Güzel arkadaşım bakmak ile görmek arasında fark vardır. birileri bakar birileri görür. hatta birileri duyar birileri dinler... kimsenin elinde oyuncak olmak istemiyorsan her duyduğunu iyi dinleyeceksin, her baktığını iyi göreceksin... sonra bunları düşüneceksin... öyle yapmazsan böyle oluyor işte... Alıntı
Φ gloria Gönderi tarihi: 22 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 22 Ekim , 2006 Güzel arkadaşım bakmak ile görmek arasında fark vardır. birileri bakar birileri görür. hatta birileri duyar birileri dinler... kimsenin elinde oyuncak olmak istemiyorsan her duyduğunu iyi dinleyeceksin, her baktığını iyi göreceksin... sonra bunları düşüneceksin... öyle yapmazsan böyle oluyor işte... di mi yaa Alıntı
Misafir seyrekler Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2006 Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2006 Parsadan Cüppeli'nin ortağı çıktı Parsadan'ın anı kitabı çıktı. Cüppeli Ahmet Hoca ile cami parası toplamış... 04.11.2006 11:49 -Örtülü skandalıyla Türkiye’nin yakın dönemine damgasını vuran Selçuk Parsadan’la ölümünden önce yapılan söyleşi, kitap olarak yayımlandı. Parsadan, kısa süre önce jet-skili tatil fotoğraflarıyla gündeme gelen Cüppeli Hoca’yla İstanbul’da “cami yaptıracağız” diyerek birlikte halktan para topladıklarını bilgisini verdi. -Parsadan, Cüppeli Ahmet Hoca’yla birlikte 1988-89’da Güngören, Bağcılar ve Tozkoparan’da cami yaptırma adına para toplamalarını, “Bunlar nasıl para topluyorlar biliyor musun? Cami yaptırma derneğine 10 lira, 20 lira, 5 lira toplarken… Bir anda bunlara 20 milyon, 50 milyon(1988’den bahsediyorum; o zaman bir Doğan araba alıyorsun 17-18 milyon anahtar teslim), bunların ceplerine 5 milyon, 10 milyon para koyuyorum şaşırıyorlar. Ama bana 95 milyon koyuyorum o başka, yani dört günde bir, bunlara sıfır araba parası veriyorum. Cami yaptıracaklar ya hesapta, uçuyorlar…” diye anlattı. Tansu Çiller’in Başbakanlığı dönemindeki örtülü ödenek skandalıyla Türkiye’nin bir dönemine damgasını vuran Selçuk Parsadan, ölümünden önce kendisiyle yapılan söyleşide, geçtiğimiz günlerde jet-skili tatil fotoğraflarıyla gündeme gelen Cüppeli Hoca’yla birlikte “cami yaptıracağız” diyerek halktan para topladıklarını anlattı. Geçtiğimiz 25 Temmuz’da yaşamını yitiren ünlü dolandırıcı Selçuk Parsadan’la yaptığı uzun söyleşi, yazar Oktay Güzeloğlu tarafından “Yüzyılın Dolandırıcısı Selçuk Parsadan” adıyla kitap haline getirildi. Kitapta, Parsadan’ın örtülü olayı başta olmak üzere yaptığı tüm dolandırıcılıklar, kişisel yaşamı, cezaevi yaşamı başta olmak üzere anıları kendi ağzından anlatımlarla yer aldı. Parsadan, linç tartışmasını da beraberinde getiren imam cinayeti ve ardından da jet-skili tatiliyle gündeme gelen ve Cüppeli Hoca olarak bilinen Fatih-Çarşamba semtinin İsmailağa Camii imamlarından Ahmet Mahmut Ünlü’yle birlikte ‘cami yaptıracağız” diyerek halktan para toplamalarını da anlattı. “Cübbeli A… Hoca’yla çalıştık. Ben 11 tane cami parası alarak. 1 tane cami yaptırmama sevabını işleyen bir insanım” ifadesini kullanan Parsadan’ın Cüppeli Hoca’ya ilişkin anlatımları kitapta soru-yanıt olarak şöyle yer aldı: MAKBUZLARI BANA GÖNDERİYORLARDI “-Soru: Cüppeli Hoca’ya telefon açtın mı? -Parsadan: Cüppeli’yle ortak çalıştık biz. Mahmut Bilmemneoğlu(Mahmut Ustaosmanoğlu) vardı 1989 senesinde. Güngören’de, Bağcılar’da, Tozkoparan’da ‘cami yaptıracağız’ diye cami parası topladım. -Soru:Hayır, Mahmut Bilmemneoğlu’nun haberi var mıydı bundan? -Parsadan:Olmaz olur mu. -Soru: Onla nasıl tanıştın ki? -Parsadan: Abicim, hocaları, imamları dernek makbuzlarıyla yolluyordu. Bana gönderiyorlardı. Ülker Sokak’tayım, bir oğlanın evindeydim o zamanlar. Girişte sağdaki ilk apartmandaydım, orda bir yazıhanem vardı. Sabahtan akşama kadar ‘ben Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim üyelerinden bilmem kim’ hesabı Alo çekiyordum. Cami yaptırıyoruz hesabı. -Soru: Onlara ilahiyattan hoca ya da profesör olarak açıyordun. -Parsadan: Tabii, ‘dekanım, profesörüm’ diye açıyordum telefonu. -Soru: Kime açıyordun mesela? -Parsadan: Aklına gelen bütün genel müdürlere. -Soru: Hoca’yla oturup konuştun mu sen? -Parsadan: Bire bir değil, Ama aynı tezgah işte, onların da adamı geliyor, gidiyor. İmamları, hocaları geliyor, paralar öyle gidiyor. YÜZDE 90’INI BEN ALIYORDUM YÜZDE 10’UNU ONLARA VERİYORDUM -Soru: Senden mi alıyorlardı paraları? -Parsadan: Parayı topluyordum, Yüzde 50’sini ben alıyordum. Hesapta yüzde 50 ama verir miyim onlara, yüzde 90’ını ben götürüyordum, yüzde 10 veriyordum… -Soru: Veriyordun ama… -Parsadan: Yahu yüzde 10 falan verip kandırıyordum ya. Ben para verir miyim? Tezgah tabi ki. Diyelim ki günde 50 bin dolar topluyordum mesela, 5 bin dolar topladım diyordum, alın 2.5 size, 2.5 bana. ONLARIN SİSTEMİ DOLANDIRICILIK ÜZERİNE -Soru: Onlar da senin nasıl topladığını biliyorlar… -Parsadan: Tabii… Bu kadar kazıklayacağımı düşünmüyorlardı herhalde. Bilmez olurlar mı? Onların sistemi dolandırıcılık üzerine. Bunların hangisi inanan insan ya? Herif nasıl toplarsa toplasın da bizim de hesabımızı versin. Aksın bir yerden para, gelsin diyorlar. Ve benim onlara fazla okkalayacağımı zannetmiyorlar. EN KOLAY İNANÇLI İNSAN DOLANDIRILIR -Soru: Akıllarına gelmiyor değil mi? -Parsadan: Gelmiyor. ‘yarısını alır, bırakır’ diyorlar. Yarısını verir miyim ben… İşin bu kadar büyük geldiğini bilmiyorlar. Bunlar senden benden şeytan. Bak hayatta en kolay dolandıracağın insan inançlı insandır. Bir insan ne kadar inanırsa dünyevi olaylardan o kadar uzaklaşır. Ama onların adamları, takımı bana geldiler. Yani ben nasıl 30 sene adamları dolandırdım ve kimse benim yüzümü göremediyse, hepsini taktiği böyledir. -Soru. Sana bırakıyorlar yani… -Parsadan: Bana bırakırlardı. Akşamleyin gelir ben makbuzları ne yaparım bilir misin; üst koçanı diyelim Pamukbank’tan almışım, 20 milyon, alt koçanına 2 milyon yazarım. Bunlar gelince yarı yarıya paylaşırız. -Soru: Alo yaptığını bilmiyorlar değil mi? -Parsadan: Biliyorlar canım. Bende bir keramet olduğunu, benim para topladığımı her şeyi biliyorlar, her şeyi. -Soru. Yine de makbuzları getiriyorlar. -Parsadan:_Getiriyorlar. Ne gelirse nerden gelirse gelsin kardır hesabı… Bunlar nasıl para topluyorlar biliyor musun? Cami yaptırma derneğine 10 lira, 20 lira, 5 lira toplarken… Bir anda bunlara 20 milyon, 50 milyon(1988’den bahsediyorum, o zaman bir Doğan alıyorsun, 17-18 milyon anahtar teslim) bunların ceplerine 5 milyon-10 milyon para koyuyorum, şaşırıyorlar. Ama bana 95 milyon koyuyorum o başka. Yani dört günde bir bunlara sıfır araba parası veriyorum, cami yaptıracaklar ya hesapta, uçuyorlar… _Soru. İyi ama onlar da camiye 1 lira verecekler 10 lira cebe -Parsadan: Yahu ne camisi be ağabeycim. Cami dediğin bedavaya yaptırılır. Bunlar yaptırır mı? Yine gariban inananlar çalışır yaptırmak için ya. Bunlar cebellezi. Uğur Dündar hepsini çıkarttı işte ya. -Soru: Cebellezi değil mi? -Parsadan: Cebellezi tabi ya. Bunlar ya.En kolay Müslüman, Hristiyan, Katolik her neyse, inanan insanlar kazıklanır. Çünkü saftırlar. Hadi gelsinler beni kandırsınlar.”(ANKA) Alıntı
Misafir gelincik Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2006 Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2006 sayın buraks lütfen bu çabanızdan vazgeçin savunduğunuz adamın maskesi düşmüştür kimin kovanına çomak soktuğu beni ilgilendirmez. yanlışı varki yakalanmış. beni en çok rahatsız eden bu adamların adının İslam ile anılmasıdır. kız çocuk meseleside çok ********* ben bir anneyim bir kızım ve bir oğlum var şimdi eşim kızımızı öperken ne düşünmeli ya da ben oğlumu öperken çekinmelimiyim. bu nasıl bir düşüncedir. anlamak imkansız. bu tarikatlerin pek çoğunun tavrı bu yönde ben kendi gözlerimle tanık oldum anneler ile oğulları belli bir yaştan sonra aynı sofraya oturmuyorlar. siz düşünün ötesini. anne oğluna sarılmıyor ve bu çocuklar sevgiyi hissetmeden büyüyor sevgisiz insanın topluma kazandıracağı hiç bir şey olamaz. kendi çocuklarından esirgedikleri sevgiyi başka insanlara vermeleri mümkünmü? ayrıca bizim gibi insanlar denize gidiyoruz bu bize anormal gelmiyor hocanın gitmeside anormal gelmez ama hem vaaz edip hem kendi uygulayınca komik oluyor. hiç samimi değil. hocada denize gitsin bize ne ama kimseye aksini söylemesin. selamlar Size katılıyorum sevgili sardunyam.Benimde bir kızım ve bir oğlum var .Ve onları severken demekki bunlara göre aklımıza kötü şeyler gelmesi gerekiyor bizler sapığız ya. Ayrıca hocanın söylediğini destekler biçimde yakın bir arkadaşımın başına gelen bir olayı anlatmak istiyorum.Arkadaşım fatih semtinde oturuyor inançlıdır ancak başı örtülü değil.Kızını sosyalleşsin diye bir kreşe vermek istedi.Fatihde bir yuvaya gitmiş görüşmek içinve şöyle anlatıyor. -İçeri girince gördüğüm temizlik ve ilgi karşısında şaşırdım mis gibi poça kek kokuları geliyordu.Ve kendi kendime şöyle dedim ne olacak ki bizde müslümanız bir iki dua öğrenmesinin ne sakıncası olabilir zaten bende öğreteceğim.Bunu diyerek kızımı yuvaya yazdırdım. Daha sonraki gelişmeler şöyle seyrediyor. Küçük kız önceden babası geldiğinde kucağına atlarken şimdi uzak duruyor ve babasına hiç yaklaşmıyor.Çocuğa soruyorlar yuvada ne oyunlar ,ne şarkılar öğrendin diye .Çocuk çocuk elini yumruk yapıp sallayarak ilahiler söylüyor.Çocuğa ailesi elmanın e'si şöyle yazılır diye söylediğinde hayır öyle değil deyip arapçasını yazıyor.Ve yuvada sıkı sıkı tembih ediliyorki burda olan hiç bir şey evde anlatılmayacak. Neyse çocuğu aldılarda çocuk eski haline döndü. Şimdi bu tip şeyler gün be gün ortada iken sağımızdaki solumuzdaki insanlardan dolayı bazı şeylere tanık oluyorken bazı arkadaşlarımız halen bu tip şeylerin borazanlığını nasıl yapar anlamak mümkün değil. Arkadaşlar lütfen hangi görüşten olursak olalım .Savunduğumuz görüşler bazı yanlış ve yakışıksız şeyleri görmemize engel olmamalı.Ne zaman ki yapılan yanlışları hangi görüşten olursa olsun kabul edersek işte ozaman gerçek anlamda çağdaşlaşabileceğimize inanıyorum Alıntı
Φ Ottoman26 Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2006 Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2006 hocanın yaptığı kendisini ve müritlerini bağlar ama şu bir gercektir şuan bu hoca esrarmı satmıştır, kadınmı pazarlamıştır, hırsızlıkmı yapmıştır neden bu kadar gündemde yer tuttu? yoksa medya patronları gündemde başka seylerin yer almasını istemiyormu? toplumda yüz kızartıcı bir suç işlemiş gibi bir tavır alınması anlamsız geliyor.. bu gündem olmamalı kendisini ve müritlerinin sorunudur. bu grubu katılıp alkolden, uyuşturucudan vs.. kötü alışkanlıklardan kurtulan insanlarda vardır ama bunlar haber yapılmıyor. Alıntı
Misafir Marcus Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2006 Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2006 EN KOLAY İNANÇLI İNSAN DOLANDIRILIR -Soru: Akıllarına gelmiyor değil mi? -Parsadan: Gelmiyor. ‘yarısını alır, bırakır’ diyorlar. Yarısını verir miyim ben… İşin bu kadar büyük geldiğini bilmiyorlar. Bunlar senden benden şeytan. Bak hayatta en kolay dolandıracağın insan inançlı insandır. Bir insan ne kadar inanırsa dünyevi olaylardan o kadar uzaklaşır. Ama onların adamları, takımı bana geldiler. Yani ben nasıl 30 sene adamları dolandırdım ve kimse benim yüzümü göremediyse, hepsini taktiği böyledir. -Soru. Sana bırakıyorlar yani… -Parsadan: Bana bırakırlardı. Akşamleyin gelir ben makbuzları ne yaparım bilir misin; üst koçanı diyelim Pamukbank’tan almışım, 20 milyon, alt koçanına 2 milyon yazarım. Bunlar gelince yarı yarıya paylaşırız. -Soru: Alo yaptığını bilmiyorlar değil mi? -Parsadan: Biliyorlar canım. Bende bir keramet olduğunu, benim para topladığımı her şeyi biliyorlar, her şeyi. -Soru. Yine de makbuzları getiriyorlar. -Parsadan:_Getiriyorlar. Ne gelirse nerden gelirse gelsin kardır hesabı… Bunlar nasıl para topluyorlar biliyor musun? Cami yaptırma derneğine 10 lira, 20 lira, 5 lira toplarken… Bir anda bunlara 20 milyon, 50 milyon(1988’den bahsediyorum, o zaman bir Doğan alıyorsun, 17-18 milyon anahtar teslim) bunların ceplerine 5 milyon-10 milyon para koyuyorum, şaşırıyorlar. Ama bana 95 milyon koyuyorum o başka. Yani dört günde bir bunlara sıfır araba parası veriyorum, cami yaptıracaklar ya hesapta, uçuyorlar… _Soru. İyi ama onlar da camiye 1 lira verecekler 10 lira cebe -Parsadan: Yahu ne camisi be ağabeycim. Cami dediğin bedavaya yaptırılır. Bunlar yaptırır mı? Yine gariban inananlar çalışır yaptırmak için ya. Bunlar cebellezi. Uğur Dündar hepsini çıkarttı işte ya. -Soru: Cebellezi değil mi? -Parsadan: Cebellezi tabi ya. Bunlar ya.En kolay Müslüman, Hristiyan, Katolik her neyse, inanan insanlar kazıklanır. Çünkü saftırlar. Hadi gelsinler beni kandırsınlar.”(ANKA) Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2006 Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2006 İslam ilim ve tasavvuf tarihinde bu alanda sayısız uyarılar yapılmıştır. Buna rağmen, şarlatanlar her zaman varolmuştur. İnsanın sınavı her kademede var. Dolandırıcılığın, insanların kalbi bağlılık göstereceği durumlarda daha çok vurgun yapma ihtimali de bulunuyor. Güncel olan ahlaki sorgulamada yapılacak olan nedir? İki uyarıdır: 1. Kur’an’da mevcut bulunan “Yapmadığınızı niye söylüyorsunuz?” şeklindeki ahlaki uyarıya herkesin kulak vermesi. Kimsenin kendisine bağlananlardan daha güzel bir hayatı yoksa, öne geçmemesi… Önderliğin, izinden gidenlerden çok daha ciddi bir kişilik disiplini gerektirdiğinin idraki. Önder kişiler tarafından sergilenen ahlaki anlamda tutarsızlığın, herhangi bir bağlı kişiden çok daha sarsıcı, din için de yaralayıcı olduğunun bilinmesi… Tabii böyle bir uyarı, içinde din konusunda azıcık samimiyet bulunan kişi için etkilidir. Böyle bir samimiyet yoksa, din alanı o kişi için tamamen bir sömürü imkanı olarak düşünülmüşse, bu ikazlar anlamsızdır. O tür kişiler için yine Kur’an’da bulunan “Allah’ın ayetlerini küçük bir baha karşılığında satma” tanımlaması geçerlidir ki o, gerçekten büyük vebaldir. 2. Burada ikinci ders, kalb eğitimi ve bağlılık arayışındaki insanların elini tuttukları, birlikte yürüyecekleri, “önder” diye bağlanacakları insanların ellerinin ve yüreklerinin temizliğine, sağlıklı bir terbiye sistemlerinin bulunup bulunmadığına iyi dikkat etmeleri gereğidir. İlim yolculuğu da, kalb yolculuğu da sonunda insanın ömrünü koyduğu, kişiliğini adadığı bir hadisedir. “İnsanlar önderlerinin dini üzeredir” diye bilinen bir söz var. Yani önderlerin, kişinin şahsiyetini derin biçimde etkilediği kuşkusuzdur. Onun için seçimde mutlak titizlik gerekiyor. Ahmet Taşgetiren Alıntı
Misafir Marcus Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2006 Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2006 MAKBUZLARI BANA GÖNDERİYORLARDI “-Soru: Cüppeli Hoca’ya telefon açtın mı? -Parsadan: Cüppeli’yle ortak çalıştık biz. Mahmut Bilmemneoğlu(Mahmut Ustaosmanoğlu) vardı 1989 senesinde. Güngören’de, Bağcılar’da, Tozkoparan’da ‘cami yaptıracağız’ diye cami parası topladım. -Soru:Hayır, Mahmut Bilmemneoğlu’nun haberi var mıydı bundan? -Parsadan:Olmaz olur mu. -Soru: Onla nasıl tanıştın ki? -Parsadan: Abicim, hocaları, imamları dernek makbuzlarıyla yolluyordu. Bana gönderiyorlardı. Ülker Sokak’tayım, bir oğlanın evindeydim o zamanlar. Girişte sağdaki ilk apartmandaydım, orda bir yazıhanem vardı. Sabahtan akşama kadar ‘ben Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim üyelerinden bilmem kim’ hesabı Alo çekiyordum. Cami yaptırıyoruz hesabı. -Soru: Onlara ilahiyattan hoca ya da profesör olarak açıyordun. -Parsadan: Tabii, ‘dekanım, profesörüm’ diye açıyordum telefonu. -Soru: Kime açıyordun mesela? -Parsadan: Aklına gelen bütün genel müdürlere. -Soru: Hoca’yla oturup konuştun mu sen? -Parsadan: Bire bir değil, Ama aynı tezgah işte, onların da adamı geliyor, gidiyor. İmamları, hocaları geliyor, paralar öyle gidiyor. Yav seyrekler ne iyi ettinde bu diyalogları buraya ekledin. Gülmekten göbeğim çatladı Alıntı
Φ jhonywalker Gönderi tarihi: 5 Kasım , 2006 Gönderi tarihi: 5 Kasım , 2006 Merhaba.. SeLçuk Parsadan''ın Tansu Çiller İle olan örtülü ödenek diyologlarını okudugunda da göbegin çatlayıncaya kadar gülebilecekmiisn??? İnsanlar camilerde neden dolandırılmiş diyeceksiniz..Bunu eleştireceksiniz..Sonra bu insanları dolandıran şahsın röportajındaki diyologlara güleceksiniz.. Düşmanımın düşmanı dostumdur felsefesi çok yalniş bir görüştür.. SayGıLar.. Alıntı
Misafir Marcus Gönderi tarihi: 5 Kasım , 2006 Gönderi tarihi: 5 Kasım , 2006 Merhaba.. SeLçuk Parsadan''ın Tansu Çiller İle olan örtülü ödenek diyologlarını okudugunda da göbegin çatlayıncaya kadar gülebilecekmiisn??? İnsanlar camilerde neden dolandırılmiş diyeceksiniz..Bunu eleştireceksiniz..Sonra bu insanları dolandıran şahsın röportajındaki diyologlara güleceksiniz.. Düşmanımın düşmanı dostumdur felsefesi çok yalniş bir görüştür.. SayGıLar.. Battıkça batıyorsun fakir.Gülüyorum çünki bunlara inanan insanlar ancak bu kadar kör olabilir. Ne güzel değilmi,cami yaptırma,güzelleştirme ve geliştirme organizasyonu... Sizi son kez uyarmak istiyorum.Düşman edinmek size özgü bir haletiruhiye halidir. Ben özgür düşünen bir insanım.Benim düşmanım yalnızca ülkemin düşmanlarıdır. Sizin gibi bir beyefendi benim düşmanım olamaz. Hayır birbirimize layık değiliz o yüzden söylüyorum... Saygılar Alıntı
Φ Ottoman26 Gönderi tarihi: 5 Kasım , 2006 Gönderi tarihi: 5 Kasım , 2006 MAKBUZLARI BANA GÖNDERİYORLARDI “-Soru: Cüppeli Hoca’ya telefon açtın mı? -Parsadan: Cüppeli’yle ortak çalıştık biz. Mahmut Bilmemneoğlu(Mahmut Ustaosmanoğlu) vardı 1989 senesinde. Güngören’de, Bağcılar’da, Tozkoparan’da ‘cami yaptıracağız’ diye cami parası topladım. .......... ......... -Soru: Hoca’yla oturup konuştun mu sen? -Parsadan: Bire bir değil, Ama aynı tezgah işte, onların da adamı geliyor, gidiyor. İmamları, hocaları geliyor, paralar öyle gidiyor. yani çelişki yokmu bu yazılarda üste ortak çalıştık altta demiş bire bir görüşmedim. yani hocayı görmemiş bile. ayrıca bir dolandırıcının röportajımı delil veya kanıt burada anlamış değilim eğer hoca cami parasını toplamışsa nerededir üzerinde hiç birseyi yok ayrıca evi diye bahsedileninde nasıl alındığını kanıtlayacak kadar delili ispatı var. peki nerede topladıysa paralar. üzerinde bulunan camiiyi bile vakıfa bağışlamış daha önceden. yaptıysa dolandırıcılık kanıtlanırsa bu dünyada kanıtlanmazsada diğer dünyada cezasını ceker bu kendisi ve müritleri arasında olan bişeydir. Alıntı
Misafir Marcus Gönderi tarihi: 5 Kasım , 2006 Gönderi tarihi: 5 Kasım , 2006 yani çelişki yokmu bu yazılarda üste ortak çalıştık altta demiş bire bir görüşmedim. yani hocayı görmemiş bile. ayrıca bir dolandırıcının röportajımı delil veya kanıt burada anlamış değilim eğer hoca cami parasını toplamışsa nerededir üzerinde hiç birseyi yok ayrıca evi diye bahsedileninde nasıl alındığını kanıtlayacak kadar delili ispatı var. peki nerede topladıysa paralar. üzerinde bulunan camiiyi bile vakıfa bağışlamış daha önceden. yaptıysa dolandırıcılık kanıtlanırsa bu dünyada kanıtlanmazsada diğer dünyada cezasını ceker bu kendisi ve müritleri arasında olan bişeydir. Başımıza gelen bütün bu şeyler Dünyada olmamaktan daha iyi Hem bizim için Hasret falanda neymişki Sen orda yıldızlara bakar dalarsın Ben burda cigarımı yakar dalarım İŞTE OLUR BİTER..... A.Kadirin bu şiirini size ithaf ediyorum ottoman kardeş.Kimi savunuyorsanız Bizim için osunuz.... Alıntı
Φ Ottoman26 Gönderi tarihi: 5 Kasım , 2006 Gönderi tarihi: 5 Kasım , 2006 Başımıza gelen bütün bu şeyler Dünyada olmamaktan daha iyi Hem bizim için Hasret falanda neymişki Sen orda yıldızlara bakar dalarsın Ben burda cigarımı yakar dalarım İŞTE OLUR BİTER..... A.Kadirin bu şiirini size ithaf ediyorum ottoman kardeş.Kimi savunuyorsanız Bizim için osunuz.... ben sizin beni nasıl gördüğünüze bakmam. ben olduğum gibi görünürüm. ben bugunlerde bu kadar gündeme cıkan haberlerin gümdem başka haber tutulmamasının istendiği kanısındayım yoksa cübbeli hoca jet skiye binmiş, maltaya gitmiş bunları 1 defa en fazla 2 defa gösterirsin bunuda cemaati görür onun ve cemaati arasındaki sorundur eger diyanet işleri başkanı olsaydı benim için sorundu cünkü din işleri ile görevli en yüksek makamında bulunan kişi olurdu ve dolayısıyla ilgilenirdim. 70 milyon kişiyi ilgilendiren haber değilki yada bu kadar basında yer alması gereken bi olay değil. Alıntı
Misafir Marcus Gönderi tarihi: 5 Kasım , 2006 Gönderi tarihi: 5 Kasım , 2006 ben sizin beni nasıl gördüğünüze bakmam. ben olduğum gibi görünürüm. ben bugunlerde bu kadar gündeme cıkan haberlerin gümdem başka haber tutulmamasının istendiği kanısındayım yoksa cübbeli hoca jet skiye binmiş, maltaya gitmiş bunları 1 defa en fazla 2 defa gösterirsin bunuda cemaati görür onun ve cemaati arasındaki sorundur eger diyanet işleri başkanı olsaydı benim için sorundu cünkü din işleri ile görevli en yüksek makamında bulunan kişi olurdu ve dolayısıyla ilgilenirdim. 70 milyon kişiyi ilgilendiren haber değilki yada bu kadar basında yer alması gereken bi olay değil. İstersen seninle bu forumda Maskesi Kemalist, içi Komünist, eylemi terörizim olanlardan konuşalım... Ve bunları bize bir bir anlatabilirsen,belki bizde bişeyler söyleyebiliriz ha ne dersin. Boşverelim cüppeliyi falan.Nasılsa onlar basının uydurması... Varmısın....... Alıntı
Misafir gelincik Gönderi tarihi: 5 Kasım , 2006 Gönderi tarihi: 5 Kasım , 2006 yani çelişki yokmu bu yazılarda üste ortak çalıştık altta demiş bire bir görüşmedim. yani hocayı görmemiş bile. ayrıca bir dolandırıcının röportajımı delil veya kanıt burada anlamış değilim eğer hoca cami parasını toplamışsa nerededir üzerinde hiç birseyi yok ayrıca evi diye bahsedileninde nasıl alındığını kanıtlayacak kadar delili ispatı var. peki nerede topladıysa paralar. üzerinde bulunan camiiyi bile vakıfa bağışlamış daha önceden. yaptıysa dolandırıcılık kanıtlanırsa bu dünyada kanıtlanmazsada diğer dünyada cezasını ceker bu kendisi ve müritleri arasında olan bişeydir. Arkadaşım insanların saf duygularını sömürerek bu insanlar üzerinden servet sağlamak ve onlara yapma dediği şeyleri fütursuzca yapmak ve bir çoklarını toplumun genel kurallarına ve teyamüllerine karşı kışkırtmak bütün toplumu ilgilendirir ne demek kimseyi ilgilendirmez bu toplumsal bir yaradır.Ve tarihimiz boyunca dönüp dolaşıp aynı noktalara geldiğimizi gösterir.Benim açımdan bu korkunç bir durum ve herkes bu durumu ve cehaleti önlemek için elinden gelen herşeyi yapmalıdır.Bunu neden görmek istemiyorsunuz çok merak ediyorum Alıntı
Φ jhonywalker Gönderi tarihi: 6 Kasım , 2006 Gönderi tarihi: 6 Kasım , 2006 Ottoman Arkadaş sende bırak şu cüppesizin savunuculuğunu savunacak bir tarafı yok..İnsanların söylemleri ile eylemleri tutarlı olacak inatla siaha beyaz denmez..saygılar.. Battıkça batıyorsun fakir.Gülüyorum çünki bunlara inanan insanlar ancak bu kadar kör olabilir. Ne güzel değilmi,cami yaptırma,güzelleştirme ve geliştirme organizasyonu... Sizi son kez uyarmak istiyorum.Düşman edinmek size özgü bir haletiruhiye halidir. Ben özgür düşünen bir insanım.Benim düşmanım yalnızca ülkemin düşmanlarıdır. Sizin gibi bir beyefendi benim düşmanım olamaz. Hayır birbirimize layık değiliz o yüzden söylüyorum... Marcuss merhaba.. Batmak ülkem yetimlerinin parasına göz diken bir dolandırıcının sözlerine gülmemekse ben batık olmaya üzülmem.. İletileri en baştan okursan benim Cüppesize inandığım hiç nokta yoktur ve savunmam söz konusu olamaz hatalarını.. Benim söylemimi yanliş anlamisşiniz siiz düşman olarak görmedim hiç bir zaman görmemde söz konusu değil.. Değinmek istediğim anafikir iletimde ki Ülkemin başbakanını dolandıran bir şahsın yetimin parasına göz dikmiş bir şahsın(allah rahmet etsin bu arada ölününde arkadasından konuşuyoruz affetsin biizi) Düşünce V görüşlerine yaşayişina düşüncelerinizce uymayan bir şahsın Cüppesizin hakkında söylediği sözlere gülmenizdir..unutmayınız ki o sözlerine güldüğünüz insan bu ülkenin parasını dolandıcılıkla ele geçirmiş bir kişi..V bu şahsın söylemlerine gülmeniz benim düşüncemde yanliş bunu eleştirdim sadece.. Özgür düşünen Bir arkadaş''ın Selçuk Parsadan''ın Ülkem düşmanı oldugunu görmesini algılamasını isterdim.. Benim eleştirim bu yönde arkadaşim.. Şahsınıza karşi kişiliğinize en ufak bir saygısızlığım olamaz.. Ülkem insanına düşman olmam sadece düşüncelerimiz farklı buda çok normal robot değiliz neticede hepimiz sabit fikirli olalım.. Düşündüğümüz süreçte insanız birbirimize layık olmasakta,,fikirlerimiz çatişsada düşman değiliz... SayGıLar.. Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.