Φ irinçköl Gönderi tarihi: 29 Temmuz , 2013 Gönderi tarihi: 29 Temmuz , 2013 Başbakan tencere-tava çalanları ‘ihbar edin’ demişti, Emniyet uygulamayı vatandaşın ayağına götürüyor. Emniyet Genel Müdürlüğü, başlattığı ‘Sırdaş Polis İhbar Noktası Projesi’ ile sokaklara yazılı ve sesli ihbar kutuları yerleştirecek vatandaşlardan ihbar gelmesini bekleyecek.Suçla mücadelede, işlenen suçların zamanında öğrenilmesi ve gecikmeksizin müdahale edilmesini sağlamak gerekçesiyle yeni bir proje hazırlandı. Emniyet Genel Müdürlüğü Asayiş Dairesi Başkanlığı’nın projesinin adı “Sırdaş Polis İhbar Noktası.” Proje kapsamında polis, sokak, mahallelere yazılı e aynı zamanda sesli ihbar kutuları yerleştirecek.Emniyet yetkililerinin verdiği bilgilere göre , bu kutular sayesinde ihbarı yapanlar da "kimliğim tesbit edilir mi "endişesi taşımayacak. Çünkü bu kutulara yapılan ihbar kesinlikle gizli tutulacak .Projenin kısa zamanda hayata geçirilmesi hedefleniyor. Başbakan Tayyip Erdoğan , 19 Temmuz günü Kastamonu'daki havaalanı açılışındaki yaptığı konuşmada "tencere tava çalan ,hükümeti protesto eden komşularınızı siz ihbar edin ,işi yargıya taşıyın ,her şeyi devletten beklemeyin" demişti.Bu konuşmanın ardından Emniyetin bu projeyi hazırlaması "başbakan istedi ,polis bu hizmeti muhbirin ayağına götürüyor " şeklinde yorumlandı. Alıntı
Φ irinçköl Gönderi tarihi: 29 Temmuz , 2013 Yazar Gönderi tarihi: 29 Temmuz , 2013 Hükümetin böyle bir uygulamayı teşvik etmesi Abdülhamit 'in istibdat dönemini hatırlattı .O zaman jurnalcilik meşhur bir yöntemdi. Yönetime karşı her hareket ,özel olarak kurulan özel hafiye tşikilatı ile izlenir, anında cezalandırılırdı.En önemli yöntemde sürgündü. Arabistan ve Afrikanın uzak diyarları sürgün bölgeleriydi. Fizan en meşhur olan yerdi. Sürgüne gidenler 1908 meşrutiyet devrimiyle geri döndüler. 30 yıl sürgün hayatı yaşayanlar vardı. Yurtiçindeki sürgün yeri ise Sinop cezaeviydi. Saraya ve emniyet teşkilatlarına halktan jurnaller yağardı. Öyle ki buları incelemek için özel komisyonlar vardı. Abdülhamid'in bir de vapurlarda ve toplu yerlerde " yalancı kahramanları " vardı. Bunlar muhalifleri ortaya çıkarmak için , yönetimin aleyhinde bağırıp ,çığırırlar ; insanları gaza getirmeye çalışırlardı. Bu yöntemi bilen halk, bunlara gülüp geçerdi. Bunlara da "kadıköy vapurunun kahramanları!" derlerdi. 1908 ikinci meşruti devrimde ittihatçılar bütün jurnalleri Beyazıt meydanında yaktılar. Bu sisteme son verdiler. Buna rağmen Abdülhamid bu sistemi gizliden gizliye sürdürdü.31 mart gerici ayaklanması öncesibu yöntemi kullandı.27 Nisan 1909 da idamla yargılanmaktan kurtularak sürgün oldu ve yönetimine son verildi., Kenan Evren de 12 eylül döneminde bu yöntemleri kullanmıştı ve şimdi RTE . Alıntı
Φ cell Gönderi tarihi: 29 Temmuz , 2013 Gönderi tarihi: 29 Temmuz , 2013 Çok iyi bir uygulama olmuş bazen bazı olaylara şahit olanlar kimliğim belli olur diye olaya sessiz kalıyor. Sokak ortasında bir kavgaya şahit olsan böylece polise anında bildirebilirsin. Gezi olayları ile ilgisi olduğunu düşünmüyorum. Alıntı
∞ evrensel-insan Gönderi tarihi: 29 Temmuz , 2013 Gönderi tarihi: 29 Temmuz , 2013 Polis “gizli muhbir” arıyor: Kim, kimi, kime şikayet edecek? Polis sokak aralarına kadar ihbar noktaları kurarak halkı birbirini şikayete çağırıyor. Peki polis teröründen mustarip halk ne yapacak? Emniyet Genel Müdürlüğü, “Sırdaş Polis İhbar Noktası Projesi” adı altında ihbarcılığı mahalle mahalle, sokak sokak yaygınlaştıracak bir girişim başlatıyor. Cihan Haber Ajansı’nın haberine göre, “Emniyet Genel Müdürlüğü Asayiş Dairesi Başkanlığı’nın başlattığı proje ile vatandaşın polise olan ihbarlarının arttırılması ve ihbar sistemine işlerlik kazandırılması amaçlanıyor. Bu kapsamda, uygun görülen sokak, mahallelere yazılı ve aynı zamanda sesli ihbar kutuları yerleştirilmesi düşünülüyor.” “Mahalle aralarına yerleştirilecek bu sistem sayesinde, bir suç işlendiğinde, insanlar ‘kimliğim tespit edilir mi?’ endişesi yaşamayacak. Bu sistem ile ister yazılı olarak, isterse de sesli olarak bu kutulara ihbarda bulunabilecek. Bu kutulara yapılan ihbarlar ise kesinlikle gizli kalacak. Projenin kısa bir zaman diliminde başlatılması hedefleniyor.” İhbar uygulamasının gizlilik kalkanı ile polisin keyfi tutumuna olanak vermesi, polisin ihbar olduğu iddiası ile yaygın bir baskı ve şiddet ortamı yaratmasının da önünü açıyor. Diğer bir sorun da kimin kime ihbar edileceği konusu? Gezi Direnişi’nden bu yana polisin başlı başına bir güvenlik sorunu olduğunu gören halkın, bu ihbar noktalarını nasıl değerlendireceği merak konusu. Alıntı
Φ cell Gönderi tarihi: 30 Temmuz , 2013 Gönderi tarihi: 30 Temmuz , 2013 Muhbir falan aramıyor, sokak olaylarına anında müdahalede kolaylık sağlıyor. Mesela sokak ortasında karısını döven adamı polisi arayıp, yer tarifi yapana kadar ihbar noktasından arayıp yeri kolaylıkla bulmaları sağlanacak. Alıntı
Φ irinçköl Gönderi tarihi: 30 Temmuz , 2013 Yazar Gönderi tarihi: 30 Temmuz , 2013 Sokaklardaki mobesa kameraları da aynı işi görüyor. Birilerinin birilerine sinir olduğu için iftira atması konusunda ne düşünüyorsunuz? Bu ülke de sırf kocasından intikam almak için boşanma davalarında kızlarını oğullarını kullanarak "babam bize tecavüz etti cinsel istismarda bulundu "diyen/ dedirten insanlar var. Proje kapsamında polis, sokak, mahallelere yazılı e aynı zamanda sesli ihbar kutuları yerleştirecek.Emniyet yetkililerinin verdiği bilgilere göre , bu kutular sayesinde ihbarı yapanlar da "kimliğim tesbit edilir mi "endişesi taşımayacak. Çünkü bu kutulara yapılan ihbar kesinlikle gizli tutulacak .Projenin kısa zamanda hayata geçirilmesi hedefleniyor. İstediğiniz gibi çamur ve iftira atabilirsiniz yani. Alıntı
Φ cell Gönderi tarihi: 30 Temmuz , 2013 Gönderi tarihi: 30 Temmuz , 2013 Mobesa kamerası aynı işi görseydi şu an bir sürü katil ortalıkta dolaşabiliyor olmaz ve bir çok insan da kim vurduya gitmezdi. Bu tarz bir uygulamanın eleştirilecek değil takdir edilecek tarafı var. Kapkaç yapan biri çanta çalsa o an ihbar noktasından polise ulaşılabilir. Toplum güvenliği ve suç oranını azaltmak amaçlı bir uygulamayı muhbir hattı kabul etmek bana hiç mantıklı görünmüyor. Çamur ve iftira atanlar her koşulda yapar zaten ihbar noktasına ihtiyacı yok ayrıca sokaklar yeterince güvenli değil bu konuda alınan önlemin eleştirilecek tarafını bulmaya çalışan kişilerin çekinecek bir şeyi olmalı yoksa güvenli sokaklar hepimizin hayalidir. Yanılıyor muyum? Alıntı
Φ irinçköl Gönderi tarihi: 30 Temmuz , 2013 Yazar Gönderi tarihi: 30 Temmuz , 2013 Tabi ki güvenli bir çevrede yaşamak hepimizin arzusu. Geçenlerde bir arkadaşımın kızının başına gelen bir taciz daha doğrusu sapık olayında polis tanıdıklarına durumu anlattığında aldığı cevap şöyle: "Canım biz biliyoruz geçen ay aldık bir süre içeri sonra bıraktık" Adam halen tacizlerine devam ediyor. Yine başka bir olay telefon etmek için 6 ya da 7. sınıfa giden bir çocuğun telefonunu alan birkaç kişi telefonu alınca kaçmaya başlıyorlar. Orada tesadüfen bulunan polis ekibine anında bildirdikleri halde alınan cevap: "Biz bu bölgenin polisi değiliz" Belki koşsalar yakalayacaklar hırsızı. Başka bir olay telefonu çalınan bir dostum polise boş vuruyor (iphone 5 ) aldığı cevap: "onu bulursanız bir temiz dövün biz senin arkandayız" Bu ülke de işini iyi yapmayan bir polis ve işini iyi yapmayan bir adalet sistemi var. Ve tüm bu olumsuzluklar , ekonomik zorluklar içinde yaşamaya çalışan ve burnundan soluyan da bir halk.Buna bağlı olarak ta büyük ahlak çöküntülerinin yaşandığı bir toplum var. Bu sistemi düzeltmek yerine halkı jurnalciliğe alıştırmak doğru bir düzenleme değildir değildir. Sorunu , şikayeti olanların polisten aldıkları cevaplar ortada.Bunlar benim karşılaştığım basit örnekler . Alıntı
Φ cell Gönderi tarihi: 30 Temmuz , 2013 Gönderi tarihi: 30 Temmuz , 2013 @@irinçköl Her meslek grubunda işini iyi yapan da vardır, kötü yapan da olur. Bu durumda iyileştirme çalışmalarını sabote etmek yerine desteklemek gerekiyor. Bu sistem sayesinde polis de daha sorun çözmeye odaklı bir tavır sergileyebilir. En yakın karakoldan yönlendirilen ekip zamandan kazanarak olaylara daha kısa sürede müdahale edebilir. Polis can kurtarmak, güvenlik sağlamak için vardır. Muhbirlik servisi değildir. Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 30 Temmuz , 2013 Gönderi tarihi: 30 Temmuz , 2013 Fasizmin yöntemlerinden birisi de halki diktatörün gelecegi icin kullanmaktir. Hitler,Yahudi soykirimini bu sekilde gerceklestirdi.Alman Halkini kendi gelecegi icin muhbir olarak kullandi.Yahudi komsusunu ihbar etmek Alman olmanin sartlarindan sayiliyordu.Aynen günümüzde ,tencere tava calanlari ihbar etmeyi diktatöre hizmet olarak görenler gibi.Almanyada ki Yahudlerin yarisindan fazlasi Alman komsulari tarafindan Hitler'in itlerine ihbar edilerek ölüme gönderildi. Simdi biz de de bazi tatli su baliklari,olaylari önlemek polisin calismalarina katki saglamak icin böyle bir yöntemin getirilmesine olumlu bakiyorlar.Ne demistik,Hitler'in basarisi onu kücümsemekle gerceklesti.Bugün Türkiyede ki fasizm de aynen durumun vehametini kavrayamamakla palazlanmistir ve palazlanmaktadir. saygilarla Alıntı
Φ irinçköl Gönderi tarihi: 31 Temmuz , 2013 Yazar Gönderi tarihi: 31 Temmuz , 2013 @@irinçköl Her meslek grubunda işini iyi yapan da vardır, kötü yapan da olur. Bu durumda iyileştirme çalışmalarını sabote etmek yerine desteklemek gerekiyor. Bu sistem sayesinde polis de daha sorun çözmeye odaklı bir tavır sergileyebilir. En yakın karakoldan yönlendirilen ekip zamandan kazanarak olaylara daha kısa sürede müdahale edebilir. Polis can kurtarmak, güvenlik sağlamak için vardır. Muhbirlik servisi değildir. Sn cell ,kokuşmuşluk polisin içinde , sistem çürümüş. Bu sistemi ihya etmenin yolu halkı muhbirliğe alıştırmaktan geçmiyor. İşini iyi yapan polis çok az inanın namuslu, dürüst ,ahlaklı polis te bu çürümüş sistemin içinde barındırılmıyor. Önce polisin içinde varolan ve suç şebekeleri ile ortak hareket eden polsleri temizleyeceksiniz. Halkı muhbirliğe teşvik hiç bir sorunu çözmez. Alıntı
Φ cell Gönderi tarihi: 31 Temmuz , 2013 Gönderi tarihi: 31 Temmuz , 2013 Fasizmin yöntemlerinden birisi de halki diktatörün gelecegi icin kullanmaktir. Hitler,Yahudi soykirimini bu sekilde gerceklestirdi.Alman Halkini kendi gelecegi icin muhbir olarak kullandi.Yahudi komsusunu ihbar etmek Alman olmanin sartlarindan sayiliyordu.Aynen günümüzde ,tencere tava calanlari ihbar etmeyi diktatöre hizmet olarak görenler gibi.Almanyada ki Yahudlerin yarisindan fazlasi Alman komsulari tarafindan Hitler'in itlerine ihbar edilerek ölüme gönderildi. Simdi biz de de bazi tatli su baliklari,olaylari önlemek polisin calismalarina katki saglamak icin böyle bir yöntemin getirilmesine olumlu bakiyorlar.Ne demistik,Hitler'in basarisi onu kücümsemekle gerceklesti.Bugün Türkiyede ki fasizm de aynen durumun vehametini kavrayamamakla palazlanmistir ve palazlanmaktadir. saygilarla Bazı tatlı su balıkları ben ve benim gibi düşünenler oluyor galiba her neyse sonuçta kişi komşusunu ihbar etmek isterse her yerde kartlı telefonlar ve post office'ler var. Buralardan da ihbar yapabilir. Sokaktaki ihbar noktaları, sokakları daha güvenli hale getirmek içindir yoksa vatandaş sokaklara çıkıp, etrafını ihbar etsin diye değildir. Bir çok çözümlenemeyen cinayet var. Sokaklarda bir insana çarpıp kaçan arabanın plakasını gördüğü halde aman başım derde girmesin diye sessiz kalan insanlar var. Karakola gidip ifade vermeye korkan insanlar var. Gizli tanık olacaksınız dediğiniz halde aylarca gördüğü cinayeti görmezden gelen insanlar var. İhbar noktaları kişileri daha rahat bilgi paylaşımına teşvik edecektir. O ihbar noktası yakınındaki ekip olaya kısa sürede müdahale edecektir. Polislere iyileştirilme çalışması şart bu konuda çalışmalar da yapılmaya başlandı. Sistem zamanla düzelecektir. Hitler, Yahudiler ile sokak ihbar noktalarının ne alakası var? İhbar edecek adam her şekilde yapar zaten bu saydıklarınız komplo teorisidir. Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 31 Temmuz , 2013 Gönderi tarihi: 31 Temmuz , 2013 Ihbar noktalari kurulmasi halkin yönlendirilmesidir ki Hitler'in adamlari bunu Almanlarin Yahudileri ihbar etmeleri seklinde yönlendirerek psikolojik bir yöntem uygulamistir. Halkin uyari görevini yerine getirmemesi korkudan degil umursamazliktandir yoksa ihbar eden yine ihbar ediyor.Bu yeni düzenleme tamamen fasist bir düzenlemedir,bunu polisin görevinin kolaylasmasi seklinde yorumlamakta aslinda bu fasist düzenlemeye alkis tutmak anlamini tasir.Polis devletinde hep böyledir.Polis halki kullanir,dolayisiyla polis iktidarin balyoz görevini üstlenmistir.Halka degil iktidara calisir ki bugüne kadar yani son 10 yilin bilancosunu takip ettigimizde polisin halka degil iktidara calistigi iktidar adina sahte belgeler üreterek namuslu ve onurlu insanlari derdest ettirdigini görürüz.En son Tüpras baskinini da buna ilave edebiliriz bu tamamen iktidarin halki korkutma sindirme yöntemidir ve sadece fasist yönetimlerde yasanir. 10 yil önce,bu ülkede PKK bayragi acmak,Apo posteri tasimak suctu,10 yildir su olmaktan cikarildi simdi artik resmen Apo posterleri PKK pacavralari sokaklarda tepelerde dalgalaniyor.Yasak yok,polis göz yumuyor,asker göz yumuyor cünkü iktidar böyle istiyor.Demek ki artik asker , polis bu ülkede halka degil iktidara hizmet icin vardir.Ki böyle iktidarlara fasist iktidar denir.o devlete de polis devleti denir. saygilarla Alıntı
∞ evrensel-insan Gönderi tarihi: 31 Temmuz , 2013 Gönderi tarihi: 31 Temmuz , 2013 Muhbir falan aramıyor, sokak olaylarına anında müdahalede kolaylık sağlıyor. Mesela sokak ortasında karısını döven adamı polisi arayıp, yer tarifi yapana kadar ihbar noktasından arayıp yeri kolaylıkla bulmaları sağlanacak. Kusura bakma da, gezi parki halk direnisindekiler zaten polise guvenmiyor. Sen evine bile istedigi zaman giren, seni istedigi zaman tutuklayan, evine gaz bombasi tazyikli su ve biber gazi s1kan, bunlardan korundugun malzemelere el koyan, sigindigin yeri basan, sana yardim edeni tutuklayan, direk sana nisan alan ve seni oldurunce de serbest kalan bir polise kim guvenir? Alıntı
Φ cell Gönderi tarihi: 1 Ağustos , 2013 Gönderi tarihi: 1 Ağustos , 2013 Polise güven duyulmuyor diye sokakları başı boş bırakmak ne kadar doğru? Polis kap kaç yapmıyor, hırsızlık yapmıyor, yol kavgasını bahane edip kişiyi bıçaklamıyor v.s. sonuçta polis ihbar noktaları bu kadar art niyetli bir bakış açısını hak etmiyor. Bu kadar karşı olduğunuza göre kullanmazsınız olur biter fakat projeye karşı çıkmak biraz abartılı bir yaklaşım. Alıntı
∞ evrensel-insan Gönderi tarihi: 2 Ağustos , 2013 Gönderi tarihi: 2 Ağustos , 2013 Polise güven duyulmuyor diye sokakları başı boş bırakmak ne kadar doğru? Polis kap kaç yapmıyor, hırsızlık yapmıyor, yol kavgasını bahane edip kişiyi bıçaklamıyor v.s. sonuçta polis ihbar noktaları bu kadar art niyetli bir bakış açısını hak etmiyor. Bu kadar karşı olduğunuza göre kullanmazsınız olur biter fakat projeye karşı çıkmak biraz abartılı bir yaklaşım. Polis senin de canini her gun guvenlik acisindan koruyacagina tehlikeye soksa; sen de guvenmezsin. Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.